ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul


sohbet, okey, tavla, chat
9 Mayıs 2024, Perşembe 17:33   

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

En İyiler  Son Eklenenler       
sohbet forum basliklari  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler > Aşk ve Sevgi üstüne
forum sohbet oyun basliklari
   Bazen aşk gider
 Mesaj Ekle, sohbet ve oyun icin cagir
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

manolya41

manolya41 resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  6.Eki.2008 Pzt 16:48:38      Bazen aşk gidersohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
Bazen aşk gider..
Ve hayat da gider onun pesinden...
Terk edildigin yerde öylece kala kalirsin...
Bir sabah uyanirsin ki gözünü açtigin ömür senin ömrün degildir...
Aynada tek parça görünen bedenin, aslinda lime limedir...
Nefes diye içine çektigin cigerlerinde parçalanmis askinin cam kiriklaridir...
Her sabah ölmeyip neden uyandigina lanet edersin...

Bazen ask gider...
Önünde bir kadeh raki, küllükte bir ölüm dolusu izmarit öylece bakakalirsin arkasindan...
Kulagin hiç çalmayacak olan telefondadir...
Zaman dursun saatler hiç geçmesin istersin...
Tanrim ne olur gerçek olmasin, ne olur günes dogmadan geri dönsün,
teninde bir baska tenin kokusunu getirse bile dönsün yeter ki
hiçbir sey sormam ona, bu geceyi yasanmamis sayarim,unuturum yeter ki asik olmasin...
içimde durmaksizin çiglik atar dualar...


Sonra sabah olur, günes dogar...
Askin gelmez bir türlü...
Bir gecede degisir ömrün...
O bir türlü inanmak istemedigin kader seninle alay eder gibidir...
Ömrünü adadigin, yillarini önüne serdigin askin bir gecede bir baska hayata karismistir iste...
Bir gecede bir baskasinin aski olmustur...
İNANAMAZSIN! ...

Bazen ask gider...
Ve sen yilardir içinde yasadigin yürekten valizler dolusu anilarla kendi yalnizligina tasinirsin...
Elin varmaya varmaya bosaltirsin dolaplari...
Çekmeceden çikan her giysi parçasi onunla geçirdigin anilarin tarihiyle agirlastikça agirlasir...
Onun kollarinda geceler boyu cennet uykularina karistigin yatak
sen giderken utancindan bakamaz yüzüne...
Dogmamis bebegin yerine koyup büyüttügün cam önündeki o küçük mor menekse
yapraklarina kondurdugun veda öpücügüyle büker boynunu...
Valizlerini kapinin önüne yigip yüzün sirilsiklam son bir sigara için yigilirsin koltuga...
Gidiyorsundur iste...
Askini kendi ellerinle bir baska aska teslim edip...
Ömrünü onun ömrüne, hayallerini onun hayallerine, sevdani onun sevdasina ekleyip...

Bazen ask gider...
Ve adresi degisir evinin...
Sesinin tonu degisir, yüzünün rengi...
Yastiginin sicakligi, yedigin yemegin tadi uykularin degisir...
Ve rüyalarin her aksam açip girdigin kapidan baska bir sevda giriyordur artik...
Her gün oturdugun koltukta o bakmaya doyamadigin gözlerin isiginda
bir baska sevda oturuyordur...
Yıllardir evinde agirladigin, masalarina konuk oldugun,
hayatlarini paylastigin dostlarinin kahkahalari arasina
bir baska ses karisiyordur artik...
Senin gölgene aliskin duvarlar bile çoktan kabullenmistir yoklugunu...
Her gece uyudugun yastiga bir baska sevda birakiyordur kokusunu...
O öpmeye kiyamadigin dudaklarda bir baska sevdanin adi...
Askinin o tek cennet bildigin uykularinda bir baska sevdanin rüyalari...

Bazen ask gider ve anilarda gider pesinden...
Siz hiç o yüreginize sigdiramadiginiz askinizi bir baska sevda için aglarken gördünüz mü? ...
Ben gördüm! ...
Kör oldu gözlerim onunla sevdasina aglamaktan...
Bir alev topu gibi onun için çiglik çiglik yanarken siz hiç askinizin önünde diz çöküp
Bu kadar çok seviyorsan birakma onu, sana ne olur git,
diye yalvardiniz mi? ...
Onu bir baskasinin kollarinda düsünürken siz hiç geceler boyu
aklinizi kaçirmamak için kendi kendinize bagirdiniz mi:
Unut onu, unut onu, unut onu ya da ÖL! ...
İçinizdeki o durmak bilmeyen yanginin acisini dindirsin diye
kanatincaya kadar bileklerinizi isirdiniz mi? ...
Göz yaslari içinde yastiginiza gömülüp her Tanri ya siginmak istediginizde
artik baska bir yürege sevdali olan askinizi ondan geri istemekten utanip
dua etmekten vazgeçtiginiz oldu mu hiç? ...
Siz hiç yana yana sevdiginiz bir sevgilinin yoluna gençliginizi serip
güle güle baska bir aska ugurladiniz mi? ...

