fiogf49gjkf0d Rap den Rabb e Sagopa Kajmer (Zaman Gazetesi Röportajı - 11.05.2008)
Yunus Özyavuz, nam-ı diğer Sagopa Kajmer, Türk rap müziğinin önemli ve farklı isimlerinden birisi. Onu kendi ifadesiyle diğerlerinden ayıran ve farklı kılan şey ise sözleri ve müziğinin kendine has oluşu...
Küçükken de böyle çok konuşan biri miydiniz?
Ssessiz bir çocuktum, müzik dinler ve mutlu olurdum. Çok fazla içime kapanıktım. Anca biraz açıldım diyebilirim.
Anne-babanız ne diyordu sizin bu küfürlü şarkılarınıza? Ailenizin büyüklerine karşı bir isyan duygusu oldu mu içinizde?
Bana ailem karışmaz. Ne yaparsam onlar için iyidir. Önceki şarkılarımdaki küfürleri de önemsemiyorum, sonuçta herkes küfreder. Ben eski şarkılarımla aramı çoktan bozdum. Ayrıca isyankar değilim ve isyan müziği de yapmıyorum. İlk önce yaptığım müziğin isyan müziği olmadığını anlamanızı isterim. Eskilerde takılmamak gerek. Aile büyüklerime boynum kıldan incedir. Aile en önemli sahipliktir. Şarkılarımın küfür içerdiği vakitlerde ailem beni hiç dinlemezdi, hatta pop müzik yap derlerdi. Ne zaman ki ‘Bir Pesimistin Gözyaşları albümünü yaptım; hem insanların hem de ailemin müziğime bakış açıları değişti. Böylesi beni de mutlu etti. Ünlü olmamak için ses tonumu değişik kullanırdım. Zamanından kalan içime kapanıklığın dışavurumuydu bu.
Kelimelerin gücü adına çıktığınız bu yolda sizi ne susturabilir?
Eğer iyi sözler yazamasaydım benimle röportaj yapar mıydınız? Sanırım hayır. Kelimelerin gücü, cümlelerin gücü; bu ikisine müziğin sağlamlığı eklendiğinde bütünlük sağlanıyor. Eğer sadece iyi müzik olsaydı da sözler kötü olsaydı olmazdı. Ben bir bütünüm, bütünlüğüm olduğu için Sagopa Kajmer im. Hissettiklerimi açığa vururken dikkatli olmalıyım. Bu benim disiplinim, prensibim. Beni susturabilmek için yaratılmış herhangi bir güç yok. Çünkü ben gücümü dinleyicimden, insanlardan alıyorum. Susturulması ancak kendine bağlı olan bir imkansızım.
İllâ ki ağız dolusu konuşmak mı gerekiyor? Sustuğunuz anlarda ne yapıyorsunuz?
Nasıl planlama yaptığınıza bağlı. Ben de herkes gibi insanım, susarım da konuşurum da. Önemli olan doğru zamanda konuşup doğru zamanda susmak. Dışarıdan nasıl göründüğümü bilemiyorum ama kendimi nasıl gördüğümü çok iyi biliyorum. Sustuğum zamanlarda murakabe yapar düşünürüm. Laf kalabalığını sevmem. Müzikte de laf kalabalığını sevmiyorum. Özü yakalamak, az ve öz konuşmak lazım.
Kaf Kef, Evliya-i Rap, Küheylan, Yaşlı Çocuk, Karizmatik Emmi, Melodrama, Sagopa Kajmer... Gerçek isminiz de Yunus. Niye bu kadar çok mahlas kullanıyorsunuz?
O an ne hissediyorsam o. Şarkılara göre de değişir, hislere göre de. Kendimle barışık yaşarım, mahlasları hissi olarak düşünmek gerek. Öyle gelişi güzel bir şey değil. Her bir mahlasım benim ayrı bir anlatımımdır.
Sözlerinizin akıllarda kalıcı olmasının nedeni ne? Dünya zevklerine fazla itibar etmemeniz mi, sözlerinizin felsefeyle yoğrulması mı?
Maneviyatım. Ben dünya zevkleriyle ilgilenmiyorum. Neysem oyum. Olduğum gibi görünürüm, düşündüklerimi şarkılarıma aktarırken kelime dünyası içinden en öz olanları yan yana koyarım. Anlaşılırlık sayesinde kalıcılığı yakaladım.
Amerikan kültüründen doğan rap müziğinin argümanlarını kullanarak, Amerikalı takılmamaktan, kendi değerlerimize sahip çıkmaktan bahsediyorsunuz? Bu çelişki değil mi?
