|
NurPerii
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 10.Oca.2007 Çar 19:48:31 Bush ve Şöförü |
|
George W. Bush şoförüyle bir kır gezisine çıkar. Arabayla giderken bir tavuğu ezerler. Meseleyi tavuğun sahibi olan çiftçiye kim anlatacak diye düşünürken Bush âlicenap bir tavırla şoförüne şöyle der:
"Bana bırak. Ben Dünya nın en güçlü adamıyım. Çiftçi bana muhakkak anlayış gösterecektir." Bush çiftçinin evine girer ve bir dakika sonra da nefes nefese koşarak geri döner. Göz morarmış, surat dagılmış haldedir. Şoförüne "Çabuk toz olalım burdan!" der.
Aksilik bu ya, arabayla daha 20 metre gitmeden bu defa da orada gezen bir domuzu ezerler. Bush korkulu gözlerle şoförüne bakar ve "Şimdi adama gidip söyleme sırası sende!" der.
Şoför çiftliğe gider. Bush da arabada bekler. 10 dakika, 20 dakika 30 dakika derken....Şoför bir saat sonra sarkı söyleyerek, gülerek, cepleri para dolu ve kolunda irice bir meyve sepeti ile geri gelir.
Bush şaşkın bir halde sorar: "Çiftçiye ne dedin ki bu kadar ikrama boğdu seni?" "Valla ben de anlamadım" der Şoför. "Ben ona sadece şöyle dedim: Iyi günler. Ben George Bush un şoförüyüm. Domuz öldü! |
|
Harwest
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 11.Oca.2007 Per 18:53:39 |
|
süperdi nurperi domuzun sahibi bush un öldüğünü sanmış çok komikti.inşallah gerçeğide olur |
|
Harwest
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 11.Oca.2007 Per 19:00:08 |
|
|
|
Harwest
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 11.Oca.2007 Per 19:10:39 |
|
Çiftçi tavukları için hiç yorulmayan bir horoz almaya pazara gider.Pazarcı istediğiniz herşeyi bu horoz yapar diye azgın mı azgın bir horoz satar.
Adam çiftliğe döner,horozu kümese koyar koymaz tüyler uçuşur,gıdaklamalar başlar.Çiftçi çokkkkkk memnundur. Ama horoz çok azgındır,adam endişelenmeye başlar horoz iki günde ölecek diye.Horozu tutmaya çalışır,başaramaz. Neyse der,eve döner. Ertesi gün bir bakar ki horozun ayaklar havada,dil dışarda yatıyor ve hatta tepesinde bir akbaba uçuşuyor. Çiftçi kendi kendine eh işte geberdi diye söylenir.
Horoz bir gözünü hafifçe aralayarak çiftçiye yarım ağızla kısık bir sesle homurdanır; git lan git!! kaçıracan şimdi akbabayı |
|
Harwest
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 11.Oca.2007 Per 19:19:15 |
|
Bir Kaza Kasabanın oduncusu papazın evine odun götürmüş.Odunları kömürlüğe boşaltırken, nasıl olduysa olmuş,bir tanesi gitmiş alt kattaki pencerenin camını kırmış.Oduncu çok telaşlanmış ve özür dilemek için papazı aramış ama bulamamış.Aynı telaş içerisinde evine dönmüş ve kapıda kiliseye derse giden oğluyla karşılaşmış.Çekmiş oğlunu kenara olanları anlatmış ve -"Bak oğlum papaz efendi sorarsa babam boşaltırken bir kaza olmuş ve çok özür diliyor dersin" demiş.Çocuk da telaşlanmış ama yapacak bir şey yok kilisenin yolunu tutmuş.Papaz o gün yaratılış hakkında konuşuyormuş.Ve oduncunun oğluna -"Söyle bakalım sen dünyaya nasıl geldin?" diye sormuş.Oduncunun oğlu da kekeleyerek:
-"Babam çok özür diliyor, boşaltırken bir kaza olmuş!"
|
|
Harwest
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 11.Oca.2007 Per 19:25:15 |
|
Ders çalışan çocuk, ıslık çalarak ortalarda gezinen babasına sorar: -"Afrika ne taraftadır baba?" Baba, çok bilgili bir edayla cevap verir: -"Fazla uzakta olmamalı.." -"Nereden biliyorsun?"
-"Bizim şirkette bir zenci var, her gün işe bisikletle gidip geliyor da!"
|
|
fulya81
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 11.Oca.2007 Per 19:26:53 |
|
SÜPERSİN HARWESTTTT
!
we nur peri... Bayağı bayağı olmuş işte... Daha yenisin öğrenirsin. |
|
NurPerii
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 11.Oca.2007 Per 19:30:51 |
|
KOLGenç avukat, hirsizlikla suçlanan müvekkilini hapis cezasindan ancak, yaratici bir savunma yaparak kurtarabilecegini biliyordu. Bu nedenle savunmasini, sözcüklere "dans ettirerek" yapmaya basladi.
