ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul


sohbet, okey, tavla, chat
27 Nisan 2024, Cumartesi 12:21   

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

En İyiler  Son Eklenenler       
sohbet forum basliklari  CC-Forum> Geyik Muhabbet > Öylesine muhabbet
forum sohbet oyun basliklari
   Öylesine Muhabbet...
 <<12345678 >>
Mesaj Ekle, sohbet ve oyun icin cagir
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

wwarkheww

wwarkheww resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  14.Ağu.2007 Sal 11:28:08sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
Dünyanın En leri

Dünyanın en yüksek şelalesi: Angel-Venezuela–1.000 m.

Dünyanın en büyük nehri: Nil-Afrika

Dünyanın en yüksek dağı: Everest-Asya–8.848 m.

Dünyanın en büyük çölü: Büyük Sahra Çölü-Orta/Kuzey Afrika

Dünyanın en büyük yanardağı: Tambora-Endonezya

Dünyanın en büyük mağarası: Carlsbad Mağarası-New Mexico, ABD

Dünyanın en büyük gölü: Hazar Denizi-Orta Asya–394.299 km²

Dünyanın en büyük adası: Grönland-Kuzey Atlantik–2.175.597 km²

Dünyanın en sıcak yeri: Al’Aziziyah-Libya–57,7 C

Dünyanın en soğuk yeri: Vostock II- -89,2 C

Dünyanın en kalabalık ülkesi: Çin–1.237.000.000 kişi

Dünyanın en geniş ülkesi: Rusya–10.610.083 km²

Dünyanın en küçük ülkesi: Vatikan–0.272 km².

Dünyanın en kalabalık şehri: Tokyo-Japonya–26.500.000 kişi

Dünyanın en uzun binası: Suyong Bay Tower-Pusan(Güney Kore): 88 kat 462 m.

Dünyanın en uzun demiryolu tüneli: Seikan-Japonya–53,9 km.

Dünyanın en uzun karayolu tüneli: St.Gotthard-İsviçre-16.4 km.

Dünyanın en uzun kanalı: Panama kanalı-Panama–81,5 km.

Dünyanın en uzun köprüsü: Akashi-Japonya–1.990 m.

Dünyada en çok konuşulan dil: Çince (mandarin)-885.000.000 kişi

Dünyanın en çok ülke ile sınırı olan ülke: Çin (15 ülke ile sınırı var)

Dünyanın en yüksek yerleşim yeri: Webzhuan, Çin-Deniz seviyesinden 5.090 m. yukarıda

Dünyanın en alçak yerleşim yeri: Calipatria, Kaliforniya, ABD - deniz seviyesinin 54 mt. Altında

Dünyanın en uzun kesintisiz sınırı: ABD-Kanada sınırı.
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

wwarkheww

wwarkheww resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  16.Ağu.2007 Per 14:31:11sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

1-Neden bozulan otobüsün yolculari bizim otobüsümüze aktarıldığında onlara mültecilermiş gibi bakarız?

2-Neden her gördüğümüz haritada hemen Türkiye yi bulmaya çalışırız?Millet olarak dünyada kaybolma kompleksimiz mi vardır?

3-Neden insanlar birbirlerine sarılınca sağa-sola sallanırlar?

4-Neden öğrenciler ilköğretimin besinci sınıfına kadar öğretmene "öğretmenim" diye seslenirken altıncı sınıfta bir anda "hocam" diye seslenmeye başlarlar?

5-Neden sınavlarda "4 yanlış bir doğruyu gotürür" seklinde öbür uygulama ile öğrenciler cezalandırılırlar da "4 doğru bil, bir doğru da bizden" seklinde bir kampanya başlatılıp zekaya ve riske girme cesaretine ödül verilmez?

6-Neden insanlar kapalı bir alandan yağmur yağan alana çıkınca kafalarını eğerler?Yağmura duyulan saygıdan midir yoksa ondan tirstigimiz için midir?

7-Neden dükkanını kapatıp giden esnaf, kapıya "10 dakika sonra dönücem" yazar, ne zaman gittiğini nasıl anlarız?

8-Televizyona çikan insanlar neden kendilerini Türkiye deki bütün insanların izlediğini sanırlar?Örn: Su anda 70 milyon kişi bizi izliyor...

9-Neden gözlerinden öperim denir? İnsan vücudunda öpülecek daha uygunsuz bir yer var midir? Kimse kimseyi gözünden öpmüş müdür?

