Çocukluğumu İstiyorum
Varmı arkadaşlar çocuk olmak isteyen başka bana katılsın ne güzel şey çocuk olmak
BİR GÜNLÜK DE OLSA, ÇOCUK OLMAK İSTİYORUM YENİDENMeslek grubu ne olursa olsun, büyüdüğünde halen çocukluğu kadar temiz kalan insanlar bu şiirde sadece çocukluğunu arasın… Diğerleri kaybettikleri değerlerini… KİRLETİKLERİ ÇOCUKLUĞUNU...
Bir ıssız adada Bir dağ başında Bir ormanın sonsuzluğunda Ve yahut bir çölün ortasında Yaşamak isterdim hep çocukluğumda
Sonradan öğrettiler bana Yalan söylemeyi, İftirayı, ihaneti, Her gün yeni bir şey öğrettiler Karşılığında pamuk şekerimi aldılar elimden Kırdılar tahta beşiğimi Çocukluğumu aldılar benden...
Ben, her şeyi büyüyünce gördüm kısacası Savaşları, silahı Kalem tutan ellerin kurşuna dizilişini Faili meçhul cinayetleri, Yakılan kitapları Oynanan oyunları Şimdi oyuna dâhil olmamı istiyorlar büyüdüm diye Bense yeniden çocuk olmayı?
Ben kötülüğü büyüklerimden öğrendim Hor görmeyi, ezmeyi, Hırsızlığı, arsızlığı Vicdansızlığı, Adaletsizliği, Büyüdükçe işledim, hesabı verilmeyecek günahları
Ben insanları hep aynı bilirdim çocukken “Yaratılanın en üstünü” diye Büyütmüşüm fazlasıyla gözümde Ne çok aşağılık, küçük insan varmış meğerse Büyüyünce anladım...
Ben sadece çocukların ağladığını bilirdim Oysa ne çok gözyaşı varmış karanlık duvarların içinde Ne çok ananın gözyaşına tanık oldum Çocuklarının tabutunda...
Ben çocukken çok düşüp kalktım Bütün çocuklar gibi Dimdik ayakta durabilmek için düşüyorduk, biliyorum Sonradan çok eğdiler dünün çocuklarını Ben hala eğilmedim Zulmün karşısında...
Ben, doktorun hastanede olduğunu bilirdim Büyüdüğümde ne çok klinik gördüm Ben, can-kurtaran bilirdim beyaz önlüğü Meğerse Çoğu mecburen giyiyormuş o elbiseyi...
Ben, polisin karakolda olduğunu düşlerdim Sonradan ne çok cop yedim sokak ortasında, İşkence hanelerde... Ben avukat olmak istiyordum çocukken Doğrunun yanında zannederdim, cüppeli adamı Büyüyünce öğrendim ki En çok yalan mahkemelerde söylenirmiş Hâkim karşısında...
Ben ticareti evin karşısındaki bakkal zannederdim Parayı verirsin eşyanı alırsın diye Sonradan gördüm ben, İnsanların birer birer satıldığını pazarlarda
Ben, öğretmeni çok severdim çocukluğumda Büyüdüğümde devlet memuru olmuştu çoğu Hayal kırıklığı yaşadım bu yüzden Ülkeyi kalkındırmak için öğretmen olunmazmış Büyüyünce öğrendim Maaş artı sigorta, garanti iş, birde hafta sonu tatili için Onca yıl okula gitmişler Emekli öğretmenlerin birçoğu…
Ben, sanatçının “Mimar Sinan” olduğunu düşünürdüm Büyüdüğümde sanat için soyunuyordu insanlar Şaşırdım Elinde kâğıt kalem olur diye bilirdim sanatkârın Büyüdüğümde Mikrofon vardı o ellerde...
Ben, mühendislerin ev yaptığını bilirdim Ne çok bina yıkıldı sonradan çocuklarımızın üstüne 7 nokta 4 depremlerinde Büyüyünce far kettim çimentodan, demirden çalındığını Bir ömür en az elli yıl bilirdim 45 saniyede binlerce can yok oldu, gözlerimin önünde...
Ben, meclisin halkın olduğunu bilirdim Büyüyünce öğrendim Siyasetin içi boş vaat olduğunu Siyasetçinin sahtekârlığını… Egemenlik, ihaleyi alan şirketlerde idi Büyüdükçe anladım…
Ben gazeteci oldum sonradan Doğruları yazmak için, halkım için Kalemimdi tek geçim kaynağım, ekmek param Büyüyünce yaşadım Doğru söyleyenleri kovarlarmış doksan dokuz köyden Çok kere kovuldum bu yüzden Sabah baskısını göremeden…
Dün, Babıâli’ye gittim kavak yelleri esmekte Sonradan fark ettim medya kulelerini Ve şunu öğrendim bugün Aç bırakırmış insanı doğruluk Gazetecilerin çoğu doyurmuş karnını yalanlarla… Bir bebeği katil yapmıştı bu ülke Gazeteleri kahraman Sokak ortasında vuruluyor şimdi namuslu insanlar…
Şimdi avuçlarımı açmış yalvarıyorum Bir camii avlusunda Geleceğin çocukları büyümesin, büyümesin ALLAH’ım Bu sahte, bu acımasız, bu zulüm dünyasında Fazla değil, “BİR” günlüğüne de olsa çocukluğumu geri verseler Hepsine helal edeceğim hakkımı, ölmeden önce…
ŞENER DURMUŞ
alıntıdır |