ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
13 Mayıs 2024, Pazartesi 14:08   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  chxqs> Forum Başlıkları
    chxqstarafından açılmış Toplam 135 Forum Başlığı var
<<12345678 91011121314>>


chxqs

chxqs resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Komik Şeyler >Kredi Kartı Terimlerinin Anlamları
  29.Mar.2008 Cmt 17:44:31
fiogf49gjkf0d
:):)İşte kredi kartı terimlerinin anlamları:
* Hesap kesim tarihi:
Bankacıların, "Bu aylık bu kadar yeter, Allah bereket versin. Önümüzdeki ay giydirmeye devam ederiz" şeklinde düşünerek ellerini ovuşturdukları gün.

* Son ödeme tarihi:
Kartı veren bankacıların ödeme yapılmaması duasını yaptıkları en son gün. Yağmur duası çiftçi için ne anlama geliyorsa, ilgili dua da bankacı esnafı için aynı oranda manalıdır.

* Toplam harcama tutarı:
Kimin kimi harcadığı tartışma konusudur. Toplam harcama miktarı ne kadar artmışsa, bankanın mudisini harcamasına o kadar yaklaşılmış demektir aslında.

* Asgari ödeme tutarı:
Kartı veren bankanın gel gel yapma hali. Bankanın mudisinin düzenli gelirine ortak olma durumu. Asgari tutarı ödeyerek borcun biteceğini sanan saflara yönelik katakulli. "Mudi, ne kadar ödeme yaparsa borcu bitmez?" formülüyle hesaplanmış miktar.

* Kredi kartı limiti:
Kart sahibine atılabilecek maksimum kazık miktarı.

* Limit aşım ücreti:
Yolunmakta çok ısrar eden, aşırı kaşınanlardan seve seve alınan ekstra kaşıma ücreti.

* Gecikme faizi:
Bankacı esnafının geçim kapısı. Kart sahibi bankanın NBA tabiriyle double- double yapma hali.

* Hesap ekstresi:
Ayrıntılı yolunma belgesi.

* Kredi kartı kullanım ücreti:
Plastik kart kirası. Kart santimetrekare olarak ölçülür, rayiç bedelle çarpılarak elde edilir. Yılda 1 kez alınır. Lüks semtteki bir evin kirasının metrekare değeri, plastik kartın metrekaresiyle aynıdır.
Şaşırtıcı ama gerçek.

* Son geçerlilik tarihi:
Yeni kartın postadan çıkacağı son gün.

* Kredi kartı numarası:
Olası kredi kartı mağdurlarını birbirinden ayırdetmeye yarayan sayısal değer. Maksat icraya vermek kolay olsun. Adamı elinle koymuş gibi bul...

* Chippara, bonus, milpuan:
Formatı farklı sus payı. "Müşteriyi fazla sağmışız" düşüncesiyle dağıtılan devede kulak geydirme iadesi.

* Nakit avans:
Tefeci yerine bankadan çekilen merhamet içermeyen borç


chxqs

chxqs resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Mühim Mevzular >Politika, Tarih >Hangi Padişahlar İçki İçerdi?
  29.Mar.2008 Cmt 22:25:33
fiogf49gjkf0d

Hangi padişahlar içki içerdi?


Soner Yalçın geçmişten gelen bir polemiği yeniden alevlendirdi: "Hangi Osmanlı padişahları içki içerdi?" İşte nedeni ne olursa olsun, yasağa, cezaya rağmen, haram olduğunu bile bile içki içen padişahlar!




Soner Yalçın / Hürriyet

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu nda Ulaştırma Bakanlığı bütçesi görüşülürken, şaraptan alınan yüksek vergi tartışma konusu oldu.

Bakan Binali Yıldırım, "İnsanların ayık gezmesi lazım" diyerek yeni bir içki tartışması başlattı. Bugün devletin üst sivil kadrolarında içki içen kimse yok; herkes ayık."Ayık olmak" bir devlet politikası haline geldi. Bu nedenle devlet seremonilerinde bile kadeh kaldırılmıyor. Bazı çevreler, "Osmanlı Devleti de böyleydi" diyor. Öyle miydi değil miydi; gelin bir göz atalım.

ADI: Osmanzade Taib Ahmed (1660-1724). Şairliği, padişah özel kátipliği ve tarihçiliği vardı. 11 kitap yazdı:

"Hadikatü l-müluk" adlı eserinde; Sultan I. Osman dan II. Mustafa ya kadar 22 padişahın hayatını kaleme aldı.

