ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul


sohbet, okey, tavla, chat
17 Mayıs 2024, Cuma 20:18   

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

En İyiler  Son Eklenenler       
sohbet forum basliklari  CC-Forum> Geyik Muhabbet > Fıkralar
forum sohbet oyun basliklari
   bi sürü fıkraaaaa
 Mesaj Ekle, sohbet ve oyun icin cagir
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

realsweety

realsweety resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  11.Nis.2006 Sal 11:20:16      bi sürü fıkraaaaasohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

KAYSERİLİ FIKRALARI

1- AMERIKA DAN MÜHENDIZ
Kayseri nin bir köyünde imece yöntemiyle yol yapiliyor. Bunun icin de esekten yararlaniliyor: Esek hangi yolu izlerse, orasi genisletip araba yoluna dönüstürülüyor.... Köye gelmis olan Amerikali Baris Gönüllüsü, ne olup bittigini kavrayamadigi icin sorar:
- Ne yapiyorsunuz böyle?
- Yol yapiyoruz.
- Bu esek ne icin?
- O, yolun mühendizi. Yola uygun gecenegi o gösterir.
Baris Gönüllüsü katila katila güler:
- Ya esek bulamasaydiniz?
- Iste o zaman Amerika dan mühendiz getirirdik!


2- KAYSERI YÜZÜ
Kayserili tras olacakti. Berber << buyurub >> deyip döner koltugu gösterince koltugu cevirdi, sirti aynaya gelecek sekilde oturdu. Berber sasirdi:
- Beyefendi, neden ters oturdunuz?
Kayserili, telassiz:
- Sabah sabah, dedi, Gayserili yüzü görmek istemem de...


3- BILMECE
Kayserili, trende yolculuk etmekte... Karsisinda oturan zatla tanisir. Dereden tepeden konusurlarken:
- Gel seninle birbirimize bilmece soralim, der. Önce ben sorayim; bilirsen ben sana bin lira veririm. Bilemezsen 10 bin lirani alirim. Sonra sen bana sorarsin; bilirsem 10 bin lirani alirim, bilemezsem bin lira
veririm.
- Tamam, der Sor bakalim.
- Söyle öyleyse: Üc ayakli hayvan nerde yasar?
Öteki yolcu düsünür, bilemez:
- Al 10 bin lirayi. Simdi ben de sana ayni soruyu soruyorum: Üc ayakli hayvan nerde yasar?
Kayserili, hic düsünmeden, aldigi 10 bin liranin bin lirasini geri verir:
- Al su bin lirayi. Ben de bilmiyorum.


4- AYAK UYDURMACA
Kayserili zengin, ölüm dösegindeymis. << Vasiyetim var >> diyerek ogullarini kizlarini basina topladiktan sonra ögüt vermis:
- Evlatlarim, size son sözüm: Devlet calgi, siz cengi... Ayak uydurmaya bakin!


5- AYNI ILACLAR...
Doktor, muayenehaneye ilk kez gelen hastadan 50 bin, sonraki muayenelerde 30 bin lira aliyordu. Bunu ögrenen Kayserili, muayeneye ilk gidisinde:
- Iste yine geldim doktor bey dedi.
Doktor soyunmasini söyledi. Muayene etti, ücretini aldi:
- Saliginiz düzeliyor. Ayni ilaclari kullanmaya devam edin!


6- ESEK BOYAMAK
Kayseri ye yeni gelen yabanci, ayakkabisini boyatirken boyaciya takilmis:
- Siz Kayserililer esegi boyayip babaniza satarmissiniz. Nasil yapilir bu is?
Boyaci, firca sallamayi sürdürerek:
- Iste, demis, esegi böyle boyariz!


7- CEHENNEM SATISI
Kayserili, Papa nin cennetten yer sattigini isitince dogru Vatikan a gitmis. Papa ya:
- Bazi Müslümanlar cehennemlik oldugu icin, demis, cehennemin tapusuyla anahtarini simdiden almak istiyorum.
Uzun pazarliklardan sonra istedigi fermani ve anahtari elde etmis. Bunun üzerine zengin Hiristiyanlara yönelik bir reklam kampanyasina girismis:
- Cehennemin tapusu ve anahtari bende. Cehenneme girmek istemeyenler, benden belge alabilirler. Cennet arsalarinin yari parasina... Kayserilinin elindeki fermani gören Hiristiyanlar, cehenneme kabul edilmeyeceklerine iliskin belge satin almaya baslamislar... Cennet müsterileri azalinca, Papa Kayseriliyi cagirtmis:
- Al su verdigin parayi, ver cehenemin tapusuyla anahtarini!
Kayserili:
- Ben cehennemi sattim, demis. Geri almak icin cok para gerekli.
- Ne kadar?
- Heybenin iki gözü dolusu altin.
Papa, caresizlik icinde ellerini iki yana actiktan sonra buyrugu vermis:
- Doldurun bu Kayserilinin heybesini altinla!


8- COGRAFYA
Bölük komutani << Ali okulu >> nu denetliyordu. Hasan a sordu:
- Oglum, dünya kac parcadir?
- Bes parcadir komutanim.
- Say bakalim.
- Avrupa, Asya, Amasya, Tosya, Okyanusya.
- Sen nerelisin?
- Kayseriliyim, komutanim.
- Su haritada Kayseri yi göster bakalim.
Hasan Kastamonu yu isaret edince:
- Oglum, orasi Kastamonu.
- Kayseri nin bir mahallesi sayilir, komutanim.


9- KAYSERILI ASKERDE
Askerde komutan okuma bilenlerin öne cikmasini istemisti. Ortaya firlayan bir tanesinden süphelemis. Tekrar sorunca, asker, Okumam yazmam yok, ama Kayseriliyim, demis.

10-
Taksinin yokusta frenleri patlamis, muthis bir hizla asagi iniyor. Kayseri li musteri bagirmis..
"Durdur su arabayi.."
Sofor panik icinde haykirmis..
"Durduramiyorum!.."
"O zaman taksimetreyi durdur hic degilse" demis, Kayserili.

 

TEMEL FIKRALARI

1- -Paluklar neden konuşmiyi temelciğum
-Paşini akvaryuma sok anlarsin, Fadimeciğum

2- Bir gün Temel balığa çıkar.İyi bir avdan sonra bir tekne balık tutar.Birden hava patlar ve çok büyük bir fırtına çıkar.Temel duva etmeye başlar. Tanrım beni bu fırtınadan kurtarırsan bütün bu balıkları fakirlere dağıtacağım der içinden. Hava bir zaman sonra düzelir. Temel evine dönmeye başlar. Birtaraftanda balıklara bakar ve içinden bu balıklar fazla, yarısını dağıtsam olur der.Biraz daha sonra balıklara tekrar bakar ve bu balıkların yarısıda çok fazla ben bunların çeyreğini dağıtsam olur der.Biraz daha zaman geçer Temel tekrar balıklara bakar. Tam o sırada hava tekrar bozulur.Temel kafasını gök yüzüne diker ve şöyle der."Haçen sen de şakadan hiç anlamiyusun."

4- Temel eczacılık fakültesini bitirmiş. Fakat eczane açacak parası yok, Girmiş bir eczaneye:
- Beyefendi sizde soğan var mı?
Adam Temel i başından savmış.Temel bu durur mu? Hergün yeni saçma soru larla geliyormuş. Birgün eczacı Temel e:
-Kardeşim senin derdin ne? -Burayı bana sat.
Eczaci kurtulmak icin eczaneyi satmış,birkaç gun sonra Eczaneyi satan adam içeri girmiş,Temel e:
-Siz de soğan varmı? demiş...
Temel adama biz de soğan var ama senin reçeten var mı? demis....

5- Temel Kayseri ye Ucuyor
Temel in birgun Kayseri ye gitmesi gerekmis, ve ucakla gitmeye karar vermis. Ucak havalandiktan sonra, pilot ucaktabir ariza oldugunu ve yuklerini azaltmalari gerekrigini soylemis. Bunun uzerine butun bagaji atmislar. Biraz daha gitmisler. Pilot yetrli olmadi ucagin koltuklarini da atmaliyiz demis. Herkes ayaga kalkmis kolyuklari da atmisla. Biraz sonra , yine pilot o da yeterli olmadi ucagin tabanini atmaliyiz herkes tepe de biryerlere tutunsun demis. Herkes tavanda bir seye tutunmus, ve ucagin tabani sokulup atilmis. Bir sure sonra yine pilot anonsa cikmis. Ve 30-40 kiloluk bir yuk daha atmalari gerektigini soylemis. Fakat artik atacak bir sey kalmamis. Bunun uzerine birisinin kendisini feda etmesine ve asagiya atlamasina karar vermisler. Tek problem kim atlayacaktir. Herkes ben atlayamam su nedenden , ben atlayamam bu nedenden diye bahaneler bulmaya baslamis. Tabi herkes Temel i atlamaya ikna etmeye calisiyormus. Bunun uzerine Temel soyle bir konusma yapmis:
"Arkadaslar, burada atlamasi gereken insan olarak ben kendimi goruyorum. Cunku siz hepiniz Kayserilisiniz, hemserisiniz, aranizdan birisinin atlamasina gonlunuz razi olmaz. Hepiniz memleketinize gidiyorsunuz, simdi havaalninda sizi bekleyenleriniz vardir. Onun icin ben kendimi feda ediyor ve asagiya atlamaya
karar vermis bulunmaktayim" der. Bu konusma uzerine cok duygulanan Kayserililer heyecana gelip hararetle Temel i alkislamaya baslamislar...

6- Temel Karpuz Tasiyor
Lazin biri elini beline koymus dalgin dalgin yuruyormus.Birinin dikatini cekmis. Lazi seyrediyormus. Laz belediye otobusune binmis eli hala belinde, inmis yarim saat yurumus eli hala belinde. Onu izleyen dayanamamis kosup, onune gecmis. Kardesim sen delimisin demis, laz.yooo demis Adam, hastamisin demis laz, yine yo demis. Seni iki saattir izliyorum elin belinde yuruyosun demis. Laz bakmis, vay ana karpuz dusmus demis.

7- Temel Avlaniyor
Istanbul da yasayan bizim Temel av sporuna merak salar. Av icin gerekli malzemeleri alir. Birkac gun avlanir. Birgun kahvede otururken Bizim Temel baslar maceralarini anlatmaya.Derki "Birgun tufegimi aldim Belgrad Ormanina gittim. Yarim saat gezdikten sonra bir baktim beyaz bir ayi bana dogru geliyor. Tufegimi dogrultmamla
ates etmem bir oldu. Tek kursunla ayiyi yere serdim." der. O sirada arkadaslarindan birisi " hadi ulan oradan Belgrad Ormaninda ayinin ne isi var" der tabi bizim Temel bu lafin altinda kalir mi. Hemen "ulan ayi bu ne bilsin oranin Belgrad Ormani oldugunu " der.

8- Temel&#8217;e Annesinden Mektup
Sevgili oğlum Temel,
Senin hızlı okuyamadığını bildiğim için bu mektubu yavaş yavaş yazıyorum.Artık, senin büyük şehre gittiğin sırada yaşadığımız evde yaşamıyoruz. Baban bir gazetede, insanların başına genellikle evlerinin 2 km civarındaki bölgelerde kaza geldiğini okumuş; o yüzden taşındık. Sana yeni adresi veremiyorum çünkü yeni evimizde bizden önce oturan hemşehrilerimiz, taşınınca adresleri değişmesin diye kapı numarasını söküp Götürmüşler.
Bu evde garip bir çamaşır makinası var. Geçen gün içine 4 gömlek koydum, çalıştırmak için duvardaki zinciri çektiğimden beri bir daha o gömlekleri görmedim.Geçen hafta sadece iki kez yağmur yağdı. İlki 3 gün sürdü; ikincisi ise dört gün.Benden istediğin yeleği postaya verdim, ancak halan, o koca düğmelerle paketin çok ağır olacağını söyledi; o yüzden düğmeleri kopartıp yeleğin cebine koyduk. Orada bulabilirsin.
Sevgiler,
Annen
(Safinaz)
NOT : Sana biraz da para gönderecektim ama zarfı bir kere yapıştırmış bulundum.

9- Temel bir gün yolda giderken bir senet görmüs. Hemen bankaya gidip senedi ödemis. Baska bir
gün yine yolda giderkenbakmış bir senet, ama miktarı çok yüksek, ödeyemez. Temel de senedi
ödememek İsviçre ye kaçmış.

10- Temel bir gün yolda giderken muz kabuğuna basmış ve düşmüş. Başka bir gün yine yolda
giderken yolun ortasında kocaman bir muz kabuğu görmüş ve Eyvah, yine düşeceğim demiş.

11- Kısa Dönem
Temel, askerlik görevini bir denizaltında yapıyordu. Fakat kısa bir süre sonra, hiç beklenmedik bir anda köyüne döndü. Yakınlarıi böylesine erken dönüşün sebebini sorduklarında. Temel şöyle cevap verdi:
"Beni daha fazla alıkoymak istemediler. Çünkü geceleri yatarken pencereleri ardına kadar açıyordum..."

12- Temel bir gun hakimin karsisina cikartilir. Hakim Temel e sorar:
-Evladim senin adin ne bakim?
Temel:
-Adim "Temel", fakat "Z" si yok.
Hakim bir an dusunur, ve Temel e donerek der:
-Evladim, "Temel"de "Z" yok ki!
Temel hemen cevabi yapistirir:
-Ee, biz ne deduk hakim bey?

13- Temel secimlerde aday olmus, buyuk kalabaliga karsi konusma yapacak, hazirlanmis, kursuye cikmis. Cebindeki kagidi aramis bulamamis. Bunun uzerine secmenlere seyle seslenmis:
- Sevgili hemsehrularim, puraya celirken neler soyleyecegimu pir Allah pir de pen pileydum, simdi ise sadece Allah piliy.

14- Simdi efendim bizim Karadenizli vatandaslarimizdan birisi (yani Temel) oldukca siddetli bir ishale yakalanmis ve hastaneye gitmis.Tabii ilk muyaneyi yapan doktor bakmis ve hemen dahiliye bolumune sevketmis. Is bu ya bizimki her nasilsa evraklar karisip dahiliye yerine psikiyatriye yatirilmis. O da pek ne oldugunu anlamamis ya..Aradan soyle 1-2 hafta gecince sevki yapan doktor psikiyatri bolumunde bir arkadasini gormeye gitmis.. tam cIkIyormus ki bizim Temel orada...
-- Yahu , demis... sen ne ariyorsun burada.
-- Bilmeeeeem... beni buraya yatirdilar
-- Eeeee... n oldu? ... ishalin gecti mi bari?
-- Yok canim... ayni hizda devam ediyor .. ama artik kafama takmiyorum !

15- Efendim Temel acil kurtarma servisinde calisiyormus.Bunlara hemen otobus kazasi ihbari gelmis ve atlayip gitmisler.. Bir de ne gorsunler etrafta olu/yarali kirla...Temel hemen takimilarini almis ve bas-basbagiran bir yaralinin yanina gitmis..Adamcagizin iki bacagi da kirik ve feryadin bini bin para... Temel cok sinirlenmis..
-Yahu demis... bu kadar feryat edecek ne var! Senin yalnizca iki bacagin kirik .. baksana surada duranlara ... onlar olmus , hic bagiriyorlar mi!

16- Temel ile Dursun Amerika da yasarlarken paralari bitmis ve bir banka soymayi kafalrina koymuslar. Gece yarisi olmus , Dursun ve Temel kapilari açip içeride kasalari aramaya koyulmuslar. Temel bir kasa görmüs , açmislar ve içinden bir kase muhallebi çikmis. Bunu Temel afiyetle yemis. Daha sonra bir kasa daha görmüsler ve onu da açmislar bir kase muhallebi daha.. Bunu da Dursun yemis. Tabii ikisi de sasirmis koca bankada nasil para olmaz diye ve orayi terk etmisler. Ertesi gün gazetelerde manset : Dünyanin en büyük Sperm Bankasi soyuldu!..

17- Dursun ile Temel is icin Amerika ya gitmisler. Epeyce is aramislar bu arada domuz eti diye et yiyememisler. Aradan uzunca bir sure gectikten sonra artik ete iyice ozlem duymaya baslamislar. Cat pat ogrendikleri Ingilizce ile bir kafenin onunde "Hot Dog" yazisini tercume etmisler. Yahu Bu memlekette domuz etinden baska et yok bari kopek yiyelim demisler. Birer tane almislar dursun paketi acip iciine soyle bir bakmis ve hemen kapatmis ve Temel e.
-Hacan sana copegin neresu celmistur......

