ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
keremcem46> Forum Mesajları | | keremcem46'e ait Toplam 14529 Forum Mesajı var
|
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 24.Haz.2009 Çar 23:46:17 | | GEL OLUR MU...
Yaşamak varken yaşamamış olmak,sevmek varken sevgiyi çok uzak dağ sırtlarına gömmek...unutmak varken herşeyi hücrelerine varana dek hatırlamak...bağıra bağıra konuşmak varken sessizliğin içinde aramak nedenlerini....
Zaman ne zaman benim yönüme doğru çevirecek saatteki yelkovanları...yada ben ne zaman haykıracağım bütün gerçekleri tanıdığım bütün insanlara...sanırım çok zor olacak inandığım gerçekleri bir anda değiştirmek....
Aşk geliyor aklıma sonra sen geliyorsun nedensizce..kapılıp gitmek diyorum çok uzak diyarlara...bilmediğim köy kahvelerinde çaylarımızı yudumlamak sabahın en güzel hallerinde..sonra özgürce devam etmek ormanın derinliklerine...görmediğim güzelliklerde seninle birlikte senin güzelliğinle yaşamak.akşamın o dayanılmaz hafifliğinde uzanıp nehrin eşsiz melodilerini duymak sessizce...gece olunca seninle başlamak sabah yolculuğuna ve yolculuğun sonunu seninle tamamlamak....yani hep sen olmak....
Sen ne zaman ben olacaksın?ne zaman gelip alacaksın beni bu karanlık şehrin caddelerinden....o yolculuklara hangi saatlerde çıkacağız?ne zaman unutacağız geçen bütün zamanları....bu kadarmı imkansız herşey...yada bizlermi imkansısız....yada sen diye birşey yokmu?ben bir hikayemi yazdım yine sevdaya dair...
Eğer bir gün gelecek olursan hani beni özlersen akşamın en güzel saatlerinde, vazgeçme olurmu!...sakında bırakma dönüş yolculuğuna çıktığında....beraberliğin en güzel tanımı yapalım birlikte sevgiyi...
Peki biliyormusun neredeyim....yüreğinin götürdüğü yerde....
Gel olurmu sevgilim?....
| |
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 24.Haz.2009 Çar 23:44:05 | | Meleğim...
olanlar ve yaşanılanlar,hissedilenler biraz garip ama sanırım özel olmanın tek sebebini bu tek cümleyle anlatabilirim.
ben senin dünyevi başarılarınla değil, seninle ve yüreğindekilerle ilgileniyorum.!!!
sen gerçekten ne istiyorsan ben gerçekten onu isterim. benim mutluluğum senin özgürlüğünde itaatinde değil... bunu sakın unutma..
bazen bir bakış fırtınalar koparır orda yürekte yani...
bazen yalnızlığın ayak sesleri duyulmaya başlar.bazen sıcak bir tebessüm anımsanır geçmişten,bazen oraya akan gözyaşları nehir olur taşar.
dingin bir liman gibidir gece oysa ve sığınmamıza izin verir ama yinede ne kadar kaçabiliriz.kendimizden ne kadar saklayabiliriz içimizde biriktirdiklerimizi?
peşimizden gelmeye bize acı vermeye devam etmezler mi geçmişin hataları, kayıpları...
işte hayat hafife alınmayacak kadar özel çünkü bir kez yakalıyoruz onu ve nasıl yaşayacağımıza biz karar veriyoruz.her ne kadar farklı yollar sunulsa da,dağıtılsa da...
ve ben ne kadar uzakta olursan ol tek bir yolu seçiyorum senin gittiğin yol ve seninle gidebileceğim o yol....
