ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum
Kurallarını mutlaka okuyunuz...
|
nAoNnGaEmLe
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Oca.2007 Sal 16:02:33 -_Önemli Dersler_- |
| BEŞ ÖNEMLİ DERS > >>>> > >>>>Gerçek olup > >>>>olmadığını düşünmeyin sadece hissedin bence. Gayet hoş, okumaya > >>>>değer. > >>>> > >>>> 1.Birinci önemli ders. > >>>> > >>>> Okuldaki > >>>>ikinci ayımda, hocamız test sorularını dagıttı. Ben okulun en iyi > >>>>öğrencilerinden biriydim. Son soruya kadar soluk almadan geldim ve orada > >>>>çakıldım kaldım. Son soru soyleydi: > >>>> "Hergun > >>>>okulu temizleyen hademe kadının ilk adı nedir?.." > >>>> > >>>> Bu > >>>>herhalde bir cesit saka olmalıydı. Kadını yerleri silerken hemen hergun > >>>>görüyordum. Uzun boylu, siyah saclı bir kadındı. 50 lerinde falan > >>>>olmalıydı. Ama adını nerden bilecektim ki!.. Son soruyu yanıtsız bırakıp > >>>>kagıdı teslim ettim. Sure biterken bir ogrenci, son sorunun test > >>>>sonuclarına dahil olup olmadıgını sordu. > >>>> "Tabii > >>>>dahil" dedi, hocamız.."?? Yaşamınız boyunca insanlarla > >>>>karşılaşacaksınız. > >>>>Hepsi birbirinden farklı insanlar. Ama hepsi sizin ilginizi ve > >>>>dikkatinizi > >>>>hak eden insanlar bunlar. Onlara sadece gülümsemeniz ve merhaba demeniz > >>>>gerekse bile.." > >>>> Bu dersi > >>>>hayatım boyunca unutmadım. Hademenin adını da.. > >>>> > >>>> > >>>> 2.İkinci önemli ders > >>>>yağmurda otostop!.. > >>>> > >>>> > >>>> Bir gece > >>>>vakti gece yarısına doğru Alabama otoyolunun kenarında duran bir zenci > >>>>kadın gördüm. Bardaktan boşanırcasına yağan yağmura rağmen, bozulan > >>>>arabasının dışında duruyor ve dikkati çekmeye çalışıyordu. Geçen her > >>>>arabaya el sallıyordu. Yanında durdum. 60 lı yıllarda bir beyazın bir > >>>>zenciye hem de Alabama da yardıma kalkışması pek olağan şeylerden > >>>>değildi. > >>>> > >>>>O nu kente kadar götürdüm. Bir taksi durağına bıraktım. > >>>>Ayrılırken ille de adresimi istedi verdim. Bir hafta sonra kapım > >>>>çalındı. > >>>>Muazzam bir konsol televizyon indiriyordu adamlar. Bir de not ekliydi, > >>>>armağandı.. > >>>> "Geçen > >>>>gece otoyolda bana yardımınıza teşekkür ederim. O korkunç yağmur sadece > >>>>elbiselerimi değil, ruhumu da sırılsıklam etmişti. Kendime güvenimi > >>>>yitirmek üzereydim, siz çıka geldiniz. Sizin sayenizde ölmekte olan > >>>>kocamın yatağının bas ucuna zamanında ulaşmayı başardım. Biraz sonra son > >>>>nefesini verdi. Tanrı bana yardım eden sizi ve başkalarına karşılık > >>>>beklemeksizin yardım eden herkesi kutsasın!.. En iyi dileklerimle, > >>>> > >>>> Bayan Nat > >>>>King Cole." > >>>> > >>>> 3.