VATANDAŞIN AÇILIMI !
Son günlerde gündemin en önemli konusu açılım ; Açılım yapıyoruz diye ortada geçen görüşmelere, teşebbüslere, bilgi alışverişlerine bakınca ve bunları yapanların hem konudan anlamayanlar, hem de neye nasıl hizmet ettiğini anlayamadıklarını görünce, hele hele bu girişimi bizi yönetenlerin başlatmasına bakınca, aceba başka bir Türkiye var da biz orada mı yaşıyoruz diye kendime bu aralar sıkça sormaya başladım.
Yaşadığı toprağı tanımayan insanlar, değer yargılarını, beklentilerini bilmeyen insanların açılımından da pek fazla bir şey beklemek hayal pereslikten öte gidemez. Beni bir vatandaş olarak korkutan tek şey bundan üç beş sene sonra ortaya konması muhtemel ayrıştırılma projelerini diğer safhalarıyla, yanımızdaki insanların bile düşüncelerinden şüphe eder konumlara gelip, paranoyak bir millet haline geleceğimiz.
Doğuya Vatandaş gözü ile bakış ;
Yıllarca doğunun en uç noktalarına kadar gittim, kaldım, çalıştım, yedim, içtim, paylaştım, dostluklar kurdum. Onların şu an yapılan açılım ile ilgili kazanacakları zerre kadar bir şey almadığını biliyorum, oranın yüzyıllarca süre gelen standart sorunları var, Kısa başlıklarla bakalım ;
1-AŞİRET :
Aşiret, kısa açılımı mini diktatör devlet !
Burada aşiret ağalarının sözü üstüne söz olmaz, dedikleri kanun gibi uygulanmak zorundadır.
2-TÖRE :
Töre, kısa açılımı isteğe göre uyarlanmış özel din !
Yüzyıllarca süregelen, binlerce yuvayı yerle bir eden, hiç onaylamasan dahi birinci sıradaki Aşiret ağalarının da desteklediği, uyman gereken ve ayağına bağlanan pranga !
3-TERÖR :
Terör, buna kısa açılım yapamıyorum, çünkü ekmek yediği kaba pisleyenler misali devletine kurşun sıkana uygun söz henüz kafamda oluşmadı.
4-İŞSİZLİK :
İşsizlik, kısacası Yokluk ve yoksulluk !
Toprağının hakimi olamayan, üzerinde Aşiret ve Terör tehdidiyle yaşayan insan nereden ve nasıl bir iş sahibi olacak veya nasıl gönlünce bir işte çalışabilecek.
Yukarıdaki Ana başlıklar çerçevesinde Hükümetin şu an yürütmekte olduğu açılım ile bir bağ kurabildiniz mi ?
Orada yaşayan kardeşlerimizin üzerinde bahsettiğimiz baskılar var. Onlar huzur, anlayış, iş, aş derdindeler ve onların üzerinden bu baskıları kaldırmadan da onların yapılacak açılım laflarıyla bir şey değişmeyecek.
Devlet politikası insan üzerinden olması gereklidir, Güvenlik sağlıyor, terörle mücadelede yanımızda oluyorlar diye aşiretleri desteklemek, orada onları her daim güçlü kılmakta ve orada yaşayan insanların üzerinde Aşiret ve Töre baskısı hiç eksilmemektedir.
Terörü doğuran sorunlara doğru teşhisler koyarak ortadan kaldırmak için öncelikli, o insanların kendi bireysel özgürlüklerini sağlamanız, kişilerin kendi yaşamları ile ilgili kararları kendilerinin vermesini sağlamanız gerekmektedir.
Üzerinde daima terör ve aşiret baskısı olan, bunun üstüne orada görev yapan bazı kamu görevlilerinin onların çoğuna potansiyel terörist gözüyle bakmasına muhatap olan bir insanın psikolojisinde kime nasıl güvenmesini bekleyebilirsiniz ki!
Bu ülke Kurtuluş mücadelesini üç yıl gibi bir sürede verebiliyor ve tüm imkansızlık içerisinde verebiliyor , Nasıl oluyor da otuz yıl boyunca terörle mücadele ediyor anlamak mümkün değil ! Sokaktan geçen en saf vatandaş bile bilirki besleyen kaynağı kesmezsen bitiremezsin, onlara kucak açan olmazsa, finanse eden olmazsa dağda aç susuz kaç gün yaşar bu insanlar. Şu anki durumda artık iyice arsızlığı ele almış vaziyette devlete muhattap alınıp alınmaması konusunda konuşmaya bile cürret edebilecek hale gelmişlerdir.
Ben yaşadığım ülkemi seviyorum, insanlarını seviyorum, ayrımcılığı istemiyorum. Olmayan sorunların varmış gibi bize enpoze edilmesini istemiyorum. Şu an yaşadığımız konuya bir örnekle açıklama vermek istiyorum; “Adamın biri bankaya gitmiş çok kalabalık ve kendisine sıra gelmesi imkansızmış, aklına bir fikir gelmiş ve yandaki dükkanda bedava pirinç dağıtıyorlar diye bağırmış, bir anda millet sırayı bırakıp yandaki dükkana hücum etmiş ve banka bir anda boşalmış, tek başına kalan adam durumun etkisinde kalmış ve gerçekten dağıtıyorlar mı aceba deyip kendiside yandaki dükkana gitmiş!”
Bize olmayan sorunları var gibi gösterip sonra bizi ve hatta kendilerini de buna inandıran insanlara sesleniyorum ;
“Bu topraklardan, bu ülkeden çekin elinizi !”
Saygılarımla,
Vatandaş
| 
)
