ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
opposite01> Forum Mesajları | | opposite01'e ait Toplam 81 Forum Mesajı var
|
|
opposite01
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> ChatCity ile ilgili her şey >ChatCity Dedikoduları >PIANIST (Hakan) Dogum Günün kutlu olsun..> 17.Şub.2011 Per 23:57:38 | | Doğum gününü kutlar sevdiklerinle uzun ömür birlikte geçirmeni temenni ederim.
Doğum günün kutlu olsun hakan. | |
opposite01
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Yeni Yıla Sokak Çocuğu Olarak Girmek> 26.Ara.2010 Pzr 03:29:58 | | Sen dersinki ey rabbim beni bolluk içinde yaşatıyorsunda bu çocuğu neden yokluk içinde yaşamaya mahkum ediyorsun.
Bir ses duyarsın.
SENİ YARATTIM.
Anlayana... | |
opposite01
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >26 Aralık 2010 Pazar, Günün Resmi,> 26.Ara.2010 Pzr 03:24:44 | | Kendi memfaatlerimiz için kendi yaşam çerçevelerimi hızla genişletmekteyiz. dolayısı ile tabiatın bize sunmuş olduğu güzellikleride yok etmekteyiz. yeşilliği gelecek nesiller sanırım çok arayacak böyle hızlı tenselleşirsek. | |
opposite01
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Bir bebeğin yarım kalan günlüğü.> 10.Ara.2010 Cum 22:51:40 | | 5 Ekim: Bugün var edildim. Buradayim. Varim. Müthis bir duygu bu. Var oldugumu henüz annem ve babam bilmiyor. Bir elma cekirdeginden bile kücügüm. Ama ne de olsa, ben benim. Varim ya! Bu bana yetiyor. Henüz bedenim belli belirsiz, yüzüm yok ama varligimi ve benligimi hissedebiliyorum. Bir kiz olacagim ve baharda cicekleri sevecegim.
19 Ekim: Biraz büyüdüm. Kimildamam mümkün degil. Annem henüz farkinda degil ama onun kaniyla besleniyorum. Kalbini dolasip gelen simsicak kan bana geliyor. Beni sevecek bir kalbin kipirtilarini simdiden hissediyorum. Annem beni cok sevecek. Annem icin güzel bir sürpriz olacagim.
23 Ekim: Hic göremedigim bir el agzimi bicimlendirmeye basladi Dudaklarimda onun dokunusunu hissediyorum. Bu "el"in dokundugu yerler dudagim damagim oluyor. Düsünün bir yil sonra bu elin dokundugu yerde tebessümler acacak, gülecegim. Dudagimdan ve dilimden sözler dökülecek. Herhalde önce "Anne!" diyecegim. Anne duyuyor musun beni? Seninle konusacagim. Sana gülecegim. Kimilerine göre hâlâ daha var degilmisim& Nasil olur? Varim ve gülücükler sunacak dudaklarim da olmak üzere ya Hem sonra bir ekmek kirintisi ne kadar kücük olursa olsun yine ekmektir. Öyle degil mi annecigim? Ah bir konusabilsem!
27 Ekim: Bugün pek mutluyum. 0cimde tatli bir kipirti basladi. Artik bir kalbim var. Kalbim atmaya basladi. Hayatim boyunca böyle atip duracak. Sevgilerle dolduracagim kalbimi. Tipki anneminki gibi… Annem bedeninde iki kalbin birden atmaya basladigini bilseydi ne kadar sevinirdi! Duyuyor musun anne?
2 Kasim: Her gün biraz daha büyüyorum. Kollarim ve bacaklarim da bicimlenmeye basladi. Hele bir büyüsün kollari bak nasi kucaklayacagim seni annecigim su ayakrimda tamamlansinda, beraber cicekli bahcemizde yürürüz. Belki birlikte okula gideriz.
12 Kasim Ah evet& Bunlar, bunlar ne kadar sevimli ve kücük seyler. Aman Allah`im parmaklarim da cikmaya basladi. Bunlarla cicek toplayacagim, annemin elini tutacagim, kalem tutacagim. Belki de güzel bir siir yazacagim. Annecigim, orada misin? Ellerimi ellerinin arasina koymak icin sabirsizlaniyorum.
