ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Bana Bukowski ne anlam ifade ediyor diye sorarsanız şu olur cevabım,

Bukowski aslında toplumda çok az bulunan ama varoluşundan beri isyanda olan ve toplumla aslında anlaşamayan yada şöyle diyelim,toplumu çoktan aşmış bir kişilik derim...

Şu cümlemi kaç kişi anlar bilemiyorum,

Hayata, doğduğun andan itibaren binlerce adım önde başlamak gibi birşeydir bu...

Küçüklüğünüzden itibaren hep birşeyler anlatılmadan anlarsınız...

Bazıları elini sıcağa hesapsızca uzatarak ya da eğlendiğini sanarak uzatır ve yakar ve adına deneyim derken bu şapşallığın...  siz sadece bakarak yanıcılığı anlarsınız...

Ve bu gibi birsürü angarya ile uğraşmadan kısa yoldan hayatı yaşamaya başlarsınız ... Ama gerçek anlamda bir yaşamdır bu...

Sokakta ki yaşanan birçok şey sizde sadece tebessüm oluşturur...

Mesela birilerinin kavga etmesini ilgi ile izlemektense, onları izleyenlere bakar ve güler geçersiniz...

Ayrılıklar sizi fazla sarsmaz...

Ölümler sizi çok derinden üzmez...

Maddi kayıplarınız asla ve asla önemli olmaz...

Ama ruhsal anlamda hep bir kavga içindesinizdir ve hep bir gelişmeye atılıma ,aşmaya yönelmişsinizdir...

Hayat nereye sürüklerse yaşam biçimini barışık yaşayanlardan olursunuz...

VE ÜNVANINIZ SANATÇI OLUR....

çünkü diğerleri sosyal hayatta yürüyerek yol alırken siz uçarak yol alırsınız...

işte Bukowski bu insanlardandır...

(Devamı gelecek... Burada yazan hiçbir bilgi diğer başlıklarımda olduğu gibi alıntı DEĞİLDİR...)

-şiirler ve eserler hariç... onlarda da şairin ismini mutlaka yazarım...-

PRANGAx açtığın konu başlığı ve önerdiğin kitaplar çok hoş özellikle alamut kalesini ve semerkant ı bende hararetle öneririm. Hasan Sabbah ı ve bakış açısını okuyan her insan eminim kendinide sorgulama ihtiyacı duyacaktır. hani insan diyor ki birde Nizam-I mülk anlatan bir kitap olsada bu üçlünün eksik ayağı tamamlansa...

 Bunun dışında benim şiddetle tafsiye edeceğim bir kitap Gabriel Garcia Marquez in Yüzyıllık Yalnızlığı dır. Latin amerikanın bu büyük üstadı bir ailenin yüzyıllık bir tarihinden yola çıkarak önce ülkesinin sonrada tüm latin amerikanın tarihini bunun içerisinde göstermektedir. Büyülü gerçekçilik akımının başlıca temsilcisi olarak bunu da kitabında çok iyi başarmaktadır. kesinlikle ve kesinlikle kaçırmayın kendinize ve yaşadığımız topraklarada hitab ettiğini göreceksiniz.

Melissa Panarello...

1985 Sicilya doğumlu olan genç yazar,şu ana kadar 2 kitap çıkarmıştır.Yatmadan Önce 100 Fırça Darbesi ve Yusufçuk Gece Gelir..2.nci kitabını okudum.Kesinlikle yaşamından kesitleri ve babaannesinin baskıları onu yazmaya teşvik etmiştir.2003 yılında çıkardığı kitabı olan Yatmadan Önce 100 Fırça Darbesi nin bestseller olduğunu Okuldayken yani tarih dersi ile matematik dersi arasında öğreniyor.Kitabı şu ana kadar 200.000 sattı ve hala satıyor.Okumanızı tavsiye ederim..

Bu arada yeni bir kitaba başladım ismi Melekler ve Şeytanlar..yazar DAN BROWN.Bilgisi olan varsa sevinirim.

Burn :)))

Energy Drink

kokteylimiz hazır mı? (........beach)

katılımın için teşekkürler

keşke bu başlık amacına ulaşsa da birbirimize tavsiyelerde bulunabilsek, kitaplar ve yazarlar hakkında bilgi edinebilsek ve o arada da tanışma fırsatımız olsa üyelerle...

bellerophontess,

teşekkürler katılım için:)))

Evet haklısın aynı eksikliği ben de hissettim Nizam-ül Mülk konusunda ve çok aramama rağmen hiçbir yerde bu tarz ona özel bir anlatımı bulamadım...

