ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
| | |
|
prenses344
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 5.Oca.2007 Cum 22:21:28 YARIM KALAN AŞKLAR |
| ACITAN ASLINDA YARIM KALAN AŞKLARDIR
Yarım kalan..
Aslında biten değil, bitmeyen aşklar acı verirler... Aslında, dibine kadar yaşadığın değil, doymadan kalktığın aşklar ızdırap verirler... Aslında, karşındakinin suçlu olduğuna değil, kendinin suçlu olduğuna inandığın aşklar, hayatı mahvederler... Sorumluluğu karşı tarafa değil, kendine de yıktığın aşklar, içini acıtırlar... Cız ettirirler... Aşkın acısı, keşkelerin sayısıyla orantılıdır... Keşkeler fazlaysa, aşkın acısı çoktur... Keşkeler yoksa, artık aşk da yoktur... Aşkı bitirmek, suçun karşı tarafta olduğuna inanmaktan geçer... Suçun karşı tarafta olduğuna inanamayanlar, “keşke şunu da yapsaydım” diyenler, aşkı bitiremezler... Aşkı bitirmiş gözükseler de, acıyı yok edemezler... Aslında biten değil, bitmeyen aşklar acı verirler... “Kalbin çok önemli gördüğü birini, sevme, arzulama ve içinde hissetme durumudur aşk...” Dibine kadar yaşayıp tükettiğin değil, doymadan kalktığın, hala arzuladığın aşklar ızdırap verirler... Artık ulaşamazsın... Oysa hala ulaşmak istersin... Aşk ya direkten dönmüştür... Ya da bir nebze yaşanıp, yarım kalmıştır... O durumda yarım kalan ya da direkten dönen sevgiliyi görmek istemez insan... Umudu yoksa görmek istemez... Umudu varsa, yarım kalan aşkı takip etmeye devam eder... Kadın ve erkeğin yarım kalan aşkları değişiktir... Kadın yarım kalan aşkının, bir başka kadınla mutlu olmasını hiç istemez... Onu biriyle görmek istemez... Mutluluk haberini duymak istemez... Hele hele evlendiğini hiç işitmek istemez... Acı çeker... Acı öfkeyi biriktirir... İntikamı çağırır... İntikam, nispet yapacak erkekleri buldurur... Yarım kalan aşklar, ihtiras ve intikamlarla dolu egolarca yerlerde sürüklenir... Çamura bulanır, balçıkla sıvanır...
Gecenin zifiri karanlığında kara çalındı gözlerime.....Sadece siyahım sana....
| |
Harwest
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 6.Oca.2007 Cmt 13:03:43 |
| fiogf49gjkf0d
"Bencil "yalnız " olarak doğmuştu. Çok büyük sıkıntıları vardı yaşama gözlerini açarken. Aç , güçsüz ve çaresizdi. Lakin bunu anlatacak çok güçlü bir silahı vardı Elinde " Gözyaşları" Sadece kendini düşünmeliydi çünkü sadece o vardı ve tek başına idi. Derken önce "Şefkat " daha sonra da " Sevgi" ile tanıştı. Onu hemen kollarına almışlar, giydirip ısıtmışlar, karnını doyurmuşlar, şarkılar söyleyip uyutmuşlardı. Onun bütün kaprislerine içten bir sıcaklıkla göğüs geriyordu onlar. Birde kalplerindeki en güzel duygularla sarıp sarmalıyorlardı onu büyürken "Bencil " şımarıktı. Onu dizginleyip uslandırmak oldukça güçtü. Bu yüzden bir süre sonra "Eğitim" devreye girdi. "Bencil" oldukça asi idi. bir süre dirense de "Eğitimin " tatlı dili ve nezaketi onu gitgide eğitime doğru çekti. Ama gene de bencil arasıra ortadan kaybolup "Oyun " denen eğlenceye kendini atıyordu artık ona benzeyen diğer " Benciller " de tanışıp arkadaşlık etmeye başlamıştı. küçük "Bencil "Diğer bencillerle zaman geçirdikçe birlikte "neşe " yi ve "Paylaşma " yı tanımaları fazla zaman almadı böylece. Aradan yıllar geçtikçe eğitimle daha sıkı fıkı oldular." Bencil sevgi şefkat eğitim ve paylaşımın arasında büyümeye devam ediyordu. Onlarsa aralarında hep "mutluluk " denen birinden bahsediyorlardı. Dayanamadı bir gün sordu eğitime :
"Ne idi mutluluk"
"Mutluluk senin içinde" dedi. "Yeterki onu hisset. Öyle bir hisset ki çevrendekilere de yayılsın." Yalnız unutma onu korumak biraz da senin elinde. Mutluluk birazda çaba ve özveri ister. Ama inan "Bencil" bu hepsine değer. Bencil o anda içinde "mutluluğu " hissetti. Sımsıcaktı ve hiç de sandığı kadar uzakta da değildi. Mutluluk kendi içinde ve yanı başında idi. Başından beri hep tek başına olduğunu sanıyordu ama aslında hiç yalnız değildi. Özellikle Sevgi ve şefkat onu hiç bir zaman. Yalnız bırakmamış herzaman destek olmuşlardı. Gözleri yaşardı "Bencilin" Nasıl olup da bunları şimdiye kadar bunları düşünememişti. Şimdi sevgi ve şefkati içinde ta derinden hissediyordu. Öyle güzel bir duygu idi ki bu… Daha sonra diğer bencilleri ve paylaştıklarını düşündü. Neşelenmişti işte o an eğitimle göz göze geldiler.
