ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
16 Mayıs 2024, Perşembe 20:34   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  perfnya> Forum Mesajları
    perfnya'e ait Toplam 274 Forum Mesajı var
<<1234567 891011121314151617...28>>


perfnya

perfnya resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk>
  9.May.2009 Cmt 19:15:31
fiogf49gjkf0d


perfnya

perfnya resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk>
  9.May.2009 Cmt 19:14:25
fiogf49gjkf0d
Resimli SiirlerHayat uzun yol hayal döşeli
Umutlar olmasa dünya köşeli
Yoruldun bilirim yere düşeli

Hasretimden ağıt yakma demedim
İyi olur elbet daha ölmedim

Bir dünya ki düşün dertler içinde
Yüreğim çıkmazların zoru içinde
Hayatım anlamsız sisli biçimde

Hasretimden ağıt yakma demedim
İyi olur elbet daha ölmedim

Ana bilki dünya küçücük koğuş
Sadece tek iş var hayatla boğuş
Elbet başaracak yeniden doğuş

Hasretimden ağıt yakma demedim
İyi olur elbet daha ölmedim

Gönlünü hoş tut başın yüksekte
Pes etmek yok ana hep sürünsekte
Sanma yenilmişim görüşmesekte

Hasretimden ağıt yakma demedim
İyi olur elbet daha ölmedim

 



perfnya

perfnya resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >GERÇEK SEVDA>
  9.May.2009 Cmt 18:56:00
fiogf49gjkf0d
İçim Acıyor
__________________
 

 


perfnya

perfnya resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Hasretler Ayrılıkla Başlar....>
  9.May.2009 Cmt 18:22:01
fiogf49gjkf0d
Kırgınım…
Kime olduğunu, neye olduğunu bilmeden kırgınım…
Belki hayata, belki kendime kırgınım sadece…

Kırgınım…
Yüreğim bir yanardağ gibi kaynayarak yanarken,
Nasıl oluyor da bir buz dağı oluveriyorum bir anda…

Kırgınım…
İçim sevgi ile kavrulurken neden böyle yıkıcı,
Parçalayıcı oluyorum…
En çok sevdiğim varlıkları biranda kırıp,
Un ufak ediyorum…

Kırgınım…
Öfkeme, tat almayan yüreğime,
Sevmenin, sevilmenin değerini bilmeyen
Kalbime…

Kırgınım…
Yeşilin huzurunu, mavinin derinliğini,
Görmeyen gözlerime...
Kuşların nidasını işitmeyen kulaklarıma
Kırgınım…

Kırgınım…
Mantığımla kalbimin arasında gidip gelen
Benliğime…

Kırgınım…
Sonuçlandıramadığım sevgilerime,
Sarılmaya korktuğum sevgililerime…

Kırgınım çok kırgınım,
Beceriksizliğime, korkaklığıma,
Kırgınım…
Beklide bir hayalden ibaret oluşuma…



perfnya

perfnya resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >GERÇEK SEVDA>
  9.May.2009 Cmt 17:42:51
fiogf49gjkf0d

Annenin Gözyaşları

Orta yaşlı kadın, evin içinde telaşlı bir haldeydi. Eşyaların yerini değiştiriyor, örtüleri düzeltiyor, arada bir mutfağa gidip pişmekte olan yemeğe bakıyor, tekrar salona dönüyordu. Sokaktan gelen her seste pencereye koşuyor, her duyduğu kapı zilinde de, başkasının zili olduğunu anlayıp üzülüyordu.

