ChatCity sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç ve kendi radyo yayınını yap

Forum sayfaları sohbet arkadaş sitesi ile oyun tavla ve okey oyna, sohbet muhabbet ortamını keşfet. Oyun, okey tavla oyna, kulüp aç erkek kız arkadaş bul


sohbet, okey, tavla, chat
15 Mayıs 2024, Çarşamba 14:30   

 

ChatCity Forum
Chatcity Forumlarında mesaj yazmadan önce Forum Kurallarını mutlaka okuyunuz...

En İyiler  Son Eklenenler       
sohbet forum basliklari  CC-Forum> Yaşamdan Kesitler > Aşk ve Sevgi üstüne
forum sohbet oyun basliklari
   IIIX...RuHuMuN DaLGaLaRı...XIII
 <<1...100...200...227228229230231232233234235236237 238239240241>>
Mesaj Ekle, sohbet ve oyun icin cagir
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  12.Mar.2009 Per 14:09:20sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
fiogf49gjkf0d

Uzun zamandır dinlemediğim bir şarkının  notalarının içinden fırlayıp geldin bugün yine  karşıma..Bir hayal gibiydin..Onlarca yüzün vardı..hangisinin gerçek olduğunu bilemediğim..
Masum ve çocuk yüzünü gördüm önce..Acımasız  hain yüzün belirdi hemen yanında..Bir yüzün tüm sevecenliğiyle gülümserken bana, diğeri kaşlarını çatmış gözlerini kaçırıyordu..
Gözlerimi kapadım yüzün hayalimden silinsin diye öylece bekledim bir süre..Sesin geldi kulaklarıma..Kaç tonu vardı sesinin..Coşkulu..heyecanlı..sıkılgan...Umarsız..duyarsız..sabırsız..
Sözlerinin her şekli beynimin içinde flaş gibi çakıp sönerken yastığıma gömüldüm..ıslak yastığıma..Belki de uzun zamandır ilk kez içimde nasıl tükendiğini hissettim..Seni alıp çıkarttığım ve artık hiç haketmediğine inandığım o baş köşeden nasıl parça parça kırılıp dökülerek eksiliyordun..İçimdeki sevgi, inanç, güven gibi tüm iyi duyguları da yok ederek gidiyordun..Fark ettim ki sana değil inandığım tüm duyguları yitiriyor olmama idi uzun süredir kalbimin isyanları..Sana değil kendime idi kırgınlığım..Sen değil bendim affedemediğim..Nasıl bu kadar kör , sağır ve aptal olduğumaydı isyanlarım..sana değil..
Yolumu kaybettiren sahte ve yalan bir hayalden ibarettin aslında sen..ben seni gerçek yapmıştım..Labirentlerinde kaybolmuştum..Benim gerçek sandıklarım senin yalanlarınmış oysa..ve aslında ben senin yalanlarını kendime gerçek yapmışım..Ne kadar karışık değil mi..? Aslında herşey son derece basit iken böylesine karmaşık bir hale  getirmekle geçmiş zamanım ve bu zaman içinde yitirdiğim tek şey kendi değerlerimmiş sadece..Sen aynı sen iken ben benlikten çıkmışım..seni tanıyamıyor olmak değil kendime yabancılaşmak imiş kabullenemediğim..Akan her damla gözyaşımda sen değil ben varmışım ..Seni tüketebilmek için kendimi tüketmişim..
Binlerce defa isyan etmiştim,binlerce defa cevapsız soruların yanıtlarına ulaşabilmek için "Neden" diye haykırmıştım..Yanıtlar sende değil benim içimde gizliymiş..Anlayabilmek için her yüzünü tanımam gerekiyormuş sadece..Yeniden ben olmam ve hayata yeniden başlayabilmem için içimde yarattığım "sen" den kurtulmalı ,seni " sen" olarak görebilmeliymişim..Seni bulmak kendimi bulmakmış meğer..Yeni bir sayfada sana bakmak kendime yeni bir sayfa açabilmekmiş..İçimi yepyeni umutlarla doldurmakmış..insanın ömründe dört yılın küçücük bir damla olabileceğini , geride kalan damlaların koca bir deniz oluşturabileceğini anlayabilmekmiş..Hayatta herşeyin insanlar için olduğunu hatırlamak hayata dönmekmiş..O hayatın her dönemecini dönerken bir öncekini geride bırakabilmeyi bilmekmiş hayat..bakmak değil görmekmiş hayat..
Dünya sahnesine bir oyun oynamak için gelmişsek eğer , beraber oynamak istemeyeceğin oyuncuları kırmızı kart göstererek dışarı atabilmek sanatıymış hayat..
Şimdi en iyisi artık..Git Burdan..!

 

 

keşke düşüncelerde yollar gibi olsa..çekip gidebilsek

İNSANSIN VE İNSANLARLA beraber yaşıyorsun…
Kırık kırıktır için… Özün eziliyordur çok zaman…
İçini açamazsın kimseye, iç çekip durursun kendi içinde…
Kimi anladın ki, kim seni anlasın… Neyi istediğini, neyi sevdiğini biliyor musun ki…

Yüreğini yırtıyor sevgini verdiklerin…
Hissiz mi yürümeli ıssız yerlerde?
Sensizlik senden daha mı sevimli sevgili sevgi? Yakınlık yakıyor, yalnızlık üzüyor…

Dostta denir mi her dert? Dedin de ne dinledin? Kime dayanacaksın yüreğinde yürüyen dertler için?

