ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
6 Haziran 2024, Perşembe 16:11   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  16benan> Forum Mesajları
    16benan'e ait Toplam 955 Forum Mesajı var
<<1...7677787980818283848586 87888990919293949596>>


16benan

16benan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >Bir Sanal Mektup>
  29.Haz.2006 Per 13:13:25
Üff, Aşk Gene...

Sanal aşklara inanmazdım. Nasıl olduklarını hiç anlayamamıştım. Ta ki ben de onlardan birine düşene kadar. Bu zamana kadar hep böyle muhabbetler yapmış, senden hoşlanıyorum anlamındaki imaları görmezden gelmiş, "Seni Seviyorum" bazında laflara ise gülmüş, bazen böyle insanları terslemiş, bazen de eğlence olsun diye, sanki ben de onlardan hoşlanıyor gibi davranmış, kahkaha dolu saatler yaşamıştım. Oysa şimdi belki yıllardır insanlara yaptığımın cezasını çekiyordum.

Bana dedikleri "Bize burada işkence çektiriyorsun, seninde başına gelir inşallah, birisi sana da böyle yapar!" bedduaları veya dilekleri gerçek olmuştu. Bende sanal sanal aşık olmuştum ve bunun acısını çekiyordum.

Onu anlatması çok zor. Hani derler ya kelimelere sığmaz öyle bir şey işte. Tanışmamız aslında biraz zorunluluk olarak başladı. İkimizin ilgilendiği ortak bir iş vardı, dolayısıyla tanıştık konuşmalar başladı. İlk günlerde tamamen iş üstüne konuşuyorduk. Sonra zamanla muhabbetlerimiz derinleşti, özel konulara girdik, güzel ve eğlenceli muhabbetler yapmaya başladık. Benim de duygularım yerinde duramıyordu artık. Farklıydı herkesten.

Konuşuyorduk, anlamaya çalışıyor, en azından dinliyordu. Tamamen sanal bir ilişkimiz olmasına rağmen gerçek bir ilişkideki her türlü duyguyu yaşatıyordu bana. İlgi, kıskançlık, nefret, sevgi, kızgınlık, suçluluk, özür dileme, pişman olma. İnanılmaz bir kapasitesi vardı. Ona da dediğim gibi bazen onu seviyor muyum? Yoksa nefret mi ediyorum? bilemiyordum. Zaman geçiyor ve ben gittikçe ona doğru kayıyordum. Gittikçe düzenli hale gelen ve uzayıp gidenmuhabbetler beni mutlu ediyordu. Her online olduğunda kalbim çarpıyor, eğer onunla rastlaşamazsak üzülüyor, geceleri çok uykum olmasına rağmen onu bekliyordum.

Herşeyimi, en gizli duygularımı, yaşadıklarımı, hissettiklerimi, kısaca hayatımdaki herşeyi ona anlatıyordum. Neden? Bilmiyorum, ama yapıyordum işte bunları. O bana çok yakın içimden bir parça gibiydi, ama aslında bana çok uzaktı. Onun sesini duyamıyor, ona dokunamıyor, bütün bunları anlatırken, başımı onun omzuna dayayamıyordum. Artık acı çekiyordum.

Sonunda kararımı verdim. Bir kere olsun onu görmeli, herşeyi anlamalıydım. Elimdeki bütün kozları kullanarak, onu benimle buluşmaya mecbur bıraktım. 7 aydır konuşuyorduk onunla ama o zamana kadar hiç buluşmamıştık. Elbette görüşürüz neden olmasın muhabbetleri olmuş, ama bir türlü gerçekleşmemişti. Beni hiç aramamıştı da. Onun dediklerine göre benimle görüşmeyi çok istiyordu, ama bir türlü fırsat olmamıştı, öyle zorlama filan gibi bir olay yoktu. Tamam, dedim. Bunlara inanmak istiyordum.

