ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
wwarkheww> Forum Mesajları | | wwarkheww'e ait Toplam 742 Forum Mesajı var
|
|
wwarkheww
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >İlginç Videolar, Fotoğraflar, Grafikler, Sunumlar >Dünyadaki engösterişli böcekler..> 8.Şub.2008 Cum 23:08:40 | | fiogf49gjkf0d renkleri muazzam ama hiççç sevimli deiller paylaşım için tşkler periss :) | |
wwarkheww
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Önemli Bilgiler >Aşkın 7 Evresi> 8.Şub.2008 Cum 20:26:11 | | fiogf49gjkf0d Aşk ve sevgi çözümü olmayan bilmeceler gibidir orasını burasını fazla kurcalamayacaksın ne hissediyosan yaşayacaksınFazla soru sormayacaksın hassas bünyeleride yormayacaksınaslında 7. evreyi karşı tarafında sınav kağıdına saldırıp onun sorularındada kendini sorumlu hissedenler oluşturuyo. sürekli kendine acaba onun aşkına layıkmıyım acaba ona zarar veriyomuyumla vs,vs sormaktan vede yormaktan usanmayanlar var sanane dimi karşı taraf aciz midir ki onun sınav kağıdına burnunu sokuyosun....... | |
wwarkheww
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >GÜNÜN SÖZÜ> 7.Şub.2008 Per 21:24:56 | | fiogf49gjkf0d bazen kendi yaptığımız yanlışlıklara kader.. kaderin yaptığı yanlışlıklara keşke deriz.. | |
wwarkheww
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >pencereniz nereye bakıyor ?> 7.Şub.2008 Per 12:58:59 | | fiogf49gjkf0d pencereniz nereye bakıyor
pencereler vardır, dağlara bakar. Dağların yüksekliği kadar yükselir bakışlar. Dağların ardı gibi ulaşılmazlara da sahiptir, dağların bu tarafındakiler gibi, engelleri beraber aşacak dâvâ arkadaşlarına da.
Pencereler vardır, denize bakar. Açınca deniz vurur yüzünüze, kapatınca sessiz bir mavilik dolar evin içine. Deniz kadar derindir bakışlarınız, deniz kadar dalgalı olmasa bile hayatınız.
Pencereler vardır, nehirlere, derelere, şelalelere bakar. Berraklıktır duvarınıza asılı tablo. Huzur veren şırıltıdır, çalıp duran müzik. Aynı nehirde iki kere yıkanamamak gibi, aynı nehri iki kere seyredemezsiniz. Giden su damlacıkları, hayatınızdan da saniyeler götürür; eşsiz bir manzara seyrettirirken.
Pencereler vardır, uçsuz bucaksız ovalara bakar. Yürüseniz saatler sonra ulaşabileceğiniz noktadır, evinizin içinde bakakaldığınız. Gökyüzünün yer yüzüyle birleştiği o müthiş fotoğraf, yer ile gök arasındaki konumunuzu belirler: Ne kadar arzîsiniz ya da ne kadar semavî…
Pencereler vardır, kaldırımlara bakar. Gördüğünüz; insan ayakkabıları, kedi patileri, araba lastikleridir. İşittiğiniz; ayak sesleri, otomobil gürültüleri, sokak kavgalarıdır. “Kaldırım manzaralı eviniz var mı? ” diye sormazsınız asla, bir emlakçıya. Tercihiniz değil, mecburiyetinizdir kaldırımlar; ama ufkunuzu geliştirmek, başka dünyalara pencereler açmak elinizdedir.
Pencereler vardır, karşı apartmana bakar. Sokaktan geçen arabalar, oyun oynayan çocuklar ve balkonda çay içen komşulardır; evinizden dış dünyaya açılan. Komşunuzun da sizden farkı yoktur; onun için de siz bir manzarasınızdır, penceresini açtığında. Siz ve komşunuz, karşılıklı iki ayna gibidir; ama bu aynadan sonsuz görüntüler çıkmaz.
Pencereler vardır, hayata bakar. Hayattan ne anlıyorsa insan, o kadar geniş, o kadar ferah, o kadar huzur vericidir; penceresinden evine sızan. Hayatı bir hapishane gibi görüyorsa, ayak seslerinden, ayakkabı görüntülerinden ve araba lastiklerinden başka bir şey görmez, ruhunun penceresi olan gözlerini açtığında.
Pencereler vardır, insanın kendisine bakar. Ne kadar derinse duruşu, ne kadar özgürse ruhu, ne kadar güzel görebiliyorsa; o kadar geniş, o kadar uçsuz bucaksız, o kadar güzeldir manzarası. Yüzeyselse, ancak karşı apartmandaki insanı görüp durur, penceresini her açtığında. Pencereler vardır, açılmaz; sadece seyredersiniz. Koklayamazsınız, işitemezsiniz, elinizi uzatıp dokunuyor gibi hissedemezsiniz.