“ Ne tesellisi var, ne şarkının, ne sazın” Sözler silik, sazlar kırık… Hayat bestesi hüzünlü…

Gülmek mi mutlu eden, ağlamak mı? Huzur hiçbiri mi? Hiç mi her şey?
Hiçlik dereleri nerede duracak, varlık dağlarına ne zaman çıkılacak?

Uçar gibi gidiyor zaman, uyur gibi geçiyor ömür…
Harcanan hayat… Hayıflanması gereken hayallerle oyalanıyor…
Yuvasız kuşların şaşkınlığıyla çırpınıyor…
Çaresiz dallara konuyor kırık kanatlarla… Acı kanıyor içi… Dertle dönüyor dışı…

Umutla doğuyor her sabah, ölümle yatıyor her akşam…
Dert döşeğinde gözleri açık uyuyor, deva prensesi gelir de ellerinden tutar diye…
Acı şerbeti şifa şevkiyle içiyor… Deva diye dayanıyor dertlere…

Sevgiyi saflaştırır sıkıntılar, dostlukları derinleştirir dertler… Sürüklendikçe yüreğin, özüne yol alırsın… Savrulması gereken sevgi değil, her şeyi yutan senin “ben”in… “Ben” de boğulmazsan içindeki “ben”le buluşursun…

Dert dalgalarıyla çalkalanırken “ben” in, duru ve derindir özbenliğin… Sevgi saf, hikmet diri, varlık dağları yücedir bu benlikte…

İçtiğin acılara, dayandığı dertlere değmiştir, “Ben” den geçmiş “Birben”e erişmişsindir…

Özün özüne erişen kabuk ağlamalara güler geçer…
Günlerin üstündedir gönlü, gönlünden damlayan günleri de güldürür…

Dertler gülmekle geçmez, acıları dindirmez şarkılar…
İçini açıyorsa çektiklerin derin bir iç çek ve yürü yüreğinin yolunda…

 

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  15.Mar.2009 Pzr 23:59:41sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

Uysal bir denize dönük yüzümüz, kapattığımız gözlerimizle…

                                          Fonda Itrî’nin segâh yürük semâisi…

                                                                        Susmak güzeldir....

 

 

Suskunluğun misafiri olmaktan haz alıyor yüreğim! 
Musalla taşındaki cesedin suskunluğu kadar suskunum! 
Konuşmalara küstüm! Gemilerim artık kendime yol alıyor. 


Her zaman her yerde her istenileni anlatamıyorum. 
Kime, neyi, nasıl ispatlayacaksın! o halde suskunluğun elini tutuyorum. 
Merhem tutmaz öyle yaralarım var ki! Konuşamıyorum… 
İçime atıp susuyorum. 


Kurşun geçmez şartlanmış beyinlere söz geçiremiyorum. 
Sayfalarca susuyorum. 
Kelimelerimin dinlenmeye en çok muhtaç olduğu anlarda, 
Beni anlayacak bana derman olacak birini aradığımda, 
O çok (boş) konuşanlar kaçıyor. 
Sokağımın gece yarısı suskunluğa terk edildiği gibi, 
Bende yüreğimi suskunluğun kucağına bırakıyorum 
Konuştuğum zaman mahkûm, 
Sustuğum zaman zanlı muamelesi görüyorum. 
Ne yapacaksın, kime gideceksin… 
Anlamsız konuşmalardan kendime sığınıyorum 
Zor olanı tercih ettim sustum… 


Boğazıma dizilmiş sözcükleri söylemeden, haykıramadan, içime atarak… 
Bir bilseler susan birinin gözlerinde çuvallar dolusu kelime olduğunu, 
Ve yine bir bilseler söz tükenmişse en güzel cevabın susmak olduğunu… 


Tarif edemediğim acıları, 
Hayal kırıklıklarımı susuşlarımla örtüyorum. 
Yüreğimin en ücra köşelerine inen zehirli oklardan 
Canım çok yandı! 


Konuşursam; 

Kırmaktan, kırılmaktan 

Gözyaşlarımı tutamamaktan 

Kelimeleri yan yana getirememekten 

Yaralı kelimeler sunmaktan korkuyorum. 

Geri alınmayacak kelimeler adına; ağzımın sürgüsünü çektim! 

Şuan boğazımda düğümlenen kelimeleri çarmıha germekle meşgulüm 

Sustum… 


Ben sustukça suskunluğumun üstüne düşman gibi sözcükler yağsa da 
İncitseler de beni, artık vakit susma vaktidir 
Korkup kaçtı, 
Suçunu kabul etti, 
Haksız olduğunu kabullendi diyecekler… 
Desinler… Dudağım mühürlü! 
Duygularım susuşlarımda saklı kalacak. 
Yıllardır biriktirdiğim hiç kullanılmamış kelimelerimi 
Devren satılığa çıkarıyorum. İlan verdim! 
Alan olmazsa kalbimin morgunda biriktireceğim... 

