fiogf49gjkf0d
Yeryüzü tanrıları olarak nitelendiriyorlardı kendilerini. Silahsız, kabansız, sarıksız askerlere karşı bu savaş bizim diyorlardı. Önce topların sesi duyuldu denizden, derken silahlarla devam etti amansız kavga. İçten içe kemirirken ruhlarını kibir "buralar bizim olacak" diyorlardı... Mühim olan cephane, teknoloji, asker sayısı değildi bu savaşta. Vatan sevdasıydı içlerindeki. Ölümüne savunulan siperler, kurşunsuz mücadeleler. Hak değildi onların amacı ve bu amaçta haklı da aranmıyordu o sırada. Bir evlat ki toprağı için, vatanı için ölüyorsa, bir ana ki evladını vatanı için gönderiyorsa savaşa ve ölümüne üzülmüyorsa, bir çocuk ki, hayatı öğreniyorsa savaş alanında bu bir destandır. Bu toprakların sınırı kanla çizildi. Bu vatan varolduğundan bu yana kanla beslenirken, acımaz yüreğim. Bilirim bastığım yerleri ve yaşarım her daim o kanları ile besleyen insanları. Yitirilmek istense de içimdeki bu inanç, ruhum ebedi, bedenim ebedi kalır düşündüğüm her an. Kural belliydi Çanakkale de, onlar almak için geldiler, biz ise ölmek için. Bir Türk tü bunu emreden. İçinde kopan fırtınaları bilemez kimse. Vatanı için, ecdadı için, halkı içindi ölüm emri. Sayısız insan dinledi onu. Kurşunlar onlar için oyuncaktı hem de hayatlarında hiç görmedikleri bir oyuncak. İnançları vardı hepsinin ve vatan aşkı. Görülmeyen bir inanç kapladı tüm dünyayı. Tanrı diye adlandırılan varlıklar ilk defa anladılar ve tattılar yenilginin acı tadını...
Selam olsun Mustafa Kemal e, selam olsun ziya oğlu mehmet e, selam olsun 15 yaşındaki yaşar a... Selam olsun tüm şehitlerime. Ben Türk olduğum için çok gururluyum. Dünya ne derse desin umrumda değil, benim yaşamımın her anında gururla anlatacağım ve her anlattığımda gururlanıp gözyaşlarıma boğulacağım destanlarım var. Benim Mustafa Kemal im ve onun askerleri var. Benim hiçbir ülkede olmayan kanla yıkanmış bayrağım var...
Ne Mutlu TÜRKÜM Diyene!
|