"Hadikatü l-vüzera" adlı kitabında ise, ilk Osmanlı veziri Alaaddin Paşa dan, Rami Mehmed Paşa ya kadar 108 sadrazamının hal tercümelerini yazdı.

Bizim yararlanacağımız kitabının adı ise "Telhisü Mehasini l-adab".

Kitabın adından da anlaşıldığı gibi Taib Ahmed Efendi nin bu eseri; meşhur Arap ilahiyatçı/edebiyatçı Cahiz in (776-868) "Minhacü s-süluk" ile tarihçi Mustafa Ali Efendi nin (1541-1600) "Mehasinü l-adab" isimli kitaplarının sadeleştirilmiş bir özetiydi.

Sadrazam Damat İbrahim Paşa ya takdim edilen bu eser 15 bölümden oluşuyordu. 3 üncü bölümde, İslam halifeleri ve Osmanlı padişahlarının özel hayatlarına ilişkin bilgiler mevcuttu.

BAYEZİD İ İÇKİYE EŞİ ALIŞTIRIYOR

"Telhisü Mehasini l-adab" adlı esere göre, Osmanlı nın ilk sultanları ağızlarına içki koymamışlardı.

İlk padişah Osman Gazi, dini bütün Şeyh Edebali nin damadı olduğundan "kadehin gül rengine rağbet etmemişti".

Ancak: Bu eserin aksine, bazı tarihçilere göre, Osman Gazi Bizanslı beylerle (tekfur) şarap içmişti. Taib Ahmed e göre, Osman Gazi nin oğlu Orhan da içkiden uzaktı.

Her iki padişah da içmiyordu ama toplantılarında komutanlarına iltifat etmek maksadıyla içki/"dolu" sunmuşlardı. Bu adet, Yıldırım Bayezid, Çelebi Sultan Mehmed ve Sultan I. ve II. Murad döneminde de devam etmişti.

Taib Ahmed e göre, "Fatih Sultan Mehmed Han ve Sultan Bayezid-i Veli, komutanları ve vezirleriyle arada sırada iyşü nuş (içki álemi) ederlerdi. Hatta Bayezid-i Veli, Sadrazam Gedik Ahmed Paşa yı işret (içki) sırasında katletmişti".

Yine kitabın aksine, bir iddiaya göre, Yıldırım Bayezid içki içiyordu. Padişahın içki ve bezm (içki meclisi) düşkünlüğünün sebebi, eşi Sırp prensesi Maria Despina (Olivera) idi.

LAKABI SARHOŞ OLAN PADİŞAH

Dönelim tekrar Taib Ahmed Efendi nin kitabına:

Yavuz Sultan Selim içki kadehine fazla iltifat etmezdi, ancak ara sıra içerdi. Heyhat, çabuk sarhoş olup şiir okurdu. Bir gün bir eğlence sırasında yine sarhoş oldu; ayağa kalktı; elindeki kadehi öne doğru uzattı ve üzümden ilk şarabı çıkardığı iddia edilen İran Şahı nı anımsayıp şiir okudu:

"Bint-ül inebin bikrini Cem etti izale."

(Üzümün kızının bekáretini Cem yok etti!)

Kanuni Sultan Süleyman ın, ilk zamanlarında mus**i dinlerken içki içmişliği vardı. Ancak daha sonra içkiyi yasakladı.

"Osmanlı nın yasağı üç gün sürer" deyimi doğruydu. Kısa bir zaman sonra içki yasağı unutuldu, meyhaneler yeniden açıldı.

Padişahlar arasında içkiye en düşkün isim II. Selim di. Lakabı "Sarhoş" idi. Bu dönemde sınırsız içki serbestliği vardı.

İlginçtir, II. Selim içkiye düşkün olmasına rağmen, beş vakit namazını da kaçırmazdı. Ve sonra, Halvetiyye Şeyhi Süleyman Efendi nin telkiniyle içki içmeye tövbe etti. Hatta bir gün hastalandığında hekimlerin iyileşmesi için verdiği ilacı, "içinde içki vardır" diye içmedi.

