|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 27.Tem.2007 Cum 17:25:50 | |
fiogf49gjkf0d
|
Gidişin ağlayışımı getirdi |
|
|
Soğuk bir yaz gününde... Gencecik bir ihtiyar... Tahtadan yapılmış bir taşın üzerinde oturuyordu... ve yaşamakta olan Sevgilisinin ölümüne ... Kahkahalarla ağlıyordu....
Bizler umutsuzluğun olduğu yerde umudumuzu kaybetmeden yürüyenlerdeniz.Her yolda çakıllar,her durduğumuz yerde çakallar olsa ne yazar ya ölümüne yada tek kalemde bizde böyle kan bekliyoruz istediğiniz yerden | | |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 27.Tem.2007 Cum 17:23:35 | |
fiogf49gjkf0d
|
Bizler umutsuzluğun olduğu yerde umudumuzu kaybetmeden yürüyenlerdeniz.Her yolda çakıllar,her durduğumuz yerde çakallar olsa ne yazar ya ölümüne yada tek kalemde bizde böyle kan bekliyoruz istediğiniz yerden vurun biz hazırız abisi bekliyoruzzz...! |
| |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Yüreğinizdeki Sönmeyen Ateşler İçin...> 27.Tem.2007 Cum 17:21:55 | |
fiogf49gjkf0d
kırLanqcn hikayesi.. |
|
|
Kirlangicin biri, bir adama asik olmus. Pencerenin önüne konmus, bütün cesaretini toplamis, röfleli tüylerini kabartmis, güzel durduguna ikna olduktan sonra, küçük sevimli gagasiyla cama vurmus. Tik..... Tik......Tik.... Adam cama bakmis. Ama içeride kendi isleriyle ugrasiyormus. Mesgulmüs! Kimmis onu isinden alikoyan? Minik bir kirlangiç! Heyacanli kirlangiç, telasini bastirmaya çalisarak, deriiin bir nefes almis sirin gagasini açmis, sözcükler dökülmeye baslamis. -"Hey adam! Ben seni seviyorum. Nedenini niçinini sorma. Uzun zamandir seni izliyorum. Bugün cesaret buldum konusmaya. Lütfen pencereyi aç ve beni içeri al. Birlikte yasayalim." Adam birden parlamis: -"Yok daha neler? Durduk yerde sen de nerden çiktin simdi? Olmaz, alamam" demis. Gerekçeside pek sersemceymis: -"Sen bir kussun! Hiç kus, insana asik olur mu?" Kirlangiç mahçup olmus. Basini önüne egmis. Ama pes etmemis, bir süre sonra tekrar pencereye gelmis, gülümseyerek bir kez daha sansini denemis: -"Adam, adam! Hadi aç artik su pencereni. Al beni içeri! Ben sana dost olurum. Hiç canini sikmam!" Adam kararli, adam israrli: -"Yok ,yok ben seni içeri alamam" demis. Biraz da kaba miymis, neymis lafi kisa kesmis. -"Isim gücüm var, git basimdan." Aradan bir zaman geçmis, kirlangiç son kez adamin penceresine gelmis: -"Bak soguklar da basladi, üsüyorum disarida. Aç su pencereyi al beni içeri. Yoksa, sicak yerlere göç etmek zorunda kalirim. Çünkü ben ancak sicakta yasarim. Pisman olmazsin, seni eglendirirm. Birlikte yemek yeriz, bak hem de sen de yalnizsin, yanlizligini paylasirim" demis. BAZILARI GERÇEKLERI DUYMAYI SEVMEZMIS! Adam bu yalnizlik meselesine içerlemis. Pek bir sinirlenmis: -"Ben yalnizligimdan memnunum" demis. Kustan onu rahat birakmasini istemis. Düpedüz kovmus. Kirlangiç, son denemesinden de basarisizlikla çikinca, basini önüne egmis, çekip gitmis. Yine aradan zaman geçmis. Adam, önce düsünmüs, sonra kendi kendine itiraf etmis: -"Hay benim akilsiz basim" demis. -"Ne kadar aptallik ettim! Beklenmedik bir anda karsima çikan bir dostluk firsatini teptim. Niye onun teklifini kabul etmedim ki? Simdi böyle kös kös oturacagima , keyifli vakit geçirirdik birlikte." Pisman olmus olmasina ama is isten geçmis.Yine de kendi kendini rahatlatmayi ihmal etmemis: -"Sicaklar baslayinca, kirlangicim nasil olsa yine gelir . Ben de onu içeri alir, mutlu