20 Kasim: Oh, nihayet.. Annem doktora gitti. Burada oldugumu ögrendi.. Yasasin! Doktor teyze özel bir cihazla gördü beni. Ultrason diyorlarmis. Resmimi bile cekti. Sevinmiyor musun annecigim? Seneye kalmaz kollarinin arasinda olacagim 25 Kasim: Artik babam da burada oldugumu biliyor. Fakat henüz kiz oldugumun farkinda degiller. Onlara sürpriz yapacagim..
10 Aralik: Bugün yüzüm tamamlandi. Artik iki güzel gözüm, bir kücük burnum, dudaklarim ve yanagim var. Anneme benziyorum galiba
13 Aralik: Artik cevreme bakabiliyorum. Etraf1m cok karanlik ama olsun. Yine de mutluyum. Yasiyorum ve varim. Kisa bir süre sonra gün isigini görebilecegim, renkleri ve cicekleri tan1yacagim. Rüyamda gördüm. Dünyada gökkusagi diye bir sey varmis.. Onu cok merak ediyorum.. Annecigim, babacigim sizin yüzünüzü de görecegim. Tanisacagiz&. Mutlu olacagiz. Gülüsecegiz..
24 Aralik: Kulaklarim daha iyi duyuyor artik. Annecigim, senin kalbinin seslerini duyuyorum. Benim kalbimin atislarini da sen duyabiliyor musun? Hatta sesini bile taniyabiliyorum. Sesin ne kadar tatli Hic duymadigim bir sey bu Güzel ve saglikli bir kiz olacagim. Kollarinda uyuyacagim, yüzüne bakacagim, o tatli sesini dinleyecegim. Benim icin ninni de söyleyecek misin annecigim? Sen de beni özlüyorsundur mutlaka Beni koklayacaksin.. Cok seveceksin, degil mi?
28 Aralik: Anne burada bir seyler oluyor. Doktor abla neden mutsuz bakiyor böyle… Sen aci cekiyor gibisin. Kalp seslerin degisti… Sustun. Benimle niye konusmuyorsun anne? Anne. Anne! Annecigim!! Yüzümde soguk bir sey hissediyorum. Anne, yüzümü parcaliyorlar… Anne bir seyler yap… Anne… Kolumu cekiyorlar anne! Canim yaniyor anne… Anne.. Ayaklarimi parcaliyor bu sey anne… Beni sana baglayan damari kopardilar anne… Anne kalbimi parcaliyorlar… Annecigim. Anne. Anne.. An…
................ Kürtajiniz tamamlandi hanfendi GECMIS OLSUN...
ALINTIDIR. | |
opposite01
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >BİR SİMİT> 10.Ara.2010 Cum 22:47:08 | | Günün son dersinin sonuna gelinmişti. Öğrenciler çıkmak için sabırsızlanıyordu. Defter ve kitaplarını çantalarına koydular. Zil çalar çalmaz, dışarı çıkmak için hazırdılar. Yalnız, Ali hazırlanmamıştı. Gecikmek için de elinden geleni yapıyordu. Nihayet zil çaldı. Öğrenciler bir anda kapıya yöneldi. Ali, yerinden kalkmadı. Ağır ağır eşyasını topladı. Bir yandan göz ucuyla öğretmenine bakıyor, bir yandan da arkadaşlarının gitmesini bekliyordu. Öğretmeni, onun bu hâlini fark etti: - Hayrola Ali, dedi. Eve gitmeyecek misin? Ali, son arkadaşının da çıktığını görünce cevap verdi: - Sizinle konuşmak istiyordum öğretmenim. - Peki, dedi öğretmeni. Ne söyleyeceksin bakalım? - Ahmet arkadaşımız var ya… - Evet, ne olmuş Ahmet’e? - Durumları pek iyi değil galiba. Annesi, beslenme çantasına