ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
| | |
|
manolya41
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 8.Ara.2010 Çar 03:11:14 Seni Unutamadim |
|
Bir başıma bu kentin sokaklarında yürüyorum. Üşüyorum. Ne kadar uzaksan bana o kadar soğuyor hava. Sen yoksa, sıcaklık hep mevsim normallerinin altında. Bu yüzden meteoroloji raporları umurumda bile değil. Kar mı yağıyor yoksa yağmur mu bana ne? Ben senin hasretinle sırılsıklamım zaten,daha ne kadar ıslanabilirim ki?
Burada mısın değil misin belli değil. Bazen gidişlerin kahramanı oluyorsun, bazen sonsuz kalışların. Doyumsuz gecelerdesin kimi zaman, bazen de yalnız karanlıklardasın. Bitmek bilmez bir şarkısın ama ben mi notaları yanlış basıyorum da sen bu şarkıyı söyleyemiyorsun? Neden susuyorsun?
Aşkın sessizliği ne kadar korkunç olur bilir misin? Bir tek kelimeye hasret geçen gecelerin hesabını soracağın kimse de yoktur üstelik. Kendi kendiyle konuşana deli derler ya, beni çoktan akıl hastanesine kapatmaları gerekirdi. Hem de iflah olmaz hastalar bölümüne…Yokluğuna alışmaktan korkuyorum,ne kadar kötü… Yokluğunu yürüyorum sokaklarda. Yokluğunu içiyorum kadeh kadeh. Hiç gelmeme ihtimalin bir idam mahkumuna dönüştürüyor beni. Hiçbir şey yapmadan beklerler ya hücrelerinde, ölümün soğuk nefesini hissederek… Anlamlı olan bir şey yoktur onlar için.Belki de bir an önce ölmektir akıllarından geçen ,bu bekleme işkencesi bitsin diye…Bu yokluk hissi öldürecek beni…
Gelebilme ihtimalinse yüreğimdeki kuşları havalandırıyor,kanat seslerini duy. Gelmek iste bana. Bir görsem yüzünü,ah bir dokunsam sana…
Göreceksin,sevdanın çiçek çiçek açtığını umudun bir yangın gibi alev alev ikimizi birden sardığını. Anladım ki mümkün değil seni sensiz yaşamak. Ben o gönlü genişlerden değilim. Madem içimdesin, yüreğimde taşıyorum seni,o zaman yanımda da olmalısın. Sensiz yaşanmayacak bu aşk ötesi yok..
Şimdi yalnız geceleri seviyorum. Seni yıldızlarda buluyorum. Daha bir dayanılır oluyor sensizlik sancısı. Mümkünü yok çıkmayacaksın aklımdan, bu yüzden gece, el ayak çekilmişken, hiçbir ses yokken sen ve gece.. Zaman geçer,her şey unutulur, bir örtüyle kaplanır acılar ama… BİR TEK SENİ UNUTAMADIM..
| |
leylaaam
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 8.Ara.2010 Çar 23:50:38 |
| Leyla İle Mecnun
Mecnun Leyla’sını ararken çölde, Hep onu görürmüş çiçekte, gülde.
O kadar çok severmiş ki Leyla’yı, Ona benzetirmiş güneşi, ayı.
Arar iken Leyla’sını her zaman, Koymazmış adını dilinden bir an.
Leyla Leyla diye feryad ederken, Acırmış haline Mecnun’u gören.
Leyla’ya demişler git de yanına, Fazla bağırmasın git söyle ona.
Gece gündüz inletiyor dağları, Gök yüzüne çıktı bak ahuzarı.
Leyla bu sözlere dayanamamış, Koşarak Mecnun’un yanına varmış.
Mecnun hala bağırıyor durmadan, Haberi yok yanındaki Leyla’dan.
Leyla demiş geldim artık sussana, Yanı başındayım bana baksana.
Mecnun ürkek ürkek Leyla’ya bakmış, Fakat bir türlü de tanıyamamış.
Demişki Leyla’ya söyle kimsin sen? Karşıma geçip de bakarsın neden?
Tanımadım seni, git bu başımdan, Avare bırakma beni işimden.
Leyla hayret ile Mecnun’a bakmış, İşittiği sözler içini yakmış.
İşte ben Leyla’yım demiş Mecnun’a, Çağırmışsın beni bak geldim sana.
Şimdi de sen kimsin diyorsun neden? Unuttun mu beni söylesene sen?