18- Temel e bir ise girmek icin saglik raporu lazim olmus. Gitmis tam tesekkullu bir hastaneye. Epey bir muayeneden sonra doktor sormus.
- Kulaklarinizdan yada burnunuzdan bir sikayetiniz var mi? diye.
- He ya, demis Temel. Ozellikle fanilamI cikarirken cok zorlaniyorum.

19- Bizim idris ile Temel bir zamanlar Amerika ya gitmisler. Tabii cepte para yok, gördükleri ilan üzerine çikmislar kelle avciligina.Getirdikleri kizilderili kellesi basina 100$. Bir heyecan kizilderili arazisine girmisler ve hemen ilk gün üç bes tane topladiktan sonra, gece basmis. Bizimkiler de kampi kurmuslar sonra da yatip uyumuslar. Sabah bir gürültü, patirti içinde bizim idris uyanmis. Bir de ne görsün etrafi bir sürü kizilderili ile sarili, adamlar çigliklar atip etraflarinda dört dönmekte. Bizim ki hemen heyecanla Temel i dürtmüs :
"Kalk ula Temel kalk. Zençin olduk."

20- Ozledim
Temel, bir Fransiz ve bir Amerikali ile issiz bir adadaymis. Bir gun iyi huylu bir deniz perisi gelip demis ki:
- Uzun zamandir izliyorum sizi. Geminiz battiktan sonra cok aci cektiniz. Dileyin benden, ne dilerseniz.
- N olur beni Fransa ya gorder, demis Fransiz. Hoop gitmis Paris e.
- Beni de Amerika ya lutfen demis Amerikali ve oda hoop California ya.
Sira Temel e gelmis. Dusunmus, dusunmus.
- O Fransiz ile Amerikali usaklari cok ozledim. Cagir onlari geriye.

21- BURUN
Temel satilik papaganlari inceliyormus.
En pahali papaganin onunde durmus:0.
-Ne konusuyor?
-Ingilizce, Fransizca, Almanca
-Kac paradir.
-On milyon
-Lazca biliyormu?
Bilmiyor
Temel papaganin burnunu oksamis;
Bu burunla yazik, demis.

22- Temel bir gün işten dönerken kamyon altında kalır ölürken ağzından çıkan son kelimeler şunlar olur plaka aldınız mı ? DAA

23- Bir Ingiliz bir Fransiz bir de laz vampir havada ucuyorlarmis. Birden Ingiliz vampir asagiya dalmis ve bir dakika sonra agzi burnu kan icinde cikmis. Diger vampirler "ne yaptin" diye sormuslar oda "su asagidaki evi goruyormusunuz?" demis. Vampirler de "evet" demisler. "Iste o evde yeni doğmuş bir çocuk vardi, kani cok lezzetliydi" demis ve uçmaya devam etmisler. Birden Fransiz vampir de asagiya dalmis ve o da kanlar icerisinde geri gelmis. Digerleri ona da "ne yaptin?" diye sormuslar. O da "su asagidaki evi goruyor musunuz?" diye yanitlamis,"evet" demis digerleri "onun yanindaki ahiri da goruyor musunuz" diye devam etmis.Yine "evet" demisler. Fransiz Vampir devamla "iste orada cok guzel bir kisrak vardi onun kanini emdim cok lezzetliydi" demis. Neyse vampirler ucmaya devam edmisler. Birden laz vampir de asagiya dalmis ve agzi burnu kan icinde geri donmüs. Vampirler ona da sormuslar "sen ne yaptin" diye.Laz Vampirde "su asagidaki evi goruyor musunuz?", "evet" demis digerleri "peki yanindaki ahiri goruyor musunuz?" diye sürdüsmüs laz, yine "evet" diye yanitlamisler, "peki onun yanindaki diregi de goruyor musunuz? " diye yeniden sormus, digerleri yine "evet" demisler Laz ic cekereke" ha BEN GORMEDIM"DE!" demis.

24- Lazın biri, Izmir e gitmiş. Oradaki tanışla dolaşırken, bir de bakmışlar ki,birkaç efe, zeybek oynuyor. Kendilerine özgü agır hareketlerle kol vurup diz büken efeleri seyrederlerken, Izmirli, Laz arkadaşına dönüp sormuş: Ne güzel oynuyorlar di mi? Laz dudak bükmüş: O kadar düşündükten sonra, ben de oynarım.

25- Temel Dursuna soruyor:
Ula Dursun sen oruclu oruclu kac hamsi yersun?
Dursun:Vallaa 100 tane yerim.
Temel:Olur mu ulan ilk hamsiyi yediginde oruc bozulur diger 99 sayilmaz.
Neyse Dursun bunu kafaya takiyor.O da yine yolda gordugu Idrise soruyor:
Ula Idris sen oruclu olarak kac hamsi yersun?
Idris:Valla 50 tane falan.
Temel:Ula 100 tane deseydun sana birsey anlatacaktum.

26- Temel banka soymak sucundan yargilaniyormus. Son celsede yargic karari okumus; Temel in sucsuz oldugunun anlasildigini, tahliyesine karar verildigini aciklamis..Temel sevincle ayaga firlamis :
Uy cözünü sevdigumun hacim beyi, yani simdu bu paralar benim oldu degil mu?

27 Zamanin en buyuk Mayfa babasi cok agir bir suctan yargilanmaktadir ve idami istenmektedir. Juri uyelerinin icinde Temel de vardir. Mafyanin adamlari mahkemeden once Temeli bir kenera cekerler ve soyle derler:
- Temel ne yap et Babanin idam kararini muebbet e cevir yoksa bu senin sonun olur. derler!!!
Temel in icine korku dusmustur acep ne yapsamda bu adami kurtarsam diye dusunur. Dava baslar gunlerce devam eder ve nihayet Juri uyeleri karar vermek uzere odalarina gecerler. Aradan uzun bir sure gectikten sonra jury geri gelir ve kararini okur:
- Muebbet hapis derler
Bunu duyan Babanin adamlari ne yapacaklarini sasirilar dogru Temel e gidip afferim sana Temel simdi gozumuze girdin derler. Ehh be Temel iyi guzel de bu isi nasil basardin diye sorarlar:
-Temel "Sormayin bre usaklar der millet Beraat Beraat diye tutturdu Muebbete cevirne kadar aklan karayi sectim der"

28- Temel e sormuşlar bak bakalım arabanın sinyali çalışıyor mu? diye. Çalışay çalışmay çalışay çalışmay

29- Tursun Sormus Temele:
Ula Temel Sen kac dua biliyorsun;
Temel: Dort adet dua pileyrum demis.
Tursun Hangilerini pileysun demis;
Temel: Uc ihlas bir Elham i pileyrum daaa

30- Temele dursun karadeniz sahilinde oturuyorlarmis temel dursuna demiski gel beraber amerikaya yuzelim iki kafadar karadenizden baslamislar yuzmeye fikra ya amerika yaklasmislar ozgurluk anitini gormusler tam bu sirada bizim temel dursun ben kesildum geri doneyrum demis.

31- Temel 100 metre yarışından önce doping almış,sonra anlaşılmasın diye sonuncu olmuş....

32- Abdürezzak: Temel hadi Picasso nun sergisine gidelim.
Temel :Yok hocam ben gelmiyorum.
Abdürezzak: Neden yaw. Picasso dünyanın en iyi ressamıdır.
Temel : Hocam gelirdim ama ben İtalyanca bilmiyorum.

33- Temel gunun birinde istanbuldan koyune kahkahalar icinde geri donuyormus bunu duyan koyluler temel neden guldugunu sormuslar, Temelde otobus soforunu kazikladigini soylemis koyluler nasil ya diye sormuslar. temel demiski: istanbulda gidis-gelis bileti aldim; su anda geldim fakat geri gitmeyecegim

34- Nato da komutanlar arlarinda konusuyorlarmis her Ulkenin komutani kendi askerinin daha dayanikli ve
ser verip sir vermyecegini idda ederler neyse her ulkeden bir asker cagirirlar ve bir sir verirler kimseyede ne olursa olsun soylemiyeceksin diye tembih edeler Sonrada o Askerler i sorgulamak icin en usta iskencecileri gorevlendirirler Alman Askerini cagirirlar baslarlar sorgulmaya Alman askeri 2 saat sonra bulbul gibi oter ve kendisine verilen sirri soyler Italyan Askeri 3 ssat sonra oter Yunan Askeri 1 gun sonra oter Bizim Temel i alirlar sorguya 1 gun 2 gun 3 gun 1 hafta Temeli konusturamazlar Turk kumandani tebrik ederler ve Temeli saliverirler Bizim Temel cikar cikmaz hemen kosar ve kafasini duvarlar a vurarak bagirir - Hatirla ula neydi hatirla

35- Bir Alman, bir Americalı ile bizim Karadenizli Temel İstanbul u gezmeye çıkarlar. Alman: Yahu şu İstanbul denilen şehire bakın, sokaklaro sokak değil, yolları yol değil, deyince Amerikalı: Tamam, tamam! der. Şu sizin meşhur Almanya nızı da gördük, siz bizim Amerikayı görmelisiniz!! Tüm İstanbul görünen bir tepeye geldiklerinde Alman tekrar başlar: Şu İstabul a bir bakın evleri dahi ev değil. Sözü alan Amerikalı: Sanki sizin Almanya nın evleri evmi? Bizim Amerika da 100 kat, 200 katlı binalar var... Sabahtan bu yana hep yerilen Temel in tepesi atar. Atmayın ulan!.. der. Sanki 200 katlı binalarınız çok mu yüksek. Ben köyde bir ev yaptırdım, çatıyı yapan usta on sene önce çatıdan düştü hala yere inmedi..

36- ISLAK TEMEL
Temel her baliga gittiginde islak donuyormus babasinin dikkatini cekmis ve sormus ula Temel sen paluktan hep islak doneyursun nedendur daa.Temel cevap vermis pabacugum ben paluga cikinca sigara
iceyurum, baba e oglum bunun islaklikla ne ilcusu var demis Temel pabacugum sigara bitunce denize atayirum sonsun diyede ustune basayurum onun icin islanayurum.

37- HASERE ILACI
-Temel bir gun bol miktarda hasere ilaci icer...Koma halinde hastaneye kaldirilir.
-Komadan cikinca doktor:
-Zorun neydi o kadar ilaci ictin...?
-Temel heycanla inleyerek;Ben soforum yolda bir tabela gordum.
-Icunuzdeki trafik canavarini oldurun yazayi....
-Bende oyle ettum..

38- ESEK DEGIL
-Temel yolda araba bekliyordu...Karsidan da bir adam yaninda keci ile birlikte geliyordu.
Adam Temelin yanindan gecerken selam vermedi...Biraz gittikten sonra
Temel kizarak arkalarindan yetisti ve;
-Hemserim habu esekle nereye gideyusun.?Adam gulerek ve Temel ile alay ederek;
-Ula gormeyumusun ? Habu esek degildur.Kecidur deyince
Temel bende senlen kunusmadum keciye sordum.

39- AVUKAT TEMEL
-Temel bir davada avukatlik yaparken yuksek sesle konusuyordu...
Derken disardan bie esek anirmaya basladi.
-Hakim : -Biriniz konussun...Deyince Temel susar...Ve esegin anirmasi kesilince
-Hakim Temele buyur anlat ,der.
-Temel:-Ne anlatayim ikumuzu da dinledun ver kararini.

40- KASIK
-Temel le Dursun yorgun argin bir kahveye giderler..Iki cay isterler.
-Caylar gelir ...Temel kendi cay kasigini alir baslar Dursun un cayini karistirmaya...
-Dursun: Ula Temel sen delimisun ? ne yapayisun o karistirdigin benum bardagum.
-Temel gulerek;
-Bileyurum usagum ben kasigimi calkalayurum.

41- ISINE SON
-Temel askerde biraz tembel..Sabah istimasindan kaytarip bir agacin altina yatar.
-Ancak biraz sonra yakalanir.Komutan yanina cagirir.
-Meslegin nedir? -Insaat kalfalugu yapayurum komutanim.
-Ha demek oyle,Peki sen insaatta yaninda calisan bir isciyi boyle yatarken yakalarsan ne ederdin.
-Temel firsati kacirmaz:
-Hemen ,hic dusunmeden isine son verirdim evine gonderurdum komitanum.

42- TECRUBE
Dort kisilik avci gurubu, tecrubeli avci Temel in onderliginde ormanda ilerlemektedirler. Karsilarina kucuk bir delik cikar.
Temel: `Yatin yere, tavsan deligi !
Butun avcilar yere yatarlar. Gercekten bir muddet sonra delikten tavsan cikar. Avcilar hemen vururlar. Tekrar yurumeye baslarlar. Bir sure sonra buyukce bir delik cikar karsilarIna.
Temel : `Yatin yere, tilki deligi ! Yatarlar. Biraz sonra tilki cikar.Onu da vururlar.
Tekrar yola duserler. Bu defa daha buyuk bir delik cikar.
Temel `Yatin yere, ayi ini !
Yere yatarlar ve cikan ayiyi vururlar. Iyice keyiflenen avcilar yurumeye devam ederler. Kisa bir zaman sonra kocaman bir deligin basinda dururlar. Acemiler hep birden Temel e bakar.
Temel: `Usaklar ne cikacagini bilmiyorum. Ama yatin yere, ne cikarsa bahtimiza !
. . .
Ertesi gun gazetelerde : `Dort avci tren altinda can verdi...

43- Bizim Temel bir trende makinist.Yine bir gun normal seferini yaparken raylarin uzerinde bir cocugun oturdugunu gorur.Birkac defa korna ile ikaz eder.Ama cocuk yerinden bile kipirdamaz. Temel dusunur "cocuga carpsam 1 kisi olecek , treni raydan cikarsam 400 kisi olecek." ve cocuga carpmaya karar verir. Ertesi gun gazetelerde bir haber "Tren kazasi 401 tane olu." Temel kazadan canli kurtulur ve Temele sorarlar "Nasil oldu?"
Temel "iste boyle boyle oldu ve bende cocuga carpmaya karar verdim. Ama cocuk raydan cikti".

44- Temel Londra da otelin birinin odasinda kara kara dusunuyor. ulan diyor. Ben asagidan icki isterken laz oldugum anlasilir mi acaba? Geciyor aynanin karsisina ve prova yapiyor....
Bana bir fvisku,,,,,yok boyle anlarlar
Bana bir raki...... yok diyor boyle de anlarlar r
Bana bir bira....Tamam diyor boyle iyi anlamazlar......Ve asagiya iniyor,Masaya dirseklerini dayiyor ve sesleniyor.Barnmen bana bir bira.
Barmen Temeli biraz suzdukten sonra soruyor:
Birader sen laz misin?
Temel___uuuy nasil anladin diyor; burasi resepsiyon bar karsida,

45- Temelle Dursun ormanda uyuruyorlar bir ara temel dursuna sesleniyor.Dursun ormanin guzelligine bak.
Dursun:Agaclardan goremiyorumki.

46- Temel sehre inmis.Bakmis pencere kenarin da bir papagan.icinden:Allah allah kusa bak yav....demis.
Tabii bu arada papagan da Temelin kendisine baktigini gorup: Ne bakiyorsun hemserim... demis .
Temel biraz saskinlik biraz da saflikla: Afedersun hemserum.Ben seni kus sandiydum.

47- Naziler Uc Ingiliz,Fransiz ve Laz i esir almislar ve sonucta olum cezasi carptirmislar.Ve askerler soruyor:
Beyler Giyotinle mi olmek istersiniz?Asilarak mi?Kursuna dizilerek mi? Ilk once Fransiz yanit verdi: Benim atalarim hep giyotinle olduler ben de giyotinle. Onu almislar kafasini yerlestirmisler giyotine.Giyotini ustten birakiyorlar.Tam kafasina 2 santim kalinca giyotin duruyor.Maalesef giyotin bozuk Almanlar sinirleniyor.Cunku bu durumda Fransiz kurtuldu.Ingiliz: Arkadaslar.Asilarak olmek cok kotu benide giyotinle oldurun. Ingiliz uyaniklik yapiyor.Almanlar giyotini tamir ediyorlar.Ama olay ayni sekil cereyan ediyor.Sonucta Ingilizde kurtuluyor. Sira bizim laza geliyor.Bizim Temel de uyanik: Arkadaslar asilarak olmek gercekten cok kotu.E zaten giyotin de calismiyor En iyisi beni kursuna dizin.