“ meleğimsin ” bunu hiçbir zaman unutma ve anlamı da senin gibi ve sadece sana özel...
sevgilerimle...
| |
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 24.Haz.2009 Çar 23:42:03 | | Kolay değil beni sevmek
Öyle kolay değildir hayatıma girmek.. ve rüyalarıma girmek çok zorlarinsanı..Sevilmesi zor bir insanımdır.. öyle kolay kolay da alamazsın beni hayatına..soğuğumdur, cehennem sıcaklığında da olsan senide buz keser sözlerim.. ben öyle kolay kolay sevemem, sevdirmem de kendimi......soğuk ile aynı cümle içinde geçer adım.. konuşursam kalp kırarım..Yürek ister beni sevmek.. aptal da olman lazım benimle olman için.. ben çok zor bir insanımdır.. ne sevmesini bilirim ne sevilmesini... işim gücüm can yakmaktır......zalim ile aynı cümlede geçer adım.. konuşursam can acıtırım..Cesaret ister karşımda durupta sevilmek.. tokat yemiş gibi olursun sevgimden.. mutlu olmasınıda bilmem mesela.. acılardır benim yoldaşım... ve yoldaşım yol ile benim aramda kalır çoğu defa.......ruhsuz ile aynı cümlede geçer adım.. konuşursam mutluluğunu alırım..Emek ister, sabır ister beni sevmek... öyle her istediğinide yaptırmam..dediğim dediktir mesela.. kızarsam soğuk olurum, zalim olurum, ruhsuz olurum...ne biçim bir insan ile aynı cümlede sıfatım olur adım..konuşursam ayrılırım.......beni sevmek, ben olmak ister aslında.. ama bir rüya görürsün, bir melek gelir dünyana... herşey değişir, ne sen, sen olursun.. ne ben, ben...böylebir adamı yok etmenin hazzını yaşatırsın...beni sevmek.. yanımda olmayı istemektir.. sadık olmayı istemektir.. yalandanuzak olmayı istemektir... her daim sevmek, sevilmek istemektir.. beni sevmek, mutlu olmayı istemektir.......aşk ile özlem ile aynı cümlede geçer adım.. konuşursam çocuk olurağlarım... | |
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 24.Haz.2009 Çar 23:38:13 | | BÖYLE SEVDİM İŞTE
Ben seni kocaman bir yürekle sevdim. Gözlerim değil, yüreğimdi seni gören. Sen damarlarımdaki kana karışıp, geldin oturdun yüreğime. Bir başka yerde olamazdın zaten. Sen, benim en değerli yerimde, yüreğimde olmalıydın, orada kalmalıydın. çok aşka ev sahipliği yapan bu yürek, ilk kez bu kadar kolay kabullendi seni. Herhangi bir konuk değildin artık. Bu yüzden ne ağırlama faslı vardı, ne de uğurlama. O yüreğin gerçek sahibiydin.
Şimdi sonbahar, kışa giriyoruz ya... Ben dört mevsim baharı yaşadım seninle. çiçek çiçek açtın yüreğimde. Gökkuşağı zayıf kaldı, senin renklerin karşısında. Taze bir yaprak gibi yeşildin. Açelya idin pembeliğinle. Üzerine çiğ taneleri düşmüş sarı güldün. Kırmızıydın bir ateş gibi. Ve maviydin... En çok bu renkle anmayı sevdim seni. Denize tutkundum, denizi sensiz, seni de denizsiz düşünemedim.
Seni severken dünyayı da sevdim ben, insanları da... Kendime bile dar gelirken, içinde herkese yer olan bir hayatın sahibiydim artık. En kızgın, en tahammülsüz olduğum anlarda bile, seni düşünmek yetti bana. İçimdeki sevinç yüzüme yansıdı, güldüm. Beni öylesine güldüren senin sevgindi ve ben kaygısız, içten gülüşün ne demek olduğunu, nasıl güzel bir şey olduğunu anladım seninle...
Her şeye rağmen sevdim seni. Güçlüydüm ve aşamayacağım hiçbir zorluk yoktu. Koca bir kente, koca bir ülkeye kafa tutabilirdim. Sen elimden tuttuğunda, patlamaya hazır bir volkan gibi hissederdim kendimi. Menzil sendin ve ben o menzile ulaşmak için önüme çıkan her şeyi yok edebilirdim. Sana ulaşmamı engelleyecek her şeyi eritirdim, kül ederdim. Sana ulaştığımdaysa sakin bir göle dönüşürdüm. Ve o göle bir tek sen girebilirdin.