Mecnun garip garip bakmış Leyla’ya, Leyla’ysa kapılmış biraz korkuya.
Demek Leyla sensin şimdi öyle mi? Tanımadım seni günah bende mi?
Eğer sen Leyla’ysan söyle bileyim, O zaman bu içimdeki Leyla kim?
LEYLaaam | |
leylaaam
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 9.Ara.2010 Per 00:03:18 |
|
KELEBEK KANADINDA AŞK
Zamanlar Güneş ekilip, yıldız biçilen zamanlardı. Hatırlıyorum…
Ya önce sen vardın yürek olarak içimde Ya da aşk vardı önce Gelip içimde kestiğin Hatırlamıyorum…
Ben imkansıza dudak bükerdim Sense halime gülerdin… Olsun! O günlerde ben Biraz mutlu biraz umutlu Biraz içliydim Doğrusu en çok da Kelebeklerin kanadına işlediğin Aşkından dertliydim…
Ama o zamanlar Güneş ekilip yıldız biçilen Zamanlardı Aşk dediğin belki de Geceye veda etmeyen bir ay’dı…
Türküler saklardın derinlerinde Sazından kaçak… Bilmezdin. Ben görürdüm duyardım da Sen bir kez olsun söylemezdin Korkularını zaten Kimselere vermezdin… Ve böylece Sen yağmura Yağmur benim gözlerime hasret Yaşardık…
Heyhat! Hep ama hep O imkansıza takıldın da sen Ve belki de bu yüzden Aşk gelip bizi sarsınca yüreklerimizden: Ben ağlardım gözlerim gülerdi… Sen gülerdin gözlerin susardı…
Şimdi ben O zamanların renklerini unuttum. Belki mavi, belki sarı, belki aktı… Hatırladığım tek şey Güneşle yıldız arkadaştı…
Bilenler bilirdi Çok sevmiştik biz Çok! Ben gönlümden Sen dilinden…
Ben unutsam da şimdi Sen hatırlarsın. Sesinde ufacık bir hüzün olsa Ya da acıtan bir özlem gözlerinde Bembeyaz gecelerinde gelirdim sana bu şehrin… Gelirdim… Gönlümden… Ve sen “Hoş geldin” derdin Dilinden…. Kocaman bir çocuktum o zamanlar Belli! Dil nedir, gönül ne? Anlamını bildiğim Şüpheli!
Şimdi söyle bana! Kaldıysa geriye ne kaldı? Tek tarafı hesaplı bir sevda Niyeti bozuk bir dava Bir de Sadece dağlara caka satan bir sema…
Ama ben bunların hepsini sevdim. Şaşacak bir şey yok! Dedim ya… Ben Güneş ekilip yıldız biçilen zamanlardan geldim…
Sonraları Belki de hiç gülmedim Ve sen Kelebeklerin ömrünün üç gün olduğunu Hiç bilmedin! | |
HamdiSopayiGetir
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 9.Ara.2010 Per 12:02:08 |
|
·leylaaam· :
KELEBEK KANADINDA AŞK
Zamanlar Güneş ekilip, yıldız biçilen zamanlardı. Hatırlıyorum…
Ya önce sen vardın yürek olarak içimde Ya da aşk vardı önce Gelip içimde kestiğin Hatırlamıyorum…
Ben imkansıza dudak bükerdim Sense halime gülerdin… Olsun! O günlerde ben Biraz mutlu biraz umutlu Biraz içliydim Doğrusu en çok da Kelebeklerin kanadına işlediğin Aşkından dertliydim…
Ama o zamanlar Güneş ekilip yıldız biçilen Zamanlardı Aşk dediğin belki de Geceye veda etmeyen bir ay’dı…
Türküler saklardın derinlerinde Sazından kaçak… Bilmezdin. Ben görürdüm duyardım da Sen bir kez olsun söylemezdin Korkularını zaten Kimselere vermezdin… Ve böylece Sen yağmura Yağmur benim gözlerime hasret Yaşardık…
Heyhat! Hep ama hep O imkansıza takıldın da sen Ve belki de bu yüzden Aşk gelip bizi sarsınca yüreklerimizden: Ben ağlardım gözlerim gülerdi… Sen gülerdin gözlerin susardı…
Şimdi ben O zamanların renklerini unuttum. Belki mavi, belki sarı, belki aktı… Hatırladığım tek şey Güneşle yıldız arkadaştı…
Bilenler bilirdi Çok sevmiştik biz Çok! Ben gönlümden Sen dilinden…
Ben unutsam da şimdi Sen hatırlarsın. Sesinde ufacık bir hüzün olsa Ya da acıtan bir özlem gözlerinde Bembeyaz gecelerinde gelirdim sana bu şehrin… Gelirdim… Gönlümden… Ve sen “Hoş geldin” derdin Dilinden…. Kocaman bir çocuktum o zamanlar Belli! Dil nedir, gönül ne? Anlamını bildiğim Şüpheli!