Sahi, her susan haksız mıdır? 
Belki de her Suskunluğun arka planında ciltler dolusu anlamlar vardır. 
Kim bilir! 
Ve bir gün Söylenmemiş cümlelerimi zulama koyup gideceğim bu şehirden 
Varsın kaçtı desinler… 
Susacağım! 
Derin denizleri her rüzgâr dalgalandıramaz… 

 

 

Bazen susmak gerekiyormuş
                 Bazen bomboş bakmak gerekiyormuş 
                                      Hayatın yalanlarına..
Anlamaya çalışmak saçmalık..!
                Anlamadan yaşamak gerekiyormuş..
                                     Ama bazen!
Unutmak gerekiyormuş unutulma pahasına.
                Zaman değilmiş gideni getiren..
                                  Aslında zamanmış var olanı götüren..!

 

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  16.Mar.2009 Pzt 20:02:45sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

hayatta kazandılarımız kaybettiklerimize değmiyor...

           ağlamalarımız hiç..gülmelerimiz hiç...

              olmayan bir dünyada olmayanlarmıyız ki...

       neydi hayat neydi ki ne oluyor ki ne olacak ki...

               umutsuzluğumuz mu hayat...

 

İnsanın içindekileri kelimelere dökmesi ne kadar zordur bilirmisiniz..Bazen kilitlenir kalır insan..sözün bittiği yerdedir..O noktada ne gerçeklerin, ne aklın, ne de kalbinin sesinin yol göstermediğini görür artık..Kesin bir yalnızlıktır insanın iç seslerinin de kendini terk etmesi..Büyük bir hiçlik sarar benliğini..Hani derler ya dünya yansa bana ne..işte böyle bir şey..ne geçmişin, ne bugünün ,ne de geleceğin kıpırtısı yoktur içinde..Koşulsuz bir teslimiyet..kadere..yaşama..ya da yaşamın getirdiklerine..ne değer yargıları vardır o noktada ne pişmanlıklar..ne umutlar ne hayaller..bir çeşit hafıza kaybı gibi..herşey silinmiş yerini tanımlanamayan bir hiçlik duygusuna bırakmıştır..ne çaba vardır ne istek..ne hareket ne dilek..belirsiz hiç bir şey kalmasada tüm benliği red etmiştir bir kere..yada belirsizlikler içinde öyle kaybolmuşturki algılayamayaz gerçekleri..veya algılamak o kadar acıtıyordurki herşeyin silik kalmasını ister..herşeyin rüya olmasını..gerçek olamayacak kadar olanaksız olduğunu düşündüğü herşey suratına bir bir çarptıkça gözlerini kapar ve saklanabileceği en derin,en sessiz kuytulara kaçar..Herkesden herşeyden uzaklaşır hiçliğini yaşamak uğruna..Hatırlamaktan ve hatırlatanlardan kaçıyordur aslında..Hiçlik güzeldir..hiçlik düşüncesizliktir..duygusuzluk..hissizlik..acısızlık..yalnızlık..
Kimim ben...Hiç !
Ne yapıyorum ben...Hiç !
Ne yapmalıyım ben...Hiç !
Yaşamın anlamı ne...Hiç !
Ya sevgi...Hiç !
Acı...Hiç !
Çevremde kim var...Hiç !
Çevremde neler oluyor...Hiç !
Benim neyim var...Hiç !
Bugün günlerden ne...Hiç !
Dünyada neler oluyor...Hiç !
Hislerim...Hiç !
Kıskançlık mı... Hiç !
Özlemek...Hiç !
Soğuk...Hiç !
Nefes almak...Hiç !
Ölüm...Hiç !

Herkes gibi davranma bana,
Yanlış yaparsın, ama anlayamazsın.
Anlam veremezsin, tepkisiz tepkilerime.
Çünkü ben farklı denizlerde yüzmeyi severim.

Farka, fark atmayı severim.
Anlamsızca bakmanı isterim yüzüme.
Sevmem tanınmayı, kıyıda yalnız başıma,
Yalnızca seninle kalmak isterim her fırsatta...

Herkes gibi davranma bana,
Bilmessin, sana nasıl şekil verdiğimi.
Daha önce aldığın, sonuçları alamazsın,
Tabu olmuş, basit ve sıradan hareketlerden.

Tabuları, yıkmayı severim...
Çünkü bilirsin sevmem sıradan olmayı.
Akıl alma, beni benden başka kimse bilmez,
Dedim ya! sevmem tanınmayı, severim yalnızlığı..

Herkes gibi davranma bana,
Ben daha öncekilerden farklıyım.
Dedim ya! herkes gibi davranma bana,
Ben herkes değilim , ben hiçkimseyim...

 

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  17.Mar.2009 Sal 13:21:12sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

 

Hayat Bir Oyun mudur?

Hayat nedir?

Hayat nedir sizce?Hayata nasıl bakıyorsunuz siz?


Yalnızca birkez yaşayacağınızı bildiğiniz halde hayatı,onun hakkında oturup kafa patlatırcasına düşündünüz mü?


Nedir sizce hayat?

