fiogf49gjkf0d
her gece balkonunun aynı kenarına oturur,sigaranla tüketirdin
sana adadıklarımı,her nefes çekişinde.
yıldızına yüklerdin düşlerini.Ve ben kovalardım o yıldızı gökyüzünün sonsuzunda
ondan düşlerini çalabilmek umuduyla.ama kaçardı benden ötelere,ben onlara dokunamadan…
kimdi iç çekişlerin,hangi aşkın sinmişti sigaranın dumanına bilmeden;
derin bir nefesle içime çekerdim dumanının son demlerini..
ne konuşurdun gökyüzümle saatlerce bilmezdim..bilemedim..
ama çabalardı gözlerim sonsuzlukta yokolan kelimelerini gölgeleyen sisleri kaldırmak için.
sonra sislere yenik düşerdi uykulu gözlerim…
masumiyetine tutkun kalır yalnızlıgını paylaşırdım o anlarda,sen fark etmeden..
söylenmemiş ne kadar kelime varsa konuşurdu dudaklarımız saatlerce,
gecenin ugultusuna gizleyerek duyulmayan seslerini..
kimseler görmezdi yıldızlardaki buluşmalarımızı,ruhlarımızla dünyadan kaçışlarımızı.
Benim yüreğimde çocuklugun yaramaz neşesi,
senin yüreğinde kanayan yaralara tuz basma telaşesi başlardı her gece;
sesin tükendiği karanlıkların ışıgında…
ikimizi aydınlatan bir ışık ve hayallerimizi boyayan silik gölgelerin rengi kalırdı sadece..
ben her gece tükenmiş kalemlerimle adını kazıdığım,
yalnızlıklara vurgun bir adamın göremediğim puslu gözlerinde yokolur,
bulutların yumuşak yastıklarında seyre dalardım..
sense kaybettiğin sevgi kırıntılarını toplardın bulutların arasından birer birer…
gün,ışıgına kavuşurken;hayallerimi ceplerime koyup senli düşlerime uyurdum,
hiç bilmediğim bir nefesin yanıbaşında…
aynı yerde karşılaşırdık okul dönüşlerinde…
elinde çantan,yüzüne sinmiş telaş ve aceleyle geçerdin sag yanıma bıraktıgın sıcaklıkla..
sag yanım hiç üşümezdi kış geceleri,sıcaklıgın yanıbaşımda asılı dururdu hep…
bakamazdım gözlerine..ürkerdi sana adanmışlarım..ürkerdim beni alıp sana katmalarından,sen olmaktan…gecenin karanlıgına bıraktıgı parıltıları toplayıp hayallerimde seyrederdim gözlerini doyasıya…
ellerimi uzatsam dokunabilirdim ellerine.tutup üşüyen kalbinin avuçlarından,
kalbimde büyüttüğüm ateşlerle alabilirdim ürkekliğini titreyen parmaklarının…
ama olmazdı..o zaman hayalprensimi uçurumlara iterdim kendi ellerimle..
o nedenle senden uzaklarda,sana varmayan trenlerin vagonlarına bıraktım aşk sözcüklerimi..
düşlerim yaratmıştı seni,hiç varolmadıgın yerlerde,hiç yaşamadıgın anılarınla..
rüyalarıma katmıştım içimde büyüttüklerimi uykulugumdaki sıcaklıgınla…
SEN HİÇ DOGMADIN diyebilirdim
Ya da aslında HİÇ YOKTUN…
Eger..ilk aşkımı yani seni bıraktıgım sokaktan ayrılırken gözlerime bakıp
“hoşça kal” demeseydin….
Ya da hayalimde çizdiğim gözlerinin sıcaklıgını görmeseydim…
Senden bana sag yanımda bıraktıgın sıcaklık kaldı
Ve yıllar sonra bile anılarımda asılı duran gözlerinin parıltısı..
Ve bir hayalin ilk ve son kelimesi..
HOŞÇA KAL!..... |