O zaman şöyle söyleyeyim, hiçbirimiz e-mail ya da internet kullanmayalım, kola da içmeyelim, Amerikan markaları da giymeyelim. Allah vesileler yaratmış, vesileyi değerlendirmek esastır. Her ne kadar Amerika sokaklarından çıkmış olsa da rap bir araçtır. Amaçsa içinde gizlediğindir. Sen bir kısmını alır ve kendi özüne uyarlarsın. Rock müzik yapanlar da böyledir, pop da. Türkiye de sahip çıkmamız gereken ne var? Kültür diyoruz, gelenek görenek diyoruz, ama izlediğimiz kliplerde çıplak hatunlar, gırla içki, kötü sesler ve bize uymayan görüntüler var. Bırak Amerikancılığı, zaten yırtınsan onlar gibi olamazsın ya da yarattığın sahtelikle onların gerçekliğini yakalayamazsın. Bizde hep dış ülkelere özenti var. Artık Türkçe o kadar değiştirildi ki, esas bunlarla ilgilenmek gerek. Sago bunu söyler.
Ortaya koyduğunuz Türk rap inin hem Türkiye deki rapçilerden hem de dünyadaki rapçilerden farklı yanları nedir?
Benim hem sözlerim hem de müziğim kendime has. Cevap olarak bu gerçeklik yeter. Malum Türkçe rap dendiğinde "Iııghhh çok itici buluyorum" diyenler o kadar çok ki! Benden sonra insanların rap e bakış açıları değişti. Ailelere kadar ulaştım. Kitlelerin bana olan sevgisi diğerlerine olanlardan çok daha farklı. Beni ağabeyleri, öğretmenleri olarak görüyorlar. İşte fark bu. Ben bir yıldız değilim, bir ihtiyacım belki de, kim bilir.
Rap ortamının algı ve idrak seviyesi düşük mü?
Hayır, hayli yüksek. Dinleyenlerim çok zeki. Zeki olmasalar beni dinlemezlerdi. Çünkü ben de zekiyim. İdrake geç varanlar ise sonradan her şeyin farkına varıyorlar. Sonuçta anlamadan idrak olmaz. Konserlerde bağıra bağıra, ağlaya ağlaya şarkılarıma iştirak ediliyorsa o insanların idrak seviyelerinin düşük olduğu nasıl söylenebilir? Onlar canım benim.
Türkiye deki rap sanatçılarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye gibi muhafazakar değerlere sahip bir ülkede rap gelişir mi?
İnsan kendini geliştirir, müzik gelişmez. Sen geliştikçe aracın olan müziği de değiştirirsin. Ne bileyim sözler değişir, anlattıklarının derinliği değişir. Muhafazakar bir ülkedeyiz diyorsunuz ama o eskidendi. Artık her şey o kadar serbest ki… Dünyayı gezdim, bizim kadar rahat ülke yok. Türk rap inde neler oluyor bilmiyorum. Belki de umrumda değil. Herkesin bir şekilde amacına ulaşmasını ve bizim önderliğini yaptığımız bu türü geliştirmesini de canı gönülden istiyorum.
17 yaşında ‘Tepki isimli bir rapçi "Kulağın boynuzdan korktuğu bir rap anlayışı var Türkiye de. Büyükler bizi aşağıya itmeye çalışıyor" diye feryat ediyordu? Doğru mu bu?
Abartılı bir yaklaşım. İyi rapçi vardı da Türk rap dinleyicisi mi kabullenmedi? İyi olan her zaman iyidir ve iyi olan mutlaka sonuca varır. Ben 10 senede vardım. Ama vardım. Şahsi olarak derim ki; boynuzlar kimi zaman kulak altında kalırlar, kimi zaman onun üstüne çıkarlar. Boynuzuna göre değişir. Demek ki o boynuzlar kulağa ulaşamamışlar. Ulaşsalardı kendi özgürlüklerini tadarlar ve işin hazzına varırlardı. Bu denizin tüm suyunu bizler içeceğiz diye bir kaide yok.
İçerisinde gazel ve kaside olacak bir kitap yazmaya başlamıştınız? Ne aşamada?
Boş vaktim oldukça yazıyorum. Çok bir şey yok. Kaside, gazel vs. yazabilirsem ne mutlu bana.
Sizin sevdiğiniz rapçilerin isimlerini (Chuck D, Ice T, L.L, Krs, Cube, Kool Keith, Rakim gibi...) biliyoruz ama sizi kendine çeken evliya ya da derviş insanlar kimler?