Sevdim ve hayrandım da... Her halin çekti beni. Duruşunu, uyumanı, gülmeni, kızmanı, şaşkınlığını, saflığını, kurnazlığını, çocukluğunu, olgunluğunu sevdim. Sesini de sevdim suskunluğunu da. Küçük oyunlarını, kaprislerini, sitemlerini, korkularını sevdim. Seni ve o doyumsuz sevdanı, uçarı sevdanı anlatacak kelime bulamadım çoğu zaman. Sığmadın cümlelere ve hiçbir cümle seni yeterince tarif edecek kadar derin olmadı.
Seni severken yorulmadım. çünkü sen yaşam kaynağıydın. Her gün yenilendim. Seninle çoğaldım, büyüdüm. Eksik kalan neyim varsa tamamladın. Ölmeyecektim çünkü sen ölmezliğin ta kendisiydin.
Sevdim işte ötesi yok...
| |
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 24.Haz.2009 Çar 23:36:32 | | ...SENİ ÇOK ÖZLEDİM SEVGİLİM....!!!
Kalbimizin sesini dinleyebilseydik ..inan hiç ayrı olmazdık,hiç ayrı kalmazdık.. Sende de bende de gurur olmasaydı..yüreğimizi acıtmazdık.. Sözümü tuttum sevgilim Sensiz kalktıgım ,sensiz bu gözlerimi açtıgım sabaha günaydın demiyorum.. Hiç kimseye yürekten gülmüyorum.. Kimseye içim titreye titreye aşkımm diye seslenmiyorum.. Senden başkasının gözlerine inanmıyorum.. Yaşanacak ömrüm kalmadı ki ..bitti.. Neden mi.. Çünkü beni sen öldürdün.. En kuytu,en karanlık yerlere gömdün.. Sevemedi senden başkasını bu gönlüm.. Artık ben de biliyorum senin bildiklerini...biliyorum herşeyii.. Tek kendimi degil,içinde sen olan kalbimide kandırıyorum.. Yokluguna alışıyorum sanıyordum... AMA biz bu yollarda ,ne çok yürümüştük değil mi .. Ne kadar da mutluyduk.. ama ben şimdi bu sokakların bir köşesine saklanıp sensizliğe kana kana ağlıyorum... Kalbimin ağladığınıda hissediyorum.. AMA biz bu şarkıda ne çok gülmüştük değil mi.. Sımsıkı sarılıp dans etmiştik...ayrılmayacağız demiştik.. Ama ben şimdi o şarkıda,bana verdiğin acıyla ,yoklugunla dans ediyorum.. Senle değil saatlerce sensizlikle konusuyorum.. Sana her seslenişimde ,sesim tekrar bana dönüyor.. Neden sevgilim ben senden geçmedim Sen benden geçtin mii.. Bu kara sevdayı sildin mii.. Evet ben kendimi kandırıyorum Aşırım sanıyordum yokluguna alışamadım sevgilim.. Her gece yollara bakıpta ,bir türlü gelmemeni gözlerime sığdıramadım.. Telefona bakıpta umutsuzca beklemeye alışamadım.. Her gece gel diye yollarına kan gözyaşımı dökmeye alışamadım.. Sen başkalarıylaymışsın sana konduramadım.. İnanamadım.. Oysa beni günden güne eriten,bitiren,öldüren yokluguna alışamadım Kolay mı sanıyorsun sevdayı... BEN HALA SENİ UNUTAMADIM....... | |
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 24.Haz.2009 Çar 23:32:24 | | özledim seni sevgilim
Yine yalnızım bu gece senin yokluğunda Düşlere daldım senin yokluğunda Senin gülüşün geliyor aklıma Sen olmasan da O tatlı bakışın hiç aklımdan çıkmıyor Sen olmasan da
Sevemem sevemem senden başka birini Düşleyemem senden başka birini Gözlerine bakamam bi daha; Çünkü, başkasının Kader mi bu bilmiyorum
Hatıralarla doldu şimdi dünyam Sen olmayınca Kumrular artık aşk şarkıları sölemiyor Sen olmayınca yanımda O tatlı gülüşün, saatlerce bana bakışın geliyor aklıma Sensiz olamam yaşayamam ki Sen olmayınca yanımda
Öyle çok diledim seni Allah tan Karşıma gelesin diye Uyumuyorum geceleri yanıma gelesin diye Seni bi defa daha görebilmek Seni bi defa daha öpebilmek Seni bi defa daha sevebilmek isterdim Yeniden dünyaya gelebilsem Yeniden dünyaya gelebilsen
Kalbim seni arıyor Ağlıyor gözlerim kalbim yine yanıyor Toprağın yağmuru özlediği gibi.. Özledim seni sevglim... Özledim seni sevgilim...
