ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
16 Mayıs 2024, Perşembe 04:36   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  B1RYAK1S1KL1> Forum Mesajları
    B1RYAK1S1KL1'e ait Toplam 50 Forum Mesajı var
<<12345 >>


B1RYAK1S1KL1

B1RYAK1S1KL1 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Japon Oto yolları>
  14.May.2009 Per 15:20:05
fiogf49gjkf0d



B1RYAK1S1KL1

B1RYAK1S1KL1 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Japon Oto yolları>
  14.May.2009 Per 15:17:39
fiogf49gjkf0d



B1RYAK1S1KL1

B1RYAK1S1KL1 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Japon Oto yolları>
  14.May.2009 Per 15:15:40
fiogf49gjkf0d



B1RYAK1S1KL1

B1RYAK1S1KL1 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Japon Oto yolları>
  14.May.2009 Per 15:13:30
fiogf49gjkf0d



B1RYAK1S1KL1

B1RYAK1S1KL1 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Japon Oto yolları>
  14.May.2009 Per 15:10:30
fiogf49gjkf0d



B1RYAK1S1KL1

B1RYAK1S1KL1 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Japon Oto yolları>
  14.May.2009 Per 15:08:43
fiogf49gjkf0d
fiogf49gjkf0d



B1RYAK1S1KL1

B1RYAK1S1KL1 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Aşkım ölmesin diye gitme demedim, diyemedim!>
  13.May.2009 Çar 00:46:59
fiogf49gjkf0d
               BEN AŞK DEDİKÇE SEN DUR DEDİN

Gücüm kalmıyor sevgili.. Tükeniyorum.. Tüketiyorsun.. Ben seninle olmak istedikçe sen beni itiyorsun.. Seninle dolu içimi görmüyor ya da görmek istemiyorsun... Sana her yeni gün bir adım daha yaklaşmaya çalıştıkça sen üç adım geri kaçıyorsun... Görmeyi istemediğin yürek öylesine seninle doldu ki acıyor artık. Söylediğin her söz* biraz daha dağlıyor yüreğimi.. "Seni seviyorum" diye haykırmak istedikçe dünyaya susturuyorsun* kapatıyorsun ağzımı. Ama kaybediyorsun sevgili* aslında uzaklaşan kendin sanırken* beni itiyor kendinden uzaklaştırıyorsun... Başka sevdalara yönelmek istemedikçe* buna beni zorluyorsun. Korkuyorum bir gün seni sevmekten vazgeçerim diye...

Gidecek misin diye sorma bana!
Gönderen sensin. Ne ayrılmayı istedim senden* nede terk etmeyi seni.
Nede bu yürekler dolusu aşka böylesine zamansız veda etmeyi.
Senin kadar öfkeliyim bende* senin kadar endişeli..
Bir dokunuşunla bin kenti yıkacak güç verirdin bana ama inandıramadım seni.
Sen sorgularken beni kafanda* ben gözlerinin içine bakıyordum kuşkuyla. Bir tek sözün bağlardı beni sana. Oysa sen hep susmanın koynunda.
O dünya ki;bazen minicik bir odada bazen kentin ortasında şekillendi. Nasılda güzeldi�
Zaten sen varsın diye her şey güzeldi ama sen buna da inanmadın�
Ah bu sorular.. Yaşamak varken sevdayı delice niye boğarız sorularla? Nasıl ikna edebilirdim seni? Ben "aşk" dedikçe Sen "dur" dedin.
Ben "seninleyim" dedikçe Sen "hayır" dedin.
Zaten az konuşan sen* olumsuz ne kadar sözcük varsa bulup çıkardın ortaya. Ben hiçbir şey diyemedim..
Ne kadar zarar vermişim sana meğer.. nasıl değiştirmişim seni.. oysa hiç böyle düşünmemiştim. Kimseye zarar vermek istememiştim. Kimseyi olduğundan farklı bir hale getirmek değildi amacım. Ama öyle oldu işte..
Demek ki gitmelerin zamanı şimdi..


"Rahat değilim" diyordun ya* rahat ol artık gülüşlerini saklamak için bir nedende kalmadı. Tedirginliğinin sebebi de kalktı ortadan.. Gidişim yürekten değil* zorunluluktan. Sanma ki bu toy sevgiyi başka kimliklerde taşırım. Sanma ki benden sakladığın gülüşlerini yalancı yüzlerde ararım. Senide ***ürüyorum yüreğimde. Yokluğunu taşımayı da bilirim ben.

Bulup bulup kaybettim seni!!! Ne yazık ki tozduman edemedim kuşkularını* ne yazık ki kalamadın bana. Öpücüğümün kokusu kalacak kapının eşiğinde. Kokladıkça bizi bir yanlışa mahkum ettiğini anlayacaksın



B1RYAK1S1KL1

B1RYAK1S1KL1 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Önemli Bilgiler >Mayonez Kavanozu ve 2 fincan kahve>
  12.May.2009 Sal 10:19:22
fiogf49gjkf0d

 

Mayonez Kavanozu ve 2 Fincan Kahve:  

Ne zaman hayatında bazı şeyler taşınamaz hale gelirse, ne zaman 24  saat kısa gelmeye başlarsa, o zaman mayonez kavanozu ve 2 Fincan    Kahveyi hatırlayınız!  

