|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Sen Bu Şiiri Okurken.....> 19.Kas.2007 Pzt 09:35:35 | |
fiogf49gjkf0d
|
|
Ne Zaman Gözlerin Gelse Aklıma
Hep böyle mi olacak
böyle mi kanıyacam hep
ne zaman gözlerin gelse aklıma
bir bıçak saplanır göğsüme
tenimde hissederim ellerini
sıcaklığını duyarım ansızın
yüreğim üşür
kaybederim kendimi
sisli bakışlarında
kulaklarımda sesin
ve ensemde nefesin
aklım karışır
ne zaman gözlerin gelse aklıma
duygularım birbirine dolaşır
çoşkun bir deniz gibi yokluğun
kıyametler kopar gönlümde
savrulur bedenim
bir yaprak gibi
bir karanlık çöker üstüme
sessiz sedasız
yüreğimde kan çiçekleri açar
kalbim kanar
yokluklara bölünür
varlığımın her yanı
acı bir yalnızlığa gömülür her yer
yolum dolaşır
ne zaman gözlerin gelse aklıma
ruhuma ince bir sızı karışır
dilim parçalanır
haykırırken ismini
dudaklarım kilitlenir
ben susarım
sessizliğim konuşur
sevdaların kaybolduğu bir yere varır
düşlerim
ve en güzel gülüşlerim kaybolur
çaresizliğim değil bu
unutulmuşluğum değil
belki sana susuzluğum
belki doymamışlığım
hasretin tutar beni
ellerim hüzne bulaşır
ne zaman gözlerin gelse aklıma
gözlerim bir yağmur bulutu taşır
ve gönlüm yeni bir dertle tanışır
| |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Sen Bu Şiiri Okurken.....> 19.Kas.2007 Pzt 09:33:53 | |
fiogf49gjkf0d
Papatya Tarlası
Bir papatya tarlası düşün... İlkbahar ayı. Ve sen onun yanından geçen yolda yürüyorsun. Ve o papatya tarlasında bir papatya dikkatini çeker. Binlercesinden birisidir, ama sen onu yanına gidersin. Onda seni çeken bir şeyler vardır. O papatyayı olduğu yerden koparırsın. Sadece senin olsun istersin. Sadece senin... Öleceğini düşünmeden ve gidersin o tarladan. İçindeki şiddetin durduramadığı bir bencillik ama bir o kadar güzel ve hapsedici. TUTKU bu olsa gerek...Yine o tarlanın kenarındaki yolda yürüyorsundur. Yine milyonlarcası arasında bir tanesi seni çeker. Yaklaşırsın yanına. Gözlerin başkasını görmez olur o an. Onun için herşeyi yapmak istersin. Dokunmak istersin. Dokunamazsın, orda onunla ölmek istersin. Ama birden hafif bir rüzgar eser ve bir başka güzel çiçek kokusu gelir burnuna. Dayanamazsın onun kokusuna. Unutturur herşeyi bir anda ve o kokunun geldiği yöne gidersin. Diğer papatya orda kalmıştır. Yüreğinin bir kenarında. Paylaşılmamıştır birçok şey. Unutulmaz belki ama geri de dönülmez ona. AŞK bu olsa gerek... Yine o yoldasın. Papatya tarlasının yanından geçen... Ve yine bir papatya milyonlarcasının içinden seni çeker. Gidersin yanına. Orda kalakalırsın. O hiç ölmesin diye her şeyi yaparsın. Tüm gücünle onunla olmak istersin. Oradan seni koparacak hiç bir güç olmadığına inanırsın. Ve orda onunla ölene kadar birlikte kalırsın. SEVGİ bu olsa gerek.. |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Sen Bu Şiiri Okurken.....> 19.Kas.2007 Pzt 09:33:04 | |
fiogf49gjkf0d
|
Başım Gözüm Üstüne
Senden başka yar bilmem ömür boyu gözüme Bak de yeter bakarım başım gözüm üstüne İster aşk denizine ister hicran gölüne Ak de yeter akarım başım gözüm üstüne
Yılda bir olsa bile seviyorum de hele Senden gelmişse eğer sefadır bana çile Yalnız kalbimi değil koca dünyayı bile Yak de yeter yakarım başım gözüm üstüne
Yeter ki sen bekle de hiç kalır sabır taşı Küçük bir umut bile olur gönül yoldaşı Razıyım ömür boyu gece gündüz gözyaşı Dök de yeter dökerim başım gözüm üstüne
Biliyorum bu aşkın yalnız sensin galibi Her derdine razıyım çıkmasın tek talibi Varsın yağmur yağmasın sen iste şimşek gibi Çak de yeter çakarım başım gözüm üstüne