İçkiye karşı padişahlardan biri de III. Murad dı. İçki içmediği gibi huzurunda lafının edilmesinden bile hoşlanmazdı. Bunun altında yatan sebep ise şuydu: Şehzadeliği sırasında babası II. Selim bir gün kendisini içki sofrasına çağırdı. İçki içmesine izin verdi. Ama padişah daha önce Harem Kethüdası Hekimbaşı Kurdoğlu na, şarap kadehinin içine baş ağrısına neden olacak bazı maddeler koymasını istemişti. Şehzade bu oyundan habersiz şarap kadehini ardı ardına içince birkaç gün baş ağrısından duramadı ve içkiye tövbe etti.

Bir diğer padişah, III. Mehmed de babasının yolundan gitti; içki içmedi. Ama onun döneminde Osmanlı kötü bir alışkanlıkla tanıştı: Tütün.

Allah tan tütün günah değildi!

Osmanlı padişahlarının içkiyle ilişkileri hep inişli çıkışlı oldu.

İçki yasağı bazen şiddetle uygulandı, bazen ise görmezden gelindi.

Bu uygulamalarda, padişahların kişisel yaşamlarının etkisi vardı:

Örneğin, I. Ahmed çok dindardı ve onun döneminde içki yasağı çok etkiliydi.

MEYHANEYİ ÖVEN ŞEYHÜLİSLAM

Osmanlı Devleti için 17. yüzyıl, "duraklama" dönemiydi.

Osmanlı savaş kaybettikçe gericileşti. İçki yasakları bu dönemde arttı. Tüm kötülüklerin sebebi bu uğursuz içkiydi!

IV. Murad kendisi içmesine rağmen halka alkol, sigara ve kahve kullanılmasını yasakladı. İçki içenler darağaçlarında sallandırılırken IV. Murad ın Şeyhülislamı Zekeriyazade Yahya Efendi bakın şiirinde ne diyordu:

"Mescitte riyamişler etsin ko riyayı/ Meyhaneye gel kim ne riya var ne mürai..." (Bırak mescitte ikiyüzlüler devam etsin riyakárlığa/ Sen meyhaneye gel ki orada ne riya var ne riyakár.)

Eee, şimdi bu şiiri nasıl değerlendireceğiz?

Neyse devam edelim.

Sultan İbrahim döneminde yeni keyif verici maddeler ortaya çıktı: Bunların başında, burundan çekilen enfiye (burun otu) vardı.

Bir tür uyuşturucu olan enfiyeyi zamanla padişahlar ve sadrazamlar kullanacaktı.

Bir sonraki padişah IV. Mehmed, avcılığa ve eğlenceye çok düşkün olmasına rağmen içkiden uzak durdu. Hatta yasakları katılaştırdı.

Ve 17. yüzyıldaki içki yasağı, Osmanlı yı yeni bir alkol çeşidiyle tanıştırdı: Rakı.

Rakı, -görünürde sudan farklı olmadığı için-, içki yasağını delmek maksadıyla Osmanlı ya giriverdi.

Görüldüğü gibi, bize ait zannettiğimiz rakı maalesef "milli içkimiz" değildi. "Rakı" sözcüğü Türkçe değil Arapça ydı. Arap ülkelerinde "arak" denilmekteydi.
Rakıyı Osmanlı Sarayı da pek sevdi. III. Ahmed, çoğunlukla geceleri hünkár sofasında, balkonda yumuşak yastıklar içinde yarı yatmış bir halde oturur, sadrazamı, şairleri ve dalkavuklarıyla rakı içerdi.

Bir sonraki padişah I. Mahmud da içkiyi seviyordu.

İçkinin seyri 18. yüzyılda da değişmedi. Bazen yasaklandı, bazen serbest bırakıldı.

Ne zaman paraya ihtiyaç duyuldu, içki içimi serbest bırakıldı. Çünkü alkolün alım satımından alınan "Zecriye Vergisi" hayli yüklüceydi!

Fındıklı Mehmed Ağa bu durumu "Silahdar Tarihi" adlı eserinde şöyle yazdı:

"Hazine çok sıkıntı içindeydi, içki yasağı kaldırıldı. Meyhanelere ve tütün içmeğe izin verildi. Tütüne de ayrıca gümrük kondu."

Aynen bugün gibi, ithal edilen içkiden alınan fon getirisi hayli iyiydi.