Eğitim ona gülümseyerek dedi ki "Artık senin benimle bu en son günün " Bencil ağlamaklı oldu birden ne kadar da alışmıştı ki ona…
" Bencil herşey için teşekkür ederim eğitimini başarıyla tamamladın Sen tanıdığım en başarılı öğrencimdin. Keşke herkes senin gibi olsa idi Bundan sonra seni YAŞAMIN kollarına atıyorum artık sana "İNSAN" diyeceğiz. İNSAN hiç bir zaman eğitimi ve onun ona verdiklerini unutmadı. Yaşama koştu ve ona kucak açtı artık aldıklarını tek tek Yaşama verme zamanı gelmişti Artık paylaşma zamanı idi Sevgi ve şefkat ise onunla birlikte mutlulukla yaşamdaki diğer İNSANLARA gülümsüyordu.
alıntı | |
Harwest
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 6.Oca.2007 Cmt 13:07:06 |
| fiogf49gjkf0d SERÇE VE GÖÇMEN KUŞUN HİKAYESİ
İhanetin adı göçmen bir kuşa verilmiş, Sadakatin adı ise; bir serçeye
Göçmen kuş bütün bahar ve yaz boyunca Küçük köyün üstünde uçmuş serçeyle beraber
Küçük sinekleri, kurtları yemişler, Kış yağmurlarıyla şaha kalkmış, derelerden su içmişler.
Masmavi gökyüzünde dans etmişler, Çiçek açan ağaçlara konup, papatya tarlalarında gezmişler...
Birbirlerine söz vermiş kuşlar; Ayrılmayacağız diye.
Ama kış gelmiş, Göçmen kuş adına yakışanı yapmaya kararlıymış,
Serçe ise her zamanki gibi sadık Ama sevgi de yabana atılmaz bir gerçek.
Ayrılık acı, ihanet kötüymüş serçe için Yaşamaksa önemli imiş göçmen için.
O, baharların tatlı eğlencesiymiş sadece Gel demiş serçeye benle beraber...
Başka bir bahara uçalım. Serçe ise burda bekleyelim demiş yeni baharı
Ama kış acımasızdır. demiş göçmen, Yaşayamayız burda, aç kalır üşürüz
Serçe hayır demiş korunuruz kötülüklerinden kışın beraber Göçmen inanmamış serçeye hayır demiş gidelim.
Serçe için gitmek nasıl bir ihanetse yaşadığı yere Kalmakta aynı şekilde ihanetmiş sevgiliye
Ve karar vermiş sevgiyi seçmiş Uçacakmış yeni bir bahara...
Göçmen ve serçe çıkmışlar yola, Ama serçe zayıfmış, onun kanatları uzun uçuşlar için değil.
Dayanamayacakmış bu yola Oysa göçmenin kanatları güçlüymüş
Çünkü o hep kaçarmış kışlardan Hep gidermiş zorluklarından kışın yeni baharlara
Bir fırtına yaklaşıyormuş. Göçmen hızlı gidiyormuş fırtınadan, yakalanmayacakmış
Ama serçe iyice zayıf kalmış, yavaşlamaya başlamış Göçmene duralım demiş artık.
Biraz dinlenelim Göçmen itiraz etmiş, fırtına demiş, ölürüz.
Serçe çok fırtına görmüş, kurtuluruz demiş. Ama göçmen yürü demiş serçeye birazdan okyanuslara varacağız
Serçe sevgisine uymuş ve peşinden son bir gayretle gitmiş göçmenin Birazdan varmışlar okyanusa
Kurtuluşuymuş bu büyük deniz Göçmen için çok iyi bilirmiş buraları
Ama serçe ilk kez görüyormuş ve sanki Gökyüzünden daha büyükmüş bu yeni mavi
Serçe artık dayanamıyormuş, Son bir sevgi sesiyle seslenmiş göçmene
Artık gidemiyorum.... Göçmen serçeye bakmış, Bakmış ve devam etmiş........
Okyanus çok büyükmüş, serçe ise çok küçük Serçenin sevgisi de çok büyükmüş ama göçmen çok küçük...
Mavi sularında okyanusun bir minik SADAKAT ... Yeni bir baharın koynunda koca bir İHANET... | |
| | |
| |