10-Düğünlerde neden "Dom Dom Kursunu" ile göbek atılmaktadır. Bir avcı vurdu beni, bin avcı beni yedi" gibi sözler esliğinde kendinden geçen başka milletler var midir?

11-Neden bazı kızlarımız şirin bir hayvancağız gördüklerinde "inanmıyorum!" derler, inanılmayacak olan nedir?

12-Cumartesi ve Pazartesi nin neden kendi isimleri yoktur?

13-Dolmuşlardaki fiyat tarifesinde "en kısa mesafe" neden "indi-bindi" olarak tabir edilir? Önce inilip sonra mi binilir? Bir terslik yok mudur?

14-Bir programı kurarken neden "kabul ediyorum" ya da "kabul etmiyorum" seçenekleri vardır? O kadar parayı bayılıp bir bilgisayar programı satın aldıktan sonra "kabul etmiyorum" seçeneğini işaretleyen bir takım saf kişiler mevcut mudur?

15-Bulmacalarda boru sesinin karşılığı neden hep "ti"dir? Bulmacaları hazırlayan arkadaşlar hiç "ti" diye ses çıkaran boru görmüşler midir?

16-Ipana 7 reklamındaki kıza "Ne zamandan beri Ipana 7 kullaniyorsun?"diye soran doktor, Ipana 7 nin yeni bir ürün olduğunu ve reklamdan sadece bir kaç gün önce piyasaya çıktığını bilmemekte midir?

17-Neden futbol takımı olan Ajax "Ayaks" diye okunur da temizlik ürünü Ajax "Ajaks" diye okunur?

18-Neden ilanlarda "doktordan temiz araba" diye yazılır?Hipokrat yemininde "arabamı temiz kullanacağım" seklinde bir madde mi vardır?
___________________
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

wwarkheww

wwarkheww resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  16.Ağu.2007 Per 14:59:22sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

    Şimcik gelelim verilebilecek yanıtlara

1-Neden bozulan otobüsün yolculari bizim otobüsümüze aktarıldığında onlara mültecilermiş gibi bakarız?

Çünkü mültecilikte öyle birşeydir. Sizin olan bir şeye sonradan toplu halde gelmişlerdir.

2-Neden her gördüğümüz haritada hemen Türkiye yi bulmaya çalışırız?Millet olarak dünyada kaybolma kompleksimiz mi vardır?

Hayır. Ona göre haritada yönümüzü bulacağımızı zannederiz. Bu haritada Kuzeyi aramak gibi birşeydir.

3-Neden insanlar birbirlerine sarılınca sağa-sola sallanırlar?

İnsanlar koşarken veya yürüken neden ellerini sallar. Demek ki İstem dışı bir hareket ama güzel yerden yakalmışsın

4-Neden öğrenciler ilköğretimin besinci sınıfına kadar öğretmene "öğretmenim" diye seslenirken altıncı sınıfta bir anda "hocam" diye seslenmeye başlarlar?

Sınıf atlamaktan olsa gerek. Ve zaten herkesin öğretmenim dediği yerde sen hocam diyemezsin. Herkesin Hocam dediği yerde de Öğretmenim dersen olmaz yani.


5-Neden sınavlarda "4 yanlış bir doğruyu gotürür" seklinde öbür uygulama ile öğrenciler cezalandırılırlar da "4 doğru bil, bir doğru da bizden" seklinde bir kampanya başlatılıp zekaya ve riske girme cesaretine ödül verilmez?


Buna şu mantıkla yaklaşıcam. Gerçek hayatta sınav sistemi geçerli değil yüzlerce dogru yapsan bir yanlışında gidiyor. Kimse 100 dogruna bakmıyor. Riziko veya adrenalin yaşanacak yerler sınav olmasa gerek.

6-Neden insanlar kapalı bir alandan yağmur yağan alana çıkınca kafalarını eğerler?Yağmura duyulan saygıdan midir yoksa ondan tirstigimiz için midir?

Hayır! Kimse direk yüzüne su gelsin istemez. Bu yüzünüze su atılırken verdiğiniz tepkiyle aynıdır. Saçım ıslak olsun ama yüzüm asla!!

7-Neden dükkanını kapatıp giden esnaf, kapıya "10 dakika sonra dönücem" yazar, ne zaman gittiğini nasıl anlarız?

Müşteri velinimettir. Kimse bekletmek istemez ama acil bir durum varsa kapıya not yazarsınız.Kimse müşterisinden olmak istemez. Ne zaman gittiğinide tahminen 9 dkya kalmaz öğrenirsin.

