ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul


sohbet, okey, tavla, chat
23 Mayıs 2024, Perşembe 12:21   

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

En İyiler  Son Eklenenler       
sohbet forum basliklari  CC-Forum> Mühim Mevzular > Felsefe, Din, İçsel meseleler
forum sohbet oyun basliklari
   Sıkıntın Dünyalıksa Dert Etme...
 Mesaj Ekle, sohbet ve oyun icin cagir
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

Melissa606

Melissa606 resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  8.Mar.2007 Per 11:14:51      Sıkıntın Dünyalıksa Dert Etme...sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

Sıkıntın Dünyalıksa Dert Etme...

 

Hindistan evliyâsından “Fethullah Evdehî” hazretlerinin huzuruna, bir gün sevdiklerinden biri geldi. Ancak neşesizdi adam. Mübarek onu böyle görünce sordu:
- Hayrola kardeşim, neşesizsin bugün.
- Evet efendim. Hiç neşem yok.
- Niçin? Bir derdin mi var yoksa?
- Öyle sayılır.
- Söyle kardeşim, nedir derdin?
- Dünya sıkıntısı hocam. Biri bitip öteki başlıyor işte.
Ona sevgiyle baktı ve;
- Sıkıntın dünyalıksa, dert etme, buyurdu.
Ve izah etti:
- Çünkü Allahü teâlâ bize öyle bir nîmet vermiş ki, dünyanın bütün sıkıntıları toplanıp bize gelse, hiç kalır bu nîmet yanında.
Adam şaşırdı.
- Hiç mi kalır? Nasıl yâni?
- Hani insanın alnına bir sinek konar ya, elini kaldırsan uçup gidecek.
- Evet efendim.,
- İşte dünyanın bütün sıkıntıları, kavuştuğumuz nîmet yanında o sinek gibidir aynen.
İyice merak etti.
- O hangi nîmet ki hocam?
- “Îman” nîmetidir, buyurdu. Dünyada Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiği gibi inanmaktan daha kıymetli bir nîmet yoktur ve olamaz.
Adamcağız memnun olmuştu
Merak ediyorum
Bir gün bu kimse yine bu zâta gelerek;
- Efendim, ben bir şeyi daha merak ediyorum, diye arz etti.
Mübarek sordu:
- Hayrola, nedir merak ettiğin kardeşim?
- Acaba Allah beni seviyor mu? Bunu çok merak ediyorum.
- Pekii sen Allahı seviyor musun? buyurdu.
- Vallahi seviyorum hocam.
- Öyleyse merak etme.
- Neden?
- Sen Allahı seviyorsan, mutlaka Allah da seni seviyordur.
Adam çok sevindi.
- Sahi mi, seviyor mudur?
- Elbette. Allah seni sevmese, sen Onu sevemezsin ki.
- Öyle mi, buna çok sevindim hocam.
- Tabii ya. Sevgi yukardan gelir çünkü.
Ve izah etti:
- Baba evladını sevmezse, evlat onu sevemez. Hoca talebesini sevmezse, talebe hocasını sevemez. Bu, hep böyledir.

 

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

lLKCocuumKizOlsun

lLKCocuumKizOlsun resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  8.Mar.2007 Per 23:28:31sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

çok güzel

ama insanoğlu kapılıp gidiyor yine hayatın içindeki sıkıntılara..oysa manevi huzuru unutuyor..tek mutluluk allah yoludur gerçekten

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

Rudex

Rudex resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  9.Mar.2007 Cum 09:21:14sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

Fakir babası

Çocukluğu yoksulluk içinde geçen bir adam çok çalışarak zengin olmuş. Hanlar, köşkler yaptırmış. Tarlalar, bahçeler satın almış. Yıllar önce yalınayak gezdiği günleri ve o günlerde:

