ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
16 Mayıs 2024, Perşembe 05:27   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  desti> Forum Mesajları
    desti'e ait Toplam 131 Forum Mesajı var
<<123456789 1011121314>>


desti

desti resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Spor >Fenerbahçe >Kadıköy>
  1.Eyl.2006 Cum 01:17:51

FENERBAHCELİ OLMAK BİR AYRICALIKTIR HERKEZE NASİP KISMET OLMAZ.BEN BU AYRICALIGIMDAN DOLAYI ACAYİP GURURLUYUM (DARISI CEKEMEYENLERİN BAŞINA ....)  HAZMEDEMEYENLERE SU VEREBİLİRİM



desti

desti resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Spor >Fenerbahçe >Stadyumumuzun Tarihçesi>
  1.Eyl.2006 Cum 01:13:40
fiogf49gjkf0d

 FENERBAHÇE ŞÜKRÜ SARACOĞLU STADYUMU

Bugün Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu olarak anılan yerin daha önce, "Papazın Çayırı" ismiyle yıllarca futbol karşılaşmalarına evsahipliği yaptığını bir çok futbolsever çok iyi bilmektedir. Yılların Papazın Çayırı’nın, bir futbol arenası olması, Türk futbolunun adeta mabedi olması, Fenerbahçe’nin şanlı tarihine yeni bir sayfa ekleyip onun dünya kulübü olma yolunda emin adımlarla ilerlediğinin en önemli göstergesidir. İşte bu yüzden Fenerbahçeye gönül verenler Şükrü Saracoglu Stadı’na gururla bakmaktadırlar.
Dilerseniz; bugün rakiplerinin korkulu rüyası haline gelen, taraflı tarafsız herkesin beğenisini kazanan Şükrü Saracoglu Stadyumu’nun tarihi ve bugüne kadar geçirdiği evrelerle sizi başbaşa bırakalım...


1908

1908 yılı temmuzunda, Şehremini Operatör Cemil Topuzlu hürriyet kahramanlarına yardım amacıyla verdiği davetin konukları arasında geleceğin Fenerbahçe Başkanı Ziya Songülen ile Maruf Rıfat Beyi aramaktadır. O dönemde  yurdumuzda futbolu ilk oynayan ailelerden Reji Whittall’in, İstanbul’a bir futbol sahası yapılması gerekliliği yönündeki konuşmasının ardından hemen bir gün sonra, bu kişiler, Fenerbahçe Başkanı Ziya Songülen, birkaç İngiliz ve maruf Rıfat Bey’le bir toplantı yaparak, saha için en uygun yerin, Hazine’ye ait olan bu çayır olduğuna karar verirler.

Başkatip Cevat aracılığıyla konu, Osmanlı Sultanı II. Abdülhamit’e götürülecektir. Teklifi önce kabul etmeyen sultan daha sonra yıllığı 30 altın kira karşılığında Union Club ile 20 yıllık bir sözleşme yapılmasına karar verir. 3.000 altına mal olan, çayırın tahta perdeyle çevrilmesi ve bir lokal inşaatı sonrasında saha, futbol karşılaşmalarını izleyen kışa kadar hazır hale getirilecektir.

1915

Ancak futbola olan ilginin azlığı, kiranın karşılanamamasına neden oluyordu. Saha 1909 yılında bir yıllığına Fenerbahçe Kulübü’ne kiralandı. Birinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesi üzerine İngilizler düşman konumuna geçtiler. Dolayısıyla Union Club ile ilgilenmediler. Türk hissedarların da dağılması üzerine sahipsiz kalan Union Club’a, 1915 yılında Kara Kemal tarafından el konuldu ve ismi İttihat Spor Kulübü olarak değiştirildi.

Basri Bay isimli bir kişinin işletmeciliğine bırakılan, yeni ismiyle İttihat Spor Sahası, İstanbul’un işgal devri ortalarına kadar tüm sportif faaliyetlerin yeri oldu. 1922 yılında sahanın işletmesi, Basri Bey’in vekili olan Emin Bey’e geçti. Bu kişi de bilinmeyen bir nedenle sahanın işletmesini, Ali Sami, Cevdet ve Tevfik Bey’lerden oluşan bir heyete bıraktı.

 

1929

Taksim Stadı’nın inşaatı ile birlikte, kendi haline bırakılan saha, 1929 yılında Fenerbahçe tarafından kiralandı ve 25 Ekim 1929 tarihinde yapılan bir spor bayramı ile tekrar hizmete sunuldu. Aynı gün ismi Fenerbahçe Stadı olarak değiştirildi. Bu tarihten itibaren gelişmeler de başladı.


