ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
|
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Ağu.2008 Cmt 19:11:00 |
| fiogf49gjkf0d
Yaşandığından farklıdır, keyif içinde saklıdır.. O her zaman gülen yüzü, bazen hüzünlü bi şarkıdır..
"Göründüğünden de güzelsin, niye dışımda gezersin.. İçimdeki sensizliği sen başlatır sen bitirirsin.."
"Karşımda geç kalmış yıllar, arkamda bir çok aşkım var.. Rastgeldiğim tüm insanlar seni bana anlatırlar.."
"Küçük sitemler ettin bazen.. Bazen kelimelerle af diledim senden.. O kadar memnunum ki bana gelmelerinden.."
"Belki hiç belli etmem ama Dünyanın en mutlu erkeğiyim ben Yanındayken.. "
__________________ | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Ağu.2008 Cmt 19:13:23 |
| fiogf49gjkf0d | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Ağu.2008 Cmt 19:15:54 |
| fiogf49gjkf0d Her solukta ciğerimi yakıyor sensizlik. Issız, tanıdık bir karanlıkta sıkışıp kaldım, kurtar beni. Acımasız günler dolanırken boğazıma, bana kaldı suskun hüzünler. Gecenin gölgesinde kamaşırken içim soğuk güz nefeslerini attım dudaklarımdan. Rüzgarına sokulurken usulca, daha da derine saplandın yar. Çift kapılı bir yalnızlıkken yaşanan, kapalı pencerelerden sızdı aydınlığın. Ateş bastı her yanımı. Gözlerimi diktim yıldızlara, söktüm korkularını yüreğinden. Yoklukta yankılanırken sesim, hüzün gözlerim sana emanet. Hayatın özünü usulca bıraktım kirpiklerinin arasına, aydınlığın olsun yar.
Aşkın zehirinde Dalga dalga güz düm Lakin, Hüzünler, Beni bıraktılar…
Umutlar,
Kal dediler öz üme.
Tabii kalırım dedim
Toprağa verdim gitmeleri
Gözüm değdiğinde gözüne…
Yüreğim yeniden çarpmaya başladı. Karartılar dolaşırken içimde, sevdalı bir yağmur büyüdü gözlerimde. Rüzgarda savrulan, kurumuş yaprakların sesi geldi bahçeden. Damlalar okşuyordu güzelliklerini. Eteğimdeki çiçekler, açtı avuçlarında. Hüzünleri yatırdım sonbahara, seni beklemeyi öğrendim yar.
Hadi kalk dedi yapraklar. Elimi uzattım beyaz gecelere Kanadı düş kırıntıları Cümleler sabırla kuruldu Yağmur birikti soru işaretlerinde Kımıltısız durdu sular dipsiz kuyularda Hayatın tam ortasında Sevda fısıldadı kulağıma Hükümsüz gelişleri giyindim
Hep o şarkıdan ötürü sevdim bahçendeki sardunyaları. O bahar, o son sardunyalar ah yar… Ah… Az çekmedim kahrını sevdanın. Damla damla biriktiğim düşlerim kırıldı, örselendim acıların alazında.
Dönüp dolaştı gece gurbet vapuruyla,
Eskimiş bir iskele gibi yanaştı yıldızlara
O güzel ellerinde ölümüm duruyordu
Uyuyordu nehirlerin yatakları
Öksürdü gece kesik cümlelerde Yıldızlar şahitti Gün uyandı yüreğimin kudretiyle.
