|
Bengline
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >BEN GİDİYORUM> 4.Eyl.2006 Pzt 06:18:22 | |
fiogf49gjkf0d
|
KİMİ SEVSEM SENSİN
her şeyi terk ettim / ne aşk ne şehvet sarışın başladığım esmer bitiyor anlaşılmaz yüzü koyu gölgeli dudakları keskin kırmızı jilet bir belaya çattık / nasıl bitirmeli gitar kımıldadı mı zaman deliniyor kimi sevsem sensin / hayret kapıların kapalı girilemiyor * * * kimi sevsem sensin / senden ibaret hepsini senin adınla çağırıyorum arkamdan şımarık gülüşüyorlar getirdikleri yağmur / sende unuttuğum hani o sımsıcak iri çekirdekli senin gibi vahşi öpüşüyorlar kimi sevsem sensin / hayret in misin cin misin bebeğimisin
ATTİLA İLHAN
| |
|
Bengline
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >YANLIZLIK / BABA BANA BAĞIRMA> 4.Eyl.2006 Pzt 06:10:33 | |
|
YAŞADIKLARIMDAN ÖĞRENDİĞİM BİR ŞEY VAR
Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var: Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten Sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği
İnsan saatlerce bakabilir gökyüzüne Denize saatlerce bakabilir, bir kuşa, bir çocuğa Yaşamak yeryüzünde, onunla karışmaktır Kopmaz kökler salmaktır oraya
Kucakladın mı sımsıkı kucaklayacaksın arkadaşını Kavgaya tüm kaslarınla, gövdenle, tutkunla gireceksin Ve uzandın mı bir kez sımsıcak kumlara Bir kum tanesi gibi, bir yaprak gibi, bir taş gibi dinleneceksin
İnsan bütün güzel müzikleri dinlemeli alabildiğine Hem de tüm benliği seslerle, ezgilerle dolarcasına İnsan balıklama dalmalı içine hayatın Bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına
Uzak ülkeler çekmeli seni, tanımadığın insanlar Bütün kitapları okumak, bütün hayatları tanımak arzusuyla yanmalısın Değişmemelisin hiçbir şeyle bir bardak su içmenin mutluluğunu Fakat ne kadar sevinç varsa yaşamak özlemiyle dolmalısın
Ve kederi de yaşamalısın, namusluca, bütün benliğinle Çünkü acılar da, sevinçler gibi olgunlaştırır insanı Kanın karışmalı hayatın büyük dolaşımına Dolaşmalı damarlarında hayatın sonsuz taze kanı
Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var: Yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara, göğe, bütün evrene karışırcasına Çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır Ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana.
ATAOL BEHRAMOĞLU
| |
|
Bengline
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >BAKIRKÖYDEN MEKTUP VAR .!> 4.Eyl.2006 Pzt 06:01:23 | |
fiogf49gjkf0d
|
BENİ ZORLA ŞAİR YAPTILAR
Güldüm ağlattılar! Sevdim aldattılar! Sarıldım Bıraktılar! Sağolsun dostlar, sevenler, sevilenler Beni zorla şair yaptılar...
AHMET SELÇUK İLKAN
| |
|
Bengline
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >BİZ NE AYRILIKLAR GÖRMÜŞ İNSANIZ (Ahmet selcuk il... )> 4.Eyl.2006 Pzt 05:56:40 | |
fiogf49gjkf0d
|
BİZ NE AYRILIKLAR GÖRMÜŞ ADAMIZ (11818 Hit)
Gitmek istiyorsan gidebilirsin Biz ne ayrılıklar görmüş adamız Çekinme sen de vur sırtımdan beni Biz ne ihanetler görmüş adamız
Aldırma sen benim yalnızlığıma Aldırma sen benim gözyaşlarıma Boşver sende kalmış yarınlarıma Biz kadere çelme takmış adamız.