30 Eylül 1931 tarihinde yapılan inşaatla stadın dışarısıyla ilişkisi kesildi. Yapılan birçok değişiklik sonrasında 13 Mayıs 1932 tarihinde, Vali Muhittin Üstündağ’ın katıldığı törenle, Fenerbahçe Stadı’nın açılışı yapıldı. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün Kuşdili’nde bulunan lokalinin yanması sonrasında, kiracısı olduğu stadı satın almaya karar vermesi, bugünlerde Maraton tribünün yıkılmaya başlandığı ve kapasitesinin yakın bir gelecekte 52.000 kişiye çıkacağı modern stadyumun temel taşlarını oluşturmuştur.

Ülkenin en önemli kulübü olan Fenerbahçe’nin yangın nedeniyle düştüğü bu kötü durum, devlet yöneticilerini de üzmüş ve onları Fenerbahçe’ye yardım etme konusunda ikna etmiştir.

Şükrü Saracoğlu’nun ve Kemal Onan’ın da üstün gayretleriyle, 36.000 metrekarelik bu alan ve içinde bulunan bina, 27 Mayıs 1933 tarihinde, 9.000 TL bedeli 10 ayda ödenmek kaydıyla Fenerbahçe Spor Kulübü’nün malı oldu. Bununla birlikte Fenerbahçe Türkiye’de stat mülkiyetine sahip ilk kulüp olma özelliğini kazandı. Bu gurur verici ünvan aynı zamanda bazı sorumluluklar da getiriyordu beraberinde. Sorumluluklarının bilincinde olan Fenerbahçe, 14 Temmuz 1933 tarihinde yapılan bir eşya piyangosundan elde edilen 17.000 liralık geliri Fenerbahçe Stadı’na harcadı.

Aynı yıl törenlerle yapılan açılışta, ikinci başkan Celal Bey şunları söylüyordu :

"Muhterem hanımefendiler, beyefendiler. Üç senedir yeni bir hamlede ve başarılmış yeni bir işle huzurunuza çıkıyoruz. Üç senelik dar ve kısa bir zamana sıkıştırılmış olan bu işler şunlardır.

25 senelik, canlı ve muvaffakiyetli bir hayatın hatıralarını taşıyan eski kulüp binası, kaderin hain ve kötü bir tamahına kurban olarak yandı. Simsiyah bir gecenin sabahı kendimizi simsiyah bir kömür yığını karşısında bulduk. Elimizde Fenerbahçe isminden başka hiç bir sey kalmamıştı. Yangından çok az zaman evvel fakir bir kiracı olarak girdiğimiz bugünkü Fenerbahçe stadına elimizde kalan enkaz ile sığındık. Bu sene Fenerbahçe 26. yıl dönümünü kutlarken yeni ve büyük bir mazhariyete erdi.

Gazi hazretleri gençliğe ve Fenerbahçe’ye büyük ve kıymet biçilmez bir iltifatta bulundular. Heykellerinin Fenerbahçe stadına dikilmesine müsaade ettiler. Bütün Fenerbahçeliler aczimizle, bu aczi mutlakla buna nasıl teşekkür edeceğimizi bilmiyoruz. Bu heykelle bu saha yıkılmaz ve dağılmaz bir kütle haline gelmiştir. Bu topluluk, bütünlük ve birlik aynı zamanda bütün memleketin bir sembolüdür de. Bu heykel burada azmin ve tesanütün ve disiplinin bir resmi olarak yükseliyor. Bu heykele bakanın kalbi temiz ve yeni bir hamle ile çarpar. Bu heykele bakan bozguncu ve serkeş olamaz bu heykele bakanın kalbi yenilmez ve yenilemez."

İzleyen tarihlerde, 25’er metrelik 2 kapalı tribün 50’şer metreye uzatıldı. Lokal olarak kullanılan binanın çatısı yenilendi. Büfe, soyunma odaları ve duşlar eklendi. Bu sırada ödeme zorluğuna düşülünce, stat gelirlerine maliyece haciz konuldu.

Futbola İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra artan ilgi, İstanbul’a bir büyük stat daha yapılmasını gerektirdi. Bu bağlamda bugün Beşiktas İnönü Stadyumu adındaki Mithat Paşa Stadı’nın yapımına başlandı.