Işıklar çağırdı söylenmemiş sözlerimi. Çizgilerle güzelleşti yüzüm yıllar geçtikçe. Gölgelere değmeden gezindik. Kesik bir türkünün kanamalarında dinlendik. Bir elimde heyecanlar, diğeriyle eyvallah ımı koyuyorum sol yanıma. Heyecanımın elinden tutarken sen, bahçedeki sararmış yapraklar sevda dansına durdu. Bu hazan sarısı ne güzelmiş meğer, istemem bundan gayrı mavileri, gecenin kör karanlıklarını istemem yar. Denizlerin ardında bizi bekler ıssız adalar
Yokluğun içinde üşüyerek yürüsen
de ısınma başka ellerde. Kaldır yakalarını, bırak bembeyaz nefesini, hafiften gözlerini kapat ve kanayan ellerini satırlarıma uzat. Her liman birbirine benzese de yarenlik et martılara. Rüzgarla söyleş özlemin en koyu deminde. Sevdanın gece nöbetine yazıl gönüllü. Gözlerimin ışıklı kahvesinde sabahla. Gözlerim yüzünden umutlara sarıl. Sol cebindeki resmime soluk ol, yolunu kesse de karanlık pusular bir şarkı tut alevler içinde. Adı yitik sensizlikler içinde kalsam da öksüz bırakma öykülerimi. Bana kendini göster felaketim başlamadan. Ay büyüse de kanayan dudaklarımın alevine dokun, bu ürkütücü sessizliği topla gecelerimden. Yüreğime süzülen alacakaranlıklardan kurtar beni yar
Yıldızlar gibi uzan hüzün karası geceme,
Güneş gibi ak içime sevda gözlüm
Yırt karanlıklarımı, kanat eremediklerimi
Kader ol dolan saçlarıma
Kent uyurken yüklen tüm suçları Dökül gül yapraklarıma çiğ çiğ Gözlerimin ışıklı kahvesinde sabahla… | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Ağu.2008 Cmt 19:17:44 |
| fiogf49gjkf0d Seni Çok Seviyorum... Bir varmış bir yokmuş diye başlayan masallar gibiydi aşkımız. Hem vardık, hem yoktuk birbirimiz için... Sen Kaf dağının ulaşılması imkansız prensi, ben de kendi dünyasında bir külkedisi... Masallar hep mutlu biter değil mi ?... Kimse bilmese de biz biliyoruz,masallardaki gibi bitmeyecek. Hiç kavuşamayacağımızı biliyoruz ama mutluyuz yinede.... Gerçekten daha gerçeğiz....
Şunu unutma ! Son nefesimde adını anarken sevdanı da götüreceğim sonsuzluğa!
Aşk bazen bir düş yarası çok tanıdık bildik bir hüzün... Ben sana seni ne çok sevdiğimi hiç söyleyemedim ki... Söyleyemediğim ne sözler biriktirdim içimde... SENİ SEVİYORUM diye haykırsam sesimi duyar mısın? Duysan ne değişecek ki....
Ayı, güneşi ve yıldızları kendi dünyama transfer etmek gibi İmkansız bir aşk işte... Her akşam hasretin yağmur olup gözlerimden akıyor, şimşek olup yüreğimde çakıyor ama sen bilmiyorsun.. Temmuz sıcağında kar yağması gibi bir şey bu sevdayı yaşamak. Sevgimize sadece yüreklerimiz şahit... Ben yaşadıkça sen de yaşayacaksın... Sensiz nefes almakta zorlanıyorum...
Yokluğun sanki ölüm gibi soğuk...Şu kısacık ayrılık bile içimi kararttı. Sanki yüreğim karlarla belendi, buz tuttu, üşüyorum sensiz... Seni öyle özlüyorum ki...Ya sen? ... Sen de yüreğinde taşıyor musun beni?....Özlüyor musun?
Ayağıma takılacak tüm taşları, yoluma kendim döşüyorum! Canımın acıması pahasına sensizliğe hüküm giymek istemiyorum. Yarınlara ektiğimiz umutlar,er geç açarmı bitanem? Hayatımın tek gerçeği ve güzel yanısın.
Seni kaybetmek istemiyorum. Öksüz düşlerimi avuçlarıma bırakma... SENİ ÇOK SEVİYORUM... | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Ağu.2008 Cmt 19:24:24 |
| fiogf49gjkf0d
Küçük bir çocugun en sevdigi çizgi kahramani oynarken ekranda, uykuya ha kapandi ha kapanacak göz kapaklarina direndigi gibi direndim ben bu sevdaya..
