ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
4 Mayıs 2024, Cumartesi 13:13   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  emrahsr53> Forum Mesajları
    emrahsr53'e ait Toplam 135 Forum Mesajı var
<<1...4567891011121314 >>


emrahsr53

emrahsr53 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >Rakı içmenin raconları :)>
  23.Mar.2013 Cmt 18:20:25

RACON 1: Rakı sofrasında yaşça büyük ehlikeyfe saygıda kusur etmemek için kadehini onun kadehi altına tokuşturacaksın.

RACON 2: Yaşça en büyük kişi kadehini kaldırmadan rakı kadehleri sofradan kaldırılmaz.

RACON 3: Kadehe önce rakı, sonra su, sonra buz konur. Sıra bozulursa anason kadehin üstüne çıkar, rakının tadı kaçar.

RACON 4: Rakıyı kadehe çevire çevire dökmeli ki anasonun nefis kokusu etrafa dağılsın.

RACON 5: Her rakı içilmez, her muhabbet çekilmez, her sofrada demlenilmez.

RACON 6: Semaverin üstündeki çaydanlıkta demlenen çay gibi ağır ağır, sindire sindire demlenilir.

RACON 7: Adabıyla içenler, rakıyı özenle hazırlanmış az miktarda mezeyle içerler.

RACON 8: Rakı insan seçer, kadeh seçer ve içeninden adap ister.

RACON 9: Rakı adabına, erkanına, zamanına, mekanına göre içilirse şifadır.

RACON 10: Rakı sadece "içmesini bilenle" içilmelidir. Aksi takdirde keyif eziyete, sefa cefaya dönüşür.

RACON 11: Racon gereği masanın en genci sakilik yapar, büyüklere sakilik yaptırılmaz.

RACON 12: Mezenin hası muhabbettir.

RACON 13: Müzik olacak, meze olacak, muhabbet olacak, sebep olacak.

RACON 14: Sofrada hep aynı konuda kalınmaz, konu sık sık değişir. Her konudan küçük lezzetler alınır, hiçbir konu fazla uzatılmaz.

RACON 15: Rakıya başlamadan önce su katılmamış, bol zeytinyağlı cacık yenilmesi tavsiye edilir.

RACON 16: Yudum araları uzun tutulur, rakı fondip yapılmaz.

RACON 17: Rakı sofralarının tarzı çilingir sofrası, ölçüsü bir karafaki, yani iki duble rakıdır.

RACON 18: Rakıyı iyi tanımayan rezil, yeterince tanıyan vezir olur.

RACON 19: Meze, hiçbir zaman karın doyuracak yiyecekler değildir. Karın doyurmak ayrı bir zevktir.

RACON 20: Musuki ruhun, rakı muhabbetin gıdasıdır.

RACON 21: Durman gereken zamanı bileceksin, rakı masasından kalkınca yalpalamayacaksın.

RACON 22: Rakı masasında başka alkollü içecek içilmez.

RACON 23: Rakı masasına avuç içiyle ya da yumrukla vurulmaz, saygıda kusur edilmez.

RACON 24: Rakı kadehi boş durmaz. Masadan kalkarken bile dibinde biraz bırakılır ki kadehte nasibini alsın.

RACON 25: Şişeden kalan rakı, son damlasına kadar eşit paylaştırılır.

RACON 26: Rakı masasından zorda kalınmadıkça kalkılmaz. Masada uzun uzun telefonla konuşulmaz.

RACON 27: Rakıya musiki eserleri tat katar.

RACON 28: Rakı incecik rakı kadehinde, yoksa çay bardağında içilir.

 



emrahsr53

emrahsr53 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Bilim - Teknoloji - Sağlık - Yaşam >Sigarayı Bırakmak İsteyenlere Tavsiyeler>
  23.Mar.2013 Cmt 18:15:23

 

 

Aşağıdaki bilgi ve tavsiyeler, bırakma çabanızı başarıya ulaştırmada anlamlı katkılar sağlayabilir. Lütfen tüm metni önce tam olarak ve dikkatli bir şekilde okuyunuz.

 

Bıraktığınız ilk günden itibaren artık karbon monoksitli hava solumadığınız için eritrositleriniz dokularınıza oksijeni yeniden tam kapasite ile taşıyabilecek. 6000`den fazla zehirli maddeyi gün boyunca solumayacaksınız. Dolayısıyla iştah bozuklukları, solukluk, çabuk yorulma başta olmak üzere birçok sağlık sorununuz bir anda düzelecek, yüzünüzdeki çizgiler hafifleyecek, gözaltınızdaki torbalanmalar inecek, sesinizdeki kalınlaşma ve bozulma da düzelecek, nefesiniz küllük gibi değil normal bir insan gibi kokacak.

 

Sigarayı Herkes Bırakabilir...

Bir bağımlılık olmasına rağmen istek ve azim olduktan sonra herkes sigarayı bırakabilir. Biraz sabır, biraz irade,bir de bırakmanın getireceği zorlukların nasıl aşılabileceği konusunda bilinçli olmak yeterli olacaktır.