Tek söz etmem bu sevda vursa beni her yandan Tanrım beni korusun benden bıktığın andan Ne kadar sevsem bile bir gün olur dünyandan Çık de yeter çıkarım başım gözüm üstüne
Biliyorum sevgili gönlünde yerim gurbet İster sılaya çağır ister hergün sürgün et Sen mutlu ol bir tanem ben ömür boyu hasret Çek de yeter çekerim başım gözüm üstüne
Seni bu kadar sevmek yalnız benim günahım Hiç şikayet ettim mi bir gün çıktı mı ahım Bir elimde yüreğim bir elimde silahım Sık de yeter sıkarım başım gözüm üstüne | |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Sen Bu Şiiri Okurken.....> 19.Kas.2007 Pzt 09:32:17 | |
fiogf49gjkf0d
|
Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde
Gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa
Bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde
Ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa
Bil ki seni düşünüyorum
Bir vapur yanaşırsa rıhtımına bin,açıl
Örtün karanlıkları masmavi denizlerde
Ve dinle kalbimi bak nasıl çarpıyor nasıl
O bütün özlemlerin koyulaştığı yerde
Bil ki seni bekliyorum
Bir sabah gün doğarken aç perdelerini,bak
Sevinçle balkonuna konuyorsa martılar
Kendini tadılmamış derin bir hazza bırak
Dökülsün dudağından en umutlu şarkılar
Bil ki seni istiyorum
Gecelerden bir gece uyanırsın apansız
Uzaklarda elemli,garip bir kuş öterse
Bir ceylan ağlıyorsa dağlarda yapayalnız
Ve bir gün kabrimde bir sarı çiçek biterse
Bil ki seni seviyorum
| |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Sen Bu Şiiri Okurken.....> 19.Kas.2007 Pzt 09:31:18 | |
fiogf49gjkf0d
|
Silemiyorsan karalıyacaksın
Sen benim için hem bir hiç hem de her şeysin…
Giderken bıraktığın yara sonsuz bir acı bıraktı yüreğimde…
‘’sevseydin gitmezdin…gitseydin sevmezsin..’’ Giderken bıraktığın yarayı ne başkası kapatabilir..nede sen…
Hücrelerim paramparça kimi ölü kimi ölüm savaşında..
Aynı yasamaya çalışmak gibi…
Sensiz hayata alışmak gibi…
Varlığında yokluğunda bir savaş aslında…
Büyük bir savaş…
Hiçbir zaman kazanamayacağım bir savaş…
Vazgeçtim her şeyden..sevdan hariç
Ne yasamamın bir önemi var su anda nede gıdısının…
Ne gelişini beklerim..nede beni sevmeni…
Biz bizi bir hiçe harcadık…
Geri dönmek kolay mı?bittik derken tekrar aşkım demek kolay mı ?
Her şeyden zor Çok zor…
Şimdi arasan son kez sesini duymak için nelerimi vermezdim ki…
Bu can yoluna feda…
araya aylar girse de her seferinde dönmüştük birbirimize…
bu kez çok farklı olacak biliyorum…
geri dönüşümüz olsa silmezdik birbirimizi…
daha doğrusu sen beni…
ben seni silsem zaten uğruna bunca yas dökülmezdi…
bunca acı çekilmezdi …
ne var ki öğreniyorum artık
silemiyorsan karalıyacaksın alinti
| |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Sen Bu Şiiri Okurken.....> 19.Kas.2007 Pzt 09:30:02 | |
fiogf49gjkf0d
Erkekler Çiçektir... |
|
|
Hassas, kırılgan, pamuk kıvamındadır.
İçlerinde hem sevmeye hem de duygulanmaya yetecek yer vardır. Ama göstermeye fırsat bulamayız pek. Çünkü geleneklerden oluşan gaz ve toz bulutu doğduğumuz an bizi çevreleyip emdiğimiz sütü burnumuzdan fitil fitil getirmiştir.
Kafamız lüzumsuz dayatmalar, töreler ve erkeklik değerleriyle öyle doludur ki, yüreğimize bakıp oradaki çiçekleri görmeye fırsat bulamayız pek.
Ama çiçektir bütün erkekler. Nazlı, ketum, gururlu çiçeklerizdir.
Bir kadın bizi anlayıp su ve ışık verdiğinde hemen açıp birer botanik harikasına dönüşüveririz.
Kasımpatı gibi oluruz mesela...
Sert kasım rüzgârlarıyla patlar, sert görünüşlü kalbimizin balkonundan seyrederiz geleni geçeni.
