fiogf49gjkf0d DOST BULMAK
Hani, diyorum da, insanın gerçekten mükemmel bir dostu olsa... "Onu", şöyle, içine sindire-sindire, kocaman bir sarılsa... Ne iyi olur değil mi? Dostunuz! dostunuz var mı? Kadın ya da erkek... Hiç fark etmez. Gerçek dostun cinsiyeti olmaz. Paylaştığınız birileri var mı? Var ise mesele yok.
Yok ise, gidin bulun hemen! Sırlarınızı paylaştığınız. Özlediğinizi açık yüreklilikle söylediğiniz. "Canım benim!.. dediğiniz... Telefonda bile saatlerce konuştuğunuz sıcacık biri... "O"nu görmediğinizde yüreğinizin "pıt-pıt" attığını hissettiğiniz,bir dostunuz var mı? Dert ortağı, sohbetlerinizi paylastığınız, yalnızlığınızı anlattığınız, sevincinizi hisseden biri... Yalnız kaldığınızı düşündüğünüzde, birilerine öfkelendiğinizde, sevdiklerinizi özlediğinizde, hayal kurduğunuzda yanınızda o var mı? Sizi hiç yalnız bırakmayan biri... Cesur, sempatik, azimli, kararlı, Arayan, soran, "Seni özlüyorum" diyen biri. Böyle bir canlı ile her şeyi konuşabilir, paylaşabilirsiniz. Yanıltmaz! Anlayışla karşılar herseyi... Hataları, günahlari-sevapları, her bir şeyi konuşabilirsiniz onunla... Hiç yalnız kalmazsınız nitekim... Böyle bir dost bulmak için fazla bir arayış içinde olmanıza gerek yoktur. O kendiliğinden çıka gelir zaten. (Elektrik olayı ..) Bir gün bir bakarsınız karşınızda... Bir de bakmışınız sımsıcak sohbetler, derin konular, sırlar,paylaşımlar... Kimseye söyleyemediğinizi, en yakınınıza anlatamadığınızı, geçmişteki izleri, geleceğe dairlerinizi, sadece ona anlatır olursunuz.
Kadın, erkek Bir dost bulun! Ama gerçek olsun. Aradığında işinizi değil, sizi soran... Kötü gününüzde ev sahibi, iyi gününüzde kiracınız olsun. Anlatsın, konuşsun, açık-seçik, korkmadan yaşasın. Güvensin! Cinsiyeti olmasın! Bir kartal kadar haşin, bir maymun kadar şaklaban, bir ceylan kadar narin olsun. Doğruları söylesin. Gercekçi olsun. Yanıltmasın, kandırmasın! İçten, sevecen, sempatik, sevdaları, özlemleri anlayabilen biri olsun. Anlasin! Ağzıyla degil, gözleriyle ve kalpten konuşsun. Yaşasın! Doya-doya yaşasın, doya-doya yaşatsın. Beyninden değil, yüreğinden versin. "Olsun varsın! Paylaşırım." desin. Bir dostunuz olsun. Sizi ve benliğinizdekileri paylaşsın... Dost olsun! Ama... Gerçek bir dost.
DOSTÇA KALIN.........
Alıntıdır CAN DÜNDAR |
fiogf49gjkf0d Geisha
Japonca’da “Gei” sanat veya gösteri, “sha” ise kişi anlamına gelir. Geisha’lar konukları çeşitli sanat gösterileri ile eğlendiren profesyonel konsomatrislerdir. Geisha kızları ve kadınları sıradan konsomatris veya hayat kadını değillerdir. Geisha geleneğinin atalarının 11. yüzyılda savaşçıları eğlendiren kadınlar olduğu varsayılmaktadır. Geisha olmak isteyen kızlar çok sıkı disiplinli bir eğitim ve çıraklıktan geçerek değişik birçok geleneksel Japon sanatlarını öğrenirler. Bu sanatlara örnek olarak şarkı söyleme, dans etme, müzik aletleri özellikle Shamisen çalma verilebilir. Fakat Geisha olabilmek için sadece bu kadarı da yeterli değildir. Geishaların aynı zamanda çok iyi sosyal becerileri olması gerekmektedir.
