ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul

sohbet banner
tavla okey sohbet forumu
14 Mayıs 2024, Salı 05:29   
kız arkadaş sohbet linki

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

  keremcem46> Forum Mesajları
    keremcem46'e ait Toplam 14529 Forum Mesajı var
<<1...100...200...300...400...500...587588589590591592593594595596597 598599600601602603604605606607...700...800...900...1000...1100...1200...1300...1400...1453>>


keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >*****Ruhum Seni Bekleyecek*****>
  1.Eyl.2007 Cmt 01:48:13
fiogf49gjkf0d
 



Bana Öyle Bakma



Bana öyle bakma sarhoştum dün akşam
Madenciler göçük ağzında bulmuşlar leşimi
Hatırlamam öncesini
Ay dedeyi sevmem ve tanrı babayı
Ne kardan adam ne noel babayı
Yarı yolda ataerkil bırakırlar insanı
Ben toprak anayı ve deniz anayı sevdim Elena
Bir de karışık ızgarayı
Ve bir de seni unutamadım Elena

Canım sıkkındı dün gece
Sahile kadar indim düşüncemde
Canım yanıyor dedi deniz
Kış gelip de sandallar
Kızaklara çekilince
Hele bir de gemiler olur olmaz
Batınca gül tenime
Sonrasını hatırlamam
Madenciler göçük ağzında bulmuşlar leşimi
Yağmur o sürekli ve yürekli
Az nüfuslu bir sahil kentiydi
Ben ve gölgen vardık
Kaçamak flüoresan aydınlığında
Akşamcı sofralarını dolaşırdık
Yosun yamalı öykülerini balıkçıların
Şarkılar toplardık ev yolu boyunca
Yoksul haneli gece sokaklarıydı
Her düştüğüm yerde ayak seslerin vardı
Hiçbir şey iki kez yaşanmıyor sevdiğim
Bilmesem böyle vaz geçer miyim
Yağmur o sürekli ve yürekli
Az nüfuslu bir sahil kentiydi
Bana öyle bakma
Midyemi çıkarıyor gözlerin derinliklerimden
Kafamı bulandırma






Dün akşam için hepinizden özür dilerim
Kırkaltı kedisiyle yaşayan boyaküpü madam
Unutmadım sizi kedileriniz yesin dediğimi
Ve sen de kusura bakma bakkalım Ali Dayı
Hatırlıyorum dün gece sana neler anlattığımı
Vapurla iskele arasına ittiğim karımı
Ve kentin tüm batakhanelerinde aradığım
Çocukluk arkadaşlarımı

Seviyorum seni
Babam döverken annemi
Çocukluğumda kapatıp gözlerimi
Ellerimle kulaklarımı bastırarak
Bağıra bağıra söylediğim
Uyduruk şarkılar gibi
Seviyorum seni
Ama seninle rayları gibiyiz sevdiğim
Uzayıp giden trenlerin
Buluşmaz ellerimiz son istasyona değin
Yolcuları kavuşmaz aynı yönlerin

Bana öyle bakma bakacaksan
Kendi gözlerinle bak
Gizlenmeden hiçbir sesin ardına
Çiçeğini emziren bir ağaç gibi
Çocuğuna sarılmış bir ana gibi
Okşanmış bir yetim gibi bak
Bana öyle bakma
Midyemi çıkarıyor gözlerin

Kıyısız denizleri özlersen birgün
Yüreğine dar gelirde sığamazsan yaşama
Tutunamazsan hiçbir köprüsünde ömrün
Yetmez olur da hiçbir şey / korkarsan
Ve ağlarsan bana öyle bakma
Senin saçlarından başlardı gece
Karanlık değmesin di gül tenine
Yakamozlar akardı şehre / söyleyemezdim
-artık bitti gülüm ? diyemezdim
nasıl da yenilirdim gözlerindeki yorgun ifadeye
bir dalga daha batlardı beynimde
beklerdim durulmasını yaşamın
bitiremezdim / bilmezdin
öperdim perçeminin deydiği yerden
çok suçlu bir çocuktun / gülümserdin
daima belli belirsiz mutluluğun
uyurdun / uyumazdım / beklerdim / bana öyle bakma
öptüğüm yerden doğacak sanırdım güneşi
hatırlamam öncesini
madenciler göçük ağzında bulmuşlar leşimi
çünkü seviyorum seni