bir hayat sürerim." Ve çok uzunca bir süre, sicaklarin gelmesini beklemis. Gözü yollardaymis. Yaz gelmis, baska kirlangiçlar gelmis. Ama...... Onunki hiç görünmemis. Yazin sonuna kadar penceresi açik beklemis ama bosuna. Kirlangiç yokmus! Gelen baska kirlangiçlara sormus ama gören olmamiþ. Sonunda danismak ve bilgi almak için bir bilge kisiye gitmis. Olanlari anlatmis. Bilge kisi gözlerini adama dikmis ve demis ki: -"KIRLANGIÇLARIN ÖMRÜ 6 AYDIR...." HAYATTA BAZI FIRSATLAR VARDIR, SADECE BIR KEZ ELINIZE GEÇER VE DEGERLENDIRMEZSENIZ UÇUP GIDER! HAYATTA BAZI INSANLAR VARDIR, SADECE BIR KEZ KARSINIZA ÇIKAR; DEGERINI BILMEZSENIZ KAÇIP GIDERLER! VE ASLA GERI DÖNMEZLER! Dikkatli olun.... Farkinda olun..... Ve bir düsünün bakalim; Acaba siz bugüne kadar pencerenizden kaç kirlangiç kovaladiniz? | |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >Ben Sende Tutuklu Kaldim (·WeSta·senın için)> 27.Tem.2007 Cum 17:19:41 | |
fiogf49gjkf0d YabancıLıgın. . Yüregimi Kanatan Bir Öyküdür. . .
Her şey ne kadar yabancı şimdi bana. . Sen ne kadar yabancısın. . . Hani ikimizi, seni ve beni, biz öznesine sığdırdığımız zamanlarda bir soru sormuştum sana. . ; “ Bir gün, yanından geçerken merhaba bile diyemediğim bir yabancı olacak mısın? ” demiştim. Şimdi bu sorunun cevabı bile geçmiş zamanın tozlarına karıştı... Sinemada eline uzandığım günün üzerinden iki koca yıl geçti. İnsanın içinde neşeli kır çiçekleri açtıran bir bahar günüydü. Aklım başkasında, yüreğim sende idi... Dudaklarımızın birleştiği ana tanıklık eden o sokak ve kaldırımlar bizi unutmadılar, bekliyorlar. Oysa, ne olursa olsun her Nisan’ın belli bir gününde orada buluşmaya dair verilen söz hiç tutulmayacak, bilmiyorlar. . .
Kaybedişlerim yüreğimin yanında aklımı da sana vermemle başladı. Kendimi her şeyimle sana adamam ne büyük bir hataydı da, ben bunu çok geç anladım... Ben seninle çoğalmayı umarken, eksildim, azaldım ve yalnızlaştım. Yine de vazgeçmedim yanında olmaktan... Senden çok aşka sığındım. . “Biz” olduğumuz günlere dönmek için... Senin sığındığın bendim! Ve ben bu büyük yalana inandım. Lanet olsun ki inandım. Senden sonra yaşadığım tüm savrulmalarım, acılarım, göz yaşlarım sana inanmamın bedelidir. Benden başka kimse bilemez bunu. . .
Şimdi yabancılığın yüreğimi kanatan bir öyküdür. . Ve bu öykünün içinde senden sonra yaşanan her güne yazılmış pişmanlıklar, gözyaşları, hatalar, aşk sanılan duygular, en çok da yalanlar gizlidir. Şimdi yabancılığın beni oradan oraya savuran bir türküdür. Senin duymadığın, benim dilimden düşmeyen bir türkü. . .
O yabancı yerde, yabancılığınla, kendine yakın sandığın ama çok uzak olan o yabancıyla asla mutlu olamayacaksın. Çünkü bu yabancılık hiç terk etmeyecek seni... Çünkü nereye gidersen git ahım peşimi bırakmayacak. . .
Varlığının ya da yokluğunun anlamı yok artık... Anlam yüklediğim tek şey yabancılığın... Yokluğun bile acıtmıyor canımı ama bu yabancılık kanatıyor yüreğimi. . . . ! |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 27.Tem.2007 Cum 17:17:30 | |
fiogf49gjkf0d |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 27.Tem.2007 Cum 17:14:37 | |
fiogf49gjkf0d
|
SENİ SEVMEK DEMEKTİ |
|
|
Yapacak hiç bir şey kalmadı artık, son pişmanlık faydasız,
Yıllar öncesinde gerekiyordu bu sevda, bu tutkunluk...
Nerede o eski aşklar, nerede o eski sevdalılar,
Ölümsüz aşklar vardı bir zamanlar,
Ölümsüzlüğü yakalayan efsaneler...
