ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
18 Mayıs 2024, Cumartesi 02:08   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  alesta83> Forum Mesajları
    alesta83'e ait Toplam 2664 Forum Mesajı var
<<1...100...197198199200201202203204205206207 208209210211212213214215216217...267>>


alesta83

alesta83 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Sen Ben İsen Ben Nerdeyim>
  31.Eki.2006 Sal 17:13:10
fiogf49gjkf0d
Sev Vurdun da Ben Ölmedim mi
 
Yokluğunda ne ateşleri hasretinle yaktım da
Bir seni yakamadım,beni yaktığın gibi
Çölde su,mahpusta gün,oruçta ekmek gibi bekledim seni
Sende araya korkular koydun.
Yasaklar koydun...
Bitmez tükenmez engeller koydun...
Şimdi nerdesin diye sakın sorma
SEN ÇAĞIRDIN DA BEN GELMEDİM Mİ?
Sen varken darılmazdım çiçeksiz baharlara,
Yağmurlu havalara...Bu kasvetli akşamlara
Sen varken
Bakıp içlenmezdim tren istasyonlarına
Otobüs duraklarına...
Sen varken ayrılanlara ağlamazdım...
Yıkılmazdım biten sevdaların ardından
Gidenlere küsmezdim
Kalanlara acımazdım...
Sen varken böyle üşümezdim-titremezdim
Masumdum,çocuklar gibi
Böyle delirmezdim-küfretmezdim...
Hele ölmeyi hüç düşünmezdim.
Şimdi soruyorum sana
Adı sevdaysa bu cehendemin
SEN YAKTIN DA BEN YANMADIM MI?
Biliyorsun
Bütün acılarına``yeşil ışık``yaktım olmadı
Bütün korkularına ``arka çıktım``olmadı
Dağlara merdiven dayadım olmadı.
Haziranda kar oldum yağdım avuçlarına olmadı
Sevdim olmadı-yandım olmadı-taptım olmadı
ARTIK BENDEN PES
BU AŞKIN BİLETİNİ İSTEDİĞİN GİBİ KES
Nasılsa gidiyorsan
Biliyorum git...
Ama ardında
Ağlaya bir çift göz
Paramparça bir yürek
Ve yıkılmış bir dağ görmek istemiyorsan
Çek silahını-daya sırtıma
Titrersem namerdim...
SEN VURDUN DA BEN ÖLMEDİM Mİ?
Ahmet Selçük İlkan
__._,_.___


alesta83

alesta83 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >alesta83 ün Sayfası...>
  31.Eki.2006 Sal 16:44:20
fiogf49gjkf0d

Zaman Geciyor

Kimden once?
Veya kimden sonra?
"Kim?" sorusu, herkesin beyninde farkli suretler belirmesine sebep oluyor.
Oncelikle cevremizdekiler...
En dar cerceveden, giderek halka halka genisleyen bir "tanidik"lar ordusu... 

Sevdiklerimiz...
Sevmediklerimiz...
Iki hukum arasinda yine halka halka dereceler...
Az sevdiklerimiz.
Varligina tahammul edemediklerimiz...
Cok sevdiklerimiz.
Yokluguna tahammul edemediklerimiz...
Iste onlarin arasindan, kalbimizdeki hukumlerle beraber, cekip gidecegiz. 

Zaman geciyor... 
 
Kalbimizde herkesle ilgili bir hukum ve onun yansimasi bir duygu...
Ve herkesin kalbinde bizimle ilgili bir hukum ve onun yansimasi bir duygu var.

Cogu zaman, sevmek, sevebilmek icin sartlari yeterli bulmuyoruz.
"Sevmiyorum cunku", diye baslayip sebepleri siralayabiliriz ve ama " sevmeme sebeplerimizi" hakli bulacak mi, dusunmuyoruz...
Ve tersten bakmak... Tersten sorgulamak cogu kere aklimiza gelmiyor:
"Beni sevmiyorlar cunku..."
Hadi sayin/ sayalim sebeplerini...
"Beni sevmiyorlar cunku..."
Iste durustluge en cok ihtiyac duydugumuz an...
Ve kivirmaya en fazla meyilli oldugumuz...