Bana öyle bakma bakacaksan
kendi gözlerinle bak
bağışlanmış bir mahkumun
kozasını yırtmış tırtılın
gözden kaçmış tomurcuğun
ve doyurulmuş bir kedinin gözleriyle değil bana
kendi gözlerinle bak
rehberim olsun gözlerin / ama öyle bakma
madenciler göçük ağzı gözlerinde bulmuşlar
öncesini hatırlamam bana öyle bakma
midyemi çıkarıyor gözlerin yüreğimden

gecenin bir yarısı yokluğun
kayıp bir radyo istasyonu
simsiyah ve upuzun bir telefon suskunluğu
bana öyle bakma
sadece kendi gözlerinle bak
okşayarak saçlarımı uyut dizinde
son bir şarkıyla avutarak

senden önce bir sandaldım boğaz içinde
denizden bildiniz bir o yana bir bu yana
salınıp duruşumu denizden
oysa nasılda yüklenirdim isyanımı
halatlarımı tutan dubalara
öfkeliydim ağacımı eken köylüye
geçip gittikçe insanlar kıyımdan
ucuz bilgiçlikleriyle
beklercesine ömrün son sefasına
belki elini tutmasını sevgilinin
nasıl da kiracıydı aşkları
ah nasılda meşgul ve yenik diler
light kapital korkularına
ne çok uzaktı gemilerin elleri
sanki tuzaktı çocuklarına
Şimdi bir resmin bile kalmadı bende
Kapkara hüznüne gecelerin / bana öyle bakma
Sormuş muydum neden büyümediklerini
Memelerinde ağlayan çiçeklerin
Hep oyunsuz / hep mutsuz gözlerindeki çocuklara
Uzanır mı yeniden uzanır mı balonsuz ellerim

Bana öyle bakma
Beni yalnızlığa sen ihbar ettin
Yollarımı tutmuştu her akşam kederin
Çekmiştim pimini tüm kahırların
Kaçamazdım kendimden bana öyle bakma
Boşver gitsin
Aşk yüreğimizi bizden uzak
Bir gizli bahçe bilsin





Senden önce ben
Dalgaların dudaklarında küçük bir sandaldım
Ne çok sığınmıştım sana
sabaha karşı bir gecekondunun kapısını çalarcasına
Ne çok sevmiştim seni bana öyle bakma
Pazarlıksız bir yaşamın kuşatılmış zorluğunda
Unutma ki sevilen gecenin de tutunacak yıldızları vardır
Yıpranan dostluklar / bir gece yarısı şarkısıdır

Çok uzadı anla ki sarhoştum dün gece
Göçük ağzı kollarında bulmuşlar leşimi
Ben ki 1959 Küba?sı gibi seviyorum seni
92 Bosna gibi yıkım yıkım bakma bana
Ben 1917 Sovyet Rusya?sı gibi seviyorum seni
Ve Hiroşima?nın kavrulmuş çocuklarını sevdiğim gibi
Gerisi 1789 jakoben diyalektiği ellerinse Hiroşima
Kendi gözlerinle bak bakacaksan bana
Çok uzadı seviyorum seni
Ve derinliğimden midye çıkaran gözlerini
Ve denizi ve barışı ve insan emeğini
Göçük ağzında beynimi yiyen madenciler gibi
Bana öyle bakma
Seviyorum seni

Şimdi babamım kucağında oturan çocukluğum
Korkulu, sorgulu ve öfkeli
Neşeli, güvenli ve acıtarak bakma
Feodal bir fotoğrafın sürrealist gözleri
Bu fotoğraf benim, o gözlerde öyle
Otuz yıldır ezdin bitirdin bu bakışlarla kendini
Hayata ben çağırmadım ki seni.
Ne olur artık bana öyle bakma



keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk>
  1.Eyl.2007 Cmt 01:46:35
fiogf49gjkf0d




Seni Ben Değil,Yüreğim Sevdi


Bilemezdim

Sesini duymadan

Yüzünü görmeden

Seni sevebileceğimi



Oysa adını okurken bile,

İçimde bir kıpırtı oluşurdu

Ellerim titrerdi

Karakış,taymışım gibi



Sadece bir resmin vardı,

Oda uzaktan çekilmiş

Yüzünü bile görmedim

Kapatmıştı,dalgalıydı saçların



Resmine bakarken

Resminde kalbini gördüm

Yüzünü görmedende

Kalbini göreceğimden habersizdin

Hatta sana bakmadan

Seni görmeden

Seni yüreğimde hissettiğimi

Bile bilmezdin



Sen benim için elzem oldun

Sen aldığım nefes

Bedendeki can

Damardaki kan oldun,

Sen yaşama hevesim,

Karanlıktaki ışığım,

Çöldeki son su damlası,

Yürekte yara oldun



Gözlerinin içine bakamadığım

Yüzünü göremediğim

Ama içime nakış nakış işlediğim

Deniz düşlerimde

Sadece,sen varsın



SENİ BEN DEĞİL,YÜREĞİM SEVDİ

Eğer ağlanacaksa

Bu sevdanın sonunda

Ben değil

Benden habersiz seni seven

Asi yüreğim ağlasın


keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk>
  1.Eyl.2007 Cmt 01:45:42
fiogf49gjkf0d