Başka şehirde iş bulan oğlu, hem uzak yerde olduğundan hem de izin alamadığından 2 aydır gelememişti. Orta yaşlı kadın, büyük bir özlemle oğlunun gelmesini ümit ediyor, kulağı zil sesinde, ayak sesinde telaşla bekliyordu. Her anneler gününde, çocuğunun “Anneciğim, anneler günün kutlu olsun” diyerek, boynuna sarılmasına öyle alışmıştı ki, sanki oğlu kapıdan giriverecek ve koşup boynuna sarılacaktı, sonra da onun için hazırladığı tatlılardan yiyecekti. Oysa oğlu geleceğini söylememişti ki. Kadın, boynu bükük düşündü, “-Ya gelmezse, ya izin alamadıysa. ” İçini özlem dolu bir alevin yalayıp geçtiğini hissetti.
Kadın sabahtan hazırlığa başlamıştı. . Telaşlı halini gören eşi, sorup durmuştu; ” Bu telaşın niye?” diye. Ama cevabını bir türlü alamamıştı. Sonunda da kadın; “-Bu gün evde işim çok, sen git-gez biraz” diye ısrar ederek, eşini rica-minnet dışarı çıkarmıştı. “Ya, telaşımın nedenini anlarsa, ya saatlerce beklediğim halde oğlum gelmezse” diye düşünmüştü. “Gelmezse” düşüncesiyle bir daha yüreği titremişti.