Bir gün bir Felsefe profesörü, elinde birkaç kutu ile derse gelir.
Ders başladığında, hiçbir şey söylemeden, önüne büyükçe bir mayonez kavanozunu alır ve ağzına kadar tenis topları ile doldurur. Öğrencilere kavanozun dolup dolmadığını sorar;  
Öğrenciler ittifakla kavanozun dolduğunu ifade ederler,
Bu sefer profesör önündeki   kutulardan bir tanesinden aldığı çakıl taşlarını, çalkalayarak kavanoza döker, böylece çakıl taşları kayarak, tenis toplarının aralarındaki boşlukları doldurur ve öğrencilere tekrar kavanozun dolup dolmadığını sorar, onlar da evet doldu derler, profesör bu defa masanın üzerindeki   diğer kutuyu eline alır ve içindeki kumu yavaşça kavanoza döker.
Tabii ki  kumlar da çakıl taşlarının aralarındaki boşlukları doldurur.
Ve tekrar öğrencilere kavanozun dolup dolmadığını sorar, öğrenciler  de koro halinde evet derler.

  Bu sefer profesör masanın altında hazır bekleyen 2 fincan kahveyi alır ve kavanoza boşaltır, kahve de kumların arasında kalan boşlukları doldurur. 
Öğrenciler gülerler! 
Profesör öğrencilerin gülüşünü destekleyerek eveet diyerek;
Ben bu kavanozun sizin hayatınızı simgelediğini ifade etmeye çalıştım der.
 

Şöyle ki;  Bu tenis topları hayatınızdaki önemli şeylerdir; aileniz, çocuklarınız, sıhhatiniz, arkadaşlarınız ve sizin için önemli olan şeylerdir.
Diğer şeyleri kaybetseniz de, bu önemli  şeyler kalır ve hayatınızı doldurur.
O çakıl taşları ise daha az önemli olan diğer şeylerdir;  işiniz, eviniz, arabanız vs.
  Kum ise diğer ufak tefek şeylerdir.
  Şayet Kavanoza  önce kum doldurursanız... diye, anlatmaya devam eder, çakıl taşlarına Ve özellikle de tenis toplarına (yeterli) yer kalmaz. Aynı şey  hayatımız   için de geçerlidir.
Vaktinizi ve enerjinizi ufak tefek şeylere harcar, israf ederseniz, önemli şeyler için vakit kalmayacaktır. .
 
Dikkatinizi mutluluğunuz için önem arz eden şeylere çevirin.
Sağlığınıza dikkat edin.
Sevgilinizle yemeğe  çıkın.
Evinizin ihtiyaçlarını karşılayın.
Öncelikle tenis toplarını kavanoza  yerleştirin. Öncelikleri, sıralamayı iyi bilin.
Gerisi hep kumdur.
Bu ara   Bir öğrenci  sorar;

Peki, o iki fincan kahve nedir?
Profesör gülerek:
 
Bu soruyu bekliyordum, hayatınız ne kadar   dolu olursa olsun, her zaman dostlarınız ve sevdiklerinizle bir fincan  kahve içecek kadar yer vardır



B1RYAK1S1KL1

B1RYAK1S1KL1 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Aşkım ölmesin diye gitme demedim, diyemedim!>
  12.May.2009 Sal 01:15:14
fiogf49gjkf0d

 

Kadın başını kaldırıp baktığında, titredi adam.
İlk kez bir uçurum görmüştü sevdiği kadının gözlerinde ve düştüğünü hissetti birden içine.
Çünkü daha önce hiç böyle bakmamıştı sevdiği kadın kendisine.Sonrasında başını eğdi kadın ve “sana bir şey söylemek zorundayım, yalnız bana üzülmeyeceğine dair söz vereceksin” dedi!
Ancak sesinin tonunda ki titreme, adamın yüreğini çoktan ateşe vermişti bileDinliyorum derken yüreğinden bir şeylerin koptuğunu ve havada hüzün kokusunu hissetti… Masaya çöken sessizlik, ardında ki fırtınayı belli ediyordu.
Başını denize çevirdi kadın ve usulca “biliyor musun ne zaman denizi seyretsem sen gelirdin aklıma”! Adam “artık gelmiyor muyum” diye sorduğunda aynı uçurumu yeniden gördü sevdiği kadının gözlerinde ve ilk gözyaşı usulca kirpiklerine ulaştığında, gözyaşları çoktan aleve dönmüştü bile…

“Hatırlıyor musun” diye sordu kadına, “eskiden hüzünlensem beni neşelendirmek için bir şeyler yapardın, oysa şimdi ağlıyorum ve sen kımıldamadın bile”!
Başını önüne eğdi kadın, büründüğü sessizlikse adamın canını acıtacak kadar ağır bir cevap olmuştu.