Sevsen gidemezdin sevsen bırakamaz Sevsen çıldırırdın seven ne yapmaz Git bu ateşte beni kül etmez yakmaz Biz ne cehennemler görmüş adamız
Hadi daha çabuk daha acele Git başka kollara git güle güle Sen de unutursun adımı bile Biz ne vefasızlar görmüş adamız
Hep aynı hikaye hep aynı masal Sen bu şarkıyı git başka yerde çal Al yanı başımdan gölgeni de al Biz ne yalnızlıklar görmüş adamız
AHMET SELCUK İLHAN
| |
|
Bengline
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >BAKIRKÖYDEN MEKTUP VAR .!> 4.Eyl.2006 Pzt 05:14:41 | |
BAKIRKÖYDEN MEKTUP VAR
Sensizdim kendime bir iş aradım, Baştan savıp asabımı bozdular. Hatırşinas dostlarıma uğradım, Sağolsunlar müdür beye yazdılar.
Müdür bey gerçekten yufka yürekmiş, İşim inşaatta kazma kürekmiş, Bir sağlık raporu almam gerekmiş, Tam teşekkül hastaneye yazdılar.
Yağışlı gözümün hazan çağı da, Olur olmaz yerde başlar ağıda, Sinir servisine giden kağıda, Aklından zoru var diye yazdılar.
Bir saat anlattım tek bir buseni, Doktorlar efsane sandılar seni, Belki de alaya aldılar beni, Belki palavracı diye kızdılar.
Bir ara sensizlik krizim tuttu, Bilmem ki o anda ne olup bitti. Hekimler heyeti havale etti, Acil vak’a Bakırköy’e yazdılar.
Bu çağda bu sevda abes dediler, Cezası çelikten kafes dediler, Ben kime ne yaptım,ne istediler, Bana bu çukuru niye kazdılar.
Burda ne sen varsın, ne de bir iş var, Üç adım voltalık gidiş geliş var. En ayıp sözlerle kaplı dört duvar, Bunca küfrü kime ,niye yazdılar.
Açmak için zahmet etme zarf açık, Hala bana sevgin varsa birazcık, Mektubumu alır almaz yola çık,
CEMAL SAFİ Gözyaşlarım bir acayip azdılar.
|
|
Bengline
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >UNUTULMAYANLAR ( Ümit Yaşar Oğuzcan )> 4.Eyl.2006 Pzt 04:43:45 | |
|
BİR AYRILIŞ HİKAYESİ (19109 Hit)
Erkek kadına dedi ki: -Seni seviyorum, ama nasıl, avuçlarımda camdan bir şey gibi kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak kırasıya çıldırasıya... Erkek kadına dedi ki: -Seni seviyorum, ama nasıl, kilometrelerle derin, kilometrelerle dümdüz, yüzde yüz, yüzde bin beş yüz, yüzde hudutsuz kere yüz... Kadın erkeğe dedi ki: -Baktım dudağımla, yüreğimle, kafamla; severek, korkarak, eğilerek, dudağına, yüreğine, kafana. Şimdi ne söylüyorsam karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana.. Ve ben artık biliyorum: Toprağın - yüzü güneşli bir ana gibi - en son en güzel çocuğunu emzirdiğini.. Fakat neyleyim saçlarım dolanmış ölmekte olan parmaklarına başımı kurtarmam kabil değil! Sen yürümelisin, yeni doğan çocuğun gözlerine bakarak.. Sen yürümelisin, beni bırakarak... Kadın sustu. SARILDILAR Bir kitap düştü yere... Kapandı bir pencere... AYRILDILAR...
