fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d Osmanlı Hakkında...
Biliyor muyduk?
İade-i Ziyaret
Meşhur bir politikacımıza Fransa da: "Siz Osmanlıların Viyana kapılarında ne işiniz vardı? diye sorması üzerine, o politikacımızın gayet veciz bir şekilde: "Haçlı seferlerinin iade-i ziyaretiydi diye cevap verdiğini .
İçi Yivli Toplar ve Ecdadımızın Sızlayan Kemikleri
Yavuz Sultan Selim Han ın Ridaniye Savaşı nda, ileri görüşlü babası Sultan II Bayezid ın icadı olan "içi yivli topları kullanarak büyük başarılar elde ettiğini.. Bugün ise bizlerin hala II Bayezid in bu büyük icadını tarih kitaplarımızda: "Yivli top 1868 de Almanlar tarafından icad edildi" diye okutma gafletini göstererek ecdadımızın kemiklerini sızlattığımızı..
Ağaca Asılan Zekat Parası...
Fatih Sultan Mehmet Han devrinde bir Müslümanın. günlerce dolaşıp yıllık zekatını verebileceği fakir birini arayıp bulamadığını... Bunun üzerine zekatının tutarı olan parayı bir keseye koyarak Cağaloğlu ndaki bir ağaca asıp, üzerine de: "Müslüman kardeşim, bütün aramalarıma rağmen memleketimizde zekatımı verecek kimse bulamadım. Eğer muhtaç isen hiç tereddüt etmeden bunu al" diye yazdığını.. Ve bu kesenin üç ay kadar o ağaçta asılı kaldığını...
Pis Kokusundan Dolayı Kovulan elçi
Veli lakaplı II. Bayezid in padişahlığı. döneminde İstanbul a, Moskova kralının elçisi sıfatıyla Mihail Plachtif isimli birinin geldiğini . . Bu adamın, insanı istifra ettirecek kadar pis kokmasından dolayı yıkanması için hamama götürüldüğünde, bu keferenin hayatında hiç hamam görmemiş olup yıkanmak ve çamaşır değiştirmek adetine aşina olmadığı ve kimse ile görüştürülmeden pisliğinden dolayı İstanbul dan kovulduğunu...
İnsanlığın En Muhteşem Harikası...
Osmanlı içtimai yapısı üzerine uzman olan Erlanyen Üniversitesi profesörlerinden Hutterrohta : "Osmanlı Devleti, geniş topraklarını ve üzerindeki çeşitli kavimleri, Topkapı Sarayı ndan mükemmel bir şekilde idare ediyordu. O saray da batıdaki en mütevazi bir derebeyinin sarayı kadar bile büyük değildi. Bu nasıl oluyordu?" diye sorulduğunda, Profesör Hutterroht un: "Sırrını çözebilmiş değilim. 16. asırda Filistin in sosyal yapısı üzerinde çalışırken öyle kayıtlar gördüm ki hayretler içinde kaldım. Osmanlı, üç yıl sonra bir köyden geçecek askeri birliğin öyle yemeğinden sonra yiyeceği üzümün nereden geleceğini planlamıştı. Herhalde Osmanlı, devlet olarak insanlığın en muhteşem harikasıdır" diye cevap verdiğini...
Abdülhamid Han ın İstihbarat Gücü...
Batılı emperyalist güçlerin, Ermenileri piyon olarak kullanıp kışkırtarak Anadolu da karışıklıklar çıkardığı günlerde, İngiliz Büyükelçisi nin Sultan Abdülhamid e gelip, küstahça: "Daha ne kadar Ermeni öldüreceksiniz?" diye sorma cüretini göstermesi üzerine, Ulu Hakan ın keskin bakışlarını elçinin üzerine dikerek: "Filan gün, filan saatte Karadeniz in filan noktasına yaklaşıp, karaya Ermenileri Türklere karşı silahlandırmak için şu kadar sandık malzeme çıkaran ve komitacılara teslim eden İngiliz gemisinde, Türk başına kaç silah bulunuyorsa tam o kadar Ermeni öldüreceğiz. " cevabını verdiğini...Sultan Abdülhamid in bu muazzam istihbarat gücü karşısında İngiliz elçisinin dehşete kapılarak aptallaştığını...
Biliyor muyduk... |