ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul


sohbet, okey, tavla, chat
16 Mayıs 2024, Perşembe 00:27   

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

En İyiler  Son Eklenenler       
sohbet forum basliklari  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler > Aşk ve Sevgi üstüne
forum sohbet oyun basliklari
   14 Ağustos 2011 Pazar, Günün Hikayesi
 Mesaj Ekle, sohbet ve oyun icin cagir
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

manolya41

manolya41 resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  13.Ağu.2011 Cmt 23:53:22      14 Ağustos 2011 Pazar, Günün Hikayesisohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
NE OLUR AYNISI OLMASIN


Keşke biraz daha kalsaydı…” diye düşündü. Neden ısrar etmediğine şaşırdı, kızdı.

Burada böyle yapayalnız kalacağını biliyordu oysa. Ama o, bunu hiç düşünmemişti. Hiç, biraz daha kalayım dememişti.
“Ben artık gideyim.” Deyip, küçük çantasını masanın üzerinden almış, yatağa yaklaşıp yanaklarından yalandan öpmüş,
sonra da kapıyı çekip gitmişti. Hiç sormamıştı bile “Kalmamı ister misin?” diye…
O da söylememişti. Kal dememişti. Israr etmemişti.
Onunla yaklaşık 2 yıl önce bir arkadaş toplantısında, yine bir arkadaş aracılığıyla tanışmışlardı.
O sıralarda erkek arkadaşından ayrılmış olduğu için bu tür toplantılara pek gitmiyor, insan yüzüne olabildiğince az çıkıyordu.
Artık her şey, tuhaf bir yalan boyutta gelişiyordu ona göre. O toplantıda da insanların arasına pek girmemiş,
uzakta kalmayı yeğlemişti. Ama onunla tanıştırıldıktan sonra arkadaşlıkları inanılmaz bir hızla gelişmişti.
O toplantıdan birlikte kaçıp bir yerlerde kahve içmeye gitmişler, ertesi gün saatlerce telefonda konuşmuşlar,
birlikte falcıya, doktora, çarşıya gitmeye başlamışlardı. İkisi de kendilerini olurlayan birini bulmaktan,
onaylayan bir gölgeye sahip olmaktan çok mutluydular! Neredeyse aynı şeyleri yaşamışlardı ve yaşıyorlardı…
Aaa, ben de sevgilimden ayrıldım… Seni çok iyi anlıyorum, benim de annem… Ben de okuldayken…
Aaa, ne tuhaf, ben de öyle düşünüyorum… Kızım, bak, söylüyorum, biz seninle aynıyız… Tıpkı senin gibi hissediyorum…
Ne kadar mutluydular! Kendilerine bir ayna bulmuşlardı… Ta ki…
Ta ki o, kendisini yatağa düşüren bu hastalığa yakalanana kadar. Artık uzun süre yatması gerekiyordu.
İlk zamanlar evi ziyaretçiden geçilmez olmuştu ama zamanla, doğal olarak, gelen gidenin sayısı azalmıştı.
Kimi artık gelmiyor, aramıyordu bile… Bunlar onun için çok önemli değildi de… Bir tek onu anlamıyordu…
Neden böyle yapmıştı? Neden yabancı olmuştu? Neden her geldiğinde hemen gitmenin yollarını aramaya başlıyordu?
Neden eskisi gibi konuşmuyordu onunla? O en yakın dostu değil miydi? Onunla her şeyi paylaşmamışler mıydı?
Onunla hemen hemen aynı şeyleri yaşamamışlar mıydı? Öyle kırılmıştı ki…
Sonra bir gün, birden çözdü bilmeceyi. Bunu hiç yaşamamıştı ki o! Bu hastalığı hiç bilmiyordu!
Yatakta yatmanın ne demek olduğunu… Bu kadar yalnız kalmanın! O bunları bilmediği için nasıl davranacağını şaşırıyor,
yabancısı olduğu bir ülkede, dil bilmeyen biri gibi afallayıp kalıyordu.
Onlar hep aynı şeyleri yaşamış olduklarını düşündükleri için birbirlerini hep onaylamışlardı.
Şimdiyse birbirlerine ilk defa yabancı düşmüşlerdi. Hem de en zor zamanda! Durdu ve kendi kendine bir söz verdi:
Bir daha aynısını yaşamayacaktı kimseyle. Kendini onaylatacak kimse aramayacaktı.
Yoksa hep yalnız kalacağını anlamıştı…
ÇÜNKÜ HERKES SADECE KENDİ GİBİ GÜLEBİLİR DÜNYADA, HERKES YALNIZ KENDİ KADAR AĞLAYABİLİR!
VE BUNU KİMSENİN ONAYLAMASINA DA GEREK YOKTUR. ANLAYAN KALIR, ANLAMAYANA DAVUL ZURNA AZ
CC sohbet icin buraya
  Mesaj Ekle, arkadaş oyun sohbet icin cagir