| |
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 24.Haz.2009 Çar 23:26:52 | | Özledim Seni Sevgilim
Karanlık dünyamı aydınlatan sevgilim Sen şimdi başkasıylayken,söyle ben ne yaparım sensiz? Yaşarmı bu beden sevgisiz? Tek yaşama nedenimdin benim. Şimdi gittin... Hani söz vermiştik birbirimize? Ayrılmayacaktı ellerimiz Hep gülecekti gözlerimiz... Biliyormusun sevgilim? Sen benden gittiğinden beri ben hiç gülmüyorum... Ne zaman bitecek bu gözyaşlarım? Bana giderken hep mutlu ol demiştin... Sen başkasıylayken ben nasıl mutlu olurum sevgilim... Özledim sevgilim seni... Dön bana sevgilim... Ben senle yaşıyorum sensiz bir hiçim... Yokluğun beni boğuyor Başkasıyla olduğunu bilmek çöldürüyor beni... Özledim seni sevgilim dön bana sevgilim Dünyana dön sevgilim ... Ben seni beklerim ölene kadar sevgilim... | |
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 7.Haz.2009 Pzr 17:31:17 | | fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d Sòzün Bittigi Anlar..
Gecenin siyahlığını gölgeledi acı sözler. Acı kahvenin kırk yıllık hatırı vardı ama.. Acı sözler kahveye kırk yılan kattı. Soktu ikisini de yılanlar. Soktu ikisini de yılan sözler. Zehirledi birbirlerine karşı..
Ben diye bir şey yok diye çıkıştı kadın, adama. Ben seni kendimden ayrı tutmadım ki! Adam seslendi bu iyi yorum.. Yorum değil dedi kadın gerçek.. Sahi dedi bizim gerçeğimiz ne? Adam sustu.
Hayalindeki evine kaçtı adam. Düşlerini başına kadar çekti. Düşe kaçtı adam!
Kadın öylece uzaktan baktı. Adamın düşüne giremedi. Bekledi. Adamın kendini çağırmasını bekledi.. Bazen susmak gerekti. Sustu! Sıra bir gün ona da gelecekti.
Uzun ve sessiz bir tartışmanın adından kadın sesi giyindi. Oturduğu yerden doğruldu. Tam kalkacakken adamın gözlerinin içine baktı. İstediği ellerini tutmasıydı.
Kadın doğrulduğunda adam da ayaktaydı. Aralarında bir solukluk mesafe vardı Göz göze geldiler.
Dingin bir sesle mırıldandı kadın bana bir kelime ver. Öyle bir şey söyle ki kırk yıl yanında kalayım. Adam durdu, kadının gözlerini içine baktı. Gözlerinin içinden kadının kalbine sokuldu adam. Kalbin attığı heceleri dinledi.. Adını duydu adam, gülümser gibi oldu. Bir adım geri çekildi.. Gitmek diye mırıldandı Gitmek! Bu kelime kadının beyninde yankılandı. Gitmek
O zaman eyvallah dedi kadın! Dur dedi adam. Uzağa Giden ne kadar kolay gitmek senin için. Bu korkutuyor beni. Kadın döndü, sadece baktı adamın gözlerine.. Bir kelime ver dedim bana.. Gitmek dedin.. Bana vereceğin kelime bu mu? Kadının içi acımıştı.
