ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
sohbet, okey, tavla, chat
6 Haziran 2024, Perşembe 09:39   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  keremcem46> Forum Mesajları
    keremcem46'e ait Toplam 14529 Forum Mesajı var
<<1...100...200...275276277278279280281282283284285 286287288289290291292293294295...300...400...500...600...700...800...900...1000...1100...1200...1300...1400...1453>>


keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Sevgiliye ithaf edilen şiirlerin albümü....>
  25.Kas.2007 Pzr 10:25:10
fiogf49gjkf0d

 

Yaz ayaza çaldı buralarda.

 

Sigara dumanı bir başka yakıyor boğazımı bu gün , yeni suya kavuşmuş yosunlar bile yaşlı denizde, kokusu bir hoş, yeşili de..

 

Hele bir de denizi görsen, dalgalar bile kıyıdan esiyor senin olduğun  sahile, sanki gelmeyeceğini vurguluyor hasretinin  resmedildiği  gözlerime.

 

 

Ölüme bile gülümseyerek baktırıyor yoksunluk bu gün, kabir azabı ne ki yokluğunda, cennetim bile cehennem görüntüsünde.


 


İşte böyle uyandım bu sabah.
Türlü sıkıntı ile örülmüş ruh halim bu, böyleyim anlayacağın.


Olsun..

Canın sağ olsun.

Beni bana teslim ettin ya  gidişinle, helal olsun.

 

Yüzüme vuran sabah güneşi bile ısıtmıyor, hatta  tokat gibi çarpıyor  tam yüzümün ortasına. Yüzesim yok bu sabah, yorgun kollarım.



 

 

Martıların gagalarındaki  gülücük, ne hoş..

 

Anlaşıldı,  bu gün sabahtan başlamalıyım içkiye.

 

Şefim , şöyle kuytu bir masa lütfen, biraz rakı, biraz su, bir tas buz, en pahalısından da TSM, son zamanlardaki en büyük lüksüm bu,  karşımdaki sandalye ister dolu olsun ister boş, ne fark eder ki.Ben varım, yeter.

 

 

 

 

Buralarda kış ya , uyuşmak gerek. Kırgınlıklardan uzaklaşmak, ardıma bakmamak

Bir başıma kalmak, kendimle hesaplaşmak hatta kendimi unutmak istiyorum.Tanrı biliyor ya onun kadar bir başınalık çekiyor canım.



Şimdi yazın en kış gününü yaşıyorken ve en esaslı gecesine yol alıyorken,

Sekliğini  fon diplemeliyim zamanın.

 


Arkadaşsız, aşksız, sade bir kahve sarhoşluğu kadar ayık karşılamalıyım günü.Güneş hep doğacak ya nasılsa .

 

Evet şefim hesap lütfen, gitmeliyim artık.


 

Son nefesime kadar unutamayacağım kaybıma,

dilim varmaz sana  elvedaya,

her gün doğumunda yeniden,

yeniden sana  merhaba..

 

 

 



keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >**TUT ELLERİMDEN**>
  25.Kas.2007 Pzr 10:23:51
fiogf49gjkf0d

YAŞAM NEDİR

 

Gökyüzünde dünyayı yaşarken sonsuz özgürlüğümle birlikte,
yaşamı arıyordum ne olduğunu bilemeden... Bir su damlasıydım, güneşin ışıklarında renklerle oynayan, karanlıklarda
yıldızlarla konuşan... Mutluydum rüzgarla birlikte
maviliğe savrulurken, mutluydum kuşlarla kanat çırparken,
mutluydum gökkuşağı olup renkleri saçarken...

Takılmışken bir bulutun peşine, görürdüm yaşayanları
yeryüzünde... Hepsi zamanla koşar gibi, hep bir şeylerin
peşinde... Bazen bir kuşun kanadına karışır,
uçardım onunla, rüzgâra karşı çığlıklarla birlikte.

Yaşamı sorardım kuşlara, nedir diye? Özgürlük derlerdi bana... Göklerde özgürce kanat çırpabilmek, rüzgâra baş kaldırmak. Ama
yağmur yağdığında özgürlükleri elinden alınır, ağırlaşan kanatları
daha fazla çırpınamazdı damlalar karşısında... Sığınırken bir kaya
kovuğuna, özgürlüklerini teslim ederlerdi yağmura, sessizce...