Gözlerimi yummak, Bitirmek kolaydi oysa.. Hersey biter di ya zamanla..
O çocuk çok direndi kapanmasin diye gözleri.. yenik düsüp kapandilar.. Çocugun yorgunluguna yenik düstüler.. Bizim sevda dedigimiz ise...(!) .. sevda miydi o da meçhul ya.. Sana yenik düstü..!
Ertesi gün arkadaslarina anlatacagi birseyi yoktu artik minicigin .. ekranlarda devlesen o ölümsüz kahramanini kaçirmisti ya.. hani o uykuya yenik düsmüstü de annesi kiyip uyandiramamisti... Bir de öpüp yanaklarindan, üzerini örtmüstü..
Sende benim yitirdigim bir kahramansin.. ama anladim ki, sadece bir çizgi film kahramani..! Belki yarinlara tasiyacak pek bir sey yok bizden.. ve hiç bir zaman olmadi
ama yinede.. simdilerde;
Göz kapaklarimda asili kalansin...
Göz kapaklarimda asili kaldin, sevdam.. | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Ağu.2008 Cmt 19:30:46 |
| fiogf49gjkf0d
Yazık şu geçen zamana yazık Yalanmıydı bizmi aldandık
Yazık şu gençliğimize yazık Nasıl böyle erken yıprandık
Böylemi sona erecekti Böyle parça parçamı olacaktık
Bu kadar yalanmı yaşandı herşey
Hem sana hem bana yazık
Ne olursun yalan de Bu bir rüya sadece Ne olursun konuşma Sana ihtiyacım var dinle
İkimizede yazık Gençliğimize yazık Bu kadar yalanmı yaşandı herşey söyle | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Ağu.2008 Cmt 19:34:15 |
| fiogf49gjkf0d SEVMEYE ENGEL DEĞİL MESAFELER
Günün birinde birisi, karşınıza geçip Mesafeler aşkı öldürür derse buna şiddetle karşı çıkın. Çünkü aşk, dil, din, ırk ve kilometre tanımaz... Ayrı şehirlerde, hatta başka ülkelerde de olsanız bile, seviyorsanız bunun bir engel olmadığını anlarsınız.
Bazen aynı anda telefonlara sarılırsınız, bazen de eş zamanlı mesajlar çekersiniz sevdiğinize. Bu özel anlara şaşırırsınız ama inanırsınız.
Bunun tek açıklaması seviyorsunuzdur, seviyordur... Her zamankinden daha fazla hasret anlamı yüklenmiş şarkıları
dinlemeye başlarsınız, özlem dolu şiirler okumaya iter sevginiz sizi.
Hiç umulmadık anlarda gözleriniz dolabilir, ağlamak istersiniz... Yaşamdaki her güzelliği uzaktaki sevgilinize adamaya başlarsınız. Artık yağan yağmur daha farklı hislere götürür sizi. Gördüğünüz gökkuşağının doğu ile batıyı renkleriyle birbirine bağlaması da uzaklardaki sevdanızı hatırlatır usul usul... Bazı zamanlar içinize bir ateş düşer...
Sevdiğinizle özlem denizinde yüzerken, ona dokunmak, yüzüne doya doya bakmak istersiniz. İlk uçakla ya da ilk otobüsle karşısına çıkarsınız. Elinizdeki çiçekleri ona verdiğiniz an, onun gözündeki mutluluğu görüp aşkın en kutsal ödülünü alırsınız Her görüşme yürekleri daha da büyütür ve kocaman harflerle aşk ı gönül defterinize yazarsınız.
Ancak akrep ile yelkovanın yarışı devam eder ve saatlerin her zamankinden daha çabuk tükendiğine şahit olursunuz sevdiğinizin yanında.