 

Bırakmayı deneme, içme isteğini söndürme çabasıdır. Sigara içme isteği, içmeden savuşturuldukça önce zayıflar sonra söner. Sönme zamanla gerçekleşir. Bunun için sabırlı olmalısınız...

 

Bırakmayı takiben yeniden başlamanıza yol açabilecek başlıca etken beyninizde kökleşmiş olan sigara içme isteği yani nikotin ihtiyacıdır. Sigara içme isteğini sigarayı bıraktığınız dönemde de hissedeceksiniz. Ayrıca sigarayı parmaklarınızın arasında tutmak, düzenli olarak ağzınıza götürüp getirmek, sigara içen arkadaş ortamlarına dahil olmak ve özellikle yemeklerden sonra asit salgısını artırması nedeniyle verdiği doygunluk hissini aradığınız için de sigara içme isteği duyabilirsiniz. Bazen de kendinizi çok sinirli, mutsuz yada keyifli hissedebilir, kendinizi zayıf olduğunuzu bilen eski dostunuza yani sigaraya teslim etmek isteyebilirsiniz. Bu gibi bazı yer ve durumlarda kendinize "bir sigara yak" diyebilirsiniz.
Bilmeniz gereken şey, sigarayı bıraktığınız dönemde bu içme isteğinin dalga dalga kendini göstereceği, ve bu içme isteğinin sadece üç beş dakika süreceğidir. Bu dönemi eğer içmeden atlatabilirseniz içme isteği dalgası sönüp gidecektir.

 

Sabahın ilk sigarasını uyanmayı takiben ilk yarım saatte içiyorsanız;

Eğer bu grupta iseniz günde içtiğiniz sigara sayısının da çok olması beklenir. Bu durum tiryakiliğinizin fiziki bağımlılık düzeyinde olduğunun bir göstergesidir. Bu düzeyde bağımlı olanlar, sigarayı bıraktıkları ilk birkaç gün veya ilk birkaç hafta kolay sinirlenebilirler, nedenini bilmedikleri bir sıkıntı hissi duyabilirler,dikkatlerini toplamada zorluk çekebilirler, iştahları artabilir. Bu belirtiler giderek hafifler, iki veya üç hafta kadar bu dönem sürebilir. Eğer bu grupta iseniz şundan emin olunuz; bu belirtiler kesinlikle geçici bir süre içindir. Bu dönemi daha rahat aşmak ve daha yüksek bir başarı elde etmek için sağlık kuruluşlarından yardım isteyebilirsiniz.

 

Sigarayı bırakanlar kilo almamayı da başarabilirler;

Birçok kişi sigaraya zayıflamak için başlayabilir. Yada eğer sigara içiyorsa kilo almamak için bırakmak istemeyebilir. Oysa bu nedenle sigara içen kişilerin hiçbiri sigara ile kilo vermeyi başaramamıştır. Sigarayı bırakan kişi kilo almamak için beslenmesine özen göstermelidir. Yapılan egzersiz yada yürüyüşler kilo almayı önleyebileceği gibi beden ve ruh sağlığına önemli yararlar sağlar. Spora başlanması sigaranın bırakıldığı ilk günlerde ortaya çıkabilecek sıkıntı hissinin aşılmasına da katkı sağlayabilir. Çünkü spor aktiviteleri sırasında ortaya çıkan "endorfin hormonu", stresi ortadan kaldırmasının yanı sıra nikotinik reseptörleri tıkayarak vücudun nikotine olan isteğini ve ihtiyacını da azaltır.

 

Daha önce bırakmayı deneyip başarısız olduysanız;

Bırakmayı tekrar denemelisiniz. Sigarayı bırakmanın ilk denemede başarılamaması son derece doğaldır. Tekrar denemekten asla vazgeçmemelisiniz. Sigarayı bırakanların çoğu ancak tekrarlayan bırakma denemelerinden sonra başarılı olabilmektedirler. Bu konuda cesur olunması gereklidir. Bıraktıktan sonra içilecek birkaç sigara bırakma isteğinizi söndürmemelidir.

 

Bırakmayı hazırlık dönemi için tavsiyelerimiz ;

İlk işiniz kendinizce uygun olan bir tarihte belirli bir "Bırakma Günü"ne karar vermenizdir. Hazırlık için bir hafta süreye ihtiyacınız olacaktır. Bırakma gününüzü, kendinizce önemli olan ve hatırlamada zorlanmayacağınız doğum günü, evlilik yıldönümü yada çocuğunuzun doğum günü gibi özel günler arasından belirleyebilirsiniz. Belirlediğiniz günü eşinize, ailenize, iş arkadaşlarınıza yada yakın arkadaşlarınıza ilan etmelisiniz. Bu kişilerin size psikolojik ve sosyal olarak destek olması bırakma eylemini sürdürmenizde etkili olacaktır.

 

Şimdi en isabetli kararlarınızdan birini verdiğinize göre kendi kendinizi ödüllendirin. Bırakma gününü izleyen ilk başarılı günün, ilk başarılı haftanın ve ilk başarılı ayın sonunda da böyle bir ödül hakkınız olacaktır. Bu konuda sigara bırakmayı isteyen bir başka arkadaşınızla da birbirinize destek olabilirsiniz. Bundan sonra sigarayı bırakma kararınızın nedenlerini bir kağıt üzerine önem sırasıyla yazın ve bu kağıdı yanınızda taşımaya başlayın. Bırakma döneminde zaman zaman bu kağıdı okumanız yararlı olacaktır.