8-Televizyona çikan insanlar neden kendilerini Türkiye deki bütün insanların izlediğini sanırlar?Örn: Su anda 70 milyon kişi bizi izliyor...

Bunun cevabı gayet açık ve net. Sen izliyorsan herkes izliyordur mantıgı. Hatta sen öldükten sonra Dünya yok olucak bunuda sana ispatlamamız zor.
Ve şunu unutma bu yazdıgımı Değil 70 milyon 325 milyon kişi okuyor.

9-Neden gözlerinden öperim denir? İnsan vücudunda öpülecek daha uygunsuz bir yer var midir? Kimse kimseyi gözünden öpmüş müdür?

Çoktan seçmeli bir soru sorunun içinde soru olması canımıda sıkmıyor değil ama madem başladım sonuna kadar cevaplıyacağım hepsini.
Gözden öpülünce beynin içine girdiğimizi sanıyor olmamızdan gözden öperiz.
İnsan vücudunda öpülebilecek daha uygunsuz bir yer vardır. Ama istersen onu cevaplamıyayım
Evet M.Ö. 3 yy da Barteremeos sarayında Zindan bekçisi Kralı gözünden öpmüştür ve derhal aslanlara yem edilmiştir. O gün bugündür yasak gözden öpmek.Bide alından

10-Düğünlerde neden "Dom Dom Kursunu" ile göbek atılmaktadır. Bir avcı vurdu beni, bin avcı beni yedi" gibi sözler esliğinde kendinden geçen başka milletler var midir?

Göbek atmak zaten ülkemize has olan birşey sanırsam.
Bence o şarkıyı hangi millete dinletirsek dinletelim sonuç aynı olacaktır.

11-Neden bazı kızlarımız şirin bir hayvancağız gördüklerinde "inanmıyorum!" derler, inanılmayacak olan nedir?

Şirinliği tabiki ne olacak başka. İnanılmayacak güzellikte oluyorda İnanılmayacak şirinlikte olmaz mı?

12-Cumartesi ve Pazartesi nin neden kendi isimleri yoktur?

Vardır. Bknz. Cumartesi Pazartesi. Asıl soru burda neden Cuma ve Pazarın kendi isimleri yoktur olmalı.

13-Dolmuşlardaki fiyat tarifesinde "en kısa mesafe" neden "indi-bindi" olarak tabir edilir? Önce inilip sonra mi binilir? Bir terslik yok mudur?

Aslında soru 12 ile 13 arasında çelişki var. Birinde neden isimlere yok diyoruz ikincisinde neden isimi var diyoruz. Bunlar bir çelişki yani.
Sorunun devamına gelirsek Bunuda NBA de maçlarda takım isimlerinin yazılma sırasıyla bir alakası olduğunu düşünüyorum.
Orda da deplasman takımın adı önce yazılır.  Tabi dolmuşcuların NBA den bir izin aldıklarını pek düşünmüyorum.

14-Bir programı kurarken neden "kabul ediyorum" ya da "kabul etmiyorum" seçenekleri vardır? O kadar parayı bayılıp bir bilgisayar programı satın aldıktan sonra "kabul etmiyorum" seçeneğini işaretleyen bir takım saf kişiler mevcut mudur?

Valla varmıdır bilmiyorum doğrusu Ama o seçeneğin yapılması taraftarıyım. Her programın kendine özel bir takım kuralları vardır ve şu unutulmamalıdır örnek veriyorum bu programı yaşa dışı yollarla çoğaltmak yasaktır kuralınıda kabul ediyorsunuz demektir o. E mecburen Kabul ediyoruma tıklayacaksınız işinize gelmiyorsada iade ediceksiniz olacak bitecek.

15-Bulmacalarda boru sesinin karşılığı neden hep "ti"dir? Bulmacaları hazırlayan arkadaşlar hiç "ti" diye ses çıkaran boru görmüşler midir?

Matematikte de sabit sayı pi dir. Borudan ti diye ses çıkmaz zaten. Akışkana göre değişir. Ama nedense bulmacalarda öyle yazılmıştır.
Boruyu görmüşlerdir de sesini duyamamışlardır.

16-Ipana 7 reklamındaki kıza "Ne zamandan beri Ipana 7 kullaniyorsun?"diye soran doktor, Ipana 7 nin yeni bir ürün olduğunu ve reklamdan sadece bir kaç gün önce piyasaya çıktığını bilmemekte midir?

Reklamda mantık yoktur. İnekte mantık vardır Reklamda yoktur. Sen yakında Süpermen nasıl uçuyor onuda sorarsın du bakalım

17-Neden futbol takımı olan Ajax "Ayaks" diye okunur da temizlik ürünü Ajax "Ajaks" diye okunur?