Adam sezdi bunu.. Bana yamanan kelime bu! Senin sahiplendiğin bir kelime ama. İkimizin kullandığı bir kelime ama. Yüklediğimiz anlam çok farklı! Farkını söyle bana aşkım dedi kadın! Bazen bizim olmayan haller sarar bizi. Bizden değildir, biz değildir ama sarar…. Sustu adam.
Hüzün okşadı saçlarını. Kadın koştu atıldı boynuna adamın Hayır boş verme dedi kadın. Bizim olmayan hayalimiz mi var? Uydurulmuş Yamanmış Devşirme Aramızda yalan mı var? İmkansız mı yaşadıklarımız..
Adam durdu! Tutkuyla öptü kadını. Aşk panzehirdir dedi. Seni seviyorum. Kadın hüzünle baktı adamın yüzüne Senden gitmek… Adam sağ işaret parmağıyla dokundu dudaklarına kadının Çorak dudaklar titredi. Kucakladı adam kadını Kendine kaçırdı ...
| |
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >***HEY AŞK***> 7.Haz.2009 Pzr 17:27:11 | | fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d Seninle Aynı Şeyleri Özlüyoruz Aslında…
Seninle aynı şeyleri özlüyoruz aslında…
Sıradan şeyler. Basit, zarif, anlaşılır...
Kıyıları özlüyoruz, mesela. Ve kıyıda kalbimiz gibi bir evi...
Ve orada bize benzeyen insanlarla bir arada yaşamak istiyoruz.
Çocuklar, bize boyun eğen bir doğa ve yavaşlatılmış bir hayat istiyoruz.
Her şey açık olsun ve hayat içimizden aksın ama yine de bize pek zarar vermesin istiyoruz...
İyi insanlar olmak istiyoruz. İyi... Bir sarmaşık gibi birbirimize sarılıp sonsuza dek kopmamak istiyoruz.
Oysa özlemek başka; kim olduğumuz ve neyi istediğimiz başka...
Ve bu oyunu önce ben bozdum.
Sen de bozabilirdin...
Özlemlerini seni sıkan terli bir gömlek gibi üzerinden çıkarıp bir bilinmezliğe doğru alıp başını gidebilirdin...
Önce ben çıkmak istedim yola. Bitişi değildi bu, sana duyduğum sevginin. Bu, sonu değildi içimdeki aşkın...
Bu yüzden, sen şimdi vazgeçtin kendi yolculuklarından; vazgeçtin, ruhunun gurbetinden dönmekten... Vazgeçtin, kendinden...
Ve sen şimdi her şeyi bile bile, beni bu hayata çağırıyorsun.
Özlemlerimize yer açmaya çalıştığımız, bu bilinmez, bu yalancı topraklara...
Beni yitirmemek için kendinden vazgeçiyorsun. Kendine dönmekten...
Sevgin, kendinden daha önemli. Sevgin, bugüne dek ertelediğin bütün yolculuklarından daha önemli... Bana duyduğun aşk için hep anlaşılır olmaya, hep iyi olmaya çalışıyorsun.
Bense, iyi ve anlaşılır olmak istemiyorum...
Belki de haklısın! Ben iyileşmek istemiyorum.
Hayat... İnsanlar... Bu dünya, pek inanmadığın halde senin söylediğin gibidir belki de... Babalar çocuklarını seviyordur. Kadınlar eşlerine sevgiyle bağlıdırlar. Otobüste yaşlı insanlara yer veriliyordur. İşçiler çalışkan, esnaf dürüsttür. Mevsimler iyi huylu, insanlar yardımseverdir. Geceleri aşk koruyordur şehirleri...
Ve en önemlisi, sen beni katıksız seviyorsundur...
Oysa, bilmiyor değilim ben bunları. Hayatın içindeyken, hayatı mahcup bir özlemle özlerim çünkü. Şükran duyarım ona ama yine de eksiğimdir ondan; belki de biraz fazla. Her şey hazırdır. Avuçlarımdadır özlediğim her şey ama yine de beni çağıran sese giderim ben.
Giderim, kendime... Onca emek, onca çile sonunda, bana sunulan her şeyi, istesem de istemesem de elimin tersiyle, iter giderim, artık ertelemek istemediğim yolculuklarıma...