“ Allah’ım, bana yardım et. Beni yoksulluktan kurtar, zengin et. Söz veriyorum, helal para kazanacağım, kimseye kötülük yapmayacağım. Zengin olursam, yoksullara yardım edeceğim ve hiç kimsenin yalınayak gezmesine izin vermeyeceğim “ diyerek ettiği duayı unutmuş. Kazanmak, hep kazanmak, daha fazla kazanmak istemiş. Gözü paradan-maldan başka bir şey görmez olmuş. Masraf olmasın diye de evlenmemiş. Kırk yaşına girdiği gün atlara binip adamlarıyla birlikte kasabaya giderken yolda yaşlı bir adam görmüş. Yaşlı adamın ayakkabısı yokmuş, yalınayakmış. Zengin adam atından inmiş, yaşlı adamın yanına gelmiş:
“ Beybaba, neden yalınayak gezersin? “
“ Ah oğlum, fakirim, ayakkabı alacak param yoktur.”
“ Ne yer, ne içersin? “
“ Halime acıyanlar olur, bir dilim ekmek, bir kap yemek verirler. Dereden, gölden su içerim. Günde bir öğün yemek yeter bana. Ayakkabım olsaydı halime şükrederdim.”
“ Bu haline mi şükrederdin? Şükredecek halin mi kalmış senin? “
“ Oğlum, sen zenginsin herhalde.”
“ Eh, zenginim, ne olmuş? Çok çalışıp helal para kazandım. Zengin olmak suç mu? “
“ Gel bir ayakkabı alıver bana, sevaptır. “
“ Allah’tan iste. Ben dilencileri sevmem. “
“ Oğlum, ben dilenci değilim. İlk defa birinden bir şey istedim. Hani dedim yardım etmek istersin belki. “
“ Hayır, yalan söylüyorsun. Dilencisin sen. Ona, buna yardım etseydim zengin olamazdım. “
Daha sonra zengin adam atına binmiş. Adamlarıyla birlikte giderken, yaşlı adam arkasından:
“ Zenginler de yalınayak gezer, bunu unutma “ diye bağırmış.
Aradan aylar geçmiş. Zengin adam daha da zenginleşmiş ve o ülkenin en zengin adamı olmuş. Fakat yaşlı adamın son sözü hiç aklından çıkmamış. Bir gün yalınayak gezmemek için hanlarına, köşklerine yüzlerce çift ayakkabı doldurmuş. Mağaralara, ağaç kovuklarına tahta sandıklar içinde ayakkabı saklamış.Toprağa ayakkabı gömmüş. Artık huzur bulmuş çünkü malını, mülkünü kaybetse, hiç parası kalmasa bile oraya-buraya sakladığı ayakkabılar ona ömrünün sonuna kadar yetermiş.

Bu arada zengin adamın başına bir dert peydah olmuş. Ayak tırnakları gün geçtikçe uzuyormuş, ama kesilmiyormuş. Hani demiri kesen alet bile faydasız olmuş. Özel ayakkabı yaptırmış, daha büyük, daha büyük derken, ayakkabılar ağır gelmeye başlamış. Sonunda iki yol kalmış: Ya hiç yürümeyecek oturacak, ya da yalınayak gezecek. Oturmayı denemiş ama bu ona çok zor gelmiş. Başlamış yalınayak gezmeye. Önceleri biraz sıkılmış, utanmış, fakat zamanla alışmış. Yalınayak gezdikçe ayak tırnakları gittikçe kısalmış ve eski haline dönmüş. Zengin adam ayak tırnaklarının iyice kısaldığı günler ayakkabı giyerse, ertesi sabah uyandığında ayak tırnakları uzamış oluyormuş. Günlerden bir gün adamlarıyla birlikte giderken yaşlı adam karşısına çıkmış. Yaşlı adamla zengin adam arasında şu konuşmalar geçmiş.
Yaşlı adam: “ Oğlum, bana ayakkabı alır mısın? “ diye sormuş.
Zengin adam: “ Aman beybaba, ne demek? İstersen sana yüz çift ayakkabı alayım. ”
“ Oğlum, ben yüz çift değil, bir çift ayakkabı istedim. Hani yalınayak gezmek kolay değildir. Bunu ayakkabısı olanlar bilemezler. Bilmem anlatabildim mi? “
“ Anlattın beybaba, hem de çok iyi anlattın. İlerde bir ayakkabıcı var. Önden sen buyur da oradan sana ayakkabı alayım. “
“ Ah oğlum, beni ne kadar sevindirdiğini tahmin edemezsin. Allah da seni sevindirsin. ”
Yaşlı adam ayakkabıcıdan bir çift ayakkabı seçip giymiş ve zengin adamla vedalaştıktan sonra yürüyüp gitmiş. Zengin adam o günden sonra fakirlere bol bol yardım etmiş, fakirleri hanlarında, köşklerinde barındırmış. Onlara her gün bedava yemek vermiş. Güzel elbiseler, cici ayakkabılar dağıtmış, adı fakir babasına çıkmış. Fakir babası bir gün ayakkabı giymeyi denemiş ve aradan günler geçtiği halde ayak tırnaklarının uzamadığını görmüş.