NAZIM HİKMET
| |
|
Bengline
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >UNUTULMAYANLAR ( Ümit Yaşar Oğuzcan )> 4.Eyl.2006 Pzt 04:32:05 | |
|
ANMAK UNUTMAK İki tür nokta var Biri önüne ve ardına bakar, Biri ardına bakmaz, Ardını noktalar.
| ÖZDEMİR ASAF |
|
Bengline
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >BEN GİDİYORUM> 4.Eyl.2006 Pzt 03:59:43 | |
fiogf49gjkf0d
|
-
SEVEBİLME İHTİMALİ (70657 Hit) Soğuk ve şehirlerarası otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam... Ben seninle bir gün Veyselkarani de haşlama yeme ihtimalini sevdim. İlkokulun silgi kokan, tebeşir lekeli yıllarında Ankara da karbonmonoksit sonbaharlar yaşanırdı o zaman özlemeye başladım herkesi... Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki, adam gibi hasretleri özlemeye başladım sonra.. Bizim Kemalettin Tuğcu larımız vardı... Bir de camların buğusuna yazı yazma imkanı... Yumurta kokan arkadaşlarla paylaşılan kahverengi sıralarda, solculuk oynamaya başladık.. Ben doktor oluyordum sen hemşire, geri kalanlar kontrgerilla... Kırmızı boyalarla umut ikliminde harfler yazılıyordu pütürlü duvarlara ve Türk Dil Kurumu na inat bir Türkçeyle... Ağbilerimizden öğrendik, S harfinden orak çekiç figürleri türetmeyi.. Ankara ya usul usul karbonmonoksit yağıyordu. Ve kapalı mekanlarda sevişmeyi öneriyordu haber bültenleri. Oysa Ankara da hiç sevişmedim ben. Disiplin kurulunda tartışılan aşkım olmadı benim.. Sınıfça gidilen pikniklerde kıçımıza batan platonik dikenleri saymazsak.. Ankara ya usul usul kurşun yağıyordu.. Ve belli bir saatten sonra sokağa çıkmamayı öneriyordu haber bültenleri. Oysa hiç kurşun yaram olmadı benim Ve hiç bir mahkeme tutanağında geçmedi adım Çatışmaların ortasında sevimli bir çocuk yüzüydüm sadece Sana şiirler biriktiriyordum fen bilgisi defterimde, ama sen yoktun Ben, senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum, suni teneffüs saatlerinde Okul servisi seni hep zamansız, amansızca bir lojman griliğine götürüyordu Ben, senin benimle Tunalı Hilmi Caddesi ne gelebilme ihtimalini seviyordum.
Ben, senin beni sevebilme ihtimalini seviyordum.
Yaz sıcağı toprağa çekiyor da tenimin çatlamaya hazır gevrekliğini Sonra otobüs oluyordum, kırık yarık yolların çare bilmez sürgünü Ne yana baksam dağ ve deniz sanıyordum Muş ovasının yalancı maviliğini Otobüs oluyordum bir süre Yanımızdan geçen kara trenlerle yarışıyordum, yanağım otobüs camının garantisinde Otobüs oluyordum Bir ülkeden bir iç ülkeye Çocukluğuma yaklaştıkça büyüyordum. Zap suyunun sesini başına koyuyordum şarkılarımın listesinin Korkuyordum Sonra iniyordum otobüsten Çarşıdan bizim eve giden, ömrümün en uzun, ömrümün en kısa, ömrümün en çocuk, ömrümün en ihtiyar yolunu koşuyordum. Çünkü sonunda annem oluyordum, babam kokuyordum sonunda.. Soğuk ve şehirlerarası otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam Ben seninle bir gün Van daki bir kahvaltı salonunda Ben seninle sadece bilmek zorunda kalanların bildiği bir yol üstü lokantasında Ben seninle, Ağrı dağına mistik ve demli bir çay kıvamında bakan Doğubeyazıt ın herhangi bir toprak damında Ben seninle herhangi bir insan elinin terli coğrafyasında olma ihtimalini sevdim
Ben senin, beni sevebilme ihtimalini sevdim!