Beklemek Seni

gece erir
gözlerin doğar
gözlerin kadar hür
gözlerin kadar
bir gül açar içimde
kırmızı bir gül
gözlerin kadar hür
beklemek seni
seni
seni
seni

seni beklemek
üşüyen şarkıda
yanan şiirde
dilde
gönülde
umudun ta kalbinde
kan gibi
beklemek seni
seni
seni
seni

seni beklemek
güvercin beyazında her sabah
kanat tozlarında ısırgan kelebeğinin
kır yılanının pullarında
toprağın kış sıcağıyla
beklemek
tohum gibi
gökte yıldız
kalpte ateş gibi
acı gibi
ıstırap gibi
seni beklemek
seni
seni
seni

seni beklemek
her akşam
al güllerle
lal şiirlerle
beklemek seni
melek düşünde
bebek gülüşünde
seni beklemek
bir ömür
seni beklemek
seni her akşam
seni
seni
seni


seni beklemek
güneşle sımsıcak
yağmurla ıpıslak
kurşunla delik deşik
seni beklemek
ilk seni
düşen yaprakta
kayan yıldızda
parlayan kıvılcımda
seni beklemek
seni
seni
seni

seni beklemek
beklemek seni
mavi türküde
mor uçurtmada
varmışçasına sen
yaşamışçasına seni
seni beklemek
tutkusuyla aşkın
nefretiyle ayrılığın
hiç gelmesen de
inadına senin
seni beklemek
seni
seni
seni
s
e
n
i


keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >alesta83 ün Sayfası...>
  1.Eyl.2007 Cmt 01:45:07
fiogf49gjkf0d
 


Kaldırımlar

Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.

Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık.
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.

İçimde damla damla bir korku birikiyor;
Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler...
Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
Gözüne mil çekilmiş bir ama gibi evler.

Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.

Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;
Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!
Aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;
Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!

Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
Yolumun zafer takı, gölgeden taş kemerler.

Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.

Uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.
Dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir kuyuya,
Ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi..


Necip Fazıl Kısakürek


keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >alesta83 ün Sayfası...>
  1.Eyl.2007 Cmt 01:44:29
fiogf49gjkf0d





Ayrılık Sevdaya Dahil


açılmış sarmaşık gülleri
kokularıyla baygın
en görkemli saatinde yıldız alacasının
gizli bir yılan gibi yuvalanmış
içimde keder
uzak bir telefonda ağlayan
yağmurlu genç kadın



rüzgâr
uzak karanlıklara sürmüş yıldızları
mor kıvılcımlar geçiyor
dağınık yalnızlığımdan
onu çok arıyorum onu çok arıyorum
heryerinde vücudumun
ağır yanık sızıları
bir yerlere yıldırım düşüyorum
ayrılığımızı hissettiğim an
demirler eriyor hırsımdan




ay ışığına batmış
karabiber ağaçları
gümüş tozu
gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar
yaseminler unutulmuş
tedirgin gülümser
çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
çünkü ayrılık da sevdâya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili
hiç bir anı tek başına yaşayamazlar
her an ötekisiyle birlikte
herşey onunla ilgili

telaşlı karanlıkta yumuşak yarasalar
gittikçe genişleyen
yakılmış ot kokusu
yıldızlar inanılmayacak bir irilikte
yansımalar tutmuş bütün sâhili
çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil
çünkü ayrılık da sevdâya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili



yalnızlık
hızla alçalan bulutlar
karanlık bir ağırlık
hava ağır toprak ağır yaprak ağır
su tozları yağıyor üstümüze
özgürlüğümüz yoksa yalnızlığımız mıdır
eflatuna çalar puslu lacivert
bir sis kuşattı ormanı
karanlık çöktü denize
yalnızlık
çakmak taşı gibi sert
elmas gibi keskin
ne yanına dönsen bir yerin kesilir
fena kan kaybedersin
kapını bir çalan olmadı mı hele
elini bir tutan
bilekleri bembeyaz kuğu boynu
parmakları uzun ve ince
sımsıcak bakışları suç ortağı
kaçamak gülüşleri gizlice
yalnızların en büyük sorunu
tek başına özgürlük ne işe yarayacak
bir türlü çözemedikleri bu
ölü bir gezegenin
soğuk tenhalığına
benzemesin diye
özgürlük mutlaka paylaşılacak
suç ortağı bir sevgiliyle



