ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
| | |
|
Roen
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 25.Nis.2006 Sal 21:31:22 Dikkat!!!Türkiye üzerinde entrikalar*** |
| fiogf49gjkf0d
*Değerli arkadaşlar,son günlerde ki gündemleri gözönünde bulundurarak sizlerle içimden geçenleri paylaşmak istedim.Dilerim bir hatam yoktur.
Anerika (Amerika nın kuzey yakasında hayali bir ülke)nın icraatlarına, AD (Avrupa Dirliği )nin bizi sömürge gibi görmesine sinirlenen insanlarımız da bir kıpırdanma başladı. Birçok kişi oy verdikleri partileri; inandıkları, daha doğrusu kandıkları şahısları ve kurumları sorguluyor; Türklük bilinci ülke genelinde tekrar yükselişe geçiyor. Bu yükselişten korkan ABD(Anerika Birleşik Devletleri), AD ülkeleri ve yerli işbirlikçileri de Türkler e karşı yürüttükleri psikolojik savaşın dozunu arttırıyorlar.
Emeklemeye başlayan Türklük bilinci karşısında korkuya kapılan Türk düşmanları, aralarındaki işbirliğini güçlendirerek aynı anda dört koldan saldırıya geçtiler. İçeride ve dışarıda gazeteler, kitaplar, televizyon yayınlarıyla Türkler e karşı kinlerini, nefretlerini kusmaya başladılar. Türkler in dikkatini Türk insanının önemli sorunlarından uzaklaştırıp başka yöne çekmek için çeşitli entrikalar uyduruldu,dinî konulardaki hassaslık dikkate alınarak dinle beyinler uyuşturulmaya çalışıldı.
Diğer taraftan programlar da bahsedilen Metal Fırtına adlı bir kitap acilen piyasaya sürülüyor ve sanki Türkleri Amerika ya karşı uyaran bir kitapmış gibi lanse edilmeye çalışılıyor. Sanki bir tiyatro sahnesindeymiş veya bir film stüdyosundaymış gibi Türk karşıtı oyunlar alenen oynanıyor. Yönetmenler ortada dolaşarak açıkça yerli işbirlikçilere emirleri veriyor.
Türklere karşı yapılan saldırılar çok ilginç. Aynı anda dünyanın her bölgesinde sanki düğmeye basılmış gibi yazılar yazılıyor, kararlar alınıyor. Fransa da Türkiye nin AB ye girmesini engellemek için anayasal değişiklik yapılarak yeni üyeler için referandum kararı alınıyor fakat bu referandum kararı her ne hikmetse Türkiye den başka bir aday ülkeyi etkilemiyor. Sözde ermeni soykırımını kabul ettirmek için baskılar artıyor; Fransız yetkililer arka arkaya Türkiye ye ikna turlarına gelerek "Özür dileyin, onlar da sizi affetsinler, bu iş bitsin" diyorlar. Alnımıza kara leke sürdürmek bu kadar basit mi? İşte bunu anlamıyorlar.İçerideki hainler de boş durmuyorlar; aldıkları paranın karşılığını en iyi şekilde ödeyebilmek için olanca güçleriyle Türkleri karalama çalışmalarını hem Türkiye de, hem de Türkiye dışında sürdürüyorlar. Türk halkını asıl önemli konulardan uzaklaştırıp suni gündem yaratabilmek için televizyon kanallarında ve yazılı basın organlarında masallar anlatan bu kişiler "Ekonomi harika gidiyor" gibi pembe tablolar çiziyor; Kıbrıs ta kazanan sanki rumlar değil de Kıbrıs Türkü imiş gibi bir hava estiriyor.
Yapılması gereken, psikolojik savaş konusunda bir şekilde uzmanlaşmak ve aynı şekilde karşı saldırıya geçmektir. Bunun için de çeşitli yöntemler geliştirilebilir.
Ve şu tüm insanların aklına kazınsın;
Türk insanı dünyanın en dirayetli,en sıcak kanlısı,en çalışkanıdır,
Türk insanı yaşadığı ülkede,Din(Müslüman lık,Hristiyan lık,Yahudi lik),Dil,Irk,Soy (Türk,Kürt,Ermeni,Arap,Laz)Mezhep(Alevi lik,Sünni lik)ayrımı yapmadan,kardeşcesine yaşamasını bilen ve uygulayan,uygulama da sorunlar ve iç kargaşa çıkartmaya çalışanları elinin tersi ile iten bir birliktir,
Türk insanı,emekcisine,memuruna,işcisine,köylüsüne,şehirlisine,yönetilenine,yönetenine sahip çıkan,koruyan ve kollayan bir soy dur,
Türk insanı Zeki dir,birlik ve beraberliğin anlamını bilir....
Atatürk,Bayrak,Vatan,Halk,Devrim bilincini iyi bilir...Ve bunlara göstrerdiği saygı ve sahiplenme duygusuyla Tüm Dünya ya örnek olur...