Dönüş yolculuğunda bir sonraki buluşmanın hayalleri sizi sararken yolların ve dağların sevginize şahit olmasından memnuniyet duyarsınız. İşte uzaklarda aşkı böyle benzer tekrarlarla yaşarsınız, ayrı şehirlerin inadına... Ve biri günün birinde karşınıza geçip size Mesafeler aşkı öldürür derse buna şiddetle karşı çıkarsınız! Çünkü aşkın dil, din, ırk ve kilometre tanımadığını
Herkese en iyi siz anlatırsınız...
| |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Ağu.2008 Cmt 19:36:44 |
| fiogf49gjkf0d
Düşlerde sevdim seni, söyleyemedim.. Sessiz öptüm nefesini, söyleyemedim
Ben seni,hep senin bilmediğin zamanlarda, senin bilmediğin mekanlarda sevdim..Bunu sana hiç bir zaman söyleyemedim.. Anlatabilecek kelime bulacağımı hiç sanmadım.. Düşlerimdeydin hep.. Öyle büyüktü ki varlığın beni aştı ama sana ulaşmadı.. Ben seni, hep uzak sevdim, uzak öptüm..Sessiz, sakin, sen rahatsız olma, ürkme diye, benden kaçma diye usulca öptüm.. Her nefesim senindi.. Çünkü ben, sen nefes alıp verdikçe vardım.. Ama sana nesesimi, ne nefesimi duyuramadım.. Çığlık oldu sevgim, çarptı herkese..Bir sana teğet geçti.. Öğrenemedin..Söyleyemedim
Sana ben şiirler, sözler büyüttüm, Sana ben baharlar, yazlar büyüttüm, Sana ben hummalı gizler büyüttüm, Söyleyemedim..
Her kalemin ucuna düşen harf sendin.. Her dilimin ucuna gelen kelime sendin.. Ben her yazdığım kelimede seni büyüttüm, ben her kurduğum cümlede seni büyüttüm.. Sen bilmedin, ben söyleyemedim.. Bahar sen varsan gelirdi, yaz sen varsan güzeldi.. Her gelişin bahar,her dokunuşun yazdı bana.. Ben her bahar hüzün kaplar, her yaz yaşlar akıtırdım yokluğunda... Ben her baharı sen diye bekledim, ben her yazısen diyegeçirdim.. Bütün güzelliklerini sana büyüttüm.. Sen bilmedin,ben söyleyemedim..
En ateşlisi sanaydı aşkın.. En güzeli, belkide enbüyüğü sanaydı..Gizli gizli yanardı yüreğimde.. Aşkım büyüktü, ateşi büyüktü, giz ihepsinden büyüktü.. Gösteremedim.. Nasıl beni yakıp,erittiğini bilemedin.. Oysa sen buz gibiydin.. Yine de gelmedin.. Nasıl bir yürek büyüttüm sana gizli gizli.. Sen bilmedin, ben söyleyemedim
Şarkılar yazdım sana, okuyamadım.. Hep yanımdaydın oysa, dokunamadım..
Sana ben hayaller, düşler büyüttüm, Sana ben gözümde yaşlar büyüttüm, Sana ben hummalı aşklar büyüttüm, Söyleyemedim..
| |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Ağu.2008 Cmt 19:37:51 |
| fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d
"çünkü susmaktır aşk"
Kar topluyor kırdığımız aynalarda halâ saklı sûreti aşkın. Aşkın çocukları, atalarının kovulduğu diyarlara peşlerine taktıkları bulut uğultusu ve peşlerine takılan karanlık yüzlü hafiyelerle dönüyorlar bir gece vakti; ahali şaşırıyor. Birazdan kar yağacak çünkü, bunu biliyor rüyâlarını unutmayan çocuklar. Unutmuyor ve soruyorlar çarşılarda, banka kuyruklarında, kampüslerde biriken kalabalığa: "Siz de masmavi ağladınız mı hiç rüyânızda? "Soruyor ve sonra ağlıyor aşkın çocukları; zira maviyi hatırlayan çıkmıyor aralarından, ağlamanın ne demek olduğunu da. Aynalara bakmayı ne çok ertelediniz, diyor çocuklar ve aynaların ardında boy veren şiir ağaçlarıyla dilsiz dudaksız konuşmayı. Oysa aynalar bu şehirde hepten kırık.