Son iki senem alim zatların hayatlarını araştırmak ve onlardan feyzler almakla geçti. Hâlâ benim için en mühim şey, o mübarek zatların dopdolu hayatlarından bir zerre olsun istifade edebilmek. Beni derinden etkileyenleri büyük bir zevkle yazayım: Abdülkadir Geylâni (ks) en başta olmak üzere; Ahmed el Bedevî (ks), Hasan-ı Basri (ks), Ahmed er-Rufai (ks), Bişr-i Hafi (ks), Mahmud Hüdâi (ks), Şah-ı Nakşibendi, Feridüddin Attar (ks), Mevlânâ Celaleddin-i Rumi (ks), Buhari, Müslim, Hakim Tirmizi, İbrahim Hakkı Erzurumi (ks), Muhyiddin-i Arabi (ks). O kadar çoklar ki her biri ile ilgili değişik hayranlıklarım var. O saydığınız rapçileri eskiden dinlerdim. Ben rap in krallarından geçtim, gönül sultanlarına bağlandım artık. O kadar muhteşemler ki! Okudum bildim deme, çok taat kıldım deme. İlk emir okumak, ama roman okumak değil.
Söz, bu topraklarda değerli bir enstrümandır. Rap sözün gücünü azaltmıyor mu?
Vezin problemi olmasaydı kısıtlama olmazdı. Fakat malum ritimsel bir bütünlük için lirikal açıdan düzenleme şart. Bu işi de herkes yapamaz, ustanın işidir. O nedenle ben ben oldum. Her ne kadar kısıtlı bir söz dizimi olsa da içi umman oldukça problem yok.
Sözün en etkili ve tasarruflu sarf edildiği kitap Kur an dır. Kur an okuyor musunuz?
Katılıyorum. Elbette okuyorum, okumadan olur mu? O kadar rahatlatıyor ki!..
Allah la dua ederek konuşurken kullandığınız kelimeler nasıldır peki?
Rabb’imiz bizlere sünnet izinden gitmeyi buyuruyor. Onunla iletişim için ilkin sünnete bağlanmak ve bu vesileyle doğruca ilerlemek gerek. Malum herkes canı sıkıldıkça Rab ile konuşabilir, içini rahatlatabilir. Lakin ben ilk önce Rabb in benden istediklerini uygulamaya koyup daha sonra ondan aldığım güç ile dua ediyorum. Bir şey yapmadan bir şey beklemek ya da kuru kuruya dua etmek bana ters. İrtibat, çokça zikretmektir. Ben buna çok önem veririm. Bir süre sonra otomatik olarak iletişiminiz güçlenir. Kelimelerden geçtik biz, manaya indik.
Hem dindar hem pesimist olabilir mi insan?
Çelişki arayan için hayat çelişkilerle dolu. Mühim olan takdir etmek. Pesimist olmak, mecazi manada suskunluktur.
"Rap i yozlaştıran ve serseriliği ön plana çıkaran Eminem, 50 cent gibi Amerikalı rapçileri yeriyorum. Umrumda değiller!"
Sizin ilk dönemler protest, daha küfürlü bir tarzınız vardı? Zamanla daha derin, manalı, aşk ve acı üzerine yoğunlaşan bir tarza kaydınız? Ne değişti, ne değiştirdi kelimelerinizi? Rap çı Yunus, Hak çı derviş Yunus olma azminde mi?
Her zaman aynıydım, siz beni geç yakalamışsınız. Her şey aynı. Yunus, Yunus’tur. Bizim Yunus. Ama sizin, ‘bizim Yunus demeniz için beni daha iyi idrak etmeniz gerek.
Osmanlıca ve Farsça kelimelerini sık kullandığınız şarkılarınızı günümüzün gençleri anlayabilir mi? Son albümünüz Kötü İnsanları Tanıma Senesi daha sade ve yabancı kelimelerin azaltıldığı bir çalışma olmuş. Bu yöndeki şikayetlerin bir sonucu mu bu?
Hayır, daha fazla kişiye ulaşmak için daha anlaşılır olmak gerek. Tercih edilen yol bu. Kimsenin bir şikayeti yok. Hatta ben komple yabancı kelime kullansam da onlar ezberler ve hissederler. Herkese her türlü yazabildiğimi gösterdim en azından. Önceden benim için "sözlük ve kitap açıp yazıyor" denilirdi. Bu gibi cahilleri bilgimle ezdim. Ben sokak şairiyim diyorum. Bu şu demek; sokak kültürü ile iç içe yaşadım ve sokaktaki insanın diliyle nasıl müzik yapılır onu yaptım. Biraz kaba, biraz sert ama genelde etkili bir yapım var. Tamamıyla kendi tasarımım.