EN İÇKİCİ PADİŞAH: II. MAHMUD

Osmanlı Sarayı tarih boyunca ne trajedilere tanıklık etti: III. Mustafa, yemeğine zehir konularak öldürüleceği korkusu nedeniyle hep panzehirler kullandı ve bunun sonucu uyuşturucu bağımlısı oldu!

Osmanlı da içkiye savaş açan son padişah, III. Selim oldu. Mus**iye olan ilgisiyle bilinen bestekár padişah, ne kadar meyhane varsa hepsini kapattı. Yasağa rağmen içki içmekte ısrar edenleri astırdı.

Sonra ne oldu:

Son dönem Osmanlı padişahları arasında içkiye en düşkün kişi II. Mahmud, yasakları deliverdi.

Tarihçi Necdet Sakaoğlu na göre, Abdülmecid içki bağımlısıydı; bazı geceler körkütük sarhoş durumda mabeyinciler tarafından arabasına konulup saraya götürülürdü.

II. Abdülhamid in anılarına göre, kardeşi padişah V. Murad ı içkiye alıştıran, geceleri sık sık buluştuğu şair Namık Kemal di.

II. Abdülhamid in de içtiği biliniyor. Ama o ne rakı, ne şarap içiyordu. O, "şeker suyu" rom içiyordu!

"Batıcı İttihadcılar ın Padişahı" V. Mehmed Reşad, ağzına içki koymazdı.

"Hain olup olmadığına" henüz karar verilemeyen son padişah Sultan Vahideddin de içki kullanmayanlar arasındaydı.

Gelelim sonuca: Şimdi biz meseleyi "ayık kafa" sorununa indirgeyip padişahların, şehzadelerin içki içmelerindeki temel meselelere gözümüzü kapatıp, "Osmanlı yı büyütenler, ayık kafa ile gezmiyordu, batıranlar ise hep ayıktı" gibi absürd bir değerlendirme yapabilir miyiz?

Ama ne yazık ki yapanlar var!

İÇKİ İÇEN HALİFELER!

OSMANZADE Taib Ahmed in "Telhisü Mehasini l-adab" kitabında İslam halifelerinin içkiyle ilişkileri de yer alıyor.

Halifeler fethettikleri topraklarda içkiyle tanışmışlardı. Oysa İslam ın ilk yıllarında sert bir yasak vardı.

Hz. Ömer, hamamda vücudunu şaraplı suyla yıkayan Halid Bin Velid e, "Şarabın içilmesi kadar vücuda sürülmesi de yasak" demişti.

Gelelim halifelere...

Tarihçi Taib Ahmed Efendi, halifeler hakkındaki bilgileri, İslam dünyasının önemli ilim adamları arasında gösterilen Cahiz in (776-868) "Minhacü s-süluk" adlı kitabından almıştı.

Bu kitapta, içki içen Emevi ve Abbasi hükümdarları şunlardı:

"Müslümanlar arasında içkinin yayılmasının nedenlerinden biri de, Emevi halifelerinden Yezid Bin Muaviye, Abdulmülk Bin Mervan, Yezid Bin Abdulmülk, Velid Bin Yezid gibi kimselerin içki düşkünü olmalarıydı. Arap hükümdarlarından Numan ve Hişşam ile küçük emirliklerden çoğu haftada bir gün işret ederlerdi (içerlerdi).

(...) Emevi hükümdarlarından Yezid bin Velid ayyaş idi; vaktini sarhoş olup ayılmakla geçirirdi. Abdülmelik ayda bir kere; Velid Bin Abdülmelik haftada bir kere; Süleyman ve Merdan Bin Mehmed üç günde bir kere içerlerdi.

(...) Abbasiler den zevkusefa sofralarına en ziyade rağbet eden halifeler; Hadi, Reşid, Emin, Me mun, Mu tasam, Vasık, Mütevekkil idi. Abbasi halifelerinden Ebul Abbas haftada bir kere salı gecesi içerdi. Hadi ve Mehdi iki günde bir kere; Harun ve Me mun haftada iki kere içerdi. Bunlar nihayet giderek ayyaş olmuşlardır. Mu tasım, perşembe ve cuma günlerinde ve toplantılarda içerdi. Ama Vasık, cuma gecesi ve toplantı günlerinde içmez, diğer geceler içmezse uyuyamaz, rahat edemezdi."

Emevi ve Abbasiler den içki düşkünleri olduğu gibi içkiye karşı hükümdarlar da vardı. Örneğin, Emeviler den Ömer Bin Abdülaziz ve Abbasilerden Muhtedi ile Mansur gibi birçok halife de içkiye karşı mücadele vermişlerdi.