sanmıştık ki ikimiz
yeryüzünde ancak
birbirimiz için varız
ikimiz sanmıştık ki
tek kişilik bir yalnızlığa bile
rahatça sığarız
hiç yanılmamışız
her an düşüp düşüp
kristal bir bardak gibi
tuz parça kırılsak da
hâlâ içimizde o yanardağ ağzı
hâlâ kıpkızıl gülümseyen
-sanki ateşten bir tebessüm-
zehir zemberek aşkımız


keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >alesta83 ün Sayfası...>
  1.Eyl.2007 Cmt 01:43:56
fiogf49gjkf0d
 


Gözlerle Sevişmek


Seninle yaşanacak bir aşkın öyküsünü

Bir giz gibi derinden dün yaşattı gözlerin

Sunduğu sevinçlerle o eşsiz bahar günü

Yemyeşil bir adaktı, bir murattı gözlerin.

Acılar uzaklarda, mutluluklarsa yakın

Bir kaç saat içinde kaç yıldı yaşattığın

Gözlerime sevgiyle bakarken, bana aşkın

Ölümsüz olduğunu hatırlattı gözlerin.

İçimde tek sen vardın, düşüncemde yalnız sen

Birbirimizden uzak yaşadığımız o

en güzel yıllarımızı elemle düşünürken

Hem ağladı sessizce, hem ağlattı gözlerin.

Ümit Yaşar Oğuzcan


keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >alesta83 ün Sayfası...>
  1.Eyl.2007 Cmt 01:43:20
fiogf49gjkf0d
 



Yüreksiz Mevsimler



Bu akşam,
Bir ben daha öldü içimde

/Sen yaşayabilesin diye,
Kurşuna dizdim bütün yalanları/

Eğilip dudağından öptüm sessizce
Yüreğime gömdüm bende kalanları...


Biraz daha eksildin hayatımdan
Gülen bakışlarının yerini göz yaşı aldı
Hüzün biçtin nadasa bıraktığın akşamlarda
Hasat mevsiminde aşk, sonraya kaldı...


Biliyorum, -bir şeyim yok, iyiyim- desen de,
Bu günlerde, iki soru bir cevap etmiyor sende...


Benim de aklım başımda değil
Bir nefes çekmeden bitiyor sigaram
Çayım bardakta soğuyor
Maviye ıslanmak iyi de, şu sırılsıklam özgürlük,
Esaretime dokunuyor...


Ay ışığı vurdukça denize
Hüzünbaz yakamozlar çarpıyor yüzüme
Paltomun cebinde üşüyor sensizlik
Ayyaş sorgularda yıkılıp düşüyorum
Tenim yandıkça tenine
Gözlerine üşüyorum...


Çok oldu yolumu kaybedeli
Yersiz yurtsuzluğuma tutsak şehir
Turuncu öfkeler sızıyor yumruklarımdan
Yalnızlığıma fiyat biçiyor kaldırım yosması
Benimse dağlayıp geçiyor yüreğimi
Saçına bir yüreksizin dokunması...


En çok özlemek oldun kadın
Çekip gitmelerden döndükçe geri
Kurşuna gelesi bir yaşamaktı adın
Şimdi bu yangının izini neyle sileceksin
Tensizlik, sensizlik mi olur sanıyorsun
Aldanıyorsun...Yandıkça bileceksin.......


Şimdi soysuz aşklar zamanı
Koynunda sancılar büyütürsün
Kahkahaya karışır yorgun sevişmeler
Bir gülüşte güzellik, söyle bana
Sen,
Kaç göz yaşı öldürürsün?


Artık sazın bam teline vurur gam
Ve kendine yenilir en kudretli ihtişam
Ağlar içinde sakladığın o masum çocuk
Eskiyen yüzünde bir an olurum

Kırılır aynalarda geç kalan vuslat
Düşerim gözlerinden kaldırımlara
Bir yağmur mevsiminde, kaybolurum.........



keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >alesta83 ün Sayfası...>
  1.Eyl.2007 Cmt 01:42:49
fiogf49gjkf0d
 



Zaman Kekemeydi


Gün bitti, elindeki güller de soldu
anımsanacak neler kaldı bugünden
paylaşılmış olan nelerdi sımsıcak
belki bir türkü söyleriz geceye karşı
saçlarını tarazlayan bir şafak olur

Zaman kekemeydi ve tarihe sızan
soytarılar gördük genç ömrümüzde
ölüm peşimize düşende bir göçebeydik
suretimiz ağardı kurulan darağaçlarına
bütün sığınaklar uçurumlara açılırdı

