fiogf49gjkf0d
SENİ SEVİYORUM ÇÜNKÜ |
|
seni seviyorum çünkü her günüm senin sesinle doğuyor,seninle sürüyor gecem ise seninle son buluyor. seni seviyorum çünkü kilometrelerce uzakta olsan bile, buluşma gününü özlemle beklemek hoşuma gidiyor. seni seviyorum çünkü yanımda olmasan bile, yüreğinin benimle olduğunu biliyor her an yanında olduğumu biliyorsun. seni seviyorum çünkü bu mesafelere ragmen yaşanmamışı yaşatabiliyorsun, duygularımda var olabiliyorsun. seni seviyorum çünkü sesinle dünyama bir anda girip, sürprizlerinle beni kendine tekrar tekrar aşık edebiliyorsun. seni seviyorum çünkü yüreğimin tam ortasında varolabiliyorsun. beni hayallere götürebiliyor, umutlarımı geleceğimi düşündürebiliyorsun. şiir yazdırıp,şarkılarda hissettirebiliyorsun kendini. seni seviyorum çünkü ikimize dair bir yaşamı düşündürebiliyorsun, mutluluğun,aşkın varlığına inandırabiliyorsun. engellerin aşılacağını, mücadelenin hırsını, birlikteliğin tek yürek olmanın ve güvenin aşamayacağının olmadığını gösteriyorsun. seni seviyorum çünkü sen hayatıma vazgeçilmez bir anlam katıyorsun. seni seviyorum çünkü sen benimle bende yaşıyor, ben seninle sende varoluyorum. | |
fiogf49gjkf0d ÖYLE SEVİYORUM Kİ SENİ...
Karşımdasın. Elimi uzatıp dokunabiliyorum sana. Ne büyük mutluluk bu... Gördüğüm en güzel şeysin. Senden öte tanımladığım başka hiç bir şey yok. Herşey senin adınla anılıyor benim dünyamda. Bütün çiçekler sen, bütün yıldızlar sen... Bir sanat eserisin, bakmaya doyamadığım. Tanrının bana armağanısın, ve artıyor her geçen gün sana hayranlığım. Yüzünde kuşlar, gözlerinde hayatın ta kendisi var. Öyle gerçeksin ki...
Gözümü açıyorum sen, kapıyorum sen... Hiç bitmeyen serüven ... Günümün en keyifli anı, uykumun en tatlı rüyası... Seni soluyorum, havadasın. Seni kokluyorum, doğadasın. Hele şimdi sonbaharsın. Ya da sonsuz bahar. Seni yaşıyorum, canımdasın. Canımsın... Sarılsam sana, bin yıl geçse, bir an bile ayrılmasak... Ten tene, yürek yüreğe sonsuz baharın en aşk dolu iki yaprağı olsak... Ağaç ağaç gezip, yeşersek açsak. Yere düşsek, kalksak... Seni bilsem, bir tek seni... Seni görsem bir tek seni... Sesin sarhoş etse beni... Öyle içimdesin ki...
Bir saniye iste benden sensiz geçirdiğim, veremem. Sensiz geçecekse geçmesin zaman, istemem. Seninle yeniden doğdum, yeniden doğuşun kanıtıyım ben. Senden önce geçen zamanı, sana ulaşmak için yürüyerek geçirmişim, kimmişim bilememişim. Şimdi başımı çevirip geriye bakmıyorum bile. O yol yüründü ve bitti, artık seninle yürünecek bambaşka bir yol var önümde. Yorgunluk nedir bilmeyeceğim, hiç şikayet etmeyeceğim ve bir tek adımda bile tökezlemeyeceğim uzun, aşk dolu bir yol... Öyle aklımdasın ki...
Ah, sensiz kalmıyor muyum, bazen yıkasım geliyor gördüğüm bütün duvarları. Ardında seni bulurum sanıyorum. Ne ayrı koyduysa bizi, zaman ya da yollar, bir kalemde silesim geliyor. Sana dokunmamı engelleyen ne varsa, bir kadehi yere çarpıp tuzla buz eder gibi parçalamak istiyorum. İsyanım taşıyor, kendi öfkemden korkuyorum. Ve kavuşmak... Bunu düşünmek içimde kırılmış bütün aynaları tamir ediyor. Mavi bir yağmur başlıyor, ıslanıyorum. Maviye boyanıyorum. Öyle özlüyorum ki...
Sen ol, hep ol, benimle ol, bende ol... Sendeyim ben, yüreğimi koydum yüreğinin üzerine. Aşk bu, başka isim arama. Hem de en koyu, en deli, en tutkulu... Öğreneceğim çok şey var sana dair. Bilmediğim çok şey var. Ama bir şeyi öyle iyi biliyorum ki... Seni öyle çok seviyorum ki... |