 

Bırakmaya hazırlanırken kendinizi psikolojik olarak nasıl hazırlamalısınız?

Normalde sigara kullanımı bilinçsizce sürer. İçme isteği bir çok uyaranın etkisiyle kendiliğinden ortaya çıkar. Sigara içme alışkanlığı bir tür tik olduğu için, sigara yakan yada içen bir kişiyi görmeniz ve hatta sigara resmine bakmanız, sigara içme isteği duymanıza neden olabilir. Bu durumu değiştirmek ilk adım olacaktır. Bu nedenle birkaç gün sigara içme davranışınızı yakın takibe alın ve içtiğiniz her sigaranın bilincine varmaya çalışın. Her sigara için, ne zaman, nerede, kiminle,ne yaparken içtiğinizi belleğinize yazın. Bu işlemi kendi düzenleyeceğiniz bir çizelge aracılığıyla yazılı olarak yapabilirsiniz.

 

Bırakma günü ve izleyen dönem için tavsiyelerimiz;

Bırakma gününüzde, böyle önemli bir kararı uygulamaya geçirmenin ayrıcalığını ve gururunu hissetmeye çalışın. İlk günü başarıyla tamamladığınızda kendinizi ödüllendirin. Bırakma gününün başından itibaren zaman zaman sigara içme isteği hissettiğinizde aşağıdaki tekniklerden yararlanabilirsiniz ;

n  Sigarayı kendi kararınızla bıraktığınızı hatırlayın.

n  3-5 dakika süren içme isteği dalgaları geldiğinde yanınızda taşıdığınız, üzerine bırakma nedenlerinizi kaydettiğiniz kağıdı çıkartıp zihninizi bırakma nedenlerinize yoğunlaştırın.

n  Bulunduğunuz yer ve durumu değiştirin.

n  Dikkatinizi başka şeylere yöneltmeye çalışım, yerinizden kalkıp gezinin, meyva suyu veya su için, bir arkadaşınızla birkaç dakika sohbet edin.

n  Derin nefes egzersizleri yapın, önce içinizden 8`e kadar sayarak derin bir nefes alın, daha sonra içinizden 4`e kadar sayarak nefesinizi tutun, sonra yine içinizden 8`e kadar sayarak nefesinizi yavaş yavaş verin, bu egzersizi birkaç dakika boyunca sürdürün. Bu şekilde hem sigara içme isteğinizi bastırmış hem de stresinizi azaltmış olursunuz.

n  Ellerinizi ve zihninizi meşgul edecek yeni uğraşlar bulun, elinizde yumuşak bir top, bir kalem yada elastik bir nesne tutun ve parmaklarınızın arasında dolaştırın.

n  Kolay ulaşılabilir bir yerde meyve ve sebze bulundurun, sigara içme isteği duyduğunuz anlarda ağzınızı bunlarla meşgul edin. Böylelikle hem vitamin ihtiyacınızı karşılamış hem de kilo almayı engellemiş olursunuz.

n  Sigara içme isteği uyandıracak arkadaş çevresi ve ortamlarından bir süre uzak kalmanız bırakma başarısını sürdürmenizde etkili olacaktır.

n  Düzenli spor aktivitelerine başlayın. Bu şekilde düzenli soluk alıp vermeye başlarsınız, bronşlarınızdan salgılanan sıvı miktarında artış olur, bol miktarda balgam çıkarırsınız ve solunum yollarınızın açılmaya başladığını hissettikçe sigara bırakma başarısını sürdürmek istersiniz. Çünkü sağlığınızı yeniden kazandığınızı görmek sizi yüreklendirecektir.

n  Kaldırabileceğinizden fazla sorumluluk yüklenmekten kaçının.

n  Günlük işlerinizi yaparken zamanınızı daha iyi kullanmaya çalışın, işlerinizi son güne bırakmayın, sizi strese sokabilecek kişilerden uzak durun, her olayda mutlu olacak pozitif bir yön arayın.

n  Kendinizi keşfedin, zayıf ve güçlü yönlerinizi gözden geçirin, güçlü yanlarınızı öne çıkarın, güçlü olduğunuz yönlerinizle övünün

n  Bıraktıktan sonra geçen süre ne olursa olsun bir tek sigara dahi denemeyin. Böyle bir düşünce ve hareket tüm emeklerinizi boşa çıkarabilir.

n  Sigara ikram eden arkadaşlarınızı uyarın ve onlardan sizin bırakma girişiminizi desteklemelerini isteyin

Yine de zorlandığınız bir an gelir ve bir sigara yakarsanız ;sizi bekleyen iki sonuç olacaktır;

1. Ya "Demek ki ben sigara içmeden yapamıyorum" diyerek utanma ile karışık bir başarısızlık hissi yaşayıp yeniden eskisi gibi hatta daha fazla sigara içmeye başlayabilirsiniz. Ki bu durum sizin bazı mazeretlere sığınarak kendinize zarar verme isteğiniz olduğunu gösterir. Bu gibi durumlarda sigaranın, hayattaki tek zevkiniz, lüksünüz, sinirinizi yatıştıran bir dost olduğunu söylersiniz. Sigara içme isteğinizi haklı çıkarmaya çalışırsınız.