pekiyi şeyler koymuyor. - Ee? - Ona yardım etmek istiyorum. Ama benim yardım ettiğimi bilirse üzülür. Günde bir simit parası biriktirip her hafta size versem, siz de ona verseniz? Cebinden bir avuç bozuk para çıkarıp öğretmenin masasının üzerine koydu. Nurhan Öğretmen, paraya dokunmadı. Sandalyesine oturup düşündü. Ali hakkındaki bilgilerini yokladı. Bildiği kadarıyla ailesinin durumu pekiyi değildi. Bu çalışkan ve sevimli öğrencisi, ne kadar da iyi niyetli ve düşünceliydi. Zengin bir ailenin çocuğu değildi. Buna rağmen yardım etmek istiyordu. Üstelik yardım ettiğinin bilinmesini istemiyordu. Nurhan Öğretmen: - Dur bakalım Ali, dedi. Bildiğim kadarıyla sizin de maddî durumunuz pekiyi değil. Yanlış mı biliyorum? - Doğru biliyorsunuz öğretmenim. Babam gündelikçi. Çoğu zaman iş bulamıyor. Ama ben de çalışıyor, para kazanıyorum. - Nerede çalışıyorsun? - Simit satıyorum. Nurhan Öğretmen yine durup düşündü. İyiliğin bu kadarına ne demeliydi şimdi. Bunun gerçekleşmesi zordu. Onu, bundan vazgeçirmek için bir çare bulmalıydı. Bunu yaparken, sevimli öğrencisini de kırmamalıydı. Onunla biraz daha konuşursa, belki bir yolunu bulurdu. Nurhan Öğretmen, Ali’ye döndü: - Büyüyünce ne olmak istiyorsun, diye sordu. - Çok zengin bir işadamı… - Niçin? - İnsanlara daha çok yardım etmek için… - Güzel, dedi Nurhan Öğretmen. Bak şimdi Ali, Ahmet’in ailesinin durumu pekiyi değil; bu doğru. Ama sizinki de bundan pek farklı değil. İstersen acele etme; çok zengin olduğun zaman insanlara yardım edersin. Olmaz mı? - Olmaz, dedi Ali. Şimdi yapmalıyım. - Neden olmaz? - Üç sebepten dolayı olmaz. Birincisi: Bu para zaten benim değil. İyilik ettiğim için Allah, beni insanlara sevimli gösteriyor. İnsanlar da bundan etkileniyor, daha çok simit alıyorlar. Bu sayede gün boyu çalışanlardan bile fazla simit satıyorum. Hele mahallede Hasan Amca var, her gün iki simit alıp güvercinlere veriyor. İkincisi: “Ağaç yaş iken eğilir.” deniliyor. Şimdiden iyilik yapmayı öğrenmezsem büyüdüğümde hiç yapamam. Üçüncüsü ise daha önemli: Büyüdüğüm zaman çok zengin bir işadamı olmak istiyorum. Zamanında yatırım yapmayanlar büyük işadamı olamazlar. Nurhan Öğretmen, karşısında büyük biri varmış gibi dinliyordu: - Bu sonuncusunu pek iyi anlayamadım, dedi. Biraz açıklar mısın? - Açıklayayım öğretmenim, dedi Ali. Şimdi, çok zengin olmadığım için, ancak günde bir simit parası kadar yardım edebiliyorum. Bundan fazlasını veremem. Allah, Cennet’i gücü kadar iyilik edene veriyor. Şimdi gücüm bu olduğuna göre Cennet’in fiyatı birkaç simit parası kadardır. Eğer zengin olmadan ölürsem birkaç simit parasıyla Cennet’e girebilirim. Bundan daha kârlı bir yatırım olur mu? Nurhan Öğretmen’in gözleri dolmuştu. Başını “Evet” anlamında sallarken masanın üzerindeki paraları bir bir topladı.