Şimdi söyle bana! Kaldıysa geriye ne kaldı? Tek tarafı hesaplı bir sevda Niyeti bozuk bir dava Bir de Sadece dağlara caka satan bir sema…
Ama ben bunların hepsini sevdim. Şaşacak bir şey yok! Dedim ya… Ben Güneş ekilip yıldız biçilen zamanlardan geldim…
Sonraları Belki de hiç gülmedim Ve sen Kelebeklerin ömrünün üç gün olduğunu Hiç bilmedin!
|
|
|
LEYLA BENDE SENİ UNUTAMADIM..... | |
leylaaam
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 9.Ara.2010 Per 15:33:56 |
|
Mesaj Gönder arkadaşları Forum Mesajları Forum Başlıkları
|
9.Ara.2010 Per 12:02:08 |
|
·leylaaam· :
KELEBEK KANADINDA AŞK
Zamanlar Güneş ekilip, yıldız biçilen zamanlardı. Hatırlıyorum…
Ya önce sen vardın yürek olarak içimde Ya da aşk vardı önce Gelip içimde kestiğin Hatırlamıyorum…
Ben imkansıza dudak bükerdim Sense halime gülerdin… Olsun! O günlerde ben Biraz mutlu biraz umutlu Biraz içliydim Doğrusu en çok da Kelebeklerin kanadına işlediğin Aşkından dertliydim…
Ama o zamanlar Güneş ekilip yıldız biçilen Zamanlardı Aşk dediğin belki de Geceye veda etmeyen bir ay’dı…
Türküler saklardın derinlerinde Sazından kaçak… Bilmezdin. Ben görürdüm duyardım da Sen bir kez olsun söylemezdin Korkularını zaten Kimselere vermezdin… Ve böylece Sen yağmura Yağmur benim gözlerime hasret Yaşardık…
Heyhat! Hep ama hep O imkansıza takıldın da sen Ve belki de bu yüzden Aşk gelip bizi sarsınca yüreklerimizden: Ben ağlardım gözlerim gülerdi… Sen gülerdin gözlerin susardı…
Şimdi ben O zamanların renklerini unuttum. Belki mavi, belki sarı, belki aktı… Hatırladığım tek şey Güneşle yıldız arkadaştı…
Bilenler bilirdi Çok sevmiştik biz Çok! Ben gönlümden Sen dilinden…
Ben unutsam da şimdi Sen hatırlarsın. Sesinde ufacık bir hüzün olsa Ya da acıtan bir özlem gözlerinde Bembeyaz gecelerinde gelirdim sana bu şehrin… Gelirdim… Gönlümden… Ve sen “Hoş geldin” derdin Dilinden…. Kocaman bir çocuktum o zamanlar Belli! Dil nedir, gönül ne? Anlamını bildiğim Şüpheli!
Şimdi söyle bana! Kaldıysa geriye ne kaldı? Tek tarafı hesaplı bir sevda Niyeti bozuk bir dava Bir de Sadece dağlara caka satan bir sema…
Ama ben bunların hepsini sevdim. Şaşacak bir şey yok! Dedim ya… Ben Güneş ekilip yıldız biçilen zamanlardan geldim…
Sonraları Belki de hiç gülmedim Ve sen Kelebeklerin ömrünün üç gün olduğunu Hiç bilmedin!
| | |
LEYLA BENDE SENİ UNUTAMADIM..... |
| kimsinizki beni untmadınız hamdi bey
|
|
|
| |
leylaaam
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 9.Ara.2010 Per 15:52:04 |
| UMUT ÇİÇEĞİ
Bir adam vardı. Yitirilmiş umutlar üstüne kurulmuştu dünyası. Oysa o ne yıldızları istemişti ne de güneşi. Sadece kendi küçük hayatına anlam istemişti. Bir nedeni olmalıydı bu yıkılışların bilmiyordu. Bulamıyordu....