Çok basit Ajaxlılar takımlarına öyle diyor. Kimse Aziz yıldırım neden feneVbahçe diyor diye sorgulamamışsın yadırgadım doğrusu. Ajaxta Ajaks diye okunmaz acaks diye okunur. Bunuda tartışırım bir arada İngilizce ( veya ben öyle sanıyorum) olan bir sözcüğü Hollandaca olan bir sözcükle karşılaştırmanı yadırgadım doğrusu.
İngilizce One Van diye okunur. Türkçe de O ne diye okunur. Diller farkı.

18-Neden ilanlarda "doktordan temiz araba" diye yazılır?Hipokrat yemininde "arabamı temiz kullanacağım" seklinde bir madde mi vardır?

Bunun başlıca iki sebebi vardır.
1- Doktorlar asla araba kullanıcak kadar vakite sahip değillerdir.
2- Doktorlar her daim sterilldir.

Hipokrat yeminde de öyle birşey olduğunu zannetmiyorum.
Çünkü o zamanlar araba bulunmamıştı.
Ayrıca Bknz. Bayandan temiz araba



ayy bitti mi ? Peki Ama Neden????

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

alesta83

alesta83 resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  16.Ağu.2007 Per 23:59:42sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

ANLAMLARI ÇOK HOŞ İFADELER
"Bazen bir kulagimizdan girip digerinden çikan uçucu sesler, neleri getirip, neleri götürdügü farkinda bile olunamayan... Bazen de o kadar siddetle sarsan ki benligimizi yüklendigi anlamdan ötesini bize dahi tasitmayan...

En vefali,

en zor bulunan,
en yanibasimizda,
en acitan,
en sevdigimiz
ve hep özlenen, hep aranilan.
" Dost "

Bazen gün agardiginda gökyüzündeki günesi alip dudaklariniza dokundurtan, bazende karanliklar basincaya kadar söylenemeyen, esirgenen ya da unutulan.
" Günaydın "

Bazen yanibasindayken, hep seninle olacakmis kadar asinalasip umarsizlastigin, bazen de kiymetini, önemini, sevgisini ve sevkatini artik aglayarak özlemiyle paylastigin.
" Anne "

Bazen hiddetinden korktugun, gücünü devlestirdigin, her türlü sorumlulugu yükleyipte elinle ittigin, bazende arkadas olup, gezdigin, örnek aldigin, yüregindeki sinirlari sonsuza kadar açtigin.
" Baba "

Bazen "eninde sonunda sen benim olacaksin, bende senin" diyecegin kadar keskin ve kesin, Bazen de aradigin sonsuzluga kavusturacak kadar hem uzak hem de yakin ama senin.
" Ölüm "

Bazen çok bilinm eyenli bir denklem içinde sürüklenip kaybolup gittigin, bazende basitligi karsisinda afallayip, alaya alip, küçümsedigin, "es" geçtigin.
" Hayat "

Bazen torpil de yapsan nafile, süresi basindan kisaltlmis bir imtihan, bazen de bir bedende dokuz kez formatlanmis bir yasam.
" Ömür "

Bazen saçlarina ak düsene kadar arayip da bulamadigin en güzel hayal, en büyük armagan, en büyük düs, bazen de bolca bulup insafsizca harcadigin, laçkalasmis, anlami kaybolmus, bir yokolus bir düsüs.
" Aşk "

Karnin her zaman tokken, sirtin pekken, gönlün hosken dahi en büyük açligin, fazla bulunca degerini ilemeyip, simardigin, gidim gidim öldürüp de yokettigin, saçtigin.
" Sevgi "

Bazen bir kerecik isitebilmek için hem kaçtigin hem kovaladigin, bazen de olur olmaz yerde söyleyip abartarak batirdigin, battigin.
" Saygı "

Bazen degil her zaman bütün kisiliklerin boy aynasi... Yansidigin...yansittigin...
" Evet "

Bazen acimasizca dudaklarindan çikmasina izin verdigin insafsizligin, bazen de söyleyip hem ezdirdigin hem de altta kaldigin!
" Hayır "

Bazen tadabilmek için tadini beyazlara siyahlara çiçeklere ve umutlara dolandigin, dolandirdigin, bazende kurtarabilmek için özgürlügü, tek parça kalabilmek adina savastigin.
" Evlilik "

