Özlediğim Sevgi

Seni tanımadan ben, bilmiyordum kalbini
O kalbin bu kadar çok, aşk ile yandığını
Bilseydim üzermiydim, yorarmıydım ki seni
Beni aşk ile seven, o güzel yüreğini

Artık biliyorum can, biliyorum sevgini
Bilmeden üzdüysem de, affet ne olur beni
Artık üzülmeyecek, üzmeyeceğim seni
Beni aşk ile seven, o güzel yüreğini

Bana değer verensin, karşılıksız sevensin
Hiç şikayet etmeden, sabırla bekleyensin
Söyle nasıl kıyılır, nasıl üzerim seni
Beni aşk ile seven, o güzel yüreğini

Bakıyorum yüzüne, mutlu bir tebessüm var
Mutlu tebessümünde, sevdalı bakışlar var
Bakışların anlatır, bana olan sevgini
Beni aşk ile seven, o güzel yüreğini

Tek derdim mesafeler, sorun etme diyorsun
Sen gel de bana yeter, ben gelirim diyorsun
Can dostumda gördüm ben, sevginin böylesini
Beni hep candan seven, o güzel yüreğini

Things I loved before, are now for saLe

Artık! Bir Ben Daha Yok Sende

Dışarıda delicesine esen bir rüzgar
Delinin en delisi bir sevgili hatırda kalan...
Dışarıda delicesine yağan bir yağmur
Ve ben delinin en delisi bir sevgili, seni delice seven...
Ruhlarımız ise;
O bizden de deli
Hem deli
Hem serseri
Çarptı durdu bu iki deli yürek, geceler boyu...
Şimdi çarpan o iki deli yüreğin, geride bıraktıkları
Ayrılıkla son bulan, sebepsiz acı sonu...

Söyle özlenmez mi bu deli sevda
Özlenmez mi bu serseri hırçın aşk
Hatırlandığında yanmazmıyız ikimizde...

Biliyorum seninde bir yanın buruk kalacak ben olmayınca
Kimseyi koyamayacaksın, benim koyamadığım gibi bir yerine
Ve kimseyi, benmişim gibi sevemeyeceksin benden sonra...
Tüketilen sevdalar, aşklar yaşayacaksın belki ?
Ama ben yine hep ayni kalacağım içinde
Senin bende kaldığın gibi..

Şimdi gidiyorum sevgili
Artık bir ben daha yok sende
Ama şunu asla unutma ki!
Seni sadece sen olduğun için sevdim
Çıkarsız kocaman bir yürekle
Çıkarsız seven serap’ın olarakta kalacağım hatırında...

Dilerim yine ayni yürekle seven bir sevenin olur
Ancak o zaman hatırlamazsın beni
O zaman / yanmaz yüreğin ben gibi...

Ve işte o zaman!
İkimizde unuturuz belki?
Deliler gibi sevdiğimizi aşkla...

Ölümsüz Sevgisin Sen Yüreğimde

Ölümsüz sevgisin sen yüreğimde
Yazgımsın belki de sen kaderimde
Sönmez ışıksın sen gecelerimde
Işık ışık yan hep söndürme sakın
Hep yanımda ol sen hep bana yakın

Yüreğinden sevgin hiç eksilmesin
Rüzgârlar esse de sendelemesin
Beni sevmelerden hiç vazgeçmesin
Sen benim ilk aşkım ilk sevdalımsın
Severken delice gitmek olmasın

Biraz anlasaydım küsüp giderken
Hiç renk vermedin ki veda ederken
Nasıl üzdüm seni böyle severken
Terk eder miydim ki bilseydim seni
Artık benimlesin bırakmam seni

Ayrılık yok artık sevdadan yana
Aşkım armağandır yürekten sana
Sevgi pınarımdan iç kana kana
Mutluluk iksiri hiç bozulmasın
Aşkımız sevdamız hiç durulmasın

Things I loved before, are now for saLe

Gece gündüze devrederken karanlığını ,
Güneşin ışığı yetmemiş,
Gecenin karanlığını kamufle etmeye…
Gün yarı karanlık
Belli ki gecenin kasveti var hala üzerinde
Güneşte yorgun, belki sıcağı onu da bunaltmış
Gecenin gölgesinde bir yerlerde serinlemekte...