Bir Geisha’nın en büyük amacı konuklarını rahatlatmak olduğundan (lütfen buradaki rahatlatmak sözünü fiziksel rahatlatmak ile karıştırmayınız), konuklarının işleri, hobileri, ilgi alanları kısaca neredeyse hemen hemen her konuda bilgi sahibi olmaları gerekmektedir. Hatta günümüzde yabancı konukları eğlendirmek amacı ile İngilizce öğrenen veya bilgisayar kurslarına giden Geishalara rastlayabilirsiniz.
Geisha’lar Kimono giyerler ve yüzlerine solgun bir makyaj yaparlar. Bu makyajın geleneksel amacı konuğuna karşı duygularını gizlemektir.
Geisha Evleri (o-chaya)
Birçok Geisha kız ve kadının toplandıkları semtlere hana-machi (çiçek şehri) adı verilir. O-chaya (Çay evi) normal çay evlerinden farklıdır. Genelde geleneksel Japon ahşap evlerinden oluşurlar ve içerlerinde her konuk veya konuklar için geleneksel tahta kapılı ve yerleri tatami kaplı odalar veya geleneksel Japon stili bahçeler bulunur. Maiko (genç Geisha kız) yetiştiren o-chaya’lar da bulunmaktadır. Bunlara okiya denilir. Son zamanlarda bu zor koşullar gerektiren eğitime dayanabilen kızlar az olduğundan gerçek Geishalar gitgide azalmaktadır. Geisha olmaya karar veren kız genelde o-chaya’ya bir tanıdık aracılığı ile tanıştırılır. O-chaya’ baş kadını (okami) kız ve ailesi ile bir görüşme yapar ve eğitimin nasıl olacağını anlatır.
Eğer okami kızı kabul ederse ve kızda ortaokulu bitirmiş ise hemen eğitimine ve çıraklığına başlar. Bir kere eğitime başladıktan sonra kız evi yaklaşık beş altı sene terk edemez. Yaklaşık altı ay sonra kız Maiko olur ve diğer Geishalara eşlik ederek müşterilere nasıl davranılacağını ve bu mesleğin inceliklerini öğrenir. Genellikle Maiko yirmi yaşına geldiğinde Geisha mesleğine devam edip etmeyeceğine karar verir. Eğer devam etmeye karar verirse erigae (yaka değiştirme) denilen tören düzenlenir.
|
fiogf49gjkf0d HAYAT
Hayat Çetele Tutmak Değildir.. Seni Kaç Kişinin Aradığı, Kaç Kişiyle Çıktığın, Çıkıyor Olduğun Veya Çkacağın Demekde Değildir.. Kimi Öptüğün, Hangi Sporu Yaptığın Veya Kimlerin Seni Sevgiğide Değildir.. Hayat Ayakkabıların, Saçın, Derinin Rengi, Nerde Yaşadığın Veya Hangi Okula Gittiğinde Değildir.. Aslında Hayat, Notlar, Para, Giysiler, Girmeyi ßaşardığın Yada ßaşaramadığın Okullarda Değildir.. Hayat Çok Arkadaş Sahibi Olmak Yada Yalnız Olmak, Kabul Görmek Yada Görmemekde Değildir..
Hayat Kimi Sevdiğin Yada İncittiğindir.. Kendin İçin Neler Hissettiğindir.. Güven, Mutluluk Ve Şefkattir.. Arkadaşlarına Destek Olmak Ve Nefretin Yerine Sevgiyi Korumaktır.. Hayat Kıskançlığı Yenmek, Önemsemeyi Öğrenmek Ve Güven Geliştirmektir.. Neler Söylediğin Ve Ne Demek İstediğindir.. İnsanların Sahip Olduklarını Değil, Kendilerini Olduğu Gibi Görmektir.. Herşeyden Önemlisi, Hayatını ßaşkalarının Hayatını Olumlu Yönde £tkilemek İçin Kullanmayı Seçmektir.. İşte Hayat ßu Seçimlerden İbarettir..
Alıntıdır Pier NORTEİM |