1947

Aynı dönemde Fenerbahçe de kendi stadının büyütülmesi ihtiyacını hissetti. Devletten istenen mali yardıma, stadın mülkiyetinin Fenerbahçe’de olduğu yanıtı geldi. Bir sonuç alınamaması üzerine Fenerbahçe, bir eşya piyangosu daha düzenledi. 300.000 adet olan ve 1 liradan satılan biletler 22 Ekim 1947 tarihinde satışa çıkarıldı. Ancak çeşitli sorunlar yaşandı ve yalnızca 150.000 bilet satılabildi. Buradan elde edilen gelir ise 85.000 lira oldu.

İzleyen günlerde, beton tribünün harcı Vali Lütfü Kırdar tarafından atılmış ve vali kulübe belediye bütçesinden 50.000 lira yardım vaat etmiştir. Stadın kuzey kısmında 27 basamaklı ve yelpaze şeklindeki ilk beton tribün, Amaç İnşaat Şirketi tarafından 3 ayda tamamlandı. Bu inşaat 70.000 liraya mal oldu. Bu süre içinde yardım sözü, arttırılarak tekrarlanıyordu.

İlk tribünün inşaatı bitiminde, tesisatı kaldırmadan doğu tarafına geçilmek istendi. Ancak kulübün bunun için parası yoktu. Sözü verilen yardımlar istendi ancak sonuçsuz kaldı. Bunun üzerine Fenerbahçe Spor Kulübü, sahayı ipotek ederek Yapı ve Kredi Bankası’ndan 100.000 lira temin etti.

1948


Proje 15 yerine 30 basamaklı bir tribün için değiştirildi. Bu nedenle doğan 70.000 liralık fiyat farkı (130.000 yerine 200.000 lira), belirsiz bir zamanda tahsil edilmek suretiyle Amaç İnşaat Şirketi tarafından üstlenildi. İnşaat yapılacak kısımdaki 5 basamaklı ahşap tribün söküldü ve 6 Ağustos 1948 tarihinde temel atıldı. İnşaat 6 ay sürdü ve bitirilen tribünlerin açılışı Vali Lütfü Kırdar tarafından 13 Şubat 1949 tarihinde yapılmıştır.

Yeni Fenerbahçe Stadı 25.000 kapasiteli modern bir stattı ve aynı dönemde Türkiye’deki en yüksek kapasiteli stat olmuştu. Ankara 19 Mayıs Stadı 12.000, Mithat Paşa Stadı ise 15.000 kişilik kapasiteye sahipti. Vaat edilip alınamayan yardımlar, bankaya ve Amaç İnşaat Şirketi’ne olan borçlar, kulüp yöneticilerini kara kara düşündürüyordu. 1950 yılına 180.000 lira borçla girildi. Oysa kulübün bütçesi zaten 160.000 liraydı.

1950


17 Haziran 1950 tarihinde Fenerbahçe, Milli Küme Şampiyonu sıfatıyla, Türkiye Birincisi Göztepe’yle Başbakanlık Kupası maçı için Ankara’da bulunuyordu. Dönemin genel kaptanı Rüştü Dağlaroğlu, Cumhurbaşkanı Celal Bayar’a, içinde bulundukları mali sıkıntıdan bahsetmiş ve yardım sözü almıştı. Ancak yardım sözü yine havada kaldı. Borç bir türlü ödenemiyordu.

Yapı ve Kredi Bankası’na olan borç 77.000 liraya indirildiğinde, bankanın alacağının tahsili için İstanbul 2. İcra Dairesi’nin 17 Ocak 1951 tarih ve 255 sayılı ihbarnamesiyle, 760.000 lira biçtiği Fenerbahçe Stadı’nı satışa çıkarması, stadın kapısına "satılık" ilanı astırması, yönetim kurulunu çok zor bir durumda bırakmıştı.

1952

1951 yılında Rüştü Dağlaroğlu, Beden Terbiyesi Genel Müdürlügü’ne yaptığı bir başvuruyla, 25.000 lira yardım istedi. Bu isteğini belirten dilekçede, vaat edilip yerine getirilmeyen yardımlardan, Fenerbahçe Stadı’nın Türkiye’nin en büyük stadı olmasından bahsedilmişti. Bu etkili başvuru sonucunda Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü, istenen 25.000 liralik yardımı doğrudan Yapı ve Kredi Bankası’na yatırmış, bankayla kalan borç için anlaşma sağlanmış ve borç 28 Haziran 1952 tarihinde kapatılmıştır.