-
Yılmaz ERDOĞAN
| |
|
Bengline
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >YANLIZLIK / BABA BANA BAĞIRMA> 4.Eyl.2006 Pzt 03:45:40 | |
|
BABA BANA BAĞIRMA (2884 Hit)
yol ıslanmasın diye şemsiye açanlara...
baba bana bağırma bülbülleri kaçırdın ormanlarımdan kulaklarımın kapılarını havalara uçurdun kapılar baba kapılar pencereleri alıp gittiler tenorlar kaçtı ses tellerinden çevreye saçıldı yavru diktatörler seni ne sopranolar istedi de vermedik baba baba bana bağırma bayrak direklerine konan kartalları anlat uzun uzadıya nasıl da göremediler avcıları o keskin gözleriyle vah hah ha şans yıldızlara özgü bir yalan baba yıldızlara tükürüp tükürüp onları gezegen yaptınız savaşan halklar taktınız dünyanın boynuna
yalanları yazdım defterime hiç unutmadım radyasyonu radyo istasyonu sanan Bakanları çiğleri, Meclis tavanını çiğ köftelerle çiğneyen doğum sonrası acılarını cüce ülkeler doğuran kadınların
hiç unutmadım sakallarını yüzlerinde yüzlerini sakallarında unutan adamları ve ısırgan tarlalarındaki parçalarını Uğur Mumcu yu biz yapan bombanın
hiç unutmadım uzak yakın tüm tuzakları baba yolun ezdiği oyuncak bir kamyonsun sen bir gam ağacısın kar yüküne dayanamayıp kırılan ilkbaharı gerzeklere ödünç verdin geri getirmediler güneşin başına gelenleri biz ilkbaharsız nasıl anlarız baba
baba bana bağırma bir kulağımdan giriyor sözlerin öbür kulağımı tıkıyor Buenos Aires te olsaydım diyorum içimden Eva nın peronunda karanlıktan kuşlar çalan bir tren bir bıçak kaçağı tangonun bacaklarını havaya kaldırdığı kentte ama iyi ki buradayım, burada hiçbir şeyi unutmadan burada bilginin bilgisizlikten daha çok acı verdiği yerde burada, tam karşında hapisanelerde hintyağı gibi bir şeydi zaman hastanelerde pıhtılaşmış kan gemisi gibi yol alırdı saatler karılarının namuslarını dillerinde saklayan adamlar vardı bir taraflarda televizyon kanallarında yitirilen çocuklar gökyüzüne düşmemek için denize yapışan balıklar ve depolara indirilen Lenin heykelleri vardı Sovyet Rusya da kafandaki duvarları niye cebine koymuyorsun sen baba
baba bana bağırma farkında değilsin arkasını ezilenlerin yaladığı bir posta puludur dünya bir karadelik yutana kadar uzayda bizi asansör boşluğuna itilen bir kedisin sen söylemenin tam sırası ülkeyi bu duruma senin oy verdiğin partiler getirdi baba ama ben buradayım, burada hiçbir şeyi unutmadan bir yaşamlık kaygı duruşundayım yakın tarihimiz için
baba bana bağırma bacağından vurulursa bir şiir nereye kadar gidebilir bana bağırma baba kendine bağır yoksa her şey bitebilir
Akgün akova
| |
|
Bengline
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >YANLIZLIK / BABA BANA BAĞIRMA> 4.Eyl.2006 Pzt 03:32:01 | |
YALNIZ İNSAN (8200 Hit)
Yalnız insan merdivendir Hiçbir yere ulaşmayan Sürülür yabancı diye Dayandığı kapılardan
Yalnız insan deli rüzgar Ne zevk alır ne haz verir Dokunduğu küldür uçar Sunduğu tozdur silinir
Yalnız insan yok ki yüzü Yağmur çarpan bir camekan Ve gözünden sızan yaşlar Bir parçadır manzaradan
Yalnız insan kayıp mektup Adresimi yanlış nedir Sevgiler der fırlatılır Kimbilir kim tarafından
ARAGON |
|