48- Temel ve Dursun aynı köyün iki delikanlısıdır.Yaşları yirmiyi bulur ve askere giderler.Her ikiside çakı gibi
askerdirler.Günler,aylar geçer ve bizim iki karadenizlinin başarıları artar.Bizimkiler en iyilerin seçileceği
tatbikata aday olarak giderler.Tatbikatın ana konusu kamuflajdır.Temel,dursunve diğer adaylar tatbikatın
olacağı meydana toplanır.Askerlerden istenen bu boş arazide en iyi kamuflajı yapmaktır. askerler dört
bir yana dağılarak,saklanmaya başlarlar.Temel ve Dursun saklanmaya çalışırken iki tane boş çuval
bulurlar.Temel birine Dursun birine girer.Diğer askerlerin denetimi bitmiş sıra bizimkilere
gelmiştir.Komutan dursunun çuvalının başına gelir.Çuval a bir tekme atar. Dursun havv!!! havv!!! diye
bağırır.Komutan içinden "aferin iyi kamuflaj yapmış diye mırıldanır.Sıra temelin çuvalına gelir ve ona da
bir tekme atar.Çıt yok.birdaha tekme gene çıt yok.Komutan dayanamaz ve öyle bir tekme vururki temel
acısından bağırır.PATATES!!!, PATATES!!!.

49- Kaptan Temel Fadime`ye yagmurun yagip yagmiyacagini onceden bildigini der. Fadimede nasil diye sorar.
-Eger ki hamsiler suda oynayi, yagmayacak; oynamayi yagacak demektur.
Fadime: -ama yarisi oynayi, yarisi oynamayi.....
O zaman pelki yagar pelki yagmaz

50- Temel pilot.Frankfurt havaalanina inecek, kuleden izin istemis.
Kule : "simdi lutfen durumunuzu bildirin"
Temel : "ucagin onunde oturuyorum"

51- Temel oyuncakci dukkanina girmis ve pembe panter istemis. vermisler
Temel : "baska rengi yokmu?"

52- Temel : Tezek nedir?
Cemal : Kurutulmus boktur...
Temel : Gubre nedir ?
Cemal : O da islenmis boktur...
Temel : Sende her boku biliyorsun...

53- Temel sehre inmis.Bakmis pencere kenarin da bir papagan.icinden:
-Allah allah kusa bak yav....demis. Tabii bu arada papagan da Temelin kendisine baktigini gorup:
-Ne bakiyorsun hemserim... demis . Temel biraz saskinlik biraz da saflikla:
-Afedersun hemserum.Ben seni kus sandiydum.

54- Temel le Dursun plajda dolasirken.Kapisinda ciplaklar kampi yazan etraf duvarlar ve tel orgulerle cevrili bir yapiyla karsilastilar.Dursun:
-Temel iceride ne var acaba? Neyse Dursun yere dogru egildi.Temel sirtina cikip yukseldi.Dursun:
-Iceride ne var?
-Insanlar..
-Kadin mi erkek mi?
-Nasil anlayayim.Hicbiri elbise giymemis ki?

55- Temel kahvenin bir kosesinde kendi kendine soyleniyor.Arada bir guluyor. Arada bir de hatirladigi birseyi bosvermek istermis gibi elini yukariya dogru kaldirip indiriyormus.Arkadaslari merak etmisler:
-Yahu Temel sen sabahtan beri konusarak guluyorsun.Niye?...Temel:
-Kendi kendime fikra anlatiyorum.
-Peki arasira elini yukari kaldirip indiriyorsun... Temel:
-Yahu bildigim fikra aklima gelirse onu geciyorum.


56- Temel bir dostunun evindeki poker partisine davet ediliyor.Soruyorlar kendisine.Poker bilmedigini soyluyor.Ev sahibi temeli yanina cekiyor:
-Bak Temel.Pokerde amac Aslari.Papazlari,Kizlari falan uyumlu olarak biriktirmeye calismaktir.Tum kagitlari Kupa Flos;u keser. Temel meraak ediyor:
-KUpa flos ne demek oluyor?
-Kupa flos cok muthis bir eldir.Kupa 10,kupa vale,kupa kiz,kupa papaz ve kupa aisndan olusur.O eli bulana KARIMI BILE VERIRIM.
Neyse geciyorlar bir masaya oyunu seyrederlerken birisinin isi cikiyor Yerine Temeli oturtuyorlar.Kagitlar dagitiliyor.Temel ilk karti aciyor Kupa as.ikinci,kupa kiz,kupa 10,kupa papaz veeee kupa vale.Birinci oyuncun nunda eli iyi olacak ki REST diyor.Ikinci PAS,ucuncu de PAS sira Temelde Temel ev sahibinin kulagina egilip soruyor:
Ha senun kari hangisidur daa?
Karsi masada oturan sarisin.. Temel dusunuyor veeee konusuyor: Bu da PAS....

57- Venedikte deney yapan bilim adamlari insanlarin beyninden parca alarak soyledikleri parcalara bakiyorlar.Bir italyan kobay basliyor:
-huano mito... Beyninden biraz parca aliyorlar tekrar basliyor:
-huano mi. Biraz daha parca aliyorlar:
-huan. Beyninin son parcasini aliyorlar ve adam basliyor:
-Cay elinden oteyi.gidelim yali yali.....

58- Karadenizli bir bilim adami pirelerle deney yapiyor.Pireye sicra diyor. pire sicriyor.zipla diyor:pire zipliyor.Pirenin kanatlarini kopariyor ve zipla diyor.zipliyor. rapor 1:Pire kanatlari koparimis olarak zipladi. Bu defa ayaklarini kopariyor ve zipla diyor hareket yok.Bir daha zip la diyor yine hareket yok . Adam yaziyor. Rapor 2:Pirelerin ayaklari kopunca kulaklari duymuyor.

59- Karadenizde iki isci tarlada calisirlerken uzerlerinden bir ucak geciyor biri yukariya bakarak:
-Bak Temel ucak geciyor. Oburu hala isiyle mesgul:
-Ula Dursun elleme gecsin.

60- Temel cok zengin ayrica prestiji de saglam.Birgun otelin birinin kral dairesinde ummadik birsey oluyor.Temel altina kaciriyor.temel pantolonu fazla kirlenmedigine seviniyor ama corap batmis.Simdi komi yi cagirsa rezil olacak.en iyisi diyor pencereden asagi atayim.Corabi pencereden salarken elinden kaciyor ve tavana carpip yere dusuyor.Eyvah.Tavan mahvold Caresiz artik komi yi cagiriyor.Komi iceri giriyor.Temel:
-Su tavandakini temizle sana bir maasin kadar avans vereyim. Komi cok saskin sekilde cevap veriyor:
-Sen onu oraya nasil yaptigini soyle ben sana iki maasimi vereyim.

61- Temel saat 02.30 da arkadasi Dursun u ariyor. Telefon kalkiyor. ---Buyrun. Temel Dursun un sesini taniyor
-Alo Dursun orasi 11,11 mi?
-Hayir Temel burasi:1,1,1,1
-Kusura bakma dursun yanlis numara.

62- Temel kirtasiye ye girmis.Bilgic bilgic:
-Bana bir roman lazim. Kirtasiye tezgahtari sormus:
-Efendim agir mi olsun hafif mi? Temel:
-Farketmez canim.Nasil olsa arabam disarida.

63- Dursun Amerikaya gidiyor.5,6 ay sonra arkadasi Temel i ariyor:
-Ula Temel hacan cabuk buraya gel. Temel:
-Niye la dursun? Dursun:
-Haburada cabuk zengin olayisun. Temel:
-Ne is yapacagum? Dursun:
-Ula sirf yere dusen paralari topla yeter.Baska is yapma. Neyse Temel
Amerika ya gidiyor.Ucaktan iniyor.Taksi garajina giderken- bakiyor yerde 100 $.Temel kendi kendine:
-Ula ilk gunden mi ise baslayacaguz. diyor ve yerdeki parayi almadan yoluna devam ediyor.

64- Temelle Dursun kamyona 6 metre yuksekliginde esya yuklemisler.istanbula goturuyorlar.Giderken 100 metre ileride bir kopru gozlerine carpmis.kopru yuksekligi 4.50 m. belirtilmis.Temel arabayi kopruye 15 metre kala yavaslamis.Dursun etrafa bakmis.Temel e: Temel gazla etrafta polis falan yok.

65- Karadenizliler doguda ruslarla sicak savastalar.Herbiri belinden el bom balarini cekip rus askerlerinin oldugu tarafa atiyorlarmis.ruslarda bom- balarin pimini cekip tekrar bu tarafa atiyorlarmis.

66- Temel Dursun a sordu.Yahu dursun aristo mantigi nedir.Dursun nasil anla- tacagini dusundukten sonra:
-Bak temel.. temel:efendim dursun:senin akvaryumun varmu? temel:
-var dursun:akvaryumunu severmisin?
-.......evet dursun:
-o zaman baliklarida seversin?
-........evet dursun:
-o zaman denizi de seversin?
-........evet dursun:
-o zaman plaji da seversin?
-........evet dursun:
-o zaman plajdaki kizlarida seversin?
-..........evet dursun:
-o zaman o kizlarla yatmayi da istersin?
-.........evet dursun:
-iste aristo mantigi budur temelcigim. bu olay
Temelin kafasina yer etti.Yolda rastladigi birini cevirip sordu:
-Kardes senin akvaryumun var mi? Adam:
-Hayir birader. Temel:
-Ulan sen ipnemisun?

67- Temel olimpiyat oyunlari 100 metre finalinde doping yapmis.Anlasilma sin diye sonuncu olmus.

68- Temel e ruyasinda Allah "yuru ya kulum" demis. Adam arabasini satmis.

69- Temel ingiltere ye gidecekti.Onun icin bir arkadasindan ingilizce hakkinda bilgi istemisti.Arkadasi turkce kelimelerin son hecesinin uzatilmasi sek linde Temel e bilgi verdi.Temel ucaga bindi.On dakika sonra hostesi cagir mak icin:Hosteeees. O da ne hostes gelmisti.Temel ingilizce iyi sokmeye basladigini dusunuyor du.Havaalanindan çikti:Taksiiiii Vay be taksi de durmustu Temel agir agir kendini kaptirdi:Hoteeeeeeel Otele gitti.Odasina cikti,dus aldiktan sonra bara indi:Viskiiiii. Daha snra Londra sokaklarinda dolasmaya basladi.Parkta bir adam gordu:
-Merhabaaaaa,nasilsiniiiiz? Adam:
-Iyiyiiiiim,sagoooooool Temel:Turk musunuuuuz? Adam:
-Eveeeeet Temel:
-Kardesim Turksun de neden iki saattir Ingilizce konusuyosun ozaman.

70- Temele hocasi birgun Temel soyle bakim bu alemdeki en temiz hayvan hangisidir? Temel hemen
Hocam Hamam Bocugu demis..

71- Temel bir gün e-5 karayoluna ters yönden girmiş. Bunu fark eden trafik polisleri yol üzerinde seyreden
araçları uyarmak için telsizden "e-5 te bir araç ters yönde seyretmektedir." diye anons yapmışlar. Bunu duyan Temel "Ulan pi tane olirmi punların hepsi ters geleyi" demiş.

72- Bir gun temel ve dursun ormanda kamp kurmuslar. Birsabah bir aslanin kukreme sesiyle uyanmislar.Temel hemen spor ayakkabilarini giymis, baglarini baglarken Dursun ula Temel ne bu telas aslani gecebilecegini mi dusunisin deyince Temel ula SENI GECSEM YETER demis.

73- Temel bilim adamı iken bir arkeoloji araştırmaları konferansına davet edilir. Amerikalılar anlatmaya başlar;
-Biz ülkemizde yaptığımız kazılarda 25 metre aşağı indik ve telefon kabloları bulduk.Öyleyse bizim atalarımız asırlar önce telefon kullanmısşlardır.
Sıra Türkiye`ye gelir ve Temel başlar anlatmaya:
-Biz ülkemizde yaptiğımız kazılarda 50 metre aşağıya indik ama hiçbirşey bulamadık. Öyleyse bizim atalarımız telsiz telefon kullanmışlardır.

74- Temelin 14 kiloluk bir çocuğu olmuş. Biraz hava atıp neşelenmek için kahveye gidip arkadaşlarına öğüne öğüne müjdeyi vermiş.Arkadaşları tabi hiç inanmamışlar. Şaka sanıp,gülüp geçmişler. Aradan 1 ay geçtikten sonra "ya doğruysa!" diye düşünüp temelin evine gitmişler. Temel onlara bebegi göstermis. Bakmışlar bebek 2 kilo felan.
Temele sorunca, Temel hiç istifini bozmadan yanıt vermiş:
-Doğduğunda 14 kiloydu.. SÜNNET ettik 2 kilo kaldı

75- Temel İngiltere ye gidecekmiş.Arkadaşı Cemal İngilterede trafiğin soldan olduğunu ve bunu unutmasının Temel için oldukça tehlikeli olacağını söyleyip, dikkatli sürmesini öğütlediğinde, Temel: "Merak etme geçen gün Rize den Samsun a soldan gittimdi, bunun nekadar tehlikeli olduğunu bilirim daa !!!"

76- Bir gün oğlu Temele gelmiş ve Teori ve Pratik arasındaki farkı iyi anlamayamadığıniı ve bir örneğe ihtiyacı olduğunu söylemiş...Bunun üzerineTemel:
-"annene ve ablana git, onlara 500.000$ karşılığında bir arap şeyhi ile bir gece geçirip geçirmeyeceklerini sor",demiş..
Oğlan, önce annesine sonra da ablasına aynı soruyu sormuş ve her ikisinin de, kısa bir tereddütten sonra, -"Neden olmasın ki", cevabını almış,
Çocuk, babasına geri dönmüş,
-"Sordum baba"
-"Ne dediler?
-"Her ikisi de kısa bir tereddütten sonra kabul etti",
Temel şöyle bir düşünmüş ve...
-"Bu ne demek biliyormusun ,oğlum, bankada teorik olarak, 1.000.000 $ ımız var, pratikte ise evde iki orospu bulunuyooo....!"

77- Temel dahiliyeciye gitmis. Doktor ona neyinin oldugunu sormus.
-Öksurayrum, demis Temel.
-Ne zamanlar öksürüyorsun?
-Tuvalette oturayurken kapiyu tiklattiklari zaman, demis Temel

78- Temel BMW almis ve on saatte Trabzon a varmis. Dönüste, BMW ile geri gelecegim karsilayin diye istanbul a telgraf cekmis. Temel 40 saat sonra varmis, merakla sebebi sorulunca:
-Pu BMW lerin ileri pes vitesi, ceride ise sadece pi vitesi var.

79- Hoca vaaz veriyor.
-Abdest ibadetin en saglam temelidir. Temel,
-Nasil saglam temeldir o, bir osuruga cökeyi.

80- Temel tuvalette yaninda iseyen adama soruyor,
-Sen Oflu misun?
-Evet.
-Seni Sünnetci Cemal mi kesti?
-Evet. Nerden pileysun?
-Hacan temunden beri ayaguma iseysun.

81- Temel Eskisehir den ankara ya didecek bir trene binmis. Karsisindakine nereye gittigini sormus, Istanbul a gittigini ögreince,
-Tecnoloji ne cadar celisti, pen purada oturayrum Ancara ya, sen carsumda oturaysun Istanbul a cideysun.

82- Temel askerligini bahriyede denizalti eri olarak yaptigini anlatmaktadir.
-Bu tenüzalti tetugun da nedür, diye sorarlar.
Ha bizim takalarin denizin altinda gidenidur. Kapaklarini kapatayyi, batayyi, tüsman cörünce kapaklarini acayyi,mermilerini arayyi.
-Hacan o tedugun olur mi? Kapaklarini acar da o takaya su cirmez mi?
-Hacan sen tenüze cirmedun mi?
-Cirdum.
-Hic sicmadin mi?
-Sictiim.
-Icine su kacayi mi, da. Iste pu prensiple calisayi.

83- Lazistan i gezmekte olan turist,
-Allah Allah, burada herkesin biyigi var, demis.
temel, burnuna dikkat cekerek,
-Piz onemli ve degerli seylerun altini cizeruz,

84- Idam cezalarinda mahkum istedigi ölüm tarzini secebiliyormus. Temel, AIDS ile ölmek istedigini belirtmis. Sirngayla HIV virüsü zerkedip sonra salivermisler. Temel sevinc icindymmis.
-Aldattum onlari, diyormus. Kurtuldim sayilir. Siringa yapilirken prezervatif kullandum.

85- Bir TIR soförü kaza yapip Temel in evinden iceri girmis.
-Yolumu sasirdimda... Rize ye nasil cidecegum, demis.
Temel de,
-Koridoru geceysun, salondan saga sapaysun, tümdüz cideysun, diye cevap vermis

86- Temel her yerde "püf, püf, püf" diye dolasiyormus. Nedenini soranlara söyle diyormus:
-Pen titiz usagimdur, cendime toz kondurmama.