Başarılarınızın toplamı mıdır, yoksa hayal kırıklıklarıyla kurduğunuz şatoların adına mı hayat diyorsunuz siz?


Belki siz de ölüm gelip kapıyı çalana kadar gelip geçen bir zaman parçası olarak görüyorsunuz hayatı.Ne dersiniz? Hayat yaşadıklarınızın mı yoksa pişmanlıklarınızın mı adıdır sizce?


Hayat da mutluluk gibi mors alfabesine mi benzer?Uzun tekdüze gelip geçen mutsuzlukların ardından kısacık anlarda yaşanan mutluluk gösterileri midir?


Hayat sandığınız kadar sakin midir? Hayatı duru pürüzsüz bir gölün üzerinde nazlı nazlı yüzen yaprağın gizlerinde mi yoksa derinliklerindeki sürprizlerde ve korkularda mı ararsınız siz?


Başkalarının dayattıklarını yaşamak mıdır hayat sizce yoksa kendi bildiğinizi son nefesinize kadar okuyarak kendinize saygı duymak mı? Hayat verilenlerle yetinmek midir sizce?


Bir korkak gibi bir köşeye çekilerek pişmanlıklarınızın çetelesini tutmaya mı hayat dediniz yoksa?


Hayata nasıl bakıyorsunuz siz?

Yasaklara,ayıplara,günahlara sararak kaldırıp bir kenara mı attınız hayatı?Bir çuval inciri berbat ederim korkusuyla denemekten hep kaçmak mıdır hayat sizce?Yenilgiyi peşinen kabullenmek midir hayat?


Bir kaplanın çevikliğiyle koşarken, bir yandan bir bilgenin beyniyle düşünmekse hayat! Kendinizi neresine koyuyorsunuz bu hayatın siz?


Başkalarının hayatlarını çalmaya da hayat der bazıları;acaba siz de çaldırıyor musunuz hayatınızı ? İçtenlikle sorar mısınız kendinize bu soruyu?


Hayat bir başkaldırı destanı mı,yoksa ehil bir sürünün uysallığı mı olmalıdır sizce?


Bedelini acı bir şekilde ödeyerek şiir gibi anları haketmek midir hayat yoksa başa geleceklerden korkup sığ ve güvenli sularda kulaç sallamaya çalışmak mı? Nedir sizce hayat?


Hayata nasıl ve nereden bakıyorsunuz siz?

 

 


"göz değil
beyindir gören "diyor
bilim ören....


istesekte
istemesekte
görmüyormuyuz zaten...


peki kimdir?
izleyen....
gören
ve gösteren?


rakip gördüğün kadar
hayatın yok olmuyormu zaten
bir şey bilmediğini
anladığın kadar
öğretmiyormu gösteren


hep yürekten
yürekten vereceksin
ben bilmem...
budur gerçeğe götüren


sende biliyorsun
birgün bir şey bilmediğini
hissedeceğini

ne göz
ne beyindir aslında gören.
yürek...
yürektir gösteren...

anlayan...
anlatandır...


yüreğin kadar yaşıyor
bakıyor
görüyor
ögereniyor

taşıyabildiğin kadar
paylaşmıyormusun zaten?

kendini
şu an bile
sorgularken
her baktığın yerde bitmiyormusun
"O" nu yaşayip...
yaşatmak için çırpınmıyormusun zaten

gördügün kadar sevip...
acı çekip
gözyaşı döküp ...
"O" nu
anladığın kadar
yaşamıyormusun zaten...

nasıl yaşadıysan
öylede öleceksin
nasıl öldüysen
öylede
gözlerinde
doğmayacakmısın zaten....



sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  18.Mar.2009 Çar 00:15:23sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

 

 

Çanakkale-Ay Yıldız ın Doğuşudur Çanakkale

Bu güneş Çanakkale’de doğdu..Bir daha batmamaya yemin ederek..

Ölüme yürüyüşün günüdür bugün …

Savaşlarda mermiler yağar,ama Çanakkale’ye düşman yağıyor dört bir yandan...

Sağına dönse İngiliz,soluna dönse Yunan-Fransız.

Önünde zaten Anzak’lı.Arka tarafı Allah’a emanet…

Bu savaş mı…hayır değil...-Mahşer mi Hakikat Mahşer-

Yalın ayak koşuyor Mehmetçiğim ateşin üstüne…

Ayağına her diken batışında Allah diyor...

Yüreğine her mermi deyişinde Vatanım diyor…

Yere düşünce de Tevhitten sonra Anam-Yarim diyor…

Her düşen Mehmetçikle,Bir ana ağlıyor uzaklarda…

Gözünden oğlu damlıyor toprağa.

Damlayan yerden bir yiğit muştulanıyor.

Düşen oğlundan sancağı alıp koşuyor düşmanın üstüne.

Onunda gözüne değiyor bir bomba.

Daha orada patlamadan bir Ananın yüreğinde patlıyor o bomba..

Bir oğul daha damlıyor gözlerinden toprağa.

