ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Bu başlığı açma sebebim yakında delüü bar başka bir klüp olarak devam edecektir... Delüü değiştiğinde içindeki mesajlarda silineceğinden Bazı mesajların buradan devam etmesini istedim ... :)

(çokmu şey istedim acaba?)

Becquerel, öncelikle mesajlarımızı buraya aldığım için özür dilerim umarım bir mahsuru yoktur:)

prangaxxx arkadaşları Forum Mesajları	29.Haz.2006 Per 17:39:31	edit  sil
	Mesajımı buraya alıyorum; (Nede olsa delüü barı da ilgilendiriyor...       & nbsp;       Fazla başlık kirliliğinden kaçınmak bu olsa gerek, kendime şurada bir yer açayım:) Chatcity ye dahil oluşum ve buradaki çizgimden hiç ödün vermediğim altta yazılıdır ilgisi çeken olursa okusun... Amacım şu, bu saatten sonra gelecek her saldırıya alnım açıktır ama sağlam gelin olurmu??? Ortalama 7 ay kadar önce birçoğumuz gibi tesadüfi dahil oldum chatcity ye... Bir hafta kadar ofiste yanımda çalışan bir kızın bana aldığı bir nickle girdim.Sistem muhteşemdi açılan özel pencereler oda geçişleri çok ilgimi çekmişti bende vip tip alarak devam etmeye karar verdim...İlk günler çok eğlenceliydi.Zaman içinde hakaretler ve küfürleri gördüm tam chatcity sayfasını kapatmayı düşünürken özel oda projesi çıktı ve bende dahil oldum CAFE SOKAK ile... Ve oda tanıtımında aşağı yukarı şunlar yazılıydı; Amaç yeni dostluklara kapı aralamaksa,amaç bilineni bilmeyenle paylaşmaksa,buyrun ayak üstü sohbetimize katılın... (eksik yazmış olabilirim çünkü hatırlamıyorum tam) Burası toplumdan bir kesitti,bazılarının dediği gibi sanal işte boşver değildi benim için... Toplumda hırsızlık yapan burada da yapıyordu ya da taciz eden karakterler burada da vardı... Ve benim gibi gerçeği paylaşmak isteyen herkese kapım açık oldu... Topluma yakıştırmadığım herşeyi club dışına bıraktım üyeleri büyük bir titizlikle seçtim...Hep dedim ki amacım kalabalık değil amacım düzgün sohbet... Bu arada küfürler hep bana geldi... Ama ben bunlara dair ne log aldım ne de chatcity ye bir mail attım... Hiçbir ajana ya da şef e yakınlık göstermedim.Çünkü ben ne yıldız ne rozet peşindeydim ve ne de ceza alırsam cezamı açar diye birilerinin yanında yer almadım... Hatta bir örnek KRUK nick li onur isimli arkadaşımız üye olmak istemişti bana özel açtı -üyelik... dedi. cümle buydu :) Bende cevaben -neden? dedim çünkü cümle kuruşu hatalıydı. -çay bahçesine gelin nedenini izah edeyim dedi:) Kızmıştım... iyi bakalım ne izah edecek diyerek gittim... O ne adam bana yıldızını gösteriyor... Şimdi anladınızmı dedi... Ben güldüm ve şunu dedim, o yıldız chatcity odalarını bağlar beni bağlamaz... çok sonrasında dost olduk... ama sanırım bu örnek ile benim amacımın ne oldugunu ve özel odaların anlamının ne oldugunu anlatmışımdır... Sadece infumum hiç