87- Temel cok iciyormus. Bu kadar cok icme de seni ustabasi yapalim, demisler.
-Valla pen icince mühendiz olayirum, demis.

88- -Sucun sebebi alkodür, demis hakim.
-Sagolun, hacim bey, herkes kazanin benim yüzümden oldiginu, penim suclu oldigimu sanacakti.

89- CenevreTarim Konferansi nda katilimcilarin her biri yaptiklari calismalari ve sonucta gerceklestirdiklerini verim artisini anlatiyormus. Sira Temel e gelince,
-Kuru fasülyeye gül asiladuk, demis.
-Peki, punu niye yaptiniz?
-Yellenince gül kokayi.

90- Temel tutmus Yahudi ye tokat atmis.
-Neden vurdun?
-Siz isa peygamberi carmiha cermissiniz.
-Iki bin yil önce olmus bir sey bu.
-Valla pen yeni tuydum.

91- Temel in on ikinci oglunu askere cagirmislar, ondan önceki on bir tanesi askerde öldügü icin Temel itiraz etmis,
-Söyleyin padisahiniza penum seyime guvenip saga sola savas acmasun.

92- Iri yari bir adam kahveye girmis.
-Hasan cimdur?
-Penum, demis Temel.
Adam Temel i bir güzel pataklamis, sonra da cekmis gitmis. Temel sakin,
-Kandirdum oni, demis.

93- Temel parasütle inerken asagidan yükselen Cemal i görmüs.
-Nereden celeysun, demis.
-Cephanelikten, demis Cemal.

94- Temel ve Cemal i deniz kenarinda don paca görmüsler. Nicin diye sormuslar. Yanit,
-Okumadunuz mi, seks dalgasi celecegunu yazayi.

95- Temel evlenecegini aciklamis, kiminle diye sormuslar. Söylemis. Iyi arastirdin mi, sorup sorusturdunmu, evlilik ciddi istir, demisler.
-Valla, demis, mahallesindeki telikanlilara sordum, tas gibi kizdir, muamelesi cok iyidir, dediler.

96- Amerika ile Sovyetler arasindaki meshur fuzeler ve Kuba bunaliminin en dehset gunleri.. Kruscef, Kuba ya gelecekmis..Kubalilar toplanmis, bir ho$luk yapacaklar.. ülkenin en iyi ressamina basvurmuslar..
"Bir tablo yap.. Adi, Kruscef Kubada olsun", diye..
Ressam -"Hadi ordan" demis..
"Ben adami gormedim bile.. Adam hayatinda Kuba ya gelmedi. simdi ben nasil Kruscef Kubada diye atmasyondan resim yaparim?.."
Tesaduf bu ya.. Bizim Temel, puro almaya Havana ya gelmis o sirada.. Sıkıntıyı duymu$..
"Ben size istediginiz tabloyu yaparim. Bana bir sandik puro verirseniz" demi$. Vermisler..
Temel bir hafta sonra, Kubalilar i cagirmis..
-"Iste tablonuz",demi$.
Tuvalin uzerini orten bezi hizla asagi cekivermis.. Kubalilar da donuvermisler.. Tabloda, yatakta iki kisi.............
-"Bu ne", diye gurlemis, Turizm Bakani..
-"Bu ne?.. Bu kadin kim?.."
-"Kruscef in karisi" demis, Temel..
-"Peki bu ustundeki adam kim?"
-"Kruscef in usagi!.."
-"Peki Kruscef nerde ulan!.."
-"Kruscef Kuba da" demi$ Temel!..

97- Temel Uçuş
Temel bir gün dağdan odun getirirken eşeğin ayağı kayar uçurumdan yuvarlanır. Bunu gören Temel:
- Haçan pizim eşek uçmasini öğrenmüş, ama taha konmasini pilmeyi, demiş.

98-Temel Mazeret
Temel askerliğini yapıyormuş. Bölükte kırk ere izin vermişler. Geç kalırlarsa çadır hapsi var, ancak iyi bir mazeretleri olursa affedilecekler. Kırk kişiden otuz dokuzu da geç kalmış, hep aynı mazeret:
- Atla istasyona celeydum. At çatladi, tren kaçti, geç kaldum. Derken kırkıncı da tamamlanmış, Temel çıkagelmiş.
- Senin de mi atın çatladı, diye sormuşlar.
- Hayır, demiş. Yoldaki otuz tokuz at leşini geçemedum.

99- Temel Gösteriş
Temel e her dakika aptallığını niye gösteriyorsun diye sorarlar. O da cevap verir:
- İnsanın pi şeyi var da cöstermezse ne faydası olayı?

100- Temel Mevta
Temel ölmüş. Mezar taşında şunlar yazılıymış:
"Öleceğim dedum dedum Inanmadunuz. N oldi?"

101- Temel İngilizce
Temel İngiltere ye gidecekmiş. Lisan öğrenmesi gerek. Dershaneye yazılmış. İlk derste "come", yani "gel", demeyi öğretiyorlarmış. Temel bu işe akıl erdirememiş. Öğretmene demiş ki,
- Bu nasıl iştur, come yazaysun, kam okuysun, peçi, cel olduğunu nasıl anlaysun?

102- Temel Ayakkabı
Temel işe girmek için sözlü sınava giriyor. Çok heyecanlı, bir önceki adaya soruyor:
- Ne sorayiler?
- Ayakkabı.
Temel in sırası geliyor, bilsin diye kolay soruyorlar:
- Dört ayaklıdır, miyav miyav der. Temel soruyor,
- Bağcıkli midur?

103- Temel Servis
Temel Fadime yle dargınmış.
- Peçi, seni sahura kim kaldıracak, diye sormuş Cemal.
- Kedi, demiş Cemal.
- Kedi nasıl uyandıray, diye sormuş Cemal inanmayarak.
- Karabaş la yatacağum.

104- Temel Dikiz
Temel ve kardeşi Cemal köpeklerini anlatan bir kompozisyon yazarlar. Öğretmen:
- İkinizin yazısı nokta virgül aynı nasıl oluyor? diye sorunca, Temel atılır:
- Tabii hocam, içimizin pi çöpeği var.

105- Temel Arap
Temel aynı otelde kaldığı zenci ile "Arap, arap!" diye dalga geçermiş. Bir akşam yatarken sabah beşte kaldırılmasını istemiş. Zenci de gece usulca Temel in odasına girip yüzünü siyaha boyamış. Temel sabah kalkıpta
aynaya bakınca
- Tuh peni kaldıracaklarına, yanlışlıkla arabı kaldırmışlar, demiş.

106- Temel Facia
Kaptan Temel in gemisi çok kötü bir fırtınaya tutuluyor. Batan gemideki tayfalar ölüyor. Bir
Temel sağ kalıyor:
- Pen de ölseydim, puyuk facia olacakti.

107- Temel Yılan
Yılan Temel, arkadaşı yılana sormuş:
- Zehirli miyuz?
- Niye sordun?
- Tilimu ısırdum ta.

106- Temel Huzur
Temel e benzin fiyatlarının arttığını söylemişler. Temel:
- Pağa fark etmez, pen peşyuzluk alayrum, yine peşyuzluk penzun lacağum.

107- Temel bi gun otobanda, Anadol marka arabasiyla gidiyormus. Aksilik bu ya; arabanin arizalanacagi tutmus. Ne yapsin ? Caresizce cekmis emniyet seridine ve beklemeye baslamis.Epey bi sure bekledikten sonra gurultuyle, bir arabanin hemen yaninda durdugunu gormus. Son model bir FERRARI ve icinde garnd tuvalet, kara gunes gozluklu,saclari joleli,trasli ve kisacasi varlikli ve cok zengin oldugu her halinden belli olan bi adam hafifce egilerek seslenmis;
- Hemserim ! istersen otobanin sonuna kadar seni yedege alip cekiim.!
Çaresiz Temel elbette kabul etmis.Baglantilari yapmislar ve son kontrolleri de yaptiktan sonra zengin surucu;
-Arkadas bak, ben de hiz hastaligi vardir,eger dalginlikla hizimi arttirirsam sen arkadan selektor yaparsin ben de yavaslarim olur mu? demis. Temel buna anlam verememis ama yinede Peki ! demis. Nihayet yola koyulmuslar.Onde FERRARI ve arkasinda ANADOL bir sure sakince yol almislar. Ama bi sure sonra da Temel adamin neden bahsettigini anlamis. 60 km/h.....80km/h.....120km/h.....150km/h derken Temel bakmis olacak gibi degil. Direksiyon zangirdamaya motordan boguk sesler gelmeye baslayinca Hemen hatirlamis ve ondeki surucuye selektor yapmaya baslamis.Selektoru farkeden surucu de durumu anlayip yavaslamis. 50km/h....120km/h.....60km/h. Ancak gel zaman git zaman bi sure sonra ondeki surucu yine kendini kaptirip hizlnmaya baslayinca Temel bu sefer atik davranmis ve malum .Bu olay birkac defa daha tekerrur etmis.Uzun bi sure sakince yol almislar.Ta ki buyuk bir gurultuyle Temelin yanindan gecip ondeki FERRARI`nin yanina yanasan son model LHAMBORGINI`nin soforu FERRARI`nin soforune kapkara gozluklerinin uzerinden bakip;
-Kapisalim mi Moruk! 140 km ilerideki benzinciye son varan ilk gelenin deposunu fuller. Ne dersin ?
FERRARI`nin surucusu;
-Pekala, paralari hazirla. Cunki kaybeden sen olacaksin....demis ve baslamislar yarisa ; 80 km/h....120km/h.....200km/h....280km/h....
Tam bu sirada helikopter ile otobanin uzerinde trafik denetleme devriyesi gorevini yapmakta olan Dursun durumu farkeder ve eline telsizi alarak su mesaji gecer...
-Alo...Alo.. Breykk...Ucan Hamsi`den tum ekiplere... Su anda otoyolun 85. mevkiinde seyir halinde olan uc araba otoban emniyetini bozacak sekilde asiri hiz yapii... Arabalari tanimliyorum... FERRARI-LHAMBORGINI-ANADOL.... FERRARI ile LHAMBORGINI kapisii, Arkadan ANADOL gecmek icin yol istii

108- Temel bu sefer asker. Ama daha askerliginin ilk günü. Çavuslari bunlari kislanin önünde siraya diziyor, ve basliyor çene yapmaya;
-Benim adim Hüseyin KIRÇ. Sakin karistirip yanlis söylemeyin oyarim. Diye Sonra gidip siranin en basindaki ere soruyor; -Adim neydi evladim.
-HÜSEYIN KIRÇ komutanim.
2. ere soruyo -Hüseyin KIRÇ komutanim.
3. er yanlislikla; -Hüseyin KIÇ diyince adamcagizi orada bir güzel evire çevire dövüp. Sonraki er e geçiyor. Tabii kimsede yanlis yok artik. Neyse sira bizim Temel e geliyo. Çavus, buna da soruyo tabi benim adim ne diye. Adamin adini tam hatiramayan Temel, biraz düsündükten sonra;
-Hüseyin GÖRT müydü neydi demiş.

109- Araba kazasi
Gunlerden birgun Karakola bir kaza haberi gelmis. Polisler hemen hazirlanip olay yerine dogru yola cikmislar. Polis olay yerine vardiginda Bizim Temel ile Idris kan revan icinde ambulanslara goturuluyor. Ikisi de komada. Buna ragmen ikisinin de arabalari piril piril. Uzerinde cizik bile yok. Polis saskin. Kaza icin bir zabit tutulmasi gerek fakat ortada hic bir ipucu yok. Neyse. Polisler merakla bizimkilerin komadan cikmasini bekliyorlar. Yaklasik 3 hafta sonra Temel ayiliyor. Olay butun turkiyede duyulmus ve gazetecilerin de dahil oldugu buyuk bir topluluk kazanin nasil gerceklestigini ogrenmek icin hastanenin onunde toplanmis. Ve nihayet aciklama yapiliyor: Temel ile Idris karsi yonlerden gelirken ikisi de serinlemek icin kafalarini disariya cikarmis. Vee...

110- Japon u biri Rize de bir kahveye girmis ve herkese kafa tutmus:
- Var mi aranizda delikanli, varsa ciksin disari!
Tahmin edeceginiz uzere Temel kapiya dogru yurumus.
- Cikiyorum ulan, gorelim bakalim erkekligini!
Birkac dakika sonra Temel agzi burnu dagilmis kahveye geri donmus. Pesinden de Japon kasilarak iceri girmis. Temel i gosterek soylenmis:
- Kore - Teakwon Do!
Ertesi gun Japon yine gelmis. Yine meydan okuma. Yine Temel den rest. Ve birkac dakika sonra kapida yine agzi burnu dagilmis bir Temel! Ve pesinden kasilarak yaptigi oyunu aciklayan Japon:
- Cin - Kung Fu!
Ertesi gun yine ayni hikaye: dayak yemekten ayakta duramaz hale gelmis Temel ve hergun degisik bir stil kullanan Japon:
- Japon - Karate!
Ve bir sonraki gun Japon yine kahveye gelip, yine herkese kafa tutmus. Japonun restini goren yine Temel olmus. Birkac dakika sonra herkes surati dagilmis bir Temel beklerken bu defa Japon her tarafi kanlar icinde kapida belirmis! Temel de hemen arkasindan gelmis, Japon u gosterek gulumsemis:
- Toyota - Kriko! :)))

111- Temel ile Cemal pilot olmaya karar vermisler.Bu amacla kursu bitirip diplomalarini almislar.Ve ilk seferlerini yapmak uzere ucakla havalanmislar. Inise gececekleri sirada Temel, Cemal e donup: - Simdi kuleden haber geldi..Bu hava limaninin pisti oldukca kisaymis. Bu yuzden tekerlekler yere deger degmez, frenlere sonuna kadar asil ki, pistin disina cikmayalim, demis.
Az sonra inise gecmisler.Tekerlekler yere deger degmez, Cemal frenlere asilmis.Ucak kil payi pistten cikmadan durmus.Temel alnindaki terleri silerken Cemal e donup:
- Bu ne bicim pist? 50 metrelik yerde ucak durur mu? Cemal basini iki yana sallayip cevaplamis:
- Haklisin Temel..Bir de su yanlara baksana..Eni de en az 10 km. var....

112- Temel dahiliyeci olmus ve buna bi gun kadinin biri gelmis demis ki: -Doktor bey ne yesem onu siciyorum pasta yiyorum pasta cikiyo ekmek yiyorum ek- mek cikiyo,demis. Temel de : -O zaman bok ye, demis

113- Temelle dursun bes parasiz is ariyarak gunlerini geciriyolarmis.Bi gun bi ilanda Kuzey Kutbunda cok makul bi is ilani gormusler.Fakat isin zorluklari varmis mesela ikisininde tam 5 ay boyunca izinleri yokmus.Ama temelle dursu bosver demis ler gelmisler Kuzey Kutbuna.Tam 5 ay durmadan calismislar ve hic kadin yuzu gormemis ler bu yuzden de cikar cikmaz geneleve gitmisler.Genelevde dursun sormus: -Sizde Beyaz kadin varmi? Adam: -Var efendim,demis. Dursun: -Peki sizde siyah kadin var mi? Adam: -Tabii ki de her turlu zenci kadinimiz mevcuttur,demis. Dursun: _peki sizde hem beyaz hem siyah var mi demis, Adam: -Ben hayatimda hic oole kadin gormedim demis.Bunu uzerine dursun temelin bogazina yapismis ve: -Ben sana demistim o yatirdiklarimiz kadin diil penguendi ,demis

114- Temel eczaci olmus ve bigun temele kadin bi musteri gelmis kadin bocek ilaci istemis ve temelde hanfendi boceginizin nesi var diye sormus.

115- Bizim temel ajanliga soyunmus ve talimatlari ogreniyor tabi ajan oldugu icin temel isminin yerine takma isim kullanmasini soyleyip takma ismini mustafa koyuyorlar ve Temeli Ingiltereye gonderip oradaki ajanlarla tanismasini soyluyorlar bizim temel de ingiltereye gidiyor ve ajanlarin bulustugu bir bara giriyor burada karsisina cikan birine tanismak icin adini soruyor: tabi ingiliz cevap veriyor: Bond, James Bond da bizimkine adini soruyor bizim temel de : Tafa , Mus tafa




 

ÇEŞİTLİ FIKRALAR

1- Adamın biri misafirliğe gitmiş. Akşam olunca haliyle sormuşlar. Bizim odadamı yatarsınız, bebeğin odasında mı, yoksa boş bir odada mı? Adam düşünmüş: Karı-koca nın yanında yatılmaz, bebekte uyanır ağlarsa uykusu kaçacak ben boş odada yatarım demiş, Sabah olunca adam elini yüzünü yıkamış, bir de bakmış çok güzel bir kız adama havlu tutuyor, Adam: - Kızım senin ismin ne?,,,,,diye sormuş. KIZ : -Bebek amcacığım ya sizin isminiz?... Adam: - Eşşek kızım eşşeeeek.

