fiogf49gjkf0d Aşk anlatılmaz yaşanır.
Her aşk kendini yaratır
AŞK üç bilinmeyenli denklemden çözülmesi daha zor olan mantık dışı denilemez ama mantıklıda sayılamayan bir duygudur.
Yaşanmış bir hikaye
Yağmur yağıyor ve ben okuldan pekte uzak olmayan bir parktayım.Kemal bey gelecekmi?henüz 14 yaşındayım fizik ve kimya hocam Kemal beye bir aşk mektubu yazdım,üstelik evli olduğunu bile bile çünkü bu son senem.Ona üç senedir aşığım.Bir daha onu göremeyeceğim okulun bitmesine birkaç ay kaldı.Sınıfa her girdiğinde o asil ve iddialı tavrı ve herbirimiz için gösterdiği büyük çaba ve acımasızlığı.Beni çeken en büyük özelliklerinen biriydi acımasızlığı.Ama birde şefkatli bakışları vardıki.Herşeyi evet herşeyi silip süpürüyordu.En çok sinirlendiği kişiler ödevlerini yapmayanlardı.Evet birgün sadece vurduğu cetvel elimi acıtsın diye ödevimi yapmadım.Ama senin kadar başarılı bir öğrenci ödevini yapmadıysa dayağı da haketmemiştir dedi.O kadar güzel o kadar detaylı anlatıyorduki onun gözlerinde o kahverengi gözlerinde ezberliyordum anlattıklarını hatta gecelerce günlerce fizik kimya dersimiz olsa bıkmazdım.uzun boyu ve kumral saçları uzun kirpıkleri ve sinirlenince çatılan kaşları.Bana bakınca birşey sorunca gözgöze gelince içimin erimesi.Ne cesaretle yazmıştım o mektubu ve sınıf çıkışında eline tutuşturmuştum.Yazdıklarım size aşığım beni affedin artık dayanamayacağım, sizi şu saatte parkın şurasında bekliyorum,konuşalım lütfen geliniz
Yağmurda parkta sığındığım yağmuru önleyen saçak altında saatlerce onu bekledim.Gelmedi.Okulu ektim üstelik montumuda giymedim.Çok üşüdüm
eve gitmeye karar verdim soğuktan titreyerek ve yaptığım aptallığa ağlayarak eve geldim.Ertesi gün ilk dersimiz Kemal beyindi gözlerime bakamıyordu ama uykusuz olduğu kızaran gözlerinden belliydi ve ilk defa kravat takmamıştı.Dersi tamamladıktan sonra çok kısık bir ses tonuyla ismimi söyledi tahtaya onun dediklerini yazıyordum terleyen ellerime tebeşir tozları yapışıyordu.Cezamıydı bu bana?<Yazdıkça yazıyordum .Zil çaldı.Sonralarıda son üç ay aynı olaylar devam etti.
Diploma günüydü.Ögretmenler odasından çağrılıyordum.Kemal bey uzun masanın en ucunda beni yanına çağırdı.Bir sigara çıkardı.Bak kızım dedi bunu yakmak kolay ama bu ateş hem senin gençlığini hem beni yakabilirdi.Yansaydı dedim içimden.Tek derdim yanında birkaç dakika daha fazla kalabilmekti.Konuştuklarını önemsemedim sadece onunda beni sevdiğini anladım.Bana gidebilirsin dediği zaman sapsarı oldum yüzüne yalvarırcasına baktım.Sanki içinden bana ne olur gitme diyordu.
Aradan altı sene geçti.Otobüs durağında bir araba yanaştı yanıma.Gel dedi gideceğin yere bırakayım. Kemal beydi o.Çok şirin çok güzel bir kız olmuşşun sevgilin varmı veya nişanlandınmı? dedi.Hayır anlamında başımı salladım.Ne kadar iyi kalpli ne kadar acımasızdı bu Kemal bey.
HALA ONU SEVİYORUM
|