Saatler geçip gidiyordu, öğlen olmak üzereydi; “-Gelemiyorsan, bir telefon et bari, ‘anneciğim’ de. . ” İçinde sıkıntı artmaya başlamıştı; “-Anneler gününü kutlamak için bir telefon bile etmeyecek mi acaba? Ben böyle bekliyorum ama o belki hatırlamadı bile. ‘Gözden ırak olan, gönülden de ırak olur’ sözü anneler için de geçerli olur mu hiç. Olamaz canım, bir telefon eder en azından. Hoş telefon yetmez, özledim yavrumu, kara gözlerini, yaramaz gülüşünü. Hıh. . yaramaz, dediğimi duysa yine darılır, ‘Beni çocuk gibi sevme’ der. Sanki nasıl seveceksem…”
Çocuğunu düşündükçe, onunla konuştuğunu düşündükçe yüzü gülüyor, farkında olmadan bir anda neşeleniyordu. Sonra duvardaki saate gözü takılıyor, yeniden durgunlaşıyordu. “-Gelmeyecek, telefon bari etse. . ” diye düşündü istemeye istemeye. “-Sesini bari duymuş olurum”. Tam böyle düşünürken, cep telefonunun sesiyle irkildi, omuzlarında bir yorgunluk, bakışlarında bir burukluk telefona uzandı. , ekranına baktı, arayan oğluydu.
Sevinmeli miydi? sevinemedi. …acaba …acaba gelemeyeceğini söylemek için mi aramıştı. Telefonda kutlayıp geçecek miydi anneler gününü, sarılamayacak mıydı yavrusuna?
Açtı telefonu;
-Alo. .
-Alo, nasılsın anneciğim?
-Sağol yavrum, sen nasılsın?
-İyiyim anneciğim.
-Ne yapıyorsun, işler nasıl?
-Biraz zor oldu ama alıştım, hem bu şehre, hem de işe alıştım.
-Öyle mi yavrucuğum.
Söylemiyordu işte ne telefonda kutluyordu, ne de gelmiyeceğini söylüyordu. Sonunda dayanamayıp sordu;
-İzin aldın mı yavrum?
-Evet anneciğim, izin aldım. Sen nerden bildin.
Nerden mi, anneler günü için izin almadın mı?
-Ha, anneler günü doğru ya. Anneler günün kutlu olsun anneciğim.
-Sen sen. . bunun için izin almadın mı?
-Ah anneciğim, çok sevdiğim, benim için çok önemli bir bayanı görmeye gideceğimi söyledim. Şefim de izin verdi. Şimdi onun yanına gidiyorum.
Orta yaşlı kadın durakladı, sesine hakim olmaya çalıştı.
-Öyle mi, nasıl biriymiş bu?
-Anneciğim, emin ol bana, senin daha önce yaptığın yemeklerden daha lezzetlisini, daha önce yaptığın tatlılardan daha tatlısını yapmıştır, beni bekliyor şimdi.
-Ben… şey… tamam yavrucuğum. Şey, umarım o da seni seviyordur.
-Sevdiğine eminim anne, zaten bu ilk iznimi sırf onu görmek için aldım. Babam nerde anne?
-Dışardaydı yavrum. Hah. . kapı çalıyor, sanırım baban geldi.
-Tamam anne selam söyle, ben de mis gibi kokuların geldiği, dünya da en çok değer verdiğim bir dünya güzelinin kapısındayım.
-Tamam yavrum, söylerim. Sonra yine ara yavrum. Allah’a emanet ol.
Telefonu kapattı. Oysa ne kadar özlemişti oğlunu, ne kadar görmek istiyordu. Kapıya eli uzanırken, gözünden süzülen yaşlara engel olamıyordu.
Kapıyı açtığında, boynuna atılan oğlunun “-Canım anneciğim, anneler günün kutlu olsun!” diye bağırması sanki bir rüya sahnesiymiş gibi geldi. Oğlu; “-Anneciğim, seni sevindirecek bir sürpriz yapayım dedim, lütfen ağlama” dese de, annesi sevinçten hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.
Nerden mi, anneler günü için izin almadın mı?
-Ha, anneler günü doğru ya. Anneler günün kutlu olsun anneciğim.
-Sen sen. . bunun için izin almadın mı?
-Ah anneciğim, çok sevdiğim, benim için çok önemli bir bayanı görmeye gideceğimi söyledim. Şefim de izin verdi. Şimdi onun yanına gidiyorum.
Orta yaşlı kadın durakladı, sesine hakim olmaya çalıştı.
-Öyle mi, nasıl biriymiş bu?
-Anneciğim, emin ol bana, senin daha önce yaptığın yemeklerden daha lezzetlisini, daha önce yaptığın tatlılardan daha tatlısını yapmıştır, beni bekliyor şimdi.
-Ben… şey… tamam yavrucuğum. Şey, umarım o da seni seviyordur.
-Sevdiğine eminim anne, zaten bu ilk iznimi sırf onu görmek için aldım. Babam nerde anne?
-Dışardaydı yavrum. Hah. . kapı çalıyor, sanırım baban geldi.
-Tamam anne selam söyle, ben de mis gibi kokuların geldiği, dünya da en çok değer verdiğim bir dünya güzelinin kapısındayım.
-Tamam yavrum, söylerim. Sonra yine ara yavrum. Allah’a emanet ol.
Telefonu kapattı. Oysa ne kadar özlemişti oğlunu, ne kadar görmek istiyordu. Kapıya eli uzanırken, gözünden süzülen yaşlara engel olamıyordu.
Kapıyı açtığında, boynuna atılan oğlunun “-Canım anneciğim, anneler günün kutlu olsun!” diye bağırması sanki bir rüya sahnesiymiş gibi geldi. Oğlu; “-Anneciğim, seni sevindirecek bir sürpriz yapayım dedim, lütfen ağlama” dese de, annesi sevinçten hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.
Tüm annelerinAnneler gününü kutlarım.ANNELERİMİZİ  SADECE  ANNELER GÜNÜNDE  DEYİL ÖZEL BİR GÜNDE  DEĞİL HERGÜN ANNELR GÜNÜ ANNELERİMİZİN KIYMETİNİ BİLELİM ONLARSIZ HAYAT HİÇBİRŞEYE BENZEMEZ  KAYBETTİĞİMİZ ZAMAN ANLARIZ KIYMETLERİNİ.

 



perfnya

perfnya resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >GERÇEK SEVDA>
  9.May.2009 Cmt 15:54:50
fiogf49gjkf0d

Söylemezdin tüm o sözleri
Görseydin en gerçek halimi
Artık önemi yok
Her yanlışta doğar bir doğru
Belkide böyle olmalıydı bu
Boşver ziyanın yok







Başka birine kendimi anlatmak
Başka birine duvarlarımı yıkmak
Başka tenlerde aşkı aramak
İnan istemem artık





Zor duramam ayakta hergün kırılıpta
Zor aşk yaşanmıyor hergün her an yanılıpta
Her giden bir parça çalıyor benden
Yarım kalanlara rağmen








Yok bağırma hiç şimdi alınıpta
Yok üstüme gelme hiç eskiye sarılıpta
Her acı bir günah siliyor benden
Yarım kalanlara rağmen

Şimdi yaramı sarmam gerek
Aşkla aramı yapmam gerek
Kime inanmalı
__________________
Sana " eyvallah " derdim ya...
Şimdi seni yüreğimin en kanayan yerine koyup
Suskunluğuna da " eyvallah " diyorum...



