ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
gelibolulu> Forum Başlıkları | | gelibolulutarafından açılmış Toplam 12 Forum Başlığı var
|
|
gelibolulu
Mesaj
Gönder Forum
Mesajlari
| | CC-Forum> İlanlar Duyurular >Satıyorum >ares de satlık char 69 lvl 10.Oca.2007 Çar 20:18:24 | | aresde satılık 69 lvl char ım var mage itemli ve itemsiz her türlü fiyat ı öğrenmek için görüşebiliriz buradan teşekkürler.. | |
gelibolulu
Mesaj
Gönder Forum
Mesajlari
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE! 9.Şub.2008 Cmt 23:00:27 | | fiogf49gjkf0d Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyada eşi? En kesif orduların yükleniyor dördü beşi, -Tepeden yol bularak geçmek için Marmara ya- Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya. Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı! Nerde -gösterdiği vahşetle- "Bu bir Avrupalı!" Dedirir: Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi, Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
Eski Dünya, Yeni Dünya, bütün akvâm-ı beşer, Kaynıyor kum gibi... Mahşer mi, hakikat mahşer. Yedi iklimi cihânın duruyor karşısında, Ostralya yla beraber bakıyorsun: Kanada! Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk; Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk. Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ... Hani, tâ ûna da zuldür bu rezil istilâ! Ah, o yirminci asır yok mu, o mahhlûk-i asil, Ne kadar gözdesi mevcud ise, hakkıyle sefil, Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına; Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına. Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz... Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz. Sonra mel undaki tahribe müvekkel esbâb, Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.
Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı; Beriden zelzeleler kaldırıyor a mâkı; Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin; Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin. Yerin altında cehennem gibi binlerce lâğam, Atılan her lâğamın yaktığı yüzlerce adam. Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkâz-ı beşer... Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el ayak, Boşanır sırtlara, vâdilere, sağnak sağnak. Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller, Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller. Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere, Sürü halinde gezerken sayısız tayyâre. Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler... Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler! Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından; Alınır kal a mı göğsündeki kat kat iman? Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm? Çünkü te sis-i İlâhî o metin istihkâm. Sarılır, indirilir mevki -i müstahkemler, Beşerin azmini tevkif edemez sun -i beşer; Bu göğüslerse Hudâ nın ebedî serhaddi; "O benim sun -i bedi im, onu çiğnetme" dedi. Âsım ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek: İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmeyecek. Şûhedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar... O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar... Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor! Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker! Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer. Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid i... Bedr in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi. Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? "Gömelim gel seni tarihe" desem, sığmazsın. Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb... Seni ancak ebediyyetler eder istiâb. "Bu, taşındır" diyerek Kâ be yi diksem başına; Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına; Sonra gök kubbeyi alsam da ridâ namıyle, Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle; Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan, Yedi kandilli Süreyyâ yı uzatsam oradan; Sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına; Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına, Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem; Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem; Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana... Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana.
Sen ki, son ehl-i salibin kırarak salvetini, Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin i, Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran... Sen ki, İslâm ı kuşatmış, boğuyorken hüsran, O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın; Sen ki, ruhunla beraber gezer ecrâmı adın; Sen ki, a sâra gömülsen taşacaksın... Heyhât! Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât... Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber, Sana âguşunu açmış duruyor Peygamber. | |
gelibolulu
Mesaj
Gönder Forum
Mesajlari
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Süleyman Efendi nin Matarası! 9.Şub.2008 Cmt 23:02:19 | | fiogf49gjkf0d Hiçbir şeyden çekmedi dünyada Nasırdan çektiği kadar; Hatta çirkin yaratıldığından bile O kadar müteessir değildi; Kundurası vurmadığı zamanlarda Anmazdı ama Allahın adını, Günahkar da sayılmazdı. Yazık oldu Süleyman Efendi ye
Mesele falan değildi öyle, To be or not to be kendisi için; Bir akşam uyudu; Uyanmayıverdi. Aldılar, götürdüler. Yıkandı, namazı kılındı, gömüldü. Duyarlarsa öldüğünü alacaklılar HAklarını helâl ederler elbet. Alacağına gelince... Alacağı yoktu zaten rahmetlinin.