Giderim, sonunda. Ulaşmak için çırpındığım, bu yüzden kendimi kınadığım her şey silinip gider; kendimle çırılçıplak kalırım orada...
Buymuş, derim; buymuş, işte, aradığım! Bu tarifsiz acı, bu tarifsiz çözümsüzlük. Bu saf hasret...
Ve orada yıkarım yüzümü, ağlayışımı gizleyen o karanlık sularla.
Yıkarım yüzümü, kaybetmenin, o deli, o çıplak sevinciyle...
İyi ki derim, iyi ki kaçıp gelmişim buralara... İyi ki burada kendimle baş başa yaralarıma bakmışım...
Oysa çok geldim, bu karanlık ve dost denizin önüne. Çok yalvardım ona. Ona, bu susuzluğun ne olduğunu bilmediğini söyledim. Korkusuzca açtım önünde varlığımı...
Yalvardım. Küfrettim. Haykırdım. Arındım.
Sınırlarımı aşmak istercesine hayatı ve bütün iyiliklerini, hayatı ve bütün kötülüklerini ve çözümsüzlüklerini ona şikâyet ettim.
Hayatı ve bütün aşklarını; sevgilerini...
Gözyaşlarımı karanlık denizin tuzuyla seviştirirken, o an hayatta olmaktan derin bir haz duyarken ama aynı anda yok olmanın sınırında gezinmenin kirli gururuyla, varlığımı ona şikâyet ettim.
Umutlarımı, aşklarımı ve özlemlerimi ona şikâyet ettim...
Anladım, sevgili!.. Anladım... Kendimi ve bana ait olan her şeyi şikâyet ettiğim bu karanlık denizin önünde. Anlam, özlediğim her şey, beni benden kopartıyormuş...
Anladım, sevgili!.. Ben iyileşmek istemiyorum...
İnan, hayatın, insanların iyi olup olmaması beni zerrece ilgilendirmiyor bu anda.
Kimse sorumlu değil. Suçlu yok. Böyleyim ben...
Sevgisiz, bencil biri değilim. Bunu en çok senin bilmen gerek.
Evet, aşkı çok arzuladım.
Girdim, çıplak ayakla onun topraklarına. Büyülendim ve sustum...
Ve ben aşkı özlerken, o, beni benden kopardı...
Aşk, ben bu hayattan kurtulmak isterken, beni bu hayata benzetti...
İşte bu yüzden, seni ne kadar sevsem de sen gidince ferahlık duymam...
Evet, en çok seni seviyorum, bu yeryüzünde...
Bunu kanıtlayabilirim sana...
Önceleri bundan çok utanırdım. Bir zaman sonra, yanımdan gitmeni istememden... Sen gidince, içimin ferahlamasından...
Ama artık utanmıyorum... Çünkü, en çok yokken, varsın sen bende.
Özlemini, hayalini alıp o karanlık denizin önüne getiriyorum.
Orada, sen yokken, seninle fısıldaşıyorum.
Orada, sen yokken, seninle haykırıyorum karanlık denize...
Senin yokluğunda ama yokluğundan daha sahici olan hayalinle arınıyorum, o karanlık denizin önünde.
Titreyerek, sabırsızca, çocukça ve cesur…
Seni, yokluğunu ve beni bu karanlık denizin önüne sürükleyen varoluşumla arınmak istiyorum...
Ne arıyorum ben burada? Benim için her şeyin iyiye ve doğruya gittiği söylenirken, neden, ben burada bana ait her şeyi yok etmek istiyorum?
Boşunaymış, alınganlıklarım. Boşunaymış, incinmelerim...
Sordum kendime, sordum; öfkemin ve arzularımın doruğunda sandığım an... Sordum, “Sahi, ne istiyorsun sen?” diye...
Çok cesurdum ama ölmek istemiyordum. Bu hayatı da istemiyordum aslında.
Çünkü kendimi ne kadar kandırsam da er geç, geleceğim yer, yine bu karanlık denizin önüydü...
Daha çok gidebilmek isterdim. Sonuna dek...