Karıştım bir gün yağmur damlalarının arasına, gücü hissedebilmek için...Toprağa karışmak istedim, çoğalmak istedim, azgın bir nehir olup akmak istedim, deniz olmak istedim, yaşamı bulmak istedim, yaşam olmak istedim... Terk ettim gökyüzünü güneşe veda edemeden... Altımda gittikçe büyüyen yeryüzü beni kendine doğru hızla çekerken daha da büyüdüm, çoğaldım. Koşmaya başladım bir an önce toprağa kavuşabilmek için. Yaşamı hissedebilmek için... Yaşam olabilmek için...

Toprağa ilk dokunuş, ilk sarılış... Sıcaktı toprak, gökyüzünün
olamadığı kadar... Beni sarmaladı şefkatle, beni içine aldı sevgiyle...
Sevdim onu... Seviyorum dedim yaşamayı seninle birlikte...Toprağın
derinliklerinde, karanlık sıcaklıklarda güveni hissettim... Zaman
geçtikçe büyüdüm, çoğaldım... Yerimde duramaz hale geldim...

Güneşi özledim... Yıldızlara merhaba demek istedim.... Terk ettim
toprağı. Sıcaklığını, şefkatini. Bir sabah çiçekler açarken gökyüzünü
gördüm yeniden... Öylesine mavi, öylesine sınırsız, öylesine özgür...

Aktım, gittikçe büyüyerek... Beni sarmalayan toprağa dokunarak
aktım... Nereye gittiğimi bilemeden... Sadece yaşamı ögrenebilmek
için aktım... Benimle çiçekler açtı ağaçlarda, topraktan otlar fışkırdı
delicesine... Ben onlara yaşamı sunarken, cevap veremediler bana
yaşam nedir diye sorduğumda... Büyümek istedim... Daha hızlı
akmak, denize kavuşmak istedim... Aktım gökyüzünün görünmediği
ıssız ormanların arasından, yıllardır kımıldamaktan korkan taşları
peşimde sürükleyerek, başkaldırırcasına ... Başakların rüzgârla dans
ettiği ovalara geldiğimde duruldum... Onları seyredebilmek için
yavaşladım... Sordum uçuşan kelebeklere yaşamı... Rüzgarla dans
mı diye?.. Cevap vermediler bana... Denizi aradım uzaklarda,
görebilmek için köpürdüm, taştım ona bir önce dokunabilmek için.

Sonra bir sabah, daha güneş ışıklarını serpmeye başlamamışken
dünyaya, uzaklarda maviliği gördüm... Gördüm orada canlılığı,
başkaldırmışlığı, hasreti... Kavuşmak istedim bir an önce, sarılmak
istedim... Koynuna girmek istedim bir sevgili gibi... Sevişmek
istedim onunla... Yaşamı istedim ondan... Dokunduğumda denize,
balıklar kaçtı benden, suyum karıştı denize... Bir oldum onunla...

Ufacık bir damlaydım, bulut oldum, toprak oldum, deniz oldum,
okyanus oldum. Kapladım dünyayı canlılığımla. Dalgalarla oynarken derinliklere karıştım... Derinliğin sessizliğinde güzellikleri
buldum... Yaşam gizlenmiş güzellikler midir diye sordum denize?
Cevap alamadım... İnsan olmak istedim... Yaşamın ne olduğunu
öğrenirim diye...Döl oldum genç bir erkeğin ateşli vücudunda...
Yıldızlı bir gecede can oldum bir dişiyle... Büyümeye başladım
içinde olduğum insana fark ettirmeden... Büyüdüm, büyüdüm...

Aynı toprak gibi sıcak ve karanlık bu yer bana güven verdi, huzur
verdi... Zaman geçtikçe, yerime sığamaz hale geldim... Güneşe
sarılmak istedim... Yıldızları görmek, denizle konuşmak istedim...
Yaşamı insanlara sormak istedim... Işıkla tekrar kavuştuğumda
özgürlüğümü hissettim yeniden... Küçük bir su damlasıyken
gezdiğim gökyüzünü yeniden görebilmek mutluluk verdi...

Büyüdüm zamanla... Diğer insanlarla birlikte, zamanla birlikte...
Sordum insanlara yaşam nedir diye?.. Cevap veremediler...
Bir gün aşık oldum birisine, neden diye sormadan kendime...
Bir kuş gibi özgürce, bir nehir gibi delicesine akarak,
bir deniz gibi sınırsızca sevdim birisini...
O zaman anladım ki; YAŞAM SEVGİDİR...
SADECE SEVGİ.



keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Sevgiliye ithaf edilen şiirlerin albümü....>
  25.Kas.2007 Pzr 10:22:21
fiogf49gjkf0d
BENDE HEP VAR OLANSIN ...









keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Sen Bu Şiiri Okurken.....>
  25.Kas.2007 Pzr 10:20:12
fiogf49gjkf0d

Sonbahar


Dökülmüş sarı yapraklar


Sanki ömrümden bir parça


Alıp gitmiş hayallerimi


Çıplak kalmış ağaç


Rüzgar savurmuş beni


Bilmediğim hangi diyara


Fısıltılar yetmez olmuş


Çıkan poyraz ile


Güneşin batımı gibi


Sararan son tek yaprak


Yüreğimin ta dibine düşmüş


Acılar birikmiş bir tortu


İşte bu sonbahar mı?