2- Bir Türk Amerikaya ziyarete gezmeye gitmiş.Sokakta dolaşırken tuvaleti gelir.Koştura koştura umumi bir tuvalet bulur.Kendini bir an önce içeri atmak ister fakat kapıdaki adam 25 cent ister.Bizimki sıkışa sıkışa 25 cent i verir içeri dalar.Zart zurt sesli yaparken yandan "yavaş be adam" diye ses gelir meyerse yandakide bir Türkmüş.İşini bitirip dışarı çıktıktan sonra yandakiyle karşılaşır ve lafı yapıştırır."Be adam 25 cent e mozartımı yoksa şopennimi dinleyeceğini sanıyordun" der.

3- Cimri bir kişi ölümü yaklaşınca oğullarını yanına çağırır.Üç oğlunada vasiyette bulunur . Ben ölünce hepinizin mezarıma tek tek birer milyar koymanızı istiyorum der. Adam öldükten sonra sırayla 1. ve 2. oğlu mezara gider ve birer milyar parayı mezara koyarlar daha sonra babası gibi parayı seven 3. oğluda mezara gider ve mezardaki paraları alır yerine babası adına bir 3 milyarlık çek koyar.

4- Duygu Asena, yolda yürümektedir. Parkın birinde Küçük Asım ı masum masum oynarken görür: N apıyorsun sen evladım?" diye sorar.Küçük Asım: "Feminist yapıyorum teyze" der. Asena, doğal olarak birtakım çamurlarla nasıl feminist yapılabildiğini merak eder. Küçük Asım anlatır: "İşte, şu çomakları şu çamurdan bedene yapıştırıyorum, otlardan saç yapıyorum, gazoz kapağından şapka, sonra üzerine sıçınca feminist oluyor!" Duygu Asena, duygulu bir kadın olarak sinirlenir ve çocuğa bir şaplak patlatır. Ertesi gün Küçük Asım ı yine görür ve akıllanmıştır umuduyla yine sorar: "N apıyorsun evladım?". "Feminist yapıyorum teyze".. nasıl yapıldığı konusunda da yine aynı cevabı alınca, bu sefer adamakallı döver. Bu, bir hafta boyunca böyle gider. Asena, feminist inadıyla hala Asım a eğitim amaçlı dayaklar atmaktadır. Nihayet birgün, Küçük Asım, farklı bir cevap verir, "Erkek yapıyorum" der. Asena, büyük bir zevkle "Nasıl yapıyorsun evladım?" diye sorar. Çocuk anlatır: "İşte, şu çomakları şu çamurdan bedene yapıştırıyorum, otlardan saç yapıyorum, gazoz kapağından da şapka yapınca erkek oluyor!". Asena, merak içerisinde sorar: "Eeee, üzerine sıçmayacak mısın?". Küçük Asım, sırıtır: "Yok teyze, üzerine sıçarsam, feminist olur."

5- OYUNCAKÇIDA...
Yaramaz çocuk, babasıyla oyuncakçıya girmiş. Uzun uzun oyuncakları inceledikten sonra elektrikli bir araba seçmiş.Kasada oyuncağın parasını öderken, babası bezgin bir şekilde çocuğa dönmüş ve Sardırayım mı, yoksa burada mı kıracaksın? demiş.

6- BALONDA...
Bir donanım uzmanı balonla gezmeye çıkmış; ama kaybolmuş. Rüzgara kapılıp, günlerce aç, susuz olarak denizleri ve çölleri aşmış. Sonunda bitkin bir durumda çevreyi gözlerken birden, yerde golf oynayan birisini görmüş. Ne yapmış, ne etmiş balonu alçaltmayı başarıp golf oynayan adama seslenmiş :
-Neredeyim ?
Yerdeki yanıt vermiş :
-Balonda....
-Hayır! demiş donanımcı; yani, dünyanın neresindeyim?
Yanıt gelmiş : Derece 43 dakika doğu, 65 derece 4 dakika kuzeydesiniz
Donanımcı sinirlenmiş : "Siz yazılımcı mısınız?"
-Evet! demiş yerdeki; Nereden anladınız?
Söyledikleriniz çok doğru ama bir şeye yaramıyor!



7- HERKESLE İDDİAYA GİRMEMELİ...
Barda uzun süre tek başına içki içen adam bir süre sonra barmene "Biliyormusun, ben sol gözümü ısırabilirim" demişDoğal olarak barmen buna inanmamış. 1,000,000 Lirasına iddiaya girmişler. Adam, takma olan sol gözünü çıkarmış; ısırmış vebarmenin hayret dolu bakışları arasında parayı cebine atmış.Bir kaç kadeh daha içtikten sonra adam gene barmene dönmüş ve "Biliyormusun" demiş; "ben sağ gözümü de ısırırım!"
Adamın tavırlarından kör olmadığını; dolayısıyla öbür gözünün de takma olamayacağını düşünen barmen, parasını kurtarabilmek umuduyla hemen 1,000,000 sına iddiaya girmiş.Adam sakin sakin takma dişlerini çıkarıp sağlam olan sağ gözünü de ısırmış.Aradan bir kaç saat geçince, müşteri barmene"İki milyonunu kurtarmak için sana bir fırsat vermek istiyorum" demiş. "İki milyonuna iddiaya girerim ki bu oturduğum yerden taaa öbür köşeye yerleştireceğin bir bira şişesinin içine, bir damla bile etrafa sıçratmadan işeyebilirim." Barmen uzun uzun bu işin altında nasıl bir üç kağıt olabileceğini düşünmüş; bulamamaış ve iddiayı kabul etmiş. Salonun en uzak köşesine bir şişe yerleştirmişler ve adam işemeye başlamış. Değil etrafa bir damla damlatmamak; ortalığı tam anlamıyla berbat etmiş.Barmen paralını kurtarmanın sevinciyle olduğu yerde zıplamaya başlamış. Biraz sakinleşince adama dönüp "Kesinlikle kaybedeceğini bile bile neden böyle bir iddiaya girdin?" diye sormuş. "Kaybettiğimi de nerden çıkardınız?" demiş adam; "Şu karşı masada oturan iki asık suratlı adamı görüyormusunuz? İşte onlarla &#8220;"barın orta yerine işerim, barmen de sevinçten zıplar"" diye 5 er milyon lirasına iddiaya girdim".

8- Hatalı Üretilen PENTIUM Chip ini hatırlıyor musunuz?
INTEL in PENTIUM tasarım ekibinden bir mühendis bir bara gitmiş.Birkaç bira içtikten sonra hesabı istemiş. Barmen "10 dolar, efendim!" demiş. Mühendis 10 dolarlık bir banknotu barmene uzatıp "Üstü kalsın!" demiş.

9- Italya da Vatikan yakinlarinda bir eve gece hirsiz girmis..Hirsiz evin icinde karanlikta ilerlerken arkasindan bir ses gelmis:
- Seni ben goruyorum. Isa da goruyor...
Hirsiz panik icinde bir koseye sinip ve farkedilmemeyi umit ederken ses tekrar yukselmis:
- Seni ben goruyorum. Isa da goruyor...
Hirsiz sesin kendine seslendige emin olunca el fenerini acip, sesin sahibini aramaya baslamis ve bakmis bir Papagan! Saskinlikla soylemis:
- Konusan sen miydin?
Papagan tekrar konusmus:
- Evet..
Bunun uzerine Hirsiz:
- Ama sen Papagansin!
Papagan cevap vermis:
- Evet ben Papaganim...Isa da Doberman..

10- Bir satici kucuk kasabaya geldiginde artik saat cok gectir ve sansina, bulabildigi tek oteldeki tum odalar tutulmustur. Adam yalvarir, "tek bir yataginiz bile yok mu? Nerede olsa yatarim"...
Yonetici cevap verir:
- Esasinda iki yataklik ve bir yatagi bos bir odam var ama o odadaki o kadar horluyor ki yan tarafindakiler tum gece sikayet ettiler.
- Onemli degil, farketmez...
Ertesi sabah satici gozleri parlak ve kendini cok taze bir sekilde hissederek kahvaltiya iner. Yonetici sorar:
- Nasildi geceniz?
- Hic bu kadar iyi olmamisti...
- ????
- Odaya girdim, adama "iyi geceler guzelim" diyerek bir opucuk verdim, gecenin geri kalaninda uyanik olarak beni izledi...

11- Bir gemi batmaktadır. Denize dökülenlerden bir âlim, suyun üzerine çıkarak bir tahta parçasına tutunur:
- Hımm... Dur bakalım, ne diyorduk? Ha! Evet buldum... İmdat!...

12- Anne: Ne haber, okulda ilk günün nasıl geçti?
Can: Ne ilk gün mü? Yarın da mı gideceğim.

13- Lordun biri ruh doktoruna gider ve gördüğü rüyadan yakınır.
- Gayet lüks bir araba ile dolaşıyordum ve herkesin gözü üstümde idi.
- Peki amma bunun neresi sizi rahatsız ediyor?
- Araba geçen senenin modeliydi de.

14- Bir seyyah bir dağ yolundan geçiyormuş, uçurum bir yere gelince köylü kılavuz onu uyarmış:
- Aman dikkatli yürüyünüz. Zira buradan çok eşşek yuvarlandı.

15- Afrika da bir yamyam kabilesinin reisinin kızı, babasına şöyle dedi:
- Babacığım yarın yemeğe genç bir adam getireceğim.
- Nasıl bir şey acaba bu adam?
- Sorma babacığım. Çok güzel, uzun boylu, çok da bilgili...
- Hiç önemi yok bunların kızım. Yeter ki yumuşak olsun. Dişlerim malûm...

16- Berber
İki arkadaş konuşuyorlardı:
"Her ne kadar elimden binlerce hanım geçti ise de hep çekingen hareket ettim..."
"Ayıp bunu nasıl söyleyebiliyorsun!"
"Bunda ayıp ne var. Ben kadın berberiyim!"

17- Dal
Memur müdüre gitti:
"İstifa ediyorum efendim, arkadaşlar benimle durmadan "şempaze maymun" diye alay ediyorlar." dedi.
"Olmaz" dedi müdür, "çalışkan ve dürüst bir memursunuz. Sizin dairenizi değiştireyim."
Birlikte şirketin çeşitli dairelerini gösteren büyük şemanın önüne geçtiler.
"Evet, hangi dalı seçiyorsunuz:"
"Aşkolsun" dedi memur, "siz de mi müdür bey!"

18- Sarhoş
Sarhoşun biri yolda karşılaştığı adamı tokatladı. Tokadı yiyen adam, etrafına toplananları yararak uzaklaşmaya çalışırken,kalabalıktan biri atıldı:
"Nereye be adam? Sen de ona bir tokat atsana..."
Adam gülerek cevap verdi:
"Bende ona tokat atacağım tabii. Ancak o içkili idi. Ben de içki içmeye gidiyorum.."

19- Topu Elinden Kaçırmış
Hasta doktoruna dert yandı:
"Sormayın doktor bey... Gece gündüz, kendimi hep kaleci olarak düşünüyorum, ha bire topu tutmak için sağa sola atlıyorum. Geceleri uykum kalmadı, gündüzleri iş yapamaz hale geldim."
"Canım kaleci olduğunuzu düşünmeyi bıraksan da biraz da güzel kızları düşünsen olmuyor mu yani?"
"Ah doktor bey... bir kaç defa kızları düşünmeye çalıştım her seferinde topu elimden kaçırdım, gol yedim..."

20- 12 niz de mi?
Katil, suçunu itiraf etti, yargıç da durumu juri heyetine iletti. Biraz sonra juri başkanı kararı açıkladı:
" Bu sanık suçsuzdur..."
Yargıç adamakıllı kızdı:
"Canım, ne biçim iş bu!... Adam, ben katilim diyor suçunu itiraf ediyori sizde suçsuzdur kararına varıyorsunuz... Acaba, suçsuzdur kararını neye daynarak verdiniz?"
"Delilik efendim,delilik..."
Yargıç bütün jüri üyelerini teker teker süzdü. Başını sallayarak:
"Sahi mi? 12 niz de mi?.."

21- Aynı Yola Çıkar
Arabayı hızlı sürmekle itham ediliyordu. Çünkü, uzmanlar, arabayı kullananın sarhoş olduğu tesbit etmişlerdi. Adam mahkemede:"sarhos değildim. Sadece her zamankinden fazla içmişim, o kadar." Hakim kararı bildirdi: "Bu iddianızı nazarı itibare alıyoruz. Sizi on beş gün yerine, iki hafta hapse mahkum ediyorum!"

22- Kimmiş
"Çok acayip bir şey oldu," diye adam arkadaşına anlatır:
"Dün gece kapıyı çaldım, karanlıkta açanı hizmetçi kız zannedip öptüm.. Meğer karım değil miymiş?"
"Eee, ne olmuş yani?" der beriki.
"Daha ne olsun be adam? Karımı öperken karım, dikkat et sevgilim, kocam aniden gelebilir, diye fısıldamaz mı?"

23- Ufak Yanlışlık
İki kulağı da yanmış, hastaneye getirilen adama sordular:
"Ne oldu? Nasıl yaktınız iki kulağınızı birden?"
"Pantolonu ütülerken... Telefon çaldı. Şaşkınlıkla telefon ahizesi diye ütüyü götürdüm kulağıma..."
"Ya öbür kulağınızı?"
"Telefonla ambulans çağırmak için, ütüyü o kulağıma götürdüğümde yaktım onu da..."

24- Sinek ne oldu?
Müşteri, garsona çatıyordu:
"Buraya bakın, bira bardağını doldurmamışsınız."
"Nasıl olur? Üstünden biraz içtiniz de ondan"
"Yoo, içmedim hiç."
Garson gülümsedi bunun üzerine:
"Peki, biranın üzerinde yüzen sineğe ne oldu öyleyse?"

25- Hesap
İki arkadaş barda oturmuş içkilerini yudumluyorlardı.
"Şu kadınlar," dedi biri, "bu kadar parayı ne yaparlar hiç anlamıyorum doğrusu. Sigara dersen, çok içmezler, içki dersen çoğu içmiyor.Kadın dersen, zaten kendileri kadın..."
26- Bizim vatandas riza kamyonuyla istanbuldan marasa malzeme goturuyormus hava kararmis o anda radyodaki haberleri dinliyormus. Dikkat istanbul ankara arasinda yabanci cisimler gorulmustur eyer yabanci bir yaratikla karsilasirsaniz 1.50 cm boyunda iri kafali buyuk buyuk gozleri olan sakin korkutmayin tam tersine iyi yaklasin nerden geldigini sorun ismini sorun kendinizi tanitin demis. Bizim vatandas riza bunu dinlemis epey yol aldiktan sonra bizim rizanin tualeti gelmis. Kamyonunu yolun kenarina birakip tarlaliga dogru yurumus orda gordugu caliliga yaklasmis tam tuvaletini yapiyormuski o da ne amanin amanin caliliklarin dibinde radyodaki tarif ettikleri yaratik . Bizim vatandas riza korkarak sessiz bir tonla benim adim riza seninki ne demis calilarin arasindaki yaratik yavas yavas bugmeye baslamis bir yandanda pantolonunu toplayarak benim adimda erzurumlu hasan tanistigimiza memlun oldum demis....

27- YENGEÇ YAVRUSU
Küçük bir yengeç yavrusu denizin dibinde ağlıyormuş.Bunu gören bir balık ne olduğunu sormak için yavru yengeçin yanına yaklaşmış. _Ne oldu yavrum niya ağlıyorsun. Demiş _ Oda dün akşam annem bir partiye gitti hala gelmedi demiş.