Bir daha bir daha…

Durmuyor o gözyaşı…Akıyor… Akıyor…

Yere düşen her Mehmetçikle çağıldayarak akıyor o gözyaşı…

Nasıl akmasın,Kurbanınız olayım,Vatan gidiyor elden…

Bir Tarih akıyor Mehmetçiğin ayaklarının altından...

Bir ateş geçiyor Mehmetçiğin yüreğinden…

Düşen bir asker,dirilen bin yürek …

Bakın bir yürek daha kalktı şaha..

Elinde 250 kilo mermiyle..

Bu vatan bizimdir imanıyla koydu mermiyi topun ucuna…

O top nasıl ateşlemesin kendini?

Nasıl gidip de düşmanın gemisini çökertmesin?

Gidiyor…Gidiyor… Havada süzülerek gidiyor Seyit Onbaşından hatıra diyerek düşmanın kalbine konuyor…

Bunu gören Mustafa Kemal nasıl celallenmesin...

Bakın düşmanın gözünü bir mavilik alıyor..

Kurt bakışı bir mavilik..

O Mavi Gözlerden bir haykırış yükseliyor semaya:Ben size Ölmeyi emrediyorum.İleri!

Bu emri duyan Mehmed’im nasıl koşmasın ateşin üzerine…

Bir asker koşuyor merminin önüne,arkasında bıraktığı yavuklusu…

Mehmed’imin ayakları düşmana koşuyor,yüreğiyse geride bıraktığı Yarine…

Geride kalan Yar,ilerden gelen mermi…

Hangisi daha çok acı verici:Yüreğinde sakladığı Yar’imi,

yoksa yüreğine çarpan mermi mi?

Bakın bir bomba geliyor bu tarafa...

Bakın havayı yara yara geliyor…

Düşüyor tozu dumana katarak…

Çökertiyor düştüğü yeri.

İşte Bakın bir Mehmetçik daha düşüyor yere kanlar içinde…

Vucudu beş parçaya bölünmüş.

Yıldız misali sereserpe uzanmış kıpkızıl yere...

Gökteki Ay buna nasıl dayansın..

O da atıyor kendini alevler içine.Konuyor Yıldızın yanına.

Etraf mı zaten al kan içinde.

Semadan melekler gözlüyor yere sereserpil uzanmış AY ve Yıldızı…

Buna Hak Peygamber nasıl dayansın.

Açıyor ellerini semaya..Yerdeki AY YILDIZ için başlıyor duaya..

Şahlansın diyor yerde yatan AL BAYRAK…

Bu dua nasıl kabul olmasın Allah katında …

Bir rüzgar esiyor savaş meydanında.

Yerde yatan AY YILDIZ katıyor rüzgarı önüne …

Dilde tekbir giriyor düşmanın kapkara kalbine.

Söküp atıyor o çıbanı Çanakkale’den …

Dindiriyor uzakta ağlayan Ananın gözyaşını…

Susturuyor Yar’in dilindeki ağıtı…

Bu rüzgar,bir daha hiç inmemek üzere çekiyor AY YILDIZI göklere…

Nasıl insin ki,bu topraklarda Mustafa Kemal Ve Onun askerlerinin

yüreğini taşıyanlar oldukça..

Şimdi yer gök sussun!

 Şahlansın Şanlı Türk Milletinin Şanlı AY YILDIZ BAYRAĞI…

 

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  18.Mar.2009 Çar 23:50:37sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

Ben

            bir su damlasıyım,

                                         felaketim bereketim...

Çok yalnızdı ve göklerden düşüyordu. Önce ormandaki bir yaprağa, oradan da süzülerek bir su birikintisine düşüverdi. Birikinti sevinmişçesine dalgalandı, merkezde de bizim su damlası. Artık, o da ağaç gibi, yapraklar ve diğer düşmüş damlalar gibiydi, yalnız değildi. İstediği mutluluğa kavuşmuştu. Artık yukarıdan gelen damlaları o da karşılayabilecekti. Ama bir şey fark etti, artık bağımsız değildi. Etrafındaki damlalar ne yaparsa, aynısını yapmak zorundaydı. Kendini de kaybetmişti ve bulamıyordu. Yağmur da dinmişti zaten. Hayatı duruvermişti.

Güneşe binip tekrar geldiği yere gitti. Ve yine göklerdeydi. Ama tutunamıyordu. Yine düştü, yine çıktı, düştü çıktı. Sonunda bir şey fark etti. Bu, onun hayatıydı. Ama sadece bundan ibaretti. Hayatı bu kadar basit olmamalıydı. Bir su damlasıydı, kabul ediyordu. Ama mutlu olmak istiyordu. Tekrar güneşe bindi ve büyük bir göle düştü bu sefer. Kalabalıktı etrafı. Sesini duyurmalıydı. Ama nasıl? Aslında bir çözümü vardı. Bir damlayla tanıştı sonra. Çok sevdiler birbirlerini. İki damla, yollarına beraber devam edeceklerdi. Güneş yine girdi araya. Sadece bir damlaydı, güneşe rakip olamazdı… Şu bizim damla kaçamadı ki... Ayrıldılar. Hıçkırıklara boğuldu damlalar. Kimseler avutamadı damlaları. Duyan herkes etkilenmişti. Dünya boş durmadı. Kapattı güneşi. Güneş çok kızdı! Ve her gece iç çekerek ağlayan damlalar sonunda yine bir birikintide buluştu. Onları ayırabilecek bir güneş yoktu artık. Hatta sadece ikisi buz kesilmeye razıydı. Ne de olsa aşk böyle bir şeydi. Mecburiyetten midir bilinmez, her yağmurda acı çekti dünya. Ama hep gülmeyi seçti, ağlamaktansa...