Bazen gün içersinde cömertçe sunabilecek kadar gönüllere ilik bir meltem, tatli bir su olup aktigin, bazen de bir kerecik duyabilmek ve söyleyebilmek için seni kavuran yalnizliga hüzünlerle daldigin.
" Merhaba "

Bazen seni sevdigin herseyden ayiracak korkusu ile duymamak için kulaklarini eze eze tikadigin, bazen de sabah lari karsilamak için, gece lere söyleyip, yildizlarla allayip pulladigin.
" Allahaısmarladık "

Bazende bir kelimeyi baska bir kelime ile, onlari da baska baska kelimelerle tanistirip, dünyanin en düsünülür yapisini olusturdugun anlamlar dinamigin.
" Cümle "

Cümle ?
Sahi, cümle dedim de aklima geldi; Sadece 3 kelimeyi seferber ederek sonrada onlari yanyana dizerek yüregimin sesini de anlamina katarak olusturdugum en favori cümlemi açikliyorum;
" Seni çok seviyorum..."
Geç kalmadan iste!
Hiç bir sey zamaninda "geç" degildir çünkü..."

 

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

wwarkheww

wwarkheww resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  17.Ağu.2007 Cum 13:55:55sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
ANLAMLARI ÇOK HOŞ İFADELER
"Bazen bir kulagimizdan girip digerinden çikan uçucu sesler, neleri getirip, neleri götürdügü farkinda bile olunamayan... Bazen de o kadar siddetle sarsan ki benligimizi yüklendigi anlamdan ötesini bize dahi tasitmayan...

En vefali,

en zor bulunan,
en yanibasimizda,
en acitan,
en sevdigimiz
ve hep özlenen, hep aranilan.
" Dost "

Bazen gün agardiginda gökyüzündeki günesi alip dudaklariniza dokundurtan, bazende karanliklar basincaya kadar söylenemeyen, esirgenen ya da unutulan.
" Günaydın "

Bazen yanibasindayken, hep seninle olacakmis kadar asinalasip umarsizlastigin, bazen de kiymetini, önemini, sevgisini ve sevkatini artik aglayarak özlemiyle paylastigin.
" Anne "

Bazen hiddetinden korktugun, gücünü devlestirdigin, her türlü sorumlulugu yükleyipte elinle ittigin, bazende arkadas olup, gezdigin, örnek aldigin, yüregindeki sinirlari sonsuza kadar açtigin.
" Baba "

Bazen "eninde sonunda sen benim olacaksin, bende senin" diyecegin kadar keskin ve kesin, Bazen de aradigin sonsuzluga kavusturacak kadar hem uzak hem de yakin ama senin.
" Ölüm "

Bazen çok bilinm eyenli bir denklem içinde sürüklenip kaybolup gittigin, bazende basitligi karsisinda afallayip, alaya alip, küçümsedigin, "es" geçtigin.
" Hayat "

Bazen torpil de yapsan nafile, süresi basindan kisaltlmis bir imtihan, bazen de bir bedende dokuz kez formatlanmis bir yasam.
" Ömür "

Bazen saçlarina ak düsene kadar arayip da bulamadigin en güzel hayal, en büyük armagan, en büyük düs, bazen de bolca bulup insafsizca harcadigin, laçkalasmis, anlami kaybolmus, bir yokolus bir düsüs.
" Aşk "

Karnin her zaman tokken, sirtin pekken, gönlün hosken dahi en büyük açligin, fazla bulunca degerini ilemeyip, simardigin, gidim gidim öldürüp de yokettigin, saçtigin.
" Sevgi "

Bazen bir kerecik isitebilmek için hem kaçtigin hem kovaladigin, bazen de olur olmaz yerde söyleyip abartarak batirdigin, battigin.
" Saygı "

Bazen degil her zaman bütün kisiliklerin boy aynasi... Yansidigin...yansittigin...
" Evet "

Bazen acimasizca dudaklarindan çikmasina izin verdigin insafsizligin, bazen de söyleyip hem ezdirdigin hem de altta kaldigin!
" Hayır "

Bazen tadabilmek için tadini beyazlara siyahlara çiçeklere ve umutlara dolandigin, dolandirdigin, bazende kurtarabilmek için özgürlügü, tek parça kalabilmek adina savastigin.
" Evlilik "

Bazen gün içersinde cömertçe sunabilecek kadar gönüllere ilik bir meltem, tatli bir su olup aktigin, bazen de bir kerecik duyabilmek ve söyleyebilmek için seni kavuran yalnizliga hüzünlerle daldigin.
" Merhaba "