28- ŞEMSİYE
Susuzluktan kıvranan bir köy halkı, nefesi kuvvetli, "Bir dua etti mi gökten rahmet boşalıyor" diye namı yürüyen kasabadaki hocaya haber salıp getirmişler. O gece hoca efendi, bir güzel ağırlanmış, yedirilmiş, içirilmiş sabah namazından sonra hep birlikte yağmur duasına çıkılmış Hoca dua etmiş, köylü ellerini açıp amin demiş, dua bitmiş, köye dönüyorlar, onlar yağmur beklerken hava açmış, pırıl pırıl güneş... Köye yaklaşırken,homurtular başlamış: -Ne biçim hoca bu yahu? -Hani bir okuyacak bir üfleyecek, gök gürleyecek yağmur yağacaktı... -Güya karşı köye gitmiş, daha ellerini açıp duaya başlarken, gökten rahmet boşanıvermiş... Sonunda muhtar hocanın yakasına yapışmış:
-Hani hoca yağmur yağacaktı ne oldu? Hoca dönmüş:
-Size yağmur yağmaz!
-Niye yağmasın? Hocaysa hoca, duaysa dua, daha ne istiyorsun?
-Siz bana güvenmediniz!
-Ne demek güvenmedik? Güvenmesek kasabadan alır buraya getirir miydik? Aldık, getirdik, paranı peşin verdik, sen dua ettin, biz amin dedik, daha nasıl güveneceğiz?
-Siz yalnız bana değil, töğbe estağfurullah, Allah a da güvenmediniz... Sizin kalbiniz bozuk! Köylü hep birden itiraz etmiş:
-Haşa sümme haşa, nereden çıkarıyorsun bu lafları?
Hoca efendi elindeki şemsiyeyi göstermiş:
-Bre zındıklar eğer güvenseydiniz, hepiniz yağmur yağacak diye şemsiyelerinizi yanınıza alırdınız. Hani nerede şemsiyeniz? Bir ben güvendim, şemsiyemi aldım o da yetmedi!...

29- Papa 2. jean paul önemli bir konferansa geç kalmiş atlamis limusinine şöföre acele etmesini söylemiş şöförde aheste aheste yola koyulmuş hızlı gitmesini söyledikçe şöför ağırdan aliyormuş 2-3 ikaz ettikten sonra bakmiş olmayacak çek kenara bakiyim ben kullanayımda araba nasıl kullanilir öğren, papa direksiyona oturmuş bastıkça basmış gaza az sonra trafik polisleri takılmış peşlerine zorda olsa durdurmuşlar arabayı polislerden kıdemli olan diğerine git şu manyağın cezasını yaz kimmiş öğren deyince polis arabanın yanına gider ve camı tıklatır cam acılır, polis birde bakar ki papa iyi günler diyerek geri döner polis arkadaşı sorar kimmiş arabadaki öğrendinmi diye sorar polis cevap verir valla kim olduğunu göremedim ama şöförü papaydı der

30- Ahmet okuldan eve cok mutlu bir halde geldi.
- Okulda ne yaptiniz?
- Patlayici madde imal ettik.
- Peki yarin ne yapacaksiniz okulda?
- Hangi okulda?

31- Adamin biri elinde "U" seklinde kucuk bir demir ve iki ucu arasinda gozle gorulmesi cok zor bir kil testere ile buluslara patent veren ozel bir sirketin kapisini calmis...Gorevliler pek ciddiye almamakla beraber bulusunun ne oldugunu ve nasil kullanildigini anlatmasini isterler. Mucidimiz baslar anlatmaya:; " Bu gordugunuz alet son model bir fare kapanidir. "U" seklindeki bu kapanin uclarindan birine beyaz digerinede kasar peynir yerlestirilir. Daha sonra kapan farelerin umumi oldugu bir yere konulur. Peynirleri goren fare kapanin altina gelip, "Beyaz peynir mi yesem, kasar peynir mi yesem" diyerek secim yaparken, basini mutemadiyen saga ve sola cevirmek durumunda kalir. Bu esnada goremedigi kil testere basini keser ve fare olur." Bu aciklamalardan sonra zeki mucid kendini bir anda kapi disindabulur tabiki...Herneyse, cabuk pes etmez ve birkac hafta icinde sirket yetkilileri ile bir bulusma daha ayarlar. Baslar anlatmaya: " Bu sefer fare kapanindan peynirleri kaldirdim, boylece daha economic hale
gelmis oldu. Kullanimi ise ayni kolaylikta. Kapan farelerin umumi oldugu bir yere yerlestirilir, ve kapanin altina gelen fare , kendi kendine sorar ve dusunur " beyaz peynir nereye gitti?, kasar peynir nereye gitti?" iste tam bu sirada kafasini saga sola cevirirken, kil testere tarafindan basi kesilir ve fare olur."

32- Adamin biri gece ruyasinda oldugunu gormus ve adama sormuslar Cennet emi girmek istersin yoksa Cehennem emi Adam bir goreyim sonra karar vereyim demis.Cenneti gostermisler herkes sakin,sakin oturuyor,Bir de cehennem i goreyim demis Cehennem e goturmusler Herkes icki iciyor,kumar oynuyor guzel kizlar var,tamam demis burayi isterim.Sabah kalktiktan sonra ruyasinda gorduklerini hatirlamis ve olup ruyasinda gordugu Cehennem e gitmeye karar vermis.Intahar edip olmus ve Hesap a cekildikten sonra Cehennem e gitmesine karar verilmis.Adam sevinerek cehennem e dogru yol almis.Cehennem in kapisi acilmis ve kaynayan kazanlari,atesleri gormus ve ben buraya girmem dun benim gordugum cehennem boyle degildi orasi cok guzeldi demis; Oradaki gorevliler ise dun senin gordugun Reklamlar di esas cehennem burasi demisler ve adami iceri atmislar.

33- Sevgililer gününde sevgilisine hediye alan çocuk sevgilisi tarafından terk edildi .Çocuğun hediyesi içinde eski kız arkadaşının resmini unuttuğu bir çerçeveydi

34- Ameliyathane kapısında dört dönen adama, hemşire müjdeyi vermiş:
- Beyfendi bir oğlunuz oldu !..
Adam sevinçle haykırmış:
-Yaşasın, ismi Çetin olacak, oğlum benim...
Hemşire biraz yüzünü ekşiterek adamın yanına gelmiş ve
- Ancak Çetin in bir kolu yok demiş.
Adam üzülerek
- Olsun ben Çetin im için herşeyi yaparım, onu gösterin bana demiş.
Bunun üzerine hemşire :
- Ama Çetin in diğer kolu da yok demiş.
Adamın afallaması sürerken hemşire sayıvermiş:
- Ve Çetin in bacakları da yok , üstüne üstlük gövdesi de yok....
Adam dayanamamış
- Yeteeer, Çetin imi gösterin bana diyerek ameliyathaneye dalıvermiş. Ameliyat masasının başına
geldiğinde bir bakmış ki Çetin sadece bir gözden ibaret.
Adam dumura uğramış bir halde
-Çetin im Çetin im diyebilmiş.
Bunun üzerine ameliyatı yapan doktor adama yaklaşmış elini omzuna atarak
- Beyfendi Çetin sizi göremez, o maalesef kör demiş.

Not: Çetin devam edecek....

Çetin büyümüş ve kafa olmuş. Bir gün Çetin evde otumuş ders çalışırken kapı çalınmış. Annesi kapıyı
açmış, gelenler Çetin in sınıf arkadaşlarıymış. - Teyze Çetin i çağırır mısınız maç yapacağız. - Ama çocuklar Çetin in bacakları yok ki... - Olsun teyze bizim de topumuz yok zaten...

( Çetin devam edecek....)

Cetin okulunu bitirmis buyuk adam olmus. Gazeteye is ilani vermis. Aklimi kaybettim hukumsuzdur.-
Cetin Beyinsiz

35- Müjde Koca: "Müjde karicigim, hani daha pahali bir evde oturalim diyordun ya, en sonunda istedigin
oldu...." dedi. Kadin: "Tasiniyor muyuz?" diye sevincle sorunca, kocasi : "Yok canim, ev sahibi kirayi arttirdi da".

36- Sonunda o meşum gün gelir çatar. Doktor hastasına o güne değin yapılan tahlillerin Sonuçlarını açıklayacaktır. "Size bir kötü, bir de daha kötü haberim var," der doktor. "Önce kötü haberi vereyim. Test sonuçlarına göre 24 saatlik ömrünüz kalmış." Adam yıkılır. "Hayır olamaz. Buna inanamıyorum... Fakat, fakat bundan daha kötü nasıl bir haber olabilir?" Doktorun yanıtı kısa olur: "Dünden beri size ulaşmaya çalışıyorum"

37- Amerikalilar soguk savas doneminde Sovyetler Birligi ne gonderilmek uzere ajan yetistiriyorlarmis.Once doga sartlarina karsi ajani 3 sene egitmisler.Sonra 2 sene Rusca oretmisler ve 1 sene de Rus kulturunu ogretmisler Egitimin sonunda ajani Sibirya da bir ussun yanina parasutle ajan inmis.Etraf karanlik ilerde bir isik var. Ajan oraya dogru gitmis.Kapiyi acan ev sahibine afedersiniz buralarda bir us varmis acaba nasil gidebilrim? diye sormus.Ev sahibi sen Amerikali misin ?diye sormus yok canim nerden cikardin demis ajan ev sahibi israr etmis.Sonunda ajan israrina dayanamayip evet demis ben Amerikaliyim Peki nasil bildin? Ev sahibi: Buralarda hic zenci bulunmaz da .

38- Adi herifler, üc kisi geldiler üstüme üstüme geldiler, ya parani, ya namusunu dediler, bes kurus verdiysem serefsizim.

39- Hollywood da bir parti veriliyor,guzel bir evde.Partinin sahibi partiye heyecan ve degisim katmak icin mikrofonu eline alip basliyor:
-Arkadaslar akvaryumdaki iki pirana yi bu havuza atacagim.Havuza atlayip karsiya cikan arkadas su gordugunuz sarisinla sabaha kadar eglenebilir. Kimsede ses seda yok.
-Bu esmeride sunuyoruz. Yine kimsede ses yok.
-Bu kumral bayani da hadiye ediyoruz. Yine ses yok.
-Bu ipneyi de veriyoruz. Slaaaaash¦... Adamin biri suda hizla yuzuyor ve karsiya geciyor.Tekrar kosup havuzun obur kenarina geliyor:
-Nerede o ibne¦
-Beyefendi o havuzun karsisinda¦ Adam saskin saskin:
-O degil, Beni havuza iten ibne nerede......

40- Iki asik parkta elele dolasiyorlardi.Ayse sordu:
-Ne dusunuyorsun sevgilim?. Ahmet romantik bir sekilse:
-Senin dusundugunu sevgilim.. Telaslanmisti kiz:
-Yoooo..Sakin ha..Oyle birsey yaparsan avaz avaz bagiririm.

41- Nasrettin Hoca ya dert yaniyorlar:
-Yahu Hoca senin kari cok geziyor. Hoca:Olur mu canim? O kadar gezse arada bir bizim eve de ugrar.

42- Ormanda hayvanlar rastgele es bulup evlenirlerken genc pireye yasli bir disi fil dusuyor.Neyse aksam oluyor.Pire fil i iliskiye davetediyor. Bir,iki,uc artik fil dayanamiyor ve vefat ediyor.pisman pire:
-Hay essek kafam.Bes dakikalik zevk icin olene kadar mezar kaz.

43- Bir gun uc dilsiz adam karsilasiyorlar! İsaretlerle birbirine merhaba diyorlar! Adamin birisi Hayrola cok yorgun gorunuyorsunuz? (isaretle sordu) Obur ikisi Ellerimiz agriyor,dun sabaha kadar sarki - turku soyledik da isaretle cevap vermisler.

44- Bir gun ucakta giderken karganin biri habire hostesi cagiriyormus,daha sonra hostes gelip ne istedigini sorunca : hiccc ibnelik olsun diye.. diyormus bunu izleyen essek te olayi hayretle izliyormus. karga gene hostesi cagirmis hostes niye yaptigini sormus.krga hiccc ibnelik olsun diye demis.bu sefer bunu goren essek dayanamamis ve oda hostesi cagirmis hostes niye cagirdigini sorunca hiiiiic ibnelik olsun diye demis sonun da hostes dayanamamis ve pilota sikayet etmis ve pilot bunlari ucaktan asgi atmis. Havada yere duserken essek kargaya kufrediyormus ulan ne geldiyse senin yuzunden geldi diye..Karganin essege cevabi: olum ucmasini bilmiyon ne diye ibnelik yapiyon!

45- 2 ci Dunya Savasi sirasinda Rus ordulari geri celiyorlar.Ve rus generali durumu kurtarmak icin askerleri
tesvik etmeye karar vermis.Her getirilen olu nazi icin 10 ruble vaad etmis.Askerler saldirdilar.Catismadan sonra kimi 1 kimi 3 cesed getiriyorlar ve paralarini cash aliyorlar.Bu ara bir yahudi asker bir vagon surukleyerek getirdi Vagonun kapisini acti - icerisi ceset doluydu General bunu gorunce sasirdi ve askeri kenara cekerek soyle dedi. Asker ,anlarsin ya butcemiz zaif ,haydi ben sana 7.50 ruble cesetbasi verim Asker olmaz dedi zaaten bana gelis fiyati 8.30 ruble

46- Pasifik te bir ucak dusuyormus.Dengesini saglamak icin butun kargoyu bosaltmislar ama ucak dusmeye devam ediyor,o zaman hostes atlamak icin -gonullu olup olmadigini ucaktakilere sordu.Bir fransiz - bana bir sampanya verin ve Yasasin Fransa diye atliyor Sonra bir alman - bir bira isteyerek,Yasasin Almanya diye atladi Sonra bir rus bana bir votka verin dedi siseyi bitirdikten sonra Yasasin Afrika bagirarak ikitane zenciyi firlatmis

47- Amerikalinin biri Turke Bak biz teknolojide nekadar ilerideyiz Aya bile gittik. Turk:Hadi be Ayda neymis biz Gunese gittik. Amerikali: nasil gittiniz ya? yakmadimi? Turk: Hayir biz Geceleri gidiyoruz.

48- Ögretmen iki inek resmini tahtaya asar biri beyaz digeri siyah renkli. Ögrencinin birine sorar Yavrum bu
ne resmidir? Ögrenci: hocam inektir. Hoca:Ne renktir? Ögrenci:Beyaz Hoca:Bize ne verir Ögrenci: Sut Hoca Baska bir ögrenciye diger resmi sorar Ögrnci sirasiyla cevap verir Hoca: rengi ne? Ögrenci: siyah Hoca: bize ne verir? Ögrenci:Kahve !!!

49- Sarışın
Ofiste hangi bilgisayarı bir sarışının kullandığını nasılanlarsınız?
-Ekrandaki dak-sil izlerinden.

50- Bir gün Akbulut ingiltere de seyahatte, o zamanın İngiltere başbayanı da Tetcher.Neyse Tetcher bunu at gezisine davet ediyo tabi maksat nezaket.. Biniyolar atlara, yemyesil arazide baslıyorlar, gezmeye, dıgıdık dıgıdık . Böyle giderken birden Tetcher in atı seslice,bi gaz kaçırıyo. Tabi Tetcher kıza rıyo bozarıyo, dönüyo bizim Akbulut a:
"I am very sorry mistır Akbulut" diyo, Şöyle başı öne eğik bi vaziyette. bizim Akbulut da cevap veriyo:
"Aaaa!! siz mi yaptıydınız?? ben de at yaptı sandıydım...."

51- Olay mekanı Bir bar efendim.Herkes kendi havasında içki, sıgara... Bir adam geliyor bara. -" Barmen, bana özel içkimden bir şişe hazırla", diyor ve geçiyor boş bir masaya kasıla kasıla oturuyor.Yan masada biri bunu hafif hafif kesiyo.... Bizimkini içkisi geliyo... yan masadaki dayanamıyo....,
" Ne özelliği var senin bu içkinin", diye soruyo.Sormaz olaydı... Bizimki,
" Aslında kimseye anlatmam ama , bu gece şanlısın sana göstereceğim diyor ve meraklı ile birlikte barın bulunduğu binanın terasına çıkıyorlar. Bizimki ,
" Seyret şimdi aşağı atlayacam ve tam 5. katın balkonunun yanından geçerken zınk diye duracağım", diyor, önce yarım kadeh içki içiyor ve,kendini aşağı atıyor. Gerçekten de 5. kata geldiğinde bir anda duruyor.Sonra tekrar terasa çıkıyor...Bizim meraklı şaşkın tabi.Ama şüpheci şüpheci baktığını görünce ...bizimki bu defa
yarımdan biraz fazla dolduruyor bardağı.
" Şimdi ise 3. katta duracam ", diyerek atıyor kendini aşağıya. Bu defa da yine, dediği gibi 3. katın balkonunun yanından geçerken zınk diye duruveriyor..içeri girip gene terasa, meraklının yanına geliyor.
Elindeki kadehi meraklıya uzatıp:
" Denermisin ?" diye soruyor.
" Tabi ", diyor meraklı...hemen yarım bardak da o içiyor sonra da kendini terastan aşağı bırakıyor.
-"Ne yazık ne yazık ben aldanmışım"...demiştir galiba son sözünde..:-)) Yere çakılıyor bizim meraklı....Ambulans felam geliyo...kazımak için yerden.. Bizimki hiç istifini bozmadan aşağı, bara geri iniyor, elinde şişesi Bardan, ne olduğuna bakmaya çıkanlar birer birer içeri felam giriyo.Barmen de cık cık ederek içeri giriyo. Doğru bizimkinin masasına yöneliyo....Yüzünde kızgın bir ifade:
" Ulan Süpermen, içince acayip puşt oluyon ha!!!!!", diyo....