Üçüncü önemli ders size > >>>>hizmet edenleri hep hatırlayın.. > >>>> > >>>> Bir > >>>>pastanın otuz paraya satıldığı günlerde 10 yasında bir çocuk pastaneye > >>>>girdi. Garson kız hemen koştu.. Çocuk sordu: > >>>> > >>>>"Çikolatalı pasta kaç para?.." > >>>> "50 > >>>>cent!.." çocuk cebinden çıkardığı bozukları saydı. Bir daha > >>>>sordu: > >>>> "Peki > >>>>dondurma ne kadar.." > >>>> "35 cent" > >>>>dedi garson kız sabırsızlıkla.. Dükkanda yığınla müşteri vardı ve kız bu > >>>>çocukla daha ne kadar vakit geçirebilirdi ki.. Çocuk parasını bir daha > >>>>saydı ve > >>>> "Bir > >>>>dondurma alabilir miyim lütfen" dedi. Kız dondurmayı getirdi. Fişi > >>>>tabağın > >>>>kenarına koydu ve öteki masaya koştu. Çocuk dondurmasını bitirdi. Fişi > >>>>kasaya ödedi. Garson kız masayı temizlemek üzere geldiğinde, gözleri > >>>>doldu > >>>>birden. Masayı sanki akan yaşları temizleyecekti. Boş dondurma tabağının > >>>>yanında çocuğun bıraktığı 15 centlik bahşiş > >>>>duruyordu.. > >>>> > >>>> 4.Dördüncü önemli ders > >>>>yolumuzdaki > >>>>engeller.. > >>>> > >>>> Eski > >>>>zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya > >>>>koydurmuş, kendisi de pencereye oturmuştu. Bakalım neler olacaktı?. > >>>>Ülkenin en zengin tüccarları, en güçlü kervancıları, saray görevlileri > >>>>birer birer geldiler, sabahtan öğleye kadar. Hepsi kayanın etrafından > >>>>dolaşıp saraya girdiler. Pek çoğu kralı yüksek sesle eleştirdi. > >>>>Halkından > >>>>bu kadar vergi alıyor, ama yolları temiz tutamıyordu. Sonunda bir köylü > >>>>çıkageldi. Saraya meyve ve sebze getiriyordu. Sırtındaki küfeyi yere > >>>>indirdi, iki eli ile kayaya sarıldı ve ıkına sıkına itmeye başladı. > >>>>Sonunda kan ter içinde kaldı ama, kayayı da yolun kenarına çekti. Tam > >>>>küfesini yeniden sırtına almak üzereydi ki, kayanın eski yerinde bir > >>>>kesenin durduğunu gördü. Açtı.. Kese altın doluydu. Bir de kralın notu > >>>>vardı içinde.. > >>>>"Bu altınlar kayayı yoldan > >>>>çeken kişiye aittir" diyordu kral. Köylü, bugün dahi pek çoğumuzun > >>>>farkında olmadığı bir ders almıştı. > >>>> "Her > >>>>engel, yaşam koşullarınızı daha iyileştirecek bir > >>>>fırsattır.." > >>>> > >>>> > >>>> 5.Beşinci önemli ders > >>>>önemli olan vermektir.. > >>>> > >>>> Yıllar > >>>>önce hastanede çalışırken, ağır hasta bir kız getirdiler. Tek yasam > >>>>şansı > >>>>beş yaşındaki kardeşinden acil kan nakli idi. Küçük oğlan aynı > >>>>hastalıktan > >>>>mucizevi şekilde kurtulmuş ve kanında o hastalığın mikroplarını yok eden > >>>>bağışıklık oluşmuştu. Doktor durumu beş yasındaki oğlana anlattı ve > >>>>ablasına kan verip vermeyeceğini sordu. Küçük çocuk bir an duraksadı. > >>>>Sonra derin bir nefes aldı ve; > >>>> "Eğer > >>>>kurtulacaksa, veririm kanımı" dedi. Kan nakli yapılırken, ablasının > >>>>gözlerinin içine bakıyor ve gülümsüyordu. Kızın yanaklarına yeniden renk > >>>>gelmeye başlamıştı, ama küçük çocuğun yüzü de giderek soluyordu.. > >>>>Gülümsemesi de yok oldu. Titreyen bir sesle doktora > >>>>sordu: > >>>> "Hemen mi > >>>>öleceğim?.." > >>>> Ufaklık, > >>>>doktoru yanlış anlamıştı, ablasına vücudundaki bütün kanı verip, > >>>>öleceğini > >>>>düşünüyordu. > >>>> Aslında en > >>>>önemli şey, "Elinizdeki Değerlerin Farkında Olup, Kıymetini > >>>>Bilmektir." Gün gelir burun kıvırdığınız şeyleri de bir > >>>>bakmışsınız ki yitirmişsiniz. (Sanırım hayattaki en kötü şey de bu olsa > >>>>gerek.) > >>>> > >>>>Yaşamınızı ciddiye alın,Ruhunuzun günesi hiç > >>>>batmasın. | |