1982

19 Eylül 1982 tarihinde Altay maçıyla açılan stadımızın kapasitesini arttıracak proje, Aziz Yıldırım’ın başkanlığı süresinde yaptırıldı. Bu projeye göre numaralı, maraton ve açık tribünler yıkılarak yeniden yapılacaktı. Yıllardır önlerine gelen sütun nedeniyle maç seyretmekte sıkıntı çekilmekteydi.

Yeni projeye göre stadın tamamının üstü kapatılacak ancak sütun yerine, tribünleri birleştiren yerlere 4 adet kule dikilecek ve çatı bu kuleler üzerine oturtulacaktı. Yapılması planlanan stadyum, bir futbol stadyumu olarak tasarlanmıştı. Üstünün tamamen kapanması ve futbol sahasının etrafındaki koşu pistinin kaldırılması sayesinde akustik düzelecekti. 1999-2000 sezonunda ilk olarak Yeni Açık diye adlandırılan, Kurbağalıdere tarafındaki tribünün yıkımıyla inşaat başladı.

2000- 2001

Bu tribünün yıkılmasından sonra yönetim, yapım için sponsor arayışına girdi. Migros’la yapılan anlaşmaya göre tribün bu firma tarafından yaptırılacak, yapılacak binanın alt katında açılacak mağaza Migros tarafından işletilecek ancak satışlardan belli bir pay da Fenerbahçe Spor Kulübü’ne aktarılacaktı. 1999-2000 sezonunda inşaatı başlayan tribün inşaatı, liglerin tatile girmesiyle hızlandı ve 2000-01 sezonunda Fenerbahçe’nin evinde oynadığı ilk maç olan İstanbulspor maçına yetiştirildi. Stat kapasitesi bu maçta 30.000 kişiye yükselmişti.

Aynı sezon içinde diğer tribünün de yıkılma işlemi başladı. Bu sefer sponsor olarak Telsim ile anlaşıldı. Buna göre, inşaat Mayıs ayına kadar bitirilecek, giriş ve birinci kattaki mağazaların kullanım hakkı 8 yıllığına Telsim’e verilecekti. Bu süre bitiminde ise Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetimi bu binaya taşınacaktı. İnşaat hızlı bir şekilde tamamlanarak 6 Mayıs 2001 tarihinde Galatasaray’la oynanan lig maçına yetiştirildi. Bu karşılaşmada İstanbul seyirci ve hasılat rekoru kırıldı. Ancak kulübümüz idari binası bu bölüme taşınmadı.

Yeni projeye göre stadin tamamının üstü kapatılacak  sütun yerine, tribünleri birleştiren yerlere 4 adet kule dikilecek ve çatı bu kuleler üzerine oturtulacaktı. Üstünün tamamen kapanması ve futbol sahasının etrafındaki koşu pistinin kaldırılması sayesinde akustik düzelecek ve inanilmaz bir atmosfer sağlancaktı.

1999-2000 sezonunda başlayan Stad inşaatında, Maraton, Migros ve okul tribünleri bitirildi. Sadece Numaralı tribün daha yenilenmemişti.

2002-2003 sezonun ilk yarısında kale arkalarında tribünlerin üstü kapatıldı. Numaralı tribünün yıkımı ve yeniden inşaa edilmesi ertelendi. 2005 Yılının Mart ayına kadar numaralı diye tabir ettiğimiz tribün ile ilgili herhangi bir çalışma yapılmazken Mart ayı içersinde numaralı tribün süratle yıkılarak yerine 8-9 ay gibi kısa sürede yeni tribün imalatı yapıldı. Ve bu yeni tribünün ismi Fenerium Tribünü oldu. Bugün bütün bölümleri ile Fenerbahçe taraftarının yanısıra milli maçlarımıza da hizmet veren Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu sadece takımımızın değil Ülkemizin gurur kaynağı olarak dünya stadyumları arasında yerini aldı.



desti

desti resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Spor >Fenerbahçe >Kadıköy>
  1.Eyl.2006 Cum 01:06:35
fiogf49gjkf0d
FENERBAHCELI OLMAK
Nurizade Ziya Songulen olmak isterdim baharinda 1907`nin,
Yaninda iki kafadar dostu ile,
Belki bilir,belki bilmez attigi tohumun buyuklugunu,
Sari beyaz diye baslayan, ardindan sari lacivert olan,
O buyuk heyecan ve gurur renklerinin,
Ilk ve kurucu baskani olmak isterim.