SAKIN AĞLAMA

 

Bu masalı hatırlıyormusun
Bir varmış bir yokmuşla değil
Senin ve benim
Tebessümümüzle başlıyan
Geceden yıldızlara
Gündüzden güneşe uzanan
İçinde ne peri kızı
Nede padişah olan
Bembeyaz gemileri,
Düşler denizinden kalkan
Ayrılık limanından
Hasret yolculuğuna çıkan
Bu masalı hatırlıyormusun
İçinde yalnız sen ve ben olan...

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

CooLizmirArtek

CooLizmirArtek resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  19.Mar.2009 Per 06:21:30sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
Çok quseLLer..
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  19.Mar.2009 Per 13:46:45sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d
Şarkıların, herkesin üstünde değişik etkisi vardır...
     Bazıları gençlik yıllarına,
             bazıları eski aşk acısına,
                  bazıları ilk buluşmanıza,
                        kim bilir daha nerelere götürür?
                                        Kaç Kişiyiz Savunan Sevdayı?
 
 
 
 
Benim Yerime de Sev kendime seçmişim. Her dinlediğimde soruyorum, gerçekten kaç kişiyiz savunan sevdayı?
Aşk hikayelerinin çoğu birbirine benzer. Tanışma, aşık olma, sevme, kavga etme, ayrılma. Elbette, bu sıralama günümüz aşkları için daha fazla geçerli. Eski aşklar, bu kadar basit yaşanmıyormuş. Ölüme kadar sevmek için verilen sözler tutulurmuş.
Bazı çiftler görürsünüz, deniz kenarında veya parkın içinde bir bankta otururken, el ele tutuşmuşlardır. Saçlarındaki beyazlarla, göz kenarında çizgilerle, bakışlarında bir devri birlikte geçirmenin haklı gururuyla gülümserler. Denizi ya da çocukları seyrederler, geçmişten kim bilir hangi anının peşine takılarak? Kulak verseniz, kavgaları bile tatlıdır. Kadın, kocasının ilaçlarını yanına almıştır. Çantasında bir enfiye kutusuna koyup, bir şişe de suyu naylon torbaya sarmıştır, dökülmesin diye. Saati geldiği için ilaçların, söylenir kadın eşine; hiç olmasa bir tansiyon miras kalmıştır elbette, bunca yaşanmışlıktan. Onları uzaktan izlerken düşünürüm. Neler görmüşlerdir bu yaşam yolculuğunda? Ne dertler, üzüntüler atlatılmıştır? Kaç kavga etmişlerdir? Elbette, büyük yürek sancıları geçmiştir, çetin savaşlar, mücadeleler verilmiştir. Ancak, ilk darbede ayrılmayı düşünmemişlerdir. Bizim gibi kolayına kaçmamışlardır. Sevmedikleri huyları olmuştur birbirlerinin mutlaka, ama değiştirmek uğruna iktidar savaşlarına döndürmemişlerdir. Olduğu gibi kabullenmeyi ve sevmeyi bilmişlerdir. Ben onları nerede görsem, boğazıma bir yumruk oturur; öykünürüm o büyük aşklarına….
Eskiden nikah memurları, hastalıkta ve sağlıkta, ölüm sizi ayırıncaya kadar derlerdi. Belki de yanlış anımsıyorum veya bu cümle bir yabancı film sahnesinden aklımda kaldı. Geçenlerde gittiğim nikah töreninde, memur, evliliğin kutsallığından bahsetti, ardından sizi karı-koca ilan ediyorum dedi ve bitti. Acaba onlar da evliliklerin, ölüm ayırması kısmının zor göründüğünü biliyorlar mı? Bu yüzden mi çıkarıldı bu önemli cümle törenlerden? Gerçi öyle deseler, kim itiraz edecek? Var mı aranızda, yok kardeşim, ben ölüm ayırana kadar bu adamı çekeceğime söz veremem, çok istiyorsanız 5 yıl diyeyim, üstüne o zaman karar veririz diyecek bir,? Herkes evet diyor kimsenin bu dört harfli kelimeyi yeminden saydığı yok. Gelinlik, damatlık, nişan, şeker derken, heyecan içinde geçiyor zaman. Kimse oturup düşünmüyor, biz bir şeye imza atıp, şahitler huzurunda söz veriyoruz, ama neye? Evet de geçsin, nasılsa nikah şahitleri yıllar sonra gelip size, aşkınıza şahitlik etmiştim, imza attım, ayrılamazsınız, söz ağızdan bir kere çıkar demiyor. Bas ayağına, at imzayı, ne sorsalar evet de, bitsin gitsin. Yemin etmişiz ölüme kadar, kime ne?
Bu anlattıklarım çoğunluk tabii, istisnalar kaideyi bozmaz. Birlikte yaşlanmaları kesin gibi duran birkaç çift tanıyorum. Allah bozmasın, birileri örnek olarak kalsın lütfen. En azından umudumuz olsun diye, var olduğuna inanalım ve savunalım diye…
Ne diyordu şarkıda? Benim yerime de sev! Beni sevmesen de başka birini sev, sevmeyi öğrensin kalbin. İşin özeti bu! Sevmeyi bildikçe sayısı artacak aşıkların, dünyayı sevgi savaşçıları kurtaracak. Ne zaman bu şarkıyı duysam, sessiz bir tebessüm eder, sorarım: Gerçekten, kaç kişiyiz savunan sevdayı?
 
