ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul


6 Mayıs 2024, Pazartesi 01:49   

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

En İyiler  Son Eklenenler       
sohbet forum basliklari  CC-Forum> Mühim Mevzular > Politika, Tarih
forum sohbet oyun basliklari
   Karahisar Kalesi Efsanesi
 Mesaj Ekle, sohbet ve oyun icin cagir
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

manolya41

manolya41 resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  13.Oca.2013 Pzr 01:38:22      Karahisar Kalesi Efsanesisohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
Karahisar Kalesi

3 bin 340 yıllık bir geçmişe sahip olan, defalarca el değiştirmiş, öyle sanıyoruz ki her defasında yeni bir efsane, yeni bir destana mekan olmuştur. Yukarıda da sözünü ettiğimiz gibi yerden 226 metre yükseklikteki trakit bir kaya kütlesi üzerinde kurulu bulunan Kale‘ yi fethetmenin öyle kolay bir iş olmadığı tartışmasız bir gerçektir. İşte bu nedenle Battal Gazi’ den, Hazreti Ali’ ye, Beyböğrek’ ten Çavuşbaşı’ na, Horoz Dede’ ye kadar pek çok efsane anlatılır Karahisar Kalesi için… İlginçtir ki, anlatılan bu efsanelerin izleri, günümüzde bile varlığını korumaktadır. Halk arasında anlatılan Hazreti Ali ya da Düldül’ün ayak izleri efsanesine göre, İslam halifelerinden Hazreti Ali, atı Düldül’ün üzerinde dağdan dağa uçarak sefer yapmaktadır. İşte böyle seferlerin birinde Afyonkarahisar‘ a gelen Hz. Ali, Hıdırlık Dağı’ nda konaklamak için sertçe yere basınca, buradaki bir kaya üzerinde ayağının izi kalır.

Daha sonra Hıdırlık’ tan kaleye atlayan Düldül, burada da dizginlenince bu kez ön ayağının izi bir kayanın üzerinde kalır. Hz. Ali, Düldül’ ü sulamak için su yalağına vardığında, atı bağlayacak bir yer bulamaz ve dört parmağı ile yalağın yanındaki bir taşa vurarak taşı deler ve atı buraya bağlar. Yukarıda da belirttiğimiz gibi Afyonkarahisar Kalesi‘ nde bugün Düldül’ ün ayak izi ile atın bağlandığına inanılan kaya üzerinde delik, hala varlığını korumaktadır.

Karahisar Kalesi ile ilgili bir başka efsane ise Battal Gazi ile ilgilidir; Afyonkarahisar‘ da 740 yılında öldüğü konusunda tarihçilerin birleştiği Battal Gazi ile yakın arkadaşı Ahmet Tarhan kaleyi ele geçirmek için sıkı bir kuşatma yapar, içeridekilerin dışarısı ile bütün bağlantılarını keser. Kale komutanı, bunun üzerine Bizans İmparatoru’ na haber salar ve 100.000 kişilik bir ordu yardım için yola çıkar. Kalenin burçlarından Battal Gazi’ yi görerek aşık olan komutanın güzel kızı O’ na bir kötülük gelmemesi için çimler üzerinde uyumakta olan Battal Gazi’ ye bağırır, ancak duyuramaz. Sonra bir kağıt yazar, taşa sararak üzerine atar. Battal Gazi, bir iki kıpırdandıktan sonra hareketsiz kalır. Battal’ ın uyunmadığını gören kız telaşlanır, babasına Türk’ lerin komutanının çayırda uyuduğunu söyler ve güya O’ nu öldürmek için zehirli bir hançer ister. Battal Gazi’ nin yanına gelen kız onu ölmüş olarak bulur. Çünkü attığı taş, Battal’ ın kulağına gelmiş ve ölümüne neden olmuştur. Kız üzülür ve hançeri kendi kalbine saplayarak hayatına son verir. Bizans ordusu kalenin eteklerine geldiğinde amansız bir savaş başlar, Ahmet Tarhan askerleriyle birlikte şehit olur. Ahmet Tarhan Karahisar Kalesi‘ nin eteklerinde, şu anda Ulu Cami ‘nin karşısındaki mezarına gömülür.

Yenilgiden sonra çok şiddetli bir fırtına başlar ve Battal’ ın cesedini Eskişehir dolaylarına atar. Böylece Bizanslılar, Battal Gazi’ nin öldüğünü anlayamaz ve daha uzun süre onun korkusuyla yaşarlar. Şu andaki Olucak Çeşmesi’ nin, Çavuşbaşı mahallesinin ve Çavuş Dede mezarının doğuşu ile ilgili olarak anlatılan Çavuşbaşı ya da Çavuş Dede efsanesi ise şöyledir; Afyonkarahisar sancağı Türk egemenliğine girmeden önce burada valilik yapan kişiye Türk hükümdarı elçiler göndererek kalenin Türk’ lere teslimini ister. Her defasında ret cevabı alınması üzerine hükümdar en güçlü Çavuş Başını Karahisar Kalesi‘ nin alınması için görevlendirir. Çavuşbaşı askerleriyle birlikte birkaç gün içinde Muttalıp bağlarına gelir. Bunu haber alan kale komutanı, kaleye kapanarak savunma düzeni alır. Ertesi sabah Türk askerleri Karakuyu’ ya ulaşır. Su stoku tükenen askerler, Karakuyu’ da su içmek isterler ama su sağlığa zararlı olduğu için vazgeçerler. Bunun üzerine çevrede su aramaya başlarlar ancak bulamazlar.