Gençleri alkolden, uyuşturucudan uzak durmaya çağırıyorsunuz. Oysa birçok insanın kafasında rap in bu tür ortamlarda filizlendiğine dair bir yargı yok mudur?
Her duyulana ya da her insanın dediğine inanmamalı. Kötü de var, iyi de. Sage Francis adlı rap sanatçısını örnek verelim. Bu MC belki de en önemli rap yıldızlarından biri ve Amerika da benim lirikalitemde olan, hissiyatı bana benzeyen bir sanatçı. Ne alkol içer ne de uyuşturucu kullanır. Ben bunlarla ilgileniyorum. Ve her fırsatta rapi yozlaştıran ve serseriliği ön plana çıkaran büyük Amerikalı rapçileri de yeriyorum. Bu Eminem olsa da dr dre ya da 50 Cent olsa da. Umrumda değiller! Onların sözlerinin toplamını karşınıza alın, gülersiniz. Kısacası Sago der ki; ağzı olan konuşuyor. Rap müziğinin kitabını yazacak derece bilgi sahibi biriyim. O nedenle işi kısaca özetleyelim: Rap demek iyi söz ve iyi yorumun kaliteli bir müzikle birleşmesidir. Bunu yaparken ne içtiğin ya da ne kullandığından ziyade çıkan şarkının kalitesi seni alakadar etmeli. Gençleri hiçbir şeyden uzak tutma gayretim yok. O gayreti onlar göstermeliler, ben de vesile olmalıyım. İşin özü Sago nun sözüdür.
Şimdi Sagopayı Daha Çok Seviyorum. Dinlediğim Rap Değil Sagopa Kajmer.
AcEdUdE® |
fiogf49gjkf0d
YO!..klavye bir-ki bir-ki
Yine yaz,güneş tepede,ısı deride,yazınız güzel geçsin inşa’allah. Senede bir kez görüşmeye alıştık İstanbul konserlerinde.Bazen senede 2-3 konser de verebiliyorum uzun zaman aralıklarıyla istanbulda.Geçen Bostancı Seafest gerçekten muhteşemdi.insanları onca zaman aralığının ardından öylesine coşkulu görmek aslında o zaman ayrılığında hep beraber olduğumuzun bir kanıtıdır.Bu bir sanatçı için her şeyden önemli aslında.Müzikten de yapılan işlerden de.İstediğin kadar iş yap sıcaklık yoksa sadece söyler inersin.Bizim konserlerimizdeki bu güzel fark bizleri müziği icra etmeye zorluyor.Bu aragaza sanırım herkesin ihtiyacı var.Özellikle müzisyensen ağrının emi budur.ilacı bulunca 2 saat de geçer 1-2 dakika gibi o sahnede.Hepinize kaldırdığınız elleriniz kollarınız,bağırıp harcadığınız sesleriniz ve göstermekte direttiğiniz sevgi için ayrı ayrı teşekkür ederim.Abluka alarm ve kolera da aynı düşüncelerde benimle. Benim hayatım ‘’bu iş için şu kadar vaktim var,o iş için şu kadar vaktim var’’ telaşı ile geçiyor.Yüküm ağır.Hem sizleri hem kendimi hem ailemi sırtlanmışım gidiyorum gündüz gece.Sadece müzik değil benim hayatım,bilmediğiniz çok şey var.Ne ilginçtir ki,hayatımın içinden deste gül olarak müziği seçip sizlerle paylaşmışım.Sizler tüm yorumlarınızda,tüm fikir beyanlarınızda size sunduğum o desteden yola çıkıyorsunuz.Halbuki şahsiyetimi bilen pek nadir.Hatta bana şahsiyetsiz diyenleriniz bile var.Bir sanatçının seveni olduğu kadar sevmeyeni de var.Bu şuna benzer Allah’tan korkan da var korkmayan da. Ün-şöhret,Yunus’u hergeçen gün daha fazla eziyor.Zaman ilerledikçe yaptığım şeyin artık bitmesi gerektiğini düşünüyorum.Misyon mu desem ne desem bilemiyorum.1998 senesinde ilk kez mikrofon başına geçip Türkçe sözlü rap yapmaya başladığımda şarkılarımı dinlerken kendimi kocaman sahnelerde insanları kendinden geçirirken hayal ediyordum.Elhamdülillah tam düşündüğüm,hayalini kurduğum gibi oldu her şey.peki ya bundan sonrası… Dilerim hem sizler hem de ben gelecekte yine müzikle sarılırız. Bekledikleriniz yollara düştü.Ti-şörtler,kolera inziva albümü,sago pesimist ep 5 parmak,abluka alarmdan yeniler vs vs.ne güzel şeyler bunlar hissedin az biraz.Ama lütfen aceleci olmayın.bizim sizlere sürpriz vermemizdeki amaç sizleri rahatlatmak.yani ‘’düşündüğün şey olacak ama sabırlı ol,şimdilik bil yeter!’’ demek. Beni henüz EP 5 için ısınma turlarındayım.geçenlerde ilham perilerim ziyaretime geldi bir muhabbet bir muhabbet.hadi konserde haber ver onlara dediler.verdim gitti kızı:) Şimdilerde konserlerim var,EP ise bu konserlerin sonrasında bitirilecek tarafımdan.İçeriğinde ne olacak diss mi pis mi kis mi? Siz hala yüzümü görmek istiyorsunuz ama bir türlü yüzümden geçip kalbime inemediniz.bu gibi şeyleri bırakın.Sago yapacak ve herkes dinleyecek.2+2 nin sonucu hep aynıdır çünkü. Kolera –İnziva ateş gibi.KITS le kafa kafaya,gerisini sen düşün.tipin değilsek frekans değiştir,herkes nede olsa MC,herkesin bir grubu var.herkes bir takım ve taraf. İnziva benden 10 aldı.Kolera bu albümden sonra da tek rakibim. Türkiyede yapılan rapin ne durumda olduğunu soruyorlar bana.diyorumki herkes bana sataşıyor korkumdan dinleyemiyorum.Sizler bu adamı işte bu hale getirdiniz.Bana lütfen Türkçe rapi sormayın diyorum.Diyorlar ki ama siz bu işin öncüsüsünüz.Nedir bu çelişki? Sizce benim ağacın yere bakan dalları mı? Yine de demolarınızı can kulağıyla dinliyor ve gereken yorumu maillerinize bizzat yolluyoruz.Biz böyle değer veriyoruz bu işe.yalnız herkes icracı olursa bize gerek kalmaz bu işte.lütfen haddinizi bilerek iş yapın.yani ya rap yapacağım deyin ya da dinleyici olarak kalacağım deyin.herkes icracı olamaz.Bu ayrımı birçoğu yapamıyor. Tişörtler elimize siz bu yazımı okurken ulaşmış olacak.Lakin benim artık bir tatile ihtiyacım var.sizlerden ricam şu;bizi 2 hafta idare edin.sizlere 1 temmuz sözü verdiğimizin farkındayım.ama şimdi satışa hemen başlarsak başında bir müddet durup takip etmemiz gerekir bu da tatilimi işe çevirir.o nedenle beni kırmayın ve 2 hafta bekleyin,sago ve kolo kafayı dinlendirsin,dimağ yorgunlaştı iyice,arada bir tenimizin ihtiyacı var güneşe.6 senedir bir tatilim olamadı bari olsun bu sene:) rap gibi oldu bu bölüm. Bu yazı için ayırdığım vaktin sonuna geliyorum. Dip notlar: Kolera-İnziva şu an mastering de ,kapak basımda.çıkmasına çok az kaldı.Muhteşem albüm,harika lirik,etkileyici sound.sadece bekleyin. Yaz turnesi 2 sene sonra ilk kez başlıyor,sago ve kolo ege ve güneye geliyor ayrıntılar ileriki günlerde. Ep5 için sabredin,5 parmak tokadı yemek için bu kadar ısrarcı olmayın:) ama yediğinizde tadını seveceksiniz o ayrı :)şaka bir yana sabredin ahali. Düşersem yanarım klibi son rötuşlarda,hüsrana komşuyum klibinin devamı niteliğinde olan 2. KITS klibi yine ayrıcalıklı olarak ilk kez MTV den sizlere ulaşacak.Klibin ayrıntıları ileriki günlerde. 11 Temmuzda Electronica Festte 15 dakika sahne alacağım,Birol Giray’ın davetlisi olarak,1-2 saat konser beklemeyin,bir hava alıp geleceğim ama seti biraz özellikli yapacağım o ayrı konu:)
Seviyoruz sizi. Rapin Oğlu ...
Pesimist Ep 4 (kurşun asker) in son oldugunu yazmıştı sago, galiba fikrinden dönmüş:) ve bu dönme olayına heralde tum sagocular baya sevinmiştir:)
4 te baya çakmıştı diğerlerine,5 te fazla bunu beklemiyorum ama yazıda acayip şeyler yazmış,, bak çok merak ediyorum şimdi:) İnziva sonunda beee bayadır beklediğimiz bir albümdü , karantina embriyo dan sonra bakalım ne kadar aşama kaydetmiş kolo.Embriyo süper bir albümdü benim için, onun gibi olsa yeter:)
|