Rüzgâr suyu soğutsun su terli bedenlerimizi
ve aşkı düşünelim biz, destan yalnızlıkları
konuşursak akşam olur ve yine yağmur yağar
gidersek gülüşler azalır buralarda
kim bulur kayıp adresteki dostları

Bir karanlığa bakıyorum bir de zamana
ay büyüyüp bir gül oluyor ellerinde senin
ve ancak yeni bir yorumu oluyor aşkın
saçlarından sızan bu karanlık yağmur
ayın çağıltısıyla tutuşuyor begonyalar

Saçlarındı diye düşünüyorum ömrümüzü
çözdükçe savrulan rüzgârdı saçların
ve ikide bir aklıma düşüyor aynı soru
-Aşkı bilmiyorsam nasıl değiştiririm
kendimi, seni ve bütün dünyayı


keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >alesta83 ün Sayfası...>
  1.Eyl.2007 Cmt 01:42:15
fiogf49gjkf0d
 



Ses(im) duvardan düştü../..kaldırın


- pardon, seni seviyorum diyen bir ses buradan geçti mi acaba?
- hayır bayan, görmedik

bir adam çıplak sesle şarkı söylüyor,
sesi üşeyecek diye çok korkuyorum
bir kadın limanda günah çıkartıyor,
günahları denizi kirletecek diye tedirgin oluyorum

tut(ma) beni gece
karanlığında şarkılara gebe kalıyorum

- pardon, seni özledim diyen bir ses uğradı mı acaba buraya?
- hayır bayan, uğramadı

tutkularım çiçek verdi, kokusunu saldı
satamadım biriktirdiğim dağ özlemlerini
İsmet Teyze yaşasaydı söylerdi, anılarla nasıl başa çıkılacağını
herkes ölüyor, sevdaların öldüğü gibi

kandır(ma) sın beni şiirler,
yokluğumu isimlendirmeye gidiyorum

- pardon, kadınım diyen bir ses bir not bıraktı mı acaba?
- hayır bayan, bırakmadı

cinayeti ellerim gördü
bir de yüreğim
gözlerim inanmaz yüze değmeyen bakışlara

beni rahmine al ve yeniden doğur anne
yanılgılarımın kapısını tekrar çalmayacağım
kuş tüyü vaatlerde kaybettim gerçeğimi
kandır(ıl) dığımı bırak unutayım

- pardon, sen benim elma şekerimsin diyen bir ses sizde kaldı mı acaba?
- hayır bayan, kalmadı

yorgun turuncu açtı gözlerini,
geceye tutundu
kıskanmasın canım mavi, onu da unutmadı
sır küpüdür şehvet bedenimde,
kapıma dayan(ma) dı

bacaklarım mecalsiz artık aşk
sana kapıları açamayacağım diye korkuyorum

- pardon, artık bensiz bir yaşamın olsun diyen bir ses ağladı mı acaba?
- hayır bayan, duymadık

kanım çekiliyor dostlar
ayrılıkların en dokunulmaz şahidiyim


keremcem46

keremcem46 resimleri
ozel karakter ile sohbete katil

Mesaj Gönder
Forum Başlıkları

 
  CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk>
  1.Eyl.2007 Cmt 01:36:53
fiogf49gjkf0d


Mihrican

Sarı saçlarına deli gönlümü
Bağlamışlar, çözülmüyor Mihrican.
Ayrılıktan zor belleme ölümü
Görmeyince sezilmiyor Mihrican.

Yâr deyince, kalem elden düşüyor
Gözlerim görmüyor, aklım şaşıyor
Lâmbamda titreyen alev üşüyor
Aşk, kağıda yazılmıyor Mihrican.

Önce naz, sonra söz ve sonra hile..
Sevilen, seveni düşürür dile
Seneler, asırlar değişse bile
Eski töre bozulmuyor Mihrican.

Tabiplerde ilâç yoktur yarama
Aşk deyince ötesini arama
Her nesnenin bir bitimi var ama
Aşka hudut cizilmiyor Mihrican.

Boşa bağlanmamış bülbül, gülüne
Kar koysan köz olur aşkın külüne..
Şaştım kara bahtın tahammülüne
Taşa çalsam ezilmiyor Mihrican.

Tarife sığmıyor aşkın anlamı
Ancak çeken bilir bu derdi, gamı
Bir kördüğüm baştan sona tamamı..
Çözemedim.. Çözülmüyor MİHRİCAN
<<1...100...200...300...400...500...587588589590591592593594595596597 598599600601602603604605606607...700...800...900...1000...1100...1200...1300...1400...1453>>