Dilimizin altında söylenmemiş sözler vardır. Ruhumuzun diplerinde saklı bir sevda bekler. Söylenmemiş şeylerin güzelliğiyle serpilir, uzun süre solmadan durabiliriz. İsteriz ki Akdenizli bir kadın çıksın, sorsun halimizi. Sıcak güneşiyle bizi ısıtsın ve kurtarsın delikanlı ruhumuzu, içimizdeki bitmek bilmeyen sonbahardan.
aksamsefası gibi ya da...
Sadece yaz akşamlarında açar, boynumuzu sadece ince bilekli, güzel ayaklı kadınların önünde eğeriz, parmaklarını öpmek için.
Bu gece hayatımız yüzünden adımız kolayca çapkına, arsıza çıkar. Oysa kimse bilmez; ipek gibidir dokumuz. Güneşin sert ışığından, gündüzün itiş kakışından yaralanır, içten içe kanarız.
Sonra yine gece olur, giyinip süslenip çıkarız piyasaya.
Kendimizi dosta düşmana sakınmadan gösteririz. İlgi çekmek için misler gibi kokar, sabahın ilk ışıklarıyla karışırız kayıplara. Kadınları kendilerine aşık edip kaçanlar, sevdiği kız yüzünden adam vuranlar akşamsefaları arasından çıkar.
Yaz aşklarını saygıyla yaşar, usulca öperiz bizi koparan kadınları boyunlarından.
Manolya gibi olanlarımız da vardır.
Eğer manolya erkeğiysek, sadece görünüşümüz değil, adımız bile iyilik çağrıştırır. Bizi koklamak güzel olmasına güzeldir de ilişki ciddiye biner, hele evliliğe falan uzanırsa sorun yaşanabilir.
Çok uğraşmak gerekir çünkü manolyalarla.
Onlara özen göstermek, başlarını okşamak gerekir. Aslında yanlarında kendinizi eski bir Rus romanında zannetmeniz işten bile değildir. Karın döne döne yağdığını, uzaktan bir atlının yaklaştığını hayal meyal görürsünüz. Öyle romantik, öyle yiğittirler. Sevdiklerine kendilerini öykünün esas kızıymış gibi hissettirirler.
Gerçi bu durum bir süre sonra fenalık da getirebilir kadınların içine. Şimdiki zamanı ve gerçek hayatı özletebilir. Yine de bir manolya ağacına bakıp onu zarif bir erkeğe benzetmek güzel şeydir.
En azından manolya tarzı erkekler bayılır böyle benzetmelere.
İyi bakılırsak çok iyi sevgili olur bizden. Baba, ağabey, kardeş olur. Ama hayat fırtınası dört yandan eserken zorlanırız bazen. O zaman isteriz ki çiçek adlarını bilen bir kadın girsin rüzgârla aramıza. Her şeyi göze alıp korusun bizi.
Korusun ki açalım, onun güzel bahçesinde.
| |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >XXXX SUSTUKLARIM BÜYÜR İÇİMDE XXXX> 19.Kas.2007 Pzt 09:27:16 | |
fiogf49gjkf0d
|
Kal Diyebilseydin
Anlıyamadım benmi suçluyum?
Anlatamadımmı? sana olan sevgimi..
Tutuştum yandımda sensiz her gece
Gözyaşlarımla söndürdüm kalbimi
Her gün her dakika özledim seni
Dinmedi kederim senin yanında bile
Sustum hep gözlerine baktığım zaman
İsyan eden kalbimin çaresizliğiyle
Oysa neler düşünürdüm sen yokken
Neler söylemek isterdim kavuşunca
Ayrılık saati gelince ben biterdim
En kötüsü beni koyup gitmendi
O öyle bir yanlızlıktı ki anlatılmaz
O öyle bir çaresizlikti ki inanılmaz
Hep yarım kalmış heyecan hazlar içinde
Gözlerimde büyürdü kısa mesafeler
Ama çok yakında sevgilim....