Peki sizin pencereniz nereye bakıyor???
| |
wwarkheww
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Mühim Mevzular >Felsefe, Din, İçsel meseleler >İNSAN aradıklarına göre DEĞER Kazanır...> 7.Şub.2008 Per 12:41:34 | | fiogf49gjkf0d
Gönül, kilidine vurulan anahtarı arar durur bir ömür boyu, yükselip tırmanmak için. Evet, kilitli olarak yaratılmıştır gönül, efsunlu olarak. Adım adım arar sevgilisini, sonsuz bir gönül arzusudur aradığı, sonsuz bir sevgidir sığdırmaya çalıştığı gönül evine.
Belki hayatın basit ayrıntılarında arar belki etrafındaki insanların arasında bulmaya çalışır dostunu, tesellicisini. Belki de güç diye, kudret diye nice sebeplere sarılır ama her defasında aradığı şey şifreli bir anahtardır ruhuna vurulan paslı kilitleri açmak için. Özgürlüğe kavuşmak ister her daim insan ruhu. İnsan gibi yaşamak ister. Tarifsiz lütuflara mazhar olmak, her güzelliği en güzel ölçüler içinde tatmak ister.
Sağına bakar, soluna bakar sürekli. Önemsenmek, önemsenecek işlere imza atmak isteyen duygular vardır yaratılışta. Takdir ve beğenilme duyguları içinde varlığını hisseden bir idrake sahiptir insan dediğimiz şey.
Varlığını ve varoluşunu ille de güçlü bir sebebe dayandırmak ister şu değerler dünyasında. Her bir şeyin “değer” ya da “değmez” gibi bir karşılığı vardır. Ve her bir değerin mutlaka bir de “bedeli” vardır. Elimizdeki veya hayatımızdaki her şeyin değeri de karşılığındaki bedellerle ölçülür hep. İstediğimiz veya aradığımız şey ne denli önemliyse bedeli de o denli değerlidir aslında.
Feda ettikleriniz elde ettiklerinize değmiyorsa hayat koskocaman bir boşluktan ibaret demektir. Günümüzdeki psikolojik sorunların ve ruhsal hastalıkların altında tam da bu vardır; Koskoca bir “anlam boşluğu”.
Anlam boşluğu belki önceleri pek fazla fark edilemez fakat bir süre sonra artık pek çok şey yavaş yavaş sıradanlaşır. Evlilik hayatı, insan ilişkileri, meslek, çoluk çocuk ve yaşananlar…
Tüketilen ve yavaş yavaş tükenenler… Gençlik, sağlık, zaman, ömür…
Yine de takdir görmemek, yine de önemsenmemek ya da…
Ya da yalancı takdir ve tahsinler, yalancıktan gülümsemeler, yalancı önemsemeler…
Hele hele sağlık kaybedilince, hele hele zaman seni yıpratınca, itibardan düşünce…
Önemsenmeme duygusu, kendini bir kenara itilmiş hissine kapılmak, etrafında sürekli bir şeylerin peşinden koşanlar…
Ne hazin bir gerçek; erteleyenler hep ertelenenlerden oluyorlar.
Parayı ararken “sevgiyi” erteleyenler…
Kariyeri ararken “çocukları ve hayatı” erteleyenler…
Gücü ve kuvveti ararken zayıf düşenler, acizleşenler…
Büyüklüğü ve saygınlığı ararken küçülenler…
Sevgiyi ararken “sevgiliyi” unutanlar…
Bulduğunu zannederken kaybedenler,
Ararken kaybolanlar…
Hayatta hiçbir şey tesadüf değildir. Kendimizi unutup, etrafımızdakileri adam etmeye çalışırken, etrafımızdakiler tarafından adam ediliriz. Kendimizi unutarak çocuklarımızı terbiye etmeye çalışırsak çocuklarımız tarafından terbiye ediliriz çoğu zaman. Aradıklarımızı aldatarak bulmaya çalıştıkça, ya etrafımızdaki birileri tarafından aldatılarak veya kendi kendimize aldanarak buluruz cevabını hayatın içinde.
Hayat bir bedel ödeme sanatıdır aslında. Fakat ödediğimiz bedellerin bize kazandırdıkları ve kaybettirdikleri açısından bakabilmektedir hayatın değeri.
Şayet ruhumuza vurulan kilidi açamıyorsa elde ettiğimiz anahtarlar, şayet gönlümüze saklanan sonsuz hazinelerin kapağını açamıyorsa, tılsımlı şifresine cevap veremiyorsa bulduklarımız, sürekli “canı sıkılan bir adam” varlığını devam ettirecektir hayatımızda.
Ağzı kulaklarında gibi görünse de bazen vicdanıyla ve kendisiyle baş başa kalıp söyleştiğinde hep canı sıkılacaktır, içindeki anlam kayması daha bir hızlanacaktır.
Sevgiyi ararken sevgiliyi unutmak, bulduğunu zannederken kaybetmek kadar hazin ve üzücü başka bir şey var mıdır_?
Ruhumuza ve gönlümüze vurulmuş tılsımlı bir şifresidir sonsuz hazinelerin ilancısı.
