ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

ADSL Tarifelerine Mahkeme Yolu

Tüketiciler Birliği ve Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği, Türk Telekom un Danıştay tarafından yürütmesi durdurulan tarifelerini geri çekmesini istedi. İki kurum ADSL tarifeleri için de hukuki yola başvurabileceklerini açıkladı.

Cumhuriyet Gazetesi nin laikliği savunmak adına dindar ve başörtülü kesim hakkında abartılı ve kimi zaman yalan haberler yaptığı bir gerçek. Ancak yazıda da bahsedildiği gibi "2 yüzlülük ve emek sömürüsü sadece Cumhuriyet te değil her yerde var artık. Karşı kampta yer alanlar da aynı biçimde yalan haberlere, yönlendirmelere, kışkırtmalara imza atıyorlar." 

Ben sürekli söylerim "Türkiye nin bu hale gelmesinde, bu ülkeyi seven, özünde aynı şeyleri isteyen insanların tamamen zıt düşünebilmesinde en büyük rol basının" diye. Dürüst gazete ve gazetecilerin sayısı çoğunlukta olsaydı söylediğim kutuplaşma olayı yaşanmazdı.

Washington Times gazetesi, köşe yazarı Tülin Daloğlu imzalı yorumunda binlerce Türk askerinin sınıra geçtiği haberi üzerine ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson’un bu bilginin doğru olup olmadığını sormak için Genelkurmay’a gitmesini dikkat çekici olarak değerlendirdi. Yorum haberde “Türkiye’nin caydırıcılık kabiliyeti sorgulanıyor, gerçekten oldukça zayıflamış bir devlet görüntüsü veriyor” yorumu yapıldı.

WILSON ERDOĞAN’I BY-PASS EDEREK GENELKURMAY A GİTTİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın askerlerin kendisine bağlı olduğunu söylerken askeri operasyon konusundaki kararı askerlerin vermesi gerektiğini belirttiğini anımsatılan yazıda “Açık ki Sayın Wilson, mesajını aldı, Başbakanı by-pass etti ve doğrudan askerlere gitti” ifadesini kullanıldı.

“Bu durumda Türk hükümeti, ülkenin en önemli dış politika konusunu etkilemede herhangi bir rolü olduğunu öne sürebilir mi” sorusu sorulan yazıda “Türk hükümeti ve askerler, karar yetkisinin kimde olduğunu araştırmayı sürdürürken Türkiye’nin caydırıcılık kabiliyeti sorgulanıyor; gerçekten, oldukça zayıflamış bir devlet görüntüsü veriyor” görüşü dile getirildi.

ASKERLERİN CAYDIRICILIK POLİTİKASI PKK’DAN ÇOK ABD’YE YÖNELİK

ABD’li gazete, Türkiye’nin sınır ötesi operasyonun da yarar sağlamayacağını iddia ederken de şunları yazdı:

“Bugün Türkiye, sınır ötesi bir operasyon karını alabilir ancak bu, sadece sembolik olur. Türkiye’nin Kuzey Irak’ı işgal edemez ve sınır öteki tarafında PKK teröristlerine karşı saldırı düzenleyebilecek bölge sınırlıdır. Eğer, hedef alınmış bölgede hala PKK teröristleri kalsa da herhalde böyle bir askeri operasyona ve uluslararası baskılara değmez. Bir Türk askeri yetkilisinin dediği gibi, Türkiye için ABD’yi nokta operasyonları yapmaya ikna etmek daha iyi olurdu.”

KUZEY IRAK’A GİRERSE TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ TEHLİKEYE GİRER

Mevcut koşullarda askerlerin caydırıcılık politikasının PKK veya Iraklı Kürt liderlerinden çok ABD’ye yönelik olduğu gibi göründüğü iddiasına da yer verilen yorumda, “ABD, Türkiye’nin Irak sahnesine girmesi zamanının henüz gelmediğini biliyor. Üst düzey bir ABD’li yetkiliye göre, Türkiye’nin, Kuzey Irak’a girerse, toprak bütünlüğü tehlikeye girer. Türk askerleri bu yetkiliyle hem fikir olabilir. Mesele, Türkiye’de son terörist saldırıları gerçekten kimin provoke ettiğidir” görüşü dile getirildi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın PKK’ya doğrudan veya dolaylı olarak destek veren devletler konusunda kaygılarını dile getirdiği anımsatılan yazıda “Türk askerlerinin, PKK’yı ikincil bir tehlike olarak algıladıkları” iddiasına da yer verildi. Yorumda şunlar da yazıldı:

“Geçen hafta Türkiye, BM Güvenlik Konseyi’ne PKK saldırılarını önlemek için sınırın Irak tarafında bir karantina bölgesinin oluşturulmasını önerdi. Bu hafta da, Irak’ın BM Güvenlik Konseyi’ne Türkiye’ye karşı başvurması bekleniyor.”