Şimdi hayattan ne umudu kalmıştı ne de beklentisi. Son umudunu da bir sonbahar sabahı rüzgarlarla savrulan bir yaprakla birlikte apansız kaybetmişti. Üzgündü, üşüyordu ama ağlamıyordu. Nedensizdi.. Aklına birden Sevim hanım geldi.dudaklarına tatlı bir tebessüm gözlerine ise acı ve mutluluk...
Aaahh! O da onu bırakmamış mıydı. Hem de insafsızca, haber bile vermeden. Dile kolay otuz evet tam otuz sene birlikte paylaşmışlardı hayatı. Bir yastıkta bir yürekte bir şarkıda... Oysa şimdi o ölümü kendine dost edinmişti. "O da üşüyor mu"diye içinden geçirdi adam. "Beni özlüyor mu?"
Adam yavaşça, sanki birşeyleri incitmekten korkarcasına bir banka ilişti. Boş gözlerle etrafı inceledi kendince. Herşey çok monoton, sıkıcıydı. Biraz sonra birden, gözüne daha önce hiç görmediği bir çiçek gözüktü. Onu yerden aldı.....Nekadarda güzeldi. Dünyanın bütün acılarına güzelliğiyle meydan okuyordu adeta."Ben de varım bu dünyada hey! bana bakın" diyordu sanki. Daha da yakından bakınca bu çiçeğin herzaman yol kenarında rastladığı bir çiçek olduğunu gördü. Nasıl olmuştu da, daha önceden bu güzelliğin farkına varmamıştı. Çiçek ona gülümsedi "yeni tanışıyoruz galiba"dedi. Adam irkildi. Çiçek konuşuyordu. Kulaklarına inanamadı adam. "Yaklaş bana"dedi, çiçek. Adam durdu. Gözlerinden nedenini anlayamadığı bir yaş düştü. Bir de yüreğine büyümek üzere bir sevgi tohumu.
Başını kaldırdı, güneş doğmak üzereydi. Güneşle birlikte içinde birşeyler kıpırdadığını hisetti. Derin bir nefes aldı, doğruldu. Artık dünyaya meydan okuyabilirdi. Ona bu gücü bu küçük çiçek vermişti. Çiçeğinin adını "umut çiçeği " koymuştu. Çiçek bu ismi beğenmişti. Adama "sana öğretecek çok şeyim var.elimi sıkı tut" dedi. Adam biliyordu yaşama dair bilmediği, yitirdiği her şeyi öğretecekti ona çiçeği. "yalnız" dedi çiçek "ben sana hayat verirken öleceğim, fazla zamanım yok". Ama şunu unutma senin yaşama sevincin, yaşama dair umutların devam ettikçe, ben de senin kalbinde yaşamımı devam ettireceğim. İşte sana ilk dersim.
"Hiçbir olumsuzluk uğruna umutlarını yıkmayacaksın".
"Bunu çevrendekileri düşünerek değil kendin için yapacaksın.bana söz ver" dedi . adam "söz sana umut çiçeğim söz.Hiçbir güçlük beni yıldıramayacak. Yaşam nekadar zorlayıcı olursa ben de o kadar inatçı olacağım. Ayak direyeceğim kötülüklere. İnsanlara destek olacağım. Onlara nasıl yaşamaları gerektiğini anlatacağım. Bunları nasıl yapacağım biliyor musun sevgili çiçeğim? Onlara içlerindeki çiçeği bulmalarını söyleyerek. Tıpkı benim seni bulduğum gibi..Yaşam kısa biliyorum ve ben bu yaşamı en iyi şekilde değerlendireceğim."
Adam gözlerini gökyüzüne çevirdi.Içi gibi karanlık olan gökyüzü yerini pırıl pırıl umut dolu aydınlığa bırakmıştı....
| |
HamdiSopayiGetir
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 9.Ara.2010 Per 18:42:49 |
|
·leylaaam· :
UMUT ÇİÇEĞİ
Bir adam vardı. Yitirilmiş umutlar üstüne kurulmuştu dünyası. Oysa o ne yıldızları istemişti ne de güneşi. Sadece kendi küçük hayatına anlam istemişti. Bir nedeni olmalıydı bu yıkılışların bilmiyordu. Bulamıyordu....
Şimdi hayattan ne umudu kalmıştı ne de beklentisi. Son umudunu da bir sonbahar sabahı rüzgarlarla savrulan bir yaprakla birlikte apansız kaybetmişti. Üzgündü, üşüyordu ama ağlamıyordu. Nedensizdi.. Aklına birden Sevim hanım geldi.dudaklarına tatlı bir tebessüm gözlerine ise acı ve mutluluk...