Kelimeler tükenirdi heybelerde birer birer,
Ömrün ayrılık çıkmazlarında tükendiği gibi,
Satırlar yetmezdi anlatmaya sonsuzluğu,
Kilitleniverirdi bakışlarımız uzak bir yıldızda,
Ellerimizden havalanırdı barış güvercinleri,
Oysa benim dünyamda ölümsüzlük,
Seni sevmek demekti, bilmedin, bilemedin.
|
| | |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Yaşamdan Kesitler >Aşk ve Sevgi üstüne >Sen Bu Şiiri Okurken.....> 27.Tem.2007 Cum 17:11:02 | |
fiogf49gjkf0d
|
|
|
ADI GÜL DÜ!
Adı Gül dü. Gülleri severdi en çok. Güldü mü güller açardı gül yüzünde. Güllerle bölüşürdü yalnızlığını. Hep gül beklerdi sevdiğinden. Bir de gül mevsimini takvimlerden. Bir gül kokusuna. Bir de gül reçeline dayanamazdı. Hep güller kurutmuştu. Hayatının en hazin sayfalarında. Hep gülerek büyütmüştü sevdasını. Ve her sabah. Bir gül gibi bırakırdı tebessümünü sofraya Tıpkı sımsıcak bir ekmek gibi Ahşap bir evin avlusunda Mis kokulu gülleri derlerdi Ve bütün sırlarını sadece güllere söylerdi Ne zaman bir haksızlık görse Kanayan bir gül gibi Ahh bu dünyada Gülü gülle tartsalar derdi
Ne okur ne yazardı Ağlasa gülleri sular Gülse gülleri okşardı Ama ne zaman içli bir şarkı duysa Güllere bakar uzun uzun dalardı
İşte öyle bir çiçekti Şiirimin ucunda gülden bir kalemdi İşte o kadın Benim annemdi.
Bir bilseniz Ne güller yeşertti hayatın dikenlerinden Dökerek gözyaşını Ve şimdi O güller süslüyor onun mezar taşını...
Ahmet Selçuk İlkan | |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 27.Tem.2007 Cum 17:09:00 | |
fiogf49gjkf0d
ÜSTÜNDEN... |
|
|
gönül sevgisinden bir kaç demet gül
yapıp, yapıp attım başın üstünden
kıskandı bu aşkı karanfil, sümbül
beş verdim sevgine, beşin üstünden...
taşıdım bu canı, sen içindeydin
dört dörtlük sevdamın sen üçündeydin
duaydın dilimin hep ucundaydın
yaz geçti, kış geçti kışın üstünden...
meleyen kuzular " me " yi unuttu
ağzım üflediği neyi unuttu
hâtıralar beni iyi unuttu
şöyle sert bakınca kaşın üstünden...
yıldızlar üstüme yorgan oldular
Yalnızlıklar birer urgan oldular
hasret yaraları ergen oldular
uçtum kayalardan, taşın üstünden | |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Şiir sevenler >uzak mutluluk> 27.Tem.2007 Cum 17:07:46 | |
fiogf49gjkf0d
AY DOĞDU SEVDAMIZA... |
|
|
Sevgi yıldızları indi göklerden
Ay doğdu bu gece, gül sevdamıza
Mehtap da göz etti şimdi göklerden
Her şiir, her hece dil sevdamıza...
Şarkılar sadece aşkımız için
Sana yanıp, sana susuyor içim
Ben sensiz vallahi koca bir hiçim
Misket çaldırayım gel sevdamıza...
Güzel gözlerine yıkılıp, kaldım
Uzun kirpiklere takılıp, kaldım
Heyecandan öyle çakılıp, kaldım
Kıskanıp, imrensin el sevdamıza...
| |
|
keremcem46
Mesaj
Gönder Forum
Başlıkları
| | CC-Forum> Kültür Sanat Hobiler >Sanat ve Felsefe >alesta83 ün Sayfası...> 27.Tem.2007 Cum 17:05:04 | |
fiogf49gjkf0d
İZMİR EFESİ YÜREĞİM ŞİMDİ... |
|
|
Yanıma gelince hüzünler kaçtı
Sevginle doldu göz- bebeğim şimdi
Yüzüme gülünce çiçekler açtı
Bir İzmir Efesi, yüreğim şimdi...
Toprak sanki kaydı, yeri öpüp de
Goncalar naz yaptı, dudak büküp de
Öyle diz vurdum ki yere çöküp de
Bir İzmir Efesi, yüreğim şimdi...
Gönlüm sanki salkım- saçaklar gibi
Dudağım sevinçten uçuklar gibi
Alkış ve el çırptım, çocuklar gibi
Bir İzmir Efesi, yüreğim şimdi... | |
|