ALINTIDIR. | |
opposite01
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Önemli Bilgiler >Yaşama anlam ve boyut katan iki şey.> 10.Ara.2010 Cum 22:38:31 | | YAŞAMA ANLAM VE BOYUT KATAN İKİ ŞEYİN ÖNEMİ
İki şey insanı "Nitelikli İnsan" yapar : 1- İradeye Hakim Olmak 2- Uyumlu Olmak
İki şey "Ekstra Değer" katar : 1- Hitabet ve diksiyon eğitimi almak 2- Anlayarak hızlı okumayı öğrenmek
İki şey geri bırakır : 1- Kararsızlık 2- Cesaretsizlik
İki şey kaşif yapar : 1- Nitelikli çevre 2- Biraz delilik
İki şey ömür boyu boşa kürek çekmemeni sağlar : 1- Baskın yeteneği bulmak 2- Sevdiğin işi yapmak
İki şey başarının sırrıdır : 1- Ustalardan ustalığı öğrenmek 2- Kendini güncellemek
İki şey başarıyı mutlulukla beraber yakalamanın sırrıdır : 1- Niyetin saf olması 2- Ruhsal farkındalık
İki şey milyonlarca insandan ayırır : 1- Sorunun değil, çözümün parçası olmak 2- Hayata ve herşeye yeni (özgün, orijinal, farklı) bakış açısıyla yaklaşabilmek
İki şey gelişmeyi engeller : 1- Aşırılık (mübağala, abartı, ifrat, tefrit) 2- Felakete odaklanmış olmak
İki şey çözüm getirir : 1- Tebessüm (gülümseme, sırıtma veya kahkaha değil) 2- Sükut (susmak)
İki şey "Kalitesiz İnsan" ın özelliğidir : 1- Şikayetçilik 2- Dedikodu
İki şey çözümsüz görünen problemleri bile çözer : 1- Bakış açısını değiştirmek 2- Karşındakinin yerine kendini koyabilmek
İki şey yanlış yapmanı engeller : 1 - Şahıs ve olayları akıl ve kalp süzgecinden geçirmek 2- Hak yememek
İki şey kişiyi gözden düşürür : 1- Demagoji (Laf kalabalığı) 2- Kendini ağıra satmak (övmek, vazgeçilmez göstermek.
| |
opposite01
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Bağlanmayacaksın...!> 10.Ara.2010 Cum 22:00:42 | | Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne. "O olmazsa yaşayamam." demeyeceksin. Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü. Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki. Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın. Ve zaten genellikle o daha az sever seni, ...Senin onu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın. Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. Senin değillermiş gibi davranacaksın. Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın. Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın. Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, Güneşi, ayı, yıldızları... Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. "O benim." diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasın istiyorsan birşeylerin... Mesela gökkuşağı senin olacak. İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın. Mesela turuncuya, yada pembeye. Ya da cennete ait olacaksın. Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın. Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat. İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak..
__________________ Sana dair bir şeyler yazmak istedim, İlham bekledim. Gelmedi… Gönlüme tek kelime inmedi. ...Zorladım kendimi, yokladım zihnimi ...Bana mısın demedi! “Sevgi” dedim, devamını getiremedim “Hasret” dedim, çok sıkıldım, boş verdim Durdum, kapattım gözlerimi Sitem ettim gönlüme; “bu kadar mı?” dedim Gönlüm dile geldi: “ zorlama” dedi, “beni zorlama” Sözün bittiği yerdeyim… | |
opposite01
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Önemli Bilgiler >Bu sayıyı sayı doğrusunda gösterebilir misin?> 7.Ara.2010 Sal 22:01:34 | |
Son ve katti kararım (+4)+(-8)=(-4) çıkıyor romiş.
bu iş infumum`un işi anca o çözer. benim saksı durdu romeo
Söyle artık romeo bak valla salıverecim laseri üzerine haa | |
opposite01
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Geyik Muhabbet >Komik Şeyler >KALEM MİSİNİZ SİLGİ Mİ? (TEST)> 7.Ara.2010 Sal 19:44:38 | | Test Sonucu:SİLGİSİNİZ Kırtasiye malzemesi olsanız silgi olurdunuz. Kolay beğenmeyen, her şeyde hata bulan biri olarak “silgi” olmaktan başka bir seçeneğiniz yok. Silgi özelliğiniz yalnızca müşkülpesent olmanızdan kaynaklanmıyor, bir başka özelliğiniz daha var ki, o da silici etki yapıyor: Karamsarlığınız... Karamsarlık yüzünden hayallerinizi, size gelen teklif ve önerileri de siliyorsunuz. Ama olumlu bir siliciliğiniz de var: Başarıyla rakiplerinizi silmek... | |
opposite01
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Önemli Bilgiler >Bu sayıyı sayı doğrusunda gösterebilir misin?> 7.Ara.2010 Sal 19:35:41 | |
(-4)-(-8)=
Çıkarma işlemi olduğu için çıkan sayı pozitifse sola ilerlenir,çıkan sayı negatifse sağa ilerlenir. emme velakin. kutuma gitmek istiyorum | |
| |