“Bize ne oldu?” diye sordu. Kadının gözleri denize çevrili, sesinde kutup soğuğu “bize ne olduğunu bilmiyorum ama sanırım aşkımıza bir şeyler oldu”!
Genç adam donup kaldı, aşka ne olmuştu ve olanı neden görememişti?
Ben seni çok seviyorum derken kadına, gözlerine söz geçiremiyordu artık!
Gerçekten genç kadını çok seviyordu! Peki, bu kadar severken sorun neydi? “Artık beni sevmiyor musun?” diye sordu. Kadın bilmiyorum dedi ve usulca kalktı oturduğu yerden ve adamın yanına oturup gözlerime bak dedi. Genç adam bakamıyordu, ilk kez korkuyordu!Kadın ısrar etti, adam baktığında kadının ağladığını gördü ve o gün ilk kez hiddetlendi, herşeye rağmen onun ağlamasına dayanamazdı, sakın dedi, sakın ağlama, bitecekse bile söz verdiğimiz gibi bitsin …

Biteceğini anladın demek dedi genç kadın. Evet anladım. Çünkü ben senin gözlerini bakışlarını çok iyi tanıyorum ama neden olduğunu anlayamadım. Neden bitiyor?

Kadın sanırım senin sevginden eziliyorum ve seni beni sevdiğin kadar sevemiyorum, geçmişimde ki acılar buna izin vermiyor beni bağışla lütfen dedi. Sevildiği kadar sevmemek üzebilir miydi insanı? Üzülüyorsa o da sevmiş olmuyor muydu? Sevmese umursamaz olmaz mıydı? Peki, seven gidebilir miydi? Bu düşünceler içindeyken genç kadına dönüp seni anladım dedi.
Bir şeyi bilmeni istiyorum diye devam etti. Belki bu seni üzecek ama söylemeye mecburum.

“Aşk cesur yüreklerin işidir, korkulu yüreklerde gerçek ışığını bulamaz” Kadın bana bunu yapma derken, adam usulca kalktı yerinden ve ben sana seni sevmekten başka bir şey yapmadım, yapmıyorum, sana bir şeyler yapıyorsa korkuların yapıyor!

İlk kez huzurluydu belki de adam. Masadan sigarasını aldı usulca ayağa kaltı ve genç kadının gözlerinin içine bakarak seni seviyorum ve hep seveceğim ama sana gitme demeyeceğim. Çünkü gitme dememi gerektirecek bir şey bırakmadın, bu aşk sadece benim cesaretimle ve benim sevgimle yürümez. Aşk beraber yürümektir ve iki kişi yaşanırsa güzeldir. Genç kadın öylece kaldı masada. Adam arkasına bakmadan yürürken, başlayan yağmur akan gözyaşlarını saklamak ister gibi yağıyordu.

Yıllar sonra adam aynı yere gene geldi, hayret hiç değişmemişti, oturdukları masa eskimiş ama aynı yerde öylece duruyordu. Gözlerine çöken o kesif hüzünle masaya doğru yürüdü sandalyeye oturduğunda, masada gördüğü yazı yıllar sonra onu tekrar ağlatmıştı.

Masada şunlar yazıyordu
“Sana öyle baktığım için çok pişmanım, sonraki günlerde anladım ki, o bakışlar yüreğimin değil, dediğin gibi korkaklığımın bakışlarıymış. Şimdi çok cesurum ama sen yoksun ve ben senin sevdandan korktuğum için özür dilerim! Ancak anlayamadığım tek şey, bana neden gitme kal demediğin oldu” Adam yazının altında ki tarihe baktı, iki yıl önce yazılmıştı. Yani ayrılıktan bir yıl sonra.

Altına şu yazıyı ekledi ve bir daha dönmemek üzere oradan ayrıldı.



“Gitme desem de gideceğini biliyordum, işte o acıya dayanamazdım ve o acıyla, aşkım yaşayamaz ölürdü!
Aşkım ölmesin diye gitme demedim, diyemedim!



B1RYAK1S1KL1

B1RYAK1S1KL1 resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Güzel Sözler >Neden ßen ?>
  11.May.2009 Pzt 19:09:22
fiogf49gjkf0d

Efsane wimbledon un ilk zenci şampiyonu Arthur Ashe kan naklinden kaptığı AIDS den ölüm döşeğindeydi...

Hayranlarından biri sordu....

Tanrı böylesine kötü bir hastalık için neden seni seçti ?

Arthur Ashe cevap verdi..

Tüm dünyada 50 milyon  çocuk tenis oynamaya başlar, 5 milyonu tenis oynamayı öğrenir , 500 bini profesyonel tenisçi olur , 50 bini yarışmalara girer , 5 bini büyük turnuvalara erişir , 50 si Wimbledon a kadar gelir , 4 ü yarı finale , 2 si finale kalır . Elimde şampiyonluk kupasını tutarken Tanrıya Neden ben? diye hiç sormadım. Şimdi sancı çekerken , Tanrı ya nasıl Neden ben? derim?

 

Mutluluk insanı tatlı yapar .

Başarı ışıltılı..

Zorluklar güçlü..

Hüzün insanı insan yapar , yenilgi mütevazı...

(Tanrı ya asla Neden ben diye sormayın.)

 

<<12345 >>