ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul


sohbet, okey, tavla, chat
14 Mayıs 2024, Salı 13:04   

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

En İyiler  Son Eklenenler       
sohbet forum basliklari  CC-Forum> Geyik Muhabbet > Öylesine muhabbet
forum sohbet oyun basliklari
   MSN...
 Mesaj Ekle, sohbet ve oyun icin cagir
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

Barbie30

Barbie30 resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey
ozel karakter ile sohbete katil
sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  24.Kas.2008 Pzt 18:23:18      MSN...sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

MSN bazı durumlarda keder verir. "Ben silinecek insan mıyım ya!" diyerek odaya dalar bir arkadaş. Gel de teselli et!

Bir başkası selama karşılık vermez, öteki aylardır çevrim dışı, hayırdır inşallah! Sonra anlarsınız ki kırmızı bir çizgi çekmiş üzerinize, basbayağı engellemiş sizi.

Vay hayırsız vay! Sanal âlemin dertleri işte! Bir taraftan ne hoş aslında, yüz yüze dönen iki küçük mavi yeşil adam, kocaman bir dünyayı önünüze açıyor; bütün arkadaşlar orada; ama o dünya aynı zamanda başınıza iş açıyor. Şifrenizin kırılması, mailinizin patlatılması da bir dert; ama asıl dert, meşgul olduğunuza bir türlü inanmayan geveze arkadaşlar. Öyledir işte, biri hiç konuşmaz, öteki susmak bilmez. Sonra bir başkası hiç ortalarda yokken bir köşeden ce yapar, ses var görüntü yok! İsterse yazar, istemezse yazmaz, nasıl bir sinsiliktir bu? Bir de akrabalarla hep aynı monotonlukta devam eden muhabbetler vardır, " Nasılsın kuzen? İyidir. Sen? Ben de iyiyim . Evdekiler nasıl? Onlar da iyi. Ertesi gün yine aynı sözler, değişen bir şey yok. Yahu bu MSN de yakınlaştırayım derken koparıyor mu yoksa? Bak bir tanesi şefkat bekliyor şimdi, hem online görünüyor hem de "Çok kızgınım bana dokunmayın" diyor. Ne acıklı bir durum! Belli ki ilgi bekliyor; ama kim çekecek nazını?

MSN de gezenler, gözlerini süzenler şimdi iyi dinleyin, bu âlemin de bir adabı, ahlakı var, arkadaşlar üzülmeyecek, naz niyaz çekilecek, öyle yoğun adam triplerine girip selam sabah kesilmeyecek. İşte budur!

Önce engelledi, sonra sildi, vefasız!

Dün, sokağın köşesinde, sevdiği kızı görecek diye kök salıp yeşeren delikanlı bugün yine yeşil; bir farkla ki, masa başında bekliyor. O, küçük yeşil bir msn adam artık. Naz makamındaki hanım kız da saçlarını savurarak başını öte yana çevirmek yerine dışarıda gösteriyor kendini, kim inanır, bal gibi masa başında... Nicedir mahalleye gelmeyen, kapının önünden geçmeyen, pardon, nicedir hep kırmızı görünen gencin yeşil ışık yakmasını bekliyor. "Bekledim de gelmedin, sevdiğimi bilmedin..." Küsmeler, kapı çarpmalar, gönül koymalar, gönül almalar, can ciğer kuzu sarması olmalar nice zamandır boyut değiştirdi, bilmeyen yok; biz de zaten başka bir şey konuştuk. Memlekete internet gelir gelmez bağlanan bir daha da kopmayan üç gence msn âdâbını sorduk. "Hocam, nedir öyle, yoğun adam tripleri, bir meşgul sen misin bu âlemde, üzerinde kırmızı bir çizgi hep, selam veririz almazsın. Tövbe ya, bir daha nbr yazarsak sana..."