"Beni seviyorlar cunku..." diye baslayabilir miyiz cevaplamaya...
Bize onem katan sebepleri (makam, mevki, mal, guc vs...) bir kenara birakip, deger katan sebepleri (iyilik, merhamet, vefa, cesaret vs.) bulmaya calisarak... 

"Sevilecek insan" olma ozelliklerini kaybettikce, "sevmeyen" insan olmaya dogru hizlaniyoruz halbuki...
Halbuki sevmek zorundayiz hic dusunmeden...
Cunku en azindan bir tane ve çok onemli sebep var...
Yunus un dedigi gibi:
"Yaratilani hosgor, Yaratan dan oturu..."
Ve ustelik zaman geciyor; sevmeli ve sevilmeyi hak etmeliyiz  sizleri çoook seviyorum



alesta83

alesta83 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >alesta83 ün Sayfası...>
  31.Eki.2006 Sal 11:59:49
fiogf49gjkf0d
 BİR BAŞKASI

Başka sevdalara yelken açmak vakti geldi zamandan

Platonik aşkımın ardından kalan yıkıntılarımdan

Yepyeni bir sevda yepyeni bir bağlılık peyda olabilir mi

Platonik aşkımın kırıntıları döneşebilir mi bambaşka bir sevgiye

Bir başkasının bakışları da yakabilir mi içimi yeniden

Gülümsetebilir mi beni

Heyecana boğup kelebeklenmelere neden olabilir mi içimde

Platonik aşkımın ardından kalan buzlaşmış duygularımı çözebilir mi

Hayata döndürebilir mi tekrar

Hükmedebilir mi güneşin elveda dediği andan itibaren gecelerime

Bir başkası…ondan başkası…canımdan başkası…

Zor zor zor ,zorluktan öte gereksiz,anlamsız

O…

Ondan sonra bir başkası…

Ondan sonra bir başka ben..

Bir başkasıyla ben…

İmkansız olan O ve ben..

Biz diyememenin acısı nasıl yakar içimi

olacak mı bir başkasının bundan haberi,

Onsuz hayatın canı cehenneme diye

haykırdığım gecelerimden olacak mı bir başkasının haberi,

Onun o tatlı gülümseyişi,gülümseyen,içimi eriten bir bakışı için

nelerden vazgeçebileceğiminden olacak mı bir başkasının haberi..

Olacak mı

Olsa sevebilecek mi bir başkası beni

İsteyecekmiyim ben bir başkasının aşkını

Sevebilecekmiyim tüm bunları yaşayan ben bir başkasını

Bakabileckmiyim gözlerine bir başkasının

Bir başkası…ondan başkası…

O olmayan bir başkası…

Zaman..zaman..zaman..

 

 

 

 

 



alesta83

alesta83 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >alesta83 ün Sayfası...>
  31.Eki.2006 Sal 11:29:01
fiogf49gjkf0d

ÇOK TEŞEKKÜRLER ARKADAŞIM PAİNT34  RİCAMI KIRMADIN İÇİN HODRİ MEYDAN DİYORSUN



alesta83

alesta83 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >İSTANBUL U DİNLİYORUM GÖZLERİM KAPALI...>
  31.Eki.2006 Sal 10:08:46
fiogf49gjkf0d
İstanbul Ağrısı

kanatları parça parça bu ağustos geceleri
yıldızlar kaynarken
şangır şungur ayaklarımın dibine dökülen
sen
eğer yine İstanbul san
yine kan köpüklü cehennem sarmaşıkları büyüteceğim