-Kırmadık mı aynaları? -Siz hâyâl görüyorsunuz, diyor ahali, biz ayna bilmeyiz ve sevmeyiz soru soranları. Gelenler yürüyor şehrin dışına, bu gün, diyorlar, bu gün Aşk ın sene-i devriyesi olmalı.
Birazdan kar yağacak, kar topluyor kelimeler. Yollar çaprazlandığında patikalara çıkan, sular kabardığında kıyıya inen aşkın görkemli terekesine göz dikenler, yağmalayacak ne bir altın para ne de bir atlas göynek bulabiliyorlar.
O ki, yalnız kızıl bir küheylanın terli soluyuşunu miras bırakıyor çocuklarına. Çünkü, koşmaktır aşk, her yılgı sabahında yeniden ve yeniden doğrulup. Terlemektir taş atarken denizlere, solumaktır gül kesimi bir ân ı. Gökyüzünü kızıl bestelerin öpüşleriyle onarmaktır.
Aşk, öldüğünde geriye ölüm kadar diri lisân bırakmaktır.
Aşkın çocukları bunu da biliyor ve garbın tâ ucundan görülebilen bir ateş yakıyorlar, ölümcül bir merhametle diriltmek için bütün lügâtları.
Tek bir kelime sağ kurtuluyor yalazlardan: isyan! Bu gün, diyorlar sonra, bu gün Aşk ın nevruzu olmalı.
__________________ | |
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Ağu.2008 Cmt 19:42:22 |
| fiogf49gjkf0d
Sen uçurumsun, tutunamam. Tutsak düşer çığlıklarım, Gözlerinin akşamında.. Oturur sana ağlarım...
Düğümlendim.. Her bir düğümü tek tek çözmeye çalıştıkça ellerimle, yeni düğümler oluşuyor adeta, hiç çözülmeyecekmişçesine..
Bu kez her şey daha zor...
Aslında zor olan ne sensin ne de hayat. Zor olan benim bana..
Artık zor geliyorum kendime.. Yoruldum...
Bir daha düşersem, kalkamayacağım ayağa, hissediyorum. Belki uzatacaksın elini ama, bu kez ben tutamayacağım, biliyorum...
Gözümün bebeğinde, yüreğimin en saklı yerindesin sen. Kimselere göstermiyorum seni, hatta bazen kendimden bile gizliyorum.
Varsın aklım sensiz bilsin yüreğimi...
Yokluğun içimi acıtıyor. Buna rağmen kal istiyorum, içimde bir yerlerde.
Sanki seni çıkarıp atarsam, tamamen kaybolacakmış gibi geliyor sana dair ne varsa.
Sana ait olan izler silinip yok olacakmış gibi, senli kelimeler yazamayacakmış gibi kalemim bir daha..
Her tutunmaya kalktığımda sana, dipsiz kuyulara çekiliyor ruhum. Çıkmaya çabalarken gücüm tükeniyor gitgide. Bir gün temelli bitecek, fark ediyorum..
Tüm şarkılarım, tutsak olup sensizliğe, çığlığa dönüşüyorlar içimde. Yüreğimle bağırıyorum, sen duymuyorsun, sen bilmiyorsun..
Bir zamanlar gecelerimi aydınlatan gözlerin, şimdi karanlığa çağırıyorlar beni. Kapatıp gözlerimi, düşlerimde buluyorum seni. Açtığımda yine gidiyorsun. Ve ben yine karanlıklara uyanıyorum.
Üşüyorum...
Beni üşüten ne ayazları kışın, ne de yalnızlığım. Yokluğun üşütüyor beni, bir yandan yakarken yüreğimi..
Göremezsem gözlerini, hiç aydınlanmayacak günlerim..
Tutamazsam ellerini, hiç ısınmayacak yüreğim...
Üşüyorum, ödünç ver ellerini.. Üşüyorum, üstüme ser yüreğini... Sağ yanım dertli, Sol yanım ayaz, Savur gönlüme yangının küllerini... | |
| |