fiogf49gjkf0d Üşüyorum...Her zamankinden daha fazla üşüyorum bu kış...İçim titriyor sürekli ve ben engel olamıyorum.Dışarıda kalmış ve ıslanmış yavru bir kedi gibi titriyor bedenim. Hareket etmek istemiyorum.Bırakıp gittiğin günden beri üşüyorum.
Diye yazıyordu genç kız önündeki deftere...Odası sıcaktı ama o gerçekten üşüyordu.Uzun süre olmuştu ayrılmalarının ardından ama birden bastıran kıştan mı yoksa başka sebepten mi bilinmez kötü üşüyordu. Daha fazla yazamadı...Elleri tutamıyordu artık kalemi...Daha fazla ısrar etmedi oda yazmak için...Altına tarihi attı ve yatağa girdi...Immm sıcacıktı yatağı; tıpkı annesinin öpücükleri gibi, tıpkı sevdiğinin elleri gibi...Ama o titriyordu delice...Isınamıyordu hiçbir şekilde..Gece lambasını yaktı hayallere daldı...Onun verdiği gece lambası, kendi elleriyle yaptığı gece lambası...Uzun uzun baktı lambaya..Üstünde ikisinin resmi vardı; altında bir gün seni yalnız başına bırakırsam bil ki sevdiğim zorunluluktur sebebim,bil ki yüreğim seni asla unutmaz,bil ki sevmekten asla vazgeçmez! yazıyordu…Düşünmeye başladı kız kendi kendine..İsyan etti lambanın üzerinde yazılanlara.. Neden yapamayacağın şeyler için söz verdin bana...Neden gittin! .. Şimşekler çaktı o sırada dışarıda...Yağmur bastırdı yeryüzünü...Her taraf sırılsıklam olmuştu.Kız iyice dehşete düştü.En çok şimşekten korkardı çünkü ve o zamanlar sevdiği gelir sarılırdı ona korkmasın diye.Oysa şimdi oda yoktu..İyice korkuyordu bu yüzden,iyice titriyordu yatağın içinde..Bir şimşek daha çaktı derken ardından...
………..
………..
Ardından biri daha...Genç adam, elinde kalem kağıt bir şeyler yazıyordu ki istemsizce kaldırdı başını gök gürültüsüyle..Pencereye yaklaştı ve gözleri hüzünlü şimşekleri izledi. Karşısında sevdiğinin yüzü belirdi bir an..Elini uzattı karşısında duran hayale..Saçlarını okşadı...
Korkma hayatım, sadece şimşek..
Dedi sessizce...Sonra bir şimşek daha çaktı siyah gökyüzünde.Kızın hayali de o anda yok oldu pencereden...Genç adam boynu bükük yazdığı yerden devam etmeye başladı.
Canım sevdiğim, nasılda korkuyorsundur şimdi.Nasılda küçük bir kedi gibi iki büklüm olup saklanmışsındır bir yerlere...Nasılda titriyordur bedenin; ama korkma bunlar sadece şimşek...Offfff.... Şu an yanında olmam gerekirdi.Nasıl bırakabildim seni..Neyin karşılığı bıraktım bende bilmiyorum ki..Sadece bunalımlı bir anımda yazık ettim sevgimize..
Affediliri yok biliyorum; ama seni dahil etmek istemedim kötüye giden hayatıma...Savaşmaya cesaret edemedim belki de kim bilir...Birlikteyken her şeyin üstünden geleceğimizi düşünemedim o zamanlar...Tıpkı şu şimşeklerde sarılıp korkularımızı yok ettiğimiz gibi; gerçek hayatta da yanında olmak, seninle birlikte savaşmak zor geldi bana belki de...Affet...Offf...Ayrılalı aylar oldu ama içimdeki yangın hiç bitmedi..Affet..
Koca bir iç çekti genç adam..
Ama ne yazık ki sen bilmiyorsun ve hiç bilmeyeceksin...
Yazdı, tarihi attı.Yatağına uzandı ışıkları kapatıp.O an sevdiği geldi aklına..
Sakın üşüme,ben yanındayım nar çiçeğim,sen fark etmesen de yanındayım.
Genç kız sevdiğini gördü rüyasında..
Üşüyorum, ne olur yardım et...Çok üşüyorum...
Genç adam yaklaştı yanına,yanağına bir buse kondurdu sıcacık...
Üşüme ben hep yanındayım. Dedi sonra..