Bunun Washington’u zorlayacağını savunan gazete, “Washington, İran’ın nükleer silahları elde etmesini önleyip önlemeyeceğine veya bunun nasıl yapacağına karar verinceye kadar PKK’ya karşı açık bir eylemi olmayacak. Şimdiye kadar Washington, Kürtleri İran ve Suriye’de kargaşa yaratmaları için kullanmaya niyetli görüyor. Açık ki ABD, Türkiye’ye zarar vermek istemiyor ancak mecbur kalınca yapabilir” yorumunu yaptı.

Washington Times’deki köşe yazısında İran rejimini zayıflatma planı varsa bunun sonuç vermeyeceği savunulurken “Türkiye’nin elleri şu anda bağlı. Ancak eğer caydırıcılık ? PKK’ya karşı değil, ABD’ye yönelik - sonuç verirse o zaman ABD, yardımcı olacak ve bu gerçekten fark edecek” görüşü dile getirildi.

İspatı olmayan söylentilere inanmamayı tercih ederim ve şimdiye kadar da bu yüzden kaybettiğim hiç olmadı :)

Neyse, çok da önemli değil zaten. İstersen sorulara yarın devam edelim, uyusam fena olmaz.

Hayırlı sabahlar spei :)

Vizontele Tuuba yı izlediysen orada bir replik vardı: "Şerefsizim aklıma geldiydi" :)) Aynen öyle işte...

Ama şu var ki piyasada bu tarz söylentiler bol miktardadır. Hatta şöyle söyleyeyim: Aynısını Coca-Cola ve Pepsi için duymuştum. Onun doğruluğunu henüz araştırmadım.

Neyse, aklımdaki bu düşünceye uygun mu değil mi diye araştırıp Burger King in kuruluş hikayesine baktığımda kurucuların McDonald s yöneticiliği filan yaptığına dair hiçbir bulguya rastlamadım. Hatta bahsettiğim gibi bir "özentilik" durumu söz konusu. Adam McDonaldların hamburgerlerini görmüş, "Olur bu iş" demiş. Seni yemiş olmasınlar spei :))

Not: Taklitler orijinalleri yaşatır ama boynuz kulağı geçebilir :)

Az çakal değilsin yeni farkettim edit ini :))

Sorunun cevabını bulamadım. Aslında tam olarak ne sorduğunu anlasam bulabilirdim belki :) Şöyle diyorsun:

 Bir adam, güzel bir kış veya yaz sabahında yatağından kalktığında "ben bir burger king adında şirket kurim" dedi.

Ondan sonra önüne kurucusunu getiriyorum beğenmiyorsun  Buyur cevabı sen söyle en iyisi :)

Burger King in kurucusu James McLamore imiş. İngilizce bir kaynaktan okuduğuma göre bir gün meşhur McDonaldların hamburger standını görmüş ve bu işteki potansiyeli keşfetmiş. Sonra yanına arkadaşı David Edgerton ı da alarak Burger King i kurmuş.

JVC den 330 Kiloluk Dev Televizyon

Tüketici elektroniği üzerine söz sahibi firmalardan JVC, dünyanın en büyük televizyonunu üretti.

Yaklaşık bir yıldır konuşulan televizyonun üretimi nihayet gerçekleşti. JVC, son HDTV televizyonunu "dünyanın en büyüğü" sıfatıyla taçlandırdı. 110 inçlik ekrana sahip olan HD-110MH80 in ön satışına Temmuz ayında başlanacağı, teslimatların ise Ekim de yapılacağı açıklandı.

Yaklaşık 330kg ağırlığındaki dev televizyon 1980x1080 çözünürlükte ve 5000:1 kontrast oranında olacak. 53.000$ lık fiyatı ise pek yanına yaklaşılır cinsten değil.