2. Yada "Ben böyle bir durumda içme isteğini geçiştirmek için gerekli hazırlığı yapmamışım, bu nedenle burada başarısız oldum. Böyle durumlar için daha hazırlıklı olup, böyle durumlarda da içmemeyi öğrenebilirim. Onun için içmemeyi sürdüreceğim ve böyle durumlar için daha hazırlıklı olacağım" şeklinde düşünebilir ve kendinize yeniden söz vererek bırakmayı sürdürebilirsiniz.

Araştırmalar yukarıdaki ikinci yaklaşımın benimsenmesi halinde başarı oranlarını çok arttığını göstermektedir. Unutulmaması gereken şey, "sigarayı bırakmak için içmemeyi öğrenmenin gerektiğidir". Nasıl ki sigara içmeyi öğrenerek sigara içmeye başlanıyorsa, içmemeyi öğrenerek de bırakılabilir.

 

SİGARAYI BIRAKMANIN YARARLARI

 

A-Sağlık Yararları :

Sigarayı bırakmak tütün kullanımı ile beraber ortaya çıkan tüm sağlık risklerini bir anda azaltır. Bu suretle hem toplum sağlığı hem de bireysel sağlık anlamında faydalıdır. Birey sigara içmeyi bıraktığında kalp, akciğer, solunum yolları hastalıkları ve kanserler gibi hastalık riskleri de bir anda azalır. Bu nedenle kişilerin bırakma kararı vermeleri, yaşam sürelerini ve kalitelerini kendilerinin belirlemeleri anlamında bir dönüm noktası olarak görev yapar.

Sigara içenlerde, 35 yaşından daha önce bırakanlarda erken ölüm riski hemen hemen yok olur. Sigara içenlerin akciğer kanseri riskleri, onların ne ağırlıkta sigara içtikleri kadar ne kadar süredir sigara içtikleri ile de orantılıdır. 20 yıldan fazla sigara içenlerde risk çok fazladır. Fakat bunun üzerine eklenecek her yıl riskin boyutlarını çok fazla miktarda arttırmaktadır. Ve 20 yılın üzerinde bırakılsa bile, risk hiç içmeyenler kadar düşük olmayacaktır. Kalp hastalıkları ile sigara bırakmanın yararları arasında yakın bir ilgi vardır.

Sigarayı bıraktıktan sonra vücutta meydana gelen değişiklikler ;

·         20 dakika sonra, kan basıncı ve nabız normale döner, el ve ayak dolaşımı düzelir.

·         8 saat sonra, kan oksijen düzeyi normale döner, kalp krizi geçirme riski azalır.
24 saat sonra, vücut karbonmonksitten arınır.

·         48 saat sonra, kan nikotin düzeyi azalır,tat ve koku duyusu artar, peptik ülserli hastaların tedaviye verdikleri cevap artar.

·         72 saat sonra, hava yollarının gevşemesi sonucu nefes alıp verme rahatlar, solunum yolları fonksiyon görmeye başladığı için sekresyon miktarı artar, hava yolları kendi kendini temizlemeye çalışır. Enerji düzeyi artar.

·         2-12 hafta sonra, tüm vücuttaki dolaşım düzelir, solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riski azalır, yürürken yorulma ve tıkanma daha az görülür.

·         3-9 ay sonra, öksürük, kısa aralıklarla nefes alıp verme ve wheezing (hırıltılı yada ıslık sesli soluk alıp verme) gibi solunum yolu problemleri düzelir, akciğer fonksiyonları %5-10 oranında artar.

·         12 ay sonra, koroner kalp hastalığı riski yarı yarıya azalır.

·         12 36 ay sonra, mesane kanseri riski %50 azalır.

·         5 yıl sonra, kalp krizi geçirme riski hiç içmemiş olanlar kadar olmasa da %50 oranında azalır, yemek borusu ve ağız boşluğu kanserleri riski %50 azalır.

·         10-15 yıl sonra,. kalp krizi geçirme riski tamamen ortadan kalkar ve içmeyenlerle aynı seviyeye iner, akciğer kanseri riski sigara içenlere göre %50 azalır.

 

B-Bireysel Yararları :

Sağlığın genel olarak düzelmesinin yanında, yiyeceklerin tadını daha iyi alma, koku duyusunun gelişmesi, maddi yararlar, özsaygının daha iyi hale gelmesi ve evde , arabada ve diğer ortamlarda koklanan havanın daha temiz olması şeklindedir Kişilerin bırakmayı takiben hayatlarında gözle görülür değişiklikler olur. Örneğin bebekleri ve çocukları daha az hasta olur, cinsel yaşamları daha sağlıklı hale gelir, kendileri ve sosyal çevreleri ile barışık olurlar, sürekli sigara arayan endişeli halleri kaybolur, bağımlılıktan kurtulurlar ve fiziksel olarak kendilerini daha iyi hissederler.

