ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Yorum yapmak için öncelikle dizinin konseptini anlamak lazım. İlk Kurtlar Vadisi ne anlatıyordu? Türkiye´deki mafya gerçeğini ve derin devletin varlığını. Şimdi herkes vurdulu kırdılı, öldürmeceli, yaralamacalı, bıçaklı, silahlı, dayaklı, kötekli demeden önce oturup şu soruları düşünsün: Bu ülkede mafya birbirlerine gül dağıtarak mı sorunlarını hallediyor? "Derin devlet" dediğimiz şey gücünü silahtan alan bir yapılanma değil mi? Silahsız mafya babası mı olur? Dizi bu gerçekten yola çıkarak çekilmiş ve dolayısıyla şiddet içeren sahnelerin yer alması oldukça doğal. Ancak toplumumuz (özellikle ergenlik çağındaki gençlerimiz) ne yazık ki böyle bir diziyi kaldıracak bilince sahip değil. Dizide aslında kötü tanıtılan karakterleri bile sırf ağır abi ve delikanlı imajı çiziyor, gücü ve otoritesi var diye yeterli eğitimi alamamış bireylerimiz kendilerine örnek alıyorlar. Yayımlanmış tüm bölümlerini izlemiş birisi olarak konuşuyorum. Kurtlar Vadisi şimdiye dek ülkenin pek çok sosyal ve siyasi meselesine değindi. Verdikleri veya vermeye çalıştıkları mesaj da toplumumuz açısından tehdit oluşturacak içeriğe sahip değil. Asıl mesele bu mesajların anlaşılamamasından ileri geliyor.

Kurtlar Vadisi´nin şimdiye kadar Türkiye´de çekilmiş en kaliteli dizilerden biri olduğunu (senaryo, oyunculuklar, kurgu, müzikler...) ancak "sanat eseri" yakıştırmasının yapılamayacağını düşünüyorum. Sanat insanın ruhuna hitap eder. Bu dizi ise insan ruhuna hitap etmekten ziyade birtakım gerçekleri göstermeyi amaç edinmiş. Bu arada ilk dizideki Polat ile Elif aşkının bazı bölümlerde oldukça etkileyici olduğunu, birkaç kez benim de gözlerimi yaşarttığını, bu durumda Alexandro´nun "akıl yoksunu" sıfatını kazandığımı da önemle belirtirim.

Bazılarımız Kurtlar Vadisi gibi popüler bir diziyi "boş beleş" olarak niteleyerek "farklı" olmanın vermiş olduğu tarif edilemez hazza ulaşmak isterlermiş gibi görünüyor. Onları çok iyi anlıyorum çünkü diziyi izlemeden önce aynı düşüncelere ben de sahiptim :)

Diziyi izleyenler için: Dün akşam Muro yine kopardı beni. Nevruz hakkında "Ateş üstünden hoplamalar zıplamalar, halay türkü, ortaya garışık bir şeyler hazırladım" demesi ve Çeto´ya TV´deki kadın programlarına çıkıp ağlayan anaların taklidini yapması beni koltuktan düşürecekti az daha.

Diziyi sevmediğimi belirterek gerginlik yaratacak cevaplar yazılmasına sebebiyet verdiğim için üzgünüm. Yine de izleyenlere saygı duyuyorum, kendi kişisel tercihleridir sonuçta. Ancak kimsenin de terbiye sınırları dışına çıkmaya hakkı yoktur. Daha aile terbiyesi almamış bir insanın baba demediği her halinden belli zaten, saygılar.