Biliyorum yine de güzel


Sarı altın yapraklar


Ömrümün en değerli anı


Bir sonbahar tazeliğinde


Yine sonrasında gelecek


Umutlarım çiçek olup


Dallarım yine filizlenecek


Enfes kokular yayacağım


Doğa beni kucaklayacak


İçimden dökülenler yerine


Yeni, taze sürgünler


Bir başka baharla gelecek!




keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Sen Bu Şiiri Okurken.....>
  25.Kas.2007 Pzr 10:17:40
fiogf49gjkf0d

Her İşte Bir Hayır Var

 

          Bir zamanlar Afrika daki bir ülkede hüküm süren bir kral vardı. Kral, daha çocukluğundan itibaren arkadaş olduğu, birlikte büyüdüğü bir dostunu hiç yanından ayırmazdı. Nereye gitse onu da beraberinde götürürdü. Kralın bu arkadaşının ise değişik bir huyu vardı. İster kendi başına gelsin ister başkasının, ister iyi olsun ister kötü, her olay karşısında hep ayni şeyi söylerdi: "Bunda da bir hayır var!" Bir gün kralla arkadaşı birlikte ava çıktılar. Kralın arkadaşı tüfekleri dolduruyor, krala veriyor, kral da ateş ediyordu. Arkadaşı muhtemelen tüfeklerden birini doldururken bir yanlışlık yaptı ve kral ateş ederken tüfeği geriye doğru patladı. Kralın başparmağı koptu. Durumu gören arkadaşı her zamanki sözünü söyledi: "Bunda da bir hayır var!" Kral acı ve öfkeyle bağırdı: "Bunda hayır filan yok! Görmüyor musun, parmağım koptu?" Ve sonra da kızgınlığı geçmediği için arkadaşını zindana attırdı. Bir yıl kadar sonra, kral insan yiyen kabilelerin yaşadığı ve aslında uzak durması gereken bir bölgede birkaç adamıyla birlikte avlanıyordu. Yamyamlar onları ele geçirdiler ve köylerine götürdüler. Ellerini, ayaklarını bağladılar ve köyün meydanına odun yığdılar. Sonra da odunların ortasına diktikleri direklere bağladılar. Tam odunları tutuşturmaya geliyorlardı ki, kralın başparmağının olmadığını farkettiler.Bu kabile, batıl inançları nedeniyle uzuvlarından biri eksik olan insanları yemiyordu. Böyle bir insani yedikleri takdirde başlarına kötü olaylar geleceğine inanıyorlardı. Bu korkuyla, kralı çözdüler ve salıverdiler. Diğer adamları ise pişirip yediler. Sarayına döndüğünde, kurtuluşunun kopuk parmağı sayesinde gerçekleştiğini anlayan kral, onca yıllık arkadaşına reva gördüğü muameleden dolayı pişman oldu. Hemen zindana koştu ve zindandan çıkardığı arkadaşına başından geçenleri bir bir anlattı. "Haklıymışsın!" dedi. "Parmağımın kopmasında gerçekten de bir hayır varmış. İste bu yüzden, seni bu kadar uzun süre zindanda tuttuğum için özür diliyorum. Yaptığım çok haksız ve kötü birşeydi." "Hayır" diye karşılık verdi arkadaşı. "Bunda da bir hayır var." "Ne diyorsun Allah aşkına?" diye hayretle bağırdı kral. "Bir arkadaşımı bir yıl boyunca zindanda tutmanın neresinde hayır olabilir." "Düşünsene, ben zindanda olmasaydım, seninle birlikte avda olurdum, değil mi?" Ve sonrasını düşünsene?

 



keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Sevgiliye ithaf edilen şiirlerin albümü....>
  25.Kas.2007 Pzr 10:16:43
fiogf49gjkf0d

       

 

BEN SENİ SEVDİM Mİ?