tanışmadıgım halde bana hayırlı olsun odanız dedi... Bu ne güzel bir iyi niyetti gösterilen... Ben chatcity de yalnız hissederken kendimi bana güç vermişti bu söz.... Tekrar teşekkür ediyorum kendisine :) Çünkü beni chatcity ye kazandırmıştı yani chatcity için çalışmıştı... :) İnfomda şu yazılıydı; Benimki öylesine bir gezi... Yoksa yanız geldim yalnız dönerim... Bu çizgiden hiç çıkmadım... Şimdi gelelim bazılarının yönelteceği suçlamalara; BANA BİRİSİ ÇIKSIN ÖZEL AÇTIĞIMI YA DA AHLAKSIZ BİR TEKLİFTE BULUNDUĞUMU SÖYLESİN... SÖYLEYEMEZ KİMSE... çünkü bana açılan özelleri bile kapatmışımdır... Bana yaklaşan kız arkadaşlara şunu dedim hep; Tüm chatcity bir anda karşında olacak ...  o kadar cesurmusun? (bugün örneğini yaşıyoruz değilmi?) Ben buradayım ve hep çizgimde olacağım, ve chatcity de düzgün sohbet odalarını destekleyeceğim hep... Bunu kaldıramayanlar ya da buna bize ters diyenler sözüm sizlere sizler sistem dışında kalırsınız ancak... Çünkü bu site ilerleyecektir hep... eskilerinizle eski kafalarınızla bunu engelleyemezsiniz... Neyse gelelim şimdiye; Ajanın biri açıklamalarıma  çıkıp şu pişkin açıklamayı yapıyor; Becquerel; Not:Biz Burda 40 Kişiyiz Bir Birimizide İyi Biliriz.Eline Fırsat Gecdi Düşüncesi İçinde Canak Tutanlarıda;) Buradan ne anlam çıkıyor??? Biz ayrıcalıklıyızmı? Biz birbirimizin hatalarını görmezden geliriz mi? Yoksa biz burayı parselledik mi???  Bu anlamı okuyanlara bırakıyorum... Gelelim diğer önemli konuya; Ben delüü barı finanse ediyorum, şimdi sözüm bazı ajanlara; Bir takım kişilere neden o odaya gidiyorsunuz gitmeyin diyen ajanlar sorum size iyi dinleyin; Sizler chatcity içinde ne yapmaya çalışıyorsunuz??? Amacınız ne??? odayı kapatmamımı sağlıyorsunuz... yani siteme hizmet etmiyorsunuz... hedefiniz ne???  göreviniz ne???
tiniminikizz Mesaj Gönder arkadaşları Forum Mesajları	29.Haz.2006 Per 17:53:20	edit  sil
	Çok uzun abim yarısını sonra okusam nolurr Şaka tabiiiiiiii
BecquereI Mesaj Gönder arkadaşları Forum Mesajları	29.Haz.2006 Per 19:12:17	edit  sil
	Prangaxx Alkışlara Şayan Olduğunuz İçin Öncelikle Alkışla Başlamak İsterimBugune Kadar Hiç Bir Politikacıyı Alkışlamamıştım, Sizde Politikacı Ruhu Var .Ve Sizdeki Bu Potik Ruh Beni Mest Etti "Derimki" Sizi Mecliste Görmek İsteriz Sözlerden: Çıkarlarınız Doğrultusunda Algılayıp Yaptığınız Yorumlar,Sözleri Saptırma Başarınız Göz Ardı Edilemez.Bu Başarınızın Arkasında Var olan Yani Bizler Üstü Kapalı Konuşmalarından Kaynaklı (Esas Amaç Kimsenin Zarar Görmemesi); Sizde Bu Tarz Şhow Edaları İle "Bunumu Diyorsun" "Şunumu Diyorsun"Yazılar İle Karşımızda Oluyorsunuz.Derimki; Nihayetinde Bizde İnsanız Sabrında Bir Sınırı Var Bunları Göz Ardı Edmeyiniz. Paylaşım Yaparken Birazdaha Kapsamlı Ve Bilinçli Düşünerek Yazınız. Saygılarımla..