İçimde biriktikçe, beni yaralayan hüznümün ne olduğunu biliyorum. Hissettiğim yere kadar gidememekti, benim hüznüm. Hep, yarı yoldan dönmek... Hep, son anda vazgeçmek...
Burası bana ait değil. Bu hayat...
Sevgilim, beni affet! Sana duyduğum o büyük aşk, bana ait değil...
Düşünsene, en çok sevdiğim sensin ama yine de sen gidince içim ferahlıyor!..
Düşünsene, senin için her şeyimi feda edebileceğim şu an, yine de sensiz gitmek istiyorum o karanlık denizin önüne!..
Sensiz... Orada varoluşumun o büyük acısıyla baş başa kalmak istiyorum...
Bu bir sevgisizlik; bu bir bencillik değil...
Ben değil, sen bozsaydın oyunu önce sen isteyecektin bunu benden...
Ve bil ki burada, bu karanlık denizin önünde, yokluğumla savaşırken, en çok senin adın geçiyor içimden!..
Senden aldıklarım, sana kattıklarım...
En çok da senin için hesap veriyorum, bu karanlık denize...
Saçlarının kokusu, gözlerinin cinnet yarısı, aşk için o derin çırpınışın, ölümü ne kadar istesen de hayata duyduğun o derin özleyişin... İnan, ben, kendimle birlikte sanabana ve dışımızdaki her şey için hesap veriyorum, bu karanlık denize!..
Ne olur, beni engelleme!.. Çünkü ne pahasına olursa olsun, giderim ben oraya... Orada, belki kendimi bulurum, belki bulamam: Ama giderim...
Engellersen, sana en korkak, en zavallı, en düşkün yanımı bırakırım...
Çoğu insan böyle yapıyor... Ve ben o çoğunluktan olmak istemiyorum...
Bırak, beni, gideyim kendime!.. Ne olur, incitme ve bunu benim bencilliğime yorma!..
Beni kınama ve araya aşkı, sevgiyi sokma!
Kalırsam burada, beni, benimle yalnız bırakırsın...
Ne olur, beni, benimle ıssız bırakma!..
Ne olur, “bana, benimle ihanet etme!..”
Sana göre belki gidecek bir yer yok. Hepsi hepsi, burası… Bir de aşk üzerine bütün bildiklerimiz...
Sakın, seni eksik sevdiğimden şüphelenme...
Ben bu hayata gerekli olduğu söylenen bir sürü şeyi, bu sevgi yüzünden öğrenmek istemedim...
Sen varken öğreneceğim her şeyi, sana rakip saydım... Ama yine de gitmek istedim, o karanlık denizin önüne...
Çünkü, gideremedi, susuzluğumu sendeki aşk...
Gideremedi, aşk üzerine bütün bildiklerim...
Gideremedi, avuçlarıma bırakılan özlediğim her şey... İşte bu yüzden, kendimden başka biri olmak istemiyorum...
Çok ama çok acı çeksem de almasın beni benden kimse... Bunu çok istiyorum...
Sen, benim için herkesten daha önemlisin...
Ama ben, kendisini özleyen bir başkasıyım...
Ve bildim. Kendimi anlamak, hayatı anlamak kadar düş kırıcıydı...
Ama böyle; belki de iyi ki böyle oldu...
İşte bu yüzden iyileşmek istemiyorum... Beni iyileştirmeye çalışma, ne olur!..
Ve beni benimle yalnız bırakma! “Bana, benimle ihanet etme!..”
Belki gidecek hiçbir yer yok... Belki her şey bu kadar…
Belki de boşuna çırpınıyorum... Boşuna kanatıyoruz gökyüzünü ve hayallerimizi...
Ama eminim, sen de biliyorsun.
Aşk, içindeki aşka rağmen yine de kendisini aramaya gidenlerle mümkün, bu dünyada....
| |
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >***HEY AŞK***> 7.Haz.2009 Pzr 17:25:50 | | fiogf49gjkf0d Sevgiliyi Sevenler Özler . ..