Fatimiler den Mustansır içki sofraları kurdurmasıyla bilinirken, Hakim Biemrillah tam tersine içkiye düşmandı.

İslam içkiye izin vermiyordu. (Maide Suresi 90-91 ve Bakara Suresi 219).

İslam inancına göre içkinin bir damlası bile haramdı. İçki murdardı. Bu nedenle içenlerin cezaya çaptırılması gerekiyordu.

Bin Harep, Velid Bin Akabe, Yezid Bin Muaviye, Ömer Bin Hattab vs. İslam da içki cezası alan ilk isimlerdi. Aslında mazeretleri vardı: "Biraz ferahlamak" ve "türlü düşüncelerden kafalarını kurtarmak!" gibi.

Nedeni ne olursa olsun, yasağa, cezaya rağmen, bazı halifeler hem de konumlarını bile göz ardı ederek, haram olduğunu bile bile içki içmişlerdi.

Eh ne diyelim; günahları boyunlarına!

BUNLARI BiLiYOR MUYDUNUZ?

TÜRKLERİN milli içkisi, kısrak sütünden mayalanma yoluyla yapılan kımızdır. 1960 lı yıllarda bazı Türkçü/Bozkurtçu gençler rakı, şarap değil, "milli içki" diye kımız içerlerdi. Ülkücülüğe ne zaman "Türk-İslam Sentezi" yerleşti, bu hareket içinde kımız içme geleneği son buldu.

İçki yasağı hiçbir dönemde hiçbir ülkede tam olarak uygulanamaz. Ayrıca bazı İslam düşünürleri, kimi hadislere dayanarak İslam ın içkiye izin verdiğini ispat etmeye çalışırlar. Bunlardan biri de Milli Şair Mehmet Akif Ersoy un damadı, ilahiyatçı Ömer Rıza Doğrul dur. İslamiyet ve dinler tarihi üzerine eserler vermiş Doğrul, iyi bir içiciydi. Sirkeci deki Konyalı Lokantası nda hem içkisini içer, hem de yazılarını kaleme alırdı. Kuran-ı Kerim i "Tanrının Buyruğu" adıyla Türkçe ye çevirdi. "Çeviri parasını içkiye yatırdı" diye çok eleştirildi.

Milli Şair Mehmet Akif Ersoy, 24 yaşına kadar içti, sonra bıraktı. Yakın arkadaşı Neyzen, Mehmet Akif i içkiye başlatmak, Mehmet Akif ise Neyzen e içkiyi bıraktırmak için çok uğraştı. İkisi de başarılı olamadı.

Türk ressamları arasında en çok içki içenlerden biri de Çallı İbrahim di. Neyzen, bir akşam elinde rakı şişesi Çallı İbrahim e giderken, Bakırköy Hastanesi nin başhekimi Mazhar Osman la karşılaştı. Mazhar Osman, daha hastaneden yeni çıkan Neyzen i elinde şişe ile görünce çok kızdı. Hemen şişeyi kendisine vermesini istedi. Neyzen, içkinin yarısının Çallı İbrahim e ait olduğunu söyledi. Mazhar Osman, "O halde hemen yarısını boşalt" dedi. Neyzen, "Boşaltamam, üstteki bölüm Çallı nın" yanıtını verdi!

Türkiye deki siyasal İslam ın manevi lideri Necip Fazıl Kısakürek, uzun bir dönem içki içip kumar oynadı. Ama daha sonra ikisine de tövbe etti.

Şair Yahya Kemal, içki masasında en küçük bir münasebetsizliği bile hoş karşılamazdı. Yakın arkadaşı Yakup Kadri Karaosmanoğlu ndan öğrendiği Bektaşilerin, "Masaya nasıl oturdunuz ise öyle kalkınız" sözünü pek severdi.

İslami temelde gelenekten kopmayan Batılı bir yaşamı savunan şair Namık Kemal, rakıya pek düşkündü. Babası, II. Abdülhamid in Müneccimbaşısı Mustafa Asım her mektubunda adeta oğluna yalvarırdı: "N olur şu içkiyi biraz azalt!"