Becquerel,

Cevabın için teşekkürler...

Kendini kişileri koruma yerine sistemi korumaya adasan inan çok başarılı olursun:)

Şimdi bak olaya hep ters yönden baktık sebebide şudur; olaylara sistem açısından bakmayı hiç düşünmemendendir...

Sen chatcity odalarında gümüş rozetinle çok başarılı bir ajansın... Bunu kimse yadsıyamaz değilmi? Yani tarafsızlıgını her zaman herkes görmüştür...

Senden dileğim şu; odalarda olan tarafsızlıgını forumda da koruman... Ya da birçogunun yaptığı gibi bu konuda susman...

Teşekkürler :)

 ccnın sıkı bır temizliğe ıhtıyacı var...

MURİST

OZZİEGİRL

DEDİCATIONS

ALEYNA36

OZHUR

yani kısaca eski ajanlardan, ajanlık neymiş ve nasıl olurmuşu ogrenmelerini tavsıye edıyorum..chatcity bır daha eskı tayfayı bulamaz sanırım...

aşkım aşkım ıyı yapmışsın .başlık hususunda..her zaman yanındayım :)

Özdemir Asaf,

saygıyla anıyorum şairimizi...

O hep bildiğimiz lavinia , şarkı bile olmuş lavinia... hatırlamak güzel :)

 dostum pranga                                                         senin sağlam duruşun taviz vermeyişin bazılarının hoşuna gitmemiş olabilir bu hiç önemli değil unutma ki delüü bar üyeleri sonuna kadar senin yanındadır ve bizde aynı duruşu sergileyeceğiz sen güle güle git gel ve delüü barı merak etme cc de delüü bar ekolünü hep birlikte  devam ettireceğiz ve  bu örnek tavrımızı kimseyi kırmadan kimseye zarar vermeden sürdüreceğiz

KUM

Sen kum nedir bilmezsin

Deniz Görmedin ki.

Yum gözlerini, zamanı düşün,

Deniz bir gözünde

Kum bir gözündedir.

Sen taş nedir bilmezsin

Dağa çıkmadın ki

Yürü ufuklara doğru,

Dağ bir ayağında

Taş bir ayağındadır

Sen kül nedir bilmezsin

Ateş yakmadın ki,

Uzat ellerini gökyüzüne,

Ateş bir elinde

Kül bir elindedir

Sen kan nedir bilmezsin

Ölmedin, öldürmedin ki,

Yat toprağa boylu boyunca

Ölüm bir yanında

Kan bir yanındadır

Sen aşk nedir bilmezsin

Beni sevmedin ki

Ağla, ağlayabildiğin kadar

Bütün güzellikler sende

Aşk bendedir

Ümit Yaşar Oğuzcan

şairimizi saygıyla anıyorum :)

AFFET BENİ DÜNYA

Bugün bütün iyi kalpliliğim üzerimde

Cümle düşmanlarımı affettim

Yediğim meyvalardan

Kokladığım çiçeklerden af diliyorum

Yerde yürürken gördüğüm

Sebepsiz kanına girdiğim

Zevk için öldürdüğüm

Böceklerden af diliyorum

Dağdan, topraktan, taştan

Evlattan, akrabadan, arkadaştan

Yağan yağmurdan, doğan güneşten

Denizlerden, göklerden af diliyorum

Yıllardır kahrımı çeken kadından

Ondaki yaşamak ümidinden

Baba evinden, ana sütünden

Yediğim ekmeklerden af diliyorum

Kadrini, kıymetini bilmediğim

Hayali ile bahtiyar olmadığım

Otuz yıl arayıp bulmadığım

Geleceklerden af diliyorum

 UNUTMA Kİ

Sen uykusuzluk nedir bilir misin

Tırnaklarınla yastığını parçaladın mı

Gözlerini tavana dikip

Düşündüğün oldu mu bütün gece

Ve bütün bir gün

Belki gelir ümidiyle bekledin mi hiç

Gelmeyince

Seni aramayınca

Ölesiye ağladın mı

Sonra çekilip en koyusuna yalnızlıkların

Ona ait ne varsa

Bir bir hatırladın mı

Sen günden güne erimeyi bilir misin

Dev bir ağacın vakarı içinde ölmeyi

Bir teselli aramayı

Issız parklarda, tenha sokaklarda

Ve bütün bir şehir uyurken uzaklarda

Deli divane yollara düşüp

Yaşlanmış bir köpek gibi

Eskimiş bir gömlek gibi

Atılmışlığını hissettiğin oldu mu

Sevmekten

Günler geceler boyunca yürümekten

Elin ayağın yoruldu mu

Sen yalnızlığın acısını bilir misin

Unutulmak bir hançer gibi saplandı mı sırtına

İçinde kıskançlığın zehirli çiçekleri açtı mı

Bütün gururunu çiğneyip

Sevdiğinin geçtiği yollarda

Bastığı toprakları eğilip öptün mü

Sen çaresizlik nedir bilir misin

Sen yokluk nedir gördün mü

Yanan başını

Duvarlara vurup parçalamak geldi mi içinden

Sen her gün bin defa öldün mü

Böyleyim diye ayıplama beni

Bir gün kendimi

Sonsuzluğun koynuna bırakırsam

Yaralı ve yenik bir asker gibi

Darılma

Unutma ki

Her seven isimsiz bir kahramandır

Unutma ki

İnsan; sevebildiği kadar insandır.