pancak pancak şiirler tüküreceğim
demek yine ben
limandaki direkler ormanında bütün bandıralar ayaklanıyor
kapı önlerinde boyunlarını bükmüş tek tek kafiyeler
yahudi sokaklarını aydınlatan telaviv şarkıları
mavi asfaltlara çökmüş
diz bağlıyor
eğer sen yine İstanbul san
kirli dudaklarını bulut bulut dudaklarıma uzatan
sirkeci garı nda tren çığlıklaıiyle bıçaklanıp
intihar dumanlari içindeki haydarpaşa dan
anadolu üstlerine bakıp bakıp
ağlayan
sen eğer yine İstanbul san
aldanmıyorsam
yakaları karanfilli ibneler eğer beni aldatmıyorsa
kulaklarımdan kan fışkırıncaya kadar
yine senin emrindeyim
utanmasam
gozlerimi damla damla kadehime damlatarak
kendimi yani şu bildigim attila ilhan i
zehirleyebilirim

sonbahar karanlıkları tuttu tutacak
tarlabaşı pansiyonlarında bekarlar buğulanıyor
imtihan çığlıkları yükseliyor üniversite den
tophane iskelesi nde diesel kamyonları sarhoş
direksiyonlarının koynuna girmiş bıçkın şoförler
uykusuz dalgalanıyor

ulan İstanbul sen misin
senin ellerin mi bu eller
ulan bu gemiler senin gemilerin mi
minarelerini kürdan gibi dişlerinin arasında
liman liman götüren
ulan bu mazot tüküren bu dövmeli gemiler senin mi
akşamlar yassıldıkça neden böyle devleşiyorlar
neden durmaksızın imdat kıvılcımları fışkırıyor
antenlerinden
neden
peki İstanbul ya ben
ya mısralarını dört renkli duvar afişleri gibi boy boy
gümrük duvarlarına yapıştıran yolcu abbas
ya benim kahrım
ya senin ağrın
ağır kabaralarınla uykularımı ezerek deliksiz yaşattığın
çaresiz zehirle kusan çılgın bir yılan gibi
burgu burgu içime boşalttığın
o senin ağrın
o senin

eğer sen yine İstanbul san
yanılmıyorsam
koltuğumun altında eski bir kitap diye götürmek istediğim
sicilyalı balıkçılara marsilyalı dok işçilerine
satır satır okumak istediğim
sen
eğer yine İstanbul san
eğer senin ağrınsa iğneli beşik gibi her tarafımda hissettiğim

ulan yine sen kazandın İstanbul
sen kazandın ben yenildim
kulaklarımdan kan fışkırıncaya kadar
yine emrindeyim
ölsem yalnız kalsam cüzdanım kaybolsa
parasız kalsam tenhalarda kalsam çarpılsam
hiç bir gün hiçbir postacı kapımı çalmasa
yanılmıyorsam
sen eğer yine İstanbul san
senin ıslıklarınsa kulaklarıma saplanan bu ıslıklar
gözbebeklerimde gezegenler gibi dönen yalnızlığımdan
bir tekmede kapılarını kırıp çıktım demektir

ulan bunu sen de bilirsin İstanbul
kaç kere yazdım kimbilir
kaç kere kirpiklerimiz kasaturalara dönmüş diken diken
1949 eylül ünde birader mirc ve ben
sokaklarında mohikanlar gibi ateş yaktık
sana taptık ulan
unuttun mu
sana taptık

ATTİLA İLHAN


alesta83

alesta83 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Haber >Güncel haberler >**İSTANBUL**DEPREM GELİYORUM DİYOR**>
  30.Eki.2006 Pzt 19:33:36
fiogf49gjkf0d

Depremi halk da unuttu!

 

Manyas ve Gemlik depremleri, yetkililerin 17 Ağustos’u unuttuğu ve gerekenleri yapmadığı tartışmalarını gündeme getirdi ama bir gerçek daha var: Vatandaşlar da olası bir depremde ne yapacağını bilmiyor ya da çoktan unutmuş durumda.