Aaahh! O da onu bırakmamış mıydı. Hem de insafsızca, haber bile vermeden. Dile kolay otuz evet tam otuz sene birlikte paylaşmışlardı hayatı. Bir yastıkta bir yürekte bir şarkıda... Oysa şimdi o ölümü kendine dost edinmişti. "O da üşüyor mu"diye içinden geçirdi adam. "Beni özlüyor mu?"
Adam yavaşça, sanki birşeyleri incitmekten korkarcasına bir banka ilişti. Boş gözlerle etrafı inceledi kendince. Herşey çok monoton, sıkıcıydı. Biraz sonra birden, gözüne daha önce hiç görmediği bir çiçek gözüktü. Onu yerden aldı.....Nekadarda güzeldi. Dünyanın bütün acılarına güzelliğiyle meydan okuyordu adeta."Ben de varım bu dünyada hey! bana bakın" diyordu sanki. Daha da yakından bakınca bu çiçeğin herzaman yol kenarında rastladığı bir çiçek olduğunu gördü. Nasıl olmuştu da, daha önceden bu güzelliğin farkına varmamıştı. Çiçek ona gülümsedi "yeni tanışıyoruz galiba"dedi. Adam irkildi. Çiçek konuşuyordu. Kulaklarına inanamadı adam. "Yaklaş bana"dedi, çiçek. Adam durdu. Gözlerinden nedenini anlayamadığı bir yaş düştü. Bir de yüreğine büyümek üzere bir sevgi tohumu.
Başını kaldırdı, güneş doğmak üzereydi. Güneşle birlikte içinde birşeyler kıpırdadığını hisetti. Derin bir nefes aldı, doğruldu. Artık dünyaya meydan okuyabilirdi. Ona bu gücü bu küçük çiçek vermişti. Çiçeğinin adını "umut çiçeği " koymuştu. Çiçek bu ismi beğenmişti. Adama "sana öğretecek çok şeyim var.elimi sıkı tut" dedi. Adam biliyordu yaşama dair bilmediği, yitirdiği her şeyi öğretecekti ona çiçeği. "yalnız" dedi çiçek "ben sana hayat verirken öleceğim, fazla zamanım yok". Ama şunu unutma senin yaşama sevincin, yaşama dair umutların devam ettikçe, ben de senin kalbinde yaşamımı devam ettireceğim. İşte sana ilk dersim.
"Hiçbir olumsuzluk uğruna umutlarını yıkmayacaksın".
"Bunu çevrendekileri düşünerek değil kendin için yapacaksın.bana söz ver" dedi . adam "söz sana umut çiçeğim söz.Hiçbir güçlük beni yıldıramayacak. Yaşam nekadar zorlayıcı olursa ben de o kadar inatçı olacağım. Ayak direyeceğim kötülüklere. İnsanlara destek olacağım. Onlara nasıl yaşamaları gerektiğini anlatacağım. Bunları nasıl yapacağım biliyor musun sevgili çiçeğim? Onlara içlerindeki çiçeği bulmalarını söyleyerek. Tıpkı benim seni bulduğum gibi..Yaşam kısa biliyorum ve ben bu yaşamı en iyi şekilde değerlendireceğim."
Adam gözlerini gökyüzüne çevirdi.Içi gibi karanlık olan gökyüzü yerini pırıl pırıl umut dolu aydınlığa bırakmıştı....