Bazen seni sevdigin herseyden ayiracak korkusu ile duymamak için kulaklarini eze eze tikadigin, bazen de sabah lari karsilamak için, gece lere söyleyip, yildizlarla allayip pulladigin.
" Allahaısmarladık "

Bazende bir kelimeyi baska bir kelime ile, onlari da baska baska kelimelerle tanistirip, dünyanin en düsünülür yapisini olusturdugun anlamlar dinamigin.
" Cümle "

Cümle ?
Sahi, cümle dedim de aklima geldi; Sadece 3 kelimeyi seferber ederek sonrada onlari yanyana dizerek yüregimin sesini de anlamina katarak olusturdugum en favori cümlemi açikliyorum;
" Seni çok seviyorum..."
Geç kalmadan iste!
Hiç bir sey zamaninda "geç" degildir çünkü..."
Ellerine sağlık kusenim tüm açıklamalar o kadar yerine oturmuş ki beğenmemek mümkün deil yine harika bi yazı eklemişsin......
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

alesta83

alesta83 resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  20.Ağu.2007 Pzt 12:54:35sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image

IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image
IPB Image

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

alesta83

alesta83 resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  4.Eyl.2007 Sal 22:07:31sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

Mavi ve Pembe Patikler‏

Tüm erkeklere ve erkek çocuk sahibi olanlara.....
Erkekler ağlamaz.
Erkekler korkmaz.
Erkekler karı gibi gülmez.
Derken ortalık dul kadından geçilmiyor. Zira zavallı erkekler genç yaşta
Hakk in rahmetine kavuşuyorlar.
Siz hiç kapı komşusuna sabah kahvesine gidip karısını çekiştiren
erkek gördünüz mü?
Fare görünce bağıran?
Bu ara sinirlerim zayıf deyip habire ağlayan?
Oysa onlar da kadınlarla aynı duygulara sahip olarak geliyorlar
dünyaya.
Lakin daha ilk gün ayaklarına mavi patik giydirmek suretiyle Ağır ol
bakalim! diyoruz.
Ne alákasi var mavi patikle? demeyin. Mavi soğuk ve ciddi bir
renktir.
Kime isterseniz sorun. Ve katiyen tesadüf degildir o patiklerin
rengi.
Düşünülmüs, taşınıılmış, seçilmiştir.
Ayaga giydirildigi anda kulaga sunlar fısıldanmiş demektir: Sen
erkeksin.
Erkek olmanın gerekleri vardir. Ömrünün sonuna kadar bunları yerine
getirmekle yukumlusun.
Ömrünün suresi ise catlama kat sayına bağlı. icine ata ata ne kadar
yaşayabilirsen artık.
Bize sorarsan pek uzun surecegi kanaatinde degiliz.
Dikkat edecegin husus, en dramatik hallerde bile mavi patikli
oldugunu unutmamandır.
Misal,
ÁsIk oldun.
Sakın belli etme. Bırak karşındaki yansın tutuşsun. Sen ağır ol.
Molla desinler yeter ki ásIk demesinler.
Misal,
Sevgilinden ayrıldın.
Sakın aglayıp sızlama. Yine birak karşındaki yıkılıp sürünsün.
Gözyası dedigin kadın kısmına yakışır.
Zaten senin gözyaşı bezlerin mavi patik operasyonuyla alınmış
bulunuyor.
Misal,
Eve hırsız girdi.
Karınla yataktasınız. Tıkırtı duydunuz ya da hırsızla burun buruna
geldiniz.
Kim boğuşacak adamla? Bak bakalım karının ayaklarına! Ne renk
patikleri?
Pembe.
Ya hırsızınkiyle seninki? Mavi.
Kural,
Mavililer boğusacak.
Pembeliler bağıracak.
Herkes gorevini bilsin. Ta doğumhanede yapıldı bu is bölümü.
Misal,
Esinle kavga ettin.
Ne yapacaksın? Hiç. işine gidip hiçbir şey olmamış gibi calısacaksın.
Ay Ismail çok sinirim bozuk, benimki sabah sabah anneme laf etti
diyemezsin.
Karın o esnada telefonun basında, bir sigara ve bir kahve eşliğinde
arkadaşlarına seni çekistiriyor olabilir.
Olsun. Onun mazereti var, patikleri pembe.
Misal,
Evde aniden bir bocek peydahlandı.
Kim gidecek ustune? Tabii ki sen. Zira karının gitmesi hicbir işe
yaramaz. (hadi canım)
Bocek renk körü mü? Maviyle pembeyi ayıramaz mı?
Ve sorarım sana, hangi böcek pembeden korkar?
Tam tersine aşka gelip karının üzerine tırmanmaya bile kalkışabilir.
Ama mavi... Birrrrr.
Misal,
Şavasa gidilecek.
Kim gidecek? Tabii ki Mehmetcik. Sen hiÇ Vatan saĞolsun diye
bağıran
Aysecik gördün mü?
Benim bildiğim Aysecik kameranın karşısında Size baba diyebilir miyim
amca? diyordu
.Ve hatırladığım kadarıyla omuzunda tüfek falan da yoktu.
Diyecegim, Mavi patikli olmak zor zanaat.
Özellikle de seviyorken...
 