Tüfeğini depoya koydular, Esvabını başkasına verdiler. Artık ne torbasında ekmek kırıntısı, Ne matarasında dudaklarının izi; Öyle bir rüzigar ki, Kendi gitti, İsmi bile kalmadı yadigâr. Yalnız şu beyit kaldı, Kahve ocağında, el yazısiyle: "Ölüm Allahın emri, Ayrılık olmasaydı."
| |
gelibolulu
Mesaj
Gönder Forum
Mesajlari
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >BENİ UNUTMA! 9.Şub.2008 Cmt 23:03:50 | | fiogf49gjkf0d
Bir gun gelirde unuturmus insan En sevdigi hatiralari bile Bari sen her gece yorgun sesiyle Saat on ikiyi vurdugu zaman Beni unutma Cunku ben her gece o saatlerde Seni yasar ve seni dusunurum Hayal icinde perisan yururum Sen de karanligin sustugu yerde Beni unutma O saatlerde serpilir gulusun Bir avuc su gibi icime, ey yar Senin de basinda o cilgin ruzgar Deli deli esiverirse bir gun Beni unutma Ben ayagimda carik, elimde asa Senin icin su yollara dusmusum Senelerce sonra sana donusum Bir mahser gunune de raslasa Beni unutma Hala duruyorsa yesil elbisen Onbir gun benim icin giy Saksidaki penbe karanfilde cig Ve bahcende yorgun bir kus gorursen Beni unutma Buyuk acilara tutustugum gun Cok uzaklarda da olsan yine gel Bu olurcesine sevdigine gel Ne olur Tanriya kavustugum gun Beni unutma |
Ümit Yaşar OĞUZCAN | | |
gelibolulu
Mesaj
Gönder Forum
Mesajlari
| | CC-Forum> Spor >Galatasaray >SAMİ YENDE FUTBOL VE GOL ŞOV 6 -3 9.Şub.2008 Cmt 23:14:23 | | fiogf49gjkf0d Galatasarayımız Kendi Sahasında Manisaspor u 6-3 gibi farklı bir skorla geçmeyi başarmıştır.... | |
gelibolulu
Mesaj
Gönder Forum
Mesajlari
| | CC-Forum> Spor >Galatasaray >YENİ ASLAN İDDİALI!.. 2.Ağu.2008 Cmt 16:58:38 | | fiogf49gjkf0d Galatasaray ın yeni transferi kaleci De Santis, Sarı Kırmızılı taraftara mesaj gönderdi ve iddialı açıklamalar yaptı.. İŞTE DETAYLAR!..
İtalyan file bekçisi, Sevilla’dan yedek beklemekten sıkıldığı için ayrıldığını söyledi, “Taraftarımız merak etmesin. Kesinlikle hazır durumdayım ve tüm gücümü Türkiye’nin en büyüğü olan kulübüm için harcayacağım” dedi
Almanya kampına bugün katılacak olan tecrübeli file bekçisi yeni takım arkadaşlarıyla tanışmak için sabırsızlandığını söyledi.
Cim-Bom’dan teklif aldığında büyük bir mutluluk duyduğunu vurgulayan Sanctis, Sevilla’da yedek beklemekten bıktığını ve hayatında yeni bir dönemin başladığını ifade etti. Başta Juventus olmak üzere, Udinese ve Sevilla gibi önemli kulüplerin kalesini koruduğuna dikkat çeken 31 yaşındaki deneyimli eldiven, Galatasaray’a 1 yıllık kiralanmasına rağmen uzun yıllar sarı-kırmızılı formayı giymeye hazır olduğunu belirtti.
Morgan de Sanctis, “Daha önce kaleyi başarıyla koruyan iki genç arkadaşıma saygı duyuyorum, ama Galatasaray’a kaleyi kapmak için geldim. Bu yıl takıma önemli transferler yapıldığını biliyorum. Hem ligde hem de Şampiyonlar Ligi’nde kendimi göstererek, elde edilecek başarılarda pay sahibi olmak istiyorum” dedi. Juventus forması giyerken Galatasaray’a rakip olduğunu hatırlatan İtalyan kaleci, Ali Sami Yen Stadı atmosferini iyi bildiğini ve taraftara hayran kaldığını kaydetti.
