fiogf49gjkf0d Ortada bir HUKUK SİSTEMİ varda bizmi göremiyoruz aceba?
Hukuk sistemi adil bir şekilde, saygınlığına gölge düşürmeden işlerse HUKUK SİSTEMİ var diyebiliriz ve saygı gösterebiliriz. Ortada bir hukuk sistemi yok malesef....
Yargıtay Başkanı, geçen gün yaptığı konuşmada “hukuk sistemine” saygılı olunmasını istedi.
Biz saygılıyız.
Asıl hukukçuların, “hukuk sistemine” saygılı davranmalarını sağlamak gerekiyor.
Yargıtay Başsavcısı da, AKP hakkında hazırladığı iddianamede, suç “olmayan” sözleri de “suç” gibi göstererek yeni “suçlar” icat etmişti.
Henüz Temyiz’de görüşülmemiş bir davanın sanığının sözlerini, o sanıkla AKP arasında bir bağ olduğunu kanıtlamaya bile gerek duymadan “delil” olarak kullanmıştı.
Hukukçuluk ciddi bir iş.
Yargı bir toplumda mutlaka “saygıdeğer” bir konumda olmalı.
Bunun için “adil” olması, evrensel hukukun kurallarına uyması, makamını keyfiliğe alet etmemesi ve toplumuna saygı göstermesi gerekir.
“Ben savcıyım, canımın istediği gibi iddianame yazar ülkeyi karıştırırım,” ya da “ben savcıyım, canım isterse olmayan suç için dosya açarım” diyemez kimse.
Bu toplum size büyük bir güç vermiş.
Bunu adalete uygun olarak kullanmanızı bekliyor.
O gücü, hukukun dışına çıkmak için kullanamazsınız.
Bizim elimiz kalem tutuyor, sesimizi duyurma imkânımız var, ona rağmen böylesine fütursuz bir hukuksuzluğun muhatabı oluyoruz, bir de Anadolu’daki insanları, seslerini duyuramayanları düşünün, onların başlarına neler geliyor.
Bu toplumu koruması gereken hukukçular hukuku hiçe sayarsa, bu toplumu kim hukukçulardan koruyacak?
Hukuk adına yapıldığı söylenen bu keyfiliklere karşı bu toplum kendini nasıl savunacak?
Darbeyi öven, mesnetsiz iddianame yazan, olmayan suça dosya açan hukukçularla hayatımızı nasıl sürdüreceğiz?
Sayın Yargıtay Başkanı’nın bu konularda bir cevabı var mı?
Artık iyice anlaşılıyor ki en büyük sorunlarımızdan biri hukuksuzluk...
Ve, ne yazık ki bu hukuksuzluk bizzat “hukuk sisteminin” içinden kaynaklanıyor.
İsmet Paşa, parlamentodaki bir linç girişiminden sonra olanları kınamak için kürsüye çıktığında “Dışardan adam mı getirelim” demişti.
Yaşasaydı, bu hukukçuların hukuksuzluğu karşısında da herhalde aynı sözleri söylerdi.
“Ne yapalım, dışardan adam mı getirelim?”
Ahmet ALTAN
|
fiogf49gjkf0d
Burada üç erk i yazıp hiç birinizi akılsız insan statüsüne sokmayacağım. Çünkü hepimizde bilirizki Yasama ve Yargı arasında güç ayrılığından doğan ihtiyacı tamamiyle karşılayan dengedir Yürütme.
Güç ayrılığı rejimimizdeki en önemli ilkedir. Biz eğer bu ilişki ve ayrılık ilişkisini dengeleyemiyorsak o zaman Demokrasi döner dolaşır Oligarşik yapının temelleri atılmış olur doğal ortamında. Şuanda da buna haz duyan bir muhalefet var. Nedenlerine gelince; Türkiyede kaçınılmaz bir gerçektirki SOL kesim iktidar olamaz. Olsa bile anca SAĞ kesimin oy dağılımının arasından sıyrılarak olabilir, işte asıl bu azınlığın yönetiği bir demokratik yönetim olur. Fakat yine de Oligarşik yapı çatısı oluşmaz. Muhtemelmidir? Zayıfta olsa evet. Kötümüdür? Bunu Deniz Baykalın Başbakan yardımcılığı ve Dış işleri Bakanlığı yaptığı zamanda gördük.Kadrolaşma konusunda şuan ne kadar çok sesini duyurmaya çalışan bir muhalefetse o zamanlar bunun 2 katını yapmıştı. Yani Türkiyede SOL veya SAĞ çekişmesinden önce Örgütlenme tehtidini ortadan kaldırmalıyız. Eğer kaldıramazsak Bürokrasi siyasileşir. Şuanda biz bu siyasileşmenin içerisindeyiz. Bürokrasi sürekli siyasi doğrultuda seslerini duyurmaya çabalıyorlar. Bunun en iyi örneğini 21 OCAK 1997 de Vural Savaşın seçilmesi ile hissettik maalesef.