Ayetullah Bey olmak isterdim yuzyil evvelinde,
Bir efsanenin dogumunu ciplak gozlerle izlemek,
Futbol askiyla cikilan bir maceranin ikinci baskani olabilmek,
"Ben Fenerbahceli`yim" diyecek kadar sahiplenmek isterdim,
Kadikoy`den dogan gunesi.

Topuz Hikmet olmak isterdim 1910`larda,
Bayrak kirmizisinin uzerine mese yapragini,
Sari lacivert ile bezeyip,
Dunyanin "en buyuk sevgisiyle baglanilacak" armasini,
Nesillerden nesillere aktarilacak,,
En guzel ask muhurunu cizmek isterdim.

Sag haf Arif olmak isterdim Canakkale Savasi zamanlarinda,
Bir cepheye kosup ulkemi savunmak,
Bir sahaya kosup Fenerbahce`mi yuceltmek icin,
Tek canimi ulkeme verirken,
Aklimda sari-lacivert yarim ile topraga dusmek isterdim.

Dalakli Huseyin olmak isterdim,
Bir buyuk destanin ilk teknik direktoru olmak,
Gonullerdeki resim galerisinde,
Ilk komutan fotografi olmak isterdim.

Galip Kulaksizoglu olmak isterdim,
Ardindan binlercesi gelecek,
Her birinin ayri bir kiymeti olacak,
Her biri binleri, onbinleri, milyonlari costuracak,
Bazen bir tanesi icin herseyimizi verecegimiz,
O gollerin birincisini atan olmak isterdim.

Zeki Riza Sporel olmak isterdim,
Formasi santraya katlanarak getirilen,
Opulerek teslim edilen bir bayrak gibi,
Turk futbolunun ilk buyuk golcusu,
Fenerbahce`nin ilk futbol efsanesi olmak isterdim.

Cihat Arman olmak isterdim,
Sari kazagindan esinlenerek,
Kanarya sembolunu vermek Fener`e,
Kale direklerinin icinde bir duvar,
Rakiplerin bile gipta ettigi,
"Ucan kaleci" olmak isterdim.

Saracoglu Sukru olmak isterdim,
Delicesine sevdigi renklere 16 sene baskan olmak,
Fenerbahce Baskanligi`ni,
Basbakanliktan ote tutmak isterdim.

Daglaroglu Rustu olmak isterdim,
27 Mayis`in ihtilal komutanlarina,
"Bu Kulubu isgal kuvvetleri kapatamadi. Sen hic kapatamazsin" diye
kafa tutan,
Fenerbahce`nin tarihini yazan adam olmak isterdim.

Lefter Kucukandonyadis olmak isterdim,
Futbolunu gormesek bile hayran kaldigimiz,
Dinlediklerimizle kalbimize taht kuran,
Turkiye tarihinin "ordinaryus profesoru" olmak isterdim.

Can Bartu olmak isterdim,
Ayni gun icinde 2 golu atip futbol sahasinda,
Sonra da basketbol salonunda 28 sayi birakmak,
Ezeli rakibinin potasina,
Turkiye`nin "Sinyor"u olmak isterdim.

Didi olmak isterdim 1970`lerde,
Basinin uzerine kaldirdigi Dunya Kupasi`nda,
Ya da futbolun en sevilen ulke oldugu Brezilya`da,
Gorduklerinin cok fazlasini yasadigi Fenerbahce Cumhuriyeti`nde,
Aydinlik sacan bir "siyah adam" olmak isterdim.

Cemil Turan olmak isterdim,
Son siyah-beyaz fotografli yillarin,
Yildiza hasret senelerinde Turk futbolunun,
Hani topu alinca ayagina,
Onune gelene calimi basan,
Ayaklariyla dusunen adam olmak isterdim.

Selcuk olmak isterdim,
Kayhan olmak isterdim,
Huseyin ya da Pesic,
Nezihi olmak isterdim deliligi askindan menkul,
Ridvan olmak isterdim,
Oguz, Aykut...
Ya da unutulan bir sporcusu Fenerbahce`nin,.

Faruk Ilgaz olmak isterdim,

... Ya da islam Cupi,
En guzel kelimelere raks ettiren,
Futbola ve onun sozlerine sari lacivert nefesler vere.

Sadece taraftar olmak da yeterdi bana...
Huzunde goz pinarlarindaki bir damla yas olmak isterdim,
Sevincte havaya kalkan bir yumruk...
Bir damla alinteri,
Bir damla kan olmak isterdim sari lacivertin uzerine dusen...

Sarinin yaninda lacivert olmak isterdim,
ya da lacivertin yaninda sari...