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

lLKCocuumKizOlsun

lLKCocuumKizOlsun resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  9.Mar.2007 Cum 09:37:19sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır

İsa aleyhisselam bir ağacın altında dua eden birini gördü. Dikkatlice baktığında adamın ayakları yürümeyen bir kötürüm olduğunu anladı. İki gözü de görmüyordu. Vücudunda ise baras hastalığı olduğu anlaşılıyordu. Ama adam bütün bunlara rağmen ellerini kaldırmış mutluluktan uçacakmış gibi dua ediyordu:

– Ey nice zenginlere vermediği nimeti bana ikram eden Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun!.. Hazret-i İsa kötürüm adama yaklaştı:

– Ayağın yürümüyor, gözün görmüyor. Bedenin de sıhhatli görünmüyor? Buna rağmen çoğu zenginlere verilmeyen nimetlerin sana verildiğini düşünmekte, bunun için de büyük bir mutlulukla şükretmektesin. Hangi nimettir nice zenginlere verilmediği halde sana verilen?

Kapalı gözleriyle sesin geldiği yana yönelen kötürüm adam dedi ki:

– Efendi! Allah bana öyle bir kalp vermiş ki, o kalple Onu tanıyorum. Öyle de bir dil vermiş ki, o dille de ona şükrediyorum. Halbuki, dünyanın serveti elinde olan nice zenginler var ki, kalbinde Onu tanıma sevinci, dilinde de Ona şükretme mutluluğu yoktur. Ama gel gör ki, ayakları topal, gözleri kör, bedeninde hastalıklar bulunan bu kötürüm adama Rabbim, bu sevgiyi ihsan eylemiş, bu nimetin farkına varma tefekkürünü nasip eylemiş. İşte bunu düşününce kendimi tutamıyor da:

– Nice zenginlere vermediği nimeti bana veren Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun! Diye teşekkürden kendimi alamıyorum.

Kafa gözü kapalı da olsa kalp gözü açık olan bu adama yaklaşan İsa aleyhisselam:

– Ver şu elini öyle ise! diyerek elinden tutar, eğilerek görmeyen gözlerinden öper.

Peygamberin dudaklarının değdiği gözler anında açılır. Karşısındakinin İsa aleyhisselam olduğunu görünce heyecanlanan adam:

– Sen şu ölüleri dirilten, hastalara şifalar bahşeden mucizelerin sahibi Peygamber değil misin? der. İsa Peygamber:

– Belli olmuyor mu? deyince:

– Gözlerimden belli oluyor da ayaklarımdan henüz belli değil, der. Tebessüm eden Hz. İsa:

– Sen hele bir ayağa kalkmayı dene! Deyince, silkinen kötürüm adam dimdik ayağa kalkar.

Ayakları üzerine dikilebildiğini anlayınca söylediği ilk sözü şu olur:

– Ey Allahın Nebisi, sendeki bu mucizeler de O’ndan değil mi? Öyle ise izin ver de geç kalmayayım, O’na şükredeyim, diyerek hemen yere iner, başını secdeye koyar ve der ki:

– Rabbim! Seni tanıyan bir kalple, şükreden bir dil nimetinin şükrünü yapmaktan acizken, şimdi gören bir çift gözle, yürüyen iki de ayak da lütfettin. Artık bilemiyorum nasıl şükretmem gerekiyor bu eşsiz nimetler karşısında?

Bu sırada çevreden toplanan halk, gösterdiği bu mucizelerden dolayı İsa aleyhisselamın elini öpmek isterler. Ama Allahın Nebisi işaret eder:

– Benim değil secdedeki şu kötürüm adamın elini öpün!..

Derler ki:

– Onu secdeye indiren nimetlere biz baştan beri sahibiz. Ama hiç birimiz onun duyduğu gibi bir mutluluk duymadık.

– Öyle ise, der, tefekkür edin, siz de düşünün.

Sözünü şöyle bağlar Allahın Nebi’si:

– Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır. Düşünmeyen ise kendisini mahrumiyette sanır!  (2)

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

LastNur

LastNur resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  9.Mar.2007 Cum 10:12:02sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
ÇOK GÜZEL ARKADAŞLAR PAYLAŞTIĞINIZ İÇİN TEŞEKKÜRLER
CC sohbet icin buraya
  Mesaj Ekle, arkadaş oyun sohbet icin cagir