52- Yaşlı çiftçi kısa süren bir hastalıktan sonra ölür.Yaşlı çiftçi öldükten sonra cok kapsamlı bir hayat sigortası olduğu meydana çıkar. Ve sigorta şirketi de bu sigortayı ödememenin yollarını aramaktadir. Bunun için en güvendikleri, ağzı çok laf yapan, en hızı avukatlarından birini poliçenin incelenmesi için köye gönderir. Kanuni işlemler sırasında, hızlı avukat yaşlı çiftçinin ölüm raporunu imzalayan doktoru sorgulamaktadır.
"Pekala doktor, çiftçi öldüğünde siz yanında değildiniz, yaşli çiftçinin şu anda adanın bir başka ıssız köşesinde yaşamadığını nereden biliyorsunuz?"
Doktor bir süre düşünür ve:
"Biliyor musunuz, haklısınız. O öldüğünde yanında değildim. O öldükten sonra otopsi sırasında beynini çıkardım ve laboratuarımda formaldehid içinde saklıyorum, bu durumda çiftçinin biryerlerde başarılı bir avukatlık yaptığı kuvvetle muhtemel"


53- Adamin biri koyun birinin yanindan gecerken bir koylu inegiyle beraber otostop cekiyorlarmis. Adam durmus almis koyluyu ama inegi ne yapacaklari mechul, Koylu:
"Arka tampona baglariz o pesimizden gelir", demi$.
Dusmusler yola, derken adam gaza asilmaya ba$lami$,
50 km... inekte tis yok.
70 km... inekte tis yok, koylu de:
"Benim inek iyi ko$ar",diye $i$iyormu$.
Adam takmi$ be$inci vitese... hiz 120 ve inek dilini sallamaya baslami$.$ofor senin inek kesildi, herhalde bak dili bir kari$ di$arida demi$. Köylü de:
-"Sen yanli$ anlami$sin o seni sollayacak sinyal veriyor", demi$.

54- 3 rahibe kiliseye gunah cikartmaya gelirler...Birinci rahibe papazin onunde diz coker ve soyle der,
"Affet beni papaz, ben bir gunah isledim"
"Nedir gunahin" diyor papaz
"Dun aksam R-rated film seyrettim"
Papaz basini yukari kaldirir ve 30 saniye dusundukten sonra,
"Affedildin, simdi git ve kutsal sudan bir bardak ic" demis.
Ikinci rahibe gelip diz cokmus,
"Affet beni papaz ben bir gunah isledim"
"Nedir" diyor papaz
"Ben yasak bir iliskide bulundum"
Papaz basini yukari kaldirir ve 30 saniye dusunup,
"Affedildin, simdi git ve kutsal sudan bir bardak ic" demis.
Ve son rahibe gelip diz cokmus,
"Affet beni papaz ben bir gunah isledim"
"Evet?"
"Ben....Sey....Kutsal suyun icine işedim!!!"
Papaz basini yukari kaldirir ve 30 DAKİKA dü$ündükten sonra $öyle der:
"Affedildin, $imdi git ve kutsal sudan bir bardak ic"

55- AFRIKA
-Ev odevi hazirlayan cocuk babasina sordu"Afrika ne taraftadir baba"
-Babasi bilmiyorum demeyi kendisine yediremedigi icin biraz dusundu
"Fazla uzakta olmamali dedi.Cunki bizim sirkette bir zenci var.
-Hergun ise bisikletle gidip geliyor.

56- DALGIN DOKTOR
-Doktor hastanenin morguna firtina gibi girdi.Ahmet beyyyyy!
Hadi gene iyisiniz .Seni burdan cikaracagim.Duran sizin nabziniz degil,benim kol saatimmis.

57- HOKKABAZ
-Eve geldiginde burnu kaniyordu.Meraklanan annesine;
-Okula hokkabaz geldi.Burnumdan uc tane demir ellibinlik cikardi...dedi.
-Ama hokkabaz goz aldatir...Burun kanatmazki...
"Zaten burnumu hokkabaz kanatmadiki.Baska para kalip kalmadigini kontrol eden arkadaslarim kanatti.

58- KARNE
-Bir gun Hasan kosarak odaya girdi.Ve elindeki karneyi babasina uzatti.
-Babasi karneye soyle bir goz atti..
-Iyi bir is yapmissin gibi,bu karneyi bana gosterebiliyorsun.
-Su karnenin haline bak.Beden dersinden baska iyi not varmi sunda.
-Ama babacigin kizma.Bu benim degil senin kitaplarinin arasinda buldum.
-Eski bir karnenmis.

59- TABUTUN NERESINDE
Sormuslar Hocaya:
Cenaze tasinirken tabutun ne tarafinda bulunulmali, onundemi,arkasindami,sagindami,solundami? diye.
Hoca soyle bir kasilmis cevap vermis tabutun icinde bulunmayinda neresinde bulunursaniz bulunun!

60- PARA HOCA ve CIMRI
Cimri vede bos bogazin biri Hocaya:
-Ya nasrettin hoca demis demek parayi cok seviyorsun..Acaba neden ?
-Hoca cevabini yapistirmis. Senin gibilere muhtac olmamak icin.

71- ANLAM
Hocaya sormuslar Evliligin anlami nedir diye. Su cevabi vermis hoca gunduzleri cifte hirlama geceleri cifte horlama

72- OLMEK
Hocayi ramazan da iftara davet etmis biri. Yemekte borek sinisinin basina ususup ev sahibi, atistirmaya atisitirdikcada siniyi kendi yonune dondurmeye baslamis.Hoca bir bakmis iki bakmis her lokma yutusunda oh oldum diyen ev sahibine, birader demis birak birazda biz olelim.

73- O gun barda her $ey sakindi, piyanist beylik parcalarindan birini calarken millet masalarda pokerin tadini cikartiyor bir yandan da viskilerini yudumluyordu, derkeen, iceriye bir adam geldi ve bara yaklasip:
-Hey barmen, herkese benden bir viski ver, sen de ic bir tane dedi, Barmen bardaklari parlattigi kirli bezini birakip bu yagli musterinin istegini memnuniyetle yerine getirdi, bir bardak ta kendi icti bu i$ bir kac tur gerceklestikten sonra adam barmene:
-Hey ahbap hic param yok dedi, Bunun uzerine barmenin kan beynine sicradi ve adami bir guzel patakladiktan sonra kapidan di$ari atti,
-ertesi gun yine ayni adam ayni bara gelip:
-Hey barmen, herkese benden bir viski ver, bana da ver bitane ... ama sana yok cunku sen icince sapitiyorsun dedi.

74- Bir savas gemisi karanlik ve sisli bir gecede yol aliyormus. Derken kaptan koskundeki komutan tam karsida ve uzakta uzerlerine dogru gelen bir isik farketmis. Hemen karsi tarafa sinyal gondererek su mesaji gecmis:
-"Derhal rotanizi 30 derece doguya ceviriniz"
Karsindan aninda cevap gelmis:
-"Sen rotani 30 derece batiya cevir!"
Komutan sasirmis, biraz da sinirlenmis, mesaji tekrarlamis:
-"Rotani derhal 30 derece doguya cevir, emrediyorum!"
Karsidan cevap:
-"Asil sen rotani 30 derece batiya cevireceksin!"
Komutan ofkeden kuplere binmis, bir mesaj daha yollamis
-"Ben 30 yillik kaptanim, sana son kez emrediyorum, rotani 30 derece batiya cevir!"
Cevap: -"Sen 30 senelik kaptansan ben de 20 senelik denizciyim, sen rotani 30 derece doguya cevir"
Komutan, o kadar sinirlenmis ki, hemen murettebata butun toplari atese hazir hale getirmelerini emretmis ve son klez bir mesaj gondermis:
-"Burasi bir savas gemisi, derhal rotani 30 derece batiya cevirmezsen atese baslayacagiz"
Karsidan cevap gelmis:
-"Burasi da bir deniz feneri.. Sen rotani bir an once 30 derece doguya cevirmezsen birazdan kayalara carpacaksin"

75- Bir sirkette genel mudur olarak calisan bir adam, eksiksiz bir saglik kontrolunden gecmek uzere doktora gider. Doktor, hastaneye yeni bir bilgisayar sistemi aldiklarini ve bu sistem sayesinde kucuk bir idrar tahlili ile "full check up" yapabildigini soyler.
"Harika" der bizim genel mudur de, "baslayalim oyleyse".
Doktor, adama bir cam kavanoz vererek idrar icin tuvalete gonderir. Bizim adam bir sure sonra, kavanozu dolu olarak geri getirir. Doktor, kavanozdaki numuneyi bilgisayara bagli kucuk bir konteynere doker. Bilgisayar ilginc sesler cikartarak calisir ve bir sure sonra yazicisindan uzunca bir dokum alinir.
Doktor yazicidan gelen cikislari uzun sure incelemeye koyulur. Adam dayanamayip sorar: "N oldu doktor, bir terslik mi var?"
"Bilgisayarin verdigi sonuclara gore," der doktor, "bir terslik yok, ama tenisten mutevellit sag bileginizde bir kavis olusmus."
"Yapmayin doktor" der bizim adam, "ben mesgul bir adamim, ne tenis ne de golf oynarim. Butun bunlari yapacak vaktim yok, nasil olur da sag bilegimde tenis oynamaktan bir kavis olusur?"
Bunun uzerine doktor, bilgisayarin simdiye kadar hic yanilmadigini, asla hata yapmayacagini soyler ve "Ancak" der, "icinizin rahat etmesini istiyorsaniz, bu steril kavanozu yaniniza alip eve goturun. Sabah kalkar kalkmaz da lutfen test icin gerekli idrari yapin. Sonra, dogruca buraya gelin, sizden ekstra bir ucret almadan testi yineleyelim".
Bizim adam, "tamam" der ve arabasina atlayip evin yolunu tutar. Bilgisayarin koydugu teshis canini sIktIgI icin, bilgisayarlara hiddetlenir. Butun dunyayi bu aptal makinelerin ele gecirecegini dusunur ve hiddeti daha da artar. Eve vardiginda, bilgisayarin "aklini basina getirmeye" karar vermistir.
Arabadan iner inmez, kavanoza biraz idrar yapar ve sonra da arabasinin kaputunu acip karterden bir kac damla motor yagi alip kavanozun icine damlatir.
Eve girince de olup biteni karisiyla kizina anlatir. Onlardan da kavanoza bir miktar idrar yapmalarini ister. Onlar da bizimkinin istegini yerine getirirler.
Ertesi sabah, bizim genel mudur uyanir uyanmaz eline bir playboy alip bilgisayar icin tasarladigi son hinligi yapmak uzere, kavanozuyla birlikte tuvalete girer. 15 dakka sonra tuvaletten ciktiginda yuzunde mutlu bir gulumseme vardir.
Dogruca hastanenin yolunu tutar. Doktor, kendisini selamlayip nasil oldugunu sorar. Yuzunde hin bir gulumseme ile, "Iyiyim doktor, iyiyim" der bizim adam.
Doktor, bir yandan kavanozdaki numuneyi bilgisayarin konteynerine dokerken bir yandan da, "formunuzda gozukuyorsunuz bu sabah" der. Az sonra bilgisayar yeniden tuhaf sesler cikarmaya baslar. Birkac dakika sonra da uzunca bir kagit cikisi gelir yazicidan.
Doktor, bilgisayardan gelen belgeyi titizlikle incelerken, bizim adam "Bakalim senin bilgisayar bugun ne diyor doktor?" der, sinsi sinsi gulumseyerek.
"Himm..." der doktor, " Bilgisayarimiza gore, arabanizin yag degisim zamani gelmis, kiziniz hamile, kariniz da bel sogukluguna tutulmus. Ayrica, tuvaletlere girerken yaniniza boyle ha bire Playboy almaya devam ederseniz, bileginizdeki kavis daha da kotuye gidecek".

76- Her gecen gün araba sanayiinde Japonlara yenik düsen Amerikalilar bir gün araba teknolojilerini incelemek üzere Japonya ya giderler. Fabrikayi gezerken bir kösede kutular içinde kediler görürler. Merak edip bu kedilerin ne ise yaradigini sorarlar. Japonlar cevap verir: "-Biz bu kedileri izolasyon testinde kullaniyoruz. Aksam giderken her bir arabaya bir kedi koyuyoruz. Sabah geldigimizde ise arabada kedi ölüyse problem yok, eger kedi yasiyorsa arabanin problemli oldugunu anliyoruz" diyorlar. Amerikalilar çok sasiriyorlar. Amerikalilar geziyi tamamlayip ülkelerine dönerken bir Türkiyeye ugrayalim diyorlar. Türkiyede ise Tofas i geziyorlar. Gezerken bir kösede kutular içinde kediler görüyorlar. Sasiriyorlar. Dayanamayip bu kedilerin ne ise yaradigini soruyorlar. Tofas yetkilileri cevap veriyorlar: "-Biz bu kedileri izolasyon testinde kullaniyoruz. Aksam giderken her bir arabaya bir kedi koyuyoruz. Sabah geldigimizde eger kedi arabada ise problem yok, ama kedi arabadan kacmissa arabanin problemli oldugunu anliyoruz"

77- Adam zilzurna sarhos halde otelin kapisina gelir, kapida gordugu apoletli, sirmali uniformali adama seslenir: ...
-Heeey!, bana bir taxi cagir! adam hiddetle:
-ben kapici degil, amiralim!
-oyleyse bana bir gemi cagir!


78- Bikac arkadas arabalari ile yolda giderlerken, kotu sans bu ya, bir kedi arabanin onune atliyor, bunlar da kediye "küütT!" diye carpiyorlar, hemen iniyorlar, bakiyorlar ki yolun kenarinda bir kedi hoplayip zipliyor, "ulan" diyorlar, uzuluyorlar, "bari can cekismesin, oldurelim" diyorlar.. Arabaya bakiyorlar, bi beyzbol sopasi var.. Aliyorlar sopayi basliyorlar kediye vurmaya.. O sirada kenardaki binada bir kadin olayi goruyor ve basiyor cigliklari, "ne yapiyorsunuz kedime! Niye vuruyorsunuz? hayvan dusmanlari!... ".. adamlar olayi kadina anlatmaya calisiyorlar, ama kadin aciklama dinleyecek durumda degil, feryat figan... Kadin polis cagiriyor, sans bu ya hemen polis geliyor "Napiyonuz siz bakiiim?" diyor.. Adamlar da anlatiyorlar.. "Kediye carptik, can cekisiyordu, acidik, can cekismesin dedik, sopa ile oldurduk". diyorlar.. Polis de "nerden belli kediye carptiginiz, ispat edebilir misiniz?" diyor.. adamlarda, "Ummm, nasil ispat edelim" felan derken.. "aaa!" diyorlar, "kediye carptiysak arabanin uzerinde kan izleri felan vardir herhalde, gelin memur bey, arabaya bakalim, kan izi herhalde ispatimiz olur"... "tamam" diyorlar, arabaya gidiyorlar... Bakiyorlar: Arabanin onune yapismis, pestili cikmis bir KEDi!..

79- AdamIn biri hergun lokantaya geliyormus ve kendisine on servis yapIlInca (bos buyuk bi tabak, catal+bIcak+ka$Ik vs) menuye bakmadan alIp catalI veya bIcagI soyle boydan boya bi kokluyomus ve garsona donup Bugun menunuzde falan filan mI var ? diyomus ve garson aaa, nasI bildiniz efendim diyomus ama adam sakin ve hafif gururla ben bilirim delikanlI deyip siparisini verip yemegini yiyip gidiyrmus. Bu bir sure hep boyle devam etmis ama garson bi turlu bunu nasI yaptIgInI ogrenememis ve en sonunda gidip $efe butun her$eyi oldugu gibi anlatmIs, adamIn nasI tertemiz catalI bi koklamayla menuyu saydIgInI falan. Ve sef de eger o musteri tekrar gelirse servisi yapmadan kendisine haber vermesini soylemis. Olacak bu ya, fIkra iste, adam ertesi gun aynI saatte yine gelmis ve garson elemanI gorur gormez sefe haberi ulastIrmIs. Orada bi bulasIkcI bi kadIn varmIs, kadIn terden pislikten batmIs zaten; tutup bay sef musteriye gidecek catalI kasIgI tabagI ne varsa hepsini o kadInIn koltuk altIna yuzune gozune butun terini silecek kadar surmus ve bir iki dk catal vs.deki terin kurumasInI bekleyip vermis onlarI garsona ve pis pis gulerek hadi bugun de bilsin bakalIm menude ne varmIs ... . garson servisi yapar ve siparisi beklerken adam alIr eline catalI ve boydan boya bi koklar ve hayret & $a$kInlIk icerisinde bi Allah Allah der. Sonra bi kere daha dikkatlice koklar ve $a$kInlIk icerisinde garsona donerek der ki "Kezban sizde mi calIsIyo ?!?!?"