 

C-Finansal yararları :

Halen Türkiye`de yetişkin yaştaki erkeklerin %60-70 kadarı, kadınların ise %20-25 kadarı sigara içmektedir. Sigara içme salgını büyük bir hızla çocuk ve genç yaş grubuna doğru kaymaya devam etmektedir. Türkiye`de sigara tüketiminin artması sonucu sigaraya bağlı hastalıklar, bu hastalıkların tedavisine ayrılan bütçe, bu hastalıklardan ölümler ve sigaraya bağlı hastalıklar nedeniyle oluşan iş ve güç kayıpları da giderek artmaktadır. Sürekli sözü edilen sigaraya bağlı hastalıkların içerisinde, üst solunum yolları ve diğer sistem enfeksiyonları atlanmaktadır. Oysa sadece özellikle üst ve alt solunum yolu enfeksiyonları ve bunların tedavileri için yapılan maliyet, iş ve güç kayıpları devletin ve bireyin bütçesine önemli zararlar vermektedir.

 

Dünyada her yıl 4.000.000 kişi sigaraya bağlı bir hastalık nedeniyle ölmektedir. Bu sayının 2025 yılında 10.000.000 kişiyi bulacağı tahmin edilmektedir. Türkiye`de tahminler yılda 100.000 kişinin sigaraya bağlı bir hastalık nedeniyle öldüğünü, buna bağlı sağlık harcamalarının 1 katrilyon TL` nin üzerinde olduğunu göstermektedir. Günümüzdeki verilere göre Türkiye`de bir yıl içinde sigaraya harcanan para Sağlık Bakanlığı bütçesinin 4.6 katıdır.

Araştırmalara göre, iş yerinde sigara içimini sınırlayan düzenlemelerle iş yerinde sigara içimi azalmaktadır. Bu da sigarayı bıraktırıcı olarak hizmet görebilir. Sigarayı bırakanlar, artık sigara için harcama yapmayacakları ve sağlık harcamaları azalacağı için bireysel düzeyde de tasarruf sağlayacaklardır. Sigara içen bireyleri olan bir ailenin aylık sigaraya ödedikleri para aylık mutfak gideri tutarından fazladır.

 

TÜM BUNLARA RAĞMEN BIRAKMAK İSTEMEYENLERE TAVSİYELER

 

Tüm zararlarına rağmen sigara içme isteğiniz varsa yada bırakmayı düşünmüyorsanız en azından aşağıdaki konularda kişisel duyarlılığınızı gösteriniz;

 

·         Sigara içmeyenlerin temiz hava soluma haklarına saygı gösteriniz. Unutmayınız ki, "temiz hava soluma özgürlüğü, her zaman sigara içme özgürlüğünden önce gelir"..

 

·         Lütfen çocuklarımıza ve gençlerimize olumsuz model oluşturmayınız. Geleceğimiz beyni ve bedeni sağlıklı olan nesillere emanet etmek zorundayız. Özellikle sağlık personeli, eğitimci, idareci, sporcu yada medyatik kişiliği olan bir birey iseniz üzerinizdeki sorumluluğun lütfen bilincinde olunuz. Elinizdeki gençleri etkileme ve sürükleyebilme gücünüzü olumlu yönde kullanınız.

 

 

 

 

·         Bir anne yada baba iseniz hayattaki en önemli görevinizin annelik yada babalık olduğunu sakın unutmayınız. Topluma bir birey yetiştirmenin ne denli önemli bir meslek olduğunu hep hatırlayınız. Başka hiçbir meslek küçük bir çocuğu şekillendirmek kadar önemli olamaz.

 

·         Asla çocuklarınızın önünde sigara kullanmayınız, çocuklarınıza sigara satın aldırmayınız, onlardan sigaranızı getirmelerini istemeyiniz. Unutmayınız ki bu, çocuğunuzun sigara paketi ile ilk tanışması olabilir.

 

·         Çocuklarınız yada çevrenizdeki diğer çocuklar yada gençler, sigara içmenizi taklit ettiğinde onlara kızmadan önce tekrar düşününüz. Çünkü çocuklarımızın nasihatlere değil doğru davranışlar gözlemlemeye ihtiyaçları vardır.

 

·         Sağlığınızın değerini, sigaraya bağlı bir hastalığa yakalanmadan önce keşfetmeniz ve sigarayı bırakmanız dileğiyle..."



 



emrahsr53

emrahsr53 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Bilim - Teknoloji - Sağlık - Yaşam >Sıgara Nasıl Bırakılır?>
  23.Mar.2013 Cmt 18:14:31

 

 

Sigarayı bırakmak her zaman kolay olmadığından, sigarayı bırakmak isteyen kişinin kendini iyice hazırlaması gerekir. Sigarayı bırakmış kişilerin deneyimlerinden yola çıkarak sizlere yardımcı olacak bu önerileri hazırladık :

 

  • Öncelikle sigarayı bırakmanızda kolaylık sağlayacak bir gün belirleyin ve bu güne sadık kalın.

 

  • Özellikle ilk günlerde sigara içme krizinden kurtulmak için bazı alışkanlıkları değiştirmekte yarar vardır. Örneğin; çay ve kahveyle birlikte canınız çok sigara istiyorsa, meyve suyu yada meyve özlü çay içmeyi deneyebilirsiniz. Ayrıca sigara içilen mekanlara bir süre için daha az gitmeye çalışabilirsiniz.