< src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/show_ads.js" =text/> <>window.google_render_ad();


perfnya

perfnya resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Sen Bu Şiiri Okurken.....>
  8.May.2009 Cum 17:22:24
fiogf49gjkf0d
Sırtlarımız Yoklukta Hep Nemli Duvarlaya Yaslanacak
Biz seninle imkânsız sevdanın iki kuluyduk
Ve iki yakası hiç kavuşmayacak
Birbirine sevdalı uçurumduk
Ayaklarımız yanarken karlarda
Bir avuç güneşimizle
Toprakta zamansız yeşermeyi umduk

Zaman durmayacak elbette
Yalnızlığı dolduracak yüreğimize
Susacak umutlarımız,
Ayrılık ket vuracak dilimize
Yaşayacağız belki de ayrı kentlerin sabahında
Ama....Ama aynı güneş doğmayacak gözlerimize


Sırtlarımız yoklukta hep nemli duvarlara yaslanacak
Boğazımızda düğümlenecek sevdaya yazılmış satırlar
Belki de hep susacak....
Kim bilir belki de bir aksam
Solgun uçurum çiçekleri düşecek ellerimize
Güneş kamaştırsa da gözlerimizi
Yüreklerimiz hep kuytularda içli içli ağlayacak

Acılarımızı harmanlayacağız mevsimlerde
Gözlerimizi arayacağız hep ıssız köşelerde
Bihaber yaşasak ta yaban ellerde
Hep şarkımız çalacak ayrı düşmüş dillerde


Ayrı kentlerin soluğunu alsak da
İnadına yaşatacağız sevgimizi ayrılsak da
Takvimler düşerken asırlara
Uçurum çiçekleriyle ayrılığımız yazılacak baharlara



Ölüm gelene kadar yalnızlık çalacak kapımızı
Unutmak için birbirimizi
Kim bilir kaç gece yakacağız anılarımızı
Ama... ama hiç unutulmayacak yeminlerimiz

Sen unutsan da beni uçurum çiçeği
Ben sonuna kadar yaşatacağım ölümsüz sevdamızı...



perfnya

perfnya resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk>
  8.May.2009 Cum 17:18:47
fiogf49gjkf0d
Sana Bakmak Suya Bakmak Gibidir


Her şey yapılabilir bir beyaz kağıtla..,
Uçak örneğin, uçurtma mesela..
Altına konulabilir..,
Bir ayağı ötekinden kısa olduğu için sallanan bir masanın..
Veya şiir yazılabilir..,
Süresi ötekilerden kısa, bir ömür üzerine..
Bir beyaz kağıda her şey yazılabilir..
Senin dışında güzelliğine benzetme bulmak zor..
Sen iyisi mi sana benzemeye çalışan her şeyden..,
Bir gülden, bir ilk, bir sonbahardan sor..


Belki tabiattadır çaresi..,
Senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin..
Ve benim..,
Bilinci nasırlı bir bahçıvan çaresizliğim..,
Anlarım bitkiden filan..
Ama anlatamam toprağın güneşle konuşmasını..,
Sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla..
Sen bana ışık ver yeter bende filiz çok..
Köklerim içimde gizlidir..,
Gelen giden açan soran bere budak yok..
Bir şiir istersin içinde benzetmeler olan..
Kusura bakma sevgilim..,
Heybemde sana benzeyecek kadar güzel bir şey yok..
Uzun bir yoldan gelen..,
Tedariksiz katıksız bir yolcuyum..
Yaralı yarasız sevdalardan geçtim..,
Koynumda bir beyaz kağıt boşluğu..,
Her şeyi anlattım..
Olan, olmayan, acıtan, sancıtan..
Bilsem ki sana varmak içindi bütün mola sancıları..,
Bütün stabilize arkadaşlıklar..,
Daha hızlı koşardım..
Severadım gelirdim gözlerinin mercan maviliğine..
/..Sana bakmak suya bakmaktır../
/..Sana bakmak bir mucizeyi anlamaktır../Sağa sola bakmadan yürüdüğüm yollar tanıktır..
Aşk sorgusunda şahanem, yalnız kelepçeler sanıktır..
Ne yazsam olmuyor, çünkü bilenler hatırlar..,
Hem yapılmış hem yapma çiçek satanlar..,
Bahçıvanlar değil tüccarlardır..