|
|
|
iileride unutamıyacağın kişi olmamak için şimdiden varlığımı hissettireyim dedim..ondan şey ettim.. | |
leylaaam
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 21.Ara.2010 Sal 01:13:01 |
| Bir Tutam Mavi İçin Herşey...:::
Kendi
suretimdir sandım önceleri Her gözlerimi kapadığımda belirirdi o görüntü Sonra fısıltısı gelirdi kulağıma;
Ben sandım
Kendimden sandım
Hayatımın anlamının bir çift mavi göz de saklı olduğunu Can`ımın parçasını
bulduğumu ve dahasını çok daha fazlasını
Yaşıyorum!! Yaşadıkça anlamlanıyorum
Anlamlandıkça buram buram "aşk" kokuyorum
Nefesin nefesime ömrün ömrüme eş olsun diye
Gözlerine başka hayaller değmesin diye
Avcumdaki çizgiler yalnız senin ellerinle birleşsin diye
Öylesine işte
İçten
İçimden
İçimin en kuytularına değin Seni Seviyorum
Gökkuşağından daha renkli açıyor çiçeklerim Her yağmur damlasıyla serpilip büyüyorum
Büyüyoruz
Gittikçe büyüyüp büyüdükçe güzelleşiyoruz Gözlerin daha bi mavi mesela Ben kırmızıyı daha çok yakıştırıyorum kendime Ve gitgide daha çok benziyoruz birbirimize Ruhlarımızın aksi duruşumuza gülüşümüze bakışımıza yansıyor
Artık aynaya baktığımda suretimden önce seni görüyorum
"Önce senin gözlerin
Önce senin nefesin
Ömrümün sonuna kadar tek önceliğim"
Herşey bir tutam mavi uğrunaydı;
Biraz gökyüzünden
Biraz denizden
Biraz da kalbimizden
Bir tutam mavi için herşey;
Bir tutam bakış
Bir tutam mavi için
| |
leylaaam
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 21.Ara.2010 Sal 01:28:27 |
| her günden bir ders alın
Bazen birileri hayatınıza girer ve onların orada olmalarının, sizin bazı amaçlarınıza hizmet etmeleri, size ders vermeleri veya kim olduğunuz ya da kim olmak istediğiniz konusunda size yardım etmeleri demek olduğunu kesinlikle bilirsiniz.
Bu kişilerin kim olabileceklerini asla bilemezsiniz – bir oda arkadaşı, bir profesör, bir arkadaş, bir sevgili ya da tamamen yabancı biri – ama gözleriniz onlarla kilitlendiğinde, işte o an hayatınızı çok derin bir şekilde etkileyeceklerini bilirsiniz.
Bazen, başınıza gelen şeyler ilk başta korkunç, acı verici ve adaletsizce görünebilir ama sonraları aksine o engelleri aşmadan potansiyelinizin, gücünüzün, iradenizin ve yüreğinizin asla farkına varamayacağınızı anlarsınız.
hastalık, yaralanma, aşk, gerçek mükemmelliğin kayıp anları ve aptallıklar, hepsi sizin ruhunuzun sınırlarını test etmek için vardır. Bu küçük testler olmaksızın, her ne olursa olsunlar, hayat hiçbir yere varamayan, pürüzsüzce asfaltlanmış düz, yavan bir yol gibi olurdu. güvenli ve rahat; ama aptalca ve tamamen anlamsız.
Tanıştığınız, hayatınızı etkileyen insanlar, tecrübe ettiğiniz başarı ve çöküşler, kim olduğunuzu ve kim olacağınızı bulmanıza yardımcı olurlar. Kötü tecrübelerden bile bir şeyler öğrenilebilir. Aslında, bazen onlar en önemlileridir.
Eğer birileri sizi severse, karşılığında onlara hangi şekilde yapabiliyorsanız sevgi verin, sadece sizi sevdikleri için değil aynı zamanda size sevmeyi ve kalbinizi ve gözünüzü nasıl açabileceğinizi öğrettikleri için.
Eğer birileri sizi incitirse, aldatırsa ya da kalbinizi kırarsa, onları affedin, size, güveni ve kalbinizi kimlere açacağınıza dikkat etmenin önemini öğrettikleri için.
Her gününüzü önemseyin. Her anın değerini bilin ve onu bir daha asla yaşayamayacağınız için o anlardan alabileceğiniz her şeyi alın. Daha önce hiç konuşmadığınız insanlarla konuşun ve onların söylediklerini dinleyin!
Aşık olmanıza izin verin, kendinizi serbest bırakın ve görüşlerinizi yükseltin. Başınızı dik tutun; çünkü her türlü hakka sahipsiniz. Kendinize önemli bir kişi olduğunuzu söyleyin ve kendinize inanın; çünkü eğer siz kendinize inanmazsanız başkalarının size inanması güç olacaktır.
Hayatınızda istediğiniz her şeyi yapabilirsiniz. Kendi hayatınızı yaratın ve daha sonra dışarı çıkıp hiç pişmanlık duymadan yaşayın! Ve eğer birilerini severseniz bunu onlara söyleyin; çünkü yarının neler sakladığını asla bilemezsiniz.
Yaşadığınız her günden hayata dair bir ders alın! Bugün; dün için endişelendiğiniz yarındır. Buna değer miydi? | |
| | |
| |