 

  • Tabii ki aklınıza sigarayı getirecek bütün durumlardan kaçınamazsınız.Unutmayın ki bu etkiler yalnızca birkaç hafta sürmektedir. Bu süre için sizi oyalayacak bir şeyler bulabilirsiniz.

 

  • Her seferinde yalnızca bir günü hedefleyin. Sigarayı tamamen bıraktım diye düşünmeyin. Bugün içmeyeceğim diye düşünüp ertesi günü unutun. Ertesi gün olduğunda aynı şeyi o gün için uygulayın.

 

  • Sık sık sigarayı bırakma nedenlerinizi gözden geçirin ve bırakmış olmakla neler kazandığınızı düşünün. Bir sigaradan bir şey olmaz demeyin, bir sigara kolayca iki ve üç olur, sonra her şey eski haline döner.

 

  • Kendinizi ödüllendirmeyi unutmayın. Sigaraya harcadığınız parayı bir kenarda biriktirerek bu parayla kendinize güzel bir hediye alabilirsiniz.

 

  • Doktorunuz veya bölgenizdeki bir sağlık kuruluşuna başvurarak size nasıl yardımcı olabileceklerini sorabilirsiniz.




 

 



emrahsr53

emrahsr53 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Mühim Mevzular >Bilim - Teknoloji - Sağlık - Yaşam >Sigara ve Akciğer Kanseri>
  23.Mar.2013 Cmt 18:12:42

I)   SİGARA:


Genel Bilgiler:


Kristof Kolomb Amerika`yı keşfettiğinde, yerlilerden öğrenilen tütün içme alışkanlığı kısa zamanda yaygınlaşmıştır. 20.yy`ın başlarında tütünün kağıda sarılarak üretilmeye başlanması bu yayılmayı hızlandırmıştır. İlk zamanlarda çok ucuz satılan hatta bedava dağıtılan sigaranın 2.Dünya Savaşı`ndan sonra zararları görülmeye başlanmış. Günümüzde sigaraya karşı pek çok dernek kurulmuş ve sigarayı bırakma kampanyaları düzenlenmeye başlanmıştır.

35 yaş üstü nüfusumuzun %45`inin sigara içtiği ülkemizde, sigaraya bağlı hastalıklar ciddi bir sorun oluşturmaktadır.



Sigaradaki Zararlı Maddeler:


Sigara ve tütünde aktif olarak 4000`den fazla sitotoksik(hücre öldürücü), mutajenik (hücrenin yapısını bozucu) ve karsinojenik (kanser yapıcı) madde vardır. Sigara içen şahıslarda duman solunmasına bağlı ağız, burun, gırtlak ve tüm solunum yolunda kanser gelişebilir. Bazı maddeler direk solunumla etkiliyken, bir kısmı kana geçerek ya da tükrükle yutularak etki gösterir.


Tütünün içindeki en önemli madde nikotindir. Nikotin, vücuttaki bazı sinir hücrelerini hem uyaran hem baskılayan bir maddedir. Etkilerin çoğu katekolaminlerin (adrenalin,noradrenalin vb.) salınımına bağlıdır. Sigara içen normal bireylerde tansiyonun artması, kalp hızında artma, kalp kası kasılma gücünde artma, kalbin oksijen tüketiminde artma, kalp damarlarında kan akımında artma ve diğer damarlarda daralma meydana gelir. Ayrıca nikotin, serumda glukoz, kortizol, serbest yağ asidi, adrenalin ve beta endorfin düzeylerini arttırır.


Karbon monoksit ( CO ) oksijen kullanımını engelleyen toksik bir gazdır. Sigara dumanında %2-6 oranında bulunur. Sigara içenlerde kanda seviyesi yükselir. Pıhtılaşma artışından ve bazı sinir sistemi bulgularından sorumludur.



Sigaranın Etkileri:


Koroner kalp hastalığı ve akciğer kanseri en önemli iki ölüm sebebidir. Sigara içimi ile bu hastalıklar arasında güçlü bir ilişki vardır. Sigaraya başlama yaşı, içilen sigara sayısı ve alınan nefesin derinliği önemlidir. Sigara bırakılınca hastalanma oranı da azalmaya başlar.

Akciğerlere etkileri:


 

Sigara içimi hem ana hem küçük hava yollarını, akciğer yüzey hücrelerinin yapı ve fonksiyonlarını bozar, akciğerin bağışıklık sistemini değiştirir. Sigara içimiyle normal akciğer yapısı değişir (psödostratifiye silyalı epitel, yassı hücreli metaplaziye, karsinoma in situya) ve sonuçta kansere dönüşür. Sigara içenlerde kronik öksürük, balgam ve nefes darlığı olur. Sigara içimi KOAH (kronik bronşit, amfizem vb.) gelişimi için esas risk faktörüdür. Solunum yolu enfeksiyonları da sigara içenlerde daha fazladır. Ameliyat sonrası komplikasyonlar ve pnömotoraks da içenlerde daha sıktır.