Sonunda bir gün belirledik. Buluşma günü hızla yaklaşıyordu. Onu görünce neler olacağını düşünüyor, heyecanlanıyor, panik oluyor ve korkuyordum. Arkadaşım "Ne olacak canım, onu görünce daha çok hoşlanacaksın" demişti. Evet haklıydı, bunu biliyordum. Zaten beni korkutan da buydu. Tek bir soru vardı kafamda. Peki ya o? Bu korku içinde ilk buluşmamızı kısa tutmak konusunda israrcı davrandım. Onun açısından bir sorun yoktu. Sen nasıl istersen dedi. Kısa olsun istiyordum, korkuyordum çünkü. Onunla yüzyüze gelecektik ve ben ondan daha da çok hoşlanacaktım, bundan emindim. Ama o? Eğer o benden hoşlanmazsa ve ben bunu anlarsam yıkılırım diye düşünüyordum. En iyisi buluşma kısa olsun. O kötü şeyler hissederse, zaman geçtikçe sıkıntısını saklayamaz, ben de süre uzadıkça duygularımı saklayamam diye düşünüyordum. Her ikimiz için de bir çıkış kapısı bırakmayı hedeflemiştim. Böylece kimse rahatsız olmayacak ve kırılmayacaktı.

Sonunda o gün geldi. Buluşma yerine doğru hem büyük bir heyecanla, hemde içimde bir huzurla yürüdüm. Tam ben geldiğimde, o da geldi. Merhaba dedik. Oturacak bir yer arandık. Oturduk ve konuşmaya başladık.

Hersey çok normaldi. Birbirimize karşı negatif, ya da pozitif duyguları olmayan, uzun süredir yakın arkadaş olan iki insan gibi, sanki okuldan biriyle öğle tatilinde, kantinde yemek yiyormuş gibi normal normal oturduk ve konuştuk. İnternetteki takılmalardan yoksunduk.

Laf lafı açıyor, karşılıklı sorular soruyor, cevabını bile beklemeden başka konulara atlıyorduk. Gene konuşuyor ve dinliyorduk. İlgili ve kibardı. Bana önem veriyor ve saygı gösteriyordu. Herşeyin, yani gerçeğin yavaş yavaş farkına varıyordum ve gözlerine bakamıyordum. Korkuyordum, duygularım anlaşılır diye. Sonunda 1 saat bitti. Kalktık ve "Akşam internette görüşürüz!" diyerek ayrıldık.

İşlerim olduğundan, akşam eve geç döndüm. Gün boyu koşuşturmak aklımda malum soruların oluşmasını, ince konuları düşünüp üzülmemi önlemişti. Telefon çaldı. Bir kız arkadaşım arıyordu. "Seni aradım yoktun. Bu saate kadar berabermiydiniz?" dedi. Güldüm "Yok ya, sadece 1 saat takıldık" dedim. Telefonu kaparken düşündüm. Evet, ben demiştim sadece 1 saat takılalım diye, ama ne güzel olurdu birbirimizden ayrılamamış olsak, zorla "Vakit çok geç oldu" diye istemeye istemeye ayrılsak. Ama nerede? Bu düşünceler içindeyken, ikinci kez çalan telefona yöneldim. Gene bir arkadaş arıyordu. Ona da günün gelişmelerini anlattım. "Seni yakın bir dost olarak görüyor. Ne güzel!" dedi. Ben de kötü dememiştim ki zaten. Telefonu kapamadan önce "Bir daha görüşecekmisiniz? " sorusunu yapıştırdı. İçimden birşeyler koparak "bilmem" dedim. Oysa "Evet, şu gün tekrar göreceğim" demek isterdim ama...

Yavaş hareketlerle bilgisayarın başına oturdum. 7 aylık buluşma noktamız icq ya girmek için tuşa bastım ve makinanın açılmasını beklemeye başladım. Windows açıldı ve onun resmi beni karşıladı. Sevdiğim bir resmini wallpaper yapmıştım. O son birkaç aydır neredeyse her gece rüyama giren yüze baktım. Gözümden birkaç damla yaş süzüldü. Fazla ağlamadım. Birkaç damla da akşam yattığımda düştü yastığıma. İçimden bilsem, böyle olacağını, asla buluşmaz, onu sanal tutardım, dedim. İnternete girdim. Mailler, mesajlar filan derken bir süre geçti. Tikk, tikkk yaptı icq. İşte orada. On-line oldu. İlk defa yüreğim pır pır etmedi, onu görünce. İlk defa, "Geldi!" diye sevinmedim. İlk defa arkadaşlara "Meşgulüm, size mesaj atamayacağım" demedim. Neredeyse hareketsiz yerimde durup beklemeye başladım.

Mesajı geldi.

"mrb nbr"

Cevap verdim.

"iyilik senden ?"