Birazdan belki de yağmur yağacak
Kuruyan toprağa can,
Solmuş çiçeklere hayat verecek...
Gecenin gölgesinde serinleyen güneşe,
Belki de ilk defa dua edecekler,
Hayat buldukları için damlalarında
O zaman karanlığı da seviyorum ben,
Gecenin gölgesine sığınmış güneşi de…
Yağan yağmurlar, karanlığın gizemindeyse,
Can buluyorsa toprak,
O zaman ben yağmurları da seviyorum,
Hayat verdiği için çiçeklere…

Hafiften de bir meltem esiyor,
Sanki fırtınaya göz kırpıyor
Ama çabalar boşuna, fırtınada yorgun,
Umursamazca omuz silkiyor
Daha yazdayım, henüz tatil bitmedi dercesine,
Tıkıyor kulaklarını hafif esintilere…
Gece gündüze devrederken karanlığını ,
Güneşin ışığı yetmemiş,
Gecenin karanlığını kamufle etmeye…
Gün yarı karanlık
Belli ki gecenin kasveti var hala üzerinde
Güneşte yorgun, belki sıcağı onu da bunaltmış
Gecenin gölgesinde bir yerlerde serinlemekte...

Birazdan belki de yağmur yağacak
Kuruyan toprağa can,
Solmuş çiçeklere hayat verecek...
Gecenin gölgesinde serinleyen güneşe,
Belki de ilk defa dua edecekler,
Hayat buldukları için damlalarında
O zaman karanlığı da seviyorum ben,
Gecenin gölgesine sığınmış güneşi de…
Yağan yağmurlar, karanlığın gizemindeyse,
Can buluyorsa toprak,
O zaman ben yağmurları da seviyorum,
Hayat verdiği için çiçeklere…

Hafiften de bir meltem esiyor,
Sanki fırtınaya göz kırpıyor
Ama çabalar boşuna, fırtınada yorgun,
Umursamazca omuz silkiyor
Daha yazdayım, henüz tatil bitmedi dercesine,
Tıkıyor kulaklarını hafif esintilere…

Doğaysa hala yemyeşil
Sarıya bürüneceği günlerine,
Bir yenisini eklerken,
Dallarında yaprakları, tir tir titriyor…
Ağaçlar, çiçekler, bilmem farkındalar mı?
Güzün yaklaştığından, ya da değiller,
Onlar suskun, bense üzgün...
Yine sonbaharın hüznü ve yaza küskünlüğü başlar
Ve benim yüreğim yanar...
Sonbaharın kırgınlığı yaza zordur
Kışın kırgınlığı da sonbahara...
Hayat bu böyle, bir dargın bir barışık
Sürüp gider...

Doğaysa hala yemyeşil
Sarıya bürüneceği günlerine,
Bir yenisini eklerken,
Dallarında yaprakları, tir tir titriyor…
Ağaçlar, çiçekler, bilmem farkındalar mı?
Güzün yaklaştığından, ya da değiller,
Onlar suskun, bense üzgün...
Yine sonbaharın hüznü ve yaza küskünlüğü başlar
Ve benim yüreğim yanar...
Sonbaharın kırgınlığı yaza zordur
Kışın kırgınlığı da sonbahara...
Hayat bu böyle, bir dargın bir barışık
Sürüp gider...