…………
…………
Genç kız gözlerini açtığında sabah olmuştu bile..Dışarıda siyahımsı bir gökyüzü vardı.Tıpkı genç kızın yüreği gibi renklerden uzak siyahımsı bir gökyüzü...Dışarı çıkıp sahilinde dolaşmak istedi birden...Tıpkı onunla olduğu gibi...Montunu giydi ve sahilin yolunu tuttu.Deniz kenarında bir banka oturdu.Telefonu aldı eline ve sadece üşüyorum yazdı, yolladı genç adama.
…………
Telefon sesiyle irkildi genç adam, gözlerini ovuşturarak kalktı yatağından...Mesajı okudu.
Üşüyorum!
Gözlerinden yaşlar akmaya başladı.
Bende, hem de çok üşüyorum. Diye cevapladı mesajı.
…………
Genç kız,küçük kedi yavrusunu izlerken; telefonuna gelen mesajı açtı,okudu ve oda ağlamaya başladı...Hemen yazdı dayanamayıp...
Peki o zaman neden?
Yolladı ve kediyi izlemeye devam etti...Minik kedi izlendiğini anlamış gibi uzaklaşırken yanından genç kızın,yeni bir mesaj geldi telefonuna..
Bilmiyorum,beni affet, bilmiyorum.
İyice ağlamaya başlamıştı genç kız...Kalktı yerinden ve evine doğru yürümeye başladı.İşe gitme vakti gelmişti artık, yeni programı başlıyordu bugün ve o iyi görünmeliydi...
..................
…………..
Genç adam televizyonu açtığında karşısında sunucu olarak sevdiğini gördüğünde inanamamıştı...Şükretti Allah ına, artık onu görebilecekti her gün..Hem de ona acı çektirmeden doya doya seyredecekti onu...Televizyona yaklaştı, sevdiğinin saçlarını okşadı... O fark etmedi... Öptü yanağından ve o fark etmedi...Her gün onun programını izliyordu artık.Her gün onu görmenin güzelliğini yaşıyordu ruhu.
................
................
O günde her zamanki gibi bir konu bulmuştu genç kız..Bu sefer sevdiğiniz için nelerden vazgeçebilirdiniz. Diyordu onu izleyen herkese...Ama herkese bunu soruyordu...Telefon bağlantıları da yapıyordu aynı zamanda...Ve ilk telefon bağlantısı gerçekleşmişti bile...Genç bir adamın sesi duyuluyordu stüdyoda, kızın içi bir garip olmuştu...Sevdiğine benziyordu telefondakinin sesi...Ama isim farklıydı belli ki ona öyle gelmişti...Adam anlatıyordu sürekli...Sonlarına gelmişti yavaş yavaş sözlerinin...
Ben senin için senden vazgeçtim..Sırf hayatında başarılı ol diye çekildim önünden...Belki savaşmaktan korktum, belki ilerde beni istememen düşüncesi korkuttu beni bilmiyorum...Ama dedim ya ben senin için senden vazgeçtim...Bu seferde bu yürek ağır gelmeye başladı sevdiğim, işte bu yüzden şimdi de senin için kendimden vazgeçiyorum.
Telefon kapandı bu sözlerin ardından...Genç kız şaşırmıştı,telefondaki kişi intihar etmekten söz ediyor olabilir miydi? ..Derken programı toplamaya çalıştı ve son bir şarkıyla yaptı kapanışı...İkisinin şarkısıyla...
Gidecek yerim mi var......Beni eller anlamaz,sana ihtiyacım var...
Program biter bitmez istemsizce telefona uzandı eli...Adamın ses tonu sevdiğini getirmişti aklına.ama bu sefer mesaj çekmiyor arıyordu onu...Uzun uzun çaldı ama cevap vermedi sevdiği telefona..Hoş genç adam onun telefonunu hiçbir zaman açmamıştı ayrıldıklarından beri; ama o dayanamamış gene aramıştı işte...Baktı telefonu açan yok evine gitmeye karar verdi genç adamın...Nede olsa anahtarı vardı evin..Kilidi değiştirmiş olsa da kapıya kadar gelmişken geri de çevirmezdi..O zaman; zaman kaybetmeden gitmeliydi...
İyi ki vermemişim anahtarı.
Dedi kendi kendine niye vermediğini bilmeyerek...Atladı arabasına ve adamın evine doğru gitmeye başladı...Kapıya geldiğinde üşüyordu... Zili çaldı uzun uzun ama açan olmadı...İlk başta cesaret edemedi ama sonra anahtarı çıkarıp girdi içeri korkuyla...Aklında
ya kız arkadaşı varsa ve evdeyse?