Gene bir sanal muhabbete başlamıştık. Gerçek hayatta aramızda neler olurdu? Hatta, birşey olur muydu, olmaz mıydı? Bilmiyorum. Sonuçta onu sanal sanal sevmiştim ve içimden bir ses "Asla gerçekleşmeyecek" diyordu zaten.

Sonuçta pişman değilim. Gerçekle yüzleştim sadece. Öğrenmek istediğim gerçekle. İçim daha bir rahat. Daha bir huzura kavuştum. Belirsizlik içinde kıvranmıyorum. Kuşkular beni yiyip bitiremiyor.

Aşk hayallerim kuş oldu, uçtu. Geriye sadece acılar kaldı ve ben hala onun resimlerini ortadan kaldıramadım. Ama bu yazıyı geçmiş zamanda yazdım. :(

Zaman en iyi katildir, bütün duyguları öldürür.
 


16benan

16benan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Fıkralar >Temel don almaya gitmis.>
  29.Haz.2006 Per 12:56:39
NASA Mars a adam gönderecekmiş. Sadece bir kişi
gidebilecek, giden de geri dönemeyecekmiş.
İlk aday olan mühendise bu iş için ne kadar
isteyeceğini sormuşlar:"Bir Milyon Dolar" demiş ve
eklemiş "Kızılhaça" bağışlayacağım."
İkinci aday olan doktora da aynı soruyu sormuşlar.
Doktor:"İki Milyon Dolar" demiş. "Bir milyonunu aileme,
bir milyonunu da tıbbi araştırmalara bağışlayacağım."
Üçüncü aday olan Temel aynı soruya "Üç Milyon Dolar"
diye cevap verince yetkililer diğerleri bu kadar az
isterken kendisinin neden üç milyon istediğini sormuşlar.
Temel yetkililere doğru eğilmiş, kısık bir sesle:
"Bir milyonunu ben alırım, bir milyonunu size
veririm, mühendisi de Mars a göndeririz.."


16benan

16benan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Fıkralar >Temel don almaya gitmis.>
  29.Haz.2006 Per 12:56:01

 süperrrrr

 



16benan

16benan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Güzel Sözler >AŞK !!>
  27.Haz.2006 Sal 20:02:53

*  Hissetmemek ıstıraptan kaçınmaktır, ama zevkten de kaçınmaktır.

*  Mutluluk yeteneğimiz ne kadar artarsa, mutsuzluk yeteneğimiz de artar.

*  Akılcı bir yaşam düpedüz çılgınlıktır.

*  Aşk, çılgınlığın ve bilgeliğin birliğinin zirvesidir.

*  Aşk, yaşam şiirinin parçasıdır.

*  Aşk, müthiş bir risktir, zira ortaya konulan sadece kendimiz değilizdir.

*  Sevilen kişi ortaya konur, sevilip de sevmeyenler de, sevilmeyip sevenler de...

*  Aşk, yıldırım çarpmasından, sele kapılıp sürüklenmeye kadar götürebilir.

*  Hakikat duygusu olmayan bir hakikattan daha zavallı bir şey yoktur.

*  Aşkın meselesi o karşılıklı aidiyete bağlıdır. Bize ait olana ait olmak.

*  Şiirin geleceği bizzat kendi kaynağında bulunmaktadır.

*  Düzyazı olmasaydı şiir olmazdı.

*  Şiir - düzyazı yaşamımızın dokusudur.

*  İlerleme, fethedilmesi gereken bir şeydir, her fethedildiğinde de
      gerileyebilmektedir ve onu durmadan yenilemek gerekir.

*  Belirsiz bir maceranın içindeyiz ve dünyada meydana gelen olaylar her gün bize,
      "gece ve sis" içinde olduğumuzu göstermektedir.

*  Yeni olan illâki daha iyi değildir.

*  Şiirin amacı, bizi şiir hâline sokmasıdır.

*  Parasız bir dünyada yaşanmaktadır ama tabî peşin ödemek kaydıyla.

*  Şiir; estetiktir, aşktır, haz almaktır, zevktir, katılımdır ve aslında, yaşamdır!

*  Mutluluk yeteneği de mutsuzluk yeteneğidir. Siz değerli bir varlıkla mutluluğu
      yaşadıysanız ve o sizi terkederse, tam da mutluluğu yaşamış olduğunuz için
      mutsuz olacağınız açıktır.

*  Gangster filmi diye adlandırılan kara filmlerde gözden kaçan felsefî
      bir mesaj vardır.