Arkadaşlar,dört bir yanı güzelliklerle dolu ülkemize sahip çıkıp kollayalım,Doğayı,insanlarımızı,emekcimizi,memurumuzu,işçimizi,köylümüzü,öğrencimizi sahiplenelim...Kısacası değerini bilelim..Basit ve komik oyunlara gelmeyelim...
Tekrar görüşmek üzere...
Hoşcakalın..
Roen♣
| |
Quarezmax
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 25.Nis.2006 Sal 21:47:57 |
| "Gelin canlar bir olalım..." | |
ALEVgibii
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 25.Nis.2006 Sal 22:08:37 |
| aslinda bütün bunlari anlamiyorum, evet ben yasamimi yurtdisinda sürdürüyorum hatta bazan ülkemi senede 1 aydan az görüyorum.Ama inaniyorumki vatan sevgisini,hasretini ,önemini cok cok iyi biliyorum.
senelerdir ülkemisde bir bati sevdasi bir batili olma aski var. Yani bu batinin ne kadar bizim icin yabanci ne derece bizden nefret ettigini unutup kendimisi onlara sirin gösterip bizi sevmeleri icin urastik.Hayirrrrrr! onlar(yani bunlar) bizi asla sevmeyecek biz onlar icin paylasip yutmaya hazirlandigi anda canlanip, saldirip kazanan o hasta adam olacagiz.Bunu anlayip kabul etmek bu kadar zormu?
yani bazan bakiyorum tv de bazi insanlar garip olaylari görünce su tepkiyi veriyor " avrupaya girmeye hazirlanan TÜRKIYE nin haline bak" neden "ülkemde bu olaylar olmamali", " türklüge bu yakismas" yada " milletimizde böyle seylerin olmasi üzücü" gibi sözler söylenmiyoda hersey direk avrupaya girmek icin olmamali oluyor.
yani avrupayi gözümüzde öylesine büyütmüs ve öylesine onun bir parcasi olmak icin kendi degerini, topraklarinin kiymetini ve avrupalinin yüregine korku salmaya yeten varliginin önemini unutmus ve unutturulmusuzki.....
Burada (yani almanyada) insanlara TÜRKIYE ve TÜRK deyince bi cekingenlik bir ürperti olusuyormus ilk buraya gelindiginde.(Buradaki büyükler, yaslilar anlatir) ama simdi sanki bunlara muhtac, aralarina girmek icin her istediklerini yapabilecek bir ülke olarak görüyorlar.
NOLUR YETER ARTIK TÜRKIYE nin AB ye HICBIR MUHTACLIGI YOK NOLUR ARTIK ALSALARDA HAYIR DIYELIM BEN AB nin ÜLKEME BÖYLE DAVRANMASINDAN BÜYÜK ACI DUYUYORUM.
| |
S_E_F
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 25.Nis.2006 Sal 22:22:47 |
| GENÇLİĞE HİTABE
Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahlar olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! | |
GoLetsGO
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 25.Nis.2006 Sal 22:55:21 |
| YORUMSUZ
Ayrıca ROEN in metal fırtına ile ilgili söylediklerini aşağıdaki linke tıklayarakta pekiştirebilirsiniz
https://chatcity.superonline.com/forum/topic.asp?id=4521
| |
ALEVgibii
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 25.Nis.2006 Sal 23:10:21 |
| fiogf49gjkf0d kurtlar vadisi filmi icin yapilan yoruma katilmiyorum asil bu yorumun bi baska amaci oldunu düsünüyorum.
kurtler vadisi filmindeki silahlari rus mu amerikanmi oldugu, askerlerin konusurkenki seslerini ecosu yada filmin dublaji beni ilgilendirmiyor .
bu filim en iyi filim, en güsel seslendirilmis filim yada bilmem iyiiii ne filmi olmamis diye bakilmamali, bu filimde dikkat cekilen ordaki insanlarin,kadinlarin,analarin,cocuklarin,erkekleri bütün irak halkinin nasil yok edildigi ve türkiyenin bunun farkinda oldugudur.
| |
Roen
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 25.Nis.2006 Sal 23:36:18 |
| Arkadaşlar,bir kaç nokta daha belirtmek istiyorum;
Mesajda temel konu,ülkemiz ve halkımız için bütünlüğümüzü korumak,dayanışma içerisinde güzel geleceğe yürümek,doğa güzelliklerimizi,insan ilişkilerimizi,kalıplaşmış değerlerimizi yitirmeden yaşamaktır.
Bunlar için neler yapabiliriz,nasıl sosyal aktiveteler içerisinde olmalıyız,dayanışma ve paylaşımı,ülkemizin eğitim seviyesini,kalite bilincini nasıl artırabiliriz?Bunları yorumlayarak tartışırsak daha güzel sonuçların doğduğu bir paylaşım olacak,bundan şüphem yok.
Problemleri tekrar tekrar dile getirmektense,kimsenin alınmayacağı,gücenmeyeceği,kırılmayacağı tarzda,yapıcı,bilinçli ve olumlu yaklaşımlarla,çatlak ses çıkartacak konu,kelime,cümle lerden kaçınarak paylaşım içerisinde olalım.