Sigara akciğer kanseri dışında ağız, gırtlak, yemek borusu ve mesane kanserine de yol açar, böbrek ve pankreas kanseri gelişimine katkıda bulunur, mide ve rahim kanseri ile beraberlik gösterir.


Kalbe etkileri: Koroner kalp hastalığında en önemli 3 risk faktörü sigara, kolesterol yüksekliği ve hipertansiyondur. Erkeklerde sigara içimiyle koroner kalp hastalığı riski %60-70 artmaktadır. Kalp hastalığına bağlı ani ölüm sigara içen erkeklerde 2-4 kat daha fazladır. Kadınlarda hem oral kontraseptif (doğum kontrol hapı) hem sigara kullanımı halinde kalp hastalığı riski 10 kat artmaktadır. Yüksek tansiyonu olanlarda sigara içimi beyin kanaması riskini arttırmaktadır, dolayısıyla sigara içenlerde felç daha sık gözlenmektedir.


Mideye etkileri: Sigara içenlerde mide ve duodenum (oniki parmak barsağı) ülserleri daha sıktır. Ülserin ilaçla iyileşmesini geciktirir. Mide asit salgısını arttırır, pankreas salgısını azaltır.

Diğer etkiler: Sigara ilaç toksitesi daha çabuk oluşur ve ilaç dozları yetmez ( sigara karaciğerde ilaçları parçalayan enzimleri arttırır).


Pasif içicilik:


Sigarada, sigarayı içenlerin akciğerlerine soluduğu "anaakım dumanı", sigaranın ucunun yanmasıyla çevreye yayılan "yanakım dumanı" mevcuttur. Sigara içmeyenlerin bu yanakım dumanına maruz kalmalarına pasif içicilik denir. Pasif maruziyetin de akciğer kanseri ve koroner kalp hastalığı yaptığına dair sağlam deliller vardır.


Kocası sigara içen kadınlarda akciğer kanserine yakalanma riski 1.2-2 kat artmıştır. Yapılan birçok çalışmada anne babası sigara içen çocuklarda pnömoni, bronşiolit ve bronşit gibi hastalıkların arttığı gösterilmiştir.


Gebelikte sigara içimi: Sigara anne karnındaki fetüsü etkiler. Hamileliğinde sigara içen anneden doğan bebek düşük doğum ağırlığındadır. Bunun nedeni, sigaranın anne bebek arasındaki kan dolaşımını bozması ve bebeğin beslenememesidir. Annenin sigara içimi düşük, fetal ölüm ve ani bebek ölümlerini arttırır. Fetüsün beyin gelişimini yavaşlatır, çocuğun uzun vadede gelişimini de bozar.




Sigaranın bırakılması:


Sigarayı bırakma yöntemlerinden bazıları; kendi kendine bırakma, doktor yardımıyla bırakma, grup terapileri, davranış tedavileri, hipnoz, akupunktur ve nikotin tedavisidir.


Son dönemlerde nikotin bantları ve sakızları ile nikotin replasman tedavisi uygulanmaktadır. Bu maddeler nikotin yoksunluğu nedeniyle gelişen bulguları önler. Grup terapileriyle birleştirilirse etkinliği artar.


Sigarayı bırakmanın kısa ve uzun vadede faydaları çoktur. Bıraktıktan kısa süre sonra koku ve tat alma duyuları düzelir. 1 yıl sonra kalp krizi geçirme riskinde belirgin azalma olur. Sigara ile ilgili kanserler, beyin hastalıkları ve kronik akciğer hastalıkları riski de zamanla beraber azalır. Sigara içenlerin %90`ı sigaraya 20 yaşından önce başladığından bu yaş grubuna yönelik ciddi eğitimler ve kampanyalar yapılmalıdır.


Ülkemizde son zamanlarda sigara içimine çeşitli kısıtlamalar getiren 4207 sayılı kanunun kabulu atılmış önemli bir adımdır.


Hastanemizde "Sigarayı Bırakma Polikliniği" açılmış olup her pazartesi ve çarşamba günü saat 13.00`da hizmet verilmektedir.


II) AKCİĞER KANSERİ:


Kanser gelişimi çok aşamalı bir olaydır. Meme, kolon gibi kanserlerde birçok kalıtımsal mekanizma belirlenmiş olup son yıllarda akciğer kanserinde de genetik yatkınlıklar tanımlanmaya başlamıştır. Sigara içimi önemli bir faktör olmakla birlikte, sigara içenlerin %20`sinde akciğer kanseri görülmesi başka etkenlerin de, özellikle genetik yatkınlığın önemli rol oynadığını düşündürmektedir. Kanser oluşumunda; normal hücre genleri çevresel veya henüz aydınlanmamış bazı etkilerle hücresel onkogenlere (kanser yapıcı genlere) dönüşürler. Kanser hücreleri normal büyüme faktörlerinin etkisinden kurtulup kontrolsuz bir şekilde çoğalırlar.

Akciğer kanseri tüm dünyada erkeklerde en sık görülen kanserdir. Tüm kanserlerin %16`sı, tüm kanser ölümlerinin %28`i ( erkeklerde %35, kadınlarda %19 akciğer kanseri nedeniyledir.

