“Kölem ol” desen olmam mı yar?
Çok uzaklarda yaşıyorsundur, farkında değildir o bunun. Geçiremezsin ki bir söz kendine. Gökkuşakları vardır rüyalarında, bütün renkler onu anlatır. Bir uğultudur çınlatır kulaklarını sebebi o, farkında değildir.
Kaçtıkça kaçarsın her şeyden, farkında değilsindir. İlk ve son mu oldu şimdi kapalı gözlerle yürümeler. Yürümek de ne ki, koşar adım giderdin ona.
Pencereden bakıp hayallere dalsan, sonra yağmur çiselemeye başlasa. Buğulanan camlara adını yazsan kalplar içinde… Hızını alamayıp sokağa fırlasan ve adını bağıra bağıra sokaklarda dolaşsan. Sırılsıklam olsan hızlanan yağmurda…
BİR AYRILIŞ HİKAYESİ
Erkek kadına dedi ki:
-Seni seviyorum,
ama nasıl,
avuçlarımda camdan bir şey gibi kalbimi sıkıp
parmaklarımı kanatarak
kırasıya
çıldırasıya...
Erkek kadına dedi ki:
-Seni seviyorum,
ama nasıl,
kilometrelerle derin, kilometrelerle dümdüz,
yüzde yüz, yüzde bin beş yüz,
yüzde hudutsuz kere yüz...
Kadın erkeğe dedi ki:
-Baktım
dudağımla, yüreğimle, kafamla;
severek, korkarak, eğilerek,
dudağına, yüreğine, kafana.
Şimdi ne söylüyorsam
karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana..
Ve ben artık
biliyorum:
Toprağın
- yüzü güneşli bir ana gibi -
en son en güzel çocuğunu emzirdiğini...
Fakat neyleyim
saçlarım dolanmış
ölmekte olan parmaklarına
başımı kurtarmam kabil
değil!
Sen
yürümelisin,
yeni doğan çocuğun
gözlerine bakarak..
Sen
yürümelisin,
beni bırakarak...
Kadın sustu.
SARILDILAR
Bir kitap düştü yere...
Kapandı bir pencere...
AYRILDILAR...
Nazım Hikmet
Delirmenin bile senli bir nedeni olmalı,,,
Saplantı