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

LadyTron

LadyTron resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  2.Kas.2007 Cum 20:38:28sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

Beş yaşında idim. Babaannem rahmetli,pirinç ayıklıyordu. Bir tane yere düştü. Babaannem eğildi, aramaya başladı. Sağa bakıyor, sola bakıyor, bulmaya çalışıyor. Çocukluk iste,"aman babaanne dedim. Bir pirinç tanesi için bu kadar caba harcamaya, yorulmaya değer mi?" Rahmetli ilk defa sertleşti bana karşı, öfkeyle doğruldu. "Sen oturduğun yerden ahkâm kesiyorsun, " dedi. "Hiç pirinç üretilirken gördün mü? İnsanlar ne kadar zorluk çekiyorlar. Bir pirinç tanesinde kaç insanin göz nuru, alın teri, emeği, çilesi var biliyor musun?" Utancımdan kıpkırmızı olmuştum.
 
*Aradan yıllar geçti. Hukuk Fakültesinde öğrenciyim. Alain in proposlarini okuyorum. Birden irkildim. Babaannemi hatırladım. Alain, bir insan yerde bir iğne görüp de eğilip almazsa,bütün uygarlığa karşı ihanet etmiş olur diyordu. İlave ediyordu. Bir iğnenin üretiminde binlerce insanin alın teri, göz nuru, el emeği vardır diyordu.
 
*On dokuz yıl evveldi.**
 Stockholm e gitmiştim. Bir otele indim. Geceydi. Sabahleyin, traş olmak için lavaboya gittiğimde, aynanın yanında ilginç bir not gördüm. Lütfen diyordu, traştan sonra jiletinizi çöpe atmayın. Yanda bir kutu var,oraya bırakın. Bir tek jiletle dahi olsa, İsveç çelik sanayisine yardımcı olun.Doğrusu hayretler içinde kaldım. Çocukluğumdan beri çelik eşya denince akla İsveç çeliği gelir. Birçok eşya üzerinde" İsveç çeliğinden yapılmıştır" diye yazardı. İste o ülke, kullanılmış bir tek ufacık jiletin bile çöpe gitmesini istemiyor, ona sahip çıkıyor,gelen turistlere rica yollu uyarıda bulunuyordu. *
 
*İsviçre de zaman zaman, belli periyotlarda, radyolar,
 televizyonlar, bir haberi duyurur. Şu tarihte, su saatte, adamlarımız gelecek. Siz
 lütfen hazırlığınızı yapın.**
 Okumadığınız, ilgilenmediğiniz, kullanmadığınız ne kadar kitap,dergi, gazete varsa, kâğıt, ambalaj, kutu varsa, velev ki, bir ilaç prospektüsü dahi olsa, kapının önüne koyun. İsviçre nin kalkınmasına yardımcı olun. Fazla ağaç ziyanına engel olun. *
 
*Japonlar son derece sade, basit, yalın mütevazı yasayan insanlardır. Evlerini mobilya ile eşya ile dolduranlar Japonlara göre ruhen tekamül edememiş , hayatın manasını anlayamamış , zavallı kimselerdir. Böyleleri ile, zavallı, evini mezat salonuna çevirmiş diye eğlenirler.
 Bir insanin gösteriş için eşyanın esiri olması ne kadar acıdır. Vaktiyle Japon ekonomisi bir darboğazdan geçiyor. İç borçlar, dış borçlar gırtlağı aşıyor. Zamanın başbakanı meclisi toplar. Kürsüye çıkar. Durumu olanca açıklığı ve tehlikeleri ile anlatır ve su andan itibaren der, Tanrı şahidim olsun ki, Japonların iç ve dış
 borçları son kuruşuna kadar ödenmeden, pirinçten başka bir şey yemeyeceğim. Su üstümdeki elbiseden başka elbise giymeyeceğim. Dediklerini yapar, en üstten en alta bir israftan kaçınma kampanyası açılır. Japonya bütün borçlarını öder. Bu durumun toplumun bütün kesimlerini, tek istisna olmadan kapsadığını söylemeye
 gerek yok. Geçenlerde Japon imparatorunun sarayını gördüm. Yarabbim, ne kadar sade, ne kadar mütevazı, ne kadar gösterişten uzak...
 