 
 
 
Seyrine asina oldugum sözlerinin akısına kapılmısken
  düsüncelerim,
     bir liman karsılar mı yürekten?
         Ve senin kaleminin ustası gibi yürekli bir isci,
              bana daha dost olabilir mi?
                  Bilemem.
                      Yine de "gitme" demem.
                             Gidisler gelisler yolları olusturur.
                                  Yollar ise herkesi birbirine kavusturur...

 

 


 
sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  19.Mar.2009 Per 16:20:21sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

Ben kırıldım....

sen yine herzaman ki gibi aldırma boşver beni,

devam et yoluna ,yine korkma ,

yine düşünme sen bildiğini yap bildiğin sokaktan yürü, 

bildiklerini sev bilmediklerini kır...

ve sen yine bildiğin gibi ol bilmediğini bırak ..

Bırak ki düşsün kırılsın,

sana uzak dursun kendi de parçaları da....

 

“Aynı suda ikinci kez yıkanmak imkânsız değil, boğulmakmış!”

Yalanlarınızın eline bakarken gözlerim, dürüstlüğünüzü bana gösterdiniz. Size inandım. Size hep, inanırdım! Dürüsttünüz. Ve acımasız! Öldürmeyi canıma ödül sayıp, beni kendi hatalarımla vurdunuz. Serseriliğimi, sessizliğinize dinleyici yaptınız. Sustunuz! Günlerce… Konuşmadınız! Aylarca… Daha yanacak yanımın kalmadığını anladığınız da, çıkıp geldiniz. İçimin içine… Asıl yerinize, asilce oturdunuz. Gitmeleri silmiştiniz. Size inandım. Size, hep inanırdım!

“Aynı suda ikinci kez yıkanmak imkânsız değil, boğulmakmış!”

Gördüğüm yüzünüze, suların durgunluğunda bakmışım meğer. İlk gel-git’te gideceğinizi bildiğim halde. Kandım gelmenize. Kopardığım ilk fırtınada gittiniz, gelen dalganın gitmesini beklemeden gittiniz! Her şeyinizi alıp da gittiniz. Hiç gelmemiş gibi, gittiniz!

“Bilmediniz”

Şüpheleriniz, beynimi kemirirken ‘senaryo yazıyorsun’ dediniz. Şüpheleriniz, içimi çürütürken ‘zaman’ dediniz. Şüpheleriniz, artık belimi bükerken, yüzüme kapılar çarptınız! Beni, kendi gözümden düşürdünüz. Acı çekiyordum. Ne acı ki, acı çektiğimi canınızı yaktığımda anladınız. Ve daha acı ki, sizin canınız yanınca, benim canım daha çok yandı!

Ben kelime kelime kim’lere ulaşırken, ‘neden’ yoktu Lügatinizde. Sormadınız! Nasıl’ın açıklaması, gereksiz bir tartışmanın açılışıydı sizin için. Çelişkisiz karakterinizle, içinizin rahatladığı son’a vardık. Sonuç: Dudaklarınız arasından çıkan sonsuz suskunluk…

“Şimdi”

Bu hiddet benim! Kimse sahiplenmesin! Bütün suçlar ‘yine’ benim! Kimse, nezaketini araya verip, suçtan pay çıkarmasın kendine! Nesnelerinizin, kelimelerinizin, zamanınızın, sevginizin ziyanlığına yanmayın! Hasarı tespit edin yeter! Bedelini, fazlasına canımı ekleyip ödeyeceğim! Sıyrılıp çekilirken aranızdan, ‘üstüm kalsın’ diyebileceğim! Meğer siz, nasıl da yetermişsiniz size! Bilemedim… Sağ olun, sizi sevmeme izin verdiğiniz için ve beni sevdiğiniz için… Üstüm kalsın!

Beni soracak olursan hayli kırgınım
Kırgınlık bir yana bir de şaşkınım
Tek tek anlayarak hatalarımı
Sevmeye çalışıyorum yalnızlığımı

İşte ben böyle bir hal içindeyim
Aslında derin keder içindeyim
Bazen bilmeyerek ne yaptığımı
İyi kötü güzel çirkin her biçimdeyim
Bazen isyan edip yalnızlığıma
Sana karşı ince bir sitem içindeyim...