 


Ben seni sevdim mi? sevdim , kime ne


Tuttum, ta içime oturttum seni


Aldım, okşadım saçlarını, öptüm


İçtim yudum yudum güzelliğini

 

 


Ben seni sevdim mi? Sevdim elbette


Bendeydi özlemlerin en korkuncu


Çıldırırdım sen nekadar uzaksan,


Aşk değil, hiç doymayan bir şeydi bu



Ben seni sevdim mi? Sevdim doğrusu


Sevdikçe tamamlandım, bütünlendim


Biri vardı ağlayan gecelerce


Biri vardı sana tutkun; o bendim



Ben seni sevdim mi ? Sevdim en büyük

 

En solmayan güller açtı içimde


Ömrümü değerli kılan birşey din


Sen benim bozbulanık gençliğimde



Ben seni sevdim mi? Sevdim, öyle ya


Bir çizgiye vardım seninle beraber


Ve birgün orada yitirdim seni


Ben seni sevdim mi? sevdim, Ya sen beni.

 


Ümit Yaşar Oğuzcan



keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Sevgiliye ithaf edilen şiirlerin albümü....>
  25.Kas.2007 Pzr 10:15:57
fiogf49gjkf0d

Bir kum tanesi gibiyim;

 
 
 
Soğuk bir yel eserde savurur beni oradan oraya,
 
Kıpır kıpır yüreğimle,
 
Seni düşünüyorum bu yalnızlık gecesinde,
Gözyaşları mı saldım yanaklarıma,
 
Nedensiz küsüyor,sebepsiz affediyorum kendimi
 
aslında,
Yıllar yılı ardına sığındığım kalbim,
 
Şefkate kanmış zavallı biriyim,hayal kırıklığında
 
yüzen aptal gibiyim,
 
Aşkın karşında 
    

Hatıralarımla dünlerimi suçladım,

Bu günlerimi hep haklı çıkardım,

Adaletsiz düşlere daldım ve zaaflarımı ele verdim

aldattım kendimi,

Gururumu hançerleyen bitkin hitabımla anlatamam seni,

Ben beni bensiz yaşıyorum ruhumda sığınak ararken,

Farkında mıyım? son günlerde acizliğimle insanlar beni suçlarken,

Ağlamaktan gözlerim bana küserken;ben hep

susmuşum,anlatamamışım,

Bir romanın tozlu sayfalarında sakladığım seni,

Bir kum tanesi gibiyim şimdi

Engelleyici tepkilerdeyim,
 
Sırların gizli kalmış çürük sevgileriyle
 
gerçeklerindeyim,
 
Gürültüye maruz kalmayı özledim,
 
Sessizliğin sınırlarında,
Hasretin en düşük tansiyonunda,
 
Vasat saçlarımın dökülen her telinde aşkım,
Parmaklarımla adını yazdım menfaatlerin karşında,
 
Özetlerin yarattığı hayretlerin yanındayım,
 
Hasta bestelerimin afetinde eyle dilde huzur,
 
Rızasını aldım kalbimin benle yolu uzun,
Nefsimi mutlak hükmünden çaldım mutluyum,
 
Aşkım bana kızma ben seni severken deliydim ve
suskundum,
 
Şimdi bir kum tanesi gibiyim durgunum
 


alıntı


keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Sevgiliye ithaf edilen şiirlerin albümü....>
  25.Kas.2007 Pzr 10:14:28
fiogf49gjkf0d

 

BUGÜNLERDE

Bugünlerde, garip bir his taşıyorum yüreğimde
Sebepsiz özlüyorum seni
anlam veremesemde.
Adın, hüzünlü bir şarkı gibi geziniyor dudaklarımda
Ne vakit ansam seni
birşeyler kıpırdıyor içimde.
Ne yana baksam sen varsın
hayalin hep gözlerimin önünde.

Bugünlerde çok düşünür,
az konuşur oldum.
Yerli yerine koyamıyorum kelimeleri.
Susmak; bugünlerde en doğal halim
Konuşmayı denesem,
bildiğim tek sözcük; adın...
İsimsiz bir hastalığa tutulmuş gibiyim
Sol yanımda bir sancı her an seni hatırlatıyor.
Tanıyamıyorum kendimi
Her geçen gün daha bir garipleşiyorum
Daha bir yabancılaşıyorum kendime
Yalnızlığım artıyor,
Gitgide büyüyor yokluğun...

Bugünlerde, herkes sana benziyor benim gözümde
Ve herkes senin sesinle konuşuyor.
Sen varsın bütün şarkılarda,
Bütün siyah beyaz filmler bizi anlatıyor.
Seni düşünüyorum çoğu zaman,
Bir gece anlıyor beni, bir de sessizlik
Seni düşünmek güzel ama,
Düşündükçe acı veriyor sensizlik.