Gibi saçma ***** düşünceler geldi birden..Şöyle bir bakındı etrafına...Evde kimse yoktu...Genç adamın odasına doğru gitti...O arada kapısı açık diğer odayı fark etti..Önünde durdu kapının biraz...Sonra dayanamadı yenik düştü merakına ve içeri girdi...Işığı yaktığında şaşkındı...Ağlamaya başladı birden...Odanın her tarafı kendi resimleriyle doluydu.Bir sürü yazılar vardı ona yazılmış olan...Hepsini okudu bir bir...
Üşüme sakın sevdiğim..
Yazıyordu birinde...
Sakın üşüme...Kış geldi biliyorum ve ben yanında yokum...Sen daha fazla üşüyorsun biliyorum..Ama ne olur tut kendini, kalın giyin üşüme...Ben...Ben bu sensizliğe dayanamıyorum artık ve uzaklara gidiyorum..Sensizliğe katlanamıyorum artık...Ama sakın merak etme...Uzakta da olsam, ruhum her akşam ısıtmaya gelecek seni...Sakın unutma...
Kız şaşırmıştı yazanlara...Korkmuştu biraz da...
Sen benim en büyük hayalimdin.
Yazıyordu bir diğerinde...
Ama seni hayatımdaki anlamsızlığa dahil edemezdim, affet.
Diye devam ediyordu.Kız daha fazla okuyamadı ve çıktı odadan...Hızlıca genç adamın odasına doğru ilerledi büyük bir korkuyla...Genç adam yatağında yatıyordu, belli uyuyordu...Odasının duvarında ikisinin karakalem çizilmiş resmi vardı boydan boya...Altında Beni affet. Yazıyordu resmin...
Kız genç adamın yanına uzandı yavaşça...Sarıldı ona sıkı sıkı,
ben hayatındaki anlamsızlığa dahil olmak istiyorum.
Sözleri çıktı ağzından...Genç adama sevgi dolu bir öpücük kondurdu...Ama yooo olamazdı...Çocuğun bedeni buz gibiydi...Kalktı hemen yerinden...Seslendi ama genç adam cevap vermiyordu...Kız ağlamaya başladı deli gibi...
Kalk hadi lütfen kalk...Bak yanına geldim...Üşüyorum…Deli gibi üşüyorum..Hadi kalk...
Ama cevap yoktu...Hemen ambulansı çağırdı ama gelen doktorlar çok geç olduğunu söylemişti...Yapabilecekleri en son şey genç adamın cesedini alıp ailesine haber vermekti...Genç kız krizler geçiriyordu artık...
Hadi benden vazgeçtin...Neden yaşamayı denemedin...Neden bu sevda için yaşama cesaretini göstermedin...
Diyerek ağlıyordu hıçkıra hıçkıra...
..............
..............
Uzun bir süre geçti aradan, genç kız sevdiğinin evine yerleşmişti ve hiçbir şeyi ellememişti...Sanki onunla yaşıyordu..Sanki o yaşıyordu hala o evde...Her gün ziyaret ediyordu genç adamın mezarını..Her gün yanına gidiyordu...O gün gene gitmişti yanına sevdiğinin..Oturdu yanına,
bak ben yaşama cesaretini gösteriyorum sevdamız için..Çünkü sen olmasan da sevdamız yaşasın istiyorum...Ve yaşatacağım sana söz veriyorum...
Bir iç çekti ve…
Yanına gelene kadar yaşatacağım...Ama nedense yanına gelmeme az kaldı diye düşünüyorum bilmiyorum neden hissediyorum...
Dedi bilinçsizce...Sonra,
“seni seviyorum. Diyerek uzaklaştı genç adamın mezarının yanından...
.............
……….
Caddedeki kalabalık acı bir fren sesiyle toplandı yolun başına...Genç bir kız yatıyordu arabanın altında...Her yere kanı saçılmıştı güzel kızın...İnsanlar çığlık çığlığa ambulans çağırmaya koştu..Kimisi de genç kızın elini tutuyordu...Genç kız sadece üşüyorum diyebiliyordu...
………….
………….
O sırada genç adam geldi sevdiğini yanına...Elini uzattı…
Hadi sevdiğim üşüme gel yanıma..Ve hiç üşümeyeceğimiz bir yere gidelim birlikte.
Dedi sevdiğine...Genç kız adamın elini tuttu ve birden üşümesi geçti..Yüreği sıcacık oldu, yüzü gülümsedi...Elele çıktılar kalabalığın içinden...Kızın cansız bedeni yerde yatarken.. |