Yüreğin, özgürlüğünü arayan bir güvercinin heyecan verici güzelliğindeki çırpınışı gibidir sevgiliyi buluşu.
Sevgiliye kavuşmanın ön şartı, kafesteki bülbülün hürriyete susaması gibidir.
Şifre, O nu iliklerinde hissederek aramaktır. Şifre, O nu içinde hissederek aramaktır.
Şifre, aynalara değil aynaların gösterdiğine vurulmaktır. Şifre, tüm bedelleri O’nun için ödemektir.
Şifre, bakarken, dokunurken, koklarken, işitirken, düşünürken, hissederken hep O’nun hesabına, O’nun sonsuz sevgisini yüreğine, gönlüne doldurmaktır.
Şifre, her şeyde ve her yerde O’nu anmak, O’nu anlamaktır.
Zira cennettekilerin tek pişmanlık duydukları şey; O’nu dünyada anmadan geçirdikleri zamanmış…
Çünkü insana, aradığı şeye göre değer biçilir.
| |
wwarkheww
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> ChatCity ile ilgili her şey >ChatCity Dedikoduları >Sevgili ßurağımızın (·cPaRiSc·) Doğum Günü> 7.Şub.2008 Per 01:40:08 | | fiogf49gjkf0d Günün kutlu olsun peris :)) çookk uzun yıllar sağlıklı huzurlu ve mutlu yaşa sevdiklerinle hemi hep dost kal........ | |
wwarkheww
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Müzik, Vido Klip, Playlist, Konser >Sevdiğimiz şarkı sözlerini yazalım... :)> 5.Şub.2008 Sal 12:20:53 | | fiogf49gjkf0d acı hatıraların odasını terk etti ötekine geçti göz yaşlarım orda kaldı ne evlere sığıyorum ne sokaklara karşıdan karşıya geçerken havalara bakıyorum üstüne yürüyorum arabaların daha ne söyliyeyim bilmiyorum ki
bu dudaklar artık seni öpmeyecek bu kalp senin için çarpmayacak senin için yaşamayacak,ölmeyecek senle aynı ağaca adını yazmayacak sende gittin ya...
içim boş odalar boş boşlukta yüzüyorum boğuşuyorum kendimle bir batıp bir çıkıyorum beni başka biri keser mi kesmez burda bir gün geçer mi geçmez yabancı yataklarda uyumaya mı alışayım elimden geldiği kadar yaşamaya mı çalışayım
beni yedin bitirdin kırdın geçirdin böyle bitirdin
çok çok çok kötü geçirdin burnumdan getirdin yedin bitirdin
şu sıralar çok yalnızım kendimle konuşuyorum hüzünlü kitaplar okuyup hüzünleniyorum sibiryadan beterdir yatak yattım mı başlıyor panik atak ağlıyorum sanıyorsun sadece ne uyku var ne dur durak sen kendine müslüman bu aşk değilbu tekme tokat
beni yedin bitirdin kırdın geçirdin böyle bitirdin
çok kötü geçirdin burnumdan getirdin yedin bitirdin
her gece her gece ölünmüyor iki kere
beni yedin bitirdin kırdın geçirdin böyle bitirdin
çok çok çok kötü geçirdin burnumdan getirdin yedin bitirdin
| |
wwarkheww
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Haber >Güncel haberler >Askerlik MeslekYüksekOkulları için düşürülecekmiş MeslekYüksekOkullarının kısa dönem olması doğrumu?> 18.Oca.2008 Cum 00:23:16 | | fiogf49gjkf0d wiyerriy arkadaşımın isteği üzerine açılmış bi sayfadır paylaşımlarınızı bekliyorum........ | |
wwarkheww
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >Mutluluk Bilgisizlikte Saklıdır...> 17.Oca.2008 Per 21:29:21 | | fiogf49gjkf0d Hikayedeki gibi pırlantaların sahteliğini bilmeyenin mutluluğu ile bu pırlantaların gerçeğini boynuna takanın mutluluğu arasında ne fark olabilir?
Çok basit bilmem kaç kıratlık fark var. Bilmem diyorum çünkü gerçek pırlantayı takanın kaç kıratlık pırlanta taktığı yazılmamış
Hikaye hoş bazen yaşama bağlanmak için evet cahil olmak yada sahte mutluluklar gerekiyo çünküüü bilgi ve gerçekler acıııtıııyooooo.
İnsan yaşamında bildikleriyle yaşadıkları arasında uçurum olmamalı DÜŞÜNCEN NEYSE YAŞAMINDA O OLMALI ki acıtmasıııınnnn | |
wwarkheww
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Geyik Muhabbet >Öylesine muhabbet >Önemli Sözler> 15.Oca.2008 Sal 12:31:34 | | fiogf49gjkf0d son ağacı kestiğinizde, son nehri kuruttuğunuzda, ve son balığı sudan çıkarttığınızda anlayacaksınız ki para yenilebilen bir şey değildir | |
| |