Bugün kampa katılıyor Sanctis, Galatasaray’ın Türkiye’nin en büyük ve Avrupa’da en çok tanınan kulübü olduğunu da vurgulayarak, “Bana göre Galatasaray taraftar sayısı ve Avrupa’da elde ettiği başarılarla Türkiye’nin en büyüğüdür. Fenerbahçe ve Beşiktaş’a da saygı duyuyorum, ancak Avrupa’da kime sorarsanız sorun Galatasaray’ı söylerler” diye konuştu. Galatasaraylı yöneticilerle Monaco’da buluştuktan sonra bugün Almanya kampına katılacak olan Sanctis, antrenman eksiği olmadığını da açıkladı. Başarılı file bekçisi, “Taraftarımız merak etmesin. Kesinlikle hazır durumdayım ve tüm gücümü bundan sonra Galatasaray’ın başarısı için harcayacağım. Ligde ve Şampiyonlar Ligi’nde çok başarılı bir sezon geçireceğimize inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Galatasaray’ın yeni transferi Sanctis, sarı-kırmızılı kulübü öve öve bitiremedi. İtalyan file bekçisi özellikle Ali Sami Yen Stadı’nın atmosferini çok iyi bildiğini ve taraftarın karşısına çıkmak için sabırsızlandığını sözlerine ekledi.
| |
gelibolulu
Mesaj
Gönder Forum
Mesajlari
| | CC-Forum> İlanlar Duyurular >Satıyorum >BALIK YAKALAYANLAR İÇİN EL YAPIMI SAHTELER... 13.Ara.2008 Cmt 22:00:17 | | fiogf49gjkf0d Kıyıdan At-Çek Yöntemi İle Levrek ve Lüfer Sahteleri.. Orjinal el yapımı... İlgilenen arkadaşlar benimle irtibata geçsin..
Fotoğrafları imagesack da sorun olduğu için koyamadım.. sorun düzelince koyucam... saygılarımla...
| |
gelibolulu
Mesaj
Gönder Forum
Mesajlari
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Tuzlu Kahve.... ! 7.Eyl.2009 Pzt 14:46:26 | | Kıza bir partide rastlamıştı.. Harika birşeydi. O Gün peşinde o kadar delikanlı vardı ki... Partinin sonunda kızı kahve içmeye davet etti. Kız parti boyu dikkatini çekmeyen oğlanın davetine şaşırdı ama tam bir kibarlık gösterisi yaparak kabul etti. Hemen köşedeki şirin kafeye oturdular. Delikanlı öyle heyecanlıydı ki, kalbinin çarpmasından konuşamıyordu. Onun bu hali kızın da huzurunu kaçırdı...
“Ben artık gideyim” demeye hazırlanırken, delikanlı birden garsonu çağırdı.
“Bana biraz Tuz getirir misiniz” dedi. “Kahveme koymak için.”
Yan masalardan bile şaşkın yüzler delikanlıya baktı. Kahveye tuz! Delikanlı kıpkırmızı oldu utançtan ama Tuzu kahvesine döktü ve içmeye başladı.
Kız, merakla “Garip bir ağız tadınız var.” dedi.. Delikanlı anlattı: “Çocukken deniz kenarında yaşardık. Hep deniz kenarında ve denizde oynardım. Denizin Tuzlu Suyunun tadı ağzımdan hiç eksilmedi. Bu tatla büyüdüm ben. Bu tadı çok sevdim. Kahveme tuz koymam bundan. Ne zaman o tuzlu tadı dilimde hissetsem, çocukluğumu, deniz kenarındaki evimizi ve mutlu ailemi hatırlıyorum... Annemle babam hala o deniz kenarında oturuyorlar. Onları ve evimi öyle özlüyorum ki...”