Duy beni, gör beni ey Yar! Dünyâ Artık Daha Kalabalık Ve Daha Karanlık Bu Şehrin Duvarları Sağır Bu Şehir Sen’den Sonra Darmadağın, Harâb Bak, Kayıp Gidiyor Yıldızlar Avuçlarımdan Sana Yabancı Bu Çağlarda Artık Her İnsan Bir Başına, Yapayalnız Ve Çâresiz Beni Bu Sahte Kalabalıklarda Sen’siz Bırakma
Saâdet Çağının Uzağında Kaldı Adımlarım Mevsim Boran Mevsim Kaç Asırdır Yalancı Bahâr Yeminlerin, Biâtlerin Irağında Zakkum Ağacının Kökünü Saldılar Kızılca Kıyâmet Hangi Yana Baksam Renkler Ölümüne Ağlıyor Peşinden Güneşin Uyanışını Bekleyen Perdeleri Sen’siz Bomboş Kalan Ellerimi Doldururmuşçasına İndiriyor Ama Kaldıramıyorum
Gözlerim Akıyor Yollara Dokunsun Diye Sana Duâlarla Kuşattım Acılar Mahzenimi Sen’in Gurbet İkliminde Çâresiz Firaklar Baskınında Uzaklara Bırakma Beni Anlatır Sen’i Bir Çift Güvercin Bir Örümcek Ve Kusvâ Yakından Görmeliydim Ellerini Ellerini Kaldırdığında İkiye Yarılışını Ay’ın Bedir’de Ellerini Görmeliydim Sen Duâ Olup Yağmur Yağmur Yağarken Yeryüzüne Görmeliydim Gülistân Ellerini
Kalbim Sökülüyor Yuvasından Rengini Yitiren Zamânlarda Kalan Mı Benim, Giden Mi Yokluğunda Gidenler Mi Yoksa Kalanlar Mı Gurbetçi Bırakma Beni Sensizliğin Bitimsiz Kuytuluğuna Sıcak Bir Aşkın En Müntehâ Kapısında Sana Kavuşmadan Unutmam Beklemeyi Sen’i Unutmam, Unutmam Çağların Çağını Biliyorum Bir Gün Ansızın Geleceksin Sen’in Yağmurunda Islanacak Dünyâ Yaşanmamış Bahârları Getirmek İçin Yeniden Yazmak İçin Aynaların Sırrını Rahvan Atlarla Geleceksin Biliyorum
En Çok, Tanımamalar Kanatır Beni Tanıyan Sever, Sevenler Özler Sen’i Buralar Gayrı Şaşkınlığın Son Halkası Gayrı Buralar Acem Mülkü Sevdâlar Acem, Karlar, Yağmurlar Acem Martılar Bu Denizi Terk Edeli Beri Rüyalarıma Da Uğramıyorsun Artık Özlemler Rüyada Başlar, Sevdâlar Rüyada Dâim Sen’den Başka Sığınacak Divan Yok Güneşe Renk Veren Renkler Ülkesinde “Huzur” Ver İçimdeki Yalnızlığa Sesinle Utanmıyorum Gözyaşlarımdan Anarken Sen’i
Sana Geç Kalmışlığımdan Bu Şehre Depremler İniyor Bir Bir Sen’siz Her Şeyde Yarım Kalmışlığın İzi Sen’i Unuttuğumdan Kuşlar Da Terk Ediyor Beni Şehirler Gibi Şiirler De Kirlendi Ardından Perdeler Kalkmadı, Filizlenmedi Tanyeri Pişmanlıklar Kalbimde Tutam Tutam Gül Bu Karda/Kışta, Bu Işıksız Duldalıkta Beni, Sevenlerini, Özleyenlerini Korku Tûfanında Hiçlik Karanlığına Bırakma
Yokluğunda, Anne Bağrı Da Gurbet, Vatan Da Kuru Bir Hurma Kütüğü Kadar Olmasa Da Yokluğunu Yoksulluk Sayan Bütün Kalbimle Özledim Diyorum, Özledim Sen’i Süvâriler Vuruldu, Sen Gelmedin, Bahâr Gelmedi Belli Ki Sen’i Özlemeyi Bile Beceremiyorum
| |
| |