Ben insanların olanları bilmemesine ve bunu da birilerinin tarafından yapılmasına karşıyım. Fakat olmayıp, olabilmesi muhtemel vukuları da olacak şeklinde göstererek halkı galeyana getiren Yaltakçılara da karşıyım. Hiç kimse alınmasın. Bundan 7 sene evvel "2 sene sonra şeriatçılar gelecek" diyen bir yaltakçının kendisini hoca göstererek "Televizyon şeytan işi, oy verin cennete biletiniz hazır" diyenden farkı yoktur benim gözümde. Çünkü ikisinin de amacı bellidir.
İnsanları kendi düşüncelerinden çıkararak farklı bir forma sokmak isteyen insanlar ya Liderdir yada Dalkavuk...
Ben liderlik vasıflarını taşıdığını düşünmediğim için ve Liderlik için yanıp tutuşurken Şovenizmi sebebi ile sadece 1 defa Milletvekili olarak silik bir isilik olmaktan çıkamayan insanları dalkavuk grubuna sokuyorum, müsebbipleri de bizzat kendileridir. Örnekleri de var. Girin TBMM sitesine kişilerin backgroundlarını inceleyin kimler olduğunu anlayacaksınız.
Gelelim yeniden konumuza. Üç kuvvet dengesini bozarak Bürokratik kimliğini unutup yozlaşmış bir benimseme ile betimleme yapan bürokratın işi devlet içerisinde değil sendikalardadır anca. Çünkü bürokratın işi siyaset değil, siyaset bilincinde olan insanların yapamadığı işleri göstererek yol göstericiliktir. Sen bu yol gösterici edandan çıkarak ve arkana da HUKUKU alarak Hukukun üstünlüğünü gösterirken farklı yerden yumruk vuran insan edasına girersen o zaman anca 1 dönemlik milletvekilliği yaparsın, taraf olduğun partinde unutur, insanlarda...
Hukukun üstünlüğü tabiki tartışılmaz. Fakat Hukuku ele alarak önüne başka anti Hukuk hiyerarşisinde kendi fikirlerini silahlı veya Hukuki baskılar yaparsan o zaman işte Oligarşinin atmosferini hissedersiniz ciğerlerinizde. Bu sebeple üç kuvvet dengesini hiçe sayarcasına kadrolaşma mantığı ile Hukuku politik düşüncenizin esiri yaparsanız iç savaşıda başlatmış olursunuz.
Bu bağlamda Oy da büyük Hukuk ta büyük. Önemli olan 2 büyüğü kontrol eden 3 ncü büyüğün iki büyüğünde kendisinden büyük olduğunu bilip ona göre Kuvvet dengesini kurcamaması. Kurcalarsa Adnan Menderes in başına gelen gelir ve bir kara sayfa daha açılır şanlı tarihimizde...
|
fiogf49gjkf0d fiogf49gjkf0d yine bana iş düştü evet akp kapatılacak mı?bence kapatılacak ama bunu konuşmak istemiyorum zaten ben hergece yatmadan önce allaha dua ediyorum bu partiyi başımızdan alsın diye ve şunuda belirtmek istiyorum karıştırılmasın
SAADET PARTİSİ AK PARTİ
*milliyetçi haçlılarla asla işbirliği yapmadı *işbirlikçi ülkeyi haçlılara sattı
*dindar *dinci
*kötü zannedildi iyi çıktı *iyi zannedildi kötü çıktı
dindar:gerçekten allahın yolunda,inanıyor, onun dediklerini yapıyor
dinci:kendi dediklerini allahın emri gibi gösteriyor ve kedilerini allahın elçisi gibi göstermeye çalışılıyor.
hukuk herzaman üstün size sormak istiyorum refah partisi kapatıldığında avrupa birliği evet kapatılmalı dedi neden çünkü istediklerini asla vermedi refah partisi ama akp kapatılsın diyince avrupa birliğine uyum olmaz ilişkimiz aksar alınmayabilirsiniz.neden çünkü bütün istediklerini alıyolar neden böyle bakmıyosunuz olaya gümrük birliğini unutuyosunuz ah bi sirkelenin ve kendinize gelin.bi 50 sene sonra değil avrupa birliği belki ülkeniz bie olmıyacak.
|