Bunları söylerken gözleri nemlenmişti delikanlının... Kız dinlediklerinden çok duygulanmıştı. İçini bu kadar samimi döken, evini, Ailesini bu kadar özleyen bir adam, evi, Aileyi seven biri olmalıydı. Evini düşünen, evini arayan, evini sakınan biri... Ev duyusu olan biri... Kız da konuşmaya başladı. Onun da evi uzaklardaydı. Çocukluğu gibi...
O da ailesini anlattı. Çok şirin bir sohbet olmuştu... Tatlı ve sıcak. Ve de bu sohbet öykümüzün harikulade güzel başlangıcı olmuştu tabii... Buluşmaya devam ettiler ve her güzel öyküde olduğu gibi, prenses, prensle evlendi. Ve de sonuna kadar çok mutlu yaşadılar. Prenses ne zaman kahve yapsa prensine içine bir kaşık tuz koydu, hayat boyu... Onun böyle sevdiğini biliyordu çünkü...
40 yıl sonra, adam dünyaya veda etti. “Ölümümden sonra aç” diye bir mektup bırakmıştı sevgili karısına. Şöyle diyordu, satırlarında: “Sevgilim, bir tanem. Lütfen beni affet. Bütün hayatımızı bir yalan üzerine kurduğum için beni affet. Sana hayatımda bir tek kere yalan söyledim.. Tuzlu kahvede.
İlk buluştuğumuz Günü hatırlıyor musun? Öyle heyecanlı ve gergindim ki, şeker diyecekken ‘Tuz’ çıktı ağzımdan. Sen ve herkes bana bakarken, değiştirmeye o kadar utandım ki, yalanla devam ettim. Bu yalanın bizim ilişkimizin temeli olacağı hiç aklıma gelmemişti. Sana gerçeği anlatmayı defalarca düşündüm. Ama her defasında korkudan vazgeçtim. Şimdi ölüyorum ve artık korkmam için hiçbir sebep yok...
İşte gerçek: Ben tuzlu kahve sevmem! O garip ve rezil bir tat. Ama seni tanıdığım andan itibaren bu rezil kahveyi içtim. Hem de zerre pişmanlık duymadan. Seninle olmak hayatımın en büyük mutluluğu idi ve ben bu mutluluğu tuzlu kahveye borçluydum. Dünyaya bir daha gelsem, herşeyi yeniden yaşamak, seni yeniden tanımak ve bütün hayatımı yeniden seninle geçirmek isterim, ikinci bir hayat boyu daha tuzlu kahve içmek zorunda kalsam da...”
Yaşlı kadının gözyaşları mektubu sırılsıklam ıslattı. Lafı açıldığında birgün biri, kadına “Tuzlu kahve nasıl bir şey?” diye soracak oldu..
Gözleri nemlendi kadının... Çok tatlı!.. dedi... | |
gelibolulu
Mesaj
Gönder Forum
Mesajlari
| | CC-Forum> İlanlar Duyurular >Satıyorum >SAHİBİNDEN SATILIK TEKNE! 24.Eyl.2009 Per 15:39:43 | | arkadaşlar 5.85 ahşap kamaralı teknem var satılık bütün kağıtları ve belgeleri aynı zamanda ekipmanları tam hasarsız bakımlı temiz bir tekne üstünde kama motor var ilgilenen arkadaşlar. bana özel atsın.... ya da konu nun altına yazsınlar....
tekne boyu: 5.85m
tekne nin üstündeki motor markası: KA-MA
tekne belge ve kağıtları: TAM
tekne de bulunması gereken ekipmanlar: TAM
Fiyatı: 4000 (pazarlık payı vardır veya fiber tekne ile takasa girilir)
arkadaşlar resimleri en kısa zamanda koyucam....
| |
gelibolulu
Mesaj
Gönder Forum
Mesajlari
| | CC-Forum> ChatCity ile ilgili her şey >ChatCity Dedikoduları >blueth (EBRUM) Doğum Günün Kutlu olsun... Canımm....! 23.May.2010 Pzr 01:36:39 | | Hayatımın Anlamı Herşeyimm Canımmm Doğum Günün kutlu Olsun..... BİTANEM............ İyiki varsın............
SENİ SEVİYORUM BİRTANEM | |
| |