Hani, tanımasam kendimi,
diyeceğim ki, aşık oluyorum.
Ama biliyorum bunlar gelip geçici,
ve geçmesini bekliyorum.
Bazen düşünüyorum;
kalbimi dinleyip haykırsam sana...
Bir çılgınlık gibi geliyor.
Seni kaybetmekten korkuyorum
Yutkunuyorum kelimeleri her defasında,
konuşamıyorum.

Bugünlerde, içimden gelmiyor yemek içmek
Açlığı hissetmiyorum seni düşünürken.
Geceler soğuk olmuş ne yazar
Yağmur yağsa ıslanıyorum bile bile.
Hoşuma gidiyor üşümek
yüreğimde sen varken.
Anlam veremesem de hissettiklerime,
Kendimi alamıyorum
“acaba” demekten.

Gariptir ama,
bugünlerde acıyor kalbim.
Bir boşluk hissediyorum benliğimde
Ellerim, bilmediğim birşeyler arıyor
Ve seni buluyorum
tüm ihtimalleri elediğimde.

Bugünlerde seni düşündükçe,
Hiç tatmadığım bir his uyanıyor yüreğimde.
Özlüyorum seni,
anlam veremesem de.
Ve bugünlerde seni gördükçe,
Hızla çarpıyor kalbim,
titriyor dizlerim
tutuluyor dilim.
Ve sen gülümseyince bana
Çocukça bir duyguyla seviniyorum.
Bugünlerde bana ne oldu,
bilmiyorum ama
Ben...
galiba...
seni seviyorum...



keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Sevgiliye ithaf edilen şiirlerin albümü....>
  25.Kas.2007 Pzr 10:12:56
fiogf49gjkf0d
24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ

Forumdas yönetimi olarak geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı başöğretmen ulu önder Atatütk’ün ilke ve inkılapları doğrultusunda yetiştiren eğitim ordumuzun neferleri tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyoruz
 

ÖĞRETMEN
 

İlmin ışığıyla ruha süzülüp
Yaraları saran koldur öğretmen


Uygarlık yolunda en büyük rehber
Deryaları yaran saldır öğretmen


Güzelim goncası Atatürk kokan
Dört mevsim solmayan güldür öğretmen

Eşine dostuna hasretle yanan
Gurbette mektuba puldur öğretmen


Nur saçan kalemi hakkın yolunda
Vicdanın sesine dildir öğretmen



Barışın yolunda tüm insanlara
Sevgiyle uzanan eldir öğretmen

Barışta güvercin savaşta şahin
Geçit vermez dağda yoldur öğretmen



Gazimin diktiği ulu çınarda
Yaprağa çiçeğe daldır öğretmen


Yunuz Veysel gibi çalıp söyleyen
Aşığın sazına teldir öğretmen


Şehit kanı akmış bu toprakların
Değerin bilene kuldur öğretmen



Atatürk izinde atar adımı
Kadrini bilmezsen çöldür öğretmen
Kıymetin bilmezsen çöldür öğretmen




keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Sevgiliye ithaf edilen şiirlerin albümü....>
  25.Kas.2007 Pzr 10:11:58
fiogf49gjkf0d

ÖĞRETMENİM

Öğretmenim geleceğimin ışığısın

Aydınlık yarınlarımın umudusun

Benim bütün öğrendiklerim senden

Yine seni düşündüm öğretmenim

 

Yurdumu sevmeyi vatanı korumayı

Anaya, babaya, ataya saygı duymayı

Yaşlılarımıza yardımda bulunmayı,

Yine senden öğrendim öğretmenim.

 

Bir fidanın yetişmesi gibi yetiştirdin.

Su verdin bakım yaptın geliştirdin.

Vatana hayırlı bir evlat yetiştirdin.

Bu senin en büyük mutluluğundur.

 

Kısaca sana öğretmenim diyorum.

Her şeyimle senin elindeyim diyorum.

Ne verirsen onu almaya çalışıyorum.

Güneşimsin, öğretmenim sönmeyesin

 

Ben kimseye kul köle olamam

Bu zilleti hiçbir zaman yapamam

Türksem ben hep özgür yaşarım

Buda senin eserindir öğretmenim

 

Senin hakkın ne büyüktür millete

Sıfırdan başlamış büyük millete

Okuma yazma öğrettin bu millete

Seni hatırlatır hep bana 24 Kasım

           

 

 

TÜM ÖĞRETMENLERİMİZİN ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜ KUTLARIM

<<1...100...200...275276277278279280281282283284285 286287288289290291292293294295...300...400...500...600...700...800...900...1000...1100...1200...1300...1400...1453>>