80- Herifin biri terasta hamakta dinlenirken bi bakmis ,kopegi agzinda birseyi yerde surukluyor.Gitmis yanina bir de ne gorsun,bu komsunun kizinin cok sev- digi tavsan.Adam hemen davranmis , tavsanin olusunu guzelce yikayip taramis ve kurutmus,sonra citin utunden atlayip kafasine yerlestirmis ki,dogal sebep- lerden oldugu sanilsin diye.HErgun oldugu gibi komsunun arabasi bahceye gir- mis ve kucuk kiz tavsanla oynamak icin kafese kosmus ama bir metre yaklasinca -BAAAABBBAAAA diye bagirmis,babasi hemen kosmus tabii bizim adam da iyi komsu rollerinde cite yaklasmis yardim edebilirmiyim diye .Babasi cok sinirli bir sekilde : --Nasil bir sapik zihniyet kucuk bir kizin tavsanini gomuldugu yerden cika- rip,yikayarak tekrar kafese koyar anlamiyorum.

81- Bir matematikci, bir biyolog, ve bir fizikci sokak kahvesinde oturmuslar yolun karsi tarafinda ki binaya girip cikanlari gozluyorlarmis. Once binaya iki kisinin girdigini gormusler. Bir sure gecmis uc kisinin binadan ciktigini gormusler. Fizikci : " Olcme hassas degildi" Biyolog : " Uremislerdir" Matematikci : " Simdi iceri bir kisi daha girerse bina tam olarak bos olacaktir."

82- 4 ogrenci sabahleyin uyanamamislar ve de matematik finalini kacirmislar ertesi gun hocalarina gitmisler, zar zor ikna etmisler, iste arabaya bindik yolda lastik patladi o yuzden kacirdik diye. neyse adam demis 3 gun sonra gelin sizin 4 unuze sinav yapacagim diye... 3 gun sonra bu 4 ogrenci sinav olmak icin gelir, matematik hocasi bu 4 unu sinifin koselerine birbirlerine en uzak olucak sekilde oturtur... adam 5 tane soru sormustur sayfanin onunde ki 4 tane matematik sorusu basit sorulardir ve her biri 10 puanliktir. kagidin arkasindaki soru ise 60 puanliktir ve de soru aynen soyledir " Hangi lastik patladi ?? "

83- Papa nin elini opmeye gelen bir adam, tam papa nin elini opecekken parmagindaki yuzugu gorur, cok hosuna gider ve bakmaya baslar.. papa; - ne oldu? niye durdun? niye opmuyorsun elimi? - papa hazretleri.. yuzugunuz.. o kadar muhtesem ki ona bakiyordum.. papa bunu duyunca adama yanima gel, kulagini yaklastir seklinde isararet eder, adam yanasinca papa kulagina;
- Gorsen bunun bir de kupeleri var, ama takmama izin vermiyorlar..

84- Ormanlar kral aslan ile yardımcısı tilki bir gün ormanda yürüyorlarmış. Kralın canı çok sıkılmış ve tilkiye dönüp bu sorununu anlatmış. Bunun üzerine tilkinin cevabı şu olmuş: "şimdi önümüze ilk çıkana niye sapkan yok diye soralım ardındanda üstüne atlayıp iyice dövelim" demiş. Bu fikir aslanın hoşuna gitmiş ve kabul etmiş. Biraz daha yürümüşler ;önlerine bir tavşan çıkmış.
Aslan: Senin niye sapkan yok
Tavşan: I, niye sordunuz??
Bu cevabın üstüne deminde kararlaştırdıkları gibi tavşanın üzerine atlayıp, iyice dövmüşler ve yollarına devam etmişler. Biraz ilerledikten sonra aslan tilkiye dönüp yine canının sıkıldığını söylemiş.
Tilki: Bu seferde önümüze ilk çıkandan sigara isteyelim. Eğer filitreli verirse niye filitresiz yok diye döveriz. Fakat filitresiz verirse niye filitreli yok diye döveriz.
Aslan bu fikri çok beğenmiş. Yollarına devam etmişler. Önlerine yine bizim tavşan çıkmış ve aslan sormuş.
Aslan: Tavşan sigaran var mı
Tavşan: Evet. Yalnız filitreli mi istersin yoksa filitresiz mi? Aslan bunun üzerine çok sirlenmiş ve tilkiye dönüp
Aslan: " Senin niye sapkan yok ulan? " diyip tilkiye dalmış.


 

DELİ FIKRALARI

1- Akıl hastanesinde bir gün bir hasta bakıcıyı yanına çağırır. "Bana çabuk 5 şişe kola getir" der. Hasta bakıcı buna kızar ve hastaya beş tokat atar ve "al işte kolalarını" der. Aradan zaman geçtikten sonra yine aynı hasta, bakıcıyı yine çağırır. Bu sefer hasta bakıcıyı tokatlar."Bakıcı ne oluyor?" der. Hasta cevap verir. "Şişeleri getirdim abi".

2- Çoraplar
Akıl hastanesinde doktor, dvranışlarını normal bulduğu hastaya niçin hastanede bulunduğunu sorar. Hasta:"Pamuklu corapları yünlülere tercih ettiğim için" diye cevap verir. Şaşıran doktor:"Bunun anormallik neresinde? Ben de pamuklu çorapları tercih ederim." der.Hasta sevinçle karşılık verir:"Çok memnun oldum doktor. Sizinkiler limonlu mu, yoksa sirkeli mi?"

3- Deli Aklı
İki deli aynı odada yatıyorlardı. Biri kalktı ve ışığı yaktı. Bu kez öbürü sordu:
"Niye ışığı yaktın?"
"Öbür odaların ışıklarının sönük olup olmadığını anlamak için."

4- Karşı Kaldırım
Bir akıl hastası, bulunduğu kaldırımdan karşıya geçip rastladığı ilk görevliye sormuş:
"Afedersiniz, karşı kaldırım nerede acaba?"
Görevli şaşırmış; ama yine de karşı tarafı göstererek:
"İşte surada..." demiş.
"Kime yutturuyorsun yahu... Daha şimdi orda sordum, burayı gösterdiler!..."

5- Saat
Deli, saatini hastahane bahçesindeki havuza atmıştı. Bunu gören arkadaşı:
"Niye attın saati havuza" dedi
"Nasıl yüzdüğünü görmek için."
"Peki, kurdun mu?"
"Hayır."
"Enayi, kurmadan yüzer mi?"

6- Akıl hastahanesinde bir deli kendini ayagından tavana asmıstı. Doktor nedeninini sorunca: Arkadasımız kendini ampul sanıyor dediler Doktor indirilmesini isteyince söylendiler:
- İyi ama karanlıkta kalırız...!
***

 

BEKTAŞİ FIKRALARI
1- Allah simdi ne yapiyor?
Bir gün yolda yaya giden bir bektasinin önüne bir atli Cikti:
- Baba, dedi, bir müskülüm var. Beni aydinlatir misin?
Bektasi yanit verdi:
- Elimden gelen bir seyse, hay hay, oglum.
- Sunu ögrenmek istiyorum: Su anda Allah ne yapiyor?
Sualin münasebetsizligine icerliyen dervis, hic belli etmemmis:
- Yanit veririm ama, bir sartla, sen o attan in, ben bineyim.
- Neden?
- Böyle yüksek bir suale yüksekten yanit vermek gerekir de ondan!
Adam attan inmis, Bektasi binmis. Adam:
- Hadi, demis söyle bakalim. Allah simdi ne yapiyor?
Bektasi:
- Ne yapacak, demis, ati senin gibi budalanin elinden alip, benim gibi akilliya veriyor. Ve calakamci uzaklasmis.

2- Allah in kemali
Bir mecliste Kurani Kerim den söz acilmisti. Kuran in essizliginden ve olaganüstü bir eser oldugundan bahsedilirken, odanin bir kösesinde kendi halinde cubugunu icmekte olan bir Bektasi söze karisarak:
- Evet, Allahin kelami cidden essizdir. Amma, yazisi biraz karisiktir! .. der.
Dinleyenlerden biri hayret ve biraz da hiddetle sorar:
- Karisik midir, nerden biliyorsun?
Bektasi acinacak bir tavirla cevap verir:
- Alnimin yazisindan!

3- Ne düsünüyormus?
Bir bektasi, merkebine odun yükleyip sehre gelirken karsidan tüccar kilikli iki adam peyda olarak:" Su zindikla alay edeli! " diye Bektasiye yanasip selam verince Bektasi de durur, merkebi de.
Tüccarlar isaretle:
- Bu esegin ne düsünüyor?
- Odun tasimaktan yorgun düstü de, artik kasabada ticaret etmeyi düsünüyor!

4- Vizir Vizir
Softalar, Bektasi ye, Tanri nin büyüklügünü ögretmeye calisip duruyorlar. Anlatip, anlatip, sonunda da diyorlar ki:
" Tanri isterse igne deliginden deve bile gecirir! " Bektasi:" Elbette," diyor. " Nasil elbette? " diyor softalar. Bektasi cözüyor dügümü:
" Tabii ya! Onun yapamayacagi sey mi var? Cani ister, igne deligini büyütür veya cani ister, develeri kücültür, vizir vizir gecirir. "

5- Üzüm Suyu
Sultan Abdülmecid bir gün Bogazici nde büyük bir bagin tam ortasindaki köskünde oturan bir Bektasi babasini ziyarete gitmis. Bektasi, o gün komsu bagdaki bir arkadasini ziyarete gitmis. O dönünceye kadar padisah
bagin her tarafini dolasmis. Bektasi dönünce karsilikli konusmaya baslamislar.
" Erenler bagin masallah cok büyük. Üzümünü ne yapiyorsun? "
" Müritlerle ve canlarla birlikte yeriz Sultanim. "
" Buradaki üzüm yemekle biter mi? "
" Yemedigimizi de sikip ficilara basar, suyunu iceriz! "
" Peki ama, sikilmis üzüm sarap olmaz mi? "
" Vallahi Sultanim, biz üzümü sikip ficilara basarriz. Allah ne isterse o olur. Üst tarafina karismak haddimize mi? "

6- Ugursuzluk
Avci Sultan Mehmet bir gün adamlariyla beraber aksama kadar bir keklik bile vuramaz. Bunun sebebinni de, sabahleyin gördügü bir dervisin ugursuzluguna baglar. Solaklara seslenir. Saraydan cikarken, su su tipte, sivri külahli, sirti kambur birinin önünden gectigini ve hemen bu adami bulmalari emrini verir. Tarife göre Bektasi babalarindan ayyas Hamza Babayi yaka paca huzura getirirler. Sultan:
" Bre ugursuz, nabekar!.. Bugün sabahleyin karsima ciktin. Bu yüzden aksama kadar bir ava rastlayamadim. Bu ne ugursuzluktur. Vurun kellesini... "
Bektasi bakar ki kelle elden gidiyor. Son bir dilegini aciklamak icin söz alir:
" A devletlum siz beni gördünüz bir keklik vuramadiniz. Ama insaf edinniz, benim de bugün ilk gördügüm sizdiniz ve kellemi kaybediyorum. Söyleyin, ugursuzluk hangimizde!... "

7- HARAM
Bektasinin birini ramazanda icki ictigi icin yakapaca kadiya götürürler. Cakirkeyif Bekrasi yi görür görmez kadi:
"Behey kafir!
Bu yasta hala iciyorsun bu zikkimi. Utanmiyor musun? Bilmiyor musun haram oldugunu? .." der.
"Sirtinizdaki ipek kaftan da haramdir" diye karsilik verir Bektasi.
Kadi:
"Bunun icine pamuk katarlar"
Bektasi:
"Dünyada dogru adam mi kaldi, Saraba da yari yariya su Katiyorlar..."

8- SEYTANIN ISI YOK
Irza tecavüz davasiyla bir capkin mahkemeye getirdiler. Yargic sordu:
"Bu sucu ne diye isledin?"
Delikanli:
"Seytana uydum. Bana yol gösterdi, bu isi yaptirdi"
Bektasi olan Yargic:
"Be hey capkin! Hz. Adem e bile secde etmemekicin cennetten kovulmayi göze alan seytanin isi yok da sana pezevenklik mi yapacak."

9- ALLAH KERIM
Bektasi cok dalgali bir denizde yolculuk yapiyormus. Bir ara o kadar korkmus ki! "Aman Allah" diye yakinmis.Bu hali gören yolcular:
"Baba ne korkuyorsun. Allah kerimdir!" demisler. Bektasi su cevabi vermis:
"Kerim oldugu icin, ya baliklari düsünürse!"

10- OLMAYANI
Bektasi, camide namazdan sonra dua etmis:
"ey ulu Tanrim, bana bir raki parasi ver!"
Yaninda namazini bitiren softa da, ellerini kaldirmis:
"Rabbim, bana iman ver!"
Iki duayi da isiten hoca, Bektasiye:
"Bak, herkes ne isitiyor
Tanri dan, sen raki parasi. Utanmiyor musun?" demis.
Bektasi usulca:
"Ne yapalim hoca efendi, herkes kendisinde olmayani ister," demis.

11- ONU TANRI SORAR
Sözde, Bektasiyi topluluk icinde kücük düsüreceklerdi. Oldukca zengin birisi:
"Bektasi Efendi, borcunuz var mi?" diye sordu.
"Evet, bakkala biraz borcum var."
"Canim onu sormuyorum. Namaz borcun var mi?"
Bektasi kizdi:
"Namaz borcunu bana Tanri sorabilir. Size düsen bakkal borcunu sormaktir!"

12- IYI RÜYALAR
Mevlevi, Bektasi ve Softa yemekten sonra ikram edilen bir tepsi baklava icin rüyaya yatarlar. En hayirli düsü gören baklavayi alacak. Öneri kabul edilir. Yatar, uyurlar. Sabah olunca Sofu:
"Ne düs gördünüzanlatin bakalim?" der.
Mevlevi sikkesini basina gecirerek:
"Hayirdir insallah göklere ciktim" der.
Hoca da:
"Ben ise düsümde cennete gittim," der.
Bektasi:
"Erenler, ben de gece birinizin göklere uctugunu, digerinizin de cennette gezdigini görünce, Artil bunlar fani dünyaya dönmezler diyerek kalkip baklavayi temizledim!" der.

13- AHRETTE DE...
Bektasi, vaaz dinlemeye gitmis. Hoca vaazinda icki icmenin bütün kötülüklerini,zararlarini sayip dökmüs, hatta icki icenlerin sirat köprüsünden boyunlarinda dünyada ictikleri bütün icki siseleri asili oldugu halde gececeklerini anlatmis. Bektasi sormus:
"Hocam, boyna asilan siseler bos mu olacak dolumu?"
Hooca, incecik köprüden dolu siselerle gecilirken dengenin kolay saglanamiyacagini düsünerek:
"Elbette ki dolu olacak" diye yanit vermis.
"Hay agzini öpeyim Hocam, desene ahrette de yasadik!" demis.

14- KIBLE VE ELBISE
Biri, Bektasi ye sormus:
"Abdest almak icin soyunup göle girdigim zaman yüzümü ne tarafa döneyim"
Bektasi söyle demis:
"Elbiselerini biraktigin tarafa!"

15- RAKI
"Raki helal midir, haram mi?" diye sorulunca, Bektasi söyle yanit vermis:
"Agiza göre degisir!"

16- HAK
Nasil ayin yaptiklarini soran bir Bektasi ye Mevlevi:
"Hak, deyip döneriz!" demis.
Bektasi su cevabi vermis:
"Yok azizim, biz Hak denilince dururuz!"

17- KUSUR
"Sizin hirkalarinizin yenleri neden bu kadar genis olur?"
Mevlevi aciklamis:
"Baskalarinda gördügümüz kusurlari örtmek icin."
O da sormus: "Ya sizin hirkalarinizin yenleri niye bu kadar dar olur?"
Bektasi aciklamis:
"Biz hic kimsede kusur görmeyiz ki..."

 

CC sohbet icin buraya
  Mesaj Ekle, arkadaş oyun sohbet icin cagir