Ben bir kez daha dunyaya gelsem,
Gene Fenerbahceli olmak isterdim.

Daha da otesinde dostum,
Ben bir kez daha dunyaya,
Sirf Fenerbahceli olabilmek icin gelmek isterdim.......

BIZ BU TAKIMI KUPALARI ICIN SEVMEDIK....

HER ZAMAN HER YERDE EN BUYUK FENERBAHCE


desti

desti resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Spor >Fenerbahçe >Kadıköy>
  1.Eyl.2006 Cum 01:01:45
fiogf49gjkf0d
 


desti

desti resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Spor >Fenerbahçe >Kadıköy>
  1.Eyl.2006 Cum 01:01:00
fiogf49gjkf0d





desti

desti resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Spor >Fenerbahçe >Kadıköy>
  1.Eyl.2006 Cum 00:59:18
fiogf49gjkf0d
Serhat Akin - 6 kasim 2002: "Taraftar 5 istedi, 6 attik. Sonra 10 istedi, zaman yetmedi"

ergun gursoy fenerbahçe bizi her konuda EZmiştir

Eric gerets taraftarda gol atabilseydi eğer maçlarda fenerbahçe her maçını kesin kazanırdı

FB- FEYNRD MAÇI SONRASI PVH Dünyanın bir çok stadında futbol oynadım fakat böyle muhteşem taraftarları hiç bir yerde görmedim..
MAKETİNİ HERKES YAPAR GERÇEĞİNİ SADECE BİZ YAPARIZ!!

turgay kıran Tromsöyü eleyemezsek ülkeyi terk ederiz...


bir FB-gs maçı öncesi Okan buruk - Fenerbahçe karşısında ayaklarımız titriyor...

Fenerbahce ye ebedi muvaffakiyetler diliyorum

Ordu komutanı Mustafa Kemal


https://www.fenerbahce.org/stadyum


desti

desti resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Dijital Yaşam >Bilgisayar Donanım - Yazılım >Norton Antivirus 2007>
  1.Eyl.2006 Cum 00:40:20
Nortonun rezalletleri anlatmakla bitmez sanırım.. Yüklenip birdaha silinemeyen tek virüs programı oluyor kendisi :)) Teknisyen olarak kasperskyı kullanıyorum crackli ve 1 yıl lisansı elimde mevcut isteyene msnden atabilirim.. Biraz bilgisayarı kasıyor ama tam koruma sağlıyor..


desti

desti resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >Kamyonlar ın Sanatsal Yanları>
  31.Ağu.2006 Per 15:22:22
 Hepsi photoshop bunların bea


desti

desti resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >dostlarım düşmanlarım..>
  31.Ağu.2006 Per 13:12:16
konuşacağm insanları bn seçerım istediimle muhattp olur istemediimle olmam
kndme güvenirm bunu sorgulayanı sorgularm küçük şylere takarım olaycıym
bnle oyun oynanmaz mızıkçıym
geçmişe takılmam mazi der geçerm
herzmn ilk ve son sözü bn sölerm
hayat zordur bilirm ama bnde kolay biri deilm
bnm için mantık herşyden önemlidr gerisi hoştur ama boştur
çocuklar yada çocuk kalmışlar, zekasından şüphe ettirenlrle ugrasamam
bn istemedıkten sora kim olursa olsn hıçtır
adımlarımda kim ne der die düşünmem
basit kişilerle polemiğe girmem.
bazı yanlışları asla affetmem
tutkularm vardr vazgeçmem
bazen çok severım ama söylemem
haddinizi bilin dostlarıma laf ettirmem
ukalayımdır mütevazilkle ilgilenmem
gidiyosan eer, çk özlesem bile dön demem
artk kımseye kolay kolay güvenmem bidaha güvenmedıkçe sevmem
DaĞlAr ÖnÜmdE dİZ ÇöKeRkeN kAyAlAra YaLvArAmAm


desti

desti resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> ChatCity ile ilgili her şey >ChatCity Dedikoduları >Aranızda hiç internette tanıştığı birine aşık olan varmı?>
  31.Ağu.2006 Per 13:11:01
barbie67 :
·desti· :

barbie67 :
abiş şöyle yorum yapıyımmm inan inan hergün ölüyorummm

Sen zaten sanal-reel bütün erkeklere aşıksın

sananee

Abaza barbie erkek avcısı Bana aşık olma sakın.. Her ne kadar bekar olsamda erkekliğimi sana kaptırıcak kadar düşmedim!!

<<123456789 1011121314>>