nAoNnGaEmLe
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Oca.2007 Sal 16:07:38 |
| 6. Ders:
HARRY HOUDINI
Herkes ünlü sihirbaz Harry Houdini nin adını duymuştur. Yanına hiçbir gereç almadan, yalnızca giysileriyle girdiği herhangi bir hapishaneden bir saatten önce kurtulacağını iddia eder ve bununla övünürdü İngiliz Adalar ındaki küçük bir kasaba Houdini yi davet etti. Houdini kasabanın yeni hapishanesine geldiğinde, hapishanedeki bir hücreye yerleştirildi. Heyecan doruktaydı. Kapılar kapandığında hiç kimse onun o hücreden çıkabileceğine inanmıyordu. Houdini nin kemerinde yirmibeş santimlik bir çelik parçası vardı ve bütün kilitleri onunla açardı. Otuzuncu dakikanın sonunda, yüzündeki kendine güven ifadesi yok olmuştu. Bir saat dolduğunda artık ter dökmeye başlamıştı. İkinci saatin sonunda kapının üzerine yığıldı ve kapı o anda kendiliğinden açıldı. Kapıyı kilitlememişlerdi. Kapı yalnızca Houdini nin kafasında kilitliydi. Biraz itse açılacaktı kapı, ama kapının kilitli olduğunu düşündüğü için bunu denemedi bile. Şans kapıları da aynen böyledir. Kilitli olduklarını düşünüp, açmayı denemeyiz bile. Fakat bazen yapmanız gereken tek şey, şöyle hafifçe dokunuvermektir kapıya... Karşımıza öyle kapılar çıkıyorki bazen dünyanın koşuşturmacasından bu kapıların kilitlimi yoksa açıkmı olduğuna bakmak aklımızdan bile geçmiyor... Bence biraz daha dikkat biraz daha kendimize vakit ayırabilsek ... Sevgiyle kalın kapılarınızın kilitli olmaması dileğiyle... | |
xxxVENUSxxx
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Oca.2007 Sal 16:12:22 |
| Karşımıza öyle kapılar çıkıyorki bazen dünyanın koşuşturmacasından bu kapıların kilitlimi yoksa açıkmı olduğuna bakmak aklımızdan bile geçmiyor... Bence biraz daha dikkat biraz daha kendimize vakit ayırabilsek ...
Haklısın be arkadaşım..İnsan öyle bir dalıyor ki hayata ve karmaşasına..Önündeki kır çiçeklerini ezip arzuladığı güle ulaşmaya çalışırken ikisini de kaybediyor....Paylaşımların için çok teşekkür ler..Çok güzel hayat dersleri idi sağol.... | |
nAoNnGaEmLe
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Oca.2007 Sal 16:13:46 |
| Bir zamanlar, komsu iki ülke amansiz bir rekabete tutusmustu. Ülkelerden birinin halki, karsi tarafa kendi ülkelerinin zenginligini kesin bir sekilde göstermek istiyordu. Kolay, ama etkileyici bir sey yapilmaliydi; bunun için sehrin ortasina büyük bir havuz yapilmasina karar verildi.
Gece herkes bir kova süt getirecek ve bu havuza dökecekti. Herkese bu fikir cazip gelmisti. Herkes, kararlastirilan gece götürdügünü havuza bosaltti.