Bütün teselliler uzakta kalacak
Çiçekleri solacakmı? aşk bahçemizin
Ne olurdu saadetlerin en büyüğünü
İşte ellerimde al diyebilseydin
Biliyorsun değilmi? asla gitmezdim
Benimsin kadınım KAL!! diyebilseydin...
| |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >XXXX SUSTUKLARIM BÜYÜR İÇİMDE XXXX> 19.Kas.2007 Pzt 09:25:37 | |
fiogf49gjkf0d
|
Eylül Sonrasızlıkları
bilirim Eylül her gelişin sonrasızlık ve ben her gelişinde biraz daha eskiyorum
sen gelince gün bile sol göğsünden uğurlanıyor göğün gün batımlarında kabarıyor denizin kimsesiz gözleri öyle sessiz öyle mahzun vuruyor kıyılarıma ve ben her anımda biraz daha gecikmişlik biraz daha ölüm yudumluyorum pişmanlık kadehimden
bilirim Eylül bilirim senli öteleri göğsümde şiddeti malum boğazımda sıkça artçıları yaşanacak her gün biraz daha üzerime yıkılan yalnızlığın o en büyük o en gürültülü günleri bekler beni ıssızlığın esaretindeki AdA’mda
ahh Eylül neden üveysin bazılarımıza besteleri güz kokan şarkılarla nedendir gamzelere dağladığın hüzün ve bilmediğim harflerle ölümü yazdırırsın bana henüz yaşamayı bile öğrenmemişken neden EYLÜL neden…
| |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 19.Kas.2007 Pzt 09:23:25 | |
fiogf49gjkf0d
PAPATYA (seviyor mu sevmiyor mu) |
|
|
Günlerden bir gün, evrenin bir noktasında, kücük bir tırtıl gözlerini hayata açmış. Dogal içgüdüleri ile hemen beslenmeye başlamış. Ne bulursa yemiş. Bir süre sonra, yete- rince büyüdüğünde, kendine güvenli bir yer bulup, bir koza örmeye baş- lamış. Bu kozanın içinde geçirdiği uzunca bir sürenin sonunda da, rengarenk kanatlı bir kelebek olup çıkmış.
Minik kelebek, uçabiliyor olmanın da verdiği mutlulukla uçmaya başla- mış. Dağlar tepeler aşmış, ormanın her yerini dolaşmış. Derken bir vadiye gelmiş. Rengarenk çiçeklerin bulun- duğu bir vadiye. Etrafına şaşkın şaşkın bakarken, vadinin öbür ucunda bir papatya görmüş. Bir anda afallamış. Ne düşüneceğini, ne yapa- cağını bilememiş. İçinden "Ne muhte- şem bir çiçek" diye geçirmiş. Ve vakit kaybetmeden yüzlerce renkli, hoş kokulu çiçeğin üzerinden geçip doğruca onun yanında almış soluğu.
"Merhaba" demiş papatyaya, "sizi uzaktan gördüm ve yanınıza gelmek istedim" Nazlı papatya şöyle bir bak- mış konuğuna ve "Merhaba" demis. "bende yalnızlıktan sıkılmıştım zaten." Ve konuşmaya başlamışlar. Kelebek ona hayat hikayesini, nerede dünyaya geldiğini, geçtiği ormanı, tepeleri anlatmış.
Papatya ona kendinden bahsetmiş. Birbirlerinden gerçekten hoşlanmışlar. Kelebek bütün zamanını papatyayla geçirmiş. Gece olunca beraber yıldızları ve ateş böceklerinin danslarını seyretmişler. Gündüz olunca kelebek, kanatlarıyla papatyayı güneşin yakıcı ışıklarından korumuş.
Minik kelebek papatyayı çok sevmiş. O kadar çok sevmiş ki, bir türlü onun yanından ayrılmamış. Papatyanın da onu sevip sevmediğini merak ediyormuş. Ama cesaret edipte bunu papatyaya söyleyememiş bir türlü. Onu kırmaktan, incitmekten, bu yüzden kaybetmekten korkmuş. Papatya kelebeği çok sevmiş ama o da bir türlü söyleyememiş sevgisini. Duygularının karşılığının olmayaca- ğından, bu yüzden kelebeği kaybede- ceğinden korkmuş. Böylece iki sevgili yan yana, ama sevgilerini paylaş- madan sohbet emişler.
Böylece saatler saatleri kovalamış. Günler geçip te, kelebek artık zamanı kalmadığını, gücünün tükendiğini anlayınca, papatyaya dönmüş ve "Üzgünüm, ama senden ayrılmam gerekecek" demiş. Papatya buna bir anlam vermemiş. "Neden" demiş "Yoksa benim yanımda mutsuz musun?". "Hayır" demiş kelebek. "Bilakis, sen hayatıma anlam kattın. Fakat biz kelebeklerin ömrü sadece üç gündür. Ve ben ömrümü tamam- ladım. Artık kelebeklerin hiç ölmediği bir yere gitmeliyim."
Papatya bu duruma çok üzülmüş. Ama yapacak bir şey yokmuş zaten. Kelebek artk hiç gücünün kalmadı- ğını, daha fazla tutunamayacağını fark ettiğinde, son bir gayretle papat- yaya "Seni Seviyorum" diyebilmiş ancak.