*  Gerçekten de bu filmlerde suç ve uyuşturucuyla iç içe yaşayan,
      birbirini sevebilen, dostluk kurabilen ve kendi onur kaideleri olan varlıklar 
      görürüz. Bu canavarımsı varlıklarda bir insanlık olduğunu keşfederiz.

*  Film seyrederken, yaşamdakinden çok daha fazlasını paylaşırız:

*  Bir serseriyi, bir berduşu, bir Şarlo-Chaplin i severiz. Ama sinema çıkışında,   
      dışarıda karşılaştıklarımızın yüzüne bakmayız ve pis koktuklarını düşünürüz.

*  Aşkı hepimiz yaşamışızdır, bizim bir parçamızdır o.

*  Yaşamda, önemli olan aşktır. Barındırdığı tüm tehikelerde...

*  Film seyrederken, yaşamdakinden çok daha fazlasını paylaşırız



16benan

16benan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Bu Aşk Burada Biter>
  27.Haz.2006 Sal 19:57:32
 

Gözyaşlarım,,,

Ne olur akmayın şimdi.

Zamansız gidişlere borcunuz var, biliyorum.

Ama yine de bekleyin.

...

Dudaklarım,,,

Söylemeyin onun adını ne olur.

Suskunluğu bozmaya, haykırmaya ihityacınız var, biliyorum.

Yine de konuşmayın.

...

Ellerim,,,

Aramayın artık onun ellerini ne olur.

Giderken yetmedi dokunmalar, sarılmalar yetmedi, biliyorum.

Bir kere daha dokunmayı,,, hayal etmeyin.

...

Gözlerim,,,

Gidenin arkasından yüreği parçalanırcasına bakan gözlerim,

Yanında olmadığını gör artık ne olur.

Son kez gördüğün sevdiğinin gözlerine, ellerine, dudaklarına, saçlarına, ulaşamadığın yüreğine bir kez daha dokunmayı özledin, biliyorum.

Ama yine de görmek istediklerinden vazgeç artık.

...

Yüreğim,,,

Onsuz yaşamayı bir türlü beceremeyen kırgın yüreğim.

Ne olur savaşma artık imkansız bir aşk için.

Kabul etsen de ayrılığı, ağladın, kırıldın, söz geçirmekte zorlandın, biliyorum.

Yine de,,,

Hoşçakal de artık, onunla yaşadığın herşeye. L



16benan

16benan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Fıkralar >Papağan>
  27.Haz.2006 Sal 19:39:10
Kadinin biri bir hayvan dükkanına girmis. Papaganlardan
birini çok begenmis ve tezgahtara fiyatini sormus.

Adam:
-"100 milyon ama size o hayvani vermem çünkü
genelevden geldi.Agzi çok bozuktur." demis.

Kadin
-"bosver, cok begendim bunu "diyip papagani satin almis.

Eve getirmis, salonun bir kosesine yerlestirmis.

Papaganin paketini acmasiyla papagan baslamis:
-"Oooo..
yeni ev,
yeni mama.." demiş

Kadin bozuntuya vermemis.

Sonra kadinin kizlari eve gelmis.

Papagan:
-"Ooo..
yeni ev..
yeni mama..
yeni sermaye.." demis.

Kadin biraz bozulmus.

Sonra kadinin erkek çocuklari eve gelmis.

Papagan:
-"Ooo....
yeni ev..
yeni mama..
yeni sermaye..
eski müşteriler" demis.

Kadin bu sefer bayagi bozulmus.

Sonra kadinin kocasi gelmis.
Papagan yine baslamis:
"Ooo..
yeni ev..
yeni mama..
yeni sermaye..
eski müşteriler.
OOOO...
HALIL ABI HOSGELDIN....!"


16benan

16benan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Fıkralar >Padişah ..>
  27.Haz.2006 Sal 19:21:23

Sultan en güvendiği adamını Arabistan a hünkar  
göndermiş. Hünkar, Arabistan da gezerken bakmış,

araplar entari giyorlar ama  alta donları yok.

Bir rüzgar estimi, manzara felaket!  
Haber salmış, altına   don giymeyenler kadı huzuruna

çıkartılıp, hapsedilecek. Aradan günler geçmiş Arabın

bir tanesi don giymemiş ve ilk rüzgarda olay  fark edilmiş.

Kadı huzuruna çıkartmışlar.