Celal Baykan ve Ufuk Arslan iki kanka , birbirlerini on yıldır tanıyorlar. Celal, bilgisayar mühendisi, Ufuk bilgisayar programcısı... İkisi de Türkiye ye internet geldikten bir iki ay sonra kabloları takmış, bir daha da çıkarmamış. İki ayrı âlemde yaşadıklarını kabul etmekle birlikte, internette başka kimliğe bürünmedikleri için belki de bir oyunun içinde olduklarını düşünmüyorlar. Ufuk mesela, msn de birçok arkadaşı tuhaf bulduğu halde kendi ismini kullanıyor. Diyaloglar çoğunlukla şöyle; "Adın ne?" "E, Ufuk işte!" "Hayır, gerçek adın ya!" "Ufuk dedim ya!" Msn in faydaları malum, dünyanın öteki ucundan bir arkadaşınla saatlerce konuşabilirsin, yeni doğan çocuğunu şehir dışındaki annene gösterebilirsin, dosya alır, dosya gönderirsin vs... Zararı nedir, msn bir insanı ne şekilde üzer yani? Mesela Celal, bir arkadaşının selamını, meşgul olduğu gerekçesiyle karşılıksız bırakır mı? "Arkadaşa bağlı." diyor Celal, "Bakarsınız, sevdiğiniz bir arkadaşsa, iki eliniz kanda olsa bile cevap yazarsınız; ama pek hazzetmediğiniz biriyse, hiç görmemiş gibi yaparsınız."

Msn e eklediğiniz birini engellediğiniz ya da sildiğiniz oldu mu hiç? Bizim gençler, keyifli bir gülüşle karşılık veriyor. Eski zamanlara ait "Seni defterden silerim." yollu tehditler sanal âlemde gerçeğe dönüşüyor galiba... Az önceki keyifli gülüşün altında da silme eyleminin verdiği gizli bir rahatlama ve zafer duygusu yatıyor olmalı. Listeden ilk silinenler kazara eklenenler. Bu her iki taraf için de normal karşılanıyor. Dramatik olan, iki arkadaşın birbirini silmesi zaten... Sorunun nerede başladığı mühim değil, gerçekte ya da sanal dünyada; ama son noktanın konduğu yer çoğunlukla msn oluyor. Celal in tespitine göre, msn de birbirini silen iki kişi, günlük hayatta da yüz yüze gelmiyor artık. Bir de arkadaşlarınızı Ufuk gibi mecburen silmek zorunda kaldıysanız, başınızın epey ağrımasını göze aldınız demektir.

Adresi hack lendiği için arkadaşlarının adresini korumak isteyen ve bu yüzden de bütün listeyi uçuran Ufuk, bunu izah etmekte epey zorlanmış. Her gün telefonlaştığı en yakın arkadaşları bile, "Beni nasıl silersin?" diye gönül koymuş. Sonradan mesele tatlıya bağlanmış; ama listede daha az görüştüğü kişiler, işin aslını sormak yerine misillemeyle cevap verdiği için onlarla bağlantı tamamen kopmuş. Ufuk msn siz kaldığı o günlerde kısmî bir rahatlık yaşasa da yalnızlık ve boşluk duygusu baskın çıkmış. "Orada uzak şehirlerden arkadaşların da içinde olduğu geniş bir kabilem vardı. Bir anda yok oldular. Dünyanızı komple almışlar, bir başınıza kalmış gibi oluyorsunuz. Telefon var ama her gün arayıp soramazsınız ki!"

Çevrimdışı yazmak ahlakî mi?

Gelelim, engelleme durumuna. Kimse engellenmek istemez; ama herkes birilerini engeller. İnternetteki onlarca "Beni kim engelledi?" siteleri, bir tür gerçek dostunuzu öğrenin çağrısı yapıyor; ama çoğu zaman çok konuşan bir dosta o an cevap veremeyecek olmak bile engelleme yöntemini akla getirebiliyor. Bu durumda çevrimdışı yazmak daha makûl görünüyor; ama Celal pek de ahlakî bulmuyor bu yöntemi. Haksız da sayılmaz, bu işte bir sinsilik olduğu kesin, ben seni göremiyorum; ama sen beni görebiliyorsun, zırt diye ortaya çıkıyorsun sonra aynı hızla kayboluyorsun. Celal işi epey ciddiye almış, çevrimdışı yazanları bir programla yakalıyor ve fırçayı basıyormuş. Web tasarımcısı Nihan Esirgemez ise çevrimdışı yazmak konusunda farklı düşünüyor; "Msn gün boyu offline olarak duruyor. Artık öyle olmak zorunda; çünkü seninle işi olan da olmayan da gelip buluyor. Bir anda çok farklı mecralara akabiliyorsun. Sen bambaşka bir havadasın, bir arkadaşın o havayı berbat edebilir. Etkiye çok açığız."

