Ben zamanın sonuçta bir illüzyon olduğunu tamamen kabul
etsem bile, bu benim yaşamımda ne fark yaratacak? Ben hala tamamen zamanın hükmettiği bir
dünyada yaşamak zorundayım.
Bir şeyi akli olarak kabul etmek sadece bir başka inançtır
ve yaşamınız için büyük bir fark yaratmayacaktır. Bu gerçeği idrak etmek için, onu yaşamınız
gerekir. Bedeninizin her hücresi yaşam dolu olduğunu hissedecek kadar anda
mevcut olduğunda ve siz o yaşamı her an Var’lık sevinci olarak
hissedebildiğinizde, o zaman sizin zamanda özgür olduğunuz söylenebilir.
Ama, ben hala yarın faturaları ödemek zorundayım ve ben hala
başka herkes gibi yaşlanıp öleceğim. Öyleyse zamanda özgür olduğunu nasıl
söyleyebilirim?
Sorun yarının faturaları değildir. Sorun fiziksel bedenin
ölümü değildir. Sorun Şimdi’ nin yitirilmesidir, ziyan edilmesidir; ya da
doğrusu, bir durumu, olayı veya duyguyu kişisel bir sorun ve ıstıraba
dönüştüren esasa yanılgıdır. Esas yanılgı, şimdinin yitirilmesi Var’lığın
yitirilmesidir.
İnsanlar mutluluk için çabalayabilirler… Fakat bu çaba her yönden karanlık bir çerçeve içine alınmıştır:“İnsanlar mutsuz oldukları için mutlu olmaya çabalarlar”Mutluluğu bulduklarında da mutsuz olmadan yapamazlar çünkü mutluluğun zıddına muhtaçtırlar. Bu nedenle seyircilerini mutlu etmek isteyen hiçbir yeni televizyon programı , bir mutsuzluk tasvirinden kendini alamaz. Mutluluk insanları terk ettiğinde de tekrar mutsuzluğa düşerler. Mutluluk anları ve zamanları , mutsuzluğun nekahati için anlamlıdır. Mutluluğu sürekli istemek ise anlamsızdır. Çünkü ebediyen sürmesi imkansızdır.En vahimi, birçoklarının mutluluktan da bunu ummasıdır: Kesintisiz mutluluk hali , daimi neşe, keyifler hep yerinde olsun ve bol eğlence.Ne var ki mutluluğu bir tür daimi zevkte aramak mutsuz olmanın en emin yoludur.Hiçbir insan hep sadece sevinç duyamaz, bedendeki mutluluk hormonları ve endorfinler de dışarıdan alınan uyarıcılar ve ilaçlar da bunu pek değiştiremez. Seks mutlu eder ama yokluğu varlığından daha fazla zaman tutar, bu da onun varlığını umanı mutsuz eder. Onun dokunuşunu hissetmek üzere her yeni kişinin peşinden koşan, kendisinin geride kaldığını fark etmekte geç kalır. Bin bir zahmetle kendisini yeniden bulması gerekir.“İkinci defa yaşıyormuşçasına ve ilk kez şimdi yapmak üzere olduğunuz gibi hatalı hareket etmişçesine yaşayın...” Mutluluk her zaman mutlu eder mi ? Bir şey dileyebilecek olsam kendime azıcık mutlu olmayı isterdim. Çünkü, fazla mutlu olsaydım, üzüntümün hasretini çekerdim. |
`` İnsan hayal kırıklıkları yaşamaması için gerçekleştirebileceği hayaller kurmalı. ``
İnsanların hayal gücü sadece evrende var olan şeyler ile sınırlıdır. Fakat evrenin sınırları gibi hayal gücünün sınırlarını da bilemeyiz.
Yani Hayal gücü bizi gerçekte var olmayan yerlere götürür. Ancak o olmaksızın, hiç bir yere gidemeyiz.
Yani Mantık sizi A noktasından B noktasına götürür. Hayal gücü ise her yere. Mantık teorik olarak bizi kesin bir sonuca götürürken, hayal gücü ise kesin olmayan sonsuz sonuçlara götürür. Falan filan... |