Durum Çavuşbaşı’ na bildirilir. Çavuşbaşı, yanına birkaç kişi alarak Yağdan denilen kayalıklara doğru gider. Çok yüksek bir kayanın önünde bazı dualar mırıldanır ve “Burada bir su olacak” diye bağırıp kılıcını kayaya vurur. Kılıç darbesiyle yarılan kayadan su fışkırır. Çok güzel ve şifalı olan su askerlerin yorgunluğunu giderir. Dinlenen ordu bir Cuma günü kaleye saldırır ve kale zapt edilir. Şehitler arasında Çavuşbaşı da vardır. Bugün Afyonkarahisar‘ ın Çavuşbaş mahallesindeki Olucak suyu güzel bir memba suyu olarak vatandaşlarca içilmektedir. Olucak çeşmesinin karşısındaki Çavuş Dede mezarı dertlilerin derman aradıkları, adaklar adadıkları küçük bir türbe olarak varlığını korumaktadır.


Dilek Yeri Karahisar Kalesi

Karahisar Kalesi, tarihi boyunca, evlenmek isteyen kızların iyi bir kısmet diledikleri, kısmeti bağlı olanların kısmetlerinin açıldıkları yer olmuştur. İnanışa göre, taliplisi çıkmayan yada evlenme zamanı gelmiş kızlar yanlarında yaşlı bir kadınla birlikte Cuma günü Karahisar Kalesi’ nin yolunu tutarlar. Ancak yanlarına birde asma kilit alırlar, kilit kaleye çıkılmadan önce kilitlenir. Kaleye çıkıldıktan sonra, yaşlı kadın kaleye çıkılmadan önce kilitlenmiş olan kilidi kızların başlarında açarak, inanışa göre bahtlarını açar. Daha sonra kızlar Kız Kulesi’nden;

Bahtım bahtım
Altın tahtım
Evlenecek vaktım, diyerek bağırırlar.

İnanılan odur ki tahminen bir hafta sonra bu kızlara hayırlı birer nasip çıkar ve nişanlanırlar. Bu gelenek, Hıdırellez‘ de daha çok ilgi görmekte ve Hıdırellez sabahı erken saatlerde kaleye çıkan kızlar, Kız Kulesi‘ nden dileklerini bağırmaktadırlar. Kimi zaman kadınların ya da erkeklerinde Kız Kulesi’ nden;

Çocuğum olacak vaktım
Okulu bitirecek vaktım, gibi dileklerde bulundukları da gözlenmektedir.

Kaledeki Kız Kulesi’nin yanında bir şarapnel oyuğu gibi insan boyunda olan taşın içine yatan kadınlar çeşitli dileklerde bulunurlar. Kalenin kapısının kemerinde bulunan bir oyuğa, bir dilek tutulup 3 taş atılmaktadır. Eğer taşların 3′üde oyuğa girerse dileğin yerine geleceğine inanılmaktadır.Yine kalenin kapısının önündeki uçmak ağacına insanlar üzerlerinden bir bez ya da ip parçası kopararak bağlamak suretiyle dilekte bulunmaktadır.


Karahisar Kalesi ile İlgili Diğer İnanışlar

Halk arasında Karahisar Kalesi‘ ne bir kez tırmanan bir kişinin 7 yıl Afyonkarahisar‘ dan ayrılmayacağına ilişkin bir inanç vardır. Bu inanç ne kadar doğrudur bilemeyiz ama yüzyılların deneyimine dayanan ve bilimsel olarak açıklaması da yapılabilen bir diğer inanç vardır ki o da ”Karahisar Kalesi‘ nin ardı kararınca Afyonkarahisar‘ a yağmur yağdığıdır.”

Olayı bilimsel yönden şöyle açıklamak mümkündür; yurdumuza yağışlar genellikle Kuzeybatıdan ve güneybatıdan, yani Balkanlarla Orta Akdeniz üzerinden gelmektedir. Yağış sistemleri Ege, Orta Anadolu ve Doğu Anadolu üzerinden yurdumuzu terk etmektedir. İşte Karahisar Kalesi‘ de Afyonkarahisar kentinin batısına yakın bir yerde kurulu bulunduğundan yağmur bulutları sürekli olrak kalenin arkasından gelmekte ve Karahisar Kalesi‘ nin arkası kararınca Afyonkarahisar‘ a yağmur yağmaktadır.
CC sohbet icin buraya
  Mesaj Ekle, arkadaş oyun sohbet icin cagir