Orta birinci sınıfta sınıftan bir çocuğa aşıktım.. Sadece ben değil bütün sınıftaki kızlar hep beraberce aşıktık..Ama ben kimseye belli etmemiştim.. En önde oturuyordu.. Onun arkasında oturanlara gıcık oluyordum.. Biri saftı diğeri çok akıllı.. O saf olan kıza seninle aynı sırada otursak ne güzel olur aynı sırada oturalım ya falan deyip aslında onun benim sırama benim onun sırasına geçmesini sağlamaya çalışıyordum.. Yanımda da amcamın kızı oturuyordu.. Benim bu numaramdan kazançlı çıkan hep o olmuştu.. Onu o aşık olduğum çocuğun arkasındaki sıraya gönderiyorduk, biz beraber oturmak istiyoruz diye.. Seninle yer değiştirelim diyemedim hiç Asiye, itiraf ediyorum.. O günlerden beri ,çünkü çok denedim bunu ama hiç başaramadım, Asiye`ye gıcık oluyorum.. Bir de sanki kız suçluymuş gibi derste benim yanıma oturunca kötü davranıyordum amacıma ulaşamadığım için.. Bir de oturduğum yerden sıradan gönderdiğim amcamın kızının o çocukla konuşmalarını izleyip daha da gıcık oluyordum.. Off offf.. Yine sinirlendim..
İlk okul birde, öğretmenimi okumayı söktüm diye kandırmaya çalışıyordum, halbuki yanımdaki kız okumayı biliyordu o sessiz söylüyordu ben de onun söylediklerini bağıra bağıra söylüyordum.. Bu sayede yeşil bir kalemim olmuştu.. Kur`an kursunda hocayı kandırmaya çalıştım Kur`an ı okuyabiliyorum diye.. Alttaki yazıları ezberlemiştim, tek bilmediğim Kur`an ı okumaya soldan başlandığı idi.. Sağdan başlayıp rezil olmuştum.. İşin kötüsü bunu çok sonradan öğrendim ve aslında o gün ne fena birşey yaptığımı daha yeni anladım.. Tek avuntum,çok küçüktüm..
İlk okul üçüncü sınıfta öğretmenimden herkesin içinde felaket bir biçimde defalarca tokatlanmıştım.. Sırf yazılıda çarpma işlemlerini yapamadım diye.. O tokatlar aklıma geldikçe hala ağlıyorum.. Evet bildiğin ağlıyorum, şu an bile kalbime bir şey oturdu.. Eğer oyuncu olsa idim ve ağlamam gerekse idi bu olayı düşünüp anında ağlayabilirdim..
İtiraf edecek şey çok..
18 yaşında masumdum.. Şimdi masum değilim..
18 yaşında iyi biri idim şimdi kötü biriyim..
18 yaşında çok güçlüydüm şimdi hayat kendi dönen çarkına beni de dahil etti..
18 yaşında güneşe ve denize baktığımda şükretmeyi biliyordum,yağmurda içim huzurla doluyordu, yaşıyorsam yapabilirim diyebiliyordum..
İtiraf ediyorum,şimdi ne güneş ne deniz ne de yağmur, hiçbir şey umut vermiyor..
Küçükken herşey çok güzeldi..
Ve itiraf ediyorum her geçen sene geçmişe olan özlemimin daha çok artmasından, korkuyorum.. |