Deli Fırtına

Deli bir fırtınaydı kopan
Ardında bıraktığı onca kırık dökük
Onarmaya çalıştıysam da olmadı
Birleşmedi parçalar
Ne kırıklar istekliydi buna
Ne de tutkalın feri
Kimileri iyice ufalanmış, un ufak olmuştu
En fazla ikinci fırtınaya kadardı ömürleri
İkisi de bunu biliyormuşçasına
belki de buydu sebepleri
Delicesine kopan bir fırtınaya,
Nasıl dur diyebileceklerdi ki, sağlamken diyemediklerini...
Belki de hata ikisinde de değildi
Dengeli değildi bulundukları mekan
kopan bir fırtına değil, esen bir yel bile olsa
Yine parçalanacaktılar bir gün
Böylesine yok olmak bence
Olasılıkların en güzeli...
Yıllarca devrili kalıp can çekişeceklerine
Birden parçalanıp un ufak olmak, yok olmak en güzeli,
İnan yok olmaların en güzeli

Things I loved before, are now for saLe

her cana gelişinde toprak
aklıma gelirsin
birşey filizlenir içimde
kalmış köklerinden
her bahar aklıma gelirsin
unutulanlar, özlem ve hasretler
sanki birilerinden geçmişi dilenirsin

her yağmur yağdığında nisan
duyumsarım kokunu, aklıma gelirsin
birşey buruklaşır içimde
çamurlu yollar, lastik çizmem
nemlenir gözlerim
bu yolun dönüşü yoktur bilirsin

sıcak yaz akşamlarında
aklıma gelirsin
bir harman kokusu geçer burnumdan
elinde bastonu dedem gelir aklıma
bir başka susuzluktur bu
avanos testisinden
buz gibi bir su içer gibisin

her yaprak dökümü
yüreğim sızlar, aklıma gelirsin
dibek taşına vurulan
tokmak sesleri çınlar kulaklarımda
çeşme başı, tüten ocaklar
bir türküdür yükselir içinden
her yaktığın sigarada
duman duman özlem çekersin

soğuk ve buza kesmiş sabahlarda
aklıma gelirsin
tezek yanan bir odanın
kireç beyazlığındaki sıcaklığını anımsarım
bir ürpertidir sarar içimi, üşürüm
donmuş avuçlarımda
ninemin saf sevgisi gibidir nefesin
lapa lapa yağar
düştüğün yerde erirsin

Things I loved before, are now for saLe

Görecektin

sana tutkular biriktirirdim bir gece vakti hatırladın mı
hani
kör akşamlardan özümsenmis bire hatıra kokusu dudaklarını avuçlarıma bırakıp
ardında yollar boyu göz yaşı bıraktığın geceyi..
ardın sıra gözlerim adımlarını izlerken
dönüp bakasın die hıçkıra hıçkıra ağlıyordum
Lakin o uzun saçların belini kapatmış , HADİ SENDE dercesine salınıyordu.
başım öne düştüğünde farkettim sessizliği
..
gitmistin..
sonra günler boyu bekledim köse basından ha çıktı ha çıkacak die.
bir rüzgar ugultusundan baska hic bir ses uğramadı buralara..
gelisin gibi gidisinde olmusthu isthe
sonunda dizlerimin üstüne cökmüstü bu ağır ve hasta kalbim..
daha ne kadar dayandı bilmem.
yalnız gözlerim gördüki
kalbim şahitt ,
senin bir gece rüyamda
"neden böyle oldu bize .. yaprak gibi dalından koparılmıs sevdamızın dalını kim kırdı.. ellerimin ellerine dokunmaya hazır gevrekliğinde sevmistim seni.. hangi acı bahar alıp götürdü bir kızıl tan vakti"
konusuyordun ağlarken
akarken yaşların susuyordun.
susarken konusmak nasıl bir şeydi bilmiyorum ama
saatlerce gözlerinde uyumak güzeldi.
kahverengi gözlerin... hatırladım
ıslak.. ama kahverengi...
sonra uzattım elimi usulca gözlerine.
saçların alnına düşmüş ,
kirpiklerin aklaşmıstı ..
bekleyen yüreğin öyle hızlı çarpıyordu ki
görmeliydin..
usulca sildim ..
sonra kaldırdım başını.
gözlerinin gözlerimdeki randevusu görülmeye değerdi.
baş ucumda olsaydın
görecektin...