Kaynak: chip.com.tr

Ünlü araştırmacı speiderist in sırrı çözüldü :))
Bu bilgiler sayesinde artık siz de speiderist gibi arama yapabilir, sonuca ulaşabilirsiniz

Arama makinelerini kullanmak tek başına yetmiyor. Milyarlarca sayfa arasından en doğrularını seçebilmek için ise doğru yöntemleri kullanmak ve bazı püf noktalarını değerlendirmek gerekiyor.

Kendi içlerinde milyarlarca bağlantıyla rasgele birleştirilmiş trilyonlarca sayfadan oluşan İnternet sitelerinin dünyası giderek devasa bir labirente benziyor. Her gün her hangi bir dilde, her hangi birine ait, her hangi sebepten ötürü 1 milyondan fazla sayfa İnternet e ekleniyor. Dünya için bulunmaz bir paylaşım ve iletişim ortamı oluştursa da bazı sakıncaları da olabiliyor. Bilgi kirliliği bunlardan biri. İnternet te aradığımızı bulmamız için yapılmış "arama motorları"nın dünyanın en çok ziyaret edilen siteleri olması, insanların bu kalabalıkta mutlaka bir rehbere ihtiyaç duyduğu gerçeğini gözler önüne seriyor. Bu siteleri doğru tekniklerle kullanmak ise en doğru sonuca erişmek ve zamandan kazanmak için şart.

Arama motorlarının çoğu, İnternet in içine girip tüm sayfaların bağlantılarını avlayan özel robot yazılımları kullanıyor. Bu robotlar sayfaları çiğneyip kendilerine gerekenleri ayıklıyorlar ve kelimelerin ve bağlantıların listelerini çıkarıyorlar.

Doğru arama motoru

Arama yapmaya başlamadan önce, ilk olarak aranan şeye en uygun siteyi seçmek gerekiyor. Neredeyse arama konusunda tekel haline gelen "Google" gerçekten de İnternet in en iyi arama motoru olarak tanımlanabilir. Hızlı ve detaylı arama yöntemi sayesinde her en milyonlarca kullanıcı aradığını bu site üzerinden buluyor. Google la birlikte Altavista nın da dahil olduğu genel arama motorları, metin taraması için ideal siteler olarak tanımlanabilir. İnternet in ilk meşhur arama sitesi olan Yahoo ise kategorik aramalarda uzmanlaşmış durumda. Kültür, spor, sinema, politika gibi kataloglar altında seçenekler inceltilerek doğru arama yapılabilir. Bir diğer alternatif de portallar olabilir. Aslında arama motoru olmasalar da, bu devasa sitelerde pekçok kategori altında listelenmiş İnternet sitelerine kolaylıkla erişilebilir. Birden çok arama sitesini kullanan programlar da seçeneklerden biri. Örneğin Copernic i kullanarak en popüler arama motorlarının tamamını taramak mümkün.

Aramanın püf noktaları

- Anahtar kelime seçiminde dikkatli olun. En doğru sonuç için fazla sayıda anahtar kelime seçin.
- İki ya da daha fazla anahtar kelimeyi bağlarken aralarına and , & veya + işaretlerini yerleştirin.
- Kelimeleri parçalı olarak aramak için ? ve * işaretleri kullanılabilir. Tek harfi değişken yaparken ? (?özlük: gözlük ve sözlük); kelime tamamlamak için ise * (tele*: telefon ve televizyon) işaretleri kullanılabilir.
- Anahtar kelimelerden hepsini ayrı ayrı listelemesi için kelimelerin arasına "|" işareti (Alt Gr+<) konmalıdır.
- Anahtar kelimeleri çoğul yazmak yerine tekil yazın.
- Anahtar kelimelerin yanyana bulunduğu sayfalara ulaşmak için kelimeleri çift tırnak ("Hakkı Devrim") içine alın.
- Anahtar kelimelerden, listelenmesini istemediklerinizi yazmak için başına - işareti koyun. Örneğin -Hakkı Devrim yazarsak, içinde Hakkı kelimesi olmayan Devrim sonuçlarını listeler.
- İçerisinde mutlaka geçmesini istediğiniz kelimeleri yazarken başına + işaretini koyun.
- Hem Hakkı, hem de Devrim kelimelerini barındıra sayfaları listelemek için "+hakkı +devrim" yazmanız gerekir.