 

 

 

 

 

İSTANBUL - Manyas ve Gemlik’te 4 gün arayla meydana gelen 5,2 şiddetindeki depremlerden sonra uzmanlar, “Marmara’nın altı çatırdıyor, bunlar Marmara depreminin ayak sesleridir ancak 17 Ağustos’u çabuk unutan yetkililer gerekli tedbirleri almıyor” yönünde açıklamalar yaptı. Halkın da depremi unuttuğu, atalet içinde olduğu ve bireysel tedbirlere duyarsız kaldığı görüşü, tartışmaların odağındaki bir diğer nokta oldu. İstanbul Teknik Üniversitesi Afet Yönetim Merkezi Müdürü Prof. Dr. Alper Ünlü, deprem öncesi ve sırasında bireylere düşen sorumluluk ve kişisel tedbirlere bir kez daha dikkat çekti.




EŞYALARINIZI SABİTLEYİN


Bireysel olarak ihmal ettiğimiz en önemli konu, evimizdeki ya da mekanlarımızdaki eşyayı sabitleme oldu. Onca uyarıya rağmen bu noktayı önemsemedik ve mobilyalarımızı sabitleştiremedik.Yine çok ağır ve mobil eşya kullanıyoruz. Toplum olarak bizim çok ağır eşyamız ve ağır bir dekorasyonumuz var. Bireysel olarak yoğunlaşılması gereken en önemli nokta bence evlerimizdeki eşyanın azaltılıp hafifletilmesi ve sabitlenmesi.

DEPREM ANINDA BULUNDUĞUNUZ YERİ TERK ETMEYİN


Deprem anında bulunduğumuz yeri terk etmemiz büyük önem taşıyor. Özellikle apartmanlarda en çabuk çökecek olan kısımlar merdiven ve merdiven holleridir. Depremde kaçmaya çalışan bir çok insan merdivenlerde yakalanmıştır, onun için deprem anında bulunduğumuz mekanı terk etmek yerine, buzdolabı ya da çamaşır makinesi gibi sağlam bir eşyanın yanında ve anne karnındaki cenin gibi oturmak gerekiyor.

MEKANI DEPREM BİTTİKTEN SONRA TERK EDİN


Deprem bittikten sonra da mümkünse bulunulan mekanı terk etmekte yarar var. Üzerinde durulacak bir konu da mekanı terk ederken asansörün kullanılmaması. Binalarımızın yüzde 40’ında bulunan prefabrik merdiven basamakları depremde ilk çökecek yerlerdir. Bu nedenle betonarme merdiven sistemi veya çelik yangın sistemi var ise oradan kaçılabilir.

HER APARTMANDA MUTLAKA TELSİZ OLMAL
I


Bireysel olarak yapılması gereken önemli konulardan biri de telsiz cihazlarıdır. Bizler mobil telefonlara güvenmiyoruz

Prof. Dr. Alper Ünal,"Depremin unutulmaması için belirli aralıklarla tatbikat yapılması gerekiyor."

çünkü enkaz altında bu telefonlar da işlerliğini kaybediyor. Bunun için cep telefonu yerine radyo linkleriyle çalışan telsiz kullanılması çok daha iyi olacaktır. Böylece enkaz altındaki kişiye ulaşmak, onu çıkarırken zarar vermemek mümkün olur. Bu nedenle en azından apartman yöneticilerinin bu konuya özen gösterip apartmana bir kaç tane telsiz almalarını öneriyoruz. Radyo hatlarıyla çalışan telsiz cihazlarıyla ilgili daha önce bir çok kez açıklama ve uyarı yaptık ama bu konuda da insanlarda bir hareket göremedik, yani atalet ve unutkanlık hali burada da devam ediyor. Şunu unutmamak gerekiyor Marmara depreminde bütün sistem gidecek, cep telefonları dahil her şey iptal olacak.

SÖNDÜRME CİHAZINI KULLANMAYI ÖĞRENİN

Binalarımız çok ağır olduğu için deprem sonrasında büyük yangınlar çıkabilir. Bu konuda da en azından apartman yöneticilerinin hazırlıklı olması ve her apartmanda bir kaç tane yangın söndürme cihazının bulunması gerekir. Ancak bazı apartmanlarda varolmalarına rağmen apartman sakinleri bu cihazların nasıl kullanıldığını bilmiyor.