•   Bütün şiirleri değerli tabiki,, bende özel olanlarr..

Bende saygıyla anıyorum... Pranga abim iyiki bize hatırlatıyorsun böyle değerlerin anılması gerektiğinii...

Ümit Yaşar Oğuzcan (1926 - 1984)

22 Ağustos 1926 tarihinde Tarsus’ta doğdu. Eskişehir Ticaret Lisesi’nden mezun oldu. Otuz yıla yakın bankacılık sektöründe çalıştı. İstanbul’da kendi adını taşıyan sanat galerisi kurdu.

Şiire 1940’da Yedigün şairleri arasında başlayan şairin toplam 50 eser yayınladı. Şiir plakları, şarkı sözleri ve yergileriyle tanınan Oğuzcan, günümüzün en popüler şairlerindendir. Genellikle Faruk Nafiz Çamlıbel duyarlılığında ve aşk, ayrılık, özlem temaları ekseninde çoğalttığı şiirini, 1973’te büyük oğlu Vedat’ın ölmesi üzerine, hayatın boşluğu, ölüm ve acı gibi derinliklere, öz ve biçim yoğunlaştırmalarına yöneltti. Şairlik başarısını, daha etkili, aruzla yazdığı rubailerinde gösterdi. 4 Kasım 1984 tarihinde öldü.

***ESERLERİ

İnsanoğlu (1947), Dolmuş (1955), Aşkımızın Son Çarşambası (1955), Bir Daha Ölmek (1956), Kör Ayna (1957), İki Kişiye Bir Dünya (1957), Beni Unutma (ilk yedi kitabından seçmeler, 1959), Karanlığın Gözleri (1960), Akıllı Maymunlar (1960), Seninle Ölmek İstiyorum (1960), Üstüme Varma İstanbul (1961), Sahibini Arayan Mektuplar (1961), Yeni Dünya Rekoru (1961), Sevenler Ölmez (1962), Çigan Gözler (1962), Ötesi Yok (1963), Hüzün Şarkıları (1963), Bir Gün Anlarsın (1965), Sadrazamın Sol Kulağı (1965), Mihribana Şiirler (1965), Taşlar ve Başlar (1966), Seni Sevmek (1966), İnşallahla Maşallah (1966), Toprak Olana Kadar (1968), Göbek Davası (1968), Ben Seni Sevdim mi (1968), Halktan Yana (1969), Aşk mıydı O (1969), Önce Sen Sonra Ben (1971), Rubailer (1972), Yalan Bitti (1975), En Eski Yalnızlığımdın Sen Benim (1978), Dikiz Aynası (yergi şiirleri, 1982), 

Acılar Denizi (1977) isimli kitabı, son kitabı dışında bütün şiirlerinden seçmeler kitabıdır. Diğer seçme şiirler kitabı Şiirle 40 Yıl (1982) adını taşıyor. Bütün Şiirleri Özgür Yayınları’nda basılıyor (4 cilt, 1982-1984).

Tinişşş :)))

Bu yaşında, şiire ve böylesi degerli şairlere ilgin için tekrar kutlarım seni:))))

EYLÜL SABAHININ SERİNLİĞİ

eylül sabahının serinliğini

Yaprakların serinliğini

Ciğerlerime dolduruyorum

Sessizlik ve serinlik

Birleşiyor

Yıkanmış güvercinler

Ve çok uzakta bir tren sesi

Her zaman yeniden başlamak duygusu

Doğuyor içimde

Her uyanışımda

Düşmanlarımı bağışlıyorum

Daha çok seviyorum dostlarımı

Her uyanışımda

Eylül sabahının serinliğini

Yaprakların serinliğini

Yüreğime dolduruyorum

Ataol Behramoğlu

Şairimizi saygıyla anıyorum :)))

o serinliği o duyguyu yaşamak ve her sabah ümitle uyanmak ümitle güne başlamak...