Bazen ask gider! ...
Ama ölüm gelmez bir türlü...
Ne yapsaniz öfke duyamazsiniz, giderken bir kibrit aleviyle atese verdigi
ömrünün alevleri içinde eriyip giden yüzünüze, silinip giden kokunuza,
kül olan yüreginize dönüp bir kez bile bakmayan o sevdaniza...
Anlarsiniz asktir bu, öfkeyi bir türlü yurduna kabul etmeyen...
Vefasiz bir unutusa kurban olsa da solup yitmeyen...
Hayattan sogutup size ölümü özleten...
Ölü bir bedende canli kalmakta direnen...
Anlarsiniz asktir bu...

Bazen ask gider...
Günler geçer ardindan ve aylar... Bazen de yilar...
Bebekler büyür, insanlar yaslanir, insanlar ölür, esyalar eskir, evler yikilir, kurur agaçlar...
Sokaklarin adi degisir...
Acilar bellegin acimasizligina teslim olur...
Sevilen unutur, seven yanar..

Bazen ask gider...
Ya da siz gittigini sanirsiniz...
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

BohemianRhapsody

BohemianRhapsody resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  6.Eki.2008 Pzt 20:31:32sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
KİMSEM KALMAMIŞTI ARTIK UZAĞIMDA....
Hava güneşliydi,ama ılık bir kan gibi yağıyordu
yağmur yine de...
İki büklüm olmuştuk,başımızın üzerinde incecik,
bembeyaz ve yorgun bir tülbent vardı...
Kimdin sen,annem miydin,sevgilim mi, o an tanıştığım   birimiydin,yoksa hepsi birden mi,bilmiyordum.
Bildiğim,hava güneşliydi,iki büklüm olmuştuk,
başımızın üzerinde bembeyaz,sevinçli bir tülbent vardı ve bize
amansızca vuruyorlardı.
Yüzünde anlamlı bir korku ve çok sevdiğim bir
koku vardı...Çünkü bize vurdukça onlar,gerçek
kokumuz çıkıyordu ortaya ve bu koku bizi birbirimize
daha çok bağlıyordu...
Hava güneşliydi,ılık bir kan gibi yağıyordu yağmur
ve amansızca vuruyorlardı bize.
Bense bu anı çok uzun yıllar öncesinden hatırlar
gibiydim.
Zaten ben bu ülkede ne yaşadıysam onu uzun
yıllar öncesinden hissetmiş gibi yaşardım.
Ne yaşadıysam çok uzak yerlerden görür gibi
yaşardım.
Bana benzemeyenlere yakında buralardan gideceğimi
kanıtlamakla geçmişti ömrüm...
Hava güneşliydi,ama ılık bir kan gibi yağıyordu
yağmur yine de... Ve onlar vurdukça bize alışkanlıklarımız çözülüyordu böylelikle.
Küçümsediğimiz yollar açılıyordu önümüzde.
Çiçeklerin dudaklarındaki sıcak rüya korkularımızı
dolduruyordu...
Çünkü saf hiçbir şey yoktu bu dünyada.
Kötülükler bile terkederken bir kalbi geride buruk
bir üşüme bırakıyordu.
Zulüm bile saf değildi,bize vuranlar yitirdikleri
masala vuruyorlardı aslında...Hiç bilmedikleri sırlara,hissetmekten korktukları sevgilerine...
İnsan ancak kendi cesedine bu kadar acımasız
olurdu,ve biz onların hiç yaşamadıkları masallarda,hiç
bilmedikleri sırlarıyla ve hissetmekten korktukları
sevgileriyle birlikte ölmüş cesetleriydik
aslında...
Çünkü saf hiçbir şey yoktu bu dünyada...
Bir ara yüzüne baktım,acıya dayanamayacak gibiydin,
aşk gibiydin,saf bir güzellik gibiydin,olmayacak
birşeydin.
Sonra geçti,gülmeye başladın,bana mutluluklar,
sonsuz mutluluklar diledin,sonra gözlerimden
öptün,şükür dedin,şükür bu hayat bizim değil,
bizim değil bu dünya...Bizim değil bu sınırları kayıp
cesetlerle dolu ülke...
Bize vuranlara hiçbir borcumuz yoktu artık,
çünkü ancak zulüm altındakiler barışabilirdi
cesetleriyle.
Kimdin sen,annem mi,sevgilim mi,o an tanıştığım
biri mi,yoksa hepsi birden mi,bilmiyordum...
Önce kendimle kucaklaştım,sonra senle,çünkü
kendini hiç bulamayan,kayıp insanların eseriydi
bu ülke,bu dünya,bu sınırları kayıp cesetlerle dolu
hayat...
Dışındaydık artık cam fanusun ve başındaydık
henüz fanusun içindeyken küçümsediğimiz yolların...
Kimsem kalmamıştı artık uzağımda.
Kimsem kalmamıştı artık kendisine benzemeyenlere
birgün mutlaka buralardan çıkıp gideceğini
kanıtlamaya çalışan...
Senden başka kimsem kalmamıştı...
Çünkü zulme borçluyduk bizi birbirimize bağlayan
gerçek kokumuzu...

 

Cezmi Ersöz

CC sohbet icin buraya
  Mesaj Ekle, arkadaş oyun sohbet icin cagir