 

sohbet forum arkadaş cagir

forum arkadaş sohbet linki

IIIPearLIII

IIIPearLIII resimleri ve sohbet sayfasi forum oyun tavla okey

sohbet icin online durumu
Mesaj Gönder
Forum Mesajları
Forum Başlıkları
 

 oyun sohbet linki, arkadaş tavla okey sayfasi  20.Mar.2009 Cum 13:55:15sohbet oyun linki
Bu Mesajdan Alıntı Yaparak Mesaj EkleMesaj Ekle
fiogf49gjkf0d

MısraLarım kısır kaLdılar artık.

           Yazdığım harfLer aNLamsız keLime yığıNLarı...

                      Sadece durup düşüNmek Lazım.

                                                    Sadece ya$ayıp görmek...

Sıkıldım artık...

Herşeyden!

AkLımdaN ßiNLerce cümLe akıp giderkeN hayata dair, herkese dair, ßir eLvedadır söyLeyemediğim sadece. ÇüNkü geride kaLacakLardaN çok, eN çok ßeLki de, öLümdeN korkuyorum... Kim ßiLir, ßeLki hayatıma soN vermemek içiNdir ßunca ya$ama isteğim. LakiN sözLeriN tükeNdiği, cümLeLerin NoktaLandığı ßir vakit geLip çatıyor, insaNıN ßoğazıNa düğümLeNiyor hatıraLar. Çöz çözeßiLirseN...

ßeN çözemedim, çözemiyorumda zateN.

Kim ßiLir ßeLki çözerim ama ßuNa gücüm var mı, ßiLmiyorum...

KaLaßaLık yaLNızLıkLar içiNde ßoğuLuyorum. OksijeNsiz kaLdığım güNLerdeN hesap sormam gerekiyor beLki de. SoNra bo$ver diyorum. SoLuduğum havaNıN Ne kadarı oksijeNki?

HerkesiN ßo$ ßakı$LarıNdaN, ßomßo$ yaşamLarıNdaN, ßo$ cümLeLeriNdeN sıkıLdım. HerkesiN cümLeLerindeki "ßen" LerdeN ve ßeNi yargıLamaLarıNdaN... KeNdiLeriNi ßiLmedeN daha, etrafa saLdırmaLarıNdaN. Ortada görüLecek oNca gerçek varken keNdi gerçekLeriNi -gerçek oLmamaLarıNa rağmeN- kabuL ettirmeye çalı$maLarıNdaN, ve tartı$ıLaN her koNuda kar$ısındakiNi diNLemedeN kafasıNdaki cümLeLeri kurmaLarıNdaN...

Ve ßuNuN gißi ßinLerce $eyden sıkıLdım..! NefesLerim ta$ıyor artık ciğerLerimdeN. ALdığım Nefes hava mı?...

KaraNLıkLar pakLıyor insaNLarı, öğreNdim. YaLNızLık eN büyük dü$maNLarı ve de. ANLadım ki insanLar NedeN ßu kadar kaçar yaLNızLıktan ve yüzLe$emezLer keNdiLeriyLe. Aynaya sadece saçının ve ba$ıNıN $ekLi için ßakan, ruj süren parmakLarı kaymasın diye dikkatini kabartanLardan da sıkıLdım..! Aynaya ßaktığıNda keNdiLeriNi görmeyip, dı$ındaki maskeyi ßoyayanLardan sıkıldım. Dünyaya gülen ruj lekeleri bırakanlardaN da..!.

ßırakıp gitmek istediğim vakit dünyayı, arkamda siyah güne$ gözLükLeri arkasıNdaN ağLayacak iNsanLar istemiyorum. Ve rimeL LekeLeri ßula$masıN artık pudraLanmı$ yüzLeriNe.! ßırakıN beNi..!. ßeN ßu dünyaya ait değiLim. Ait oLamadım da...

ßaşkaLarıNı dü$üNerek ya$ayamayacağımı aNLadım artık. ßa$kaLarıNı umursamak keNdimi ihmaL etmekmi$, öğreNdim... Ve ßu hayatta öğreNemediğim eN öNemLi $ey keNdim oLdum. BeN aynaLara süsLenmek içiN ßakmadım
beLki evet ama, pi$maNLığım ßu değiLdir. ßeNim ßakacak hiç ayNam ßiLe oLmadı. Her ßaktığım ayNa farkLı ßir iNsaN suNdu ßaNa. Her ßaktığım aynada bir ßaşkası beNi yargıLar yüzLe ßaktı. ßoğazıma kadar yumrukLaNdı sıkıNtıLarım. Kusamıyorum...

 

MısraLarım kısır kaLdı artık.

Ne kimseyi anLataßiLiyor,

Ne de aNLayaßiLiyor etrafıNdakiLeri...

Sağır cümLeLer kuruyorum,

Hayattan  ßağımsız,

ÖLüme güdümLü!

DiLLeriNi  kestim keLimeLeriN,

Ve sürekLi yargıLayaN cümLeLeriN..!



€Lßet geLecektir soNu,

"BeN"ciL aLıNaN  NefesLeriN.

Gidiyorum, ve kökLeriNi kazıyorum.

Sığ deNizLerde, keNdiNi  deriN  zaNNedenLeriN...

 

 


CC sohbet icin buraya
 <<1...100...200...227228229230231232233234235236237 238239240241>>
Mesaj Ekle, arkadaş oyun sohbet icin cagir