Sen önce bulursan beni de haberdar edersen çok sevinirim... 

Ayrıca bahsettiğin Gabriel Garcia Marquez in  yüzyıllık yalnızlık da muhteşem bir eserdir ve okunmaması büyük eksikliktir...

 katılıyorum...

Olgunluk Çağı Üçlemesi Kategori: Edebiyat Yazar: Cem Akaş Sayfa: 444 Ölçü: 13.5 x 21 cm ISBN 975-08-0269-1 YKY’de 1. Baskı:   SATIN AL Kitabı Öner

Üç roman: Aşkın ve özgürlüğün sorgulandığı Balığın Esir Düştüğü Yer; devrimin, dostluğun ve iktidar hırsının sorgulandığı Sönmemiş Kireç; tarihin, inancın ve bilginin sorgulandığı Oyun İmparatorluğu. Romanlar bir araya geliyor ve önümüze yeni bir dünya tasarımı seriliyor... Uzak ama yakın görünen, geçmişe göndermeleriyle tanıdık ama bir yandan da olabildiğince yabancı. Gelecek zamanda geçen ama bilimkurgu olmayan bu üçlemede Cem Akaş, alışılmadık bir kurgu, taze bir dil ve karamsar bir bakıştan doğan umut odakları getiriyor okuyucusunun önüne. İkinci binyılın son "karşı-ütopya"sı sayılabilecek Olgunluk Çağı Üçlemesi, kurduğu gergin ve karanlık dünyayla edebiyatın sınırlarını zorluyor. Hegel in dediği gibi "düşünülmüşse gerçektir".

kitabı anlatmak için tanıtımını aynen aldım. Çünkü çok güzel anlatıyor. Ben ilk okuduğumda bizden bir yazarın bu derece farklı bir tarzda bu kadar güzel bir eser orataya çıkarmasına oldukça şaşırdım. özellikle bölüm başlarındaki kullandığı  cümleler bile yeterli okumak için ki bu sözlerin bir kısmını özlü sözlere bile yazdım. ileri derecede cem akaş hayarnı oldum diyebilirim. Kendisinin cogito dergisindeki yazılarını da ayrıca tafsiye edebilirim. (pranga özellikle senin beğeneceğini duşünüyorum)

bellerophontess : Olgunluk Çağı Üçlemesi Kategori: Edebiyat Yazar: Cem Akaş Sayfa: 444 Ölçü: 13.5 x 21 cm ISBN 975-08-0269-1 YKY’de 1. Baskı:   SATIN AL Kitabı Öner Üç roman: Aşkın ve özgürlüğün sorgulandığı Balığın Esir Düştüğü Yer; devrimin, dostluğun ve iktidar hırsının sorgulandığı Sönmemiş Kireç; tarihin, inancın ve bilginin sorgulandığı Oyun İmparatorluğu. Romanlar bir araya geliyor ve önümüze yeni bir dünya tasarımı seriliyor... Uzak ama yakın görünen, geçmişe göndermeleriyle tanıdık ama bir yandan da olabildiğince yabancı. Gelecek zamanda geçen ama bilimkurgu olmayan bu üçlemede Cem Akaş, alışılmadık bir kurgu, taze bir dil ve karamsar bir bakıştan doğan umut odakları getiriyor okuyucusunun önüne. İkinci binyılın son "karşı-ütopya"sı sayılabilecek Olgunluk Çağı Üçlemesi, kurduğu gergin ve karanlık dünyayla edebiyatın sınırlarını zorluyor. Hegel in dediği gibi "düşünülmüşse gerçektir".   kitabı anlatmak için tanıtımını aynen aldım. Çünkü çok güzel anlatıyor. Ben ilk okuduğumda bizden bir yazarın bu derece farklı bir tarzda bu kadar güzel bir eser orataya çıkarmasına oldukça şaşırdım. özellikle bölüm başlarındaki kullandığı  cümleler bile yeterli okumak için ki bu sözlerin bir kısmını özlü sözlere bile yazdım. ileri derecede cem akaş hayarnı oldum diyebilirim. Kendisinin cogito dergisindeki yazılarını da ayrıca tafsiye edebilirim. (pranga özellikle senin beğeneceğini duşünüyorum)

Gecenin bu saatinde online siparişimi verdim :)))

birkaç kitabı daha varmış.

Cem Akaş genç birisi ama kitap ağır görünüyor, madem tavsiye ettin okuyalım...

Birkaç güne kadar elime geçer ve okuyunca yorumlarımızı karşılaştırırız :)))

tavsiyen ve yorumların için şimdiden teşekkürler... :)))