Bülent Ecevit içki sevmezdi. Turgut Özal, Semra Hanım ın ısrarıyla sadece bir kadeh konyağa hayır demezdi. Süleyman Demirel ise keyifli olduğunda bir iki kadeh içerdi.



chxqs

chxqs resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Bir Kadını Ağlatmak
  29.Mar.2008 Cmt 22:43:38
fiogf49gjkf0d


chxqs

chxqs resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Ağlama Sakın Ha ! Palyaço Makyajın Akar!!!!!!
  29.Mar.2008 Cmt 22:54:01
fiogf49gjkf0d
fiogf49gjkf0d

PeMBe Bi ELbİSe Mi?

BıKMaDıN Mı EtRaFa PeMBe GöZLüKLeRLe BaKMaKTaN!

YaDa PoLYaNNaCıLıK OyNaMaKTaN!!!


GeÇMiYo İşTe AcILar..KaÇKeZ AnLaTaCaM SaNa??


Bu İşLeR İnTeRNeT BağLaNTıSıNa BeNZeR.Bi KoPaRSaN KaLıRSıN oRTaDa..

Ne O KüÇüK HaNıM NiÇiN Bu YaŞLaR??

AĞLaMa SaKıN Ha! PaLYaÇo MaKYaJıN AkAR!!!!!


chxqs

chxqs resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Konuşan Kartlar
  29.Mar.2008 Cmt 23:33:55
fiogf49gjkf0d
fiogf49gjkf0d
 
 
 


chxqs

chxqs resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Resimli Sözler
  29.Mar.2008 Cmt 23:37:33
fiogf49gjkf0d
 
 
 


chxqs

chxqs resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Hayatın İçinden
  1.Nis.2008 Sal 02:13:16
fiogf49gjkf0d














chxqs

chxqs resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Komik Videolar, Klipler, Resimler, Karikatürler >Erkekler Kadınlardan Ne Bekler
  1.Nis.2008 Sal 02:22:41
fiogf49gjkf0d
Bir erkek neyi bekler?



GerÇek 1 kadın bekler,annesinin besledigi gibi onu besleyen,



Evini temiz,pak ve sıcak tutan,






Dır dır nedir bilmeyen,




Paranın kıymetini bilip alışveriş etmeyen,



Bütün gün çalısıp,



Bütün gece dans edebilien,



Ve asla HAYIR! demeyen,



Asla başı ağrımayan;



Ve her zaman tedbirli,



Yalnız kendisini sevecek,



Ve şımartacak bir kadın...



BEKLER............................................ ...



COK BEKLER!!!!!.....



chxqs

chxqs resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Bebek Karakterleri
  1.Nis.2008 Sal 02:38:22
fiogf49gjkf0d
Mızmız

Şebek


Tatlı

Şaşkın

Uyuşuk

Agresif

Çekici

Şımarık

Ve ciddi...


chxqs

chxqs resimleri


Mesaj Gönder
Forum Mesajlari

  CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >En Ünlü 1 Nisan Şakaları
  1.Nis.2008 Sal 03:11:41
fiogf49gjkf0d
Takvimler 1 Nisan ı gösterirken, hiç beklemediğiniz bir şakanın kurbanı olabilirsiniz. İlk olarak eski Romalıların Hilarya, Hintlilerin ise Huli Festivali nde görülen şakaların 1564 te Fransa da yapılan takvim düzenlemesiyle gelenek haline geldiği sanılıyor.

1 Nisan ın ortaya çıkışı konusunda çeşitli varsayımlar mevcut.
Fransa da 1564 yılında takvimde yapılan reformla yılbaşı 1 Nisan dan 1 Ocak a alındı. 1 Nisan ı sene başı olarak kabul etmeye devam edenlerle alay etmek amacıyla yapılan şakalar, bir süre sonra gelenek haline geldi.

1 Nisan ı yılbaşı kabul edenlere ise Nisan Balığı adı verildi. Fransa dan sonra diğer ülkelere de geçen bu gelenek, 18 inci yüzyılda İngiltere ve İskoçya ya da yayıldı, oradan da Amerika ya taşındı. Amerikalılar bu günü 28 Aralık ta kutluyor.

Dünya tarihinde şakalananlar

* Yıl 1957... BBC nin saygın haber programı Panorama , ılık geçen kış nedeniyle ağaçlarda artık spagetti yetişmeye başladığını duyurdu. Bunun ardından köylülerin artık ağaçlardan spagettinin hasadını yapmaya başladığı açıklandı.