EVLERİN ALTINDAKİ OTOPARKLAR BOŞALTILMALI
Otoparklardaki araçlar deprem anında ciddi bir yangın kaynağı olabilir. Onun için depremden sonra dışarı çıkılır çıkılmaz otoparklardaki araçların da tahliye edilmesi gerekir. Otoparkların evlerin altından kaldırılması alınacak en iyi önlemdir, ancak otoparkı kaldırılmamış yerleşim yerlerinde eğer öncü bir deprem yaşanmış ve dışarı çıkılmışsa otoparkın da hemen boşaltılması lazım. Yani apartman halkının sürekli deprem konusunda toplantılar yapıp bunları konuşması ve depremi unutmaması gerekiyor.

DEPREM ÇANTASINDA MUTLAKA DÜDÜK OLMALI

Deprem çantası iyi bir düşünce ama insanların bu çantadaki malzemeleri sürekli değiştirip yenilediğini sanmıyorum. O yüzden düdük, telsiz gibi iletişim sağlayacağımız araçlar ile fener bu çantada bulunması gereken en önemli malzemedir. bunun dışında sürekli yenilenmesi gereken bisküvi, şeker gibi malzemeler kişilere göre değişebilir.

DEPREMDEN SONRA KAÇACAK YER SORUNU YAŞANACAK
İstanbul’daki yapılaşma sistemi depremden sonra kaçmaya da müsait değil, çünkü kaçılacak yerler de çok sınırlı. Büyük bir deprem anında parklara giden tahliye hatlarının da dolu olacağını söyleyebiliriz. Yani bu şehirleşme modeli bizi tahliye noktalarına götürmeyecek, yığılmalar olacak ve yollar dolacak. Büyükşehir belediyesine burada önemli görev düşüyor, acil ulaşım planının bir an önce yapılması, tahliye ve kaçış noktalarının belirlenmesi ve ilçe belediyelerinin de bunu vatandaşa ulaştırması çok önemli. Kötü bir senaryo çizmek istemiyorum ama tablo çok vahim, İstanbul’da bir taraftan enkaz kaldırma, bir taraftan da yer açma gibi önemli sorunlar yaşanacak.

 


Deprem çantası için tavsiye edilen malzemeler

*Enerji veren yiyecekler
*Telsiz
*Yedek pilleriyle radyo
*Yedek pilleriyle fener
*İlk yardım çantası
*Kişisel, reçeteli ilaçlar (Örneğin, kalp, damar, tansiyon, şeker ve hormon ilaçları)
*Bir kat giysi
*Bir miktar para
*Çok amaçlı çakı
*Düdük
*Kalem, kağıt
*İçinde önemli telefon numaralarının, iletişime geçilecek kişilerin bilgilerinin bulunduğu su geçirmeyen bir dosya
*Çocuklar, yaşlılar, engelliler ve ev hayvanları için özel malzemeler



alesta83

alesta83 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >Last ça söyleşi....>
  30.Eki.2006 Pzt 12:17:41
fiogf49gjkf0d
 

İçim acıyor anne,

bu sefer bambaşka,

Çok daha şiddetli,

Yüreğim yanıyor anne

Günleri sayar oldum

Önceliklerim saf mı değiştirdi ne?

İstediğim oldu en sonunda anne

Kaptırdım gönlümü

Sürükleniyorum şimdilerde

Bakalım nereye kadar dayanacağım anne

Aklıma gelebileceği her konuşmada kalbimin hızı kontrolden çıkıyor

Ve herkes bunu görüyormuşcasına utanıyorum anne

Sahi utanılacak şey mi bu

Adını bile koyamıyorum

Her ne kadar bu gece adının hoşlantı olmadığına karar versem de

Korkuyorum belki de anne

Seviyorum,aşığım demekten korkuyorum

Sonu ne olacak diye düşünmeden edemiyorum hiçbirşeyi

Ama düşünmeyeceğim artık

Biraz olsun rahat bırakmalıyım kendimi değil mi anne

Bu da hakkım olmalı

Neden susuyorsun anne

Hata mı yapıyorum

Çok şeye mal olacak bu bana biliyorum

Odalara sığmaz oldum artık

Her daim yürümek,müzik dinlemek,

O nu düşlemek belki de istediğim kendimle baş başa kalarak..