Papatya donakalmış. Sadece "Bende..." diyebilmiş kelebeğin arkasından . Ardından da gözyaş- larına boğulmus, içinden "Keşke onunda beni sevdigini bilseydim. Keşke onu sevdiğimi söyleyebil- seydim." diye geçirmiş. Papatya, sevdiğinin onu sevdiğini bilmeden geçirdiği günlerin acısına dayana- mamış.. Bir süre sonra yaprakları önce solmuş, sonra da dökülmeye başlamış.
Her düşen yaprakta papatya, içinden "seviyormuş" diye geçirmiş.
İşte o günden beri, bunu bilen aşıklar, sevgililerine soramadıklarını hep papatyalara sormuş; Seviyor mu ? Sevmiyor mu ? diye.. | |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 19.Kas.2007 Pzt 09:21:50 | |
fiogf49gjkf0d
ANNE VE ÇOCUK |
|
|
yaşınızdayken sizi elleriyle besledi ve yıkadı. Bütün gece ağlayıp onu uyutmayarak teşekkür ettiniz
2 yaşınızdayken size yürümeyi öğretti Size seslendiğinde odadan kaçarak teşekkür ettiniz
3 yaşınızdayken size özenle yemekler hazırladı Tabağınızı masanın altına dökerek teşekkür ettiniz
4 yaşınızdayken elinize rengarenk kalemler tutuşturdu. Evin bütün duvarlarına resim yaparak teşekkür ettiniz
5 yaşınızdayken sizi cici kıyafetlerle süsledi. Gördüğünüz ilk çamur birikintisine atlayarak teşekkür ettiniz
6 yaşınızdayken okula kadar sizinle yürüdü. Sokaklarda "GİTMİYCEEEEEEM" diye ağlayarak teşekkür ettiniz
7 yaşınızdayken size bir top hediye etti. Komşunun camini kırarak teşekkür ettiniz
9 yaşınızdayken size piyano öğretmeni buldu. Notaları bir gün bile çalışmayarak teşekkür ettiniz
10 yaşınızdayken doğum günü partilerinden dans derslerine kadar her yere sizi arabayla götürdü. Arabadan fırlayıp giderken arkanıza bile bakmayarak teşekkür ettiniz
11 yaşınızdayken sizi arkadaşınızla sinemaya götürdü. "Sen bizimle oturma" diyerek teşekkür ettiniz
12 yaşınızdayken zararlı TV programlarını seyretmenizi istemedi. O evde değilken hepsini izleyerek teşekkür ettiniz
15 yaşınızdayken sizi yurtdışında yaz kampına gönderdi. Tek satir mektup yazmayarak teşekkür ettiniz
17 yaşınızdayken erkek arkadaşınızla partiye gitmenize izin verdi. Bir telefon bile etmeden sabaha karşı eve dönerek teşekkür ettiniz.
19 yaşınızdayken okul masraflarınızı karşıladı,sizi arabayla kampusa götürdü ve eşyalarınızı taşıdı. Arkadaşlarınız alay etmesin diye kampus kapısında vedalaşarak teşekkür ettiniz
21 yaşınızdayken iş hayati ve kariyerinizle ilgili size fikir vermek istedi "Ben senin gibi olmayacağım" diyerek teşekkür ettiniz
22 yaşınızdayken kep giyme töreninizde size gururla sarıldı. Avrupa seyahati için para isteyerek teşekkür ettiniz
24 yaşınızdayken uzun suredir çıktığınız çocukla tanışmak istedi "Zamanını ben bilirim" diye tersleyerek teşekkür ettiniz
25 yaşınızdayken düğün masraflarınızı karşıladı,sizin için hem mutlu oldu hem çok duygulandı. Siz dünyanın bir ucuna taşınarak teşekkür ettiniz
30 yaşınızdayken bebek bakimi hakkında size akil vermek istedi. "Artık bu ilkel yöntemleri bırak"diyerek teşekkür ettiniz
40 yaşınızdayken sizi arayıp bir akrabanızın doğum gününü hatırlattı "Anne işim başımdan aşkın"diyerek teşekkür ettiniz
50 yaşınızdayken o çok hastalandı, hafta sonunda onu görmeye gittiğinizde mutlu oldu. Ona yaşlıların çocuk gibi nazlı olduğunu söyleyerek teşekkür ettiniz
Derken bir gün..... o öldü. O güne kadar onun için yapmadığınız ne varsa, o anda kalbinize bir yıldırım gibi düştü....
| Perim ve senin duyguların bu şiirdeki(Sudem için) |
|