Bir anda televizyon kanalına telefon yağmaya başladı, tüm izleyiciler kendi spagetti ağaçlarını nasıl yetiştirebileceğini soruyordu. Telefonu açan BBC yetkilileri de bir kutu domates soslu spagettiyi ekin ve tutması için dua edin yanıtını veriyordu. Sonunda bunun bir şaka olduğu anlaşıldı.

* Sports Illustrated in 1985 yılı nisan sayısında yaşamı boyunca Mets de oynamayı hayal eden çaylak bir beyzbol atıcısının hikayesi konu edildi. Sidd Finch adlı bu kişi beyzbol topunu neredeyse ışık hızıyla metrelerce uzağa atabiliyordu.

Bununla birlikte aslında söz konusu Finch ömründe hiç beyzbol oynamamış, bir Tibet manastırında beyzbol atışlarının felsefesi üzerine öğrenim görmüştü. Mets taraftarları ülkenin her yerinde bu inanılmaz, adeta tanrının bir lütfu olan oyuncu için kutlamalar yaptı. Sonunda bu oyuncuyu yazarın hayal gücüyle yarattığı ve bunun 1 Nisan şakasından ibaret olduğu anlaşıldı.

* 1998 yılında Science and Reason adlı derginin nisan sayısında Alabama eyaletinde 3.14 olan pi sayısının değerinin yapılacak oylama ile yuvarlanarak 3.0 olacağı duyuruldu. Bunun üzerine yüzlerce telefonla halk bu kararı protesto etti.

Sonunda ikinci bir sayı yayınlanarak orijinal makaleye yer verildi, bu evrim teorisiyle ilgili Mark Boslough adlı bir fizikçinin yazısıydı.

* Yine 1998 de Burger King, USA Today e verdiği bir sayfalık ilanda solaklar için özel olarak hazırlanmış whopper menüsünü sunacaklarını açıkladı. İlana göre, ülkedeki 32 milyon solak için hazırlanmış bu menüdeki hamburger solakların rahatça yemesi için 180 derece dönüyordu.

Ertesi günü Burger King, solaklar için hamburgerin şaka olduğunu duyurdu. Ancak günlerce müşteriler gelerek bu menüden istedi, hatta bazıları sağ elliler için olanının üretilmesini talep etti.

KAÇIN FİLLER GELİYOR

Tüm dünyanın şaka günü ilan ettiği 1 Nisan da Türk şakacılar da hiç boş durmuyor. Samsun un Havza İlçesi ndeki radyo istasyonunu canlı yayında arayan ve kendini "Fettullah Doğrusöylemez" olarak tanıtan bir kişi, "Kunduz yaylasından arıyorum. Ormandan ilçe merkezine doğru yüzlerce fil geliyor. Çok iriler ve önüne gelen her şeyi ezip geçiyorlar" diyerek telefonu kapattı.

DJ Ertaş Çoban olayın "1 Nisan şakası" olduğunu anladı. Ancak, yaklaşık 20 kişi radyoyu telefonla arayarak, "Burada fil mi varmış? Nereden geliyorlar?" gibi sorularla bilgi almaya çalıştı. Kısa süre sonra aynı kişi yeniden radyoyu arayarak, "Size 1 Nisan şakası yaptım" dedi.


Şakanın dozu kaçınca...

Şakacılardan biri ise, geçen yıl 1 Nisan şakasının dozunu kaçırınca hapis cezasına çarptırıldı.

1 Nisan 2006 tarihinde Kadıköy-Beşiktaş seferini yapan vapura binen Murat Alas, üzerinde bomba olduğunu söyledi. Şakacı, vapur iskeleye yaklaşınca gözaltına alındı ve 2 Nisan da tutuklandı.

23 yaşındaki seyyar satıcı ve müzisyen, savunmasında Aklıma nereden geldi bilmiyorum. Keşke yapmasaydım. Yolculara üzerimde bomba var, pimi çeker patlatırım dedim. Elimde, bir şey yoktu. Daha sonra da Bu da size 1 Nisan şakası olsun dedim. Gülenler oldu. Sadece bir bayan ağladı dedi. Alas ı önce 2 yıl hapse çarptıran 8 inci Asliye Ceza Mahkemesi, sanığın suçunu ikrar etmesi nedeniyle cezasını 1 yıl 8 aya indirdi.
<<12345678 91011121314>>