Ülkemizde her yıl 35.000 kişinin tütün ile ilgili hastalıklardan öldüğü düşünülürse yaklaşık 15-20.000 kişi akciğer kanserinden ölmektedir. Ülkemizde akciğer kanseri erkeklerde en sık görülen kanserken kadınlarda meme ve genital bölge kanserlerinden sonra 3.sıradadır.

Akciğer kanserli hastalar; genellikle 60-70 yaşlarında sigara içen bir bireydir. %5 akciğer kanseri 40 yaş altında gelişir. Sigara içiminin artmasına bağlı olarak kadınlarda da yüzde giderek artmaktadır.


Akciğer kanserinin ekonomik yükü korkunç boyutlardadır. Hastalığa ait medikal harcamalar ve işgücü kaybı bu giderleri oluşturmaktadır. Geçen yıllarla birlikte tanı ve tedavi yöntemlerinin gelişmesiyle 5 yıllık yaşam şansı bir miktar artış göstermiştir.



Akciğer kanseri oluşumunda etkisi olan fiziksel ajanlar:

 

  1. SİGARA
  2. Yanma sonucu ortaya çıkan maddeler, fırınlardan, ısıtıcılardan ve sigaradan yayılan karbonmonoksit (CO), aerosoller, uçucu organikler, sülfür ve nitrojen oksitler.
  3. inşaat materyali, mobilyalar ve kimyasal ürünler (formaldehit, asbest, böcek ilaçları)
  4. Binaların alnındaki topraktan çıkan gazlar (radon)
  5. Biyolojik süreç (akarlar, küfler)


Diyetin Etkisi:

A vitaminin akciğer kanseri gelişimini önleyici etkisi olduğu düşünülmektedir. Bu vitamini bol miktarda alanlarda akciğer kanseri gelişme riskinin %50 azaldığı bildirilmektedir. Sigara içen insanlarda A vitamini düzeyi azalmaktadır, onun için sigara içenlerin daha fazla Avitamini almaları gerekmektedir.

C vitamininin de olumlu etkisi olduğu düşünülmektedir. E vitaminiyle ilgili yeterli çalışma yoktur.


Diğer akciğer hastalıklarıyla akciğer kanseri ilişkisi:


Diffüz pulmoner fibrozis ve KOAH`ta akciğer kanseri riski artar.


Akciğer kanserinin belirtileri:


Bulgular tümörün yerleşim yerine göre değişir. En sık;

1.    Öksürük

2.    Göğüs ağrısı, nefes darlığı

3.    kan tükürme (hemoptizi)

4.    Hırıltılı solunum

5.    Sık tekrarlayan pnömoni

6.    Yutma güçlüğü

7.    Ses kısıklığı

8.    Vena kava süperior sendromu (yüzde dolgunluk, kızarma, baş ağrısı, nefes darlığı, öksürük)

9.    Şilotoraks (Göğüs kafesi içinde lenf sıvısı birikimi)

10. Ateş

11. Çarpıntı ve senkop (bayılma)

12. Kilo kaybı, halsizlik, iştahsızlık

Tümörün yayılımına ve oluşturduğu diğer sistem tutulumlarına göre de çeşitli bulgular oluşabilir:

1.    Omuz ve kol ağrısı

2.    Göz kapağında düşme, gözün içine çökmesi vb.


Nasıl tanı konur?

Tanıda hastanın bulguları, hikayesi, fizik muayenesi ve balgam incelenmesi önemlidir.

Akciğer röntgenogramı %70-80 doğru sonuç verir ve 5-6 mm. üzerindeki lezyonları tanımlayabilir. Bilgisayarlı tomografi de önemli ve duyarlı bir yöntemdir. Bazı sorunlu olgularda MR kullanılabilir. Ayrıca plevra mayi incelemesi, plevra biopsisi, bronkoskobi, transtorasik iğne aspirasyonu da tanı için kullanılır.


Tedavi:

Akciğer kanseri uygun dönemde yakalandığında tedavi edilebilir bir hastalıktır. Tümör tespit edildikten sonra evrelenir ve evresine göre tedavi yaklaşımı uygulanır. Kesin tedavi cerrahi olarak tümörün çıkarılmasıdır. Tümörün yayılımı, büyüklüğü ve lenf nodu yayılımına göre evrelenen tümör operasyona engel başka bir hastalık da yoksa cerrahi olarak çıkarılır.


Tümörün hücre tipine ve evresine göre sağkalım oranları değişmektedir. Her kanserde olduğu gibi erken teşhis çok önemlidir. 5 yıllık sağkalım oranları %15-%40 arasında değişmektedir. Ancak, cerrahi tedavinin uygulandığı erken evre (kanserin erken dönemde teşhis edildiği) hastalarda 5 yıllık yaşam şansı %70`lere çıkabilmektedir.



emrahsr53

emrahsr53 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> ChatCity ile ilgili her şey >Merak Edilenler >Merak edıyorum :)>
  28.Mar.2006 Sal 21:51:04
 yau kardeşlerr acaba bu siteyi bi fenerbahçeliler mi biliyo ya hiç beşiktaşlı yok mu? bu sitede?
<<1...4567891011121314 >>