*Gerekmediği halde elektriği yakmakla, Suyu kapamadan bos yere akıtmakta, Gece çamurlu ayakkabılarımızı temizlemeden yatmakla, Yemek yediğimiz kapları yıkamadan bırakmakla biz de zalimler sınıfına geçmiyor muyuz?
 
*Hayat çok ince, akil almaz incelikte ipliklerle örülmüştür. Her şey o kadar birbirine bağlıdır ki, İlkokul okuma kitabımızdaki bir sözü hiç unutmadım.

Bir mıh bir nalı kurtarır.

Bir nal bir atı,

Bir at bir komutanı,

Bir komutan bir orduyu,
 
Bir ordu bir ülkeyi kurtarır diyordu..

 
Maddi durumumuz ne olursa olsun, ister zengin olalım, ister fakir, hepimiz çok dikkatli olmak zorundayız. Bunda parayı da, maddiyatı da aşan büyük bir edep ve incelik vardır.

alıntı

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

wwarkheww

wwarkheww resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  7.Kas.2007 Çar 10:20:39sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
YEMEK TARİFİ : ÜLKE KAPAMA
 
* Malzemeler: *
 
1 adet az gelişmiş ülke,
Bir tepeleme yağ,
Bol miktarda yabancı sermaye,
Envai çeşit televizyon dizisi,
Bol miktarda provokasyon ve cinayet, birkaç skandal,
1 tutam asparagas haber,
1 baraj su,
1 adet yabancı dil ( tercihen İngilizce ),
1 yığın hamburger
1 kasa kola, aldığı kadar dış borç,
1 adet Bush ve
1 adet nükleer santral
 
 *HAZIRLANIŞI: *
Tam olmamışlarından bir adet ülke alınır...
Çok önceden 1 adet Bush ta bekletilmiş bir tepeleme yağla iyice yağlanır. Daha sonra bol miktarda şerbet hazırlanıp nabzına göre azar azar yedirilir.
 
Şerbeti yiyince salınan ülkenin yer kabuğu kolayca kaldırılır ve yer altı kaynakları yavaş yavaş soyularak, ince ince dilimlenir. Ardından kısık ateşe oturtulur ve yabancı sermaye ülke içine yavaş yavaş ilave edilip, millî piyasaya karıştırılır.
 
Daha sonra süzgeçten geçirilerek, kalan iç sermaye ayıklanır. Süzülen iç sermaye bir kaba konularak içine aldığı kadar dış borç eklenir ve ateş arttırılır. Dış borcun tadı çok ağır olduğundan, ülkenin tadını bozup fark edilmesin diye, borçlanmış ülkenin içine, daha önceden ince ince çekilmiş televizyon dizileri, yabancı dil, kola ve hamburger azar azar katılarak çırpılır ve eklenmiş dış borçla birlikte , ülke içinde iyice bir nükleer santral üzerinde kaynatılır.
 
Sonra ülke diri kalmasın diye bir baraj suya birkaç skandal ve asparagas haber katılarak çalkalanır ve koyulaşmaya başlamış ülkeye ilave edilerek, ülke gündemi iyice bir sulandırılır. Daha sonra yine süzgeçten süzülür ve ülke içindeki yurt sevgisi, ana dil, inanç ve türküler ayıklanır, birlikte ve barış içinde yaşama arzusu dilim dilim parçalara ayrılır ve diğerlerine ilave edilir .
 
Son olarak bol miktarda provokasyon ilave edilip nükleer ateş biraz daha arttırılır. Artık tüm ulusal bilinç ve sermayeden ayıklanmış ve yenmeye hazır hale gelmiş ülke, bir iki taşım daha kaynamaya bırakılarak kapağı kapatılır. Sonra ülke kazayla (!) ocakta unutulur ve tam taşmak üzereyken yetişip bir güzel kurtarılır.
 
Arzuya göre çifte kavrulmuş vatandaş başı ve kola ile servis yapılır.
 
Zafiyet olsun.
Yiyenlerin midesine otursun...
CC sohbet icin buraya
 <<12345678 >>
Mesaj Ekle, arkadaş oyun sohbet icin cagir