Ne var ki, sabah oldugunda, ortada içi süt ile degil, dupduru su ile dolmus bir havuz vardi. Çünkü herkes, ayni sekilde düsünmüstü:
Bu kadar insan içinde yalniz ben, süt yerine bir kova su döksem ne fark eder ki? Kim fark eder ki ?
Bilge, kitabinda bu olayi anlattigi sayfaya kendi notunu da düsmüstü :
Hayatin içinde, "fark etmez" veya "fark edilmez" denilen hiçbir sey yoktur.>
| |
nAoNnGaEmLe
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Oca.2007 Sal 16:14:39 |
|
·xxxVENUSxxx· :
Haklısın be arkadaşım..İnsan öyle bir dalıyor ki hayata ve karmaşasına..Önündeki kır çiçeklerini ezip arzuladığı güle ulaşmaya çalışırken ikisini de kaybediyor....Paylaşımların için çok teşekkür ler..Çok güzel hayat dersleri idi sağol....
|
|
|
haklisin sende | |
nAoNnGaEmLe
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Oca.2007 Sal 16:16:41 |
| İç Huzurun Anahtarı
Çeşitli üniversiteler ve kuruluşlarca yapılan araştırmalar sonunda iyi ve huzurlu bir hayata giden yolun sırları belirlendi "The Journal of Happiness Studies" adlı derginin saptamalarına göre mutluluğa götüren 9 altın kural şöyle sıralanıyor.
1. Dış görünüşünüzü başkalarınkiyle karşılaştırmayın. Unutmayın siz bir yağlı boya tablo değilsiniz.
2. Hırslarınıza gem vurun. Hırslandıkça mutsuzluğunuz artar
3. Geçinecek kadar para yeter. Çok para biraz mutluluk getirir ama fazlasını veremez. Zenginlik arttıkça saadet aynı oranda artmaz
4. Dahi olmadığınıza üzülmeyin. Yapılan araştırmalarda fazla zekânın da mutluluk getirmediği görülüyor
5. Mutluluk biraz da genetik. Bazı insanlar genetik olarak mutlu olmaya daha yatkındır
6. Evliler bekârlara göre hayattan daha çok tatmin duygusu alıyor
7. Allah a ve öteki dünyaya inanmak hayata bir amaç ve anlam kazandırır. Yalnızlık duygusunu yok eder
8. Bencil değil, verici olun
9. Zarafeti elden bırakmayın, kırıcı olmayın | |
xxxVENUSxxx
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Oca.2007 Sal 16:51:42 |
| fiogf49gjkf0d Bir gün sormuşlar ermişlerden birine; "Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?" "Bakın göstereyim" demiş ermiş. Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da derviş kaşıkları denilen bir metre boyunda kaşıklar.
Ermiş; "Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz" diye bir de şart koymuş. "Peki" demişler ve içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan.
Bunun üzerine, "Şimdi..." demiş ermiş, "Sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe." Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen, ışıklı insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. "Buyrun" deyince her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp, sonra karşısındaki kardeşine uzatarak içmişler çorbalarını. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan.
"İşte" demiş ermiş, "Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse o aç kalacaktır. Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa o da kardeşi tarafından doyurulacaktır. Şüphesiz şunu da unutmayın. Hayat pazarında alan değil, veren kazançlıdır her zaman..."
Bu da benden olsun denize bir damla katmak istedim......
| |
nAoNnGaEmLe
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Oca.2007 Sal 16:54:16 |
| fiogf49gjkf0d buda guselmis yaf saol olursa daha herkes paylassin... | |
RestlessOblivion
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Oca.2007 Sal 17:02:12 |
| böyle başlıklar açın böyle yazılar paylaşın canımı yiyin
katkısı olanlara teşekkürler | |
fulya81
Mesaj
Gönder Forum
Mesajları Forum
Başlıkları
| 16.Oca.2007 Sal 17:15:37 |
| 2. Önemli dersten pek bişiy anlamadım Anlatırmısınz! | |
| |