 Kadı sormuş:  "Adin?"  
"Aptülmecit"
- "Baba adin?"  
- "Aptülleziz"
- "Evli misin?"
- "5 tane karim var!"
- "Kaç çocuğun var?"
- "İlkinden 15, ikincisinden 17, üçüncüsünden  
  16, dördüncüsünden13, besincisinden 18 tane."
 Kadı kararını vermiş ve söylemiş: -

-"Aptulleziz oğlu,Apdülmecit in,don  
 giymeye vakti olmadığından beraatine karar  
 verilmiştir!"  



16benan

16benan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >AŞK?>
  27.Haz.2006 Sal 18:52:01
fiogf49gjkf0d
Aşk "sabır"dır belki, ama asla "tahammül" değil
İlişkilerin derinlerinde bir yerde, fay hattında bir çatlak varsa, en ufak bir sarsıntı, onu ciddi bir kırılmaya sürükleyebilir.
Bu sarsıntıyı yaratan, bir kriz anı olabileceği gibi, ilgi beklentisiyle hazırlanılmış özel bir gün de olabilir.
Krizlerde yiğitleşir kadınlar, özel günlerde ışıldar. Ve yanlarındaki adam, kendileri gibi yiğitleşmiyor, ışık saçmıyorsa o an kestirip atabilirler.
Merkez üssü yürek olan bu deprem, yaşananın aşk değil, kolayca vazgeçilebilir bir alışkanlık olduğunu hissettirirse, çoktandır göğüs kafeslerini sıkıştıranı bu dertten gözlerini kırpmadan kurtulabilirler;
...o anda... sigarayı bırakır gibi...
Dayanma eşiği en geniş ilişkiler bile kalbin bu sarsıntısına dayanamaz. İlişkinin yaldızı dökülüp de altından sahtekârlık saçıldı mı ortalığa, derindeki yarık büyüyüp yerle bir eder birlikteliği...
Aşk "sabır"dır belki, ama asla "tahammül" değil

Can Dündar....



16benan

16benan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Güzel Sözler >Manasız HayaT>
  27.Haz.2006 Sal 18:45:34

Doğdum,ah ! bir üç aylık olsa dediler
Sonra yaşını doldursa dediler
Çişini söyleyip bir de konuşsa
Başkaca bir derdi yoktur,dediler

İlkokula başladım oku dediler
Bak, herkes beş aldı geri kalma dediler
Teşekkür alınca çok bozuldular
Hani, nerde, birincilik dediler
Ortaokul ,Lise habersiz geçti
Sakın oğlanlara bakma dediler
Ortaya çıkıp yakanı açma,
Ellerler bakarlar almaz dediler.

Yaş geldi yirmiye ,Haydi! Dediler
Hayırlı kısmetler bulsun dediler
Hani koca nerde bulun diyince
Azıcık süslen de ara dediler.
Hem güzel ol hem süslen
Kendini satmasını öğren, dediler
Fazla açılma ,adın çıkarda, almazlar kalırsın evde,
dediler.

Evlendim Çabuk çocuk doğur, dediler.
Sonra dölsüz kalır çok üzülürsün.
İkiyi aşınca Oha! Dediler,
Kilit vur kapını kapa, dediler.

Açık sözlü ol yalan söyleme,
Doğru yoldan sakın şaşma, dediler.
Doğru söyleyince, sonra arkamdan,
" Patavatsız, ne olacak" dediler

Boş durma azıcık maharetli ol,
Dünyada her şey lazım, dediler.
El atınca ona buna fazlaca,
Dilin çok uzadı.sen sus dediler.

Asma suratını rahatla biraz
İnsanları güldür ve gül dediler
Kahkaha atınca, inanmayarak
"İyidir hoştur ama biraz hafif" dediler.

Ben de şöyle bakıp bir etrafıma
Hayat benim "Niye uydum, ben sana"
Kıs kıs gülüp de ardımdan bana
Aaaaaa !Ağzımızı açtık mı dediler.

Dedilerle geçti hayatımız...



16benan

16benan resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Güzel Sözler >SÖZLER!!>
  27.Haz.2006 Sal 18:42:02
fiogf49gjkf0d
İnsan ömrü, bundan daha özlü bir sekilde tanimlanamaz herhalde...
Ilk basta anne-babalarimizin çocuklari
Sonra çocuklarimizin anne-babasi oluruz
Daha sonra anne-babamizin anne-babasi
En sonunda da çocuklarimizin çocuklari oluruz
<<1...7677787980818283848586 87888990919293949596>>