MSN kullanmanın da bir âdâbı var

Msn âleminde, kullanıcıları sınırlayan bir adaptan söz edilebilir mi? Bu âlemle tanışıklığı epey eskilere dayanan Nihan Esirgemez, uyulması gereken kuralları sıralıyor: "Bir arkadaşınızın referansıyla tanımadığınız birini listenize ekleyecekseniz, arkadaşınız o kişiye önceden haber vermeli. Aksi takdirde bir odaya destursuz girmeye benzer yaptığınız. Gerçek hayatta bir insan saygılıysa dışarıda da saygılı olur. En yoğun işinizin arasında bile en azından Seni daha sonra arayacağım ya da birazdan yazarım. demelisiniz. İstediğiniz kadar yoğun olun, msn orada açıksa, selama karşılık verilmeli. Eğer konuşamayacaksan msn i açmayacaksın. Milleti psikopat etmenin gereği yok." Bir de adam msn de açık görünüyor; ama yazısı şu; "Çok kızgınım, bana dokunmayın." Kızdıysan ne işin var orada? Amaç, dikkat çekmek, birilerinin ilgisini istemek, öyle biri için en büyük yıkım, kimsenin çıkıp da Neyin var? diye sormaması olur. Peki, o kırmızı meşgul çizgisinin gerçek anlamı nedir? Nihan gülüyor, "Aslında çoğu zaman hiçbir anlama gelmiyor. Siz Meşgulüm girilmez! diyorsunuz; ama kimse bunu kale almıyor. Bazı arkadaşlarım dışarıda görünüyorsam yazmak yerine telefon açar. Bazıları da öğlen yemeğindeyim desem bile harıl harıl yazar. Aksini görmedikten sonra inanmak zorunda... Ne zaman ki ben dışarıda göründüğüm halde geyik çeviririm, o zaman inanmaz. Bir de msn e yeni eklenen kişi yüzünden eskilerin ihmal edildiği olur. Biz buna yeninin cazibesine kapılmak diyoruz. Bu şekilde benim de gönül koyduğum arkadaşlar olmuştur; ama anlık şeyler gözüyle bakarım. İnternet üzerinde yaptı, gerçek hayatta yapamaz derim." diyor.

MSN de sağlıklı iletişim biraz zor

Msn deki onlarca ikon ya da smile , sağlıklı bir iletişim kurmak için yeterli mi? Celal ve Ufuk, "Hayır!" diyor. "Sorunları msn de tartışmak iyi fikir olmayabilir. Jest yok, mimik yok, karşınızdaki üzgün mü anlayamazsınız, sesini duyamazsınız. Boşlukları kendi kafanızda tamamlıyorsunuz. Üstelik karşınızdaki kafası estiği zaman çekiverir bilgisayarın fişini, öylece kalırsınız." Nihan da msn de eski defterlerin açılmasından, sudan sebeplerle tartışma çıkmasından şikâyetçi. Sanal âlemde kaybettiği bazı arkadaşları için; "Yüz yüze konuşsak kopmayabilirdik." diyor. Ona göre bu dünya, boş vermişlik duygusunu besliyor. O liste kalabalık nasılsa, Elif giderse, Leyla var. Ama şimdi şu masadan kalkıp gitsek birimiz, gerideki tek başına kalakalır.

 

*Alıntıdır.

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

simurgs

simurgs resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  24.Kas.2008 Pzt 22:04:11sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
  Guzel bir yazı olmus bilgisayar ve internet teknolojisinin geldigi noktada tum sorunlarımız bile sannallastı baksanıza
CC sohbet icin buraya
  Mesaj Ekle, arkadaş oyun sohbet icin cagir