Güzel ve büyük İstanbul da bir başına bir kadın..
Ve birde canından çok sevdiği yavrusu..
Hayata tutunma zorluğu..
Yaşam mücadelesi ve sevgi adına bir mutsuzluk..
Yaşanması zor bu engin,kocaman şehir de..
Onurlu ve dürüst bir yaşam kavgası..
Bazen Karadeniz gibi hırçın..
Bazen bir fırtına kadar acımasız ve yıkıcı..
Hayatın zorluklarına..
Kirlenmişliklerine ve sahteliğine küfreder gibi..
Bazen de duygu yüklü sakin bir liman..
Güzel bir kadın..
Gözleri tıpkı bir okyanusun en derin yeri gibi..
Nemli,ıslak ve anlamlı..
Sanki ruhuna ayna olup,dışa vuruyor yeşilimsi gözleri..
Duygu dolu,hüzünlü bir anlam var bakışların da..
Bir yudum mutluluk için,bin damla göz yaşı dökecekmiş gibi..
Öylesine çaresiz ve yalnızlıkla dolu..
Koskoca İstanbul da böylesine yapayalnızken..
Tek istediği temiz bir kalbe demir atmaktı..
Ve taparcasına sevmekti sevilmekti tek hayali..
Deli gibi seveceği insandan bir kızı olsun isterdi hep..
Simsiyah saçları olan..
Ve gözleri masmavi denizler gibi..
Mutluluk ağacının ikinci meyvesi olacaktı onun için..
Anlatırken o tarifsiz hisleri gözleri dolardı hep..
Yaşadığı o boş mutsuz günler aklına geldikçe..
Yanağından yaşlar süzülüp için için ağlardı..
Ve sevdi..
İmkansızlıklarla dolu birini çok sevdi..
Öyle bir huzurla dolup taştı ki kalbi..
Sanki yılların acı dolu birikimini o günden sonra unutmuş gibiydi..
Yeniden yaşamaya başlamış gibi mutlulukla doluydu..
Bu denli mutluluğu öylesine hakediyordu ki..
Her şeyin en güzeline layıktı..
Her şeyin en şahanesine..
Ve sevildi..
Sevildiğini asla bilmeden..
Temiz saf güzel duygularla sevildi..
Dokunsalar ağlayacak bir çocuğun kalbiyle masumca sevildi..
Ama asla sonu gelmeyecek bir sevgiyle..
Deprave..
|