Sen öyle göz, sen öyle toprak, ve güneş ortaklığı..,
Sen teninde cennet kayganlığı iken..,
Sana şiir yazmak ahmaklıktır..
Verdiğim bütün sözler sende kalsın isterim..
Ben sana gülüm derim..,
Gül sana benzediği için ölümsüz..
Yazdığım bütün şiirler..,
Sana başlayan bir kitap için önsöz..
/..Sana bakmak bir beyaz kağıda bakmaktır../
Her şey olmaya hazır..
/..Sana bakmak suya bakmaktır../
Gördüğün suretten utanmak..
Sana bakmak bütün rastlantıları reddedip..,
Bir mucizeyi anlamaktır..
/..Sana bakmak Allah a inanmaktır../


Yilmaz Erdogan


perfnya

perfnya resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk>
  8.May.2009 Cum 17:09:14
fiogf49gjkf0d




Yalandı...
Ağlamam demiştim.. giderken sen...
Başka yuvalara yelken açarken..
Umrumda olmayacaktın..
Ağlamayacaktım...
Yalandı...

Yalandı...
Bir avuç kendimi kandırmaydı yaşadığım sen giderken...
Acı göz kırpmıştı günler öncesinden...
Ve ben kendimce yüz vermemiştim gözyaşlarıma..
Ağlamam demiştim...
Yalandı..

Yalandı;
Gülümsemelerim hoyratça...
Bakındığın yerde yürüyüşlerim...
Kahkahalarım yalandı sevdiceğim..

Gözlerim Kan çanağı olmayacaktıya ...
Yüzlerce havai fişeğin acısı düşerken yüreğime..
Ağladım işte hıçkıra hıçkıra
Ağlamam demiştim..
Yalandı...

Şimdi....
Alışmaya çalışıorum elin oluşuna...
Bağrıma bastığım çakıl taşlarını yosun yeşili gözlerinden topluyorum hergece....
İçim param parça.....
İçim darmaduman....
Ağlamam demiştim...
Yalandı...

Şimdi gözyaşlarımı gerdim odamın duvarına...
Gözlerini izliyor...Ve çakıllar topluyorum hala...
 


perfnya

perfnya resimleri


Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >***HEY AŞK***>
  8.May.2009 Cum 15:41:31
fiogf49gjkf0d
SusMalarıM Sana Olan Sevdamı SöylerLeR


Bal rengi gözlerinde
Tutulurlardı hep
Çaresizdi sözcükler
Senin gözlerin konuşurdu



Bal rengi gözlerine
Konuk olanlar hep
Dünyaları unutur
Senin gözlerini konuşurdu



Olanları anlatamam, benden isteme
Nasıl olupta yüreğimde biriktiler hep
Susmalarım sana olan sevdamı söyler
Aslında hiç başlamayacak aşkın özlemi bu



Olanları anlatamam, benden isteme
Nasıl olupta yüreğimden döküldüler hep
Dudaklarım sana yazılmış şarkıyı söyler
Aslında hiç başlamamış bir aşk hikayesi bu



Bal rengi gözlerinde
Oyun oynardım hep
Anlamı saklı geçişler
Aşkım için umut olurdu

Bal rengi gözlerinde
Güneş parlardı hep
Oyunu bozdu gerçekler...
<<1234567 891011121314151617...28>>