Kim bilir..

Gün gelecek bu rüya da bitecek elbet

Bu gün ya dönem sonu olacak şartlara bağlı olarak

Ya da bilinmedik bir tarih olacak bizlere,sadece O na ve bana bağlı olarak

Şunu da biliyorum ki

yoruldum anne çok yoruldum acı cekiyorum anne

Yazamayacağım artık şiirler onun adına onu düşünmek istemiyorum anne

İşte o an geldiğinde kesin karar verebileceğim,

Bana uzak olmadığında

Eskisinden daha hızlı atar olmazsa kalbim,

Ama tüm kalbimle umut ediyorum ki

Farklı olacak olmalı

Çünkü onda kendimi gördüm ben..

Bu değimlidir zaten bu denli ısınmam O na

Evet anne cesur olmalıyım artık

Haykırabilmeliyim

SENİ SEVİYORUM diyebilmeliyim

Sadece kendim duysam bile..

__._,_.___


alesta83

alesta83 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >HAYKIRA HAYKIRA SÖYLEMEK... SENİ SEVİYORUM ULAN BEE...>
  30.Eki.2006 Pzt 11:57:42
fiogf49gjkf0d
Uzaklarda çok uzaklarda engin dağların ardında bağırmak haykırmak istiyorum çok değil üç kelime seni çooook seviyorum.


alesta83

alesta83 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >Last ça söyleşi....>
  30.Eki.2006 Pzt 00:23:43
fiogf49gjkf0d

AAAAA KİMSE YANITLAMAMIŞ

1. Üç yıl aç bırakılan aslanlar ölmüş olacağından en güvenli oda

üçüncü odadır.

  2. Sürahilerin içindeki suları dondurursanız, sular bir birine

     karışmayacak şekilde fıçının içine koyabilirsiniz.

  3. Kömür

  4. Dün, bugün, yarın.



alesta83

alesta83 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Anlarsınnn bırgun>
  29.Eki.2006 Pzr 15:41:20
fiogf49gjkf0d
Sen hiç dertleştinmi yalnızlıkla?
Peki ya senin hiç sensizliğin oldumu?
Ya hiç güneşi beklerken,tutulduğuna şahit oldunmu?
Yarını beklerken,farkında olmadan saatin yarını gösterdiği oldumu?
Herşeyini feda ettiğin vurdumu seni usuldan hiç?
Birden etrafı izlerken gülen insanları fark ettiğinde,
Ne zamandır suratının asık olduğundan habersiz oldunmu?
Göz yaşlarını farkettirmemek için yağmuru bekleyip ağladınmı hiç?

Seni beklemiyorum artık..Gülüşün var sadece aklımda ve gözlerin..
Sevgimi güneşe sardım sıcak kalması için..
Umudumu yağmura yatırdım,her damlada biraz daha büyümesi için..
Kötü ne varsa,üzerine bir avuç toprak attım yok olması için..
Seni sana bıraktım!!

Herşeyden herkesten habersiz..
Elvedasız yok oluşum senden ..
Şimdi gülüceklerin başkasının olsun..
Gözlerinde...
Teninde..
Kokunda..

Şimdi Dışından yalan da olsa gül..
İçin kan ağlamayı tat..
Şimdi Başkasına bana baktığın gibi Bak..
Utan..
Tenine başkası değsin..
Kokunu saklamaya çalış..ve yalancı bi tebessüm savur...

Durma Hadi Gül...
Gözlerin Kan çanağı oluncaya kadar Gül!!
Haykırırcasına Sus!!

<<1...100...197198199200201202203204205206207 208209210211212213214215216217...267>>