· "Müvekkilim, arabanin camindan içeri yalnizca kolunu sokup çantayi almistir" dedi ve yargicin hukuka olan saygisini hedefleyerek sürdürdü konusmasini: "Siz de takdir edersiniz ki, müvekkilimin kolu, müvekkilimin bizzat kendisi degildir" dedi ve görüsünü söyle sürdürdü: "Yalnizca bir kol tarafindan islenen bir suç için, kisinin suçsuz öteki kolunu, bacaklarini ve bedeninin suçsuz tüm organlarini da cezalandirmis oluyorsunuz. Bu kararinizla, suçsuz organlari da hiç de hak etmedikleri bir cezaya çarptiriyorsunuz. " Genç avukat bu görüsünü açikladiktan sonra yargica sordu: "Bu davranisinizi, kisi hukukuna olan sayginizla nasil bagdastirabileceginizi açiklayabilir misiniz?" Yargiç, genç avukatin bu sözleri üzerine gülümsedi :
· "Peki, o zaman ben de kararimi ayni mantik dogrultusunda veriyorum ve müvekkilinizin, suçlu kolunu bir yil hapse mahkum ediyorum" dedi. Sonra da kararini, gülümseyerek tamamladi : "Müvekkiliniz isterse, hapsedilen koluna eslik edebilir."
Yargicin bu kararindan sonra gülme sirasi, yargilanmakta olan hirsiza gelmisti. Genç avukatinin yardimiyla takma kolunu çikartti, yargica teslim etti ve öteki kolunu avukatinin koluna sokarak mahkeme salonundan ayrildi |
|
NurPerii
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 11.Oca.2007 Per 19:31:48 |
|
·fulya81· :
SÜPERSİN HARWESTTTT
!
we nur peri... Bayağı bayağı olmuş işte... Daha yenisin öğrenirsin.
|
|
|
eyvallah fulya 39 .fırındayım |
|
Editor01
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 11.Oca.2007 Per 20:01:37 |
|
İdris bir gün iş icabı İngiltereye gitmek zorunda kalmış.işlerini bir günde bitiremediği için mecburen bi otelde kalmak zorunda kalmış.resepsiyon görevlisine gider ve bi oda ister, idrisi gören görevli bi ilgi alaka ile tabi tabi buyrun efendim şöyle buyrun diyerek güzel bi odaya yerleştir. İdris tam uyumak üzere iken kapı çalınır bide bakar ki ne görsün çok güzel bi bayan idrisin odasına girer ve sabaha kadar kalırlar .sabah olduğunda idris otelden ayrılmak için resepsiyona gelir borcum ne kadar diye sorar aldığı cewap ilginçtir.
_ne borcu beyefendi alın şu 10 000 doları ikramımız olsun.
idris şaşırır ama bişey demez parayı alır çıkar.türkiyeye döner memlekete gittiğinde yolda dursun ile karşılaşır olayı anlatır.dursunda aynı otele gider ama dursuna verilen oda idrisin odasından daha büyük ve güzeldir. yine tam dursun uyumak üzere iken kapı çalınır ve odaya iki tane bayan gelir.dursun ile birlikte sabahlarlar. sabah olup hesabı ödemek için resepsiyona gelen dursun borcumuz ne kadar diye sorar görevli _ne borcu beyefendi alın şu 20 000 doları harçlık yapın der.dursunda şaşırır ama parayı alır memleketin yolunu tutar.yolda bizim tTEMEL ile karşılaşır olayı anlatır temelde biner uçağaaaa doooğğruuuuu İNGİLTERE VE AYNI OTELE GİDER .Temeli gören görevli yerinden çıkarak kapıda karşılar.hoş geldiniz beyefendi sefalar getirdiniz diyerek kral dairesine götürür temeli.ikramlar o biçim temel memnun gece yarısı olduğunda odaya 3 tane bayan girer ve Temelle sabaha kadar .kalırlar.sabah olur temel hesabı ödemek için resepsiyon memurunun yanına yaklaşır _Borcumuz ne kadar diye sorar.
_ne borcu beyefendi olurmu öyle şey der memur.
_alın şu 100 000 doları güle güle harcayın der.
Temel şaşırır ve sorar
_Ula uşağum idris geldi 1 kişi ve 10 000 dolar aldı
_Dursun geldi 2 kişi ve 20 000 dolar aldı
_Peki ben geldim 3 kişi geldi ve 100 000 dolar verdiniz neden ? der.
memur cevap verir.
_beyefendi onları kasete aldık.
_Sizi tüm dünya canlı yayından izledi .der. |
|