Konu hassasiyeti ve içeriği açısından kritik,bunun için sizlerden ricam,yazmadan önce ikikere önizlemeden geçirin :)
Görüşmek üzere... | |
GoLetsGO
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 25.Nis.2006 Sal 23:50:29 |
| fiogf49gjkf0d
Bu sözü çok çok söyleyenlerin kaçının Mümtaz Turhan’ın, Erol Güngör’ün eserlerini ve kaç kez okuduklarını bilmiyorum. Ama bu dostlara ilk sözüm şu olacak: - Mümtaz Turhan’ımız da var, Erol Güngör’ümüz de, Ziya Gökalp’imiz de, Hilmi Ziya Ülgen’imiz de...Kendileri ölmüş olsa da eserleri kütüphanelerimizde değil mi? İkinci sözümü de söylüyorum: -Durmuş Hocaoğlu’nu okuyor musunuz? Orhan Türkdoğan’ı? Ya Özcan Yeniçeri’nin kitaplarını? Ve işte önümüzde bir baş eser: Küreselleşme Karşısında Milliyetçilik ve Kimlik. İvedi olarak belirtmeliyim, IQ KÜLTÜR SANAT YAYINCILIK’tan çıkmış bu eser... Kitapçılarda olmalı... Gül bahçemi gör de baharımı anla diye harika bir söz var... İşte Yeniçeri’nin gül bahçesinden örnek: Yeniçeri konuşuyor - KENDİ kapıldığı yabancılaşma anaforuna sıradan insanların niçin kapılmadığına hayıflanan onlarca bilim ya da siyaset adamı televizyonlardan, gazete köşelerinden topluma sitem yağdırmaktadır. Modası geçen (milli devlet, millet ve milliyetçilik vb.) devri kapanan (töre, örf ve âdet vb.) ve sonuna gelinen (tarih, ideoloji) eski zamanlara ait değerlerin hâlâ uygarlaşmanın(!) ve insanca yaşamanın önünde niçin engel oluşturduğunu bir türlü anlayamadıklarından söz etmektedirler. Kendi izan ve idrak cephelerinden millet, milliyet, milliyetçilik, milli devlet, milli kültür, milli güvenlik, egemenlik, bağımsızlık, toprak bütünlüğü gibi belalı ve bir AIDS (!) kadar da tehlikeli kavramlardan insanların korunması için tedbir üzerine tedbir önermektedirler. Düşman olarak da bazen yükselen milliyetçiliği bazen de milli kimliği gösteriyorlar. Sakın ha! Kendiniz olmayın ötekiyi yaratırsınız! Küresel dünyada kimliklerin kimliksizlikle, milli kültürün çok kültürlülükle, milli devletlerin küresel devletle yer değiştireceği iddia edilmektedir. Bu anlamda milliyetçiliğe, milli kültüre, milli devlete ve milli kimliğe karşı başlatılan karalama ve kirletme kampanyaları giderek hız kazanmaktadır. Bir (milliyetçilik) canavar düşünün ki, azı dişleri sökülmüş, heyecanları törpülenmiş, duyguları terbiye edilmiş, kafese girecek kadar ehilleştirilmiş ve uluslar arası örgütler vasıtasıyla da tepeden tırnağa bağlı ve bağımlı hale getirilmiş olsun. O, artık bakıcı (Küresel güçler, ÇUŞ, IMF, AB, ABD vb) için bir tehdit ve tehlike olabilir mi? 19. Yüzyıl’da şişeden çıkan milliyetçilik cini böylece, eski yerine yeniden tıkılmıştır. Milliyetçiliğin meydana getirdiği boşluğu ise iyi huylu milli kimlik ile yumuşak başlılığı esas alan yurtseverlik ve ılımlılık kavramları dolduracaktır. Küresel şirketler toprağın derinliğine nüfuz etmeyen kökü, tarihle irtibatını kopartmış hafızayı, kimliği olmayan milleti, bağımsızlık duygusunu yitirmiş kitleleri kutsallaştırmaya çalışmaktadırlar. Çünkü kök toprakla, hafıza tarihle, kimlik belli bir soyla, egemenlik de devletle kaimdir. Tarihine, toprağına, diline, dinine, soyuna ve sopuna yabancılaşmış toplumlar; üzerinde yaşadıkları toprakların sahipleri değil, gölgeleridir. Bu durum, sömürgecilerin kurguladıkları ve arzuladıkları bir yapıdır. Yeni sömürgeciliğin başarısı her şeyden önce milli duyguların, milli değerlerin ve milli kültürün zayıflığına bağlıdır. Milliyetçiliğe karşı çeşitli karalama ve aşağılama kampanyalarının arkasında büyük şirketlerin, uluslar arası servislerin ve AB’nin milyonlarca cirolarının bulunmasının nedeni de budur.
Namık Kamal Zeybek ten alıntıdır | |
| | |
| |